ASİT-BAZ DENGESİ Doç. Dr. AYDIN ÜNAL.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Keton cisimleri Uzm. Dr. Okhan Akın.
Advertisements

KAN GAZI ANALİZİ.
ENGELLER Dr. Mehmet Kurt Farmakoloji ABD.
Alkol Zehirlenmeleri Prof. Dr. R. Hakan Erbay
Mineral Biyokimyası Gürbüz POLAT.
MİNERALLERİN VÜCUTTAKİ YERİ VE FONKSİYONLARI I
ÇOCUKLARDA KAN GAZLARI
Asitler, Bazlar Ve Tamponlar: pH Ölçülmesi Ve Önemi (1 saat)
Sodyum, Potasyum, Klor Prof.Dr.Hafize Uzun.
DOKU OKSİJENİZASYONU ve KAN GAZI DEĞERLENDİRİLMESİ
İlaç reseptör etkileşimi
ASİT – BAZ BOZUKLUKLARI
Su, Su Metabolizması ve Elektrolitler
ASİT BAZ DENGE BOZUKLUKLARI ve ARTERİYEL KAN GAZI DEĞERLENDİRİLMESİ
Asit-baz dengesi bozukluklarında kullanılan ilaçlar
ASİT-BAZ DENGE BOZUKLUKLARI
ASİT-BAZ DENGESİ ve HEMŞİRELİK BAKIMI
Asit-baz dengesi YRD.Doç.Dr. Ahmet DAĞ.
ASİT-BAZ DENGESİ / DENGESİZLİKLERİ
Asit ve Baz Metabolizması
Vücudumuzda Su ve Elektrolitler
Toksikoloji Akıl Kartları-1
RENAL TÜBÜLER HASTALIKLAR
EGZERSİZ VE KAN.
HİPERPOTASEMİ’YE YAKLAŞIM
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı
DEMİR METABOLİZMASI VE ANEMİLER I
ASİT-BAZ STATÜSÜNÜ DEĞERLENDİRME
Metabolik Asidoz.
ASİT BAZ DENGE BOZUKLUKLARI ve ARTERİYEL KAN GAZI DEĞERLENDİRİLMESİ
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı
Sodyum Dengesi Yetişkinlerde 55 mmol/kg olan toplam sodyum miktarının %30 u kemik yapısında sıkı bağlı bulunmaktadır. Bu nedenle 40 mEq/kg olan değişebilir.
FİZYOLOJİK TAMPON SİSTEMLERİ
MAGNEZYUM METABOLİZMASI BOZUKLUKLARI
Diabetik ketoasidoz ve hiperosmolar koma
YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDE SOLUNUMUN MONİTÖRİZASYONU
BÖBREK VE İDRAR BİYOKİMYASI I
ÖĞR. GÖR. ÖZLEM KARATANA ACİL BAKIM II
YANIKLAR VE KAN KİMYASI
Doç. Dr. Banu Eriş Gülbay AÜTF Göğüs Hastalıkları AD
ASİT-BAZ DENGESİ Prof. Dr. Uğur KOCA.
Arteriel Kan Gazı Değerlendirilmesi
Yrd.Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜ Tıp Fakültesi Biyokimya AD
ARTERYEL KAN GAZLARI (AKG ) VE ASİT – BAZ DENGESİ (ABD) DEĞERLERİ Öğr
Asid-Baz Dengesi Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji B.D
Arter Kan Gazı Analiz Sonuçlarının Yorumlanması
AKCİĞERLERİN PRİMER GÖREVİ GAZ ALIŞVERİŞİNİ SAĞLAMAKTIR.
MİNERALLER Yrd. Doç. Dr. Funda GÜLCÜ BULMUŞ Fırat Üniversitesi SHMYO.
Asit-baz dengesi Dr. Hasan ÖNAL.
VÜCUT SIVILARI ELEKTROLİT DENGESİ DOLAŞIM BOZUKLUKLARI
KRİTİK HASTA ÇOCUĞUN BESLENMESİ
ÇÖZÜNÜRLÜĞE ETKİ EDEN FAKTÖRLER
Doç. Dr. Tahsin Erman Ç.Ü Tıp Fakültesi Nöroşirurji Ab.D, Adana
SOLUNUM BİYOKİMYASI VE KAN GAZLARI
Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD
Arter Kan Gazları Klinik Örnek Olgular
Dr. Mehmet Demirbağ AÜTF Acil Tıp AD sunum planı Giriş Handerson-hasselbalch denklemi Asit-Baz bozukluklarını yorumlama Respiratuar asidoz.
Low Thiamine Levels in Children With Type 1 Diabetes and Diabetic Ketoacidosis: A Pilot Study.
Kan Total Karbondioksit İçeriği Ve Bikarbonat Düzeyleri Ölçümü İle pH Tahmini Kolayca Yapılabilir Mustafa ÇAKAR1, Fatih BULUCU1, Ömer KURT1, Fatih YEŞİLDAL2,
ASİT – BAZ DENGESİ VE DENGESİZLİKLERİ ARŞ. GÖR. IŞIN ALKAN
Dr. Tugay MERT AÜTF Acil Tıp AD Şubat 2016
Dr. Volkan Genç Ankara Üniversitesi Meme-Endokrin ve Obezite Cerrahisi
Dr Emre Karakoç İç Hastalıkları Yoğun Bakım Bilim Dalı
Opr.Dr. Rasim Levent KILIÇASLAN ANKARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FİZYOPATOLOJİ BİLİM DALI METABOLİK ve RESPİRATUAR ASİDOZUN TEDAVİSİ.
Yrd.Doç.Dr.Filiz Bakar Ateş
ASİTLER VE BAZLAR. ASİTLER VE BAZLAR HCl(suda)  H+ + Cl - Asit nedir ? Suda çözündüğünde H + iyonu veren maddelerdir. HCl(suda)  H+ + Cl -
ASİT- BAZ DENGESİ ve BOZUKLUKLARI
SIVI ELEKTROLİT YANITLAR 4
Sunum transkripti:

