TÜRK ALFABESİ (TURKISH ALPHABET)
A a At Alt Araba Arkadaş Ağız B b Baba Bahar Bebek Bıçak Batı C c Cam Can Cami Cadde cennet Ç ç Çatal Çanta Çamur Çamaşır Çarşı D d Dede Dayı Dört Dere Ders
E e Elma Etek Eski Erkek Evet F f Fener Fazla Fındık Fena Felsefe G g Geniş Gazete Geçmiş Gemi Genç H h Haber Hayır Hemen Hava Hukuk I ı Isı Issız Islak Ispanak Israr
İ i İlk İyi İş İki İlginç J j Jilet Jandarma Japon Jimnastik jeton K k Kara Kanun Karın Kişi Koku L l Limon Lazım Leke Lale Lastik M m Metin Mevsim Meydan Mide Mantık
N n Nar Nasıl Neden Nokta Niçin O o Oda Ocak On Onur okul Ö ö Öykü Öğle Öksüz Örnek Ördek P p Para Paket Parmak Peki Pasta R r Resim Rica Rüzgar Ruh Renk
S s Sarı Saygı Sanayi Sayı Sekreter Ş ş Şaka Şart Şaşkın Şen Şişe T t Tanrı Tanık Tarih Top Türkü U u Ufak Uyum Uyku Usta uygun Ü ü Üzüm Üzgün Ülke Ünlü Ürün
V v Var Vatan Veya Virgül Vücut Y y Yay Yabancı Yağ Yatak Yan Z z Zaman Zor Zeytin Zengin Zıt
TANIŞMA, SELAMLAŞMA (MEETİNG, GREETİNG)
KALIPLAŞMIŞ SÖZCÜKLER (SET PHRASES) SABAH (MORNİNG) Öğle (MİDDAY) AKŞAM (EVENİNG) GECE (NİGTH) Günaydın! (Good Morning!) 06.00 -10.00 * İyi Günler! (Good Afternoon!) 10.00 – 17.00 İyi Geceler! (Good Evening!) 17.00 – 22.00 (Good Night!) 22.00 – 06.00 Merhaba! Selam! (Hello!)
MERHABA! *In Turkish formal greetings are used to people we respect. Aydan : Merhaba Neslihan! Neslihan : Merhaba Aydan! Nasılsın? Aydan : Teşekkür ederim, iyiyim. Sen nasılsın? Neslihan : Teşekkürler. Ben de iyiyim. Aydan: Hello Neslihan! Neslihan: Hello Ayhan! How are you? Aydan: Thank you, I’m fine. How are you? Neslihan: Thanks, me too. Öğretmen : Merhaba Ali nasılsın? Ali : Merhaba öğretmenim, iyiyim. *Siz nasılsınız? Öğretmen : Teşekkür ederim, iyiyim. Teacher: Hello Ali, how are you? Ali : Hello My teacher , I’m fine how are you? Teacher: Thank you. I’m fine *In Turkish formal greetings are used to people we respect.
Mert : Selam Selma! Ne haber? Selma : İyilik Mert. Senden ne haber? İnformal use Mert: Hi, Selma! What's up? Selma: Fine, Mert. What's up? Mert: I’m ok. * Mert : Selam Selma! Ne haber? Selma : İyilik Mert. Senden ne haber? Mert : Fena değilim. Gülşen : Merhaba Ahmet *Bey, nasılsınız, iyi misiniz? Ahmet : İyiyim Gülşen *Hanım, teşekkür ederim. Siz nasılsınız? Gülşen : Teşekkürler, ben de iyiyim. Gülşen: Hello Mr. Ahmet How are you? Ahmet: I’m fine Mrs.Gülşen, Thank you. How are you? Gülşen: Thanks, me too. *Bey and Hanım words are used after the name to men and women who we don’t know much or we respect .
*Senin adın ne? Benim adım Julia. Sarah : Merhaba! Elif : Merhaba! Sarah :Benim adım Sarah. Senin adın ne? Elif : Benim adım Elif. Memnun oldum. Nerelisin Sarah? Sarah : Ben Portekizliyim. Sen nerelisin? Elif : Ben Türküm. Sarah ailen nerede? Sarah : Benim ailem Porto’da. Yine görüşelim Elif, bana telefon numaranı verir misin? Elif : Peki Sarah, 0509 552 83 34. Görüşürüz, hoşça kal! Sarah : Güle Güle! Sarah: Hi! Elif:Hi Sarah: My name is Sarah. What is your name? Elif: My name is Elif. Nice to meet you Where are you from? Sarah: I’m from Portugal. Where are you from? Elif: I’m Turkish. Where is your family? Sarah: My family is in Porto. See you again Elif. Would you give me your phone number? Elif: Ok! 0509 552 83 34. See you later Good bye! Sarah: Good bye! *Senin adın ne? Benim adım Julia.
