Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Elif Ş eyma Ş a ş tı / YDÖ Ş eyma Göço ğ lu / İ DKAP İ lim Alma-Verme Siyaseti.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "Elif Ş eyma Ş a ş tı / YDÖ Ş eyma Göço ğ lu / İ DKAP İ lim Alma-Verme Siyaseti."— Sunum transkripti:

1 Elif Ş eyma Ş a ş tı / YDÖ Ş eyma Göço ğ lu / İ DKAP İ lim Alma-Verme Siyaseti

2 Yüce kitaba göre göre, her türlü kötülüğün, batıl ve sapık düşüncelerin, nihâyette küfrün ve şirkin gerçek sebebi cehalettir. Bundan dolayı insanlar, iyiyi kötüden, doğruyu yanlıştan, hakkı batıldan ayırabilmek için bir rehbere, bir kılavuza muhtaçtırlar.

3 Bu kılavuz ilim, rehber ise şüphesiz muallimdir.

4 Muallim kavramının temelini teşkil eden ilim, sözlükte bilmek anlamına gelip, genellikle bilgi ve bilim karşılığında kullanılır. Bu kelimeden türeyen âlim, alîm, allâm ve allâme, ma'Iûm, malûmat, muallim, müteallim, muallem kelimeleri bilgi anlamıyla bağlantılı olarak kullanılmaktadır.

5 ÖğrenenÖğreten RehberÖrnek

6 Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem kendisinin Allah tarafından bir muallim olarak gönderildiğini ifade etmiştir. Peygamberin muallim olduğuna işaret eden ayet ve hadisler şunlardır:

7 Bir gün Hz. Peygamber mescitte oturmakta olan iki halkaya uğradı ve şöyle buyurdu: “İkisi de hayır üzere ama, biri diğerinden daha üstündür. Şu grup Allah’a yönelmişler dua ediyorlar. Allah dilerse istediklerini verir, dilerse vermez. Diğer grup ise fıkhı ve ilmi öğreniyorlar, cahile de öğretiyorlar ki onlar daha üstündür. Ben de öğretmen olarak gönderildim.”

8 “Allah beni zorlayıcı ve baskıcı olarak göndermedi, öğretici ve kolaylaştırıcı olarak gönderdi.” “Andolsun ki içlerinden, kendilerine Allah’ın ayetlerini okuyan, (kötülüklerden ve inkardan) kendilerini temizleyen, kendilerine kitap ve hikmeti öğreten bir peygamber göndermekle Allah, müminlere büyük bir lütufta bulunmuştur…” (Al-i İmran 164)

9

10 Başarısına tarihin şahitlik ettiği öğretmen olan Peygamberimizin (sav) uygulamaları ışığında, “kendimize nasıl bir yol çizmeliyiz?” sorusunun cevabını buluyoruz.

11 1) Öğrenciyi Tanımak Peygamberimiz muhataplarını tanımakta benzersizdir. Kabiliyetlerini keşfetmiş, seviyelerini tayin ve ihtiyaçlarını tespitten sonra ders vermiştir. Öğrencisini tanımayan ve kabiliyetlerini bilmeyen öğretmen, görünmez hedeflere kurşun atan avcı gibidir. Böyle bir eğitimin faydasından söz edilir mi? Efendimiz talebelerini dinlemekte gayet sabırlı ve anlayışlıdır. Muhataba göre eğitim meselesinde öğrencilerin anlayış dereceleri de nazara alınmalıdır. Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde: “İnsanların akıllarının alacağı derecede söz söyleme emri aldım” buyurmuştur.

12 2) Program Önce temel kabul edilen imani bilgiler, arkasından ibadet, daha sonra da dini hükümler başka bir ifadeyle helal ve harama dahil konular öğretilmiştir. Hakiki imanı kazanmayan kişiye helal ve haramdan bahsetmek herhalde abes olurdu. Kur’an-ı Kerim ayetlerinin inişi de bu sırayı takip eder. Ahlak eğitimi ise her dönemde devam etmiştir.

13 3) Yaş Sınırı Peygamberimizin terbiyesinde yaş sınırı yoktur. Çocuklarla ihtiyarlar ders halkasında diz dize otururlar. Onun eğitiminde çocukluk ve ilk gençlik çağının ayrı bir önemi vardır. Temel eğitim anlayışı hakimdir. Her Müslüman buluğ çağına gelinceye kadar temel dini ve dünyevi bilgileri öğrenmek zorundadır.

14 4) Ferdi Eğitim Akıllar muallimi Peygamberimizde ferdi eğitim önemli bir ter tutar. Bunu, göze bakıp kalbe hitap etmek diye tarif ediyoruz. Efendimiz hiçbir insan için meşgul olmaya değmez diye düşünmemiş, gereken telkini yapmıştır. Hz. Enes’e: “Yavrum, kalbinde bir kimseye karşı kötülük düşüncesi olmadan gününü ve geceni geçirmeye çalış. Bu benim sünnetimdir. Kim sünnetini yaşatırsa beni sevmiştir. Beni seven de cennette benimle beraberdir.” Buyurmuştur.

15 5) Hayat İçi Eğitim Peygamberimizin eğitiminde hayat içi eğitim büyük bir yer tutmaktadır. O, sınıfta ders verip, programı bitince evinde kabuğuna çekilen bir muallim değildir. Her an sahabeyle beraber yaşamıştır. Birlikte harbe gitmiş, yemek yemiş, mescit inşaatında çalışmış, sohbetlerinde bulunmuştur.

16 6) Soru-Cevap Sual ilmin anahtarıdır. ALLAH Resulü soru sormaları için sahabelerini teşvik eder. Kur’an da “eğer bilmiyorsanız ilim ehlinden sorun” buyurulur. Peygamberimiz kendisine sorulan her soruyu büyük bir ciddiyetle cevaplandırmış ve hiç birini cevapsız bırakmamıştır.

17 7) Dil Bilgisi Öğretmenin bir konuyu iyi anlatabilmesi için dile hakim olması da gerekir. Kelimeleri seçemeyen, onları tam olarak telaffuz edemeyen, yahut manayı bozacak şekilde kullanan öğretmen öğrencisine iyi bir ders veremez. Efendimiz bu konuda da son derece kudretli bir insandı. Arapçayı O’ndan daha güzel konuşan ve O’ndan daha güzel hitap edebilen bir kimse yoktu.

18 8) Takdir Etmek Peygamberimizin eğitiminde mükafat büyük yer tutar. Hoşuna giden bir hareket yapıldığında yapanı takdir edip ödüllendirir. Sık sık Hz. Ebu Bekir(r.a.) ve Hz. Ömer(r.a.)’i takdir ettiğini belirtmiş, onlarında örnek alınmasını istemiştir.

19 √ Neticede Peygamberimizin eğitim ve öğretim hususundaki başarısı açıkça görülmektedir. Demek ki O, en mükemmel teknikleri bulmuş, uygulamış ve sahabelerini yeryüzünün en üstün insanları olarak yetiştirmeyi başarmıştır. İmkanların kısıtlı olmasına ve şartların gerçekten ağır bulunmasına rağmen bütün bu olumlu başarıları elde eden Efendimizin örnek alınması ve kıyamete O’nun koyduğu prensiplere uyulması iyi bir eğitim için gereklidir. Bu husus yerli ve yabancı bütün araştırmacıların adeta ittifakla belirttiği bir husustur ve başarı kazanmanın gerçek yoludur.

20 Peygamberimiz bilgi öğrenmede kadın erkek ayrımı yapmazdı. O, kendisine gelen ilahi buyrukları erkeklere bildirdiği gibi kadınlara da tebliğ ederdi. Kadınlar da camiye gelir, ibadet eder, Peygamberimizin konuşmalarını dinlerdi. Hatta Peygamberimiz, haftanın bir gününü kadınların eğitimine ayırmıştı. Böylece onların arasından dini iyi bilen kadınlar yetişti. Peygamberimizin eşi Hz. Aişe, onlardan biridir.

21 Abdullah bin Mübarek hazretlerine sordular: "Eğer Cenab-ı Hak sana, öleceğin anı bildirse idi ne ile meşgul olurdun?" - "İlim ile meşgul olurdum? ", der. Peki derler: - "İlimden daha üstün bir ibadet yok mu ki, onunla meşgul olsanız?" -"Evet. İlimden daha üstün bir ibadet yoktur. ", dedi. Yanındakiler: - "İlme çalışmanın her türlü ibadetten üstün olduğunu ne ile ispat edersiniz?", deyince Hz. Abdullah:.. -"İlim her şeyden üstündür. Çünkü Cenab-i Hak Peygamberine her şeyi verdi. Fazlasını istemekle emir buyurmadı. İlim hakkında ise: ( وقل رب زدنى علما ) "Ey Habibim! De ki: Rabbim benim ilmimi artır."

22 Enes b. Malik’in bildirdiğine göre Peygamberimiz zamanında iki kardeş vardı. Birisi bilgi öğrenmek için Peygamberimizin mescidinde kalır, diğeri ise işe giderdi. İşe giden kardeş, bilgi öğrenmek için mescitte kalan kardeşini Peygamberimize şikayet etti. Bunun üzerine Peygamberimiz şöyle buyurdu: “-Nereden biliyorsun, belki de ekmeğini kardeşinin yüzünden kazanıyorsun?”

23 Muallim yalnızca ilim öğreten değil aynı zamanda kendisi de öğrenen kişidir. Bu anlamda Peygamber de vahiyle çok şey öğrenmiştir. Buna örnek olarak Abese suresini gösterebiliriz.

24 KUR’AN’DA İLME VERİLEN DEĞER √ “Allah sizden iman edenleri ve kendilerine ilim verilenleri derecelerle yükseltir.” (Mücadele11) √ “Rabbim benim ilmimi arttır de.” (Taha114) √ “Ben sana cahillerden olmamanı tavsiye ederim.” (Hud46)

25 Ey Rabbim! İkra(oku) diyen emrin çerçevesinde Âlemlere rahmet olarak gönderdiğin Habibin(Sevgilin) hürmetine bizi gerçek muallim kıl. Yaşamımızda yapmadıklarımızı başkalarına dikta ettirmeyi bize nasip etme.


"Elif Ş eyma Ş a ş tı / YDÖ Ş eyma Göço ğ lu / İ DKAP İ lim Alma-Verme Siyaseti." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları