Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ÇOCUK İHMALİ ve İSTİSMARI

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ÇOCUK İHMALİ ve İSTİSMARI"— Sunum transkripti:

1 ÇOCUK İHMALİ ve İSTİSMARI
Vali Ali Akan İlkokulu Rehberlik Servisi ÇOCUK İHMALİ ve İSTİSMARI Aysel BULUT Rehber Öğretmen

2 Çocuk İhmali Nedir? Dünya Sağlık Örgütü’nün tanımına göre ihmal, çocuğa bakmakla yükümlü kimsenin, çocuğun gelişimi için gerekli ihtiyaçları karşılamaması veya bu ihtiyaçları dikkate almamasıdır. Bu ihtiyaçlar sağlık, eğitim, duygusal gelişim, beslenme, barınma ve güvenli yaşam şartlarıdır. Ebeveyn veya bakıcının çocuğa sahip olduğu kaynaklarla orantılı bir yaşama alanı sağlaması gerekir.

3 İhmal ve İstismar Arasındaki Fark Nedir?
Çocuk istismarı, çocuğun sağlığını, fiziki ve psikolojik gelişimini olumsuz etkileyen, bilerek veya bilmeyerek; bir yetişkin (anne, baba, teyze, kardeş, büyükanne-büyükbaba, kamu görevlisi, öğretmen, polis vb.), çocuğun içinde yaşadığı toplum, Devlet tarafından yapılabilen hareketlerdir. İhmal ise, çocuğun sağlığı, fiziksel ve psikolojik gelişimi için gerekli ihtiyaçların karşılanmamasıdır.

4 İhmal Çeşitleri Nelerdir?
Fiziksel İhmal Eğitimsel İhmal Duygusal İhmal

5 Fiziksel İhmal Nedir? Çocuğun temel tıbbi gereksinimlerinin karşılanmaması, Çocuğun önlenebilir rahatsızlıklardan korunmaması, Ciddi bir sağlık sorununda acil ve doğru tıbbi yardımın aranmaması, Çocuğun, bakacak yetkin kişiler bulunmadan ve uzun süreler boyunca yalnız bırakılması, Çocuğun gece geç saatlere kadar nerede olduğunun bilinmemesi ve umursanmaması, Çocuğa düzenli ve besleyici öğünlerin, temiz ve yeterli giysinin sağlanmaması.

6 Eğitimsel İhmal Nedir? Çocuğun gelişimsel ve eğitimsel ihtiyaçlarının tutarlı olarak karşılanmamasıdır. Örneğin; Çocuğun zorunlu yaşa gelmesine rağmen okula gönderilmemesi, 18 yaşın altında olmasına rağmen çalışmaya zorlanması, Okula devamlılığının sağlanmaması, Okula devam etmediği bilinmesine rağmen müdahalede bulunulmaması, Eğitimin başarısı için gerekli ihtiyaçların karşılanmaması ve gerekli desteğin sağlanmaması.

7 Duygusal İhmal Nedir? Çocuğa yetersiz ilgi ve şefkat göstermek,
Çocuğun aile içi kötü muamele ve şiddete şahit olmasına izin vermek, Alkol ve/veya uyuşturucu kullanmasına izin vermek, Çocuğun suç işleme, aşırı saldırganlık gibi uyumsuz davranışlarına destek olmak veya izin vermek, Çocuğun duygusal veya davranışsal probleminde gerek duyduğu profesyonel psikolojik desteği almasına engel olmak veya geciktirmek.

8

9 İhmalin Çocuklar Üzerindeki Etkileri Nelerdir?
Yalnızlık ve korunmasızlık hissi, Öğrenme güçlüğü, Davranış problemleri, Yaşıtlarıyla ve çevreyle iletişimde başarısızlık, Ölüme kadar varabilen sağlık problemleri, İlgi görebilmek için sağlık problemi yaratma eğilimi, sürekli fiziksel problemler, Gelişim geriliği, Yemek istifleme alışkanlığı, Eşya ve madde bağımlılığı.

