Oryantalistlerin Yöntemleri ve Eleştirisi 12. Ders
Metin Esaslı Yöntem Oryantalistlere göre herhangi bir grubu destekleyen veya kötüleyen rivayetler, sonraki dönemde ortaya çıkan gruplarca uydurulmuştur. Hadisçiler bu konunun farkındadır ve hadisleri bu yönde tetkik etmişlerdir. Fakat bu konuda genelleme yapmak doğru değildir. Mezheplerin delil olarak gösterdiği birçok ayette bulunmaktadır. Bu takdirde onların da gruplar tarafından uydurulmuş olduğunu söylemek gerekecektir.
Goldziher’e göre Abbasiler döneminde sünnete uyma anlayışının ön plana çıkması üzerine ahkam hadislerinin sayısında artış olmuştur. Hadislerin sayısındaki artış, hadisçilerin her bir hadis senedini ayrı bir hadis olarak değerlendirmeleri sebebiyledir. Zaman içinde uydurma hadis metinlerinin artması söz konusu olabilir. Ancak muhaddisler bu konuyu takip etmişler ve onları açığa çıkarmaya çalışmışlardır. Oryantalistlere göre birbirine zıt anlamda rivayet edilen hadisler tümüyle uydurmadır. Bu genelleme doğru değildir. Çünkü zahiren birbirine zıt görünen bazı rivayetlerin gerçekte zıt olmadıkları hadisçiler tarafından gösterilmiştir.
Oryantalistlere göre metni kısa olan rivayetler, uzun olanlara göre daha eskidir. Bu da doğruluğu ispatlanamayan bir iddiadır. Çünkü muhaddisler çoğu kere uzun bir hadisin yalnızca hüküm belirten kısmını kitabına almıştır.
İsnad esaslı yöntem Schacht ve Juynboll’e göre hadisler müşterek raviler döneminde uydurulmuştur. Çünkü müşterek raviden senedin sonuna doğru giden kısım bir kişinin bir kişiden rivayeti biçiminde şekillenmiştir. Bütün hadis rivayetleri oryantalistlerin söz ettiği şekilde değildir. Müşterek raviler dönemi hadislerin tedvin edildiği dönemdir. Bu dönemde raviler kendilerine göre en muteber rivayet zincirini alıp diğerlerini terk etmişlerdir. Terk edilen rivayet zincirleri kayboldukları için muteber olan zincir tek kalmıştır.
Oryantalistlere göre maktu ve mevkuf hadisler merfu hale getirilmiştir. Eğer bu iddia tümüyle doğru olsaydı, sonraki yüzyıllarda telif edilen eserlerde mevkuf ve maktu hadislerin yer almaması gerekirdi.
Kaynak esaslı yöntem Schacht ve Juynboll, bir hadis ilk olarak hangi kaynakta geçmişse, hadisin o döneme ait olduğunu söylemektedir. Üçüncü yüzyılda yazılmış olan bir kitapta yer alan bir hadis ikinci yüzyılda yazılmış olan bir kitapta yer almıyorsa, o hadisin üçüncü yüzyılda uydurulduğunu gösterir. Bu delil e silentio (sessizlik) sözcüğüyle isimlendirilmiştir. Bu yanlış bir kanaattir. Çünkü üçüncü asırda bile, hadislerin tümü kitaplara geçmiş durumda değildi. Hadis kitapları yazılış amaçlarına uygun olarak hadis içermektedir.
İsnad ve metin esaslı yöntem Kramers, Schoeler, Motzki, Görke gibi oryantalistler karma yöntemi önermektedirler. Önceki yöntemlerin zayıf yönleri karma yöntemde de ortadan kalkmış değildir.