MEDYA OKUR YAZARLIĞI ve Temel İlkeler
Medya Okur Yazarlığı “media literacy” -- “medya okuryazarlığı” büyük çeşitlilik gösteren yazılı ve yazılı olmayan farklı formlardaki (TV, video, sinema, reklamlar, internet vs.) iletilere erişim, onları çözümleme, eleştirel olarak değerlendirme, iletme ve üretme yeteneği olarak tanımlanmaktadır bireyin kitle iletişim araçlarından gelen sembolleri eleştirel olarak seyredip anlayabilme yeteneğini geliştirmeyi amaçlamaktadır Bu nedenle medya okuryazarlığında ve medya metinlerinin analizinde eleştirel düşünme becerileri çok önemli yere sahiptir. Evlere TV ve interneti sokmamak, gazete ve dergi aboneliklerini iptal ettirmek, radyo dinlememek, kitap okumamak, cep telefonu kullanmamak değildir. Medya araçları ve onların verdikleri mesajlara karşı bilinçlenmeyi, medyayı daha etkin kullanabilmenin yollarını öğrenmektir. Medya okuryazarlığı aynı zamanda demokratik toplumlarda vatandaşlar için vazgeçilemez bir beceridir. Sosyal adaletin sağlanması, düşünen vatandaş olabilme, uzlaşma ve demokratik katılımın sağlanmasında medya okuryazarlığı önemli bir işlevi yerine getirmektedir.
Temel İlkeler Medya okuryazarlığının temel ilkeleri herhangi bir medya mesajının çözümlenmesinde kullanılan kriterler ve bu kriterlerden oluşturulmuş sorulardır.
Temel İlkeler İlke 1: Tüm Medya Mesajları kurgudur Medya tarafından insanlara sunulan mesajlar; dikkatle seçilen, düzenlenen ve kurgulanan yapılardır. Medyada gördüğümüz ya da duyduğumuz mesajlar gerçeğin birebir yansıması değil, gerçeğin farklı boyutlarda düzenlenmiş son halidir. Her ne kadar medya ürünleri gerçek gibi görünse de bu mesajlar bir ekip tarafından yazılmış, resim ve görüntülerle desteklenmiş, bazı kelimeleri atılmıştır. (Yani yapılandırılmıştır.) Mesajlar yalnızca, mesajı üretenlerin sunduğu kadar görelebilir, işitilebilir ve ya okunabilir. Medya mesajlarının bilinçli bir çözümleme ve değerlendirme sürecinden geçirilmeden alındığında “gerçek” ile “kurgu” arasındaki ayrım gittikçe bulanıklaşacaktır (Şahin, 2011). Böylelikle medya kendi gerçeklik algısını oluşturmuş olacaktır. Medya mesajı algılanırken bunun bir «kurgu olduğu» gerçeği unutulmamalıdır.
Temel İlkeler İlke 2: Medya mesajları, medyanın kendi kuralları dâhilinde yaratıcı bir dil kullanılarak kurgulanmıştır Medya mesajlarını oluştururken kendine özgü bir dil kullanır. Mesajın hedefe ulaşmasını sağlamak ve dikkati çekebilmek için etkileyici yollar dener ve yaratıcı bir dil kullanır. Örneğin; korkuyu arttıran gerilim dolu bir müzik, kameranın samimiyeti ifade etmesi için yakınlaşması, daha anlamlı kılmak için büyük başlıklar izleyiciye yönelik etkinin artırılması için kullanılan bazı yöntemlerdir. Bir medya mesajı değerlendirilirken bu husus gözden kaçmamamalıdır.
Temel İlkeler İlke 3: Farklı insanlar aynı mesajı farklı şekillerde algılar Bir medya mesajını herkes farklı şekilde algılayıp yorumlayabilir Medya izleyicisi homojen değil aslında heterojendir – farklılıklarla doludur Kişinin bir medya mesajını nasıl algılayıp değerlendireceği; o kişinin bilişsel becerileri, sosyal çevresi, entelektüel altyapısı, cinsiyeti, medyayı kullanırken ne gibi beklentileri olduğu gibi faktörlere bağlıdır. Bu faktörler de kişiden kişiye değişmekte, hatta aynı kişide farklı zamanlarda değişiklik göstermektedir.
Temel İlkeler İlke 4: Medya mesajları, belli değer ve farklı bakış açıları içerir Medya mesajının içinde kurgulamayı yapan kişi ya da kurumların değer ve bakış açılarını içermesi kaçınılmazdır. Hedef alınan bireylere yönelik yaş, cinsiyet, yaşam biçimi, tutum ve davranışlar gibi unsurlar medya mesajının içine yerleştirilerek sunulur.
Temel İlkeler İlke 5: Medya mesajları, kâr ve/veya iktidar sağlamak amacıyla kurgulanır Medyanın politik ve ticari yönü daima vardır. Medya kuruluşları kâr amacına yönelik olarak çalışırlar. Üretilen medya içerikleri birer ticari meta gibi alınıp satılabilirler. Gazetelerin dizaynında, internet sayfalarında, TV program saatlerinin belirlenmesinde en önemli unsur reklamlardır. Medya izleyenlerine/ takipçilerine medya mesajının yanında ürünler de pazarlanır. Mesajın iletiminde ticari kaygı söz konusudur. Ayrıca medya toplumun düşüncelerini etkileyebilen politik bir güçtür. Algılatılmak istenen düşüncelerin geniş kitlelere aktarılmasında en etkili yollardan biri medya mesajlarıdır.