ÇOCUKLARDA DAVRANIŞ GELİŞİMİ
Çocuk yetiştirmek en büyük sanattır Çocuk yetiştirmek en büyük sanattır . Çocukların genel davranış özelliklerini anlamak, onların ruh dünyalarına inmek gerçekten her anne babanın yapabildiği bir şey değildir . Bazı anne babalar çocukların sadece fiziksel bakımlarına yönelik beslenme , barınma , sağlık problemlerini gözetip onların olaylar karşısındaki düşündükleri şeyler , tepkileri , yorumları , üzüntüleri ,sevinçleri hesaba katmazlar .
Herbir çocuğu ayrı bir dünya olarak kabul edip , onların ruhsal sorunlarına inebilmek , ancak eğitim ve anne baba bilinçlendirilmesi ile olacaktır .Ayrıca çocukların yaşadıkları ortamların , çevre imkanlarının , devletin sağlayacağı imkanların çeşitliliği ve kalitesi bu sorunların oluşması ve sürecinde etkili olabilmektedir .
Anne babaların çocuklarının normal bir şekilde sosyal , kişilik ve mental motor gelişimin olması ve sağlıklı bir psikolojik yapıya sahip olmaları için yapmaları gerekenler : 1. Dengeli eğitim ve yönlendirme 2. Anne babanın kendi aralarındaki söz ve davranış birliği 3. Çocuğa karşı aşırı hoşgörü veya aşırı disiplin uygulamalarından kaçınmaları 4. Olaylar ve ilerleyen süreç içerisinde davranış olarak tutarlı olmaları ve farklı farklı tepki vermemeleri
5. Çocuğa tepkilerinin yersiz ve abartılı olmaması Güzel ve faydalı şeylerde çocuğun davranışlarının onaylanması 6. Hatalı durumlarda uygun bir şekilde cezalandırılmaları 7. Yapılan yanlışları sadece kızarak değil nedenini mantık çerçevesinde açıklamaları 8. Onlara değer vermeleri 9.Kişilik yapılarına saygılı olmaları
10. Onlara söz hakkı tanımaları 11. Sevildiklerini hissettirmeleri 12 10. Onlara söz hakkı tanımaları 11. Sevildiklerini hissettirmeleri 12. Onlara güven duygusunu aşılamaları 13. Sosyal ve psikolojik gelişimini yakından takip etmeleri 14. Gösterilen davranış problemlerine karşıduyarlı olmaları
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARININ ÖLÇÜTLERİ
1-Yaşa Uygunluk: Her gelişim döneminin kendine özgü davranışları vardır. Bu nedenle çocuğun içinde bulunduğu gelişim döneminin özelliklerini iyi bilmek gerekir. Örn; 2 yaş çocuğu negativist, hareketlidir ve istenilen şeyi yapmaz. Freud un anal, Erikson un özerkliğe karşı kuşku ve utanç dönemine rastlayan bu yaşlarda çocuk, özerk bir birey olduğunu öğrenir. Kendisi istemeyince altının değiştirilmesini istemez,öpülmeyi reddeder.
2-Yoğunluk: Bir davranışın bozukluk olarak kabul edilmesindeki 2 2-Yoğunluk: Bir davranışın bozukluk olarak kabul edilmesindeki 2. ölçüt yoğunluktur. Örn; 5 yaş çocuğunda öfke ve huysuzluk doğalken, bu davranış başkasına fiziki zarar verme şekline dönüşürse,davranış bozukluğu kategorisine girer. 3-Süreklilik: Çocuğun belirli bir davranış türünü ısrarlı bir biçimde ve uzun zaman devam ettirmesidir. 4-Cinsel rol beklentileri: Erkeklerde kızlara oranla daha saldırgan olmaları beklenirken, davranışları ile erkeklere benzer saldırgan davranan kızların davranışları normalden sapan davranış kategorisine girer.
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARININ NEDENLERI -Dikkat Çekmek: Çocuğa gerekli sevgi ve ilgi gösterilmediğinde yada yeterli zaman ayrılmadığında dikkat çekmek için davranış bozukluklarına yönelir. -Ebeveynlere karşı güç kazanma isteği: -İntikam Alma İsteği: Özellikle dayak yiyen,sevgi verilmeyen çocuk ana-babasından intikam almak ister.aşırı otoriter ve baskıcı tutum, ana-babaya karşı öfke ve nefret duygularının gelişmesine neden olur. -Yetersizlik: Çocuğun kendine güvensiz olması davranış bozukluklarına neden olur.
OLUMLU ILIŞKI NASIL KURULUR OLUMLU ILIŞKI NASIL KURULUR? 1-Karşılıklı Saygı: Azarlamak, bağırmak, vurmak,susturmak,tutarsız davranmak çocuğa saygısızlığın göstergesidir. Her ana-baba çocuklarına saygı göstermeyi öğrenmelidir. Her çocuk ayrı bir birey olarak ele alınıp, fikirleri sorulmalı ve fikirlerine saygı gösterilmelidir. 2-Çocuğa Zaman Ayırmak : Çocukla ilgilenmek, zaman ayırmak gerekir. Birlikte geçirilecek zaman nicelik değil,nitelik olarak önemlidir. Birlikte çocuğun hoşlanacağı faaliyetler yapılabilir.
3-Cesaretlendirme: Çocuğun kendine güvenmesini istiyorsa önce anne-baba çocuğa güvenmelidir. Çocuğun çabasını övmeli ve yüreklendirmelidir. Cesaretlendirme çocuğun kendini değerli algılayabilmesi için çok önemlidir.cesaretlendirme çocuğu olduğu gibi kabul edip, kendi olduğu için değer vermedir. 4-Sevgiyi Anlatmak: Çocuğun kendini güvenli hissedebilmesi için, en azından sevildiğini bilmesi ve sevmesi gerekir.
SALDIRGANLIK Saldırganlık küçük çocuklarda normal bir tepki biçimidir SALDIRGANLIK Saldırganlık küçük çocuklarda normal bir tepki biçimidir.Çocuğun güvenlik,mutluluk yada başka bir gereksiniminin şekil değiştirerek başka bir biçimde ortaya çıkmasıdır. Saldırganlığı kişisel bir yaralanmanın bir başka şekilde sonuçlanması olarak tanımlayabiliriz. Bu yaralanma sonucunda çocuğun akranlarına vurması, ısırması, eşyaları fırlatması, tekmelemesi,tükürmesi ve zarar vermeyi amaçlayan tehditler şeklinde sözel saldırılarda bulunmasıdır.
SALDIRGANLIĞIN NEDENLERI 1- Saldırgan davranışların ebeveynler tarafından ödüllendirilmesi. 2- Çocuğun yetişkinlerden katı ceza,anlayışsızlık ve yetersiz sevgi görmesi 3- Babanın uzun süreli yokluğunda, annenin sürekli çocuğun etrafında olmasıyla ortaya çıkan ortam 4- TV. Ve kitle iletişimim araçlarının olumsuz etkisi(Kurtlar Vadisi örneği ver.)
5- Ana-baba tutumlarının olumsuzluğu,çocukla aralarındaki iletişimin iyi olmaması 6- Çocuğun ana-babasından dayak yemesi 7- Beyin zarı iltihabı, beyin zedelenmesi gibi fizyolojik sorunlar
NASIL ÖNLEYEBILIRIZ? 1- Her şeyden önce ana-baba çocuğa saldırganlık modeli olmamalıdır. 2- Çok fazla saldırgan davranışlara tolerans gösterilmemelidir. Çocuğun istekleri bu tip davranışlar yapınca yerine getiriliyorsa, çocuk isteklerini yaptırmada araç olarak görmeye başlar. Bu yolla istekleri yerine getirilmemelidir. Saldırgan davranışlar ödüllendirilmemeli ve onun bu davranışının istenmeyen bir davranış olduğu hemen gösterilmelidir.
3- Saldırgan davranışlar kesinlikle dayakla cezalandırılmamalıdır 3- Saldırgan davranışlar kesinlikle dayakla cezalandırılmamalıdır. Fiziksel cezalar uzun sürdüğünde, çocukta asi, sorumsuz davranışlar gelişir. 4- Çocuk gergin ve sinirliyken onunla tartışmamalı, sakinleşmesini beklemeli ve daha sonra davranışı ile ilgili konuşulmalıdır. 5- Çocuğa sosyal olgunluğuna uygun çeşitli sorumluluklar verilmeli, Çocuk başarma duygusunu yaşamalıdır. 6- Saldırgan davranışları ile isteklerini elde edemeyeceğini,istediği Şeyleri kaybettiğini görmeli ve yaşamalıdır.
7- Olumlu davranışı pekiştirme: Ana-baba ve diğer yetişkinler çocuğun olumlu davranışını görüp, olumsuz davranışı görmezlikten gelmelidir. 8- Çocuğun dışarıda oynamasına izin verme,bu çocuğun gerilimini azaltır . 9- Saldırgan davranış diğer çocukların güvenliğini ciddi bir şekilde tehdit etmedikçe bu davranışın üstünde durmamak gerekir. 10- Kendi kendine konuşma:Çocuk oldukça dürtüsel davranıyorsa ;çocuğa başkalarına vuracağı zaman, kendi kendini engelleyici cümleler söylemesi öğretilebilir.
11- Çocuk saldırgan modellerle karşı aydınlatılmalı 12- Kızgınlıktan kurtulmak için alternatifler bulunabilir. Yumruklanabilen kil, çakılabilen çiviler, resim çizme, boyama çocuğun kızgınlık duygularını kontrol altına almayı sağlayabilir. 13- Her yaş ve dönemde çocuğun temel ihtiyaçları zamanında yerine getirilmelidir. 14- Bu çocukların özellikle baba ile daha çok birlikte olması sağlanmalıdır. 15- Anne-babalar bu çocuklarla iletişim kurarken ben dilini kullanmalıdır. Örn: Böyle kavga ettiğin zaman rahatsız oluyorum, üzülüyorum gibi.
YALAN 1- Hayali Yalanlar: Küçük çocuklar gerçeği iyi değerlendiremedikleri için uydururlar. 2-Taklit Yalanlar: Ana-babanın yalanına tanık olan çocuk, yalan söylemeyi öğrenir. 3-Sosyal Yalanlar: Bir yere gideceğimiz zaman, gitmek istemiyorsak, "hastayım" deriz. 4-Savunma Yalanları: Çocuk kendini korumak için yalan söyler.Çocuk sık sık eleştiriliyorsa, sert tepki gösteriliyorsa,mükemmelliğe zorlanıyorsa çocuk yalana başvurabilir. 5-Yüceltilmiş Yalanlar: Başkalarının hayranlığını kazanmak için söylenen yalanlardır.
NASIL ÖNLENIR. 1- Yetişkinler örnek olmalıdır NASIL ÖNLENIR? 1- Yetişkinler örnek olmalıdır.Eğer anne-baba başkalarına yalan söyleyecek olursa, çocuğun dürüstlüğün önemini anlaması çok güç olacaktır. 2- Aşırı tepki göstermemek gerekir. Yumuşak ve hoşgörülü olmalı ve cezadan kaçınmalıdır.aşırı tepki göstermek, çocuğun sizin öfkenizden korunmak için, yalan söylemeye devam etmesine yol açar. 3- Çocuklardan başaramayacakları şeyler beklenmemelidir.
4- Fazla baskıdan kaçınmalı ve koyduğumuz kurallarla çocuğun yaşamını fazla sınırlamamalıyız. 5- Çocuğu yetişkinler araç olarak kullanmamalıdır.Örn; Annenin "bu yaptığımızı baban duymasın" demesi. 6- Gizli polis gibi çocuğu sorgulamamalı:Ör; "Doğru söylersen ceza vermeyeceğim" dedikten sonra,çocuk doğruyu söyleyince "biliyordum" diyerek tepki vermek yada dayak,yalanı pekiştirir. 7-Çocuğun diğer çocuklarla kıyaslanmaması gerekir.
8-Ana-baba-çocuk iletişiminin olumlu olması gerekir 8-Ana-baba-çocuk iletişiminin olumlu olması gerekir. 9-Yalan söylediği için çocuğu suçlamamak gerekir."Yalancı" etiketi yapıştırılmış olan bir çocuk, bu etiketin gereklerini yerine getirecektir, çünkü yaptığı işin kendini yansıttığına inanır. 10-Doğrudan emin olmak için kontrol edin. Çocuğa "ödevin bittimi" diye sormak yerine“ ödevini görmek istiyorum" deyin.
NELER YAPMAK GEREK? a) Överek b) Gülümseyerek, sarılarak, öperek c) Sevdiği bir işi yaparak ( Örneğin bir öykü okuyarak, TV de sevdiği bir programı izlemesine izin vererek, parka götürerek gibi.) d) Küçük bir hediye vererek ( Örneğin bir paket şekerleme gibi.
Unutmayın ki çocuk ödüllendirildiğinde başardığını anlayacaktır, ve bu onun bu davranışı sürdürmesini güçlendirecektir. Unutmayın ki, övgü ana babalarında kendilerini iyi hissetmelerini sağlar, devamlı eleştirmek ve tehdit etmek ana babaların da kendilerini kötü hissetmelerini sağlar. Unutmayın istediğiniz davranışı övün ve istemediğiniz davranışı görmezden gelin. Olumlu davranışları hemen, açık bir biçimde ve her seferinde ödüllendirin. Çocuğunuza sizin hoşunuza giden şeyin ne olduğunu söyleyin. Olumsuz davranışları her seferinde tutarlı biçimde görmezden gelin.Bu davranışı başkasının ödüllendirmesine izin vermeyin.
-Olumsuz davranışlarıyla ilgi çektiklerinde çocuklar sıklıkla bu durumdan hoşnut olurlar. -Onlara dargın olduğunuz zaman bile aslında onlara ilgi göstermiş olursunuz bu nedenle yalnızca görmezden gelmeye çalışın. -Bağırarak, vurarak, küserek de olsa ilgilenmek istenmeyen davranışları arttırır. -Eğer onun şeker yemesini istemiyorsanız bu isteği duymazdan gelin, hiç pes etmeyin. Bunu her şeker isteyerek ağladığında yapmalısınız.
NASIL DAVRANAN BİR ÇOCUK İSTERSİNİZ 1 NASIL DAVRANAN BİR ÇOCUK İSTERSİNİZ 1. Net ve açık kurallar koyun: Örneğin yatağa yatış saati, yemek zamanları belli değişmez düzen içinde gerçekleşsin.Bu tür bir değişmezlik çocuğun kendini güvende hissetmesini sağlar. Evdeki tüm erişkinlerin bu kurallar konusunda anlaşması gereklidir. 2. Yapmasını istediğiniz şeyleri net ve tutarlı biçimde anlatın.Çocuğunuzun sizin ne söylediğinizi tam anladığından emin misiniz? 3. Yeni istenen davranışlar öğretin:
a) Yönlendirme: Göstererek, yardımcı olarak ve yapabilmesine izin vererek yeni bir davranış öğretebilirsiniz b) Her seferde tek bir adım: Zor işleri daha küçük adımlara bölerek çocuğun her seferde bir adım öğrenmesini sağlayabilirsiniz. c) Başkalarından öğrenme: Çocuklar ana babalarını örnek alır onlar gibi davranırlar. d) Çocuğunuzun sizin istediğiniz gibi bir şey yaptığını fark etmeye dikkat edin ve onu hemen övün.
