ENGLISH TENSES TABLE (İNGİLİZCE ZAMANLAR TABLOSU)

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
(ESKİYE AİT ALIŞKANLIKLAR)
Advertisements

“BE” fiilinin Şimdiki ve geçmiş zamandaki şekilleri
ENGLISH TENSES SIMPLE PRESENT TENSE GENİŞ ZAMAN.
FUTURE PERFECT CONTINUOUS WILL + HAVE + BEEN +V ING a)Gelecekte bir eylemi ne kadar zamandır yapıyor olacağımızı ifade eder By next year,
Future Tense Will&Going to.
Preference Modals Would rather, would sooner, would just as soon
THE PAST CONTINUOUS TENSE
ENGLISH TENSES PAST CONTINUOUS TENSE SÜREKLİ GEÇMİŞ ZAMAN.
I ASİMO I ASİMO PREPARED: CENGİZ MURAT TEKİNBÜĞRÜ English Course Presentation TURKEY Mechatronics Engineering at SAKARYA UNIVERSITY PREPARED: CENGİZ.
THE PRESENT PERFECT TENSE
FUTURE PERFECT TENSE.
THE PRESENT PERFECT TENSE
THE PRESENT PERFECT TENSE
Ali can’t play basketball because he is short.
SIMPLE PRESENT TENSE (GENİŞ ZAMAN)
FUTURE CONTINUOUS TENSE
ExpressIng AbIlIty AND ınabılıty In The Past
IF CLAUSES (ŞART CÜMLELERİ)
FUTURE TIME WILL/SHALL or BE GOING TO
FUTURE TENSES BY HANDE SERT İÖP
Sth = something (bir şey)
Yabancı Dil - II Bölüm - 1.
Past Perfect Tense -Umut Usta
(OLMAK FİİLİNİN GEÇMİŞ ZAMANI)
Şimdiki Zamanın hikayesi “-yordu”
UNIT FIFTEEN Health and Sports
Modals (Kipler) By Yunus Özüberk.
SÜMEYYE KARABOYUN İÖP-1
UNIT 18 CLIMATE “İklim” E x e r c i s e s. Translate into English sonunda ………………………………………………………. Mısır seyahati ………………………………………………………. sıcaklık hariç.
THE SIMPLE PAST TENSE.
THE SIMPLE FUTURE TENSE
PRESENTED BY GÜLSÜN ÖZYURT
SORU CÜMLESİ (?) (QUESTIONS)
THE PRESENT CONTINuOUS TENSE POSITIVE aND NEGATIVE SENTENCES
CONDITIONAL SENTENCES
İNGİLİZCE WHEN / WHILE WHEN / WHILE.
İNGİLİZCE MUST / MUSTN’T
PRESENT CONTINUOUS PRESENT SIMPLE
İNGİLİZCE-4.
FİİLER GEÇMİŞ ZAMAN EKİ TÜRKÇESİ Answer Answered Cevap vermek ask Asked Sormak carry.
PAST SIMPLE TENSE GEÇMİŞ ZAMAN.
PRESENT CONTINUOUS © 2016 ingilizcebankasi.com.
©2016 be ©2016 ingilizcebankasi.com.
THE PAST CONTINUOUS TENSE ÖĞRENCİLER MUHAMMED AYDIN 167 ENGİN ARPACI 410.
Bazı geçmiş zaman cümlelerinde hep past tense’i, hem de past continuous tense’i kullanmak zorunda kalabiliriz. Past tense ile geçmişte olan ve biten.
Present Perfect Tense. Present Perfect şu fikri vurgular: Şu andan önce meydana gelmiş veya gelmemiş bir şeyi anlatırken kesin zamanın önemli olmadığı.
:Hazırlayan: BARIŞ AKYÜZ
Present Perfect & Simple Past I love to travel. I have been to more than 10 countries.
PRESENT PERFECT TENSE Yakın Geçmiş Zaman. WHERE DO WE USE PRESENT PERFECT TENSE ????
David’s father has worked as a policeman ……………… he was 25. since for since.
TENSES (Zamanlar) THE SIMPLE PRESENT TENSE THE PRESENT CONTINUOUS TENSE THE SIMPLE PAST TENSE THE PAST CONTINUOUS TENSE THE PRESENT PERFECT TENSE.
Can I walk there? Is it far?
T H E P A S S IV E V O I C E.
tomorrow soon next week / year in five minutes/ in two hours later today I'll go to the market tomorrow. Don’t worry. He will be here soon. There.
PRESENT CONTINUOUS TENSE
SİMPLE PAST TENSE Grup Üyeleri
Present Continuous Tense
CONDITIONALS TYPE
PAST TENSE.
PRESENT CONTINUOUS TENSE
IF CLAUSES (ŞART CÜMLELERİ) AYÇA ATEŞ İÖP
PRESENT CONTINUOUS. Present continuous (am/is/are + V-ing) I am (=’m) playing football today. He She It is (=’s) We You They are (=’re)
CONDITIONALS TYPE
UNIT 6 Future Perfect.
İNGİLİZCE THE FUTURE TENSE ( BE GOING TO ). Be going to gelecek zamanda olan bazı olayları ifade etmek için kullandığımız bir yapıdır. İNGİLİZCE THE FUTURE.
PAST TENSES.
SİMPLE PAST TENSE (ÇEÇMİŞ ZAMAN)
PASSİVE VOİCE Edilgen çatI.
Edilgenlik İngilizce cümlelerde edilgenlik “be + V3” kalıbıyla yapılır; “be” fiilinin kendisi kullanılabileceği gibi 3 formundan biri de kullanılabilir:
Sunum transkripti:

ENGLISH TENSES TABLE (İNGİLİZCE ZAMANLAR TABLOSU)   Present (Geniş) Past (Geçmiş) Future (Gelecek) Simple (Basit) I walk in the garden everyday. (Her gün bahçede yürürüm.) Elif walks in the garden everyday. (Elif her gün bahçede yürür.) Girls walk in the garden everyday. (Kızlar her gün bahçede yürürler.) I walked in the garden yesterday. (Dün bahçede yürüdüm.) Elif walked in the garden yesterday. (Elif dün bahçede yürüdü.) Girls walked in the garden yesterday. (Kızlar dün bahçede yürüdüler.) I will walk in the garden tomorrow. (Yarın bahçede yürüyeceğim) Elif will walk in the garden tomorrow. (Elif yarın bahçede yürüyecek.) Girls will walk in the garden tomorrow. (Kızlar yarın bahçede yürüyecekler.) Continuous (Devam eden) I'm walking in the garden at the moment. (Şu anda bahçede yürüyorum.) Elif is walking in the garden at the moment. (Elif şu anda bahçede yürüyor.) Girls are walking in the garden at the moment. (Kızlar şu anda bahçede yürüyorlar.) I was walking in the garden yesterday. (Dün bahçede yürüyordum.) Elif was walking in the garden yesterday. (Elif dün bahçede yürüyordu.) Girls were walking in the garden yesterday. (Kızlar dün bahçede yürüyorlardı.) I will be walking in the garden tomorrow. (Yarın bahçede yürüyor olacağım.) Elif will be walking in the garden tomorrow. (Elif yarın bahçede yürüyor olacak.) Girls will be walking in the garden tomorrow. (Kızlar yarın bahçede yürüyor olacaklar.) Perfect (Geçmiş ancak etkisi süren) I have walked in the garden. I'm tired. (Bahçede yürüdüm. Yorgunum) Elif has walked in the garden. She is tired. (Elif bahçede yürüdü. O yorgun.) Girls have walked in the garden. They are tired. (Kızlar bahçede yürüdüler. Onlar yorgun.) I had walked in the garden when you arrived. (Sen geldiğinde bahçede yürümüştüm.) Elif had walked in the garden when you arrived. (Sen geldiğinde Elif bahçede yürümüştü.) Girls had walked in the garden when you arrived. (Sen geldiğinde kızlar bahçede yürümüşlerdi.) I will have walked in the garden by the time you arrive. (Sen gelene kadar bahçede yürümüş olacağım.) Elif will have walked in the garden by the time you arrive. (Sen gelene kadar Elif bahçede yürümüş olacak.) Girls will have walked in the garden by the time you arrive. (Sen gelene kadar kızlar bahçede yürümüş olacaklar.) Perfect Continuous (Geçmişte başlayan ve devam eden) I have been walking in the garden for 2 hours. (Bahçede 2 saattir yürümekteyim.) Elif has been walking in the garden for 2 hours. (Elif bahçede 2 saattir yürümekte.) Girls have been walking in the garden for 2 hours. (Kızlar bahçede 2 saattir yürümekteler.) I had been walking in the garden for 2 hours when you arrived. (Sen geldiğinde, bahçede 2 saattir yürümekteydim.) Elif had been walking in the garden for 2 hours when you arrived. (Sen geldiğinde, Elif bahçede 2 saattir yürümekteydi.) Girls had been walking in the garden for 2 hours when you arrived. (Sen geldiğinde, kızlar bahçede 2 saattir yürümekteydiler.) I will have been walking for 2 hours in the garden when you arrive. (Sen geldiğinde, bahçede 2 saattir yürümekte olacağım.) Elif will have been walking for 2 hours in the garden when you arrive. (Sen geldiğinde, Elif bahçede 2 saattir yürümekte olacak.) Girls will have been walking for 2 hours in the garden when you arrive. (Sen geldiğinde, kızlar bahçede 2 saattir yürümekte olacaklar.)