Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş
Yrd. Doç. Dr. Tijen ÖVER ÖZÇELİK
2
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş
3
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş
4
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş
İstatistik kelimesinin Latincede durum anlamına gelen “Statüs” kökünden geldiği kabul edilmektedir. Bazı istatistikçiler ise; İtalyancada devletin siyasal durumunu belirlemede kullanılan “Stato” kökünden geldiğini kabul etmektedirler. Bu sözcük kullanım yeri ve amacına göre farklı anlamlar taşır. Günlük hayatta istatistik ya da istatistikler denildiğinde, belirli bir olaya ilişkin derlenmiş sayısal bilgiler akla gelir. Nüfus, fiyat, ithalat, ihracat, gelir, turizm, sağlık istatistikleri ve benzeri istatistikler bu tip kullanıma örnek olarak gösterilebilir.
5
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş
Metodoloji açısından istatistik sözcüğü, istatistiğe konu olabilen olayların gözlenerek ilgili verilerin derlenmesi, işlenmesi, analizi ve yorumlanmasında kullanılan tekniklerin tümünü ifade eder. XX. yüzyılın başlarında istatistik alanındaki gelişmeler, istatistik sözcüğüne teknik içerikli yeni bir anlam kazandırmıştır. Buna paralel olarak istatistik sözcüğü, hakkında bilgi edinilmek istenen ve ana kütle olarak isimlendirilen yığına ilişkin sayısal karakteristikleri (parametreleri) tahmin etmek amacıyla, ilgili kütleden belirli kurallara göre seçilen istatistik birimlerinin oluşturduğu ve örneklem adı verilen topluluğa ilişkin sayısal karakteristikler anlamında da kullanılmaktadır.
6
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Tipik olay
İstatistik de tüm diğer bilim dalları gibi olayları konu alır. Olayları tipik ve toplu olaylar olarak ikiye ayırarak incelemek mümkündür. Tipik Olaylar az sayıda faktör tarafından etkilenen olaylardır. Eğer bir olaylar kümesinde tek bir olay, tüm olaylar kümesini temsil edebiliyorsa, bu tür olaylara tipik olay denir. Ancak istatistik tipik olaylarla ilgilenmez. Örneğin, ideal koşullar altında ve uygun bir laboratuar ortamında iki hidrojen ve bir oksijen atomu bir araya getirilirse, su elde edilir. Bu deney aynı koşullar altında kaç kez tekrarlanırsa tekrarlansın, her deneyin sonucunda su elde edilecektir.
7
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Toplu olay
Toplu olay, bir olaylar kümesinde tek bir örnek ya da deneyin diğer örnekleri ve deneyleri, bunun sonucu olarak ta ait olduğu kümeyi temsil edemeyen olaylardır. Örneğin, firmaların yıllık ciroları, trafik kazaları, evlenmeler, boşanmalar, doğumlar, ölümler ve benzeri gibi her gün karşılaşılan olaylar, birer toplu olay niteliğindedir. İstatistik, belirli amaç ya da amaçlar doğrultusunda gözlenen toplu olaylardan derlenen sayısal verilerin işlenerek, ilgili olayların oluşturduğu yığınların bilimsel olarak incelenmesinde kullanılan teknik ve yöntemler bilimi olarak ta tanımlanabilir.
8
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Betimsel İstatistik
Verilerin analiz ve sunumu için temel iki istatistik yöntemden söz edilebilir. Bunları Betimsel/Tanımlayıcı (Tasviri-Descriptive) istatistik ve Çıkarımsal (inferential) istatistik yöntemler şeklinde ifade edilebilir. Betimsel istatistik, verilerin organize edilip özetlenip en uygun şekilde sunuma hazır hale getirilmesidir. İstatistik seriler, tablolar, grafikler, merkezi eğilim ölçüleri, sapma ölçüleri vs. bu grupta yer alır. Bir iş yerinde çalışan kişilerin aldıkları ücretlerin dağılımı, ortalaması, sapması, Bir işletmede üretilen mamullerin günlük üretim miktarlarının dağılışı vs. betimsel/tanımlayıcı istatistiklere örnek verilebilir.
9
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Çıkarımsal İstatistik
Çıkarımsal istatistik ise seçilen örnekten hareketle anakütle parametreleri hakkında tahminlerde bulunmayı, anakütle ile ilgili hipotezler için sorgulama yapmayı ve karar vermeyi içerir. Parametrik ve parametrik olmayan hipotez testleri, regresyon analizi vs. bu grupta yer alır. Bir malın günlük satışlarının ortalamasının %95 güvenle birim arasında olacağının tahmini çıkarımsal istatistiğe örnek gösterilebilir. Hangi istatistik yöntem kullanılırsa kullanılsın bir istatistik çalışmanın temeli veriye dayanmaktadır. Şu halde bir istatistik çalışmanın güvenilir olabilmesi için verinin doğru bir şekilde elde edilmiş olması gerekir.
10
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Birim
Birim: İstatistik analize konu olan ve ana kütleyi oluşturan toplu olay niteliğindeki her olaya birim adı verilir. Kolaylıkla anlaşılabileceği gibi tüm canlı ve cansız varlıklar birer istatistik birimidir. Ancak, maddesel bir varlığa sahip olmayan olaylar ve sosyal kurumlar da birer istatistik birimi olabilirler. Bir olayın birim olabilmesi için, ölçülmeye ya da sayılmaya elverişli olması gerekir. Ölçülemeyen ya da sayılamayan nesneler ve olaylar istatistiksel anlamda birim oluşturamazlar.
11
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Değişken (özellik) ve şık
Değişken, istatistik birimlerinin sahip oldukları özellikler olarak ifade edilir. Şık ise, bu özelliklerin farklı ortaya çıkış biçimlerine, başka bir anlatımla değişkenlerin aldıkları değerlere denir. Öğrenciler üzerinde yapılan bir araştırmada birim öğrenci olarak tanımlanırken, değişken öğrencilerin cinsiyetleri, doğum yerleri, yaşları, ağırlıkları boy uzunlukları ve notları olur. Cinsiyet değişkeninin şıkları ise kız ve erkek olarak tanımlanır. Benzer şekilde her bir öğrencinin yaşları da yaş değişkeninin şıkları olacaktır.
12
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Ölçeklerine göre değişkenler
Değişkenler ölçeklerine göre dört grupta incelenir. Nominal (İsimsel) değişkenler: Nominal değişkenler sadece kalitatif (niteliksel) sınıflandırmalarda kullanılırlar. Bu değişkenlerin ölçümü ve sıralanması mümkün değildir. İnsanların medeni hali, cinsiyeti, mesleği, göz rengi buna örnek olarak gösterilebilir. Ordinal (Sıralama) değişkenler: Bu değişken ölçülen değerlerin birbirlerine göre büyüklüklerini belirleyen ancak bir değişkenin diğerinden ne kadar büyük ya da küçük olduğunu ifade edemeyen değişkenlerdir. Memurların derece ve kademeleri, öğrenim durumu (ilk, orta, lise, üniversite vs.) büyük, küçük ayrımları, Likert-Semantik ölçekler (Kesinlikle Katılıyorum, Katılıyorum, Karasızım, Katılmıyorum, Kesinlikle Katılmıyorum), bu değişkene örnek gösterilebilir.
13
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Ölçeklerine göre değişkenler
Interval (Aralık) değişkenler: Sıcaklık, başarı, performans gibi niceliksel (sayılabilen, toplamı doğrudan sayı olarak belirtilebilen genel özellik) değişkenleri ölçmek için kullanılır. Aralık ölçeğinin oran ölçeğinden temel farkı bir başlangıç noktasının bulunmamasıdır. Diğer bir ifade ile “0” değeri aralık ölçeğinde yokluk ifade etmez. Örneğin termometrede görülen “0°C” belirli bir anlam taşır. Ratio (Oran) değişkenler: Ratio değişkenler interval değişkenlere benzerler, interval değişkenlerin özelliklerine ek olarak, tanımlanabilen bir sıfır noktasına sahiplerdir, böylece “X Y’den 2 kat daha fazladır” gibi ifadeler de kullanabiliriz. Aylık gelir, ağırlık, uzunluk, hız gibi değişkenleri ölçmek için kullanılır. Bu ölçekte başlangıç “0” noktasıdır.
14
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Ölçeklerine göre değişkenler
15
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Ölçeklerine göre değişkenler
Birim, Değişken ve Şık Örnekleri
16
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Ana Kütle (İstatistik Kütlesi)
Toplu olay niteliğinde ve aynı cins birimlerin oluşturduğu topluluğa “ana kütle” ya da “istatistik kütlesi” adı verilir. Ancak, bir istatistik kütlesinden söz edebilmek için, öncelikle kütleyi oluşturan birimlerin, aynı genel nedenlerin etkisinde olması gereklidir. Ayrıca kütle, istatistik birimlerinin toplamından farklı bir yapıya da sahip olmamalıdır. istatistik kütlesi için örnekler; bir ülkede yaşayan insanlar, belirli bir bölgedeki evler, bir yıl süresince belirli bir yerleşim merkezinde gözlenen doğumlar, ölümler, trafik kazaları
17
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Kütle Türleri
Gerçek ya da Varsayımsal Kütleler Gerçek birimlerin oluşturdukları kütlelere, “gerçek kütle” adı verilir. bir üniversitenin öğrencileri, bir yerleşim merkezinde bir yılda gözlenen trafik kazaları ve doğum olaylarının oluşturdukları kütleler Henüz oluşmamış, ancak oluşturulması mümkün olan kütlelere ise “varsayımsal kütle” adı verilir. Kolaylıkla görülebileceği gibi varsayımsal kütleler, varsayımsal birimlerim oluşturduğu kütlelerdir. Örneğin, 25 kişilik bir işçi grubundan rastgele seçilecek 6 kişilik bir grup için farklı seçim yapılabilir farklı 6 kişilik grupların oluşturduğu kütle varsayımsal bir kütledir. Buradaki gruplar farazi olarak mevcut olup, fiilen ortada yoktur.
18
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Kütle Türleri
19
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Ana Kütle (İstatistik Kütlesi)
Sonlu ya da Sonsuz Kütleler Eğer bir kütledeki birimler sonlu sayıdaysa, başka bir ifadeyle sayılabilir sayıda ise, bu tür kütlelere “sonlu (belirli)”, kütleyi oluşturan birim sayısı sayılamıyorsa, bu tür kütlelere de “sonsuz (belirsiz)” kütle adı verilir. Örneğin, bir köyde yaşayan insanların sayısı sayılabileceğinden bu köyde yaşayan insanların oluşturduğu kütle sonlu bir kütledir. Bir insanın vücudundaki hücre sayısı sayılamayacak sayıda olduğundan sonsuz kütledir. Sürekli ya da Süreksiz Kütleler Parçalandıkları ya da birleştirildikleri zaman, niteliklerini kaybettikleri için, doğal birimlerden oluşan kütleler süreksiz, parçalandıkları ya da birleştirildiklerinde, niteliklerini kaybetmedikleri için de doğal olmayan birimlerden oluşan kütlelerse, sürekli kütleleri oluştururlar. Zaman ve mekan birimleri doğal birimler olmadıkları için, her zaman sürekli kütleleri oluştururlar.