ASİT-BAZ DENGESİ Doç. Dr. AYDIN ÜNAL

Suda çözündüğünde ortama H+ iyonu veren maddelere asit, ortamdan H+ iyonu uzaklaştıran maddelere de baz (alkali) denir Asit-baz dengesi H+ iyon konsantrasyonu dengesidir Hücre dışı sıvısı H+ konsantrasyonu 40 nEq/L’dir Bu değer; Na+ (135-145 mEq/L), K+ (3.5-5.5 mEq/L) ve HCO3 (24 mEq/L) gibi elektrolitlerin konsantrasyonu ile karşılaştırıldığında oldukça düşüktür Organizmanın iç dengesinin sürdürülebilmesi için bu son derece düşük H+ iyon konsantrasyonun idamesi son derece önemlidir

Vücut sıvılarında çok az miktarda bulunmasına rağmen, H+ iyonlarının o kadar yüksek reaktiviteleri vardır ki, konsantrasyonlarındaki çok küçük değişiklikler, enzim aktivitelerinde, elektrolit dengesinde, solunum, kardiyak ve SSS olmak üzere bir çok organ sistemlerinde ve ilaçların farmakolojisinde önemli değişikliklere neden olur Yaşamın mümkün olabildiği [H+] = 16 nmol/L (nEq/L)-160 nmol/L (nEq/L) ve pH = 6.8-7.8 arasındadır

Asit-baz dengesi HCO3- ve CO2 sistemi ile değerlendirilir CO2 bir gazdır ama suda eridiğinde bir molekül su ile birleşip karbonik asite (H2CO3) dönüşür ve asit gibi davranır (volatil asit denir) Suda erimiş CO2 + H2O ↔ H2CO3 ↔ H+ + HCO3- Suda erimiş CO2 = 0.03 x pCO2 Bu sistemin çözünme sabiti 6.1 pH (power of H+), bir solüsyonun H+ iyon konsantrasyonunu anlatan bir terimdir pH bir litre solüsyon için mol cinsinden H+ iyon konsantrasyonunun negatif logaritmasıdır

Henderson-Hasselbach eşitliği pH = 6.1 + log ([HCO3-]/[0.03 x pCO2]) pH’yı belirleyen HCO3-/pCO2 oranıdır Asit-baz dengesinin bozukluklarında pH’yı sabit tutmak için bu iki molekül aynı yönde hareket etmek durumundadır HCO3- azalırsa (artarsa) pCO2’de azalmak (artmak) zorundadır pCO2 azalırsa (artarsa) HCO3-’de azalmak (artmak) zorundadır

