Hayvanların Sınıflandırılması İsimlendirilmesi
1. Bölüm Hayvanların Sınıflandırılması ve İsimlendirilmesi Hayvanlar Aleminin Sınıflandırılmasında Yararlanılan Bazı Temel Özellikler Hayvanların İsimlendirilmesi Bölgesel İsimlendirme Bilimsel İsimlendirme Bilimsel İsimlendirmede Kurallar
Hayvanların Sınıflandırılması Hayvanları belirli özelliklerine göre gruplara ayırarak inceleyen bilim dalına Taksonomi veya Sistematik Zooloji denir. Taksonomi (Taxis: Sıralama ve nomos: Yasa) kelimelerinden oluşur ve “organizmaların sınıflandırılmasının teori ve uygulamasıdır”. Sistematik ise “organizmaların çeşit ve farklılıklarıyla onların arasındaki akrabalıkları inceleyen bilim dalı” olarak tanımlanır.
Modern sınıflandırmanın temeli Carl Linnaeus'a kadar uzanır Modern sınıflandırmanın temeli Carl Linnaeus'a kadar uzanır. O zamandan bu yana çeşitli sınıflandırma yöntemleri önerilmiştir. Bunlar; Linnaeus 1735 2 alemli Haeckel 1866 3 alemli Chatton 1937 2 bölüm Copeland 1956 4 alemli Whittaker 1969 5 alemli Woese et al. 1977 6 alemli Woese et al. 1990 3 alemli (not treated) Protista Prokaryota Monera Eubacteria Bacteria Archaebacteria Archaea Eukaryota Protoctista Vegetabilia Plantae Fungi Animalia
Günümüzde Whittaker'in 5 alemden oluşan sistemi 1959'dan beri, genel olarak değişmemiş olmakla birlikte sürekli iyileştirilmiş olduğundan yaygın olarak kullanılmaktadır. Whittaker'in (1959) sınıflandırması Âlem (Monera) Âlem (Protista) (Mikroskobik canlılar) Âlem (Fungi) (Mantarlar) Âlem (Plantae) (Bitkiler) Âlem (Animalia) (Hayvanlar)
Monera: Yaklaşık olarak 2 Monera: Yaklaşık olarak 2.700 türü bilinmekte olup, sınıflandırılmaları tam olarak yapılamayan bir gruptur. Protista: Yaklaşık olarak 60.000 yaşayan, 60.000 kadar da soyu tükenmiş fosil türü bilinmektedir. Fungi: Yeryüzünde 1,5 milyon kadar mantar türü olduğu düşünülmekte ise de günümüzde sadece 69.000 kadar türü tanımlanmıştır. Plantae: Bitkiler aleminin 350.000'e yakın türü mevcuttur. Animalia: 1,5 milyondan fazla yaşayan türü tanımlanmıştır, fakat gerçek miktarın bazılarına göre 20 milyon, bazılarına göre de 50 milyondan fazla olduğu sanılmaktadır.
Animalia Dünyada Türkiye’de Tür Sayısı Tür Sayısı Invertebrata 1.700.000 120.000 Vertebrata Amphibia 6.022 20 Pisces 30.000 694 Reptilia 6.000 93 Aves 10.000 454 Mammalia 4.500 155
Sınıflandırma Birimleri Binomial (İkili) isimlendirme metodu LİNNEAUS tarafından yapılmıştır. Tür isminde ilk kelime cins ismi olup, ilk harfi büyük yazılır. İkinci isim ise o türün tamamlayıcısıdır. Panthera leo (Aslan) Alem Regnum Hayvanlar Animalia Şube Filum Omurgalılar Chordata Sınıf Clasis Memeliler Mammalia Takım Ordo Etçiller Carnivora Aile Familya Kedigiller Felidae Cins Genus Kedi Felis Tür Species Ev Kedisi Felis domesticus
Doğum: 23 Mayıs 1707 İsveç Ölüm: 10 Ocak 1778 İsveç Branşı: Biyolog, hekim ve fizikçi Önemli başarıları: Taksonomi
Canlıları daha kolay incelemek için onları benzer özeliklerine göre gruplandırmaya sınıflandırma denir. İki şekilde yapılır: Yapay (Ampirik) Sınıflandırma: Canlıların sadece benzer özelliklerine dayanarak yapılan sınıflandırmadır. Bilimsel değildir. Aristo tarafından yapılmıştır. Canlılar Bitkiler (Otlar , Çalılar, Ağaçlar) Hayvanlar (Havada, Karada, Suda Yaşayanlar) Doğal (Filogenetik) Sınıflandırma: Canlıların köken bağlantılarına (homolog organlarına) akrabalık derecesine, embriyonik gelişimlerine, protein benzerliklerine, fizyolojilerine dayanılarak yapılan sınıflandırmadır.
Homolog (Kökendeş) Organ: Orijinleri aynı, görevleri farklı organlardır. Doğal (Filogenetik) sınıflandırmada homolog organlar dikkate alınır. Örnek: Balinanın yüzgeci, yarasanın kanadı veya fokun yüzme ayağı ve insan kolu. Analog (Görevdeş) Organ: Orijinleri farklı, görevleri aynı olan organlardır. Sınıflandırmada kullanılmaz. Suni (Ampirik) sınıflandırmada analog organlar dikkate alınır. Örnek: Sinek ve yarasa kanadı. Organları homolog olan canlılar akrabadırlar. Akraba canlıların proteinlerindeki amino asit dizilişleri, embriyonik gelişim evreleri, boşaltım artıkları da benzerdir.
Tabii sınıflandırmanın temel birimi; TÜR’dür Tabii sınıflandırmanın temel birimi; TÜR’dür. Biyolojinin gelişimi içerisinde a) Tipe Bağlı Tür: Esas olan “tip formudur” ve bu tipin özelliklerini gösteren tüm bireyler aynı türdendir. Yalnız eşeysel dimorfizm, polimorfizm ve yaş farklılıkları nedeniyle aynı türe ait bireyler arasında morfolojik farklılıklar bulunabilir. b) Nominalistik Tür: Esas ve gerçek olan bireydir. c) Biyolojik Tür: “Birbirine ve ana-babalarına çok benzeyen, doğal şartlar altında verimli döller verebilen ve üreme bakımından izole olmuş bireylerin oluşturduğu topluluk” olarak tanımlanır.
Bugünkü anlamda tür; ortak bir atadan gelen, yapı ve görev bakımından benzer organlara sahip, yalnızca kendi aralarında üreyebilen ve kısır olmayan döller meydana getiren canlıların oluşturduğu topluluktur. At ile eşek birbiriyle çiftleşebilmesine rağmen yavruları olan katırın kısır olmasından dolayı farklı tür olarak alınır. Ayrıca katır tür olmadığından dolayı sistematikte yeri yoktur.
Simpatrik: Aynı kökenden gelen ve aynı coğrafik bölgede bulunan Allopatrik: Farklı coğrafik bölgelerde bulunan türlere, Sibling: Morfolojik olarak benzeyen fakat çoğalma bakımından birbirlerinden ayrılan türlere, Politipik: İki veya daha fazla alt türe sahip türlere, Monotipik: Alttürü olmayan türlere, Kozmopolit: Geniş alanlara yayılmış türlere, Kontinental: Belirli kıtalara yayılmış türlere denir.
Aynı gen havuzuna sahip olan bir türe ait bireyler, bulundukları çevrede bir ekolojik birlik (populasyon) oluştururlar. Böylece her bir tür, bir çok lokal populasyonlardan oluşur. Bunlardan bazıları birbirlerinden gözle görülebilecek ölçüde farklıdırlar. Oluşan bu gruplara Alttür denir.
Burada Kaldık. 19.02.2016
Hayvanların Sınıflandırılmasında Kullanılan Bazı Temel Özellikler Simetri Vücut Boşluğu Segmentasyon (metamerizm) Üyeler İskelet Eşey Embriyonik Gelişme Larva Sindirim Sistemi
Hayvanların İsimlendirilmesi Bölgesel İsimlendirme Her ülkede, iyi tanınan tüm hayvanlara birer isim verilmiştir. Aynı hayvana verilen isimler ülkeler ve hatta aynı ülkenin değişik bölgelerine göre büyük farklılıklar göstermektedir. Örneğin, Türkiye’nin her tarafında yaygın bir kuş olan Upupa epops farklı yörelerde Hüthüt, İbibik, Taraklı Kuş, Çavuş Kuşu şeklinde isimlendirilmektedir. Bu nedenle hayvanların uluslarası olan bilimsel bir şekilde isimlendirilmesi zorunlu olmuştur.
Bilimsel İsimlendirme 18 Bilimsel İsimlendirme 18. asrın başlangıcına kadar bilimsel eserlerin tümü Latince olarak yazılmıştır. Daha sonra kitaplar değişik dillerde yazılınca Latince, yalnız teknik tanımlarda ve hayvanları isimlendirmede kullanıldı. Bunun sonucunda, hayvanlar bazı özellikleri ifade eden ve çok sayıda kelimeden oluşan isimlerle adlandırılmaya başlandı (Polinomial nomenclature).
İlk kez Kuzey Amerika’da, Mark Catesby tarafından gerçek bir tabiat tarihi kitabı olarak yazılan, Natural History of Carolina, Florida (1731-1743)’da, ötücü kuşlardan olan kara tavuk Turdus minor cinereo-albus non maculatus olarak isimlendirilmiştir. Turdus: Ardıç kuşu Minor: Küçük Cinereo-albus: Grimsi-beyaz Non: Olmaksızın Maculatus: Lekeli
Linnaeus, Systema Naturae başlıklı eserinde ilk önce bilinen tüm hayvan, bitki ve minerallerin isimlendirilmesini polinomial sisteme göre yaptı ve tanımlarını kısa ve öz bir şekilde Latince olarak verdi. Aynı eserin 10. baskısında (1758), her bir tür için, biri cins ve biride tür olmak üzere İki Latince kelimeden oluşan ikili isimlendirme (Binomial Nomenclature) sistemini benimsedi. Bundan sonra tüm ülkelerde hayvan ve bitkileri bilimsel olarak isimlendirmede ikili isimlendirme sistemi kullanılmaya başlandı.
