Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

TERAPİ TEKNİKLERİ.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "TERAPİ TEKNİKLERİ."— Sunum transkripti:

1 TERAPİ TEKNİKLERİ

2 İmajinasyon- İmajı Sonuna Kadar Götürmek
Ait Olduğu Kuram: Bilişsel Terapi Tekniği Geliştiren: Aaron Beck Danışman, danışanın sık sık tekrarlayan, rahatsız edici imajları olduğunu saptadıktan sonra, imajlarla baş edebilmesi öğretilir (imajı değiştirmek, imajı başa çıkabilir hale getirmek, imajın sınanması vb.). Bunlardan biri imajı sonunda kadar götürmektir.İmajın bilişsel olarak yeniden yapılandırılması sağlanmaktadır.

3 Danışan:Yarınki dersten önce sizinle konuşmak zorundayım
Danışan:Yarınki dersten önce sizinle konuşmak zorundayım. Çok korkuyorum Danışman: Neden korkuyorsun? Danışan: Sanırım kendimi aptal gibi göstereceğim Danışman: Varsayalım ki öyle. Kendini aptal gibi gösterdin. Bu neden bu kadar kötü olsun ki? Danışan: Bu duyguyla asla yaşayamam Danışman: ‘’Asla’’ uzun bir süre. Şimdi buraya bak, varsayalım ki sana güldüler. Sen bu yüzden ölürmüsün? Danışan: Tabii ki hayır

4 Danışman: Örneğin onlar senin yeryüzünde yaşayan en kötü konuşmacı olduğuna karar verdiler. Bu senin gelecekteki kariyerini etkiler mi? Danışan: Hayır. Ama iyi bir konuşmacı olursam iyi olur Danışman: Eminim ki iyi olur. Şayet başaramazsan ailen veya eşin seni reddeder mi? Danışan: Hayır. Onlar çok iyi insanlar Danışman: O halde bu kadar kötü olan ne? Danışan: Kendimi çok kötü hissedeceğim Danışman: Ne kadar süre boyunca? Danışan: Bir iki gün kadar

5 Danışman: Peki ya sonra
Danışan: Sonra iyi olurum Danışman: ve sen kaderin pamuk ipliğine bağlıymış gibi kendinden korkuyorsun Danışan: Evet haklısın, bütün geleceğim şansa bağlıymış gibi hissediyorum Danışman: Şimdi bir iz üzerinde yürürken düşüncen karışmış. Ve sen herhangi bir yanlışı dünyanın sonuymuş gibi değerlendirme eğilimindesin. Burada yapman gereken tek şey yanlışları doğru bir şekilde değerlendirmen. Yani hedefe ulaşırken yaptığını bir başarısızlık olarak gör, bir felaket olarak değil. Yanlış ölçütlerine meydan okumaya başlamalısın

6 Bilişsel Cetvel Kullanma
Ait Olduğu Kuram: Bilişsel Terapi Tekniği Geliştiren: Aaron Beck Danışanları çift kutuplu ya ak ya kara tarzındaki düşünce ya da inançlarını değiştirmek için kullanılmaktadır. Danışanların bu teknikle “gri alanları” görmeleri sağlanmaya çalışılmaktadır. Örneğin, danışan “ben üstün başarılı birisi değilsem, başarısız birisiyim” şeklinde düşünüyorsa bu durum bir cetvel üzerinde gösterilerek danışanın “üstün başarı” ve “başarısızlık” arasındaki alanları görmesi ve inancını değiştirmesi sağlanabilir.

7 Düzeltilmiş Başarı/ Başarısızlık Cetveli
Başarı İçin İlk Grafik % % %100 I I I Didem Üstün- Başarılı Öğrenci Düzeltilmiş Başarı/ Başarısızlık Cetveli % % % % % %100 I I I I I I Hiçbir şey Çabalayan Ama Ahmet Didem Üstün Öğ Yapamayan Geçemeyen

8 Örnek Uygulama: Terapist: Pekala Didem, üstün bir öğrenci değilsen, başarısız bir öğrenci olduğuna bayağı inanıyorsun. Gel bunun grafik olarak nasıl görüneceğine bir bakalım ( % 0 ve % 100 başarı gösteren düz bir çizgi çeker) Terapist: Peki şimdi üstün bir öğrenci nereye yerleştirilmelidir? Danışan: Herhalde %90 ile % 100 arasında bir yere. Terapist: Peki sen başarısız olduğuna inandığına göre, % 0 da mısın? Danışan: Herhalde

9 Terapist: Peki o zaman, cetvele bakalım
Terapist: Peki o zaman, cetvele bakalım. % 90 ın sol tarafı tamamen başarısızlık mı oluyor? Danışan: Belki değil. Terapist: Peki o zaman, başarısızlık nerede başlıyor? Danışan: Herhalde %50 lerde bir yerde. Terapist: % 50 mi? Peki, o zaman % 50 nin altındaki herkes başarısız mı sayılır? Danışan: Emin değilim.

10 Terapist: Peki, sence sınıfınızda % 0 için daha uygun olan biri var mı?
Danışan: Belki şu Fen sınıfındaki Ahmet denilen oğlan. Onun durumunun benden daha kötü olduğunu biliyorum. Terapist: Peki. Ahmet’i % 0 a koyalım. Ama aklıma takıldı. Acaba sınıfta ondan da kötü olanlar var mı? Danışan: Belki. Terapist: Yani her sınavda, her ödevde başarısız olan biri? Danışan: Olabilir. Terapist: O zaman o kişiyi % 0 a koyarsak, gerçekten başarısız olarak, Ahmet’i ve seni nereye koymalıyız?

11 Danışan: Herhalde Ahmet % 30 da, ben de % 50 de olmalıyım.
Terapist: Şimdi. Her sınavda başarısız olan, ama derse de hiç gelmeyen, ödev vermeyen, hiçbir şey okumayan birini nereye koymalıyız? Danışan: Herhalde aslında o, % 0 olmalıydı. Terapist: O zaman, çabalayan ama geçemeyen bir öğrenci hangi noktada olmalı? Danışan: Herhalde % 10 da. Terapist: Bu durumda senin ve Ahmet’in durumu ne olur? Danışan: Sanırım Ahmet 50 de, ben de % 75 te oluruz

12 Terapist: Ev ödevi olarak, kendin için % 75 in de uygun olup olmadığını değerlendirmeye ne dersin? Ayrıca bu değerlendirmen, bu okul için geçerli olsa bile, bir başka okul ortamında, belki daha üst bir yerde olabilirsin. Her ne hal ise, % 75 lik bir durumda olan öğrenciye, ‘‘ başarısız’’ demek, sence ne kadar doğru? Danışan: Pek değil. Terapist: Belki söyleyebileceğin en kötü şey, onun %75 başarılı olduğudur. Danışan: Evet (Yüzü aydınlanır).

13 Terapist: Peki. Haydi gel şimdi, biraz önceki fikrine geri dönelim
Terapist: Peki. Haydi gel şimdi, biraz önceki fikrine geri dönelim. Eğer üstün bir öğrenci değilsen, başarısız bir öğrenci olduğuna şimdi ne kadar inanıyorsun? Danışan: Çok fazla değil. Belki % 25 Terapist: İyi. Terapist: Didem, gel şimdi burada yaptığımızı birlikte bir gözden geçirelim. Düşüncelerinde ortak olan bir ‘‘ ya hep, ya hiç’’ tarzını yakaladık. Daha sonra, başarı-başarısızlık alanında, gerçekten sadece iki kategori olup olmadığını anlamak; daha da gerçekçi söylersek, ‘‘ başarının dereceleri’’ olup olmadığını görmek için bir çizgi çizdik. Seni rahatsız eden başka ‘‘ ya hep, ya hiç ’’ tarzı inançları hatırlayabilir misin?

14 “Farz edelim ki” Şeklinde Davranma Ait Olduğu Kuram: Bilişsel Terapi
Tekniği Geliştiren: Aaron Beck Bilişsel terapide, inançlardaki değişmeler, paralel olarak davranışlardaki değişmelere yol açarken, aynı şekilde davranıştaki değişmeler de inançlardaki değişmeyi hızlandıracaktır. Bu teknik bu amaçla kullanılmaktadır. Eğer herhangi bir inanç zayıfsa, danışan, hedeflenen davranışı, daha çabuk ve kolay bir şekilde, çok fazla bilişsel bir müdahaleye gerek kalmadan değiştirebilir. Ancak pek çok durumda danışanın davranışsal olarak değişmesi için, ilişkili inancında, belirli düzeyde bir bilişsel değişme gerekmektedir.

15 Danışan bir kez davranışını değiştirmeye başladığında, inanç zayıflar
Danışan bir kez davranışını değiştirmeye başladığında, inanç zayıflar. Bu durum yeni davranışın sürdürülmesini kolaylaştırır ki, bu da inançta daha fazla zayıflamaya yol açar. Böylece olumlu bir gelişme için döngü oluşur (Beck, 2001).

16 Push Button ( Düğmeye Basma)
Ait Olduğu Kuram: Bireysel Terapi Tekniği Geliştiren: Alfred ADLER Mutluluk ve mutsuzluk veren düşünceler vardır, böylece bir olay karsısında o olaya yüklenilen anlam doğrultusunda mutluluk veya mutsuzluk hissederiz. Bu danışanın kendi imkanları dahindedir. Danışman, danışana bunu anlatır. Danışan evine iki düğme ile döner. Danışman bir olay karşısında danışanın ne hissedeceğini ve davranışlarına nasıl yön vereceğinin kararının kendi elinde olduğunu artık bilir. Bunun seçim sorumluluğu kendisine aittir.

17 Bu teknik danışanlara hoş olan ve olmayan deneyimlerin ayrı ayrı portresini çıkarmayı ve bu deneyimlere eşlik eden duygulara dikkat etmelerini içerir. Bu tekniğin amacı danışanlara düşüncelerini kullanarak her ne duygusu yaratmak istiyorlarsa yaratabileceklerini öğretmektir. Bu tekniği kullanacak Danışman, danışana düşüncesinin bir sonucu olarak depresyon seçtiğini anlamasına yardımcı olabilir. Danışman hayal etme sürecini kullanabilir. Prinz, J., Arkin, S. (1994), “Adlerian group therapy with substance abusers”, The Journal of Adlerian Theory.

18 Logoterapi Tekniği Logos ‘‘anlam’’ anlamına gelen Yunanca bir kelimedir. Logoterapi yada bazı otoritelerce ‘‘ Üçüncü Viyana Psikoterapi Okulu’’ olarak adlandırılan teorinin, insan varoluşun anlamı kadar, insanın böyle bir anlama yönelik arayışı üzerinde de odaklaşmasıdır. Logoterapiye göre, kişinin kendi yaşamında bir anlam bulma arayışı, insandaki temel güdülendirici güçtür. Freudcu psikanalizde merkezi bir öneme sahip haz ilkesine karşıtlık içinde olduğu kadar, Adlerci psikolojinin dayandığı ‘‘üstünlük arayışı’’na da karşıt bir anlam sisteminden söz dilmesinin nedeni işte budur (Frankl, 2009)

19 Logoterapinin Başlıca Kavramları
Anlam Sistemi: İnsanın anlam arayışı, içgüdüsel itkelerin ‘‘ikincil bir ussalaştırması’’ değil, yaşamdaki temel bir güdüdür. Bu anlam, sadece kişinin kendisi tarafından bulunabilir oluşuyla ve böyle olması gereğiyle, eşsiz ve özel bir yapıdadır. Ancak o zaman bu, kişinin kendi anlam istemini doyuran bir önem kazanabilmektir. Öte yandan insan, kendi idealleri ve değerleri için yaşayabilmeli, hatta ölme yetisine sahip olmalıdır.

20 Fransa da birkaç yıl önce bir kamuoyu araştırması yapılmıştı
Fransa da birkaç yıl önce bir kamuoyu araştırması yapılmıştı. Bu araştırmaya göre insanların yüzde 89’u insanın uğruna yaşayacağı ‘‘bir şey’’ e ihtiyaç duyduğunu kabul etmişti. Buna ek olarak, araştırmaya katılan yüzde 61’i , yaşamlarında, uğruna ölmeye bile hazır oldukları bir şey ya da bir insan bulunduğu yolunda sözler söylemiştir. Frankl, bu araştırmayı Viyana da ki hastanede, hem hastalara hem de personele uyguladığında, elde edilen sonuç, Fransa da taranan binlerce insandan alınan sonuçla pratik anlamda aynıydı. Arada ki tek fark, sadece yüzde 2’ lik bir farktı (Frankl, 2009)

21 Varoluşsal Engelleme:
İnsanın anlam istemi de engellenebilir. Bu durumda logoterapi ‘’varoluşsal engellemeden’’ söz eder. Varoluşsal terimi üç şekilde kullanılabilir: Kendisini, yani özellikle insan olma durumunu anlatmak için, Varoluşun anlamı için, Kişisel varoluşta somut bir anlam bulmaya yönelik arayış, Varoluşsal engelleme de nevroza yol açabilir. Bu tip nevrozlar için ‘‘Noöjenik nevroz’’ terimi kullanılır.

22 Noöjenik nevrozlar, itkilerle içgüdüler arasındaki çatışmalardan değil, daha çok varoluşsal sorunlardan kaynaklanmaktadır. Bu tür sorunlar arasında anlam isteminin engellenmesi büyük bir rol oynamaktadır. Noöjenik durumlarda uygun ve doğru terapinin genelde psikoterapi değil, logoterapi olduğu açıktır. Yani özellikle insan boyutuna girme cesaretini gösteren bir terapidir.

23 Logoterapi Teknikleri
Çelişik Niyet: Korkunun, korkulan şeyin yarattığı ve aşırı niyetin, arzulanan şeyi olanaksızlaştırdığı gerçeğine dayanmaktadır. Çelişik niyet kavramını Almanca’da, 1939 yılında tanımlanmıştır. Bu yaklaşımda fobisi olan hastaya, bir için de olsa, kesin olarak korktuğu şeye niyetlenmesidir. Örneğin, aşırı terleme kaygısı olan birey, bu kısır döngüyü kırmak için ‘‘Daha önce sadece bir litre terledim, ama bu kez on litre ter dökeceğim’’ der ve kendini şartlandırır. Bunun sonucu dört yıl boyunca bu fobiden şikayetçi olan birey, tek bir görüşmeden sonra, bundan kendini kurtarmıştır (Frankl, 2009)

24 Logoterapide, kişinin yaşamda bir anlama ulaşmasının üç temel yolu vardır:
Bir eser yaratmak ya da bir iş yapmak. Kişi anlamsız bulduğu işini değiştirebilir ya da insanlar için bir şeyler üreterek kendini verimli ve anlamlı bulur. Ayrıca saldırganlıkla ilgili olarak, Carolyn Vood Sherif tarafından yürütülen bir deneyde, izci grupları arasında yapay saldırganlık oluşturmayı başarmış ve saldırganlığın, sadece gençler kendilerine ortak bir amaca-kampa yiyecek getiren arabayı çamurdan kurtarma görevine-verdikleri zaman ortadan kalktığını gözlemlemiştir. Bir amaç ortaya konur konmaz, bunu bir meydan okuma olarak almakla kalmamış, bir anlam etrafında birleşmişlerdir

25 İkincisi, bir şey yaşamak yada bir insanla etkileşime girmek.
Örneğin, sadece işte değildi, sevgide de anlam bulunabilir. Kişinin güzel bir birlikteliğinin olması gibi, yada kız arkadaşı- erkek arkadaşı olması gibi

26 Mutsuzluğundan utanmak yerine, çektiği acıyla gurur duyması ve bunu onur verici bir şey olarak değerlendirmesi. Örneğin, değiştiremeyeceği bir kaderle yüz yüze gelen umutsuz bir durumun çaresiz kurbanı bile kendini aşabilir ve böylece kendini değiştirebilir. Acı çeken ve bundan kurtulması olanaksız olan bir insan, çektiği acıyla gurur duyarak, kendini daha da güçlenmiş hisseder.

27 Örnek Vak’a Frankl’ın Viyana’daki ofisine, New York’tan beş yıl önce başladığı psikanalitik tedavisi devam ettirmek amacıyla, yüksek düzeyli Amerikalı bir diplomat gelir.İlk önce, niçin analize devam etmesinin gerekli olduğunu düşündüğünü, her şeyden önce de neden analize başladığı sorulur. Hastanın kariyerinden hoşnut olmadığı ve Amerika’nın dış politikasına uymayı zor bulduğu ortaya çıktı. Ne var ki, psikanalisti danışana, babasıyla uzlaşması gerektiğini tekrar tekrar anlatıp, durmuş. Çünkü ona göre ABD Hükümeti gibi diplomatın üstleri de birer baba imajından ‘’başka bir şey değildir.’’ Dolayısıyla işinde başarılı olmamasının nedeni, bilinçdışında babasına karşı duyduğu nefrettir.

28 Beş yıl süren analiz boyunca hasta, sembollerden ve imgelerden oluşan ağaçlara bakmaktan, gerçeklik ormanını göremeyecek duruma gelinceye kadar, analistinin yorumlarını kabul etmeye zorlanmış. Birkaç görüşmeden sonra, mesleğinin, anlam istemini engellediği ve gerçekte başka bir işle uğraşmayı özlediği açıklık kazandı. Mesleğini bırakıp bir başka iş tutmaması için hiçbir neden yoktu. Danışan işini değiştirdi ve son derece doyurucu sonuçlar aldı.

29 Danışan daha sonra, bunu izleyen son beş yıl içerinde yeni işinden memnun kalmış ve mutlu bir hayatı olduğunu ifade etmiştir. Bu vak’ada Logoterapi, danışana kendi yaşamında anlam bulması için yardım etmeyi bir görev saymaktadır. Logoterapi, danışanın kendi varoluşunun gizli logos’unun(anlamının) farkına varmasını sağlayan analitik bir süreçtir.

30 Ait Olduğu Kuram: Bilişsel Terapi
Pasta Tekniği: Ait Olduğu Kuram: Bilişsel Terapi Tekniği Geliştiren: Aaron Beck Danışanların düşüncelerini bir grafik üzerinde görmelerini sağlayarak, böylece hedeflerini belirlemelerine, belirli bir olayda kendisinin, olaydaki rolünün ne olduğunu saptamasına yardımcı olur. Örneğin, danışan sorunlarını ve yaşamında yapacağı değişimleri belirlemede güçlük çekiyorsa ya da yaşamının ne kadar dengesiz olduğunu göremiyorsa, gerçekte zamanını nasıl geçirdiğine ve ideal olarak nasıl geçirmek istediğine ilişkin bir grafik yararlı olabilir. Ya da olumsuz bir olaydaki tüm sorumluluğun kendisinde olduğunu düşünüyorsa, olayın olası nedenleri bir grafik üzerinde gösterilebilir

31 Örneğin, Öğretmen tarafından çağrılmaktan korkmak; öğretmen tarafından çağrıldığında;
Görev ve sorumluluk vermek için çağırmış olabilir Bir bilgiyi iletmek için çağırmış olabilir Bir ricada bulunmak için çağırmış olabilir Uyarmak için çağırmış olabilir

32


"TERAPİ TEKNİKLERİ." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları