COĞRAFYANIN KONUSU
COĞRAFYANIN KONUSU Coğrafyanın tanımında öne çıkan başlıca kavramlar, coğrafyanın konusunu da belirlemektedir. Bu kavramlar şunlardır. İnsan Çevre (yeryüzü) İnsan-çevre etkileşimi Bu kavramların açıklanmasıyla coğrafyanın ne olduğu ve hangi konuları kapsadığı yani coğrafyanın konusu kendiliğinden ortaya çıkacaktır.
İnsan Coğrafya araştırmalarının odak noktasında yer alan insan; yeryüzünde yaşayan, aklı ve üstün düşünme yeteneği ile doğal ortamda kendi yararına çeşitli düzenlemeler yapan, hatta doğal dengeyi bozacak kadar ileri giden bir varlıktır. Yeryüzünde bütün canlılar doğrudan doğruya doğal ortamda yaşadığı halde, insanlar doğal ortamdan evcilleştirdiği ve kendi şekil verdiği bir kültür ortamı içinde yaşar. Bu nedenle coğrafyacı insanı hem çevrenin bir elemanı olarak, hem de çevreyi değiştirici bir eleman olarak ele almak durumundadır.
İnsan İnsanoğlu yeryüzünde yaşamaya başladığı günden bu yana doğal ortamın zor şartlarına göğüs gererek yaşama mücadelesi vermiş ve bu sayede uzun yıllar boyunca geliştirdiği hayat tarzı (yaşama biçimi) ile coğrafyanın odak noktasını oluşturmuştur. Ancak burada unutulmaması gereken önemli bir nokta coğrafya insanı birey olarak değil, her zaman topluluk halinde yaşayan bir varlık olarak inceler.
Çevre İnsanın içinde yaşadığı ve etkisinde kaldığı yere ortam veya çevre denir. Çevrede bulunan fizyografik (cansız) ve biyotik (canlı) varlıkların oluşturduğu ortama doğal çevre, beşeri (insan kökenli) varlıkların oluşturduğu ortama da kültürel çevre denir. Doğal varlıkların başında dağlar, tepeler, platolar, ovalar ve vadiler gibi yer şekilleri gelir. Yer şekilleri çeşitli özellikteki taş ve tabakalardan oluşurlar. Yer kabuğunun bu katı bölümü taş küre (litosfer) olarak da ifade edilir.
Çevre Ayrıca çevremizde, akarsular, göller ve denizler vardır. Bunların hepsine birden su küre (hidrosfer) denir. Akarsular, göller ve denizler dışında bitkiler de, toprakta ve yeraltında su bulunmaktadır. Ayrıca yüksek dağların doruk kısımlarında ve kutuplarda buz halinde, atmosferde ise buhar halinde su mevcuttur.
Çevre Çeşitli gazların karışımı olan atmosferdeki hava insanların yanı sıra diğer canlıların yaşayabilmeleri için ilk koşuldur. Atmosferde meydana gelen olaylar (hava olayları) ise insanı çok yakından ilgilendirir. İnsanlar yaşayabilmek için faaliyetlerini havanın sıcak, soğuk, fırtınalı, yağmurlu, kar yağışlı olup olmamasına göre düzenlemek zorundadır.
Çevre Çevrenin yukarıda belirtilmiş olan elamanları (taş, toprak, hava ve su) cansız elemanlardır. Bunlardan başka çevremizde bitkiler ve hayvanlar da vardır. Bunlar biyosferi oluşturur. Bu canlı elemanlarla birlikte çevrenin şimdiye kadar belirtilmiş olan elemanlarının hepsi birlikte doğal çevreyi oluştururlar.
Doğal Küreler
Çevre Bir de beşeri çevre vardır. Etrafımıza baktığımız zaman gördüğümüz binalar, yollar, köprüler, taşıtlar gibi varlıklar insanlar tarafından yapılmıştır. Yani kültürel eserlerdir. Onun için beşeri çevrenin başka bir adı da kültürel çevredir. İnsanın içinde yaşadığı çevre (ortam) yukarıda belirtilmiş olan doğal çevre ile beşeri çevrenin bütünüdür.
Coğrafi Yeryüzü Çevre bir bakıma coğrafi yeryüzü olarak da kabul edilir. Coğrafi yeryüzü yer kabuğunun veya dünyanın yüzeyi değildir. Coğrafi yeryüzü coğrafyanın konusu olan olayların meydana geldiği üç boyutlu mekandır.
Atmosfer Bu mekana atmosferin alt katları girer. İnsanları çok yakından ilgilendiren (yağış ve rüzgar gibi) atmosfer olayları burada oluşur. Atmosferin yerden itibaren 6-16 km.lik bu bölümüne Troposfer denilir. Yani kutuplarda 6, ekvatorda 16 km olan bu tabakanın ortalama kalınlığı 13 km. olarak kabul edilir. Ancak insanı ilgilendiren hava olayları daha çok bu tabakanın 3-4 km.lik alt bölümünde gerçekleşir. Dolaysıyla coğrafi yeryüzünün atmosferdeki yüksekliği 5-10 km.yi pek geçmez.
