SOSYAL DAVRANIŞ
SOSYAL DAVRANIŞ Sosyal psikoloji bir bireyin duygu, düşünce ve davranışlarının, diğer bireylerden nasıl etkilendiğini araştıran uzmanlık alanıdır. Sosyal psikolojinin değişik tanımları yapılmıştır. Tanımlara göre; 1. Sosyal psikoloji, kişiler arası ilişkileri inceler. 2.Kişi, duygu düşünce ve davranışlarının başkalarından nasıl etkilendiğini araştırır. 3. Bireyin davranışları sosyal psikolojinin alanını meydana getirir.
Sosyal psikolojinin temelleri sosyoloji ve psikolojiye dayalı olup kişi-toplum ilişkisinde bu bilimlerin yetersiz kaldığı sosyal olayları konu edinir. Örneğin, psikoloji kişilik konusunda önemli bilgiler verir, ancak liderlik sadece bireysel özelliklerle değil, toplum etkileri ile incelenebildiğinden sosyal çevrenin önemi konusunda diğer bilgilere gereksinim duyulur. Sosyal psikoloji bu bilgileri verir. SOSYAL ETKİ Bireyin davranışlarının çoğu sosyaldir. Farkında olunmadan davranışlar çevreye göre değişebilir. Davranışlar ,sosyal etkileşim süreci içinde tekrar edilerek alışkanlık haline dönüşür. Örnek: Otobüse binen genç bir bayanın izlendiğini farkedince, kendisini düzenlemeye çalışması, her otobüse bindiğinde izleneceğini düşünerek, bu davranışını sürdürmesi.
GRUP VE GRUP NORMLARININ OLUŞUMU Günlük olayları sosyal hale getiren ortak nokta sosyal etkidir. Sosyal yaşamda, her bireyin davranışı ya da tutumu bir diğerinin varlığıyla etkilenmektedir. Bireyin davranışı kendi başına değil, sosyal etkileşim süreci ile ortaya çıkmaktadır. Bu etki davranışlar üzerinde olumlu yada olumsuz sonuçlar doğurabilir. Örnek : Önceleri arkadaşının kitap okuma alışkanlığından rahatsız olan birinin sosyal etki sonucu giderek kitap okumayı sevmesi. GRUP VE GRUP NORMLARININ OLUŞUMU Her topluluk grup değildir. Bir kalabalığın grup olabilmesi için bir takım koşullar vardır. Ortak Amaçlar Ortak Normlar Kendilerini bir grup olarak hissetme Az düzeyde bile olsa ETKİLEŞİM
Muzaffer Şerif’in grup normlarının oluşması ve bu normlara uyma davranışını açıklayan temel araştırmasında otokinetik etki diye bilinen bir görsel algı yanılmasından yararlanılmıştır. Karanlık bir odada hareketsiz duran ışık noktasına göz kaydırılmadan bakılırsa, ışık hareket ediyormuş gibi algılanır. Araştırmanın I. aşamasında kişilere ufak bir ışık kısa aralıklarla gösterilerek, bu ışığın ne kadar hareket ettiği sorulmuştur. Her birey kişisel bir standart geliştirmiştir. II. aşamada, kişiler, gruplar halinde deney ortamına alınmış ve uzunluk tahminlerini yüksek sesle yapmışlardır. Bu bölümde kişisel standartlar yerine tek bir ortak standart gelişmiştir. Son bölümde yine aynı kişiler tek tek görüşler alınmıştır. Bu aşamada kişiler ilk bölümdeki değil, grup normuna bağlı kalmışlardır.
Grup standartlarının oluşumu 1 . Devre 2. Devre 3. Devre (Kişi tek) (Kişi Grup içinde) KİŞİSEL STANDARD GRUP STANDARDI Grup standartlarının oluşumu Yapılan diğer bir deneyde özellikle belirsiz bir fiziksel gerçek ile belli bir konuda bir grup standardının (normunun) nasıl oluştuğu incelenmiştir. Belirsiz fiziksel gerçek Sosyal gerçek Grup normu gerçek kabul edilerek norma uyum Birey burada grup kararına doğru olduğuna inandığı için uymaktadır,grup normu kişi tarafından benimsenmektedir. Fiziksel gerçeğin belirgin olduğu durumda bile, bireyler grup davranışına uyum gösterirler, Yapılan çeşitli deneylerde doğru olmadığına inandığı halde sadece kendisinden önce o şekilde söylendiği için ortak grup standardı geliştiği görülmüştür. Kişi burada grubun kararına yanlış olduğunu bilmesine rağmen uymaktadır. Ancak bu durumda uyum, yalnız davranış düzeyinde olur, tutum değişimi olmaz.
