Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ"— Sunum transkripti:

1 HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ
HES HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ

2 Hidroelektrik santrallar (HES) akan suyun gücünü elektriğe dönüştürürler. Akan su içindeki enerji miktarını suyun akış veya düşüş hızı tayin eder. Büyük bir nehirde akan su büyük miktarda enerji taşımaktadır. Ya da su çok yüksek bir noktadan düşürüldüğünde de yine yüksek miktarda enerji elde edilir. Her iki yolla da kanal yada borular içine alınan su, türbinlere doğru akar, elektrik üretimi için pervane gibi kolları olan türbinlerin dönmesini sağlar. Türbinler jeneratörlere bağlıdır ve mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürürler. Hidroelektrik santrallar; - Yenilenebilir kaynak olan sudan enerji elde etmeleri, - Sera gazı emisyonu yaratmamaları, - İnşaatın yerli imkanlarla yapılabilmesi, - Teknik ömrünün uzun olması ve yakıt giderlerinin olmaması, - İşletme bakım giderlerinin düşük olması, - İstihdam imkanı yaratmaları, - Kırsal kesimlerde ekonomik ve sosyal yapıyı canlandırmaları yönünden en önemli yenilenebilir enerji kaynağıdır.

3

4 Hidroelektrik Santral Sınıflaması: En genel anlamıyla Hidroelektrik Santrallar Geleneksel Hidroelektrik Santrallar ve Pompaj Depolamalı Hidroelektrik Santrallar olarak sınıflandırılabilir. Depolama Yapılarına Göre: • Depolamalı(rezervuarlı) HES’ler • Nehir Tipi(regülatör) HES’ler Düşülerine Göre: • Alçak düşülü HES’ler(H<10m) • Orta düşülü HES’ler(H= m arası) • Yüksek düşülü HES’ler(H>50 m den büyük düşülü) Kurulu Güçlerine Göre: • Çok küçük (mikro) kapasiteli(<100 kW) • Küçük(Mini) kapasiteli( kW) • Orta kapasiteli( kW) • Büyük kapasiteli(>10000 kW) Ulusal Elektrik Sisteminin Yükünü Karşılama Durumuna Göre: • Baz Yük HES • Puant(Pik)Yük HES • Hem Baz hem de Puant(Pik)Yük HES Baraj Gövdesinin Tipine Göre: • Ağırlıklı Beton Gövdeli Barajlı HES • Beton Kemer Gövdeli Barajlı HES • Kaya Dolgu Gövdeli Barajlı HES • Toprak Dolgulu Gövdeli HES vb. Santral Binasının Konumuna Göre  • Yer Üstü HES • Yer Altı HES • Yarı Gömülü veya Batık HES

5

6 2. HES Genel Yapıları: Baraj gövdesi ve gölü Su alma tesisleri  Su yolları tesisleri Santral tesisleri Santral çıkış suyu kanalı Şalt tesisleri Dip savak tesisleri Dolu savak tesisleri

7 Elektrik İle İlgili Bölümler: • Generatör • Gerilim Regülatörleri • Generatör İkaz Sistemi • Ünite Kumanda Ve Kontrol Panoları • Kumanda Odası Panoları • 3,3–18 kV Orta Gerilim Panoları • Ana Güç Transformatörleri • kV Orta Gerilim Kapalı Salt Panoları Ve Teçhizatı • kV’luk Şalt Sahası Tesisleri • Röle Ve Kumanda Panoları • İç İhtiyaç Transformatörü Ve 400 V Şalterler • 400v AC, 24 V DC, 48 V DC, 110 V DC Panolar • Dizel Jeneratör Panosu Şalt Tesisleri: Transformatörler,kesiciler, ayırıcılar, parafudrlar vs. gibi elektrik teçhizatının monte edildiği mahaldir.

8

9 HES’de Türbin Tipleri Kaplan tipi türbinler üst basınç grubundaki türbinlerdir. Bu türbinler, 2-60 m arasında değişen alçak düşüler, kW arasındaki güçler ve d/d arasındaki devreler için imal edilmektedirler. Günümüzde 500 MW gücünde kaplan tipi türbinler imal edilmiş bulunmaktadır. Kaplan türbinin çark (rotor) kanatları, gemi pervanesine benzediği için bu tip türbinlere uskur tipi türbinler de denir. Pelton tipi hidrolik türbinler serbest püskürtmeli türbinlerdir yılında Amerikalı Pelton tarafından keşfedilmiş ve günümüze kadar geliştirilerek modern bir duruma getirilmiştir. Bu tip türbinler yatay veya düşey eksenli olarak imal edilmektedirler. Genellikle küçük ve orta güçlü pelton tipi hidrolik türbinler yatay eksenli ve tek-iki düzeli (püskürtücü), büyük güçlü pelton tipi hidrolik türbinler ise düşey eksenli ve 4-6 düzeli olarak imal edilirler.Pelton tipi hidrolik türbinler m arasında değişen yüksek düşülerde, küçük debilerde ve 0.5 kW-100 MW arasında değişen güçlerde kullanılırlar. Günümüzde MW gücünde pelton tipi hidrolik türbinler de imal edilmektedirler.

10 Francis tipi hidrolik türbinler de üst basınç grubuna dahil olan türbinlerdir. Bu tip türbinler m arasında değişen orta düşülerde, 2 kW- 600 MW arasındaki güçlerde ve d/d arasındaki devirler için imal edilmektedirler. Günümüzde 800 MW gücünde Francis tipi hidrolik türbinler imal edilmiş bulunmaktadır.

11 Kaplan Tipi Türbin

12 Pelton Tipi Türbin

13 Francis Tipi Hidrolik Türbin

14 Pompaj Depolamalı Hidroelektrik Santrallar(PHES) Genel olarak termik santrallar talep değişimlerine kolayca uyum sağlayamamaları nedeniyle baz yükte, hidroelektrik santrallar ise kolayca işletilip durdurulabilen ve aynı zamanda kısa bir sürede tam kapasite yüke çıkışa uyum sağlayabilmeleri nedeni ile pik talebin karşılanmasında kullanılmaktadır. Pik talebin karşılanmasında rezervuarlı HES’lerin yetersiz kalması durumunda PHES’lere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu santrallar genel olarak, güç talebinin düşük olduğu zamanlarda suyu yüksekte bir haznede depolamak ve bu şekilde biriktirilen sudan puant zamanlarda hidroelektrik enerji elde etmek amacıyla planlanmaktadır. İlk pompaj depolamalı sistem kullanımı 1890’larda İtalya ve İsviçre’dedir. PHES’lerin dünyadaki durumuna bakıldığında; yaklaşık olarak MW’ın üzerinde kurulu güç ile 39 ülkede işletmededir. Bu ülkeler arasında MW’lık kurulu güç ile Japonya ilk sırada yer almaktadır. Bu güç Japonya’nın toplam kurulu gücünün yaklaşık %10’una karşılık gelmektedir. Çin’in PHES potansiyeli hızla artmakta ve yakın gelecekte dünya ülkeleri arasında ilk sırayı alması beklendiği ifade edilmektedir. Elektrik enerjisinin %99’unu hidrolik kaynaklardan elde eden Norveç’te yaklaşık 1300 MW kurulu güçte PHES işletmededir. Ülkemizin hidrolik kaynaklarının tamamının işletmeye alınmadığı gerekçesi ile PHES planlamalarına karşı çıkanların Norveç örneği dikkate alındığında bu görüşlerinin doğru olmadığı görülmektedir. Kaldı ki hidrolik kaynaklarımızın tamamen işletmeye alındığını kabul etsek bile bu potansiyel 2020 yılı itibari ile enerji ihtiyacımızın yaklaşık %30’unu karşılamaktadır. PHES’ler gelişmiş ülkelerin yanı sıra gelişmekte olan ülkelerde de planlanmakta ve işletmede olduklarını görüyoruz. Bu duruma en iyi örnek komşumuz İran’da şu sıralarda işletmeye girecek olan MW kurulu güçteki Siah Bishe PHES’dir.

