Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

SUSURLUK SKANDALI.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "SUSURLUK SKANDALI."— Sunum transkripti:

1 SUSURLUK SKANDALI

2 Susurluk skandalı nedir?
Susurluk skandalı ya da Susurluk kazası, 3 Kasım 1996'da saat sularında Balıkesir-Bursa karayolunda Susurluk ilçesi Çatalceviz mevkiinde meydana gelen trafik kazası sonucu, devlet-polis-mafya ilişkilerinin ortaya çıkması ile patlak veren skandaldır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli skandallarındandır.

3 Yakın tarihimize damga vuran Susurluk Olayı, kimine göre Susurluk kazası, kimine göre Susurluk Skandalı kimine göre Susurluk Suikasti olarak anılmaktadır. Farklı görüşlerin olduğu bu olay modern devletin yasal temelde çalıştığı kabulünü sorgulanır hale getiren pek çok örnekten biridir

4 Kaza anından bir görünüm ;

5 Bu örnek toplumun vicdanında Türkiye'de devletin tümüyle hukuk içinde olmadığını, devletin yasal olmayan faaliyetlerinin bulunduğunu gösteren aşikâr bir kanıttır.

6

7 Bir katliam sanığının kazada ne işi olabilir?
Susurluk komisyonunda,emekli asker ve mit mensubu Korkut EKEN,Abdullah ÇATLI'nın 80 öncesinde de devlet tarafından kullanıldığını söyledi.80 öncesinde PKK ve ASALA yoktu peki ÇATLI hangi olaylarda kullanılmıştı? 16 mart katliamı yılında İstanbul Üniversitesi önünde sol görüşlü  100'e yakın öğrencinin üzerine bomba atıldı ve kurşun yağdırıldı.olayın sonunda 7 öğrenci ölürken 47 öğrenci yaralandı. Doğan ÖZ cinayeti...Ankara Cumhuriyet Savcısı Doğan ÖZ,kontrgerilla hakkında dava açmaya hazırlanırken 24 mart 1978 günü öldürüldü. Bedrettin CÖMERT cinayeti...11 temmuz 1978 günü Ankara Gaziosmanpaşa'da Hacettepe üniversitesi Sanat Tarihi Kürsüsü öğretim üyesi Doç.Dr.Bedrettin CÖMERT öldürüldü.Ankara Sulh Ceza Mahkemesi Abdullah ÇATLI'nın gıyabında tutuklama kararı verdi. Balgat katliamı...10 ağustos 1978 günü Ankara Balgat'ta solcuların gittiği kahve tarandı 5 kişi öldü 14 kişi yaralandı.olayla ilgili olarak yakalanan Mustafa PEHLİVANOĞLU'nun askeri savcıya verdiği ifade de Abdullah ÇATLI'nın ismi vardı.

8 Devletin Abdullah Çatlı gibilerini kullanması ilk defa olmuyor
Devletin Abdullah Çatlı gibilerini kullanması ilk defa olmuyor. Yakın geçmişimize göz attığımızda buna benzer çarpıcı örneklere sıkça rastlıyoruz. Günümüz yöneticilerinin bu konuda hiç de yaratıcı olmadıklarını düşünmek bile mümkün... Geçmişte ne nasıl yapılmışsa, neredeyse aynısı uygulanıyor. Çeteler ve kirli ilişkiler içindeki kişileri işlerine geldiği zaman kullanma, sonra onlardan kurtulmak için çeşitli mücadele yöntemleri... Muhbirlik, koruculuk, aşiretlerden yararlanma, cezaevlerinden suçlu katilleri çıkarıp cinayetlerde kullanma, kamuoyunu yanıltmak için yalan bilgi, sahte kanıt, gözboyayıcı açıklamalar... Bunların hepsi bu 'kutsal devlet'in çatısı altında oluyor. Olur... Devlet demokratik bir yapı haline gelmeyince bunların hepsi olur. Geldiği zaman bile olur... Ama o zaman da onu denetleyen, frenleyen demokratik mekanizmalar da geliştiği için devlet kolay kolay karanlık, yasadışı işlere bulaşamaz, bulaşsa bile sorumlular ortaya çıkarılır.

9 Yani 1996 yılında Susurluk skandalı ile giderek yaygınlaşan ''derin devlet'' kavramı daha çok ön plana çıkmıştır. Olaydan sağ kurtulan Bucak ise bu kavramı doğrular nitelikte ifade vermiştir.

10 SUSURLUK KAZASI SONUÇLARI;
Kazanın ardından kamuoyu, "devlet, siyaset, mafya" üçgeninde yasadışı ilişkilerin ortaya çıkartılmasını talep etti. Gündeme bomba gibi düşen olay "Aydınlık İçin Bir Dakika Karanlık" ismi verilen sivil toplum eylemleriyle ve medyanın desteği ile üstü örtülen ilişkilerin ve faaliyetlerin açıklanmasını talep etti. Fakat bu olay halen bilinmezlikleri ile kafa kurcalamaya devam etmektedir.

11 Olay üzerine ise 3 adet rapor hazırlanmıştır
Olay üzerine ise 3 adet rapor hazırlanmıştır. Bunlar: Birinci Susurluk Raporu, MİT tarafından hazırlanmış ve doğruluğu üzerinde pek çok kuşkular bulunan bir rapordur. En çok da Milliyetçi çizgideki Alparslan Türkeş'in Susurluk beyanatı dahil pek çok siyasi kesimden rapor,doğruluğu üzerine tepki almıştır. Manipülasyon olduğu beyan edilmiştir. İkinci Susurluk Raporu üzerine Başbakan Mesut Yılmaz Başbakanlık Müsteşarı Kutlu Savaş'a yeni Susurluk Raporu hazırlattırmıştır. Üçüncü Susurluk Raporu ise TBMM tarafından görevlendirilen Mehmet Elkatmış başkanlığında CHP'den de Fikri Sağlar'ın katıldığı susurluk komisyonu bir rapor hazırlamıştır.

12 Susurluk kazasında adı geçen kamyoncu Hasan Gökçe ise 1997 yılında 6/8 kusurlu bulunarak tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu 3 kişinin ölümü ve 1 kişinin yaralanmasına sebebiyet vermekten sebebiyet vermekten 3 yıl hapis cezası almıştır ve bu ceza da daha sonra para cezasına çevrilmiştir. İstanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi ise çete soruşturması başlatmıştır. Susurluk Skandalı olarak başlatılan soruşturma sırasında ise dönemin içişleri bakanı Mehmet Ağar istifa etmiştir. Uzun yıllar konu medya gündeminden çıkmamış olsa da ortaya çıkan soru işaretlerine yanıt bulunamadı ve verilen mahkeme kararları da tatmin edici bulunmamıştır.

13 SUSURLUK SKANDALINA İLİŞKİN GAZETE MANŞETLERİ;

14

15

16

17 Bizi Dinlediğiniz İçin Teşekkür Ederiz.
İDİL ÜNÜVAR / ÖZGE BARIT

18 KAYNAKÇA; https://tr.instela.com/susurluk-skandali
@ezberbozanadam.blogspot.com.tr Krmgk.com/susurluk-gazete-manşetleri


"SUSURLUK SKANDALI." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları