Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

SEMİNERİNE HOŞ GELDİNİZ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "SEMİNERİNE HOŞ GELDİNİZ"— Sunum transkripti:

1 SEMİNERİNE HOŞ GELDİNİZ
ANA-BABA TUTUMLARI SEMİNERİNE HOŞ GELDİNİZ

2 İnsan yaşamında, doğumdan önce başlayan ve hayatın sonuna kadar etkisini sürdüren bir kurum olarak aile, fizyolojik olduğu kadar ekonomik, kültürel ve toplumsal yönleriyle de kişinin ruhsal gelişimini, davranışlarını biçimlendirip yönlendirir.

3 ÇOCUKLARA KARŞI TUTUM VE DAVRANIŞLARININ ÖNEMİ
ANNE VE BABANIN ÇOCUKLARA KARŞI TUTUM VE DAVRANIŞLARININ ÖNEMİ Anne-baba-çocuk ilişkisi, temelde anne ve babanın tutumlarına bağlıdır. Çocuklar arasında uyum bozukluğuna yol açan birçok vakaya, yeterli ve uygun olmayan anne-baba çocuk ilişkilerinin neden olduğu saptanmıştır.

4 ANNE BABANIN TUTUMUNUN
ÇOCUK GELİŞİMİNE ETKİSİ Hatalı anne baba tutumu ve bozuk aile yapısı, sağlıksız bir gelişimin ve uyumsuzlukların başlıca kaynağı olabilir. Anne-baba, bazen çocuğa çok şey vererek onun kendi gelişimine yön vermesini engeller. Bazen de çok az şey vererek ona gerekli desteği sağlayamaz ve uygunsuz davranış örüntülerinin gelişimine neden olur. Demokratik anne-baba dil alışverişine olanak sağlar dil gelişimini sağlar. Baskı altında büyüyen çocuk, çekingen, başkalarının etkisinde kolayca kalabilen, aşırı hassas bir kişilik yapısına sahip olabilir

5 Anne babanın aşırı koruması, çocuğa gerekenden fazla kontrol ve özen göstermesi sonucu çocuk, genellikle diğer kimselere bağımlı, özgüveni olmayan bir birey olarak yetişir. Aşırı hoşgörü ve dürüstlük, çocuğun bencil olmasına ve zayıf sosyal çevre uyumuna neden olur Çocuk, doğumundan itibaren var olan ben merkezcil tavrını, bu aşırı boyun eğici tavır nedeniyle, zamanla sosyal normlara uygun şekilde değiştiremez, uyumsuzlaşır, Anne-babasına saygısı azalır.Onları yönetmeyi ister.

6 çocuğun aynı davranışına karşı farklı zamanlarda farklı tutumların sergilenmesi çocuğun davranışlarına rehberlik edecek dengeli değer yargılarının oluşumunu engeller. Demokratik, hoşgörülü ve kabul edici tavrın benimsendiği evlerde, çocuklar aktif, bağımsız kararlar alabilen, yaratıcı, toplumsal bireyler olarak yetişirler. otoriter tutumun benimsendiği evlerdeki çocuklarda, kavgacılık, işbirliğine yanaşmama, engel olunamayan ve tekrar eden saygısız davranışlar tespit edilmiştir

7 Başarıyı Arttırmada Anne
Baba Tutumları Beklentilerinizi çocuğun kapasitesi oranında belirleyiniz. Okulla olan ilişkilerinizi güçlendiriniz Çocuğunuzun akademik yeterliliğini daha önceden tanıyor olmalısınız. Anne baba ve çocuk iletişimi güçlenmelidir Bağımsız çalışma alışkanlığı kazandırılmalıdır. 

8 Tutarsız disiplin uygulamalarından derhal vazgeçilmelidir .
Basarisizliğin altında yatan nedenler düşünülmelidir. Çocuk olduğu gibi kabul edilmelidir Çocukta güven duygusu geliştirilmelidir Birey kendisi ile yarışmalıdır . . Basarisizlik yoktur. Öğrenilecek sey vardır. .

