TİP 1 DM OLAN ÇOCUK OLGU VE HEMŞİRELİK BAKIMI Yrd. Doç.Dr. Müge SEVAL.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
DİABETİK ACİLLERE YAKLAŞIM
Advertisements

KONAK SAĞLIK GRUP BAŞKANLIĞI
Hipoglisemi Dr. E. Nazlı Gönç.
DİYABETİK NEFROPATİNİN KLİNİK EVRELERİ
Diabetik Nefropati Son dönem böbrek yetmezliğinin 1/3 nedenidir ve görülme sıklığı hızla artmaktadır. Tip 1 DM otoimmün mekanizma; insülin ve C-peptit.
DİYABET (Şeker Hastalığı) ve BESLENME
Damar dışı nedenlerle bacak-ayak şişliği
DİYABETİK HASTA TAKİBİ VE DİYABETİK AYAK
KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ
DİYABET (ŞEKER HASTALIĞI) Eğitim Birimi Eğitim Birimi 2013.
DİYABETES MELLİTÜS Doç. Dr. Ayşin ÖGE Endokrinoloji ve Metabolizma Bölümü.
Cerrahide yandaş hastalıklar
BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
DİYABETİ TANIYALIM İZMİR HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı
BESLENMEYLE İLİŞKİLİ DAVRANIŞLAR VE YEME BOZUKLUKLARI
ÇOCUKLARDA HİPERNATREMİYE YAKLAŞIM
ÖĞRENCİM VE DİYABET ÇOCUKLARDA ŞEKER HASTALIĞININ(DİYABET)
ULUSAL DİYABET KONGRESİ KONSENSUS GRUBU
ULUSAL DİYABET KONGRESİ KONSENSUS GRUBU
KRONİK BÖBREK HASTALIĞI TANI ve YAKLAŞIM
TİP 2 DİYABETİN KOMPLİKASYONLARINI NASIL İZLEYELİM?
LABORATUVAR ANALİZ SONUÇLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
YENİDOĞAN ENFEKSİYONLARI
Hiperosmolar Hiperglisemik nonketotik koma
Doç.Dr. Naim NUR CÜTF Halk Sağlığı A.D
Diabetik ketoasidoz ve hiperosmolar koma
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
DİYABET.
Diyabetik Ketoasidoz Tedavi
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
ÖĞR. GÖR. ÖZLEM KARATANA ACİL BAKIM II
DİABETİK PERİFERİK NÖROPATİ TEDAVİSİNDE AKUPUNKTUR: OLGU SUNUMU
YEME BOZUKLUKLARI OBEZİTE ANOREKSİYA NEVROZA BLUMİYA NEVROZA.
SAĞLIKLI BESLENME Diyetisyen Eda YILDIZ.
Kanda Şeker Ayarlanması Sunusu
DİABET (ŞEKER HASTALIĞI)
AKUT İSHALDE HEMŞİRELİK BAKIMI
HİDROSEFALİLİ ÇOCUĞUN BAKIMI
Hazırlayan; Dr.Tugay TEPE
KRİTİK HASTA ÇOCUĞUN BESLENMESİ
DİABETES MELLİTUS Hemş. Cennet Tikenli
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 1 Aralık 2015 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm.
VALİDEBAĞ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ
NEFROLOJi BD OLGU SUNUMU
NEFROLOJİ OLGU SUNUMU DR. RAMAZAN CİVELEK.
GAYE AYKANAT KONU:HEMODİYALİZ.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Low Thiamine Levels in Children With Type 1 Diabetes and Diabetic Ketoacidosis: A Pilot Study.
Kendi Kendini izleme. Diyabetin kontrolünde temel amaç; hastalığın acil ve uzun süreli komplikasyonlarından kaçınmak ve iyi bir hayat sürdürebilmektir.
YAŞLILIKTA DEPRESYON ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
DİYABET EĞİTİMİ DİYABETTE GENEL SAĞLIK ÖNERİLERİ, DANIŞMANLIK VE DİYABET HEMŞİRESİNİN EKİPTEKİ ROLÜ.
Çocuklarda Diyabet ve Hemşirelik Bakımı Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ.
DİYABETTE GÜNCEL TEDAVİ YAKLAŞIMLARI
ASİT – BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ ARŞ. GÖR. IŞIN ALKAN
ÇOCUKLUK ÇAĞI KANSERLERİNDE PALYATİF BAKIM
Orak Hücre Anemisi Vaka Sunumu
Olgularla Diyabette Hedef Değerlere Ulaşma Başarısızlığı Nedenleri
Diyabet ve Cinsel Sağlık
YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖRDÜNCÜ DÖNEM SIVI-ELEKTROLİT TEDAVİSİ DERSİNE AİT DERS SONU DEĞERLENDİRME.
Böbrek Hastalıklarında Anamnez ve Fizik Muyene
Zor Hastaya Yaklaşım Dr. Hasan KAYABAŞI Dr. Hasan KAYABAŞISBÜ Haydarpaşa Numune Hastanesi Haydarpaşa Numune Hastanesi.
Diyabet, vücutta pankreas bezinin az veya hiç çalışmaması,etkisiz olması sonucunda kan şekerinin yüksekliği ile seyreden bir hastalıktır. Pankreas, midenin.
DİYABETES MELLİTUS ve BESLENME
ORAL GL İ KOZ TOLERANS TEST İ MAH İ NUR AYD İ N ÖZEL ETIMED HASTANESI DIYABET E Ğ ITIM HEMŞIRESI.
Demet Sağır 11/B 567 Ezgi onbir 11/B 837.  “Diyabet, insülin salgılanmasındaki bozulma veya salgılanan insülinin iş görememesi sonucu, kan şekerinin.
ANT 311 Beslenme İlkeleri ve Beslenme Antropolojisi
Sunum transkripti:

TİP 1 DM OLAN ÇOCUK OLGU VE HEMŞİRELİK BAKIMI Yrd. Doç.Dr. Müge SEVAL

TİP 1 DM Diyabetes mellitus (DM), insülin salgılanmasında ya da insülin etkisindeki yetersizlik sonucu gelişen kronik bir metabolizma hastalığıdır. Diyabetes mellitus, çocukluk döneminin en yaygın metabolizma hastalığıdır. Tip I DM tüm diyabetiklerin %10-15’ini oluşturur. Kronik bir hastalıktır. Hastalığın insidansı 4-6 yaş ve yaşlarda artış gösterir. Tip I DM, Türkiye’de 7-14 yaşlarında daha yaygın görülür.

Tip 1 diyabet, pankreas adacıklarının harap olması sonucu gelişen insülin eksikliğine bağlıdır. Tip 1 diyabetin iki tipi vardır: Beta hücrelerinin otoimmün yıkımı ve idiopatik tip 1 DM. Otoimmün tipi genellikle çocuklukta ya da genç erişkinlik döneminde başlar. Ancak, yetişkinlikte herhangi bir yaşta da ortaya çıkabilir.

Tip 1 diyabetin oluşmasında genetik, çevresel ve otoimmün faktörlerin etkili olabileceği belirtilmektedir. Genetik Faktörler: Tip 1 diyabette ailesel yatkınlık vardır ancak kalıtımsal geçiş yoktur. Çocuğun birinci ya da ikinci derece akrabalarında tip 1 diyabet varsa çocukta gelişme riski yaklaşık %5’dir. Kızlar ve erkeklerde eşit oranda görülür.

Çevresel Faktörler: Viral enfeksiyonların (kızamıkçık, enterovirüs gibi), toksik kimyasal maddelerin, besinlerde bulunan bazı katkı maddelerinin, stresli yaşam olaylarının, pankreas hastalıklarının ve obezitenin beta hücrelerine zararlı etkisi olduğu saptanmıştır. Otoimmün Faktörler: Pankreas beta hücrelerinde, hasar yapan beta hücre antikoru vardır. Reaksiyon oluşmasını sağlar ve beta hücrelerinde hasar gelişir. Hasar devam ettikçe çocukta glukoz intoleransı gelişir.

Tip 1 diyabetin klasik belirtileri poliüri, polidipsi ve kilo kaybıyla beraber polifajidir. Açıklanamayan yorgunluk ve letarji, baş ve mide ağrısı, tuvalet eğitimi almış çocukta enürezis görülebilir. Adölesan kızlarda, kandida enfeksiyonlarına bağlı vajinit gelşebilir.

Bulgular aşamalı olarak ortaya çıkar. Ancak, genellikle belirtiler tanı konulmadan bir ay önce başlar. Bazı vakalarda diyabetik ketoasidoz hızlı bir şekilde gelişebilir. Belirtilerin tümü görülmeyebilir. Başlıca belirti ve bulguları: 1) Polidipsi: Dehidratasyon ve aşırı susama nedeni ile çok sıvı alımı vardır. 2) Poliüri: İdrar miktarı artar. 3) Polifaji: Hücresel açlık ve vücudun glukoz gereksinimine tepki olarak oluşur. 4) Kilo kaybı: Dehidratasyon ve yağ depolarının yıkımı sonucu gelişir. 5) Asteni (Halsizlik) : Enerji depolarının azalmasına bağlıdır.

Akut komplikasyonlar Lipitlerde yükselme Hipertansiyon Diyabetik ketoasidoz Hiperglisemik hiperosmolar nonketotik koma Hipoglisemik Hirşutizm polikistik over sendromu, menstrual bozukluklar albuminüri Kronik komplikasyonlar Diyabetik retinopati Bulanık görme Arteriosklerotik kalp hastalığı Periferik vasküler hastalık Proteinüri Kronik böbrek yetmezliği Periferal nöropati Parestezi Erkeklerde impotans

İnsülin, normalde insülin reseptörlerini aktive ederek intravasküler mesafedeki glikozun intraselüler alana taşınmasını, enerji olarak kullanılmasını sağlar ve kan şekerini düzenler. Tip 1 DM’de, pankreasın beta hücrelerinin otoimmün yıkımı sonucu insülin üretimi azalır ve vücutta bir insülin yetmezliği durumu oluşur. Beta hücrelerinin insülin üretimi normalden %10-20 azalırsa, klinik bulgular görülmeye başlar.

OLGU Hasta adı: B.Y. Tarih: Yaş: 12 Kilo: 42 (%25-50 p) Henüz mens olmamış Teyzesi tip 2 DM, 2 tane kardeşi var SS, anne-baba SS Daha önce bilinen bir rahatsızlığı olmayan hastanın son 1 aydır karın ağrısı, son 2 aydır kilo kaybı olmuş. Son 1 haftadır da çok su içme, sık idrara çıkma şikayeti varmış. Mevcut şikayetleri ile dış merkeze başvuran hastanın bakılan KŞ:837 KK:7,2 gelmiş. Dış merkezde SF yüklenerek fakülteye sevk edilmiş.

Acilde bakılan KŞ:489, kan gazında ketoasidoz yoktu. Ketoz öntanısıyla adölesan servisine yatırıldı. Ateş yok, ishal yok, kusma yok, kabızlık yok, idrar yaparken yanma yok, idrarda değişik koku yok, öksürük, balgam yok Bulantı (+), karın ağrısı (+), sık idrara çıkma (+) İdrar pH: 5, dansite:1036, protein (-), şeker:1000 aseton:150, bilirubin (-), WBC:1, RBC:6 Kan HB:15,2, BK:8810, PLT: , CRP:3,44, sedim:2 BUN:13, KŞ:698, Na:132, K:4,15, Cl:90, T.Prt:6,98, Alb:4,68, P:4,19 (4-6) Amilaz:41, Lipaz:38, Kreatinin:0,83, GGT:9, HbA1C:13,9

Diyabetik retinopati açısından göz polikliniğinde yapılan muayenede retinopati saptanmadı Anneye son üç gündür, şeker takibi ve insülin uygulaması ile ilgili eğitim verilmesine rağmen anne çocuğunda insülin uygulamaya cesaret edememiş.

Hemşirelik Tanıları Tanı 1: hiperglisemi komplikasyonu riski Tanı 2: beslenmede dengesizlik:gereksinimden az Tanı 3: hiponatremi komplikasyonu riski Tanı 4: sıvı-volüm eksikliği Tanı 5: rahatta bozulma Tanı 6: elektrolit dengesizliği riski Tanı 7: enfeksiyon riski Tanı 8: yaralanma riski Tanı 9: korku (annede) Tanı 10: sağlığını etkisiz yönetme riski

TANI 1: HİPERGLİSEMİ KOMPLİKASYONU RİSKİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -hb A1C:13,5 - KŞ: 837 -idrarda glikoz: hastalığın etkin yönetilememesine bağlı -Hemşire hiperglisemiyi en aza indirecek ve olayı yönetecek -AKŞ: arasında kalacak, -Hastanın kan şekeri takibi 4x ve ihtiyaca göre daha sık yapılır, -Ketoasidozun belirti ve bulguları ilenir; KŞ:>300, plazmada keton, solunumda aseton kokusu, baş ağrısı, kussmaul solunum, anoreksiya, bulantı, kusma, taşikardi, kan basıncında düşme, sodyum, potasyum ve fosfat düzeylerinde düşme, -Hidrasyon durumu 8 saatte bir izlenir; derinin nemliliği, turgoru, idrar miktarı, dansitesi, sıvı alımı değerlendirilir, -8 saate bir nörolojik durum takibi yapılır, -İyileşmekte olan hastanın fazla miktarda su içmesine izin verilmez, susuzluğunu yatıştırmak için emmek üzere buz parçaları verilebilir, aşırı miktarda su içme abdominal distansiyona ve kusmaya yol açabilir -İlk başvurduğunda ( st: 24.00) KŞ:582, KK:8, kan gazı; pH:7,33, PCO2:30,4, HCO3: 16,4 ketoz var ama ketoasidoz olarak değerlendirilmedi. -Sonraki günlerdeki takiplerinde KŞ sadece 2 kez >300 olduğu görüldü, KŞ kontrolü sağlanıyor -Taşikardisi yok (88-90) takipnesi yok, kan basıncı alt sınırda

Tanı 1: hiperglisemi komplikasyonu riski (devam) Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -Kardiyak fonksiyonlar ve dolaşım durumu izlenir; kalp ve solunum hızı, ritmi, deri rengi, kapiller geri dönüş zamanı, periferal nabızlar, serum potasyum düzeyi -Diyetisyenle konuşularak kalori hesaplaması ve diyet planı istenir -Potasyum ve fosfor değeri normal aralıklarında, sodyum 132 fakat buna yönelik tedavi uygulanmıyor, -Diyetisyenle görüşüldü 2250Kcal kristalize insülin diyeti başlandı -Nörolojik muayenesinde bir problem yok -İdrar ve kan tetkikleri tekrarlanacak