Vücutta fizyolojik olarak önemli 2 sınıf asit vardır; 1) Karbonik asit (volatil asit) 2) Non-karbonik asitler Karbonhidrat ve yağların metabolizması sonucu bir günde yaklaşık 15000-20000 mmol CO2 oluşur ve esas olarak akciğerlerden solunum yoluyla uzaklaştırılır CO2 asit değildir ama H2O ile birleşince H2CO3 (karbonik asit) oluşturur

Nonkarbonik (non-volatil) asitler primer olarak proteinlerin metabolizması sonucu oluşur Çoğu sülfür içeren aminoasitlerin (sistein ve metionin) ve katyonik aminoasitlerin (arjinin, lizin) metabolizması sonucunda meydana gelir Ayrıca diyetteki fosforun hidrolizi sonucu da oluşur Çok yüksek miktarda üretilen CO2’ye karşılık bir günde sadece 50-100 mEq (1mEq/kg) non-karbonik asit oluşur ve bu asit yükünün tamamı böbrekler aracılığıyla idrarla atılır Vücutta asidoza kayma eğilimi vardır

Asit-Baz Dengesi Nasıl Sağlanır? Tampon Sistemleri (Eş zamanlı olarak) Akciğerler (Dakikalar-saatler içinde) Böbrekler (Saatler ve günler içerisinde)

Tampon çözeltiler asit ya da baz ilave edildiğinde çok az pH değişikliği gösteren çözeltilerdir TAMPON SİSTEMLER HÜCRE DIŞI √ Bikarbonat √ Hemoglobin √ Plazma proteinleri √ Fosfatlar HÜCRE İÇİ √ Proteinler İDRAR √ Amonyak KEMİK √ Kalsiyum karbonat √ Kalsiyum fosfat

ASİT-BAZ DENGESİNDE AKCİĞERLER Karbonik asit (H2CO3), CO2’nin su ile reaksiyona girmesi ile oluşur; CO2 +H2O ↔ H2CO3 CO2 esas olarak akciğerlerden atılır Hücre dışı sıvıda normalde CO2 1.2 mmol/L (pCO2 40 mmHg) kadar bulunur CO2’nin atılım ve kontrolü akciğerlerden olur

Vücutta asit (H+) eklendiğinde; √ H+ + HCO3- ↔ H2CO3- ↔ H2O + CO2 reaksiyonu ile H+ ortamdan uzaklaştırılır √ CO2 akciğerlerden uzaklaştırılır √ Bu reaksiyon sonucu HCO3- ortamda azalır ama daha sonra böbreklerden tekrar kazanılır

ASİT-BAZ DENGESİ VE BÖBREKLER Vücudun total tamponlama kapasitesi 15mEq/kg Eğer diyetteki asit yükü idrarla atılmazsa vücut tamponları 15-20 gün içinde tüketilmiş olacaktır Böbrekler diğer sistemlerden daha etkin ve düzeltici fonksiyon gösterirler Fakat böbreklerdeki olaylar hemen oluşmaz Etkiler 12-24 saat içinde görülmeye başlar ve ancak birkaç gün içinde en yükseğe ulaşır

ASİT-BAZ DENGESİ VE BÖBREKLER Böbrekler, glomerüllerden süzülen bikarbonatın hemen hemen hepsini geri emerler (%90 proksimal tubul, geri kalanın çoğu Henle kulbu, geri kalanı toplayıcı tubul) Non-volatil asitlerce azaltılan bikarbonatı yerine koyarlar

BİKARBONAT GERİ EMİLİMİ CA: karbonik anhidraz enzimi

Normalde asit yükünün yaklaşık 1/3’ü idrarla fosfatlarla atılır H2PO4-2 + H+ ↔ H2 PO4- (TİTRABL ASİDİTE)

Asit yükünün yaklaşık olarak 2/3’ü amonyum iyonu şeklinde idrarla atılır NH3 + H+ ↔ NH4+ NH4+ sekresyonu + H+