9 Basarisizlik yoktur. Öğrenilecek şey vardır.
Suçlayıcı ve olumsuz ifadelerden kaçınılmalıdır. Çocuğun ilgi alanlarının keşfedilip hemen yönlendirilmesi yararlıdır. Çocuk mutlaka araştırmaya sevk edilmelidir. Çocuğun kitap okuma alışkanlığının kazanılması ancak anne babanın ona model olmasıyla gerçekleşebilir.

10 KÖTÜ ALIŞKANLIKLARI KAZANMADA
ANNE-BABA TUTUMUNUN ETKİSİ Ailenin, gencin bağımsızlaşma eğilimlerine karşı tutumunda değişiklik olmazsa, bireyde büyüdüğünü ispatlama veya çocuk gibi davranılmasına tepki olarak sigara kullanma davranışı görülebilir. Bu yolun seçilmesinin sebeplerinden biri, sigaranın yetişkin davranışı olarak sunulmasıdır.

11 Gençlerin sigaraya başlamalarının bir başka nedeni de, sigara kullanımını otoriteye başkaldırı sembolü olarak algılamalarıdır Sonuç olarak, anne-baba tutumu, kötü alışkanlıklara başlamada, sürdürmede ve sonlandırmada özellikle ergenlik döneminde belirleyici rol oynamaktadır. Davranışlarında tutarlı, sevecen, kabul edici,çocukların düşüncelerine değer veren tutumları ile sigara kullanımının başlamasında ve bırakılmasında çok önemli bir yere sahiptirler.

12 TAVIRLARINI ETKİLEYEN
ANNE VE BABALARIN, ÇOCUKLARINA KARŞI TAVIRLARINI ETKİLEYEN BAŞLICA FAKTÖRLER ŞUNLARDIR

13 Dünyaya gelen çocuk, anne ve babanın beklentilerine uygun olmadığı taktirde, oluşan kırıklık sonucu, anne ve babada reddetme tavrı gelişir. Toplumun kültürel değerleri, çocuklarını yetiştirme konusunda anne ve babaların tutumlarını etkiler. Üstlendikleri ebeveyn rolünden haz duyan ve görevlerini gereğince yaptıklarına inanan anne ve babaların çocuklarına karşı tıkındıkları tavırlar, daha başarılı ve olumludur .

14 Çocuklarını nasıl yetiştireceklerini bilemeyen, güvensiz ve kendilerini yetersiz hisseden anne babaların çocuklarına karşı tıkındıkları tavırlar, başarısız ve olumsuzdur. Çocuklarının sayı, cinsiyet ve kişilik özelliklerinden memnun olan anne ve babalar, memnun olmayanlara oranla, daha uygun tavırlara sahiptirler. Anne ve babanın kendi çocukluk yıllarındaki deneyimleri, şimdiki tutumlarında etkili olabilir.

15 Aile içinde eşler arasındaki ilişki, çocuklara karşı takınılan tavrı etkileyen bir başka faktördür.
Çocukluk yıllarını zor koşullar altında geçiren bir baba ya da anne, parasal olanaklara sahip olur olmaz, çocuğuna en iyi ortamı hazırlamak ister. Çocuk evlilik dışı, istenmeyen bir bebek olabilir. . Henüz anne-baba bir çocuklarının olması için kendilerini hazır hissetmeden ebeveyn olmuş olabilir.

16 Çocukta bedensel ve ruhsal açıdan bir engel veya özür olabilir.
Anne ya da baba hayal kırıklığı yaşıyor ve suçluluk hissediyor, suçu da direk çocuğa yüklüyor olabilir. Anne yada baba çocuğa aşırı düşkünlük gösterip eşini ihmal ediyor olabilir. İhmal edildiğini düşünen eş çocuğu kendisine rakip görebilir. .

17 Geçmiş yaşantısının alışkanlıkları ve deneyimleri.
Çalışma koşullarından dolayı aşırı yorgunluk ve çocuklara ayrılabilecek zamanın kısıtlı olması . Çocuk bakımını annenin dışındaki büyükannenin üstlenmesi, evde bakıcının bulunması ve bunların çocuğu anne ve babayla paylaşmak istememeleri . Geçmiş yaşantısının alışkanlıkları ve deneyimleri. -

18 Teknolojinin hızla gelişmesi,ebeveynlerin kendilerini yeni gelişmelere kapalı tutmaları.
Bilgisizlik ve aile ilişkilerinde eşit sorumluluk ve paylaşımların olmaması. Ekonomik ve toplumsal nedenler

19 Ama bunlar sadece bahanedir
Ama bunlar sadece bahanedir. Hiçbir bahane çocuğu ret etme konusunda kabul edilir olamaz.

20 ANNE BABA TUTUMLARI 1-Şiddetli Reddedici Anne Baba Tutumları
2- Kayıtsız ve Pasif Anne- Baba Tutumları 3- Baskıcı, otoriter, katı ve sıkı anne-baba tutumları 4- Dengesiz, kararsız ve tutarsız anne-baba tutumları 5-Abartılmış Sevgi ve Aşırı Koruyucu Anne-Baba Tutumları 6-Gevşek Anne-Baba Tutumları 7-Amaçsız Hoşgörülü Ana-Baba Tutumları 8- Mükemmeliyetçi, ana-baba tutumları 9- Kabul edici, güven verici, hoşgörülü ve demokratik ana-baba tutumları

21 ŞİDDETLİ RED EDİCİ ANNE-BABA TUTUMU
Şiddetli ret edici tutumu olan ailelerde çocuğa karşı düşmanmış gibi davranılır. Çocuk hiçbir zaman beğenilmez, eleştirilir, eksik yönleri araştırılır . Öz evlat olduğu halde üvey evlat muamelesi görür,bazen anne, bazen baba düşmanca duygular içindedir

22 Aile içi iletişimde çocuğa karşı soğuk davranılır.
Baskı yapmak için her türlü fırsat kollanır . Ailenin her türlü angarya işi bu çocuğa yıkılır . Kardeşler arasında günah keçisi olarak bir çocuk seçilir. Aile ortamı kesinlikle sıcak -sosyal ve güven verici havadan yoksundur

23 Aile arası ilişkiler kavga,çatışma,gerilim doludur.
Anne ve baba çocuğu sevmemekte, anlamamakta ve onu diktatörce yönetmeye çalışmaktadır. .

24 ŞİDDETLİ RED EDİCİ ANNE
BABA TUTUMLARINI ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

25 Çocuklar, yardım ve merhamet duygusundan uzaktır.
Duygusal kırgınlıklar yaşayan, agresif ve saldırgan yapıdadırlar. Hayvanlara, kendinden küçük ve güçsüzlere karşı düşmanca duygular beslerler. Anne ve baba tarafından şiddete maruz kalmamak için, onlara karşı uysal, edilgen ve erdemli olurlar.

26 Anne babaya karşı içten içe düşmanca duygular beslerler.
Korkak ve pasif karakter yapısına sahiptirler. İnatçılık, hırçınlık, uyumsuzluk, çete başı olma, yasa dışı eylemlerde bulunmaya yatkınlık, intihar eğilimli olurlar. Kendine güvensiz ve dengesiz bir kişilik sergilerler. Bastırılmış duygularından ve kendini ifade edememekten dolayı kendilerine zarar verme eğilimindedirler.

27 Sevgiye en fazla ihtiyacı olan zamanlarda ret edildiği için şiddetli öfke krizleri geçirebilirler .

28 KAYITSIZ VE PASİF ANNE BABA TUTUMU

29 Çocuğun davranışları karşısında ilgisiz ve kayıtsız davranışlar sergilerler.
Anne-babalar hoşgörü ile boş vermeyi birbirine karıştırmaktadırlar . İhmalkar ebeveyn zorunlu zamanlarda çocukla yüzeysel ilişki kurmaktadır . Anne-Babaların kişilik yapıları değişkendir.

30 KAYITSIZ VE PASİF ANNE-BABALARIN
ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

31 Anne babanın ilgisini çekmeye çalışıp saldırgan ve suça yönelik davranışlar gösterirler .
Yaşı büyüdükçe anne babadan uzaklaşıp ,onlara karşı kin güderek intikam almaya çalışacaktır. Aradığı sevgi ve şefkati ailede bulamadığı için dışarıdaki ilişkilerde arayacaktır. Çocuğun ceza alması bile kısa bir müddet için var olduğunu hissettirir. Bu nedenle aldığı ceza onun için bir tür ödüldür.

32 BASKICI ,OTORİTER,KATI VE
SIKI ANNE BABA TUTUMU Otoriter ana-baba çocuğunu belki sevmektedir ancak sevgisini, çocuk istenilen şekilde davrandıkça gösterir. Çocuğunu, kendi ideallerinde yaşattığı kalıplara uygun küçük bir yetişkin yapma çabasındadırlar. Çocuğun kendisini yaşaması engellenir .

33 Sus konuşma! Yapma! Karıştırma orayı! Otur yerine! Dokunma! Efendi ol! Tutma! Etme!

34 Her türlü davranışına müdahale edilip eleştirilir .
Çocuğun duygu ve düşüncelerine önem ve değer verilmez. Anne ve babalar çocuklarını sürekli eleştirip cezalandırırlar. Yaptırım gücü anne babadadır. Çocuğunu anlama çabasını hiç göstermezler.

35 Bu ailelerin verdiği eğitim de ceza her zaman ön plandadır.
Çocuğun işlediği suçla ceza orantılı değildir, çocuğa verilen cezalar çok ağır olur.

36 UNUTMAYIN Belki sonuçta çocuğun aileye gösterdiği direnç kırılır ve ailenin istediği kılıfa zorda olsa çocuk girer. Aile istediği gibi uzaktan kumandalı bir çocuğa sahip olur. Ama geriye çocuktan çok fazla bir şey kalmaz. Anne baba başarıya ulaşmıştır. Ama silik bir kişiliği olan çocukları olmuştur.

37 BASKICI,OTORİTER,KATI VE
SIKI ANNE-BABALARIN ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

38 Çocuk duygu ve düşüncelerini içine atarak bastırır.
Çocuk attığı her adımda yanlış yapma korkusu içindedir Çocuk, hassas, kırılgan, hastalıklı bir kişilik yapısına yatkındır. Aşağılık duygusu gelişmiş, kendine güvensiz, pasif, zorluklar karşısında teslimiyetçi bir yapıdadır.

39 Kolayca ağlama eğimi gösterirler .
Başkasının etkisinde kolaylıkla kalabilirler. Tüm bunların sonunda çocuk ya ele avuca sığmaz. Yada renksiz, kişiliksiz, varlığı yokluğu belli olmayan birisi haline gelir. .

40 DENGESİZ,KARARSIZ VE TUTARSIZ ANNE BABA TUTUMU
Bu dengesizlik ve tutarsızlık, ana-baba arasındaki görüş ayrılığından olduğu gibi anne-babanın gösterdikleri değişken davranış biçiminde de görülebilir.

41 Anne baba mutlaka aynı eğitim görüşüne sahip olmalıdır .
Aldığı cezanın niteliği, hangi davranışın sonunda aldığı, çocuğa açıklanmalıdır . Anne ve babaların çocuklar arasındaki tutarsız ve ayrımcı davranışlarından bir başkası da kız erkek çocuk ayrımıdır.

42 Büyük çocukların yetiştirilme tarzı ile küçük çocukların yetiştirilme tarzları arasında farklılıklar görülmektedir. Çocuğa verilen eğitim türünde de tutarsızlık görülmektedir.