10

11 Çocukluğunda İhmale Maruz Kalmış Olan Yetişkinlerde İhmalin Etkileri Nelerdir?
Topluma ve kendine güven eksikliği, Kendine zarar verme ve intihar eğilimi, Depresyon, Gelişim geriliği ve gelişmemiş benlik bilinci, Duygularını yönetme eksikliği, Sosyal ilişkilerde iletişimsizlik, Şiddet eğilimi, Aşırı alışveriş, kumar, alkol, uyuşturucu gibi değişik bağımlılıklara yatkınlık.

12

13 İstismar Türleri Nelerdir?-1
Fiziksel İstismar: Çocuğun kaza dışı fiziksel açıdan zarar görmesi ve bedensel bütünlüğünün bozulmasıdır. Tokat, yumruk, tekme, sarsma gibi herhangi bir alet kullanmadan gerçekleştirilebileceği gibi kemer, sıcak su, ütü basma, hortum, sigara gibi objeler kullanılarak gerçekleştirilebilir. Duygusal İstismar: Çocukların, onları etkileyen tutum ve davranışlara maruz bırakılarak veya gereksinimleri olan sevgi, ilgi ve bakımdan mahrum kalmaları sonucu toplumsal, bilimsel standartlara göre psikolojik hasara uğratılmalarıdır. Ekonomik İstismar: Çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişimini olumsuz etkileyen, yaşı ve gücü ile orantılı olmayan işlerde ucuz emek olarak çalıştırılmasıdır.

14

15 İstismar Türleri Nelerdir? -2
Cinsel İstismar: Bir çocuğun bir yetişkin tarafından cinsel uyarım ve doyum için kullanılmasıdır. Herhangi bir yetişkin çocuğu bu amaçla kullanabileceği gibi, çocuklar kan bağı olan kişiler tarafından da cinsel istismara maruz bırakılabilirler. Cinsel istismar ırza geçme, ırza tesaddi, söz atma ve sarkıntılık biçiminde gerçekleşebilir. Medya İstismarı: Yazılı ve görsel basının, yasaları ihlal ederek, çocuğun özel hayatının gizliliği ve çocuğun yararı temel ilkelerini zedeleyerek, kar amacını öncelikli tutarak çocuğun sağlığını, fiziksel, zihinsel ve ahlaki gelişimini olumsuz yönde etkileyecek şekilde çocuğun gerek izleyici olduğu gerekse haber kaynağı olarak kullanılması sureti ile yapmış olduğu yayınlardır.

16

17 ÇOCUKLARA YÖNELİK CİNSEL İSTİSMAR
Tacize karşı çocuklar nasıl korunmalı? Cinsel suistimale karşı çocuklar nasıl eğitilmeli?

18 Araştırmalara göre çocukların en çok tacize uğradığı yaş aralığı 4-11 yaşlarıdır. Bu dönemde onlara daha çok dikkat etmeniz gerekiyor. Eğer onları nasıl koruyacağınızı bilmiyorsanız bu kaçınılmaz sonucu çocuğunuz da yaşayabilir.

19 Çocuklara yönelik cinsel taciz, anne babaların en büyük korkularından biridir. Çünkü taciz, insan yaşantısını değiştirmesi açısından cinayetten sonraki en ağır suç olarak kabul edilir. Ailelerin, çocukları böyle bir mağduriyetten koruması ve eğer tacize uğramışsa bunun nasıl anlaşılacağı konusunda bilgi sahibi olması gerekir. Bir çocuğun tacize maruz kalmayacağından hiçbir zaman emin olunamayacağını belirten uzmanlar, aileleri çocuklarını tacize karşı eğitmeleri konusunda uyarıyor.

20 Tacize uğrama noktasında kız ve erkek çocukların aynı oranda risk altında olduğunu belirten uzmanlar tacizi şöyle tanımlıyor: Cinsellik içeren her türlü söz, fiil ve materyallerle bir çocuğa yakınlık kurmaya çalışmak çocuklara yönelik cinsel taciz kapsamına girer. Çocuğun duygularının cinselliğe alet edilerek taciz edilmesine duygusal taciz denir. Fiziksel taciz ise cinsel içerik taşıyan dokunmalar da dâhil olmak üzere, sonucu tecavüzle biten saldırganlık arasındaki bütün davranışları içerir.

21 Çocuklara taciz ve tacizci yetişkinler tehlikesinden açıkça bahsetmek çocuğun tacizden korunabilmesi için yeterli değildir. Ayrıca, çocuğa tehlikeli kişilerden korunmasını tembih etmek, onun sosyal gelişimini ve güven duygusunu zedeleme riski taşır. O yüzden çocuk, kendisine yönelmiş bir taciz tehlikesine belki farkında bile olmadan refleks halinde karşı koymasını öğrenmelidir. Çocukların en çok 4-11 yaş arasında tacize uğradığı belirlenmiştir. Çocuğa “temel davranış refleksi” kazandırmanın en başarılı olduğu yaş grubu ise 4-7 yaş dönemidir.

22 “Temel Davranış Refleksi”
Pedagog Adem GÜNEŞ, “Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi: Labirent” adlı kitabında, “Anadolu Pedagojisi” diye adlandırdığı “Mahremiyet Eğitimi”ni ebeveynlerin mutlaka öğrenmelerini ve çocuklarına öğretmelerini tavsiye ediyor. Seminerin bu kısmında bu kitapta yer alan bazı önerilere değineceğiz.

23 Güneş'e göre, öncelikle çocuklara “Temel Davranış Refleksi” kazandırılması gerekiyor. Yani, çocuğa yönelik anormal davranışlar karşısında çocuğun ani bir refleks halinde kendisini koruması öğretilmeli. 4-7 yaş dönemi bu eğitim için çok önemli. Temel davranış refleksine, eskiler “Hayâ Duygusu” adını veriyor. Peki, bir çocuğa bu refleks nasıl kazandırılabilir?

24 “Bedenim Bana Aittir” Bilinci
Çocuğunuz üzerini çıkartırken ondan izin alın… Bunun mahremiyet eğitimindeki adı “Bedenim Bana Aittir” Bilinci oluşturmaktır. Bedeninin kendisine ait olduğu hissini kazanamayan çocuk, çok rahatlıkla tacize uğruyor. Çünkü herkesin bedeni üzerinde bir şeyler yapabileceğini düşünüyor. Bu nedenle çocuğun altı değiştirilirken, çocuğa saygısızca ve hırçınca davranarak ve hatta zorla yatırarak altını değiştirmemeli ya da çocuğun üzerini çıkartırken ondan izin almalı! “İstersen atletini çıkartayım, çok terlemişsin kızım” şeklinde cümleler kurmayı ihmal etmeyin. Çocuk başlangıçta kendisinden neden izin alındığını anlayamaz ama ilerleyen zaman içinde, kendisinden izni alınmadan bedenine yapılacak müdahaleleri hisseder ve bundan rahatsız olur.

25 “İzin Verirsem Dokunabilirsin” Bilinci
Severken bile onun rızasını gözetin… Çocuğunuzu severken bile “Seni öpebilir miyim?” diye müsaade isteyin ki, bu bilinç oluşsun. Çocuğa herkesin izinsiz dokunması; öpmesi, mıncıklaması vs. bedenini koruma refleksini kırıyor.

26 “Dokunulması Yasak Olan Yerlerim” Refleksi”
Dört yaşından itibaren genital bölgesine mümkün olduğunca dokunmayın… Anne-babalar, banyo ya da alt temizliği nedeniyle çocuğun sıkça genital bölgesine dokunuyor. 4 yaşından itibaren mümkün olduğu ölçüde bunu yapmamaya gayret edin. Eş-dost ve akrabaların da, çocukların genital bölgesine dokunarak ya da vurarak sevmesine de izin vermeyin.

27 “Fiziksel Baskıya Direnme” Refleksi
Çocuğunuzu yaka-paça eve sokmaya çalışmayın… Çocuğunuza, fiziksel olarak sizden güçsüz olduğunu asla hissettirmeyin. Mesela yaka paça eve sokmayın, itip kakmayın, zor kullanmayın. Sevgi gösterileri sırasında ise oyun oynamak için sizden kaçan çocuğu köşeye sıkıştırmayın. Siz onu sevdiğinizi düşünebilirsiniz ama çocuk bu sırada kendisinden büyük birinden kaçamayacağını hafızasına yazıyor. Araştırmalara göre, cinsel suistimale uğrayan çocukların birçoğu çırpınmanın ve o anda kaçmanın çözüm olmadığını düşündüğü için kaçmayı denemiyor.

28

29 “Vücudum Görünmemeli” Hissi
Evde çıplak dolaşmasına izin vermeyin… Dört yaşından itibaren çocuğunuzu ev içinde çırılçıplak dolaştırmayın. Giysilerini kendisinin giyip çıkartmasına izin verin. Kendisini başkalarının yanında çıplak görmeye alışkın olmayan çocuk, elbisesinin birileri tarafından çıkartılmasından ciddi rahatsızlık duyar.

30 “Banyoda Çıplak Olunmaması' Bilinci
Çocuğunuzla birlikte banyo yapmayın… Bazı anne babalar, bebeklikten itibaren çocuklarıyla birlikte yıkanır. 4 yaşından itibaren buna son verin. Ona banyo yaptırırken de üzerinde mutlaka alt çamaşırının olmasına dikkat edin. 7 yaşından itibaren ise mutlaka ve mutlaka çocuğunuzun genital bölgesini başkalarının; eş, dost, akraba görmemesine özen gösterin.

31 “Tuvalette Benden Başkası Olmamalı” Bilinci
Çocuğunuz tuvalet ihtiyacını giderirken yanında durmayın… Çocuğunuza dört yaşından itibaren tuvalet ihtiyacının yalnız başına giderilmesi gereken bir durum olduğunu öğretin. Yanında durmayın. Korktuğunu söylese bile onu ihtiyacını yalnız gidermesine alıştırın.

32 “Soyunma ve Giyinmede Yalnızlık” İlkesi
Başkalarının yanında üst-baş değişimi yapmayın… Temel davranış refleksinin kazandırılmasında çocuğun kıyafetlerini yalnız başına giyip çıkarması büyük önem taşıyor. 4 yaşındaki bir çocuk yalnız başına kıyafet giymekte zorlanabilir. Bu durumda anne ya da baba başka bir odada ona yardımcı olmalı. Asla salonda başkalarının yanında üst-baş değiştirilmemeli.

33 “İzin Verirsem Kabul Edilirsin” İlkesi
Onun özel dünyasına saygıyla yaklaştığınızı hissettirin… Anne-babalar, çoğu zaman çocuklarının bir birey olduğunu unutuyor ve farkında olmadan ona kendi tekelindeki bir mal muamelesi yapıyor. Buna göre özellikle 7 yaşından sonra çocuğunuzun odasına izin almadan girmeyin. Mesela onu odasında üzerini giyerken gördüğünüzde, özel dünyasına saygıyla yaklaştığınızı hissettirin ve özür dileyip kapısını kapatın. Çocuk, odasının kendisine özel olduğunu anlamalı ve izin vermeden kimsenin giremeyeceğini bilmeli.

