GİDİŞİNDEKİ YERİMİZ EKOLOJİK DENGENİN HAZIRLAYAN: İbrahim SUCUOĞLU ; HAZIRLAYAN: İbrahim SUCUOĞLU MUHAMMEDİYE CAMİİ İMAM-HATİBİ ERZİNCAN MÜFTÜLÜĞÜ
اِنَّا كُلَّ شَىْءٍ خَلَقْنَاهُ بِقَدَرٍ "Şüphesiz biz her şeyi bir ölçüye göre yaratmışızdır" (Kamer, 54/49),
Doğada belirli, bir alanda yaşayan Canlılar ve canlıların etkileşim EKOSİSTEM NEDİR ? Doğada belirli, bir alanda yaşayan Canlılar ve canlıların etkileşim içinde bulundukları canlı ve cansız Öğelerin tümüne ekosistem denir. . Kainatta var olan bu düzen ve denge “ekolojik denge” olarak da ifade edilmektedir.
Ekolojik denge: İnsan, hayvan ve bitkilerin tabiatta hayatlarını sürdürebilmeleri ve birlikte yaşaya bilmeleri için birbirlerini tamamlamaları ve birbirlerinden istifade etmeleriyle oluşan tabii dengedir. Ekolojik sistem yada ekosistem; insan ve diğer canlı topluluklarının (populasyonlarını) bir arda cevreleriyle denge ve uyum içinde yaşamalarını sürdürebilmeleri dahilindeki koşulların bütününü ifade eder. Bu dengenin ve koşulların bozulması dışardan müdahele ile olur.
“O (Allah) göğü yükseltti ve dengeyi koydu. Sakın Allah (cc), insanın da içinde bulunduğu tabiatı canlı ve cansız varlıklarıyla birlikte bir düzen ve denge içinde yaratmıştır. وَالسَّمَاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْميزَانَ اَلَّا تَطْغَوْا فِى الْميزَانِ “O (Allah) göğü yükseltti ve dengeyi koydu. Sakın dengeyi bozmayın” (Rahman,55/7,8),
وَالسَّمَاءَ رَفَعَهَا وَوَضَعَ الْميزَانَ اَلَّا تَطْغَوْا فِى الْميزَانِ “O (Allah) göğü yükseltti ve dengeyi koydu. Sakın dengeyi bozmayın” (Rahman,55/7,8),
َلَّذ۪ي خَلَقَ سَبْعَ سَمٰوَاتٍ طِبَاقاًۜ مَا تَرٰى ف۪ي خَلْقِ الرَّحْمٰنِ مِنْ تَفَاوُتٍۜ فَارْجِعِ الْبَصَرَۙ هَلْ تَرٰى مِنْ فُطُورٍ ﴿٣﴾ ثُمَّ ارْجِعِ الْبَصَرَ كَرَّتَيْنِ يَنْقَلِبْ اِلَيْكَ الْبَصَرُ خَاسِئاً وَهُوَ حَس۪يرٌ ﴿٤﴾ “İşte çevir gözünü,bir çatlak görebilir misin? Sonra gözünü bir daha bir daha çevir, bak. Nihayet gözün bir kusur bulamayıp yorgun ve çaresiz geri döner.” (Mülk, 67/3-4).
وَ لَقَدْ زَيَّنَّا السَّمَٓاءَ الدُّنْيَا بِمَصَاب۪يحَ ِ ﴿٥﴾ Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık. Mülk : 5
Bu düzen, yer yüzündeki canlıların yaşantılarını sürdürebilmesi için en ideali olup, herhangi bir eksikliği ve aksaklığı söz konusu değildir.
وَ لَقَدْ زَيَّنَّا السَّمَٓاءَ الدُّنْيَا بِمَصَاب۪يحَ ِ ﴿٥﴾ Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık. Mülk : 5
وَالْاَرْضَ مَدَدْنَاهَا وَاَلْقَيْنَا فيهَا رَوَاسِىَ وَاَنْبَتْنَا فيهَا مِنْ كُلِّ شَىْءٍ مَوْزُونٍ "Yeri yaydık, oraya sâbit dağları yerleştirdik, orada her şeyi bir ölçüye göre bitirdik." (Hicr, 15/19),
وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلَّا عِنْدَنَا خَزَائِنُهُ وَمَا نُنَزِّلُهُ اِلَّا بِقَدَرٍ مَعْلُومٍ "Hazinesi bizim katımızda olmayan hiçbir şey yoktur. Biz onu ancak belli bir ölçüye göre indiririz" (Hicr, 15/21)
وَاِنْ مِنْ شَىْءٍ اِلَّا عِنْدَنَا خَزَائِنُهُ وَمَا نُنَزِّلُهُ اِلَّا بِقَدَرٍ مَعْلُومٍ "Hazinesi bizim katımızda olmayan hiçbir şey yoktur. Biz onu ancak belli bir ölçüye göre indiririz" (Hicr, 15/21)
ظَهَرَ الْفَسَادُ فِى الْبَرِّ وَالْبَحْرِ بِمَا كَسَبَتْ اَيْدِى النَّاسِ لِيُذيقَهُمْ بَعْضَ الَّذى عَمِلُوا لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ “İnsanların kendi işledikleri kötülükler sebebiyle karada ve denizde bozulma ortaya çıkmıştır. Yanlıştan dönmeleri için Allah yaptıklarının bazı kötü sonuçlarını (dünyada) onlara tattıracaktır” (Rum, 30/41).
