ANNE BABA ve ERGEN İLETİŞİMİ
Değerli anne- babalar; Her anne- baba çocuğunun başarılı olmasını ister.Bunun için çocuklarına mümkün olduğunca iyi bir gelecek sağlamaya çalışır. Varını yoğunu ortaya koyar. Ancak yadsınan bir konu vardır ki, o da çocuğun sağlıklı bir kişilik olarak nasıl gelişeceği, içinde bulunduğu bu dönemi nasıl atlatacağı,ve nasıl bir kimlik oluşturacağıdır.
Önemli olan gençlerimizin sağlıklı ve başarılı bir birey olarak nasıl gelişeceği, hangi alanlarda başarılı olabileceğidir. O halde bizler anne babalar olarak gençlerle nasıl sağlıklı iletişim kuracağız, sınav döneminde onlara nasıl yaklaşacağız.
Öncelikle ergeni ve ergenlik dönemi özelliklerini tanımalıyız. Genellikle bu dönemde biz anne ve babalar ; benim çocuğum hırçın,sorumsuz, kendi başına buyruk,alıngan,ters konuşuyor,ders çalışmıyor gibi şikayetlerde bulunuruz. Ancak, ergenliğin dönemlerinde dengeli ve uyumlu çocuğumuz gider,yerine kuruntulu, zor beğenen, çabuk tepki gösteren,tutarsız davranışlar sergileyen ve davranışları çok hızlı değişen bir ergen genç gelir.Bunlar ergenlik yılları için normal sayılabilecek davranışlardır.
Ergenlik döneminde sık karşılaşılan davranışlar Kendi duygularının çok özel olduğuna inanırlar. Derslere karşı ilgisi ve başarısı azalabilir. Bencilleşebilirler,istekleri artabilir,konan yasakları saçma, kendilerine tanınan hakları yetersiz bulurlar. Ailesinden yeterli ilgi ve sevgiyi görmezse, başka grupların içine girebilirler. Kendi kabına sığmaz olurlar. Evde durmak istemezler.Giyeceklerine, yiyeceklerine,eve geliş-gidiş saatlerine karışılmasını istemezler. Evde yalnız kalmak isterler.Telefon tutkusu başlar ve sürekli arkadaşları ile konuşurlar. Özel ve biricik olduklarını hissetmek isterler. Anne – babasını ve öğretmenini eleştirirler, hatta yetersiz bulurlar. Kurallara ve otoriteye karşı gelirler. Giyime ve süse çok düşkün olurlar. Toplumun gelenek ve görenekleriyle zıtlaşabilirler. Tüm bunlara rağmen çocuksu davranışları devam eder.
ERGEN VE AİLESİ ARASINDA YAŞANAN İLETİŞİM KOPUKLUĞUNUN SEBEPLERİNDEN BİR KAÇI Sınavı kazanması için ergene yapılan aşırı baskılar Ergeni başkaları ile kıyaslamak Kardeşler arasında adaletsiz davranmak. Aşırı disiplin ve her an kontrol etme isteği Toplum içinde ergenin eleştirilmesi ve gururun kırılması Ergene duyulan güvensizlik ve ümitsiz tavırlar
Çocuğunuzun başarısını desteklemek için nelerin farkında olmalısınız? İlk farkında olunması gereken, çocuğunuzun İçinde bulunduğu sınav dönemindeki tutumunuzdur. Bu dönemde iki tür tutum içinde olabilirsiniz.. Olumlu Tutum Olumsuz Tutum
OLUMLU TUTUM İÇİNDE İSENİZ; Sınava hazırlanma dönemini sizin ve çocuğunuzun ilişkinizi güçlendirmek için bir fırsat olarak görebilirsiniz. Size, çocuğunuzu daha yakından tanıma fırsatı verebilir. Çocuğunuza kendini daha iyi tanıma fırsatı verebilir. Hedef belirleme fırsatınız olabilir. Planlamayı öğrenme fırsatı olabilir. Disiplinli çalışma alışkanlığı kazanma fırsatı olabilir. Zamanı iyi kullanmayı öğrenme fırsatı olabilir. Çok çalışma değil, etkili ve verimli çalışmanın önemini kavrama fırsatı olabilir. En önemlisi, sizin için çocuğunuzla yakınlaşma, birbirinizi daha iyi tanıma ve birbirinize destek olma fırsatı verebilir.