34 "Kim Kimdir?" Bilinci... Çocuklar için herkes güvenilirdir. Ancak gerçek öyle değildir. Bu nedenle çocuklara, ilk yaşlardan itibaren kimin kim olduğu bilinci verilmelidir. Çocuk, henüz küçük yaşlarda, anne, baba, amca, dayı, teyze, hala gibi birinci derece yakınlarının, diğer yakınlarından farklı olduğunu öğrenerek yetişmelidir. Bu bilincin oluşması için yapılması gerekenlere değinelim:

35 "Biz" Bilincini Genişletme...
Çocuklarda yedi yaşına kadar "Ben" bilinci hâkimdir. Ancak çocukların "ben" diye ifade ettiği kişi, (sadece) kendisi değil, aynı zamanda kendi ihtiyaçlarını karşılayan anne-babasıdır da. Çocukların ilk yaşlardan itibaren birinci derecedeki akrabaları ile iletişim artırılarak, "ben" diye kabul ettiği "biz" çevresine birinci derece akrabaların da ilavesi sağlanmalıdır.

36 "Örnek Kişiler" Profili…
Küçük yaşlardan itibaren, “Anne, teyzenin yarısıdır" ya da “Amca, babanın diğer yarısıdır" gibi, çocuğun dünyasında birinci derecedeki akrabaların tam oturmasında deyim ve atasözlerinden faydalanılabilinir. Pozitif örneklerde, bu akrabalar verilmeli, negatif örneklerde asla birinci derecedeki akrabalar kullanılmamalıdır.

37 "Kimden, niye hediye?" Sorgusu...
Çocuklar, sürprizleri ve hediyeleri severler. Sürpriz ve hediyelerin ancak birinci derecedeki yakınlar tarafından verildiğinde "sorgulanmadan” alınması, üçüncü derecedeki kişilerden alınan her bir şeyde "sebep sorgulama" alışkanlığı kazandırılmalıdır. Ayrıca alınan her bir hediyenin "karşılığı" olmalı bilinci oluşturulmalıdır.

38

39 Taciz yaşayan çocuk nasıl anlaşılır?
Cinsel suistimale uğrayan çocuğun kaybettiği en önemli duygu; “Güven”...Güven kaybı insan yaşamında oldukça önemli. Böyle bir olayı yaşayan küçük bir kız çocuğu ise, içe kapanır, kendini sorgular, kendini suçlu hisseder, depresif olur, erkek çocuğu ise kimlik bunalımı geçirir. Kendisinin hâlâ erkek olduğunu ispat etmeye çalışır, anlamsız “maço” davranışlar sergiler, agresif bir hale bürünür. Böyle bir durumda kalan çocuğun en önemli ihtiyacı güven duyabileceği bir eldir. Bunun için Avrupa'da birçok ülkede taciz yaşayan çocuklar için özel “Güven Kazandırma Merkezleri” bulunuyor. Çocuk burada yeniden hayata tutunup daha sonra travma sonrası terapiye alınıyor. Maalesef ülkemizde ne "Güven Merkezleri" ne de "Travma Sonrası Terapi Merkezleri" gerçek anlamda işlemiyor.

40

41 Taciz yaşayan çocuk nasıl anlaşılır?-2
Erkek çocuk da kız çocuk da oyun arkadaşı olarak erkeklerle oynamayı tercih eder. Suistimalin, erkek çocuklarda bıraktığı en derin iz, kimlik bunalımıdır. Erkek çocuk güç kazanmak, kız çocuk güçlüye sığınmak ister. Kız çocuk, kimliğini değiştirme eğilimindedir. Geçmişine ait bütün izleri üzerinden atmaya ve silmeye gayret eder. Suistimale uğrayan çocuklar, geçici hafıza kaybına uğruyor. Hayatının ilerleyen dönemlerinde geriye dönüp baktığında küçüklüğünün o günlerini hatırlayamıyor.

42

43 KAYNAKLAR Pedagog Adem GÜNEŞ’in “Çocuklarda Mahremiyet Eğitimi: Labirent” adlı kitabından derlenen internet yazısı Uzman Klinik Psikolog Dr. Ayten ZARA’nın “Çocuk İhmali ve İstismarı” adlı internette yayınlanmış yazısı

44 Bizi dinlediğiniz için teşekkür ederiz…


"ÇOCUK İHMALİ ve İSTİSMARI" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları