Şişmanlık (Obezite) HALİL KARADERE
ŞİŞMANLIK (OBEZİTE) Şişmanlık, alınan kalori miktarının harcanan kalori miktarından fazla olması sonucu vücutta yağ miktarının artmasıyla sonuçlanan bir hastalıktır. Besinlerle alınan enerji, harcanan enerji miktarından fazla ise kilo alımı ortaya çıkar. Şişmanlık (obezite) vücutta birçok rahatsızlığa yol açar. Özellikle kalp ve damar rahatsızlıkları, hayati tehlike yaratan durumlardır. Bunun dışında hormonal bozukluklar, sindirim ve solunum sistemi hastalıklarının oluşmasında çok önemli bir faktördür.
Peki şişman olduğumuzu tıbbi yönden nasıl anlarız Peki şişman olduğumuzu tıbbi yönden nasıl anlarız? Bunu hesaplamanın kolay bir yolu vardır. Kilonun boyun karesine bölünmesiyle vücut kitle indeksi ölçülür. (BKİ) Birimi kg/m2 dir. BKİ 25 in üzerinde olanlar fazla kilolu, 30′ un üzerindekiler ise şişman yani obezdir.
Ayrıca başka ölçümler de şişmanlık tanısında kullanılmaktadır Ayrıca başka ölçümler de şişmanlık tanısında kullanılmaktadır. Bel çevresinin kadında 80 cm den fazla, erkekte 94 cm den fazla olması kişinin kilolu olduğunu gösterir. Yine bu değerlerin kadında 88 den, erkekte 102 cm den fazla olması obez olarak tanımlanmaktadır. Bel kalça oranını ölçerek de risk altında olup olmadığınızı öğrenebilirsiniz. Bel çevresinin(cm), kalça çevresine(cm) bölümüyle elde edilen değer kadında 0.8, erkekte 1’in üzerinde olmamalıdır. Yoksa şişmanlığa bağlı hastalık riski artar.
DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE ŞİŞMANLIK Dünyada yetişkin şişman (obez) sayısı 300 milyonun üzerindedir. Türkiye’ de obezite araştırma derneğinin yaptığı araştırmada, toplumun yüzde 23’ü obezdir. Kilolu kişilerle beraber bu oran yüzde 30 civarındadır. Karadeniz bölgesinde bu oran yüzde 35’e kadar çıkmaktadır.
Bugün yapılan araştırmalara göre A. B Bugün yapılan araştırmalara göre A.B.D de yaşayan her üç kişiden birisi şişmandır. Amerikalı gençlerin yüzde 15’i fazla kilolu. Bunun en büyük nedenlerinden biri de fast food dediğimiz yiyeceklerden kaynaklanıyor.Bu kadar fazla şişman bir toplum olmamızın nedeni, aldığımız ve harcadığımız kaloriyi dengede tutamamamız yüzündendir. Bir de hayatımızı tv karşısında hareket etmeden geçirmeye başlayınca, kilo almamamız için hiç bir neden kalmıyor.
ŞİŞMANLIĞIN NEDENLERİ Şişmanlıkta en büyük neden fazla yemek yemedir. Ben hareket ediyorum nasıl olsa yiyebilirim gibi bir düşünce çok yanlıştır. Bir müddet sonra kilo alımı başlar. Çünkü kişi yaptığı işin ne kadar enerji kaybettirdiğini bilmemektedir.
Şişmanlık, hareketsiz bir yaşam tarzından da kaynaklanmaktadır Şişmanlık, hareketsiz bir yaşam tarzından da kaynaklanmaktadır. Örneğin, devlet dairelerinde oturarak çalışan kişilerin, ağır ve yorucu bir işte çalışanlara göre kilolu olma ihtimali daha fazladır. Çünkü hareket eden de etmeyen de aynı miktarda besin almaktadır. Bu nedenle vücut dengesi bozulur. Televizyon karşısında saatlerce oturup abur cubur tarzı yiyecekleri yiyen kişilerin obez olma ihtimali daha fazladır.
Psikolojik sorunlar, çok fazla yemek yemeye sebep olabilir Psikolojik sorunlar, çok fazla yemek yemeye sebep olabilir. Anne ve baba arasındaki sorunlar veya ruhsal çöküntü içinde olanların yemek yeme isteği artabilir. Şişmanlık ve psikolojik etmenler arasında bir bağlantı olduğu kabul edilir.
Kalıtsal (genetik) faktörlerin de şişmanlıkta önemli rol oynadığı gösterilmiştir. Yapılan araştırmalara göre anne ya da babası şişman olan çocuğun da şişman olma ihtimali yüzde 50’dir. Buna karşın ailesinde bu sorunu olmayan kişlerin çocuklarının, obez olması yüzde 8’lik bir ihtimaldir. Eğer hem anne hem baba şişmansa çocukta görülme ihtimali yüzde 80 gibi çok yüksek bir düzeydedir. Bu kalıtsal değişikliklerin yanında, ailenin beslenme şekli de şişmanlıkta rol oynamaktadır.
Toplumda az görülmekle birlikte, hormonal ve metabolik bozukluk da şişmanlığa sebep olmaktadır. Kişinin metabolizması yavaşladığı için yediği yiyeceklerin bir kısmını depolar. Bunu depolarken yağ şekline çevirerek yapar. Bu da obezliğe sebep olur. Son yıllarda obezliğin artmasında önemli bir neden gelişen teknoloji ve endüstriyle birlikte fiziksel güç gerektirecek işlerin azalması ve makineleşmeye doğru giden iş gücüdür. Yaşam tarzı pasifleşmeye başlamıştır.
ŞİŞMANLIĞIN (OBEZİTENİN) ZARARLARI Şişmanlığın üzerinde durulması gereken, hayati tehlikeye neden olan, kalp damar hastalıklarında çok önemli bir etken olduğu aşikardır. Kolesterolün yüksek olması tansiyon yüksekliğine ve damar tıkanıklığına yol açmaktadır. Bu durumda kalp krizi geçirme riski artar. Kilo vermek, bu hastalıklarda düzelme sağlar. Erişkin tipi şeker hastalığının en büyük nedeni şişmanlıktır. Ne kadar şişmansanız şeker hastası olma riskiniz o kadar fazladır. Yağ oranı fazla kişilerde karaciğerde aşırı yağ artışına bağlı olarak yağlanma meydana gelir.
Kas ve iskelet sistemi de şişmanlığın zararlı etkilerinden nasibini alır. Ağır bir yükü taşımak zorunda olan kas ve kemiklerde dizde ve kalçada kireçlenme, varisler, kas zayıflığı ve fıtık görülebilir. Yağlar, kanın kalbe dönmesini zorlaştırır.
Şişman kişilerin, çoğu zaman zor nefes aldıklarını görürüz Şişman kişilerin, çoğu zaman zor nefes aldıklarını görürüz. Çünkü solunum için şişmanlık bir yüktür. Kandaki karbondioksiti artırır. Solunum yapmak güçleşir. Uyku hali görülür. Özellikle gençlerde görülen şişmanlık psikolojik sorunlara da yol açar. Hoş bir görüntü oluşturmadığı için kişinin psikolojisini de bozabilir. Şişman kadınlarda doğum yapmak zordur ve aynı zamanda risklidir. Kısırlığa bile yol açabilir. Adet düzensizliği görülür. Safra kesesinde taş olma ihtimali artar. Yara ve deri hastalıkları artar. Ayakta mantar görülebilir.
Tüm bunların yanında şişmanlık performansı düşüren bir durumdur Tüm bunların yanında şişmanlık performansı düşüren bir durumdur. Kişinin hayatını zorlaştırır, çabuk hareket etmesini önler. Ömrü kısaltan bir sorundur. Mutlaka tedavi edilmelidir.