Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Ergenlik - Adolescence

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Ergenlik - Adolescence"— Sunum transkripti:

1 Ergenlik - Adolescence
Dr. Mustafa Ergün

2 Ergenlik (Adolescence), 12-19 yaş arasındaki çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemidir.
Ergenliğin en önemli yönü onlu yaşlardaki (teenagers, yaşlar arası) çok kökten bedensel değişikliklerdir. Ergenliğin başlamasıyla Freud’un psikoseksüel gelişiminin son dönemine (genital stage) girilmiş olunur.

3 Erinlik (Puberty) çocukluğun bittiğini ve cinsel olgunluğun başladığını gösteren çok hızlı gelişim dönemidir. Ergenlerin cinsel olgunlaşma hızları değişiktir; erinliğin başlaması da her iki cinsiyet için 6-7 yıllık bir aralıkta olur.

4 Üremeden doğrudan sorumlu Birincil ve dolaylı sorumlu ikincil cinsiyet özelliklerinin gelişiminden (primary sex characteristics, secondary sex characteristics) hormonlar sorumludur. Birincil cinsiyet özelliği erkeklerde penis, kadınlarda da uterus’dur. İkincil cinsiyet özellikleri de, mesela her iki cinsteki kıllanmalardır.

5 Çocuklukta erkek ve kızlar aşağı yukarı aynı miktarda erkeklik (androgen) ve kadınlık (estrogen) hormonu salgılarlar. Erinliğin başlamasıyla hipofiz bezinin salgı salmaya başlaması bütün vücudu etkiler; adrenalin, iç salgı bezleri ve cinsel salgı bezleri çalışmaya başlar. Erinliğin ne zaman başlayacağı genetik, çevresel ve sağlık faktörlerine bağlıdır.

6 Kızlar genellikle erinliğe 11-12 yaşlarında ve erkeklerden biraz önce girerler.
12-13 yaş civarında kızların çoğunda adet kanamaları (menstruating) başlamıştır. Bu yaştan itibaren kız çocukları hamile kalabilirler.

7 Testosterone hormonu seviyesinin artmasıyla yaşındaki erkek çocuklarda erinlik başlar. Bu zamandan itibaren yetişkin kızları hamile bırakabilirler. Bu yaşlardaki çocuklar uyurken boşalmalar ve ıslanmalar (nocturnal emissions, ıslak rüyalar) görüleblir.

8 Farklı boy ve ağırlıktaki ergen kız ve oğlanların karşılaşacakları genel sakarlıklar, duygusal iniş-çıkışlar ve deri problemleri (acne vulgaris, veya sivilceler) yaygındır. Bunlar ve diğer değişmeler çocuklarda büyük bir bunalım, huzursuzluk ve hayal kırıklığı nedeni olabilirler.

9 Ergenlikte sağlık sorunları
Yeme bozuklukları: Şişmanlık (Obesity): Ergenlerin yaklaşık %15-20’si şişmandır. Şişmanlama kaygısı ve telaşı çocukları bir aşırı zayıflama (anorexia nervosa, veya açlıktan öme) durumlarına düşürebilir. Aşırı iştahsızlık (anorexia) aynı zamanda yeyip kusma (bulimia nervosa) hastalığına da düşürebilir.

10 Ergenlikte sağlık sorunları
Bunalım (Depression): Ergen bunalımı genelde hormonal değişmelere, hayatta karşılaştıkları zorluklara, beden görünüşleri hakkındaki kaygılarına bağlıdır. Bunun onlu yaşlardaki trajik sonucu intihar olabilir.

11 Ergenlikte sağlık sorunları
Madde kullanımı (Substance abuse): Ergenler arasındaki bağımlılık yapan madde kullanımı her geçen yıl artıyor ve kullanılan uyuşturucu veya bağımlılık yapan madde çeşidi ve miktarı çoğalıyor.

12 sexual thoughts and fantasies
Ergen cinselliği Ergenlerin cinsel faaliyetleri bazen istenmeyen hamilelikler, cinsel yoldan geçen hastalıklar, kürtaj, bağımlılık yapan madde kullanımı, suç işleme, cinsel taciz, AIDS ve okul başarısızlıklarına neden olmaktadır. sexual norms Ergen hamilelikleri ve kürtajlar sexual thoughts and fantasies Masturbation Sık sık cinsel faaliyet “who does what to whom? ”

13 Cinsel benlik ve ergenlikte yönlendirme
Cinsel yönlenme / yönlendirme (sexual orientation), bir kişinin karşı cinse mi, kendi cinsine mi yoksa ikisine birden veya hiçbirine mi yönlendiği konusudur. Karşı cinse yönelen kişilere heterosexual, kendi cinsine yönelenlere homosexual denir. İngilizcede erkek homoseksüeller için gay denirken, kadın homoseksüellere lesbian denir. Her iki cinse de ilgi duyanlara bisexuali hiçbir cinse ilgi duymayana asexual denir. Bu cinsel yönlenmeler hakkında biyolojik, psikolojik, sosyal ve hepsinin karması olan interaktif teoriler vardır.

14 Ergen hamileliği (teenage pregnancy)
Ergenlerin hamile kalması da çocuk doğurması da, hem anne hem de çocuk açısından tehlikelidir. Ergenin bedeni henüz çocuk doğurmak için tam gelişmemiştir, şartlar dolayısıyla düzgün tıbbi yardım alamaz, doğumdan sonra çocuğunu besleyemeyebilir. Çocuk gelinler ve anneler (teenage mothers) de benzer problemlerle karşılaşırlar.

15 Ergenlikte bilişsel gelişim
Piaget’nin bilişsel gelişim aşamalarında 12 yaşından itibaren soyut işlemler (formal operations) dönemi başlar. Bu dönemde çocuklar soyut düşünmeye ve olgulardan sonuç çıkarmaya başlarlar. Gelişmelerin sonunda ne olacağını tahmin ederler, sorunlarla esnek olarak uğraşıp çözümler gelişirebilirler, denenceleri test edebilirler, kendilerinin doğrudan yaşamadığı olaylardan da sonuç çıkarabilirler. Akıllı insan aklını kullanır. Daha akıllı insan, başkasın aklını da kullanandır Hz Ali

16 12 yaşındaki bütün çocuklar bu kademeye birden girmezler, bazıları çok sonra girer.
Araştırmalar, soyut ve eleştirel düşünmenin öğretilebileceğini göstermektedir.

17 Robert Sternberg, üç yönlü zeka teorisini savunuyor: Bunlar zekanın testlerle geliştirilen bilgi işlem yapma, problem çözme ve sonuç çıkarma yanı (componential), öğrenilenleri yeni durumlara transfer etme yanı (experiential) ve şartlara ve ortama uydurarak pratik uygulama yanı (contextual). Burada söylenmeden anlama, hissetme, sezme gibi duygular da önemlidir. Bu tip düşünme biçimlerinin hepsi ergenlikte geliştirilir.

18 Ahlaki gelişim ve hüküm verme
Ahlaki gelişim, bilişsel gelişimin bir başka yönüdür. Ahlaki gelişim içinde de genelde bir şeyin doğru veya yanlış olduğu hakkında hüküm verme vardır. Lawrence Kohlberg, üç temel ve altı alt aşamalı bir ahlaki gelişim teorisi ortaya koymuştur.

19 1) Gelenek Öncesi Düzey (preconventional):
a) Bağımlı ahlak (Ceza ve İtaat eğilimi): Kurallara ve otoriteye körü körüne bağlılıktır. Bu durumlar ben merkezci açıdan değerlendirilir. b) Bireysellik, Karşılıklı Çıkara Dayanan Alışveriş: Bu dönemde doğru olan şey, diğer insanların ihtiyaçlarını da dikkate alan, somut ve adil karşılıklı alış-veriştir. Bu evredeki kişi “ne kadar alırsam o kadar veririm” şeklinde bir yargıya sahiptirler.

20 Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım.
2) Geleneksel Düzey (conventional ): Bu düzeyde aile, grup yada ulusun beklentisi kendi başına değer taşır. Sosyal düzen ve beklentilere sadakat. a) Kişiler Arası Uyum Eğilimi: Kurallara bağlı, doğru, iyi (niyetli) insan olmaktır. b) Toplumsal sistem ve vicdan (Kanun ve Düzen Eğilimi): Doğru, bireyin topluma, bireylere, kurumlara katkıda bulunmasıdır. Kurallara uymanın nedeni, toplumsal sistemin -düzenin- korunmasıdır. Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım.

21 3) Gelenek Ötesi Düzey (postconventional): Bireyin, başkaları ve otoriteden bağımsız olarak izlemek istediği ahlak ilkelerini seçtiği ve kendine özgü değerler sistemini örgütlediği düzeydir. İlk düzeyde otorite kişinin tamamen dışındadır. İkinci düzeyde kişi otoriteyi içselleştirmiştir, ancak sorgulamaz. Bu üçüncü düzeyde ise kişisel otorite oluşur. a) Sosyal Sözleşme Eğilimi: Bireysel farklılıklar gözetilir ve doğal karşılanır. Her birey kendi tercihini yapma hakkına sahiptir. b) Evrensel Ahlak İlkeleri Eğilimi: İlkeler evrensel adalet ilkeleridir: insan haklarının eşitliği ve bireysel kişiler olarak insanların onuruna saygı.

22 Bu tabloya göre birey, çocukluktaki en somut ve yüzeysel ahlak anlayışından en somut ve derin ahlak anlayışına doğru ergenlik ve yetişkinlik evreleri yaşar. Kohlberg’e göre bu gelişim aşamaları evrenseldir ve her aşama kendinden bir önceki aşama gerçekleştikten sonra kendini gösterir. Fakat her bireyde ahlaksal gelişim aşamalarının tümünün gerçekleşmesi beklenemez. Her birey, sosyal ve kültürel çevresine bağımlı olarak kendi koşulları içerisinde ahlak gelişmesini sürdürür. Bu nedenle bireyler arasında aşama farklılıkları gözlenebilir ve her birey altıncı aşamaya kadar çıkamayabilir.

23 Ahlaki gelişim kısmen empati kurabilme, utanma, suçluluk hissetme gibi duyguların gelişime de bağlıdır. Çocuklar empati işaretlerini ilk yaşta vermeye başlarken utanma 2 yaşında, suçluluk duygusu ise 3-4 yaşlarında başlamaktadır. Kohlberg teorisine alternatif bir ahlaki gelişim teorisi de Carol Gilligan tarafından ileri sürülmüştür. Burada kadın ve erkeğin farklı biçimlerde hüküm verdikleri; erkeklerin daha ziyade adalet, kadınların ise merhamet ve acıma duyguları ile hareket ettiği belirtilmektedir.

24 Ergenlikte kimlik arayışı
Freud, genital dönemin bütün ergenliği ve yetişkinliği kapsadığını söyler. Buna karşılık Erikson, ergenlerin karşılaştığı esas çatışmanın kimlik şaşkınlığı ve karmaşası (identity versus identity confusion) olduğunu belirtir. Ergenler, birçok çatışmanın arasında bir de şahsiyet geliştirmekle uğraşırlar. Bunun için bir taraftan kendi varlıklarını ispat etmeye çalışırken diğer yandan toplumsal roller alarak, toplumsal kimliğe katılmaya çalışırlar. Meslek seçme, dini ve siyasi/etnik gruplara katılma gibi olgulara rastlanır.

25

26 Kadınlarla erkeklerin kişilik gelişimlerinde farklar vardır: Kadınlar samimi arkadaşlık ilişkileri ararken erkekler bağımsızlık ve başarı peşinde koşarlar. Erinlikteki hormonal değişiklikler ergenin duygularını da değiştirir. Cinsel duygu dalgalanımları yanında toplusal değerler ve otorite baskısı ile de mücadele eder. Ergenlerin bağımsız olmak için evden ve kardeşlerinden ayrılması da hem kendi hem da yakınlarının hayatında önemli dalgalanmalara neden olur. “Ankara'dan abim gelmiş  evde bir bayram havası  annem babam beni çok severmiş” Grup Gündoğarken

27 Ergenlerde çocuk suçluluğu
Ergenlerdeki arkadaş baskısı (Peer pressure), onları bazen antisosyal ve suç davranışlarına iter. Çocuk suçluluğunun iki türü var: Yasa tarafından cezalandırılabilecek suçlar (soygun gibi), yasalar tarafından cezalandırılmayacak suçlar (okulu kırmak gibi). Ergenler, özellikle erkekler kırıp dökme şeklinde suç işlemeye daha eğilimlidirler.


"Ergenlik - Adolescence" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları