KABAKULAK
TANIMI Virüslerin, tükrük bezlerinde enfeksiyon yapması ve burada büyümeye neden olmasıyla ortaya çıkan bulaşıcı bir hastalıktır. Kulağın alt tarafında şişlik oluştuğu için kabakulak denir
TARİHÇESİ Hipokrat m.ö.5.yy.da kabakulağın parotis bezinden tek veya çift taraflı şişme ve bazı vakalarda da tek veya çift taraflı testis şişmesiyle karakterize klasik klinik tablosunu ilk tarif eden kişi olmuştur. Aşının keşfinden önce kabakulak esas olarakçocukları aynı zamanda da genç erişkinleri etkileyen bir hastalık olmuştur.
ETKEN Kabakulak virusu paramyxoviridae ailesinden zarflı bir RNA virusudur. Kabakulağa neden olan mikrop, kana girdiğinde yayılır ve diğer organlara da ulaşır. Buralarda iltihaplanmaya neden olur.
Kabakulak virüsü
EPİDEMİYOLOJİSİ Kabakulak tüm dünyada görülebilen bir hastalıktır. Hastalık yıl içerisinde Ocak ve Mayıs ayları arasında en yüksek görülme hızına ulaşır. Askeri kışlalar, okullar gibi epidemiler bildirilmiştir. Kabakulak, kış ve bahar aylarında daha çok görülür. Hasta kişilerin öksürmesi, hapşurması ya da başkalarını öpmesi sırasında bu virüsler damlacıklarla beraber havada uçuşur. Bu ortamda bulunan kişiler de nefes alırken, solunum yoluyla bu virüsü kaparlar. Böylece hastalık insandan insana bulaşmış olur.
EPİDEMİYOLOJİSİ Kabakılak aşısının kullanımından önce vakaların %90’ı 14 yaşın altındaki çocuklardı.Aşının yaygın kullanımına bağlı olarak hastalığın insidansında önemli azalma meydana gelmiştir. 20 yaş ve üzerindeki arişkinlerin %80-90’ı kabakulağa karşı bağışıktır.
EPİDEMİYOLOJİSİ Kabakulak virüsü vücudun solunum yollarından girer. 15-21 gün süreni kuluçka devrinde virüs üst solunum yollarında ve boyundaki lenf bezlerinde çoğalır. Virüs buradan kana karışarak öteki organlara ulaşır. Virüsler kan yoluyla tükürük bezlerine, testis ya da ovaryuma , pankreasa, memeye, tiroit bezine, böbreklere, karaciğere, kalbe, beyin zarlarına ve kafa sinirlerine ulaşır . Virüsün tükürük bezlerine eğilimi fazladır. Özellikle kulağın hemen önüne yerleşen parotis adlı tükürük bezinin iltihaplanıp şişmesi, hastalığa kabakulak adının verilmesine neden olur.
BELİRTİLERİ • Çenenin arka alt tarafında şişlik oluşur. Önce bir tarafta olur sonra diğer tarafta da görülür. • Tükrük bezlerinde ağrı vardır. Boğazda da ağrı hissedilir. • Ağız açıp kaparken, bir şeyler çiğnerken ağrı olur. • Hafif ateş ve baş ağrısı ortaya çıkar.
BELİRTİLERİ • Hasta halsiz ve yorgundur. • Yumurtalıklarda iltihaplanma olursa, hasta karın ağrısı çeker. • Baş, şişlik olan tarafa doğru biraz yatık durur. • İştah kaybı görülür.
BELİRTİLERİ •Hastalık şiddetli olursa ve iltihap yayılırsa boyunda tutulma olabilir. •Bulantı ve kusma buna eşlik edebilir. •Çok nadir vakalarda hastalık belirti vermeyebilir.
KOMPLİKASYONLARI . Hastalığın seyri sırasında testislerin iltihaplanması (orşit), pankreas iltihaplanması (pankreatit), miokardit hepatit Kabakulak hastalığında çocuğun şişmiş olan tükürük bezleri.(karaciğer iltihaplanması), eklem iltihapları gibi bozukluklar da gelişebilir, 1 yaşın üstündeki erkeklerin % 20-35′inde orşit gelişebilir. Ancak bu vakaların çok az bir bölümünde kısırlık gelişmektedir. Hastalığın özel bir tedavisi yoktur. Hastanın yorulmaması ve yatak istirahati yapması gerekir. Kabakulak görüldükten sonra 24 saat içinde hastalara kabakulak için özel immün globulin zerk edilmesi, orşit gelişme oranında azalmaya yol açar.
KABAKULAKTA ORŞİT Testislerin iltihaplanmasına ‘Orşit’ denir. Kabakulak hastalığının seyri sırasında, kabakulağa bağlı bir komplikasyon olarak orşit gelişebilir. Ergenlikten önce geçirilen kabakulaklarda orşit gelişme riski hemen hemen yok gibidir. Buna karşılık erişkin kimseler kabakulak geçirdiklerinde % 25 sıklıkta kabakulak orşiti komplikasyonunun doğma riski vardır. Kabakulağa bağlı olarak iki taraflı orşit gelişmesi durumunda hastada kalıcı bir bozukluk olarak kısırlık gelişebilir. Ancak iki taraflı olması enderdir.
KABAKULAKTA ORŞİT Kabakulak orşiti, kabakulağın 6 – 10′uncu gününde ortaya çıkar. Testislerin sıcaklığı yükselir ve şişerler. Testislere hafif dokunmayla bile ağrı ortaya çıkar. Bazı vakalarda ise testislerde ağrı kendiliğinden zaten vardır. Hastalığın tedavisinde, yatak istirahati, östrojen hormonu, kortizol, antibiyotikler ve immünglobulinlerden yararlanılmaktadır.
BELİRTİLERİ Pankreasta PANKREATİT Kalpte MİYOKARDİT Böbrekte NEFRİT yaptığı görülmüştür.
KULUÇKA SÜRESİ Kabakulağın kuluçka süresi ortalama 14-18 gündür.Ancak 14-25 gün arasında değişir.
BULAŞMA YOLLARI Kabakulak etkeni bir virüstür ve damlacık enfeksiyonu şeklinde bulaşır. Enfeksiyon etkeni tükürük ile havlu gibi eşyalarla indirekt olarak geçirilebilir. Kabakulağın bulaştırıcı olduğu dönem yaklaşık 7 gündür. Bulaşıcılığın hastalığın belirtileri başlamadan 3 gün öncesinden başlayıp , belirtileri başladıktan sonraki 4 gün boyunca devam ettiği kabul edilmiştir.
BULAŞMA YOLLARI Hastalık duyarlı kişileri tükrük sekresyonu ile direkt tema, ağız veya burun yolundan girer. Kabakulak virüsü kişiden kişiye solunum yoluyla bulaşmaktadır. Suçiçeği veya kızamıktan daha az bulaşıcılığa sahiptir.
TANI VE TESTLER Tipik klinik(şişlik + stenon kanalı ağzı) A tipik olgularda: Yüksek serum amilazı(2 haftada normalleşir) Seroloji : antikorlar 1.hafta sonunda yükselmeye başlar ; yıllarca yüksek kalır.2.haftadan sonra dört kat artar. Kan , BOS,idrar ve tükürükte etken ürer.
TANI VE TESTLER Parotis bezindeki şişkinliğe bakılarak ve kulak memesinin arkadan bakıldığında kalkık görünümü ile tanı koyulur.
TEDAVİ Semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanır. Ateş düşürücü-analjezikler verilir. Ilık veya soğuk uygulamalar ağrıyı azaltır. Yatak istirahatine alınır. Antibiyotik kullanılmaz. Ekşi ve sert besinlerden kaçınılmalıdır.
HEMŞİRELİK BAKIMI Hastalara solunum izolasyonu uygulanır. Analjezikler verilir. Şişlik süresince hasta yatak istirahatine alınarak virüsün sinir sistemini tutması söylenir. Ateşli dönemlerde ateşe yönelik uygulama yapılır.
HEMŞİRELİK BAKIMI Hastanın yumuşak gıdalarla beslenmesi tavsiye edilir. Ağrının azalmasına yardım eder. Asitli gıdalardan kaçınmak gerekir. Çünkü tükürük salgısını arttırırlar. Bol miktarda su içilmelidir. C vitamini bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar.
KORUNMA YOLLARI Toplum sağlığını tehdit eden geçirilmesi değil, korunulması zorunlu olan bu hastalığa karşı en etkin ve tek korunma yöntemi AŞILANMADIR. Aşılama ile hastalık ve komplikasyonların oluşma sıklığı büyük oranda azaltılır, sağlık harcamalarındaki kayıplar engellenir ve bir tek doz aşı ile etkin, güvenli ve uzun süreli korunma sağlanır.
KORUNMA YOLLARI Hasta olan bireylerle Parotis bezindeki şişlikler geçene kadar sağlam ve duyarlı kişilerden izolasyonu sağlanmalıdır.
BESLENME Çiğnenmesi zor besinler verilmemelidir. Çok sıcak ve soğuk besinler verilmemelidir. Asitli içecek ve portakal suyu verilmesi uygun değildir , çünkü aşırı tükürük salgılanmasına neden olur. Bol miktarda sıvı alınması sağlanmalıdır.
AŞI VE AŞISI HAKKINDA BİLGİ Hastalık yapan bu üç virüsün zayıflatılması ve hastalık yapıcı etkilerinin ortadan kaldırılması yoluyla geliştirilen üçlü kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı,yıllardır tüm dünyada güvenle kullanılmaktadır. Bebekler anne karnındayken annenin bu hastalıklara karşı oluşturduğu bağışıklık cisimciklerini ( antikorlar) almakta ve bu şekilde yaşamın ilk aylarında doğal olarak korunmaktadırlar. Ancak,anneden geçen bu antikorların yavaş yavaş ortadan kalkması nedeniyle bebekler 9. Aydan itibaren korunmasız olarak kalabilmektedir. Bu nedenle tüm bebeklerin 9. Aydan itibaren mutlaka bir doz kızamık aşısı almaları gerekmektedir. Kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı,eğer bebeğe 9. Ayda kızamık aşısı yapılmadıysa 12. Aydan itibaren uygulanmalıdır. Fakat 9. Ayda kızamık aşısı uygulanmışsa kızamık,kızamıkçık ve kabakulak karma aşısının yapılma zamanı 15. Ay olmalıdır.
AŞI VE AŞISI HAKKINDA BİLGİ Kızamık. Kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı olan bebeklerde ,nadiren aşıdan 5 ile 12 gün sonra hafif ateş ve bazı hafif deri döküntüleri olabilmekte ve bu belirtiler tedaviye gerek kalmadan 1-2 günde kendiliğinden iyileşmektedir. Bu bebeklere doktor tavsiyesiyle bir iki gün süreyle ateş düşürücü şurup ya da fitil verilebilir . Kızamık. Kızamıkçık ve kabakulak karma aşısı ,bu hastalıklardan herhangi birini geçirmemiş erişkinlere de uygulanabilir. Aşı yapılacak kişinin örneğin önceden kabakulak geçirmiş olması,bu üçlü karma aşının yapılmasını engelleyici bir neden değildir. Sadece hamilelere uygulanmaması gerekir.