TANI 2: BESLENMEDE DENGESİZLİK: GEREKSİNİMDEN AZ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -Hastalığa sekonder kalori gereksiniminin artmasına ve protein ve yağ depolarının yıkımına bağlı, -Kilo kaybı, -Karın ağrısı ve bulantıya bağlı -Hasta günlük olarak metabolik gereksinimleri ve aktivite düzeyine uyumlu yeterliliikte besin tüketecek (2250 kcal) -Çocuğun dengeli beslenmesinin sağlanması - Çocuğun düzenli olarak kilo almasınının sağlanması - Çocuk ve ailesinin diabetes mellitusta diyet yönetimini anladıklarını ifade etmeleri --Gerçekçi ve yeterli kalori gereksinimi hesaplanır, diyetisyenle görüşülür ( EE) -Günlük vücut ağırlığı tartılır (aynı saatte ve aynı tip giysilerle), laboratuvar sonuçları izlenir ( EE) -Sakıncası yoksa diğer hastalarla yemek yemesi için teşvik edilir ( EE) -Yeterli beslenmenin önemi açıklanır, her bir öğünün ve ara öğünün amacı tartışılır ( EE) -Besinleri yemeden önce ve yedikten sonra iyi bir ağız hijyeni sağlanır ve sürdürülür; -İştahı az olan hastaya öğretim yapılır; ‘çok tatlı, ağır, yağlı, ya da kızartılmış besinlerden uzak durmalıyız, çünkü bunlar senin iştahını azaltır ve zaten beslenmen için uygun değil’ -Yemek esnasında çocuk ile birlikte kalmak konusunda anne uyarılır ve yemek süresi 30 dk ile kısıtlanır ( EE) diyetisyenle görüşüldü, 2250 kcal’lik kristalize insülin diyeti planlandı, alıyor KŞ takipleri diyetisyenle tekrar görüşülerek yeni bir kalori planlaması yapıldı. Diyeti 2000 kcal’lik kristalize insülin diyeti oldu (EE)

Tanı 2: beslenmede dengesizlik: gereksinimden az (devam) Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme - Çocuğun sevdiği yiyecekler ve bunların diyete eklenmesi konusunda diyetisyenle görüşülmesinin sağlanması -Örnek günlük yemek menüsü verilmesi -Grup değişimi ya da karbonhidrat sayımının aileye öğretilmesi -Diyete ilişkin çocuğun duygularının öğrenilmesi -Çocuğun diyetinin düzenlenmesinde aktif olarak yer almasının sağlanması, ailenin ise denetleyici olması

TANI 3: HİPONTREMİ KOMPLİKASYONU RİSKİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -hiponatremisi (132 mmol/L) - Hastalığa sekonder osmotik diüreze bağlı -Serum sodyum düzeyi normal aralıklarında ( ) kalacak, -Vücutta ödem olmayacak - Hiponatremi belirti ve bulguları yönünden izlenir; letarjiden komaya,baş ağrısına kadar geniş kapsamda SSS etkilenimi (serebral ödeme bağlı) - güçsüzlük, halsizlik, kaslarda çekilme, seyirme ya da konvulsiyonlar, -Bulantı, kusma, diyare, tedirginlik, huzursuzluk, -Laboratuvar bulguları izlenir, -Hastanın hiponatremisi diüreze bağlı olduğu için hiperglisemi dolayısıyla da poliüri durumu kontrol altında tutulmaya çalışılır -Bulantı haricinde nörolojik belirti yok, Kan şekeri bugün daha kontrollü, poliürisi takip ediliyor, Hiperglisemi büyük oranda kontrol altında, kan değerleri takibi için kan alınacak

TANI 4: SIVI VOLÜM EKSİKLİĞİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -Hiponatremiye sekonder osmotik diüreze bağlı, -TA değerleri 90/ /60 civarında hafif hipotansiyon -İdrar dansitesi:1036 İdrar dansitesi normal sınırlarında olacak ( ) TA değerleri normal sınırlarında olacak ( /66-80) ⁻ hastanın TA değerleri takip edilir, -8 saatlik AÇİ yapılır, günlük kilo takibi yapılır - serum elektrolitleri, üre, idrar dansitesi, kreatinin, albumin, protein, hemoglobin ve hematokrit düzeyleri takip edilir, -vücut sıcaklığı ve oral kavitede nemlilik izlenir, - deri turgoru, ekstremitelerde ödem riskine yönelik ödem takibi yapılır - Osmotik diürezi kontrol altına alınır; hiperglisemisi kontrol edilir -TA değerleri hafif hipotansif, -İlk alınan kan değerlerinde protein, albumin, üre potasyum değerleri normal aralıklarındaydı, -Hastada ödem yok,