OLUMSUZ TUTUM İÇİNDE İSENİZ; Sınava hazırlanma dönemini bir an önce kurtulunması gereken bir musibet olarak görebilirsiniz. Sınava hazırlanma ile ilgili her şeye öfke ve gerginlikle bakabilirsiniz. Çocuğunuza yardımcı olmak için gereken her şeyi yapsanız bile isteksiz yapabilirsiniz. ‘öff,yine,keşke…’ türü ifadeler ile başlayan konuşmaları çok sık kullanmaya başlayabilirsiniz. Evde olumsuz bir ortam oluşabilir. Çocuğunuz ‘Ben değersiz,sevilmeyi hak etmeyen, tembel,başarısız olmaya mahkum biriyim’ düşüncesi geliştirebilir.
NELERİN FARKINDA OLMALIYIZ? Niyetinizin kimin için iyi olduğunun farkına varmalısınız. Çocuğunuz için ne tür bir başarı istediğinizin farkında olmalısınız. Çok çalışmak ile etkili ve verimli çalışmanın farkını unutmamalısınız. Anne-babalar ve çocuklar seçimlerinin farkında olmalı ve seçimlerinizin sorumluluğunu almalısınız.
ERGEN İLE İLETİŞİMİMİZDE UNUTMAMAMIZ GEREKENLER Sınavda öğrencinin kişiliği değil, bilgi düzeyi ölçülür. Sınavı bir ölüm kalım meselesi haline getirmemelisiniz. Beklentileriniz gerçekçi olmalı. Öğrenciye ulaşamayacağı hedefler göstermemelisiniz. Veli yıl içinde öğretmenleri ile iletişim halinde olmalı. Sınava hazırlanma döneminde takip baskıya dönüşmemeli.
ÖZETLE Çocuğunuzdan yüksek başarı beklemek, onu eleştirmek,yargılamak ve cezalandırmak onun kendine olan güvenini sarsar ve kaygı düzeyini yükseltir. Kendi özlemleriniz ve çocuklarınızın sınırları arasında gerçekçi bir denge kurmalısınız. Ders çalışmak ve sınavı kazanmak için çocuğunuzla olan yakınlığınızı tehlikeye atmayın. Aranızdaki sıcaklığın hayat boyu devam etmesi her şeyden önemlidir.
Sizin hayat görüşünüz ve yolunuz çocuğunuza çizmeye çalıştığınız gibi mi? Çocuğunuzun sizi örnek aldığını unutmayın. Siz okuyan bir insan olsanız da çocuğunuz okumak istemiyor ve başarısız oluyorsa bunun onun tercihi olduğunu kabul edin. Anne-balar olarak tutarlı davranın, çocukların yanına tartışmaya girmeyin. Ailenin mutluluğu çocuğunuza güven verir.
Ergenle diyalog sürecinde birbirini desteklemesi gerekir. anne- babanın birbirini desteklemesi gerekir. ebeveynin ergenin yanında birbirinin uygulamalarını eleştirmemeleri gerekir.
Tüm çocukların dinlenilmeye, anlaşılmaya ihtiyaçları vardır Tüm çocukların dinlenilmeye, anlaşılmaya ihtiyaçları vardır. Eğer çocuklarınızı dinlemezseniz, onlar kendilerini dinleyecek birilerini mutlaka bulurlar. Ama bu kişiler toplum için, çocuklarınız için ne kadar yararlıdır onu bilemezsiniz.