Titre edilebilir asidite (fosfatlarla atılım) ve amonyum şeklinde idrarla asit atılımı eşzamanlı bikarbonat kazanımı ile beraberdir Asidoz hallerinde amonyak sentezi 4-10 kat artabilir ama fosfatlarla atılım artmaz Aldosteron toplayıcı tubulden H+ sekresyonunu artırır (H-ATPaz aktivitesini artırır) Hiperkalemi de H+ sekresyonunu azalır (HCO3- geri emilimi azalır) Hipokalemi de H+ sekresyonunu artar (HCO3- geri emilimi artar)

NORMAL ASİT-BAZ DEĞERLERİ pH [H+] (nEq/L) pCO2 (mmHg) [HCO3-] (mEq/L) Arter kanı 7.35-7.45 35-45 40 (36-44) 24 (22-26) Arter kanı oksijenlenmesinde ise pO2 80-100 mmHg ve oksijen satürasyonunun >%97 olması beklenir Arter kan gazı örneği radial, brakial ve femoral arterlerden alınabilir Şırınga heparinle yıkanmalı ve içinde hava veya heparin kalmamalıdır Alınan örnek 5 dakika içinde çalışılmalı, eğer çalışılamazsa buz içinde saklanmaldır Periferik venöz kan ile de değerlendirme yapılabilir ama oksijenlenmenin değerlendirilmesi için kullanılamaz. Periferik venöz kan örneğinde arter kan örneğine göre; pH 0.02-0.04 daha düşük, HCO3- 1-2 mEq daha yüksek, pCO2 3-8 mmHg daha yüksektir Santral venöz kan örneğinde (kateterlerden alınır) ise pH 0.03-0.05 daha düşük, HCO3- aynı, pCO2 4-5 mmHg daha yüksektir

Arter kan gazı örneğinde bakılan diğer parametreler Total CO2 içeriği: [HCO3-] + [H2CO3 = 0.03 x pCO2]’den oluşur Aktüel [HCO3-]: Ölçülen [HCO3-] değeridir Standart [HCO3-]: 37 °C’de ve pCO2 40 mmHg olduğu şartlarda beklenen [HCO3-] değeridir Baz açığı veya fazlalığı (base excess): Tam oksijenizasyon, 37 °C ve pCO2 40 mmHg olduğu şartlarda, pH’yı normale (7.40) getirmek için gereken HCO3- (veya asit) miktarını ifade eder. Normal değeri ±2.5-3 mEq/L kadardır Baz açığı < -3 mEq/L ise metabolik asidoz, > +3mEq/L ise metabolik alkaloz düşünülür

ASİDOZ: Ortama asit ilavesi veya alkali kaybı ile oluşur ASİDOZ: Ortama asit ilavesi veya alkali kaybı ile oluşur. Hücre dışı sıvıda pH değerini azaltan ([H+] artıran; <7.35) durumlardır. Bu durum plazma [HCO3-] azalması veya pCO2 artması sonucu gelişebilir ALKALOZ: Ortamdan asit kaybı veya ortama alkali eklenmesi ile oluşur. Hücre dışı sıvıda pH değerini artıran ([H+] azaltan; >7.45) durumlardır. Bu durum plazma [HCO3-] artması veya pCO2 azalması sonucu gelişebilir Metabolik olaylarda esas bozukluk HCO3- konsantrasyonunda, solunumsal olaylarda ise CO2 konsantrasyonundadır Metabolik bozukluklarda solunumsal, solunumsal bozukluklarda metabolik kompansasyon sözkonusudur

METABOLİK ASİDOZ Üç yolla oluşur Non-volatil asit üretiminde artma (DKA) Böbreklerin asit atımında bozukluk (KBY) Alkali kaybı (İshal) pH ve [HCO3-] düşer. Düşen pH solunum merkezini uyarır ve pCO2 düşer (kompansasyon) [HCO3-]’de 1mEq/L düşme, pCO2’yi 1.2 mmHg düşürür

Anyon açığı (anyon gap): Metabolik asidozun değerlendirilmesinde kullanılır. Ölçülebilen katyonlar (Na+ ve K+) ile ölçülebilen anyonlar (HCO3- ve Cl-) arasındaki farkı gösterir Anyon açığı = ([Na+ ] + [K+]) –([HCO3-] ve [Cl-]) Normal değeri 12 (+4) ± 4 mEq/L’dir Anyonun klor olduğu asit yükü hallerinde, ortalama eklenen asit [HCO3-] değerini 1 mEq/L azaltırken [Cl-] değerini 1 mEq/L artıracağından anyon açığı değişmez (Normal anyon açıklı veya hiperkloremik m. asidoz) Anyonun klor olmadığı metabolik asidozlarda (örneğin laktik asidoz) asit yükü ortamda [HCO3-] miktarını azaltacağından anyon açığı artar (Artmış anyon açıklı metabolik asidoz)

METABOLİK ASİDOZ ETİYOLOJİ ANYON AÇIĞI ARTMIŞ M. ASİDOZ √ Artmış asit üretimi * Ketoasidoz (Diyabetik; alkalik; açlık) * Laktik asidoz * Zehirlenmeler (Etilen glikol; metil alkol; salisilik asit) √ Böbrek yetmezliği (GFR <15-20 mL/dk) NORMAL ANYON AÇIKLI M. ASİDOZ √ Böbrek kaynaklı * RTA tip 1 * RTA tip 2 * RTA tip 4 √ Alkali kaybı * İshal * Üreterosigmoidestomi

METABOLİK ASİDOZDA KLİNİK BULGULAR Etiyolojiye göre değişir Kussmaul solunumu = Hiperventilasyon (solunum sayısı > 20/dak) Kardiyak kontraktilitede azalma Bilinç değişikliği, konfüzyon, stupor, koma Hiperpotasemi/hipopotasemi Kemik hastalığı (Renal tübüler asidozda) Tampon olarak demineralizasyon, Vit-D eksikliğ, osteomalazi Distal RTA’da hiperkalsüriye bağlı ürolitiyazis Kan gazları: pH, [HCO3-] ve pCO2 düşük

LAKTİK ASİDOZ. Tip A: doku perfüzyonu bozuk LAKTİK ASİDOZ * Tip A: doku perfüzyonu bozuk * Tip B: ilaçlar (metformin, siyanid, metanol, etilen glikol, aspirin…), malignite ve KC yetmezliği * Primer hedef altta yatan durumun tedavisi * HCO3 tedavisi pH < 7.1 ise öneriliyor

DİYABETİK KETOASİDOZ * Nedeni insülin yetersizliği ve glukagon fazlalığı * Ketoasit (aseto-asetik asit, beta hidroksi bütirik asit) yapımı artar ve vücutta birikir * Tedavi esas olay insülin; insülin ketoasitleri bikarbonata çevirir * Sıvı-elektrolit dengesi sağlanır * HCO3 sadece asidoz ciddiyse verilir (pH < 7.1)

METİL ALKOL ZEHİRLENMESİ * Formik asit birikir * Akut sarhoşluk → Asemptomatik periyot (24-36 saat) * Pankreatit, nöbetler, körlük, koma * Tedavi - Fomepizol (15 mg/kg IV yükleme; 10 mg/kg 12 saatte bir) - Etil alkol (IV, %5-10 solüsyon,0.6 g/kg yükleme, 66 mg/kg/saat idame) - Hemodiyaliz - HCO3 tedavisi

ETİLEN GLİKOL ZEHİRLENMESİ (ANTİ-FRİZ) * Glikolik, oksalik ve formik asit birikir * Sarhoşlukla başlar ve hızlıca nöbet gelişimi ve komaya ilerler * Eğer tedavi edilmezse takipne, nonkardiyojenik akciğer ödemi, KP arrest * 24-48 saat sonra BY * Anyon açıklı m. asidoz * Tedavi metil alkol zehirlenmesine benzer

ASPİRİN ZEHİRLENMESİ * Solunumsal alkaloz (erişkinlerde sık, solunum merkezinin uyarılmasına bağlı) * Çocuklarda primer olarak m.asidoz ile manifeste olur * Salisilik asitin SSS’de birikimi önemli sorun; asidozda artar; solunumsal alkoluzu düzeltme, m. asidoz varsa düzelt * Tablo ciddi veya serum salisilik asit düzeyi > 100 mg/dL ise hemodiyaliz

METABOLİK ASİDOZDA TEDAVİ Nedene yönelik tedavi Alkali verilmesi HCO3- miktarı = Baz açığı x 0.5 x vücut ağırlığı NaHCO3 ampulleri 10 ml ve 1 meq/ml HCO3- içerir Alkali verirken hedef serum HCO3- düzeyini 15 meq/L’ye çıkarmaktır