20
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Örnek (örneklem) ve Örnekleme
Araştırılmak istenen bir olayla ilgili kütleden, belli kurallara göre seçilmiş, kütleyi temsil ettiği varsayılan küçük bir küme örneklem olarak adlandırılır. Örneklem anakütleyi oluşturan varlıkların alt parçalarından oluşur. Örnekleme Anakütle özelliklerini ortaya koyabilmek amacıyla anakütleden örnek seçme işlemine örnekleme denir. Örnekleme ile yapılacak bir araştırmanın anakütledeki gerçek durumu ortaya çıkarabilmesi için en önemli koşul örneklemin anakütleyi temsil edebilir nitelikte olmasıdır.
21
İstatistik Temel Kavramlarına Giriş Örnek (örneklem) ve Örnekleme
Anakütleyi temsil yeteneğine sahip bir örneklemin temel özellikleri şunlardır. Örneklemin büyüklüğü (hacmi, miktarı) yeterli olmalıdır. Örneklem anakütledeki dağılıma çeşit ve oran yönünden benzer olmalıdır. Örneklem olasılıklı örnekleme yöntemlerinden biriyle seçilmelidir. Örneklem seçiminde tarafsız davranılmalıdır. Anakütledeki bütün birimlerin örneğe girme şanslarını eşit kılmak gerekir.
22
Değişken ve Şıkların Belirlenmesi
Açıktır ki, bir kütleyi oluşturan istatistik birimleri üzerinde birçok değişken tanımlanabilir. Veri derlenirken sadece belirlenen amaçlar doğrultusundaki değişkenler göz önünde tutulmalıdır. Uygulamalarda çok sayıda değişken hakkında veri toplamak zor, zaman alıcı ve maliyet yükseltici olabilir. Değişken sayısının artması soru sayısının artmasına, soru sayısının artması da sorulara gelişigüzel cevap vermeye yönlendirebilir. Bu sebeple seçilen değişkenler araştırmanın amacına uygun, sayısı da aşırı olmamalıdır.
23
Değişken ve Şıkların Belirlenmesi
Uygulamalarda gözlem sayısı sonlu olmalıdır. Benzer şekilde gözlemlere bağlı olarak ilgili değişkenlerin alacakları değerler de (şıklar da) ilgili değişken sürekli ya da süreksiz olsun, sonlu olacaktır. Şıklar belirlenirken, gözden uzak tutulmaması gereken önemli bir nokta da gözlemlerde kullanılan ölçü biriminin araştırmanın doğasına uygun olması gereğidir. Yani ölçü biriminin ilgili değişkenin büyüklüğü ile orantılı olmalıdır. Örneğin bir işletmede aylık elektrik giderlerini bin TL cinsinden ifade ederken, işletmenin yıllık cirosu için milyon TL kullanmak uygun olacaktır. Peynir üreten bir işletme için kilo, teneke, ton uygun ölçülerken, süt üretimi için litre, şişe,paket uygun ölçü birimleri olacaktır.
24
Kütlenin Sınırlandırılması
Bir istatistiksel araştırma planlanırken, araştırmanın nerede, kimlerle ve nelerle gerçekleştirileceği, ne kadar zamanda tamamlanacağı ve araştırma için ayrılan kaynaklar, ayrıca gözlem sayısının sonlu olması, kütlenin mekan ve zaman açısından sınırlandırılmasını zorunlu kılar. Başarılı bir sınırlandırma uygulamacılara büyük kolaylık sağlar. Böylece araştırmanın çerçevesi net bir şekilde ortaya konmuş olacak, araştırma bu sınırlar içerisindeki alana odaklanacaktır.
25
Verilerin Taşıması Gereken Özellikleri
Verilerin doğruluğu, geçerliliği ve güvenilirliğini sağlayabilmek için verilerin bazı özellikleri taşıması gerekir. Böylece veri kalitesi yükseltilmiş olacaktır. Veriler Araştırma Konusu ile İlgili Olmalıdır Veriler belirli bir alanla ilgili olarak toplanıyorsa kendi içinde tutarlı olmalıdır. Bu alana başka bir konuyla ilgili veri ve bilgiler alınmamalıdır. Pazarlama konusundan söz edilirken satın almayla ilgili veriler veya başka bir işletmeye ilişkin bilgiler işin içine karıştırılmamalıdır.
26
Verilerin Taşıması Gereken Özellikleri
Doğruluk Veriler tekrarlanan gözlemlere dayanmalı, yöneticilerin kendi ağızlarından ifade edilmiş olmalı ve şirket kayıtlarıyla da teyit edilmiş bulunmalıdır. Araştırmacı kendi tahminlerini, izlenimlerini ve hislerini veri olarak sunamaz. Eğer bu şekilde bir yorum yapıyorsa bu yorumun kendisine ait olduğunu açık bir şekilde belirtmelidir. Kalite Verilerin kalitesi amaca uygunlukla ölçülür. Veriler işe yarıyorsa, sonuç çıkartılabiliyorsa ve bir karara varmak mümkün ise kalitelidir. Pratik değeri olmayan veriler kalitesizdir. Araştırmacı araştırma kapsamına aldığı her veriyi amaca hizmet etme derecesi açısından değerlendirmelidir. Amaca hizmet yönü zayıf olan veri ve bilgiler büyük ölçüde araştırma kapsamından çıkarılmalıdır.
27
Verilerin Taşıması Gereken Özellikleri
Zamanındalık Verilerin zamanında elde edilmesi anlamına gelir. Araştırma sürecinde bazı verilere istendiği anda ulaşılamayabilir. Ancak verilerin toplanması, organizasyonu ve analizli belirli sürelerle kısıtlıdır. Zamanında ulaşmayan veya elde edilmeyen veri değersizdir. Çünkü veri ihtiyaç olduğu yer ve zamanda kıymetlidir. Modası geçmiş verinin bir değeri olmaz. Tamlık Verilerin tam olması, incelenen alanla ilgili olarak gerekli olan hiçbir bilgiyi/veriyi dışarıda bırakmamasıdır. Örneğin, insan kaynaklarıyla ilgili olarak personelin işletmeye seçilmesinde takip edilen yöntemler araştırılıyorsa personel seçim sistemlerinden hangilerinin uygulandığı, ne sıklıkta uygulandığı, niçin uygulanamadığı, işletmeye ne gibi yükler getirdiği tam olarak raporlanmalıdır.
28
Veri Derleme Türleri Ani Veri Derleme
Veri derleme süreci kabaca; sürekli ve ani ve kısmi ve genel olmak üzere iki başlık altında toplanabilir. Ani ve Sürekli Veri Derleme Ani Veri Derleme Eğer gözlemlenecek kütledeki birimler sürekli karakterdeyse, istenilen bir anda gözlenmeye hazır olan bu tür birimlerin gözlenmesi ya da kaydedilmesi işlemlerine “ani veri derleme” denir. Sürekli olayların kısa veya uzun bir zaman aralığı içinde herhangi bir anda sayılabilme, ölçülebilme imkanı vardır. Nüfus sayımları ve iş yeri sayımları bu tür veri derlemeye örnek gösterilebilir.
29
Veri Derleme Türleri Sürekli Veri Derleme
Bazı olaylar bir anda olup biterler. Bu tür olayların tekrarlanması ve belli bir zaman aralığında bir arada bulunması mümkün değildir. Eğer ilgilenilen kütle bu tür ani birimlerden oluşmuşsa (bu tür birimler zamana yayıldığından), belli bir zaman aralığında gözlenmeleri ve kaydedilmeleri gerekir. Bu tür işlemlere “sürekli veri derleme” denir. Bir iş yerinde belli bir zaman aralığında meydana gelen iş kazaları, makine arızalanmaları, üretim durmaları, belirli bir bölgede ve zaman aralığında evlenmeler, boşanmalar, trafik kazaları, doğumlar ve ölümlere ilişkin derlenen veriler, bu tür veri derlemeye örnek oluşturur.
30
Veri Derleme Türleri Genel Veri Derleme
Genel ve Kısmi Veri Derleme Genel Veri Derleme (Tam sayım) Hakkında bilgi edinilmek istenen kütlenin tamamının gözlenmesine “genel veri derleme” ya da “tam sayım” adı verilir. Genel nüfus ve tarım sayımları birer genel veri derlemedir. Bu tür veri derleme hem pahalı hem de güçtür. Öte yandan deneylerin tahribatlı olması, üzerinde araştırma yapılan anakütlenin araştırma zamanı içerisinde değişime uğruyor olması veya kısa sürede bilgiye ulaşılmak istenmesi genel veri derleme yöntemini kullanmayı olumsuz yönde etkileyen faktörlerdir. Ancak güvenilirliğin çok yüksek tutulduğu deneylerde, anakütle hacminin az olduğu durumlarda genel veri derleme yöntemi tercih edilir.
31
Veri Derleme Türleri Kısmi Veri Derleme
Hakkında bilgi edinilmek istenen kütleyi oluşturan birimler arasından, belirlenen amaçlar doğrultusunda yalnızca bir kısmının seçilip gözlenmesine, “kısmi veri derleme” adı verilir. Kısmi veri derleme, genel veri derlemenin pahalı oluşu, zaman alışı, gözlem birimlerinin fiziksel zarara uğraması gibi nedenlerle yapılmak istenmediği durumlarda uygulanır. Bilindiği gibi belirlenen amaçlar doğrultusunda hakkında bilgi edinilmek istenen yığının tümüne ana kütle (ya da sadece kütle) adı verilir. Bir ana kütleden uygun tekniklerle seçilen birimlerin oluşturduğu topluluğa ise “örneklem” adı verilir.
32
Veri Derleme Yöntemleri Birincil ve ikincil veri kaynakları
İşletmelerde veriler birincil ve ikincil kaynaklardan elde edilir. Birincil kaynaklar incelenmek istenen ana kütleye ait birimler üzerinde yapılan araştırma ve incelemelerden oluşur. İşletmenin kendi iç kaynakları ile gözlem, deney veya alan taraması yöntemlerini kullanarak elde ettiği verilere birincil kaynak verisidir. İkincil veri kaynakları ise işletme dışı kaynaklardan elde edilen çeşitli kurum ve kuruluşların (Türkiye İstatistik Kurumu, Devlet Planlama Teşkilatı, Hazine müsteşarlığı, Merkez bankası vs.) yayınlarından oluşur. Kitaplar, dergilerdeki makaleler, ansiklopedi maddeleri, istatistikler, tezler, gazeteler, yayımlanmış raporlar, el kitapları, broşürler, kataloglar ikincil veri kaynakları olarak sayılabilir.
33
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Deney Yöntemi
Birincil kaynaklardan veri derlemede deney, gözlem ve alan taraması yöntemleri kullanılmaktadır. 1. Deney Yöntemi Deneyler, bağımlı değişken ile bu bağımlı değişkenin değişimi üzerinde etkide bulunduğu varsayılan bağımsız (açıklayıcı, faktör) değişkenlerin sebep - sonuç ilişkilerini ortaya koymak amacıyla düzenlenmiş yapay düzenlerdir. Bu yapay düzeneklerden veri toplama yöntemine deney yöntemi adı verilmektedir. Deney yöntemi, diğer araştırma yöntemleri içinde en fazla güvenilir doğru sonuçlar veren bir uygulamadır. Bu yöntem, insan hatasını en alt düzeye düşürecek şekilde geliştirilmiştir. Deneyler aracılığı ile veri toplama yöntemine çoğunlukla deneysel çalışma, deneysel araştırma adı da verilmektedir.
34
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Gözlem Yöntemi
Gözlem bir kimsenin diğer canlı ve cansız varlıklar hakkında duyu organları ile bilgi edinme yolu veya varlıkların değişik ortamlarda, çeşitli davranışları hakkında onları gözleme yolu ile bilgi toplamasıdır. Gözlem yöntemi araştırmacının uygun bulduğu her tür sosyal ve kurumsal ortamda bir veri toplama aracı olarak kullanılabilir. Gözlem tekniğinde işletmelerde personelin, yöneticilerin, müşterilerin veya bir çalışma grubunun davranışları, doğrudan veya dolaylı olarak gözlenmek suretiyle önceden oluşturulmuş, belli bir sistematiğe göre veri toplanır. Bu yöntemle yapılandırılmış (müdahaleli) veya yapılandırılmamış (müdahalesiz - doğal) yollarla veri toplanır.
35
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Alan Taraması Yöntemi
Alan taraması yöntemiyle veri toplama işlemi de kendi içinde üç alt başlıkta incelenir. Bunlar mülakat, anket ve belge incelemesi yöntemleri olarak ifade edilebilir. 3.1. Mülakat Yöntemi İşletmelerde mülakat işletme sahipleriyle, profesyonel yöneticilerle müşterilerle ve çalışanlarla yapılabilir. İşletme sahibinden veya üst düzey yöneticilerden izin alınmadan çalışanlarla mülakat yapmak doğru değildir. Mülakat yönteminin etkililiği randevu alınarak yapılmasıdır. Randevu alınmadığı durumda konular yeterli ayrıntıda görüşülemeyebilir. Etkili bir mülakat için işletme yöneticisine sorulması düşünülen sorular önceden verilebilir.
36
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Anket Yöntemi
Alan taraması içinde ikinci yöntem anket yöntemidir. Bireylerin bazı davranışları ve bazı düşünsel, duygusal, inançsal, algısal özellikleri vardır ki, yapısı gereği gözlenmesi olanaksızdır. Bu tür konuları incelemek için yapılacak araştırmalarda anket yöntemi kullanılır. Anket en basit tanımıyla Soru-cevap tekniğiyle uygulanan sistematik bir veri toplama yöntemidir. Önceden belirlenmiş insanlara bir takım sorular sorularak uygulanır. Bir çeşit yazılı iletişim tekniği ile uygulanan veri toplama yöntemidir. Uygulama alanı genellikle toplum olduğu için uygulama aşaması da oldukça güç koşullar altında yürütülür.
37
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Anket Yöntemi
Anket İçin Soru Kağıdının Hazırlanması Anket yöntemiyle yapılacak bir araştırmadan istenilen sonuçların elde edilebilmesi için konuya uygun soruların seçilmesi ve bunların soru kağıdı üzerinde uygun biçimde düzenlenmesi çok önemlidir. Bir ankette olabilecek soru türleri şunlardır: Standart Soru Önceden hazırlanan, aynı sözcüklerle ve aynı sırada deneklere yöneltilen sorulardır. Amaç tüm deneklerin aynı soruyu aynı biçimde anlaması, yorumlaması ve kendi görüşüne göre cevaplamasıdır.
38
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Anket Yöntemi
Serbest Soru Katılımcıya yöneltilen bir soruya alınan yanıtlara göre görüşmeci tarafından o anda sorulması gerekli görülen sorulardır. Standart biçim, sayı ve sırada hazırlanmadığı için değişik deneklere değişik sorular yöneltilebilir. Bu nedenle alınan yanıtların değerlendirilmesi ve karşılaştırmaların yapılabilmesi oldukça güçtür. Ayrıca serbest sorularla görüşmeyi yürütmek çok güç ve çok deneyim isteyen bir iştir. Özel bilgi, beceri ve eğitim gerektirir.
39
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Anket Yöntemi
Kapalı Uçlu Soru: Kapalı uçlu soruda deneğe yöneltilen sorunun karşılığı sorunun içindedir. Genellikle eve-hayır, sıralama, bir dizi yanıt içinden istediğini seçme biçimlerinde olabilir. Kapalı uçlu soruda, cevap seçenekleri önceden geliştirilip sorularla birlikte verilmektedir. Bu konuyla ilgili şöyle bir örnek verilebilir. “Eğitim durumunuz nedir?” sorusuna ( ) İlkokul ( ) Ortaokul ( ) Lise ( ) Üniversite ( ) Y. Lisans “Okulda başarı düzeyiniz nasıldır?“ sorusu için ( ) Zayıf ( ) Orta ( ) İyi ( ) Pekiyi gibi cevaplar verilecektir. “ Dersin işlenişini beğeniyorum” sorusuna (1) Kesinlikle katılmıyorum (2) Katılmıyorum (3) Kararsızım (4) Katılıyorum (5) Kesinlikle katılıyorum Şeklinde derecelenmiş cevaplar verilecektir. Kapalı uçlu soruların katılımcı kişi için cevaplama kolaylığı sağlaması ve araştırmacı için değerlendirme kolaylığı vermesidir avantajlı taraflarıdır.
40
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Anket Yöntemi
Açık Uçlu Soru: Kendisine yöneltilen soruya denek istediği yanıtı verir. Kapalı uçlu soruda olduğu gibi, önceden düzenlenen yanıtlardan birini seçmesi istenmez. Katılımcı, genel sınırlar içinde, soruyu, istediği kapsam ve derinlikte ve kendi anlatımı ile cevaplama hakkına sahiptir. “İşletmede ıskarta oranının düşürülmesi için ne düşünüyorsunuz?”, “İşletmenin ücret politikası ile ilgili ne düşünüyorsunuz?” gibi sorulara katılımcının istediği şekilde cevap vermesi istenir. Açık uçlu ve kapalı uçlu soru türlerinden her ikisinin de iyi ve sakıncalı yanları vardır. Bir soru kağıdına yalnız kapalı uçlu ya da açık uçlu sorular konabileceği gibi ikisi birlikte de konabilir.
41
Birincil Kaynaktan Veri Derleme Yöntemleri Belge İnceleme Yöntemi
İşletme kayıtları (belgeler) yönetim merkezinde, üretim ve hizmet sunum birimlerinde bulunabilir. Burada önemli olan nokta araştırmacının sektörü, ürünü veya hizmeti tanıyarak hangi tür kayıtlara ihtiyacı olacağını bilmesidir. Sektörü, iş grubunu tanımadan işletme kayıtları araştırılamaz. Öte yandan işletme kayıtları aynı sektörde faaliyet gösteren işletmeler arasında dahi büyük ölçüde farklılık gösterir. Kayıtların isimleri, formatı, içeriği farklı olabilir. Araştırmacı bu nedenle işletme kayıtları olgusunu geniş bir açıdan ele almalı, beklediği kayıtlara ulaşamamışsa bu kayıtların yerini tutabilecek diğer kayıtları incelemelidir.
42
İkincil Veriler Farklı amaçlarla değişik kurum ve kuruluşlar tarafından geçmiş dönemlerde derlenmiş veriler ikincil veri adı verilmektedir. Bu veriler yurt içi ve yurtdışı kaynaklardan elde edilebilirler. Veriler ham ve işlenmiş şekilde de bulunabilir. Eğer bir alanda ikincil veriler mevcutsa birincil veri toplamak hem zaman, kaynak israfına sebep olur, hem de konuya ilişkin yeterince kaynak taraması yapılmadığı anlamına gelir. Özellikle uluslar arası karşılaştırmaların konu edildiği çalışmalarda genellikle ikincil verilere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu alanda Birleşmiş Milletler Teşkilatı, Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu gibi kuruluşlar geniş veri tabanına sahiptir. Bunun yanında resmi olmayan bir kısım kuruluşlar da ülke ve bölge raporları yayımlamaktadır.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.