1-Troposfer: 6-16 km. kalınlıkta, atmosfer gazlarının % 75 i ve su buharının tamamının yer aldığı, yatay ve dikey hava hareketleriyle karışım alanı, yerden yükseldikçe her 100 m.de sıcaklığın 0.56° C azaldığı katmandır. Stratosfer: Yaklaşık 16-30 km. arasında yer alır. ozonosfer: 18-45 km. arasında bulunur
Atmosferin Bileşimi 1. Atmosferin alt katmanı troposferin gaz karışımı, günümüzün biyosfer dengesini oluşturuyor. Atmosfer gazlarını: 1. Her zaman bulunan ve oranları değişmediği kabul edilen azot, oksijen ve asal gazlar. 2. Her zaman bulunan ve miktarı azalıp coğalan karbondioksit ve su buharı. 3. Her zaman bulunmayan toz, ozon oluşturmaktadır.
Oksijen yazın daha yüksek, kıs mevsiminde düşüktür. Kırsal kesimde daha yüksek, kentler çevresinde düşüktür. Karbondioksit karalarda ve Şehirler civarında daha yuksek, denizlerde ve kırsal kesimde daha düşüktür. Atmosfer gazları madde döngüsüyle biyosfer-litosfer-hidrosfer arasında döner durur.
Litosfer Katı yer kabuğunun üst kısımları da coğrafi yeryüzüne dahildir. Çünkü madencilik faaliyetleri ile yine insanları yakından ilgilendiren depremler ve volkanizma bu katlarda meydana gelir. Yer küre içinde insanın ulaşabildiği en derin yerler ise 10-12 km. kadardır.
Hidrosfer Denizlerin üst kısımları da coğrafi yer yüzüne dahildir. Deniz altı ulaşımı ile insanların beslenmesinde önemli yer tutan deniz ürünleri, denizlerin bu üst kısımlarında oluşur. Bu üst kısım bazı denizlerde 50-100 m.yi pek geçmezken bazı denizlerde 400-500 m.ye kadar iner. Ancak genel olarak canlı ortam 2000 m.nin altında büyük ölçüde ortadan kalkar.
Coğrafi Yeryüzü Bu üç kürenin insanları etkileyen kısımları birlikte coğrafi yeryüzünü oluşturmaktadır. Çevreyi “İnsanların etkilediği ve etkilendiği yerler" olarak tanımlarsak çevre ile coğrafi yeryüzü birbirine çakışmaktadır. Yani, Coğrafi yeryüzü = Coğrafi çevre= Biyosfer demektir. Coğrafi yeryüzü; insanın içinde yaşadığı, ekonomik faaliyetlerde bulunduğu, değişik ihtiyaçlarını karşıladığı, doğal, toplumsal ve ekonomik olayları bünyesinde toplamış üç boyutlu dördüncü bir küredir.
İnsan-çevre etkileşimi Coğrafyanın, tanımı ne olursa olsun, insanla çevre arasındaki ilişkileri incelediği, bu ilişkilerin mekanda yarattığı farklılaşmaları ve benzerlikleri açıklamayı amaç edindiği bilinmektedir. Ancak, coğrafyanın amacı, ne çevrenin kendisi ne de insanın kendisi olmayıp, bunların arasındaki ilişki, bu ilişkinin mekansal farklılaşma üzerindeki etkisinin araştırılmasıdır. Coğrafyacının işinin önemli bir bölümü insan ile çevresi arasındaki karşılıklı ilişkiyi tanımak ve onu anlamaktır. Bunun içinde öncelikle çok karışık bir yapıya sahip olan yeryüzü genelinde doğal çevreyi bir sistem ve düzen içerisinde incelemek zorunluluğu vardır.
İnsan-çevre etkileşimi Doğal çevrenin insanlara tanıdığı sınırlı seçme şansından dolayı doğanın insanın faaliyetleri üzerinde etkili olduğunu biliyoruz, fakat bazı limitler içerisinde bile insanın doğanın tanıdığı bu seçme hakkını mümkün olan en geniş anlamda kullanma yeteneğine sahip olduğu konusunda da şüphe yoktur. İnsanın doğal yapısını ve doğal davranış biçimlerini incelemek psikoloji, felsefe ve sosyoloji gibi bilim dallarının konuları içerisine girer. Coğrafya ise, insanın doğa ile olan ilişkilerini ve karşılıklı etkileşimlerini, bu ilişkinin yarattığı olayların sebep-sonuç ilişkilerini konu alır ve kendisine özgü metotlarla elde ettiği verileri değerlendirerek açıklamaya çalışır.