43 DENGESİZ,KARARSIZ VE TUTARSIZ ANNE VE BABA TUTUMLARININ ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

44 Çocuk, hangi davranışın nerede ve ne zaman yapılacağını kestiremez.
Neyin doğru neyin yanlış olduğunu bilemez. Çocuk kendi kişilik gelişimini sağlamak için oldukça uzun zaman ve emek harcar.

45 ABARTILMIŞ SEVGİ VE AŞIRI
KORUYUCU ANNE BABA TUTUMU Aşırı istenilen, geç kavuşulan, tek çocuk, ilk çocuk, tek erkek veya kız çocuk en küçük çocuk, en geniş sülalenin tek erkek çocuğu gibi çocuklar genellikle abartılmış sevginin odak noktası olurlar.

46 Genellikle bu tür çocuklar erken konuşup geç yürürler.
Aşırı koruyucu ve abartılı sevgisi olan anne babalar çocuklarına derin duygusal bağla bağlıdırlar. Anne baba çocukları için sebepsiz yere aşırı kaygı içindedirler. Bu kaygı da onları çocuklarını aşırı korumaya yönlendirir.

47 Çocuğu mutlu edemeyeceklerini düşündükleri için hep endişelidirler.
Çocuğa karşı boğucu şefkat gösterirler. Çocuğu ilgilendiren karalar da yaşı kaç olursa olsun fikri sorulmaz. Çocuğun yanlışları anne baba tarafından görülmek istenmez.

48 Anne baba çocuğa yaptırmak istedikleri bir davranış için duygu sömürüsü metodu ve şiddetli şefkat yöntemi kullanırlar. Aşırı koruyuculuğun altında yatan ana sebep annenin yalnızlığı ve hayattan özelliklede eşinde ve evliliğinde beklediğini bulamamış olmasıdır. Anne, çocuğunu kendine aşırı bağımlı yaparak kendisini değerli ve eşi bulunmaz hisseder.

49 Abartılmış sevgi ve aşırı koruyuculuk daha çok anne çocuk ilişkisinde ortaya çıkmaktadır.
Bu tür anne babalar (Çocuklar genelde üç yaşından itibaren rahatlıkla kaşık kullanabilir)çocukları 8-9 yaşlarında olmasına rağmen yemeklerini kendileri yedirmek isterler. Çocuğun veya gencin kıyafetlerini anne baba seçer.

50 Çocuk ergenlik çağına girmiş olmasına rağmen anne çocuğuyla yatmak ister.
Çocuğun yaşı büyük dahi olsa ona ne yapması ve ne yapmaması gerektiğini hatırlatır. Çocuğun kendini tanımasına fırsat vermezler. Anne-babalar çocukların kendilerine bağlılıklarını kendi yaptıkları fedakarlıkların karşılığı olarak görürler.

51 ABARTILMIŞ SEVGİ VE AŞIRI KORUYUCU ANNE-BABA
TUTUMUNUN ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

52 Çocuklar hayata ve sosyal yaşama gereğince hazırlanamazlar.
Hayattan edinmeleri gereken deneyimleri edinmeden hayatla karşı karşıya kaldıklarında uyum sağlamakta gülcük çekmektedirler. Ailenin sıcak kucağından ayrılmak istemezler.

53 Atılım ve başarma gücünden, kendilerini kabul ettirme istek ve yeteneğinden yoksundurlar.
Beceriksiz, çekingen ve sakar görünürler. Çoğunlukla başarısız ve mutsuz olurlar. Aileden uzak yaşama çocuk için oldukça acıdır . Daima dikkat çekmeye ve etrafındaki kişileri kendi emri altında tutup, hizmet ettirmeye çalışır.

54 Çok zayıf bir sosyal uyumu vardır.
Çocuk ailesine olan bağımlılığını dış çevreye de genelleyebilir. Çocuk kendini topluma kabul ettirmek için zaman zaman isyankar davranışlar sergileyebilir.

