Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
YAZILI ANLATIM ali.iz@zirve.edu.tr
2
YAZILI ANLATIMIN ÖZELLİKLERİ
1.Bir konuyu, sahip olduğumuz birikimi kullanarak, bir plân çerçevesinde yazıyla ifade etmektir. 2. Metinde anlatılanlar, kalıcı özelliğe sahiptir. 3. Yazılı bir metnin oluşturulabilmesi için kişinin belli bir kültürel birikime sahip olması gerekir. 4. Yazacağı türün özelliklerini bilmesi ve bu özelliklere uygun bir yazı oluşturması gerekir. 5. Dilin yapısına ait özelliklerin bilinmesi, cümlelerin kuruluş biçimlerinin doğru olması gerekir.
3
6. Metnin anlaşılır bir dil ile oluşturulması, metinde sanatlı ifadelerin kullanılmasına engel teşkil etmez. 7. İfade yazlı olarak okuyucunun gözünün önünde olması sebebiyle ilgi takip oranı daha elverişlidir. 8. Duygu ve düşüncelerin daha iyi anlaşılabilmesi için değişik anlatım biçimleri kullanılmalıdır ve kullanılır.
4
İyi Bir Okuyucu Olmanın Özellikleri
1. Okuma belli bir amaca yönelik olmalıdır.Neyi niçin okuduğunu iyi bilmelisin. 2. Her şeyi aynı okuma biçimiyle okumamalıdır, kendince bir okuma plânı olmalıdır.Kitap, dergi, gazete ve ansiklopedilerin okumaları farklı farklı olmalıdır. 3. Okuduklarından faydalanabilmesi için gerekli yerlerde not almalıdır. 4. Okuduklarımızla bilgi havuzumuzu doldurur, kültürel birikimimizi artırırız. 5. Okuma geçmişle kültür bağımızı kurmanın yanında kişinin sosyal alanda belli bir yer edinmesini de sağlar. Hiç okuyanla okumayan bir olur mu?
5
6. Bir metni okurken kendimizi metinle bütünleştirmeliyiz.
7. Okurken belli türlerden zevk alır hâle gelmişsek o tür kitapları daha bir sıklıkla okumalıyız. 8. Meslek bilgisini genişletme ve meslekte ilerleme imkanı elde eder. 9. Araştırmaya yönelik okumalarda tarafsızlık ön plâna çıkmalıdır; yani okuyucu tarafsız olmalıdır. 10. Okuma şartlarına uymak zorundayız. Bu şartlar:Seçme, Anlama, Zevk alma, Değerlendirme, Okuma ortamı, Okuma hızı, Zihni toplama, Kaynak bilgileri öğrenme, Kalıcı olma.
6
İyi Bir Yazıcı Olmanın Özellikleri
1. Yazıcı olmak okuyucu olmaktan çok farklıdır. Herkes okuyucu olabilir ama herkes yazıcı olamaz. 2. Yazma kabiliyetimizin hangi türlere yönelik olduğunu iyi keşfetmemiz lazım. 3. Yazı, elde ettiğimiz kültürel birikimimizi ve yaşadığımız güzellikleri sonraki nesillere aktarır. 4. Tarihte, yer almanın şartlarından birini yerine getirmiş olur. 5. Yazdığımız her yazı, varlığımızın sınırlarından bir sınırdır. 6. Yazının kullanıldığı dilin özelliklerini ve inceliklerini gayet iyi bilmelidir ve bilir.
7
7. Cümlelerini oluştururken kelime hazinesinden, anlam açısından edebî sanatlardan yüksek derecede yararlanır. 8. Yazarın kullandığı kelimeler, tamamlamalar, cümle kurma biçimleri o yazarın üslûbunu oluşturur. 9. Yazı türlerinin inceliklerini bilir ve yazısında bunlara uyar. 10. Cümlede kullandığı kelimelerin yazılış biçimlerine dikkat eder, yazım yanlışı olmamasına özen gösterir. Noktalama işaretlerini anlamın en sert sınırlarını çizmede güzel bir şekilde kullanır. 11. Yazacağı konuda önceden belli bir araştırma yapmış olur ve yazısını birikimi elde ettikten sonra yazar.
8
Metin Özetleme Bir metni özetlemek, o metnin can damarlarını, esas hedefini bulmak ve onu tespit etmektir. Metnin yazılış amacı olarak sayabileceğimiz ana düşüncenin bulunması ve ana düşüncenin doğru algılanabilmesi ve anlaşılabilmesi için ona yardımcı olan yan düşüncelerin de iyi anlaşılması gerekir. İyi ve dikkatli okunmamış bir metnin yeteri kadar anlaşılabilmesi mümkün değildir.
9
Bir metni özetlerken ana hatlarıyla şunlara dikkat etmemiz gerekir:
a. Metni okumaya başlamadan önce o metni anlayabileceğimize ve ondan faydalanabileceğimize inanmalıyız. b. Metin içerisinde kendimizce güzel gördüğümüz, can alıcı cümlelerin altını çizmeli ve gerekli yerlerde not almalıyız. c. Metne bir bütün olarak bakmalı ve metni bir bütünlük içerisinde değerlendirmeliyiz. d. Metnin tür özelliklerini iyi bilmemiz gerekir. e. Düşünce yazılarında özetleme işine, ana düşüncenin bulunmasından başlanmalıdır. f. Bir metinde güzel bulduğumuz düşüncelerin ifade edildiği cümleleri not alırken yakın cümleler varsa altını çizmede farklı kalemler kullanmamız düşüncelerin belirgin olmasına ve bizim seçiciliğimizin net olmasına vesile olur, dolayısıyla metni anlamamız da kolay olur. g. Özetleyeceğimiz bir kitap ise o kitabın içerisine bir kâğıt koyup o kitabı okurken notlarımızı o kâğıda almamız da özetlemeyi kolaylaştırıcı sebeplerdendir.
10
Başlık Başlık, o yazıda işlenilecek ya da işlenmiş fikrin izlerini taşır, yazanı konudan uzaklaştırmamaya, okuyanın o şeyi daha iyi kavramasına yol açar. Yazıya başlık seçmek oldukça önemlidir; işlenilen fikre uygun olursa o yazının bütününü daha etkili ve anlamlı hâle getirir. Başlık, konu demek değildir; konu kelimesinin anlamı başlığa göre daha geniştir. İyi bir başlık, konu değil kompozisyondaki esas düşünceyi içerir; okuyanların, esas düşünceye dikkatini çekmeye yarar.
11
Bir başlığın iyi olabilmesi için;
Yazının ana düşüncesini etkili bir biçimde anlatması, içermesi Uzun değil, kısa ve birkaç kelimeden ibaret olması İlgi çekici ve anlamlı olması lazımdır. Yazının ilk cümlesi daima bağımsızdır; başlık ilk cümlenin bir parçası sayılamaz. Meselâ Hırçın Kız başlıklı bir yazıya, Orta hâlli bir ailenin çocuğu idi. cümlesi ile değil, Hırçın Kız, orta hâlli bir ailenin çocuğu idi. diye başlarız.
12
ANLATIM TEKNİKLERİ
13
a. Öyküleme(hikâye etme): Duyguları, düşünceleri, söylenmek istenenleri, anlatılanları, bir olay içinde ya da bir olaya bağlayarak anlatma şeklidir. Olay kaynaklı edebî türlerde bu anlatım şekli sık sık kullanılır. Özellikle roman ve hikâye türünde kullanılır, ayrıca anı,biyografi, gezi, tarih gibi türlerde de öykülemeden yararlanılır. Öyküleme tarzında belli ögeler yer alır. Öykülemeyi oluşturan ögeler; zaman, yer, şahıs kadrosu ve olay şeklinde sıralanabilir. Olay, öykülemenin temel unsurudur. Olay; bir durumdan başka bir duruma, bir yerden başka bir yere ve görünüşe geçiştir. Olay için, olayın içinde yer alacak şahıslara, olayın geçeceği bir yere ve her olay için bir zamana ihtiyaç vardır.Yer, zaman ve şahıslar olayın unsurlarıdır. Habercilikte bir genel ölçü olarak kabul edilen 5N+K öykülemede vardır. Ne, nerede, niçin, ne şekilde, nasıl ve kim ? sorularına cevap bulunur.
14
b. Betimleme(Tasvir Etme): Varlıklara ait belirleyici özellikleri ortaya koyma, ayırıcı özelliklerini belirtme ve varlıkları, kelimelerle resimlendirme işine betimleme denir. Betimlemede varlıkların duyularımız, hislerimiz üzerindeki etkileri, tesirleri anlatılıyorsa bu tür betimlemelere izlenimsel betimleme denir; bu tür betimlemelerde öznellik vardır. Bazı betimlemelerde ise yazar, duygularını işin içine hiç karıştırmaz. Bu tip betimlemelerde okuyucuyu bilgilendirmek esastır. Yazar, duygularını anlattıklarına katmaz. Yazar anlatımda alabildiğine nesnel davranır.
15
c. Açıklama: Öğretmek, bilgi vermek, tanıtmak amacıyla yazılan yazı türlerinde sık sık kullanılan bir anlatım biçimidir. Açıklama tarzındaki anlatım biçiminde öğretmek esastır. Konuyu anlaşılır hâle getirmek için yer yer diğer anlatım şekillerinden de yararlanılabilir. Açıklama; ele alınıp işlenilen konu üzerindeki birtakım soruları cevaplama işidir. Açıklama pek çok konuda ve alanda kullanılır. Yeni bir buluş açıklanabileceği gibi tehlikeli bir durumda yapılması gerekli faaliyetler de açıklanabilir.
16
d. Tartışma: Farklı düşünen birinin fikirlerini değiştirebilmek amacıyla kullanılan anlatım biçimidir. Tartışma; bir konunu farklı yorumlanmasından, anlaşılmasından doğar. Tartışma tarzındaki anlatım biçimine karşı tarafın görüşlerini çürütmek, onu geçersiz hâle getirmek esastır. Bunun için önce, karşı tarafın görüşü ele alınıp incelenir. Geçici bir süre için karşı görüşlerin doğruluğu kabul edilir. Bu aşamada tutalım ki, kabul edelim ki, varsayalım ki, düşünelim ki gibi sözlerle karşılaşmak mümkündür. Karşı görüşlere söz hakkı verildikten sonra, o görüşlerin çürütülmesine geçilir. Bu sırada çeşitli örneklerden, karşılaştırmalardan ve çeşitli kişilerin görüşlerinden yararlanılır. Tartışmada birden fazla değil, bir tek konu ele alınıp incelenir. Ortaya atılan teklif açık ve tek yanlı olmalıdır. Çocuk, okula kaç yaşında başlamalıdır? konusu, tartışma tarzındaki anlatım biçiminde ele alınmaz. Fakat, Çocukların altı yaşında okula başlaması faydalıdır. görüşü incelenebilir.
17
e. Tanımlama: Bir kavramın ne olduğunu, ne işe yaradığını, belirleyici özelliklerini ortaya koyarak anlatma yöntemidir. Tanımlama için, mutlaka, tanımı yapılacak bir kavrama, varlığa ihtiyaç vardır. Meselâ; teknik kavramını kültür kavramını tanımlayabiliriz. Şiir, kelimelerle güzel şekiller kurmak sanatıdır. Kısaca söylemek gerekirse Ne, nedir? sorusuna cevap tanımlamadır. Bir paragrafta birden fazla tanımlama yapılmışsa karşılaştırma yapılmış demektir.
18
f. Karşılaştırma: Düşünceyi geliştirmenin, farklı anlatım yapmanın bir başka yolu da karşılaştırmadır. Karşılaştırma; iki ayrı varlık ya da kavram arasındaki ortak, benzer veya zıt özelliklerin, yönlerin ortaya çıkarılmasıdır. Karşılaştırma, gerek konuşmalarda gerek yazılı anlatımda sık sık başvurulan, düşünceyi geliştirme yollarından biridir. İki varlık karşılaştırılabileceği gibi, insan ile hayvan, iki ayrı görüş, iki ayrı sanat dalı veya sanatçı karşılaştırılabilir.Karşılaştırmada, kavramlar arasında karşılaştırılacak bir yönün olması gerekir. Karşılaştırmalarda bir kavram anlatılıp özellikleri sıralandıktan sonra diğer kavrama geçilirken .... ise, hâlbuki, ama, yalnız, fakat gibi bağlaçlar sıkça kullanılır.
19
g. Tanık Gösterme: Anlatılmak istenen bir düşünce, başkalarının görüşlerinden yararlanılarak da geliştirilebilir ve anlatılabilir.Bu duruma tanık gösterme adı verilir. Tanık göstermede herkesin görüşlerinden yararlanmak mümkün değildir. Görüşüne başvurulan kişinin o alanda uzman, yetkili, ve söz sahibi olması gerekir. Tanık göstermeye bu fikri inandırıcı hâle getirmek üzere başvurulur. O alanda söz sahibi kişilerin fikirlerine karşı çıkılması mümkün değildir. Ancak, şiir konusunda bir gazetecinin görüşlerine, ekonomi hakkında da bir sanatçının fikirlerine başvurulmaz. Tanık gösterme şeklindeki anlatımda önce yazıyı yazan kendi görüşlerini ortaya koyar, sonra da tanık gösterdiği kişinin düşüncelerini aktarır.
20
h. Örneklendirme: Soyut durumdaki bir görüşe, düşünceye somutluk kazandırma işidir. Örneklendirme ile anlatılmak istenen düşünce okuyucunun zihninde belirginlik kazandırır ve düşünce okuyucunun zihninde canlanır. Ortaya atılan görüşü, ilgili örneklerle açıklamak ve düşünceyi inandırıcı hâle getirmektir. Örneklendirmeye, düşünceye somutluk kazandırmak amacıyla başvurulur. Y sınıfı, başarılı bir sınıftır. cümlesi soyut bir düşüncedir. Bu fikri inandırıcı kılmak için, bu sınıfın başarısını ortaya koyan örnekler verilmelidir. Not ortalaması en yüksek sınıfın bu sınıf olduğu, en yüksek ortalaması olanların bu sınıfın öğrencileri olduğu örnek olarak verilebilir.
21
Benzetme: Ararlarında ortak yön bulunan iki kavramdan zayıf olanın kuvvetli, güçlü olana benzetilmesidir. Benzetme, anlatıma güç ve çekicilik kazandırmak için kullanılır. Bir varlık anlatılırken benzetme yoluyla diğer bir varlığın özelliklerinden yaralanılır. Benzetmede bir benzeyen, bir kendisine benzetilen vardır. Bir de iki varlık arasındaki benzetmenin yönü vardır. İnci gibi parlayan dişleri vardı. Dişler parlaklık yönüyle inciye benzetilmiştir.
22
Özgeçmiş (CV) Yazımı
23
Kariyer Hedefi Başvurduğunuz pozisyona uygun özelliklerinizi anlatabileceğiniz, kendinizi tanıtacağınız ve başvuru amacınızı belirteceğiniz çok kısa bir paragraf yazmalısınız.
24
Kişisel Bilgiler 1 - Adınızı, açık adresinizi, size ulaşılabilecek telefon numaralarını ve adresinizi özgeçmişinizin başına mutlaka yazmalısınız. 2 - Sayfanın ortasına ya da sol üst köşeye yazılmalı. 3 - Doğum tarihi, doğum yeri, medeni durum gibi bilgiler yazılmamalı. 4 - Uyruğunuzu yurtdışındaki işlere başvuru yaparken yazabilirsiniz.
25
Eğitim Bilgileri 1 - Mezun olduğunuz programları ters kronolojik sıra ile yazın. 2 - Okurken aldığınız dereceleri ya da önemli başarıları ve genel not ortalamanızı belirtin. 3 - Yeni mezunsanız bu bölüm başta olmalı ama iş deneyimine sahipseniz bu bölümü iş deneyimi bölümünün altına yazabilirsiniz.
26
İş/Staj Deneyimi 1 - Ters kronolojik sıra ile iş ve staj deneyimlerinizi yazın. 2 - Çalıştığınız yerdeki pozisyonunuzu belirtin. Her birinin altına sorumluluklarınızı ve genel olarak yaptığınız işleri kısaca listeleyin. 3 - Başarılarınızı özellikle vurgulayın.
27
Beceriler 1 - Bildiğiniz yabancı dilleri ve bilgisayar programlarını yazın. 2 - Birkaç program ya da yabancı dil biliyorsanız yanlarına hangi seviyede bildiğinizi ekleyebilirsiniz. 3 - Bunların dışında başvurduğunuz pozisyon özelinde yazılabilecek becerilerinizi ekleyin.
28
Beceriler 1 - Mesleğinizle ilgili profesyonel kuruluşlara üye iseniz bunları yazmanız sizin için avantaj olacaktır. 2 - Bunun dışında katıldığınız aktiviteleri ve ilgi alanlarınızı uygun başlıklar altında özet olarak ekleyebilirsiniz. 3 - Fakat bütün ilgi alanlarınızı ya da aktivitelerinizi sıralamak yerine sadece önemli olan ya da başvurduğunuz pozisyonla ilgili olan birkaçını eklemelisiniz. 4 - Eğer pozisyon için gerekli ise ek bilgi başlığı altında sürücü belgenizin olduğunu belirtebilirsiniz.
29
Eğitimler/Sertifikalar
1 - Katıldığınız mesleki kurs ve eğitimleri, sertifikalarınızı uygun başlıklar altında belirtin. Referanslar 1 - İki referans yazılabilir. 2 - Yeni mezunsanız referanslarınızın biri hocanız, biri de stajyer olarak bağlı çalıştığınız yöneticiniz olabilir. 3 - Diğer seçenek ise, "Talep edildiğinde verilecektir." ibaresini eklemektir. 4 - Eğer referansınız yoksa bu bölümü eklemeyebilirsiniz. 5 - Sizi çok yakından tanımayan kişileri referans olarak göstermeyin ve referans gösterdiğiniz kişilere önceden haber verin.
30
Dilekçe Nasıl Yazılır?
31
Bir istek veya şikayeti bildirmek amacıyla resmi ya da özel kurumlara verilmek üzere yazılan yazılara “dilekçe” denir. Dilekçeler de iş mektubu olarak kabul edilir. Kişi çevresinde gördüğü birtakım yanlışlık ve eksikliklerden rahatsız olduğunda, bu durumu çözüme kavuşturmak için resmi ya da özel kurumlardan yazılı talepte bulunur. Dilekçe, kişinin bir yasal hakkıdır. Dilekçenin sunulduğu kurum, kişiye yasal süre içerisinde mutlaka bir cevap vermek zorundadır.
32
Dilekçe, konusuna göre uzun veya kısa yazılabilir
Dilekçe, konusuna göre uzun veya kısa yazılabilir. Ayrıntıya inilmemeli, kısa ve özlü bir anlatım benimsenmelidir. Dilekçede resmî ve ciddî bir üslûp kullanılır. Lâubali ve yapmacık ifadeler, gereksiz süslemeler, abartılı anlatımlar dilekçenin ciddiyetini bozar. Dilekçe, A4 boyutundaki çizgisiz beyaz kâğıda, siyah veya mavi mürekkepli kalemle, gayet okunaklı ve düzgün bir el yazısıyla yazılır. Dilekçe elle yazılabildiği gibi daktilo veya bilgisayarda da yazılabilir. Dilekçe yazarken kâğıdın üst, sol, sağ ve alt taraflarında belli bir boşluk bırakılmalıdır.
33
BAŞLIK – RESMÎ KURUM ADI
Kâğıt kalemi elimize aldık, yazı yazmaya başlayacağız. Bir yazıda öncelikle ne gerekir? Tabi ki “başlık”. Konu ne olursa olsun bir yazı yazacağımız zaman öncelikle bunun bir başlığı olmalıdır. Peki dilekçenin başlığı ne olur? İstek ve şikayetinizi bildiren dilekçenizi vereceğiniz resmî kurumun adı, dilekçenin başlığı olur. Kısaca dilekçenizi hangi kuruma verecekseniz, o kurumun adını büyük harflerle yazacaksınız. Kurum adının tamamı ya da adı oluşturan sözcüklerin ilk harfleri büyük yazılır. Kurum adının sonuna gelecek şekilde bir alt satıra kurumun bulunduğu il ve ilçe adı yazılır.
34
İstek – Şikâyet Başlığınızı attıktan, yani kurum adını yazdıktan sonra sıra geldi derdinize. Bir paragraf halinde, dilekçeyi vereceğiniz kurumdan isteğiniz ya da şikâyetçi olduğunuz durum neyse kısa ve öz bir şekilde yazacaksınız. Örneğin “…’nın yapılmasını istiyorum.” yahut “…’dan şikâyetçiyim diyeceksiniz.”
35
İsteğinizi ya da şikâyetinizi yazdığınız paragraftan sonra, satır başı yaparak şu cümleyi yazacaksınız: “Gereğini arz ederim.” Bana göre bu bölüm, çok önemli. Çünkü aradan yıllar geçse de bir dilekçe için başlık, yani kurum adı ezberlemenize gerek yok. Çünkü hayatınızın hangi döneminde, nerede, hangi kuruma dilekçe vermeniz gerekeceğini şimdiden tespit etmeniz olanaksız. İstek ya da şikâyet paragrafı da öyle. Kısaca bir dilekçede kurum adı değişir, istek veya şikayetler değişir, fakat saygı sözü “Gereğini arz ederim.” değişmez. Öyle ki bir dilekçede ezberlemeniz gereken tek cümle bu. “Gereğini arz ederim.” Sözü bir dilekçenin olmazsa olmazıdır, bu bir gelenek olmuştur. Yıllar sonra dilekçe yazmanız gerektiğinde, hatırlamanız gereken tek cümle bu.
36
Saygı Sözü: İstek veya şikayetin dile getirildiği paragraftan sonra satırbaşı yapılır. “Gereğini arz ederim.”, “Gereğini rica ederim.”, “Gereğini bilgilerinize sunarım.” gibi saygı sözlerinden biri yazılır. Alt makamdaki bir kişi üst makama yazıyorsa “Gereğini arz ederim.”, üst makamdaki biri alt makama yazıyorsa “Gereğini rica ederim.” sözünü kullanır.
37
Tarih – Ad-Soyadınız - İMZA
Saygı sözünden sonra, metnin sağ alt köşesine alt alta gelecek şekilde, önce tarihi yazacaksınız, sonra ad-soyadınızı yazacaksınız ve altına imzanızı atacaksınız. Bu bölüm de gerçekten kolay. İnsanın dilekçeyi yazdığı günün tarihini bilmesi çok zor değil. Ad-soyadı derseniz, daha kolay. Eh imzayı da atarsınız artık. Burada en çok karıştırılan şey, tarihin yazının üstüne mi, yoksa altına mı atılacağıdır. Bunu öğrenelim. Önce yazı, sonra yazının altına tarih. Tarih: Saygı sözünden sonra, metnin sağ alt köşesine tarih, gün/ay/yıl olarak yazılır.Ad-Soyad, İmza: Tarihin hemen altına dilekçeyi yazan kişi adını, soyadını yazar, hemen altına imzasını atar AdresEvet şu an dilekçeniz hazır. Ancak karşı tarafın gerektiğinde bize ulaşabilmesi için yazınızın sol alt köşesine kendi adresinizi yazacaksınız. Adressiz dilekçe olmaz. Adres yazmayı unutmayacaksınız. Yıllar sonra hatırlamanız gereken şey, dilekçeye adresin de yazıldığıdır.
38
(EK) Şunu da hatırlatayım, bazen dilekçeyle birlikte kimlik fotokopisi, tecil belgesi, diploma gibi başka belgeler de vermeniz gerekebilir. Bu durumda, sol alt köşeye EK yazarak bu belgelerin adlarını 1., 2., 3… diye alt alta yazarsınız. Bu, verdiğiniz belgelerin kaybolmaması içindir.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.