Form Of Simple Future Tense:WILL a) Affirmative (Positive) Sentences YOU HE SHE IT WE THEY will eat a hamburger ‘ll write the letter

Olumlu cümle yapısında , bütün öznelerden sonar “will” yardımcı fiili ile birlikte fiillerin yalın halleri (V1) kullanılır. • I will finish my work in a few hours. • The train will leave the station at 11:00. • Jim will eat lunch at 12:00. • I will go to Istanbul tomorrow.

b)Negative Sentences I YOU HE SHE IT WE THEY will not eat a hamburger won’t write the letter .

Olumsuz cümle yapılarında, yardımcı fiile not eklenir Olumsuz cümle yapılarında, yardımcı fiile not eklenir. Fiilin yapısı değişmez; aynı kalır. • Mr. Charmers won’t come to work today. • They will not go to the cinema this weekend. • We won’t play football tomorrow. • Fred will not come to our party

c) Question Sentences WİLL I YOU HE SHE IT WE THEY eat hamburger? write the letter? wash the car?

Soru cümlelerinde, will yardımcı fiilicümlenin özneden once (cümle başında) kullanılır. Fiillerin yalın halleri (V1)ise özneden sonra kullanılır. • Will you be at home tomorrow night? • Will the dinner be ready in a few minutes? • When will you see Mr. Chang? • Will you arrive in Manchester next week?

Form Of Simple Future Tense: BE GOING TO a) Affirmative (Positive) Sentences I am going to write the letter. wash the car. HE SHE IT is going to WE YOU THEY are going to

Bir diğer gelecek zaman yapısı olan “ be going to “ cümlelerinde, aynı will gibi cümlede yardımcı fiil görevini üstlenir. • I am going to eat lunch at 12:30 this afternoon. • She is going to watch the film on the TV after she finishes her homework. • Tom is studying hard. He is going to pass the test. • Mr. Watson is going to be here tomorrow.

b) Negative Sentences I am not going to write the letter. wash the car. HE SHE IT is not going to WE YOU THEY are am not going to

Olumsuz cümle yapılarında, “be going to “ yapısına “not” eklenerek “ be not going to “ elde edilir. • I didn’t study last night, and I am not going to study tonight either. • They are not going to play football this afternoon. • John is sick. He isn’t going to be in class tomorrow. • I have changed my plans. I am not going to fly to Istanbul this weekend.

c) Question Sentences am I going to write the letter? wash the car? İs SHE IT are WE YOU THEY

Soru cümlelerinde “be” öznenin başına alınır Soru cümlelerinde “be” öznenin başına alınır. • Are you going to stay at home this weekend? • Is she going to watch TV this evening? • What are they going to do tomorrow? • Are you going to call me later?

Using Simple Future Tense: Will vs Using Simple Future Tense: Will vs. Be Going To İngilizce’nin basit gelecek zaman (Simple Future Tense) anlatımlarında “will” ve “ be going to olmak üzere iki farklı yapı vardır. "will" and "be going to" yapılarının her ikisi de gelecekte belirli bir zamanı gösterirler.

Using “will” to express a voluntary action/ willingness Kişilerin bir eylemi başkası için gönüllü olarak, kendi istekleri ile yapmaları, bir yardım isteğine ya da ihtiyacına karşılık vermeleri üzerine olan durumlar “will” ile ifade edilir.

A: I'm really hungry. B: I'll make some sandwiches A: I'm really hungry. B: I'll make some sandwiches. A: These bags are so heavy! B: I'll help you. A: The phone is ringing. B: I'll get it.

Using “will” in promises. Söz verirken, “ will” kullanılır Using “will” in promises. Söz verirken, “ will” kullanılır. • Don’t worry! I will call you as soon as I arrive at the airport. • Thank you for lending me the money. I will pay it back on Friday. I promise! • I promise I will not tell him about the surprise birthday party.

Using “be going to” to express an future plan Using “be going to” to express an future plan. “ be going to “ ile kurulan gelecek zaman cümlelerinde birinin gelecekte belirli bir zamanda bir eylemi gerçekleştirmeye niyeti olduğu ya da bunu planladığı ifade edilir.

• I am tired of taking the bus to work • I am tired of taking the bus to work. I am going to buy a car as soon as possible. • I bought some paint this morning. I am going to paint the garage tomorrow. • I am going to start making dinner before my wife gets home from work today. •We are going to wait here until Jessica comes. • When they get to the hotel, they are going to jump into the swimming pool.

Using “be going to” and “will” to express predictions Gelecekte olacağını düşündüğümüz bir eylemden bahseserken,başka bir deyişle, tahminler yaparken, “will” ya da “be going to” kullanılabilir.

• The weather reports say it will be sunny tomorrow • The weather reports say it will be sunny tomorrow. • Look at those black clouds. It’s going to rain. • Be careful. You will hurt yourself! • She is studying hard. She is going to pass the exam.

Using Present Continuous for Future Bazen gelecek zamandan bahsederken present continuous tense kullanılır. Bu kullanımda anlam, “be going to “ yapısı ile tamamen aynıdır. Geleceğe yönelik kesin bir plan , karar ya da niyet belirten cümlelerde present continuous tense kulanılabilir.

Using Simple Present for Future The simple present gelecekte belirli bir takvim ya da zaman tablosuna bağlı olarak düzenli olarak yapılmakta olan eylemlerden bahsederken kullanılır.

Future Time Clauses with “Before, After, When” Zaman cümleciklerinde, ifade edilen zaman kavramı gelecek zaman olsa dahi, her zaman simple present tense kullanılır; future tense asla kullanılmaz.

• DOĞRU: Before Mary goes to school tomorrow, she will eat breakfast • DOĞRU: Before Mary goes to school tomorrow, she will eat breakfast. YANLIŞ: Before Mary will go to school tomorrow, she will eat breakfast. • DOĞRU: After I eat dinner tonight, I will do my homework. YANLIŞ: After I will eat dinner tonight, I will do my homework • DOĞRU: I will get some fresh fruit when I go to the market tomorrow. YANLIŞ: I will get some fresh fruit when I will go to the market tomorrow.

Present plans for future activities: Using Intend,Plan,Hope Intend, plan and hope fiilleri, gelecekte yapacağımız eylemler için şu andaki düşüncelerimizi ifade ederler. Bu fiiller future tense ile asla kullanılmazlar… Bu anlamı zaten taşırlar.

• I intend to go to Bodrum. / I am intending to go to Bodrum • I intend to go to Bodrum . / I am intending to go to Bodrum. ( INCORRECT: I will intend to go to Bodrum) • I’m planning to buy another car this year. / I plan to buy another car this year. ( INCORRECT: I will plan to buy another car this year.) • I am hoping to finish the school this semester. / I hope to finish the school this semester. ( INCORRECT: I will hope to finish the school this semester.)

Simple Future Tense İle İlgili Değişik Örnekler Ve Bunların Türkçe Anlamları

I will play football (futbol oynayacağım I will play football (futbol oynayacağım.) I will learn English (ingilizce öğreneceğim.) She will cook menemen (O menemen pişirecek.)

It will rain (yağmur yağacak. ) We will be happy (biz mutlu olacağız It will rain (yağmur yağacak.) We will be happy (biz mutlu olacağız.) I will use computer (bilgisayar kullanacağım.)

I will go to Antalya (Antalya’ya gideceğim I will go to Antalya (Antalya’ya gideceğim.) He will travel in America (Amerika’da seyahat edecek.) I will be a doctor (ben doktor olacağım.)

People will live on Mars (İnsanlar Mars’ta yaşayacak People will live on Mars (İnsanlar Mars’ta yaşayacak.) People won’t live on Mars (insanlar mars’ta yaşamayacak.) Will People live on Mars? (İnsanlar Mars’ta yaşayacak mı?)

I will see you tomorrow (seni yarın göreceğim I will see you tomorrow (seni yarın göreceğim.) I will live in France (Fransa da yaşayacağım.) I will learn İtalian (İtalyanca öğreneceğim.)

Will’i kısaltabiliriz. Fakat won’t kısaltılamaz Will’i kısaltabiliriz.Fakat won’t kısaltılamaz. I’ll see you tomorrow She’ll go home Ahmet’ll groduate 2 years later (Ahmet 2 yıl sonra mezun olacak.)

I will finish my work in a few hours I will finish my work in a few hours. (Ödevimi bir kaç saat içinde bitireceğim.) You will go to Istanbul tomorrow. (Sen yarın İstanbul'a gideceksin.) The train will leave the station at 11:00. (Tren saat 11'de istasyondan ayrılacak)

Jim will eat lunch at 12:00. (Jim öğle yemeğini saat 12'de yiyecek Jim will eat lunch at 12:00. (Jim öğle yemeğini saat 12'de yiyecek.) Dont worry, everything will be all right. (Merak etme, herşey iyi düzelecek.) We'll be successful. (Biz başarılı olacağız.)

They'll be there at 6 o'clock. (Onlar saat 6'da orada olacaklar They'll be there at 6 o'clock. (Onlar saat 6'da orada olacaklar.) I am going to write the letter. (Mektup yazacağım.] You are going to go to Paris next summer. (Gelecek yaz Paris'e gideceksin.)

He is going to wash the car He is going to wash the car. (Arabayı yıkayacak) She's going to meet her boss. (Patronuyla görüşecek.) We're going to be friends. (Arkadaş olacağız.)

They're going to make a meeting. (Toplantı yapacaklar They're going to make a meeting. (Toplantı yapacaklar.) I will not see Tom this morning. (Bu sabah Tom'u görmeyeceğim.) He won't come to work today. (Bugün işe gelmeyecek.)

They will not go to the cinema this weekend They will not go to the cinema this weekend. (Bu hafta sonu sinemaya gitmeyecekler.) Jane won't play basketball tomorrow. (Jane Yarın basketbol oynamayacak) We will not come to their party. (Biz onların partisine gitmeyeceğiz.)

I am not going to learn Japanese next year I am not going to learn Japanese next year. (Gelecek yıl Japonca öğrenmeyeceğim.) You aren't going to meet Jane tonight. (Bu gece Jane ile buluşmayacaksın .) He isn't going to spend his vacation in Hawaii. (Tatilini Hawaii'de geçirmeyecek.)

We aren't going to go to school tomorrow. (Yarın okula gitmeyeceğiz We aren't going to go to school tomorrow. (Yarın okula gitmeyeceğiz.) They're going to mary next winter (Onlar gelecek kış evlenecekler.) Will I see you again? (Seni tekrar görecek miyim?)

Will You get up early tomorrow morning Will You get up early tomorrow morning? (Yarın sabah erken kalkacak mısın?] Will the dinner be ready in a few minutes? (Yemek bir kaç dakikaya hazır olacak mı?) Will she be at home tomorrow night? (Yarın gece evde olacak mı?)

Will they buy a birthday gift for Sally Will they buy a birthday gift for Sally. (Onlar Sally için doğum günü hediyesi alacaklar mı?) Am I going to study English? (Bugün İngilizce çalışacak mıyım?) Are you going to call me later? (Beni sonra arayacak mısın?)

Is the teacher going to give a test next lesson Is the teacher going to give a test next lesson? (Öğretmen gelecek ders için bir test verecek mi?) Are we going to stay at home this weekend? (Bu hafta sonu evde kalacak mıyız?)

Are they going to play tennis this year? (Bu yıl tennis oynayacaklar mı?) I am going to visit my mum (annemi ziyaret edeceğim.) İt is going to rain soon (birazdan yağmur yağacak.)

She is going to start a diet (bir diyete başlayacağım She is going to start a diet (bir diyete başlayacağım.) Ahmet is going to graduate next month (önümüzdeki ay Ahmet mezun olacak.) My doughter is going to sleep at o’clock (kızım saat 10 da uyuyacak.)

What are you going to wear tomorrow (yarın ne giyeceksin What are you going to wear tomorrow (yarın ne giyeceksin?) I am going to wear jeans (kot pantolon giyeceğim.) She is going to return on Wednesday (Çarşamba günü dönecek)

When are you going to go on holiday (tatile ne zaman gideceksin When are you going to go on holiday (tatile ne zaman gideceksin?) I will have a holiday in Marmaris (marmariste tatil yapacağım.) I will be retired 2 years later (2 yıl sonra emekli olacağım.)

MY doughter will start kindergarten 2 years later (kızım 2 yıl sonra okula başlayacak.) Turkey will join the europaan union 10 years later (10 yıl sonra Türkiye,Avrupa Birliğine katılacak.)

Mehmet and I will play basketball next week (Mehmet ve ben önümüzdeki hafta basketbol oynayacağız.) My wife will go to Antalya in a near future. (eşim yakın bir gelecekte Antalya’ya gidecek.)

I think everybody will travel on Mars nextcentary (önümüzdeki yüzyılda herkes Marsta gezecek.) My family will came to Turket after 3 years (3 yıl sonra ailem Türkiye’ye gelecek.) My friend will narry next week (arkadaşım önümüzdeki hafta evlenecek.)

We will buy a car after 2 years (2 yıl sonra araba alacağız We will buy a car after 2 years (2 yıl sonra araba alacağız.) I will buy a flot or a have in a near future (yakın bir gelecekte bir ev satın alacağız.) We will visit my grandmother next week (gelecek hafta büyük annemi ziyaret edeceğiz.)

Cars will work with the electricity in the future Cars will work with the electricity in the future. (Arabalar gelecekte elektrikle çalışacak.) They will punish him because he is a liar. (Onu cezalandıracaklar çünkü o bir yalancı.) He will use my computer. (O benim bilgisayarımı kullanacak.)

The government will use Twitter in some years The government will use Twitter in some years. (Birkaç yıl içinde devlet Twitter'i kullanacak.) I will check my email in some minutes. (Emailimi kontrol edeceğim.) He will come after 8 o'clock. (Geç gelecek.)

They will get marry in the future. (Gelecekte evlenecekler They will get marry in the future. (Gelecekte evlenecekler.) This year, the price index will affect on the school fees. (Bu yıl fiyat endeksi okul ücretlerinde etkili olacak.)

A: Would you like something to drink. (Bir şey içmek ister misiniz A: Would you like something to drink? (Bir şey içmek ister misiniz?) B: I will have orange juice please. (Portakal suyu alayım lütfen.) Wait a second, I will open the door for you. (Bekle bir saniye, senin için kapıyı açacağım.)

I will study lesson. (Ders çalışacağım I will study lesson. (Ders çalışacağım.) I will never speak to her again. (Onunla bir daha konuşmayacağım.) Jenny will come to the party tomorrow. (Jenny yarın partiye gelecek.)

Jenny won’t come to the party tomorrow. (Jenny yarın partiye gelmeyecek.) Will Jenny come to the party tomorrow? (Jenny yarın partiye gelecek mi?) Won’t Jenny come to the party tomorrow? (Jenny yarın partiye gelmeyecek mi?)

A: I’m really hungry. (Gerçekten çok açım A: I’m really hungry. (Gerçekten çok açım.) B: I’ll make some sandwiches. (Sana biraz sandviç hazırlıyım.) A: I’m so tired. I’m about to fall asleep. (Çok yorgunum. Uyumak üzereyim.) B: I’ll get you some coffee. (Sana biraz kahve getiriyim.) A: The phone is ringing. (Telefon çalıyor.) B: I’ll get it. (Ben bakarım.)

I will call you when I arrive. (Varınca seni ararım I will call you when I arrive. (Varınca seni ararım.) I promise I will not tell him about the surprise party. (Söz veriyorum. Ona sürpriz parti hakkında hiçbir şey söylemeyeceğim.)

He is going to spend his vacation in Hawaii He is going to spend his vacation in Hawaii. (Tatilini Hawai’de geçirecek.) We are going to meet each other tonight at 6:00 PM. (Bu gece 6′da buluşacağız.) The year 2003 will be a very interesting year. (2003 yılı çok ilginç bir yıl olacak.)

I will go to Italy. (İtalya’ya gideceğim. ) I will bring you an asprin I will go to Italy. (İtalya’ya gideceğim.) I will bring you an asprin. (Sana bir asprin getiriyim.) I will open the door. (Kapıya ben bakarım.)

The year 2008 will be very critical (2008 yılı çok kritik olacak The year 2008 will be very critical (2008 yılı çok kritik olacak.) Alex will be the biggest star in soccers. (Alex futbolun en büyük yıldızı olacak.) Turkey will be an international actor. (Türkiye uluslar arası aktör olacak.)

One day we’ll all die. (Bir gün hepimiz öleceğiz One day we’ll all die. (Bir gün hepimiz öleceğiz.) Our country will always survive (Ülkemiz daima yaşayacaktır.) The sun will always rise. (Güneş daima doğacaktır.)

I am going to see you soon. (Seni yakında göreceğim I am going to see you soon. (Seni yakında göreceğim.) She is going to meet her boss. (Patronuyla görüşecek.) They are going to appear on TV. (Televizyona çıkacaklar.)

He is going to sell his house He is going to sell his house. (Evini satacak) They are going to make a meeting. (Toplantı yapacaklar.) We’re going to be friends. (Arkadaş olacağız.) She is going to make a big cake. (Büyük bir pasta yapacak.)

I’m going to fire him. (Onu işten atacağım I’m going to fire him. (Onu işten atacağım.) She is going to turn me down. (Beni reddedecek.) You are going to regret for this. (Bunu yaptığına pişman olacaksın.)

It’s going to rain. (Yağmur yağacak It’s going to rain. (Yağmur yağacak.) Fenerbahçe is going to be the champion (Fenerbahçe şampiyon olacak.) She is going to have a baby. (Onun bir bebeği olacak.)

I am going to change my school. (Okulumu değiştireceğim I am going to change my school. (Okulumu değiştireceğim. ) He is going to change his job. (O işini değiştirecek.) She is going to buy a new car. (O yeni bir otomobil alacak.)