Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

MARIO BOTTA.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "MARIO BOTTA."— Sunum transkripti:

1 MARIO BOTTA

2

3 MARIO BOTTA 1943 yılında İsviçre’nın Mendrisio kentinde doğan Botta, kendi deyişiyle okuldan hep nefret etmiş. Bu sebeple 15 yaşındayken okulu terk edip Carloni and Camenish mimari bürosunda teknik ressamlık yapmaya başladı. Bu tecrübe onu mimarlıkla tanıştırdı. 3 yıl sonra, 18 yaşında aynı ofiste çırak mimar olarak ilk projesinin başına geçti. Bu projenin kendisine kazandırdığı heyecanla 1961 yılında Milano’da sanat okumaya başladı. Hiçbir zaman çok başarılı bir öğrenci olmadı ancak bu, okulu bitirdikten sonra Venedik Mimarlık Enstitüsü’nde (Instituto Universitario di Architettura-IUA) mimarlık okumasına engel değildi yılları arasında Venedik’te, daha sonra tüm tasarım anlayışına yön verecek olan Le Corbusier, Louis Kahn gibi mimarlığın yapı taşlarıyla tanışma fırsatını yakaladı. Tez hocası da olan Carlo Scarpa gibi ustalardan ders aldı. Mezun olduktan sonra ilk olarak 1971 yılında İsviçre’de bir özel konut projesi tamamladı. Dünyanın en tanınmış mimarlarından biri olarak çizdiği çığır açan binaların dışında hatırı sayılır bir ürün tasarımı koleksiyonu bulunan Mario Botta halen Lozan’da bulunan Ecole Polytechnic Federale’nin yanında kuzey ve güney Amerika’daki çeşitli mimarlık okullarında eğitmenlik yapıyor. Mimari alt yapısında Le Corbusier ve Louis Kahn gibi 1920’lerin modernizm gurularının etkileri bulunan İtalyan asıllı İsviçreli mimar Mario Botta, bu alt yapıyı bambaşka bir şekilde yorumluyor. Yapılarında modernizmin güçlü ve saf geometrisiyle post-modernizmin gösterişli ifadelerini birleştiren Botta, “açılı budanmış silindir”formunu ise bir imza olarak kullanıyor.

4 VİA CİANİ LUGANO‘DAKİ OFİS BİNASI
Botta nın kendisine yeni bir stüdyo tasarlama kararı ile ikamet için yapı programı aynı zamana rastlayınca,Lugano şehrinin gelişmekte olan bir bölümünde bir şehir villası projesi kendiliğinden belirdi. Bu projenın özelliği dairesel mekanın getirdiği olanakların yanısıra Stablo’daki binada olduğu gibi yapıyı çevresindeki diğer yapılarla karşılaştırılmaktan kurtarmak olmuştur. Binanın üst üç katı giriş atriumunun üzerindeki boşluğun etrafında çevrelenen ve dışarıdan pencerelerle belirlenmiş üstü kemerli bir çatı ile ortülmüş büyük bir stüdyo ve çalışma alanıdır. Bu alana ışık sağlayan bir dizi yuvarlak pencere aynı zamanda yaratıcılık için konsantrasyon bakımından da etkili olmaktadır.

5 SAN FRANCISCO’DA MODERN SANAT MERKEZİ
Çevresinde üç yüksek bina bloğu bulunan bu bina haliyle kuvvetli bir etki yapacak ama genede çevresindeki yapılarla doğrudan kıyaslanmayacak bir şekilde tasarlanmıştır. Tasarımın üç belirli amacı vardır. Bulunduğu yerin ve etrafındaki blokların olumsuz etkilerine rağmen doğal ışığın sağlanması; bütünlüğü simgeleyen dış görünüş iç mekana girmeyi teşvik eden , kendi başına özelliği olmayan koruyucu maske gibi bir dış cephe. Öndeki yükseltilmiş cephe hepsi yukarıda açıklandırılmış sergi alanları içerir. Bu alanlar ortaya, silindirik bir mekana açılır. Kenarı ağaçlandırılmış çatı hem orta boşluğu örtmekte hemde ışık sağlamaktadır. Binanın çeşitli alanlarına ulaşım bu ana boşluk etrafında yapılmaktadır.

6 EVRY KATEDRALİ EVRY FRANSA 1988 1995
Botta bu projesinde masif etkisine rağmen belli bir eğimle alçaltarak tasarladığı binasının çevre binalarla uyum içinde olmasını sağlamış.bu tasarımında da tugla ıscılıgını ustaca yorumlayarak kompakt ve yalın bir kütle ortaya cıkaran mimar, kesılmıs sılındır forma sahip sahip katedralin üst kotunda adeta bir tacı cagrıştıran ağaçlara yer vermiştir . Cephesinde sistematik olarak kare pencere açıklıklarıyla bölüşen ve dairesel forma sahip olan katedralin planı,iç içe geçmiş ıkı daireden olusuyor. İçteki daire dinsel törenler için düzenlenirken,üst kat ile ilişkiyi sağlayan merdiven ve servis birimleri dıştaki dairenin içinde çözümlenmiş. Zemin kattaki görüşe merdivenlerle ulaşılıyor ve girişin hemen solunda arkasında yarım daire biçiminde bir vitrayda yaşam agacının sembolize edildiği bölüm bulunmaktadır. Botta diğer tasarımlarında da oldugu gibi burada da az sayıda ve tekrar eden mimari elemanlar kullanılarak çağdaş bir katedral mekanı yaratmış.

7

8

9 STATE BANK FREİBURG İSVİÇRE 1977 1982
Üçgen bir alan üzerinde konumlanan bu tasarım bulvar,cadde ve demiryolu istasyonu arasında yer alır.Kentin plan olarak farkla ve iyi tamamlanmış bir bölgesinde yer alan bina birbirinden farklı üç bölümden oluşmaktadır. Yaya yoluyla birbirinden ayrılan iki yan kanat ve meydanla bağlantılı, merkezde yer alan kütle. Bodrum katında bir disco ve garaj bulunan binanın zemin katında caddeye bakan tarafta bir kafeterya ve lokanta,iç tarafta ,banka pencerelerinin baktığı bölümdeyse üstü kapalı bir avlu yer alıyor.En üst kattaysa büyük bir konferans salonu,özel servis bölümleri ve demiryolu istasyonuna bakan teras bulunmakta. Tüm dış cephe,cevrenin genel görünümüyle uyumlu olcak biçimde yeşilin farklı tonlrındaki granitle kaplanmıştır.zemin kattaki büyük salonda duvarlar gri ve pembe ,döşeme siyah beyaz taşlarla kaplanmış.banka pencereleri ve tavan arasında kalan bölümdeyse malzeme olarak ahşap tercih edilmiştir.

10 İSVİÇRE KONFEDERASYONU TÖRENLERİ İÇİN HAREKETLİ GÖLGELİK
Botta ‘nın bu proje için yazdığı rapor şöyle der; Çadır bir göçmen çatısıdır. O bir varlık göstergesi olup, insanları bir tema, bir olay, bir paylaşma için bir araya toplar. İnsanın öğrenme ve kendisini başkalarıyla kıyaslama gereksinimini ele aldığımız zaman, gölgelik, çatını veya korunmanın en ilkel şeklidir. İnsan için önemli ve gerekli olan beraberlik duygularının bir işaretidir. Mimar için yapı çevrenin değiştirilmesi demektir. Bu yapı halen var olan dengenin yeni ve farklı bir denge olarak değişmesini insan ve çevrenin yeni ve farklı bir ilişkide olması anlamını taşır.gölgelik bir şato,bir ova veya bir göl ile birlikte düşünüldüğünde şato,ova veya göl yeni ve farklı bir anlam yüklenir Bilinen anlam yok olur,yeni bir anlam ortaya cıkar.belki de bu bir günlük ,kısa ömürlü mimari bizim her zaman içinde oldugumuz degişimleri anlamak,eleştirmek ve degerlendirmek için yararlı olur.

11 TOKYO DA SANAT GALERİSİ
Düzgün geometriye sahip Ön cepheyi arkadaki hizmet alanlarından ayıran boşluk binaya girişi sağlar. Binanın çevresinde bulunan ve zeminde büyük bir vitrine dönüşen boşluk altı katlı ve her katı ayrı işlev sağlayan binanın iç mekanla ilişki saglayan tek öğesidir.

12 MANNODA BİR EV Tasarımı ıle yapımı arsaında gecen on yıla askın süre mekansal ozellıklerı bakımından sorgulanan bu bınanın cekıcılıgını hıc etkılememiştir. Göle dogru hafıf egımlı bır duzluk uzerınde yapılan bına arazının en yusek noktasında bulunmaktadır. Alısılagelmıs planlaraq hıc uymayan tasarım kendı butunlugu ıcerısınde bır dızı ılkeyı ıdeal bır sekılde bır araya getırmektedır. Duvarda açılmış olan büyük kemer bınayı cevresıne acmakta yol ve epe tarafındakı sıyah kavaklar ıse yorenın geleneksel yapı tarzını andırmaktadır agacların arasındakı acık alan ıse bına ıle bahce arsaında ılıskı saglamaktadır.

13

14

15 BREGANZONA DA BIR EV Breganzona’daki ev, Lugano yakınında olup inişli yokuşlu bir arazide iki önemli yolun kesiştiği noktada bulunmaktadır. Bu bina yaşam alanı kavramında bir dönüm noktası yaratmıştır. Mario Botta’nında kabul ettiği gibi evin iki ucunda bulunan bölümler iç ve dış mekan arasında bir filtre görevi yapmakta olup burada geleneksel kırsal bölge yapı yöntemleri olan revak ve üst kat galerilerinden hareketle üstü canlı bir ışıklık ile örtülmüş giriş havlusu yer almaktadır. Daha önceki eserlerindeki katı cisimler oylum bırakılarak aynı form mekanik bir nesneye dönüştürülmüştür. Revak ve ışıklıklı cephe bir hareket ile ana bina kütlesinden ayrılacak gibidir.

16


"MARIO BOTTA." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları