MİZAHİ ANLATIM ÖRNEKLERİ
Mizahi Anlatım Yazar yakaladığı çelişkileri yanlışları kendine özgü bir üslupla aktarma amacı taşır. Sorunların var olduğu yerde mizahi anlatım da vardır. Yazar, çelişkiler sonucunda ortaya çıkan sorunu sorgular, bunu okuruyla paylaşmak istediğinde de mizahi anlatımı seçer. Mizahî anlatımda amaç okuyucuyu düşündürmek ve eğlendirmektir.
TAŞLAMA Ormanda büyüyen adam azgını Çarşıda pazarda insan beğenmez Medrese kaçkını softa bozgunu Selâm vermek için kesan beğenmez Âleme ta'n eder yanına varsan Seni yanıltır bir mesele sorsan Bir cim çıkmaz eğer karnını yarsan Camiye gelir de erkân beğenmez Bir çubuğu vardır gayet küçücek Zu'm-ı fâsidince keyf getirecek Kırık çanağı yok ayran içecek Kahvede fağfuri fincan beğenmez ( Kazak Abdal )
FIKRALAR Nasrettin Hoca pazarda dalgın yürüyormuş. Bu sırada ensesine bir tokat gelmiş. Hoca tökezlemiş, birkaç adım sendelemiş, neyse toparlanıp sinirli bir şekilde arkasına dönmüş. Bir bakmış ki hocanın iki katı bir adam. Hoca yutkunmuş ve “Bana sen mi vurdun?” demiş adama. Adam “Ben vurdum ne olacak?” demiş. Hoca “ Şakadan mı vurdun cidden mi?” demiş. Adam “Ciddi vurdum, ne yapacaksın?” demiş. Hoca “Aman aman, öyle olsun… Çünkü şakadan hiç hoşlanmam da.” demiş.
KARAGÖZ’ÜN ÂŞIKLIĞI KARAGÖZ — (Penceresinden) Hoş geldin keçi suratlı! HACIVAT — Geliverse karşıma, o söylese ben dinlesem, ben söylesem o dinlese... KARAGÖZ — (Penceresinden) Şu Hacivat da benden bir temiz dayak yese... HACIVAT — Her ikimiz de söyleşirken bizi temaşaya tenezzül eden ahibbâ, safâyab olsalar. Diyelim, işimizi Mevla’m rast getire! Yâr bana bir eğlence meded!.. Aman bana bir eğlence meded!.. KARAGÖZ — (Pencereden) Geliyorum patlama!.. HACIVAT — Yâr bana bir eğlence meded! KARAGÖZ — (Pencereden atlar, boğuşmaya başlarlar. Hacivat kaçar, Karagöz sırtüstü düşer.) Aman of... Öldüm bayıldım, eski hasırlar gibi yerlere yayıldım. (Ayağa kalkarak) Amanın ense köküm, şakaklarım, sigara tablası gibi kulaklarım. Seni gidi utanmaz arlanmaz idare fitili, mum bacaklı adam seni, hele bir daha gel de bak sana neler yaparım. HACIVAT — Vay... Karagöz'üm, maşallah akşam-ı şerifler hayırlar olsun! KARAGÖZ — Lebbeyk...
DELİKLİ ŞİİR Cep delik cepken delik Yen delik kaftan delik Don delik mintan delik Kevgir misin be kardeşlik Orhan Veli Kanık
MEDDAH OYUNLARI Ömer efendi, kahvede arkadaşlarına askerlikte nasıl kıdem aldığını anlatmaktadır: - Tilafone etmişlerdir, fırganın garargahına vardım. Gumandan beğin çadırına girdim. Temennayı çaktım. - Negören Ömer efendi, dedi. - Sen negören beğem, dedim. - Seni imtihan edecez, gidemine goycaz, dedi. - Goyun beğem, dedim. Çadırın direğine dürülü hartayı indirdü, masanın üstüne yaydı. - Bu ne ki? Dedi. - Hartadır beğem. - Ya şu gördüğün uzun kızıl çizgiler ne ki? dedi. - Hudutlar beğem, dedim. - Ee, aşk olsun Ömer efendi, sağa dedi.
- Ya şu mavi boyalı gısım nedir? dedi. - Denizdir beğem, dedim. - Eşkolsun Ömer efendi sağa, dedi. - Bura nire? dedi, parmağınla göstertti. - İstanbol’dur beğem, dedim. - Ya şurası nire? dedi. - Paristir beğem, dedim. - İstanbol’dan Paris’e ne kadar vakitte geden? dedi. - Eşeğinen dört saatte varırık, emma yolda bir ahbap çığar, gayfe meyfe ısmarlar, beş saatte giderim, dedim - Eşkolsun Ömer efendi sağa, dedi; galktı, alnımdan şapadanak öptü. Beni gidemime koydular. Meddah Sururi