Linnaeus tarfından isimlendirilen bazı Omurgalı türleri aşağıda verilmiştir. Siğilli kurbağa Bufo bufo (Linnaeus, 1758) Yılan balığı Anguilla anguilla Linnaeus, 1758 Adi tosbağa Testudo graeca Linnaeus,1758 Beyaz leylek Ciconia ciconia Linnaeus, 1758 Köpek Canis familiaris Linnaeus, 1758 Bu isimlendirmedeki birinci Latince kelime cins (genus) ismi, ikinci kelime ise tür (species) ismidir.
Siğilli kurbağa Bufo bufo (Linnaeus, 1758) Yılan balığı Anguilla anguilla L., 1758 Tür isminden sonra gelen kelime veya harf bu türü ilk kez tanımlayan bilim adamının ismini veya bu bilim adamı çok ünlü ise kısaltılmışını ifade eder. En sondaki tarih ise türün yayımlandığı tarihtir. Yazar ismi ve tarihin parantez içinde yazılması, bu türün cins isminin daha sonra başka bir bilim adamı tarafından değiştirildiğini ifade eder.
Siğilli kurbağa Bufo bufo (Linnaeus, 1758) Yılan balığı Anguilla anguilla L., 1758 Genel bir kural olarak cins isminin başharfi büyük tür isminin baş harfi küçük yazılır. Eğer bir tür alttürleri içeriyorsa, tür isminden sonra üçüncü bir kelime daha yazılır ve bu kelime alttürü ifade eder. Buna üçlü isimlendirme (Trinomial Nomenclature) denir. Salmo trutta abanticus Tortonese, 1954 (Abant alası) Salmo trutta labrax Pallas, 1811 (Deniz alası)
Taksonomik Kategoriler İçerdiği Taksonlara Bazı Örnekler Regnum (Alem) Animalia (Hayvanlar) (Vertebrata, Invertebrata) Phylum (Şube) Chordata (Kordalılar) (Pisces, Amphibia, Reptilia, Aves) Classis (Sınıf) Mammalia (Memeliler) (Insectivora, Rodentia, Catacea) Ordo (Takım) Carnivora (Et Yiyenler) (Canidae, Mustelidae, Ursidae) Familia (Familya) Felidae (Kedigiller) (Panthera, Felis ) Genus (Cins) Panthera Felis Species (Tür) Panthera leo (Aslan) Felis silvestris (Yabani Kedi) Panthera pardus (Jaguar) Felis chaus (Orman Kedisi) Panthera tigris (Kaplan) Felis lynx (Vaşak)
Bilimsel İsimlendirmede Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar Çeşitli ülkelerde birçok taksonomist, hayvanların tanımlanması (tavsifi) ve isimlendirilmesiyle uğraştığından bazı karışıklıkların ortaya çıkması, doğal karşılanmaktadır. Bazen aynı isim değişik iki hayvana verilmekte (homonim) veya aynı hayvan değişik isimlerle adlandırılmaktadır (sinonim). Eğer aynı hayvana birden fazla isim verilmişse, ilk önce verilen isim o hayvanın gerçek ismi diğerleri ise sinonim olarak kabul edilir.
Bilimsel isimlendirmedeki bazı kurallar, Linneaus tarafından bazıları ise daha sonraki taksonomistler tarafından kullanılmıştır. İsimlendirmedeki çelişki ve güçlükleri ortadan kaldırmak için Uluslararası Zooloji Kongreleri yapılmaktadır. 1901’deki kongrede kararlaştırılan ve daha sonraki yıllarda yeniden düzenlenen kurallara göre, bir hayvanın bilimsel olarak isimlendirilmesinde aşağıdaki hususlara uyulması gerekir.
a) Hayvan ve bitki isimleri birbirlerinden farklı olmalı. b) Hayvanlar aleminde hiçbir zaman iki ayrı cinse aynı isim verilmemeli. c) Hiçbir isimlendirme Linneaus’un eserinden (1758) önce olamaz. d) Bilimsel isimler mutlaka Latince veya Latinceleştirilmiş kelimelerden olmalı. e) Cins ismi tek bir kelimeden oluşmalı ve baş harfi büyük yazılmalı. f) Bilimsel bir dergide yayınlanmalı. g) Eğer yeni bir cins tanımı yapılıyorsa, cinsin tip türü mutlaka belirtilmeli. h) Familya isimleri –İDAE, alt familya isimleri –İNAE ekleriyle bitmeli.
Bir türün tanımı verilirken, mutlaka bir tip örneği seçilmeli ve tanım bu hayvanın özelliklerine uygun olarak yapılmalıdır. Tip (HoloTip): Yeni bir türün tanımının yapıldığı örnek. Paratip: Tip dışındaki diğer örnekler. Leucotip: Tip örneğinin kaybolması sonucu yerine yeniden seçilen örnek. Allotip: Tip’in karşı eşeydeki örneği. Apotip: Fotoğraf çekmek üzere kullanılan örnek. Terratip: Tip örneğinin bulunduğu yerden değişik zamanlarda toplanan örnek.