ظَهَرَ الْفَسَادُ فِى الْبَرِّ وَالْبَحْرِ بِمَا كَسَبَتْ اَيْدِى النَّاسِ لِيُذيقَهُمْ بَعْضَ الَّذى عَمِلُوا لَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ
اَفَرَاَيْتُمُ الْمَٓاءَ الَّذ۪ي تَشْرَبُونَۜ ﴿٦٨﴾ ءَاَنْتُمْ اَنْزَلْتُمُوهُ مِنَ الْمُزْنِ اَمْ نَحْنُ الْمُنْزِلُونَ ﴿٦٩﴾ لَوْ نَشَٓاءُ جَعَلْنَاهُ اُجَاجاً فَلَوْلَا تَشْكُرُونَ ﴿٧٠﴾
İçtiğiniz suya ne dersiniz (düşündünüzmü)?! Siz mi onu buluttan indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz? Dileseydik onu acı bir su yapardık.O halde neden şükretmezsiniz ya!.. Vâkıa : 68,69,70 اَفَرَاَيْتُمُ الْمَٓاءَ الَّذ۪ي تَشْرَبُونَۜ ﴿٦٨﴾ ءَاَنْتُمْ اَنْزَلْتُمُوهُ مِنَ الْمُزْنِ اَمْ نَحْنُ الْمُنْزِلُونَ لَوْ نَشَٓاءُ جَعَلْنَاهُ اُجَاجاً فَلَوْلَا تَشْكُرُونَ ﴿٧٠﴾ ﴿٦٩﴾
وَلَقَدْ خَلَقْنَاكُمْ ثُمَّ صَوَّرْنَاكُمْ ثُمَّ قُلْنَا لِلْمَلٰٓئِكَةِ اسْجُدُوا لِاٰدَمَۗ فَسَجَدُٓوا اِلَّٓا اِبْل۪يسَۜ لَمْ يَكُنْ مِنَ السَّاجِد۪ينَ ﴿١١﴾ “Doğrusu biz sizi yeryüzüne yerleştirdik ve orada size geçim kaynakları sağladık. Ne de az şükrediyorsunuz” ( Â’raf, 7/11).
اَلَّذ۪ي جَعَلَ لَكُمُ الْاَرْضَ فِرَاشاً وَالسَّمَٓاءَ بِنَٓاءًۖ وَاَنْزَلَ مِنَ السَّمَٓاءِ مَٓاءً فَاَخْرَجَ بِه۪ مِنَ الثَّمَرَاتِ رِزْقاً لَكُمْۚ فَلَا تَجْعَلُوا لِلّٰهِ اَنْدَاداً وَاَنْتُمْ تَعْلَمُونَ ﴿٢٢﴾ O, yeri sizin için döşek, göğü de bina yapan, gökten su indirip onunla size rızık olarak çeşitli ürünler çıkarandır. Öyleyse siz de bile bile Allah'a ortaklar koşmayın. Bakara : 22
وَيُنَزِّلُ عَلَيْكُمْ مِنَ السَّمَاءِ مَاءً وَيُنَزِّلُ عَلَيْكُمْ مِنَ السَّمَاءِ مَاءً "Allah size gökten su indiriyor" (Enfal, 8/11)
Kendimize; “Bu konuda nasıl bir tutum içerisinde olmamız gerekir Kendimize; “Bu konuda nasıl bir tutum içerisinde olmamız gerekir?” diye sorarsak, iki şeyin öne çıktığını görürüz. *Bunlardan birisi temizlik, ikincisi nimetleri ihtiyacımız ölçüsünde kullanmaktır. Kur’an’ ve sünnetde her iki durum ayrıntılı olarak ele alınmıştır.
إِنَّ اللّهَ يُحِبُّ التَّوَّابِينَ وَيُحِبُّ الْمُتَطَهِّرِينَ إِنَّ اللّهَ يُحِبُّ التَّوَّابِينَ وَيُحِبُّ الْمُتَطَهِّرِينَ “Şüphesiz Allah tövbe edenleride, temizlenenleri de sever" (Bakara,/222) Peygamberimiz (a.s.), ﺍﻟﻂﻬﻮﺭ شَطْرُ اﻻيمان “Temizlik, îmanın yarısıdır”[5]
Kuşkusuz sizin için hayvanlardada büyük bir ibret vardır. (Nahl/66
Evrendeki uyum ve düzene baktığımızda: 1- Güneş, dünya ve ay yörüngelerine baktığımızda bir düzen ve ahenk içinde döndüklerini görürüz.
2- Mevsimler birbirini belli bir düzen içinde takip eder, böylece tabiat uyur ve tekrar canlanır.
3- Dünya üzerindeki ekolojik denge su döngüsü bir düzen ve uyum içerisinde devam etmektedir.
HAZIRLAYAN: İbrahim SUCUOĞLU MUHAMMEDİYE CAMİİ İMAM-HATİBİ ERZİNCAN MÜFTÜLÜĞÜ
HAZIRLAYAN: İbrahim SUCUOĞLU MUHAMMEDİYE CAMİİ İMAM-HATİBİ ERZİNCAN MÜFTÜLÜĞÜ