55 Kendine ve insanlara güvensizlik .
Başkalarına bağımlılık ve kendi başına karar verememe . İletişim güçlüğü ve sosyal ilişkilerden kaçma . Sorunlarla yüzleşmekten korkma ve sorunlardan kaçma . Kendiyle ve yaşamla ilgili olumsuz duygu ve düşünceler .

56 Kendini sevmeme ve kendiyle barışık olmama .
Başarısızlık kaygısı ve yetersizlik duygusu. Suçluluk duygusu. Saplantılı olma. Aşırı kaygılı olma.

57 GEVŞEK ANA BABA TUTUMU (ÇOCUK MERKEZCİ AİLE)
Çocuk, ailede inisiyatif sahibi tek kişidir. Çocuğun isteklerine diğer aile bireyleri kayıtsız şartsız uyarlar. Sevgi yönünden doyumsuzdur. Okul kurallarına uyum sağlayamazlar. Çocuğun neyi yapması veya neyi yapmaması konusunda bilgi verilmez.

58 Kuralları uygulama ve denetleme düzensizdir.
Bu tarz yetişen çocuklar anne-babalarını denetim altına alırlar.

59 GEVŞEK ANNE-BABA TUTUMUNUN
ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

60 Çocukların genel özellikleri bencil, sorumsuz, çabuk kızan, darılan, kırılgan, her dediğinin anında olmasını isteyen, sabırsız, şımarık, zor sosyalleşen anti sosyal davranış özellikleri gösterebilirler. Ben merkezci bir kişilik geliştirirler.

61 MÜKEMMELİYETÇİ, ANA-BABA TUTUMLARI
Anne baba çocuktan en iyisini bekler. Kendi gerçekleştiremedi yaşantıları çocuklarının gerçekleştirmesini isterler Çocuklardan aşırı din ahlak ve toplum kurallarına uymalarını beklerler.

62 ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

63 Çocuklar ağır nörotik gelişim gösterirler.
Kişilik ve karakter yapıları genelde çok katıdır. Aşağılık kompleksi vardır. Kendi iç dünyasında çatışma halindedir. Hayatta doyumsuz ve mutsuz olurlar. Sürekli sevgi ve nefret karışımı duyguları aynı anda yaşar.

64 Her işte istediği seviyeyi yakalamayınca, aşağılık duygusu çocukta gelişir.
Çocuk doyumsuz olur. Çocuk nerede durması gerektiğini bilemez. Son noktaya onunu yerine başkaları koyar.

65 Çocuklarına bütün çocukça davranışlar yasaklamışlardır.
Çocuklarından aşırı titizlik ve temizlik bekler. Askeri sistem aile ilişkilerine hakimdir. Çocuklarının dört dörtlük olmasını beklerler. Çocuğun arkadaşlarının seçimi de aileye aittir.

66 Başkalarının bu aile hakkında ne düşündüğü çok önemlidir.
Aile bireylerinin özel alanları ve kimlikleri tehdit altındadır.

67 DEMOKRATİK ANA-BABA TUTUMLARI
Ana babaların çocuklarına karşı hoşgörülü sahibi olmaları, çocuklarını desteklemeleri, bazı kısıtlamaların dışında çocuğun istek ve arzularını yerine getirmeleri anlamına gelmektedir. .

68 Bir çok alternatif sunularak tercih çocuğa aittir.
Aile içinde güven ve şeffaflık vardır. Problemlerle nasıl baş edebileceklerini birlikte araştırırlar. Kabul eden anne baba çocuğun ilgilerini göz önünde tutar. Anne baba birbirlerine ve çocuklarına karşı olan duygularında net ve açıktır. Bir çok alternatif sunularak tercih çocuğa aittir.

69 Çocuğun aile içi ve dışında uyacağı kuralların sınırları bellidir.
Aile içerisinde eşit bir ilişki vardır. Aile içi şiddet ve duygusal yaptırım yerine ikna etme düşüncesi hakimdir. Bu ailedeki sevgi, herhangi bir koşula bağlı olmayan karşılıksız sevgidir.

70 Aile çocuğa karşı sergilediği tutumlarda onun yaşını ve gelişim basamaklarını göz önünde bulundurur.
Başarısızlıkları cezalandırmak yerine başarılar ödüllendirilir.

71 DEMOKRATİK ANNE-BABA TUTUMLARININ
ÇOCUĞUN KİŞİLİK GELİŞİMİNE ETKİLERİ

72 En önemlisi mutlu, özgüvenli bir bireydir.
Demokratik ve güven verici ortamda yetişen çocuk, kendine ve çevresine saygılı, sınırlarını bilen, yaratıcı, aktif, etkin, girişken…vb. En önemlisi mutlu, özgüvenli bir bireydir.

73 SEVGİLİ ANNE VE BABALAR
Çocuklarınızı saygılı yapmak için : Onun hislerine değer verin ve bunu gösterin. Çocuklarınızın güveninin kazanmak için: Onlara boş vaatlerde bulunmayın, vaadinizi yerine getirin, eşler olarak birbirinize saygı gösteriniz.

74 Çocuklarınızın size saygı göstermesi ve iltifat etmesi için;
Çocukların kusurlarını suçlarını alay ve hakaretle karşılamayın. Çocuklarınızın sözünüzü dinlemeleri için; Onlardan yerine getirebilecekleri şeyleri isteyin. Kuru tehdit savurmayın. Çocuklara insanları sevdirmek için; Onlara daima iyi insanlardan bahsedin

75 Çocukları kıskanç yapmamak için;
Çocuğun yanında durumu iyi olanları çekiştirmeyin. Çocukların hayal ve kabus görmemeleri için; Onlara sihirden, büyüden, peri masallarından, kaf dağının ardındaki devden, kötü kalpli cadıdan vs bahsetmeyin.

76 Çocukların inatçı olmamaları için;
Onların her istediğini yerine getirmeyin Çocuğunuzun yalancı olmamamsı için: Yalan söylemeyin. Çocuklarınızı amaçlı,enerjik ve hayata sıcak bakan bir fert yapmak için; Onu hoşlandığı ve yeteneği olduğu mesleğe yönlendirin.Çocuğu sosyal faaliyetlere katın. Onlara ders yönünden fazla baskı yapmayın.

77 Çocuklarınızı düzene ve temizliğe alıştırmak için;
Yataklarını ,oyuncaklarını,kitaplarını ve düzelttiklerinde tebrik edin ve onlara ödül verin.Ama her zaman ödül vermeyin. Çocukların cimri olmamaları için; Paraya çok değer vermeyin.

78 Çocukların sağlıklı olarak yaşamlarını sürdürmeleri için;
Çocuklarınızın üstüne çok titremeyin.Temiz havadan, kırdan, güneşten istifade ettirin. Vücudunu ilaca alıştırmayın. Anne baba alarak çocuğa doğal yaşam fırsatını vermeliyiz. Çocuğun yakın çevresi uyanık olmalı; Ders çalışmama ve sinirlilik gibi sorunların altında depresyon olabileceği unutulmamalı.

79 Ailedeki her bireyin özelliklerine, yeteneklerine, ilgilerine, gereksinimlerine duyarlılık göstermelidir.

80 Amaç, "kusursuz ebeveynler" olmak değil "elden geldiğince iyi ebeveynler" olabilmektir.
Ne olursa olsun sağlıklı bir ailede asla kaybedilmemesi gereken en önemli şey bireyler arasındaki sevgi, saygı, anlayış ve doğallıktır.

81 HAZIRLAYAN: FİLİZ GÜNEŞ
Seminerimizi İzlediğiniz İçin Teşekkür Ederiz. HAZIRLAYAN: FİLİZ GÜNEŞ


"SEMİNERİNE HOŞ GELDİNİZ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları