Sosyal Bilimlerde Yöntem Prof. Dr. Aykut Çelebi
1. HAFTA Giriş: Felsefe nedir? Ontoloji ve epistemoloji Modern bilimin doğuşu Modern felsefenin doğuşu Bilimsel bilgi ve yöntem sorunu Sosyal bilimlerin kuruluşu
Felsefe Nedir? Eleştirel ve özgür düşünme Tutarlı bir düşünme yöntemi Sorgulamak Şaşkınlık duymak (thaumazein) Felsefi bilgi, akla dayanan, mantıksal tutarlılığı olan, sorgulayıcı, eleştirel, analitik ve sentetik bir bilgi türüdür.
Bilgi Nedir? Bilgi, bilen varlıkla (özne) bilinmesi istenen veya bilinen varlık (nesne) arasındaki ilişkidir. Bu ilişkide bilenin mi yoksa bilinen mi etkisinin fazla olduğu; bilginin imkanı ve imkansızlığı; bilginin kaynağı, alanı, kapsamı, sınırları vb. gibi sorular felsefenin bilgi teorisi veya epistemoloji diye adlandırılan dalının konusudur. Epistemoloji: Özne - Nesne Nasıl bilebilirim? Sorusuyla, Neyi bilebilirim? ya da Gerçek nedir? sorusuyla ilgilidir. Bu da ontolojini konusudur.
Ontoloji Nedir? Felsefede varlık, kendi başına var olabilen, varlığını başka hiçbir şeye borçlu olmayan anlamına gelir. Doğa filozofları, sistematik bir biçimde varlık sorunu ile ilgilenen ilk filozoflardı ve oluşun, hareketin, ardındaki sabit olanı, değişmez olanı arıyorlardı. Buna da arche (ilke: kalıcı olan, kendi başına varlık) denir. Örneğin Thales evrenin oluşundaki sabit maddenin su olduğunu söylemiştir. Temel ontolojik yaklaşımlar: Rasyonalizm: Varlık özü gereği rasyoneldir. Realizm: Maddenin düşünceden bağımsız bir gerçekliği vardır. Dış dünya gerçektir.
Modern Bilimin Doğuşu Doğa bilimi, olgular dünyasını, özneden bağımsız bir gerçeklik dünyası olarak görür ve bu olgular dünyasının akla uygun bir düzen ve işleyişi olduğuna inanır. Örneğin, Galilei doğaya dair bilimsel araştırmaların sonuçlarının daima nicelleştirilmesini, sayılar ve matematiksel formüller içerisinde ifade edilmesi gerektiğini belirterek bunun ilk örneklerini vermiştir. Doğa bilimleri Galilei’den beri matematiksel doğa bilimi olarak anılır ve doğa bilimleri matematik modeline göre kurulmuş bir rasyonel söyleme sahiptir.
Modern Felsefenin Doğuşu Modern felsefe, epistemolojinin olağanüstü büyük bir önem kazandığı döneme karşılık gelir. Modern filozoflar epistemolojide, en azından Kant’a kadar «Neyi bilebilirim?» eleştirel sorusunu pek fazla sormadan, insanın bildiğini nasıl ve ne şekilde bildiğini açıklama gayretinde olmuştur. Hemen hemen tüm filozoflar bir yöntem arayışı içerisinde olmuşlardır. Yeniçağ felsefesinin (modern felsefe) gelişimi, büyük ölçüde doğa bilimlerinin gelişimi ile koşutluk gösterir ve 17. yüzyıl felsefesi matematik fiziği kendisine örnek alır. Matematik fiziğin doğru ve güvenilir sonuçlarına duyulan inanç, felsefenin de yöntem sorunu ile ilgilenmesine neden olmuştur. Amaç, felsefede de matematik fizik gibi güvenilir bir bilgi felsefesine sahip olmaktır. Descartes, bu anlamda benimsediği yöntemsel şüpheciliği nedeniyle modern felsefenin kurucusu olarak kabul edilir.
Bilimsel Bilginin Özellikleri 1.Bilimsel bilginin en önemli özelliği, ilerleyici olmasıdır. 2.Bilim veya bilimsel bilginin bir diğer özelliği, tarih boyunca birikmiş, artmış olmasıdır. 3.Bilimsel bilgiler herkese açıktır, toplumsaldır. Bu toplumsallık, aynı yöntemi kullanan herkesin aynı şekilde ulaşabileceği anlamında bir toplumsallıktır. 4.Bilim dinamiktir, yani sürekli değişme, gelişme, ilerleme içindedir. 5. Olgusallık : Bilimin konusu olgulardır. Bilim doğada her an var olabilen, olaylar zincirini, olguları inceler ve bunlara doğal olgular denir. Sosyal bilimler ise dil, din, hukuk, sanat, siyaset gibi yapay olguları inceler. 6. Nesnellik: Bilimsel bilgiyi üreten insandır ancak bu bilginin özelliği, insandan bağımsız veya bütün insanlar için ortak olan nesnel bir alana ait olmasıdır. Bilimin nesnelliği, konusunun nesnelliğinin bir sonucudur. 7. Mantıksallık: Bilimsel önermeler mantık ilkelerine dayanır. Mantık ilkeleri, biçimsel düşünme kalıplarıdır; doğru düşünebilmek için uyulması gereken temel ilkelerdir. Özdeşlik ilkesi, çelişmezlik ilkesi, üçüncü halin imkânsızlığı ilkesi. Mantıksallık dış dünyanın değil, bilimin bir özelliğidir. 8. Nicelcilik: Bilim nicel önermeler üretir, ölçümlere dayanır, ölçüm yapar. Bunun nedeni de doğanın rasyonel, düzenli bir işleyişi olduğu görüşüdür. 9. Nedenselcilik: Bilim doğaya nedensellik ilişkisi çerçevesinde bakar, olaylar-olgular arasındaki neden-sonuç ilişkilerini açıklamaya çalışır. Her şeyin bir nedeni vardır; her neden bir etki doğurur.
Sosyal Bilimlerin Kuruluşu Modern bir olgu olarak sosyal bilimler 19. yüzyılda ortaya çıkmıştır. Sosyal bilim modern dünyaya ait bir girişimdir. Modern dünyada gerçeklik hakkında, bir biçimde ampirik olarak doğrulanan sistemli, dünyevi bilgi üretme çabasına dayanır. Adına “Büyük Dönüşüm” dediğimiz değişimi, diğer bir deyişle moderniteyi anlama çabası ile ortaya çıkmıştır. Modernite olarak adlandırılan dönem, yeni sosyal yaşam biçimlerinin çarpıcı biçimde gelişimine yol açan karmaşık, sosyal, ekonomik, politik ve kültürel süreçleri içermektedir.
Sosyal Bilimler ve Paradigma Sosyal bilimi bilimsel yapan, araştırma metodolojisidir. Daha esnektir. Hangi fenomenlere dikkat edileceği, fenomenlere nasıl yaklaşılacağı ve fenomenlerin nasıl inceleneceği konusunda farklılaşırlar. Doğa bilimlerinin meşruiyeti bilimsel yönteme dayanır, dolayısıyla sosyal bilimlerin aynı yaklaşımı benimsemesi gerekir. Paradigma, kuram ve araştırmaya temel bir yönelim anlamına gelir, bir düşünme sistemi bütünüdür. Sosyoloji (sosyal bilimler) çok-paradigmalı bilim olarak adlandırılır, çünkü hiçbir paradigma tek başına mutlak güce sahip değildir; aksine, birçok paradigma birbiriyle rekabet eder.