Nerelisin? / Nereden geldin? ( Where are you from?) Ülke (county) Başkent (capital city) Dil (language) Miilet (nationality) Fransa Yunanistan İspanya Alman İran Arnavutluk Rusya Paris Atina Madrid Berlin Viyana Tahran Moskova Fransızca Yunanca İspanyolca Almanca Farşça Arnavutça Rusça Fransız Yunan İspanyol Avusturyalı İranlı Arnavut Rus Merhaba! Benim adım Carol. Ben İspanyolum. Ben Madrid’den geldim. Ben İspanyolca konuşuyorum. Hello! My name is Carol. I’m Spanish. I came from Madrid. I speak Spanish language
Bu/şu/o ne? (What is this?) In Turkish “bu” pronoun is used for people or things that is near to us. “Şu and O” pronouns are used for things which is not near to us. “Kim?” question form is used for people and “Ne?” question form is used for objects.
O ne?( what is that?) Perde.( That is curtain) -O kim? (who is she?) -Anne.(She is mother.) Şu kim? Baba. Bu ne?(What is this?) Yatak. (This is bed.) Şu ne? Sandalye. Bu kim? Çocuk.
Sayılar (Numbers) 1 2 3 4 5 6 7 8 9 0 Bir İki Üç Dört Beş Altı Yedi Sekiz Dokuz Sıfır 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 On bir on iki on üç on dört on beş on altı on yedi on sekiz on dokuz yirmi 30 40 50 60 70 80 90 100 1000 10000 Otuz Kırk Elli Altmış Yetmiş Seksen Doksan Yüz Bin On Bin 24568: Yirmi dört bin beş yüz altmış sekiz 8735: Sekiz bin yedi yüz otuz beş
ÇOĞUL EKİ (PLURAL FORM) Şunlar ne? (What are those?) Yemekler./şunlar yemek. Those are foods. Onlar kim? Bebekler. Onlar bebek. Bunlar kim? (Who are these?) Çocuklar./Bunlar çocuk. These are children. Bunlar ne? Kalemler. / Bunlar kalem.
Çoğul Eki (Plural suffix) a, ı, o, u => -lar e, i, o, ü => ler When we make words plural if the word finishes with a,ı,o,u vowels we use – lar if the word finishes with e,i,ö,ü suffix we use at the end of the word. ekmekler ağaçlar kitaplar yavru köpekler Note: Bu, şu, o prononuns’ plural forms are bunlar, şunlar, onlar. We don’t add these suffixes if the word is used with numbers. beş elma Üç erkek
MI SORU EKİ (MI QUESTİON PARTİCLE) O koltuk mu? (Is that a sofa?) Hayır, o bir koltuk değil. Televizyon. (No, it isn’t sofa. İt is a television.) Bu sandalye mi? (Is this a chair?) Evet, o bir sandalye. (Yes, this is a chair.) Şunlar mum mu? (Are those candles?) Evet, onlar mum. (Yes those are candles.) Bunlar halı mı? Are these carpets? Hayır, bunlar halı değil. Bunlar sehpa. (No, these aren’t carpets.These are coffee table
MI SORU EKİ (MI QUESTİON PARTİCLE) When we use yes / no question form, we add mı particle at the end of the word. If the word finish with a,ı => mı e, i => mi o,u => mu ö, ü => mü forms are used.
VAR/ YOK (THERE İS/ARE ISN’T/AREN’T) In turkish to express existence and non-existence “var” and “yok” are used. Duvarda televizyon var. (there is television on the wall.) Tavanda bir lamba var. Odada kaç koltuk var? (how many sofa are there in the room?) Odada 5 koltuk var. Yerde ne var? Yerde halı var.
To ask what there is “ne” is used To ask what there is “ne” is used. If the things are more than one “neler” is used Sınıfta ne var? (What is there in the class?) Sınıfta tahta var.(There is board in the class) Sınıfta neler var? Sınıfta sıralar, öğrenciler, bilgisayarlar var. To ask how many things there is “kaç” question form is used. To ask question about existence “mı” is used. Sınıfta öğrenci var mı? ( Is there any student in the class?) Evet, sınıfta iki öğrenci var. Sınıfta öğretmen var mı? Hayır, Sınıfta öğretmen yok. (No, there isn’t teacher in the class.) Sınıfta kaç sandalye var? (how many chair are there in the class?) Sınıfta dört sandalye var. Sınıfta kaç kitap var? Sınıfta bir kitap var.
MARKETTE Müşteri: Günaydın! Satıcı: Ekmek var mı? Müsteri: Evet, var. Müşteri: Ekmek taze mi? Satıcı: Evet, çok taze. Başka bir siparişiniz var mı? Müşteri: Evet bir kilo beyaz peynir kaç lira? Satıcı: 10 Lira. Müşteri: Peki, 5 yumurta, yarım kilo beyaz peynir, bir paket zeytin ve bir tane ekmek. Hepsi ne kadar? Satıcı: 25 ytl. Efendim. Müşteri: Teşekkür ederim. İyi günler.