ELEŞTİRİ DEĞİL İŞBİRLİĞİ Çocuğunuza olumlu tutumları öğretirken eleştiri yerine işbirliği yaparak birlikte çalışın. Şunları yapmaktan kaçının: 1. Suçlamak " Yine kardeşini ağlattın. " 2. İsim takmak " Kıskanç bir çocuksun"
3. Tehdit etmek: " Bunu bir daha yaparsan seni evden atarım" 4 3. Tehdit etmek: " Bunu bir daha yaparsan seni evden atarım" 4. Emir vermek: " Hemen derslerini bitirmeni istiyorum" 5. Konferans çekmek: " Kardeşini üzmenin ne kadar kötü bir davranış olduğunu bilmiyor musun,böyle yaparsan ilerde de kimseyle geçinemezsin.
6. Uyarılar: " O duvara çıkma, düşersin" 7 6. Uyarılar: " O duvara çıkma, düşersin" 7. Acındırma cümleleri: " Böyle davranman yüzünden hastalanıyorum, görmüyor musun? Senin yüzünden ölüp gideceğim." 8. Kıyaslamalar: " Komşunun kızları ne kadar iyi notlar alıyor, sen neden onlar gibi değilsin?"
9. Alay etme: " Dersini ne kadar da çabuk bitiriverdin, sen bir dahi olmalısın. " 10. Geleceğe yönelik tahminler: " Böyle gidersen sen adam olamazsın."
SORUNLARLA BAŞETMEK İÇİN NE YAPABİLİRSİNİZ. 1 SORUNLARLA BAŞETMEK İÇİN NE YAPABİLİRSİNİZ? 1. Problemi tanımlayın " Koridor çamur içinde kalmış" 2. Bilgi verin: " Çamurlu ayakkabıların eve girmeden önce çıkması iyi olur." 3. İsteğinizi kısaca tek kelimeyle belirtin: " Ayakkabılar"
4. Kendi duygularınızı anlatın: " Silip temizlediğim yerleri çamur içinde görünce çok kızıyorum" 5 . Hatırlatıcı notlar yazın: " Lütfen eve girer girmez ayakkabılarınızı çıkarın"
CEZALANDIRMAK YERİNE NELER YAPILABİLİR: 1 CEZALANDIRMAK YERİNE NELER YAPILABİLİR: 1. O andaki duygunuzu çocuğun kişiliğine saldırmadan net şekilde anlatın: " Notlarının düşük olmasına çok üzüldüm." 2. Kendi beklentinizi ifade edin: " İkinci dönem notlarının daha yükseleceğini umarım"
3. Çocuğa kendini affettirme yolu gösterin: " Derslerine daha fazla zaman ayırarak bunu halledebilirsin" 4. Çocuğunuza seçme şansı verin: " Kendin çalışabilirsin ya da sana derslerinde yardımcı olacak birisi olabilir, nasıl istersin?"
5. Problemi çözmek için birlikte çalışın: a) Çocuğunuzun duygularını konuşun " Bu karne senin için de çok üzücü olmalı" b) Çocuğunuzu bu konuda birlikte bir çözüm üretmeye teşvik edin " Bu sorunu çözmek için sen neler düşünüyorsun?"
c) Ortaya çıkan fikirlerin listesini yapın ve bu fikirler içinden hangilerini uygulamaya koyacağınıza birlikte karar verin. " Evet , bu söylediğini yapabiliriz." d) İzleyin ve eyleme geçin: " Bu söylediğini gerçekleştirmek için bir plan yapalım. "
e) Hiçbir zaman çocuğun sizi suçlamasına izin vermeyin: " Sen hiç beni çalıştırmadın." " Suçlama yok. Burada nasıl bir çözüm üretebileceğimizi düşünmeye çalışıyoruz."