TANI 5: RAHATTA BOZULMA Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme Hastalığa sekonder bulantıya bağlı Hospitalizasyona bağlı, Günde 4 kez KŞ takibi+4kez insülin uygulamasına bağlı -Hastanın bulantısı azalacak -Hospitalizasyon süresi mümkün olduğu kadar kısa tutulacak -Ağrı skalası kullanılarak ağrı değerlendirmesi yapılır -Ağrının nedenleri açıklanır; “henüz hastalığın yeni olduğu için bu kadar sık KŞ bakıyoruz, sen diyetine uyduğun ve insülin dozlarını yeterli almaya başladığın zaman, işler rutine döndüğünde bu kadar sık KŞ bakmak zorunda kalmayacağız, ağrıların biraz daha azalacak” -Bu işlemlerin onun için bir cezalandrıma olmadığı net bir şekilde ifade edilir, -İnsülin uygulanan alanın 1 hafta süreyle kullanılacağı, bu durumun hem lipodistrofiyi azaltacağı, hem ağrıyı azaltacağı tıbbi dil kullanılmadan çocuğa açıklanır -Diyetine ve tedavisine ne kadar uyumlu olursa ve KŞ kontrolü sağlandığında evine o kadar çabuk döneceği hastanın tedaviye ve diyetine uyumu artırır, hastanede kalmaktan rahatsızlık duygusu hafifler, -Bulantının da KŞ kontrol altına alındığında azalacağı hastaya ve ailesine açıklanır. -Yüzler ağrı kıyaslama ölçeği kullanıldığında ağrısı “3” olarak tespit edildi -Tedavisi ve taburculuğu ile ilgili açıklama yapıldığında ağrısı biraz daha hafifledi “1”

TANI 6: ELEKTROLİT DENGESİZLİĞİ RİSKİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -Hastalığa sekonder diürez ve emezis nedeniyle sıvı kaybına bağlı -Dehidratasyona bağlı -Hipokalemi- hiperkalemi riski - hastada mervcut hiponatremisi dışında elektrolit dengesizliği gelişmeyecek, bütün elektrolitleri normal aralıklarında kalacak -Hastanın laboratuvar elektrolit değerleri, sodyum, potasyum, fosfor kontrol edilir -Diyetine uyum uymadığı değerlendirilir, uymuyorsa diyetinin ne kadar önemli olduğu vurgulanır -Hasta hiperkalemi belirti ve bulguları yönünden (halsizlik, gevşek paralizi, kaslarda irritabilite, parestezi, bulantı, abdominal kramplar, diyare, oligüri ), -hipokalemi belirti ve bulguları yönünden (derin tendon reflekslerinin azalması ya da olmaması, hipoventilasyon, bilinç durumunda değişimler, poliüri, hipotansiyon, paralitik ileus, bulantı, kusma, anoreksi) yönünden izlenir. - İlk başvuruda potasyum değeri normal, fosfor değeri alt sınırda normal aralıklarında, hiponatremisi mevcut

TANI 7: ENFEKSİYON RİSKİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendir me -Tedaviye sekonder subcutan girişimlere bağlı, -Hospitalizasyona sekonder -Hiperglisemi ve inflamatuar yanıtın baskılanmasına bağlı -Dolaşım bozukluğu nedeniyle -hastane enfeksiyonu gelişmeyecek, -oral, perianal, vajinal enfeksiyon gelişmeyecek, -Enfeksiyon bulguları görülmeyecek -İnflamasyon ve enfeksiyon belirti-bulguları izlenir; ateş, taşikardi, enjeksiyon bölgelerinde kızarıklık, şişlik, sıcaklık artışı, -Kanda enfeksiyon bulguları izlenir; BK, CRP, sedim, -Aile ve çocuğa el, ağız ve vücut hijyeninin önemi anlatılır ve uygun hijyen teknikleri uygulatarak öğretilir; -“beyza’nın bireysel hijyenine ayrıca dikkat etmesi gerekir, çünkü diyabet hastalarında gelişen enfeksiyonlar daha uzun sürede iyileşir, hastanede yatmayı gerektirebilir. Hijyenin ilk kuralı el yıkamadır. Yemekten önce, sonra, tuvaletten önce, sonra ve eller kirli hissedildiğinde ellerin yıkanması gerekir. KŞ takibinden ve insülin uygulamasından önce eller ve insülin uygulama bölgesi temiz olmalıdır. En az 1 dakika süreyle su ve mutlaka sabunla el yıkama işlemi yapılmalıdır. El yıkama işlemini az sonra Beyza ile yapacağız. Ağız bakımı da önemlidir. Aft gelişmemesi için 500 ml kaynatılıp soğutulmuş suya 2,5 çay kaşığı karbonat ekleyip iyice karışmasını sağlayın, bu suyla beyza günde 3 kere ağzını çalkalasın, diş fırçalamayı da ihmal etmemeli” -Enjeksiyon bölgelerinde belirgin inflamasyon bulgusu yok, -Enfeksiyon eğitimi verildi, aile ve beyza dikkatli dinledi, anne biraz korkuyor -Taburcu oldu. Hastane enfeksiyonu gelişmedi.

Tanı 7: enfeksiyon riski (devam) Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -”beyza tam da cinsel gelişme çağında. Perine bölgesinin temiz kalması önemlidir. Bu dönemde vajinal akıntı görülmeye ve artmaya başlar. Bu nemli bölge de enfeksiyon gelişmesi için çok uygundur. Enfeksiyon olmaması için hergün ve gerekirse daha sık çamaşırını değiştirmesi gerekir. Çamaşırlar yüksek ısıda yıkanmalı ve temiz saklanmalıdır. Eğer o bölgede kaşıntı, kötü kokulu, kötü renkli, kesikli akıntı olursa tedavi edilmesi gerekir, bir doktora başvurmalısınız” -Sağlık personeli de el yıkamaya dikkat etmeli, insülin enjeksiyonunda aseptik tekniklere uymalıdır ve çocuğa da aseptik teknikle enjeksiyon uygulaması öğretilmelidir. -Yeterli ve dengeli beslenmenin önemi anlatılarak buna uygun diyet programına uyulması öğretilir.

TANI 8: YARALANMA RİSKİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme - Dokunma duyusunun azalmasına, görme keskinliğinin zayıflamasına ve hipoglisemiye bağlı -Hastada yaralanma durumu gelişmeyecek ya da gelişirse erken fark etmesi sağlanacak -Travma riskini artıran faktörleri tanıyacak -Travmayı önlemeye yönelik güvenlik önlemlerini kullanmaya yönelik bir niyet açıklaması -Gece lambaları kullanılır, hasta yatağı en alçak seviyede bulundurulur, -Hastaya ayağına tam uyan ve tabanı kaymayan ayakkabılar giyme konusunda öğretim yapılır, -Kayan halıları, paspasları ortamdan uzaklaştırma ve zeminin fazla cilalanmaması, -Banyoda tutunacak yerler yapılması, -Koridorlarda ve merdivenlerde tırabzanlar yapılması, -Cildinde kurumalar farkettiğinde nemlendirici sürmesi, (özellikle ayaklarda) -Kesici delici aletler kullanırken çok dikkat etmesi gerektiği, bir yaralanma durumunda his kaybının gelişme ihtimali olduğu için fark edemeyebileceği açıklanır. -Hastaya ve anneye eğitim verildi, -Henüz tanı çok yeni olduğundan hastada duyu kaybı yok

TANI 9: KORKU (ANNEDE) Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -Annenin diyabet yönetimiyle ilgili bilgisi ve deneyimi olmamasına bağlı -Annenin üç gün üstüste eğitim almasına bağlı kızına insülin uygulamaya cesaret edememesi - Psikolojik ve fizyolojik rahatlıkta azalma olduğunu iletecek -Anneye korkusunu ve içinde bulunduğu durumu anladığımızı ileterek, yavaş ve sakin olarak konuşulur, -Basit ve direk ifadeler kullanılır, -Duygularını ifade etmesi için cesaretlendirilir, çaresizlik duyabilir ya da kızına zarar verebileceğini düşünebilir, -Gevşeme teknikleri öğretilir; yavaş, ritmik soluma, düşünceyi durdurma gibi. -Çocuğun da durumu anlayana, farkına varana kadar annesinin bakımına ihtiyacı olduğu anneye iletilir. - Anneye insülin uygulama önce bir portakal üzerinde öğretildi, diğer insülin saatinde kızında uygulayacağını söyledi

TANI 10: SAĞLIĞINI ETKİSİZ YÖNETME RİSKİ Etyoloji ve tanımlayıcı faktörler Amaç/beklenen hasta sonuçları Hemşirelik girişimlerideğerlendirme -Tanımlanan rejimin karmaşıklığına ve süreğenliğine bağlı, -Arkadaşlarından ayrı kalma, izole olma korkusuna bağlı, -Arkadaşlarından farklı beslenme örüntüsüne bağlı - Hasta sağlığını etkin bir şekilde yönettiğini gösterecektir. -Çocuğun güçlü yönleri incelenir, tanımlanır ve onaylanır, -Hastalığın ciddiyetini algılayışı değerlendirilir, -Anksiyete düzeyi, sağlığını etkisiz yönetme için risk faktörleri belirlenir; okul ortamı, arkadaşlık ortamı, arkadaşlarını kaybetme korkusu gibi -Bilişsel yeterlilik, destek sistemleri tanımlanır; -Kişinin sorumluluklarını ve bunları nasıl taşıyabileceği açıklanır. -Hastalık süreci, tedavi rejimi; ilaçlar, diyet, egzersiz, normal şeker değer aralıkları, rejimin gerekçesi/uygulanış nedeni, rejimin yan etkileri, rejime uyulmadığı takdirde olası sonuçlar, yaşam şeklinde gerekli olan değişiklikler, durumu/koşulu izleme yöntemleri, gerekli olan kontrol bakımları, izlemler, komplikasyonların belirti ve bulguları hakkında açıklama yapılır, yazılı ve resimli bilgi materyali sağlanır, soruları olduğunda kiminle iletişim kurabileceği açıklanır -Hastalığı veya tedavilerinin arkadaşlarından ayrılması için bir sebep olmadığı özellikle belirtilir -Uygun ise, başkalarının benzer bir durumla başarılı bir şekilde baş etmesini görme fırsatları sağlanır, bunun için cesaretlendirilir - Hastaya resimli eğitim kitapçığı verildi; diyeti, egzersizi, kan şekeri takibi, ileride gelişmesi muhtemel komplikasyonla rı içeren çok ayrıntıya girmeyen kafa karıştırmayan bilgiler sunuldu.

KAYNAKLAR 1.Erdogan S, Özcan Ş. Diyabet Hemsireligi Temel Bilgiler, Ed.S.Erdogan, Yüce Yayınları, Istanbul, International Diabetes Federation. Diabetes Atlas Funnel M, Ozcan S. International Diabetes Federation. International Education Curriculum for Diabetes Health Care Professionals, Tay-Sas Matbaacılık, İstanbul, Funnel M, Ozcan S. International Standards for Diabetes Education, EOS Ajans, İstanbul, Yilmaz T, Özcan Ş, Olgun N. GAPDIAB Project as a Model Ed: T.Yılmaz, Printed by Gri Tasarim, Istanbul, 2003, p Satman İ, Yılmaz MT, Şengül AM. TURDEP Çalışması: Türkiye’de Diyabet Prevalansı ve Diyabet Gelişmesine Etkili Faktörler. Endokrinoloji Forumu Türkiye Diabet ve Obezite Epidemiyolojisi : [Turkish diabetes prevelance study]