BİREY GRUP İLİŞKİLERİ VE LİDERLİK Bir toplulukta karşılıklı olarak birbirinin varlığından haberdar olan iki kişi arasında bile etkileşim vardır. Ancak sosyal psikologlar bu şekilde özellikleri çok sınırlı geçici gruplardan çok, aile, arkadaş, çalışma grubu küçük gruplar üzerinde araştırmalarını yoğunlaştırmışlardır. Bu çeşit gruplarla yapılacak olan çalışmalar birey-grup ilişkileri hakkında önemli bilgiler kazandırırlar. Çeşitli araştırmalar sonucunda bireyin grup içinde yalnız olduğu zamankinden farklı davrandığı sonucu ortaya çıkmıştırBir kişinin gruba katılmasında en önemli etken beklentilerdirBu karar, kişinin seçenekleri olup olmamasıyla yakından ilgilidir. 2. etken tutum değişimidir. Grup üye ya da üyelerinin tutum değişimi grup normuna uygunsa grup bunu destekler, tersinde ise grup bu değişimi engelleyici rol oynar.
E. TUTUMLAR VE SOSYAL DAVRANIŞ Tutum, kişinin davranışlarından anlaşılabilir, doğrudan doğruya gözlenemez TUTUM DUYGU İNANÇ Davranışlarda Bulunma eğilimi Tutumun Yönleri
A Kişisine olumsuz tutum A Kişisine olumsuz inanç Tutumun iki yönü olan duygu ve inanç karşılıklı olarak birbirlerini etkiler. Tutum ve inanç farklıdır ancak her zaman birlikte bulunurlar. A Kişisine olumsuz tutum A Kişisine olumsuz inanç Tutumun 3. yönü de duygu ve kanıya uygun biçimde davranışta bulunma eğilimidir. Kişilerde duygulara göre hareket etme durumu daima vardır. Tutumların kendileri doğrudan gözlenemezler ancak gözlenebilen bazı davranışlara yol açabilirler. Tutumlar ayrıca kişinin normal koşullarda tutarsız bazı duygu ve tepki eğilimlerine tutarlılık kazandırır. Örneğin, önceleri dişçiye gitmekten korkan bir kişi zamanla kendini bu korkunun yersizliğine inandırabilir ve doktora gitmeye karar verebilir. Böylelikle kendi içinde tutarlı bir eğilim meydana gelir.
Tutumlar sonradan öğrenme ile kazanılırlar Tutumlar sonradan öğrenme ile kazanılırlar.Yaşantıların etkisiyle, zaman içinde gelişir ve değişirler. İnsanın kişilik özelliklerinin bir parçasıdır. Önyargı, haklılığı kanıtlanmamış tutumdur. Olumlu ve olumsuz olmak üzere iki çeşittir. İnsanlar bu yolla bir takım yargılara göre katı şekilde gruplandırılırlar. Bu durum, yanlış düşünmenin bir sonucudur. Ön yargılar, tutumlar gibi sonradan kazanılırlar. Birey, sosyal etkileşim süreci içinde diğerlerine uyma davranışının sonucu olarak onların önyargılarını benimseyebilir. Bu tür düşünme onun gereksinimlerini doyurduğundan, oluştuktan sonra değişimi çok zordur.
TUTUM KURAMLARI Bilişsel Çelişki Kuramı: Kişi iki olumlu yada olumsuz öğe karsısında birini seçmeye zorlandığı durumlarda büyük çelişki yaşar. Örnek: Kendisine aynı anda hem ayakkabı hem de elbise almak isteyen bir genç kız sonuçta bazı özellikleri nedeniyle ayakkabı satın almaya karar verdiğinde, elbisenin olumlu özelliklerini düşünüp rahatsız olabilir.
Tutarlılık Kuramı: Bu kuramda, herhangi bir türden bir tutumun tutarsız olan tepkilerine tutarlılık kazandırılır. Örnek:Yeni göreve başlayan bir bayanın konuşmaları orada daha önce çalışmakta olan diğer bayana ters düşebilir ve bu nedenle yeni gelen bayana olumsuz bir tutum geliştirilebilir. Ancak daha sonra sahip olduğu dürüstlük, yardımseverlik gibi özellikleri onun olumlu bir kişi olduğunu gösterecektir. Bu durumda orada önceden çalışmakta olan bayan tutumunda değişiklik yapacaktır.