15 Genel olarak PHES’lerin dünyadaki yapılış amaçları; pik talebin karşılanması, güvenli bir güç kontrol sistemi tesis etmek, frekans kontrolü yapmak, rüzgar enerjisinin depolanmasını sağlamak, büyük kapasiteli santrallerin (termik, nükleer) devre dışı kalmaları durumunda yedek güç olarak planlanması, sulama suyu temin etmek, yeni teknolojilere sahip olmak olarak özetlemek mümkündür. PHES’lerde uygulanan kriterlere bakıldığında, genel olarak iki kriterden bahsedilebilir. Bunlardan birincisi planlama ve projelendirme kriterleridir. Burada, PHES’in planlaması ve projelendirilmesinde, topografik, jeolojik, çevresel koşullar, termik ve nükleer santrallara, yük merkezlerine yakınlık-uzaklık ve ekonomik kriterlerin belirleyici olduğu görülmektedir. İkinci önemli kriter ise işletme kriterleridir. PHES’lerin işletme kriterleri depolamalı HES’lerin işletme kriterlerinden çok farklı değildir. Bunun yanı sıra PHES’lerden üretilen enerjinin fiyatlandırılmasında ekonomik bir ayrıcalığın verilmediği görülmektedir.

16 Pompaj Depolamalı Hidroelektrik Santrallerden Faydalanılması Enerjiyi depolamanın bir yolu da sistemin güç talebinin düşük olduğunda suyu yüksekte bir haznede depolamak ve bu Şekilde biriktirilen sudan puant zamanlarda hidroelektrik enerji elde etmektir. Pompaj depolamalı santrallar hidrolik, termik ve rüzgar santrallarından kurulu enterkonnekte sistemin günlük, haftalık veya sezonluk işletme şartlarını düzenlemekte olup, normal hidroelektrik santrallarda olduğu gibi nehir akımından etkilenmeyip talebin az olduğu ve enerji üretimine gerek olmadığı durumlarda durdurulabilir. Pompaj depolamalı hidroelektrik santralların dünyadaki durumuna bakıldığında mevcut maksimum toplam gücü MW, planlanan toplam gücü MW olan 40 ülkede 386 tesis bulunmaktadır. 

17

18

19

20

21 MikroHes’lerin Olumlu ve Olumsuz Yönleri
Küçük hidroelektrik santraller tüm şebekeyi besleyen büyük hidroelektrik santrallerin alternatifi değil, şebekeye noktasal olarak destekte bulunan tamamlayıcılardır. Bu santrallerin üstünlüklerini ve zayıf yönlerini ülkemiz açısından aşağıdaki gibi sıralayabiliriz. a. Olumlu Yönleri: Ulaşımı güç olan ve ulusal sistemden beslenemeyen kırsal bölgelerdeki köy ve diğer ünitelerin enerji ihtiyacını karşılar. Böylece bu bölgelerin sosyoekonomik ve kültürel gelişimlerinin hızlanmasına yardım eder. Kırsal bölgelerin artan yakıt bulma ve taşıma problemlerine çözüm getirir. Küçük hidroelektrik santrallerin türbin-jeneratör gruplarının tipleştirilerek standart hale getirilmeleri kolaydır ,bu durum mekanik ekipmanı ucuzlatır. Bakım ve işletme sorunları en aza inecektir. Türbin-jeneratör ve transformatörün bir blok halinde ve otomatik işler şekilde yapılmasıyla aynı bölgedeki çok sayıda santral bir tek teknisyen tarafından kontrol edilebilecektir. Bunun sonucu olarak işletme maliyeti azalacaktır. Yakıtlı santrallere göre enerji üretimi işletme maliyeti düşüktür ve işletme sürecinde karbon salınımı yapmaz. Küçük hidroelektrik santrallerde üretilen enerji genellikle bölgede kullanıldığı için uzun iletim şebekelerine ihtiyaç duyulmaz. Bu durum büyük oranda enerji kayıplarını engellemektedir.

22 Su türbinleri yapımı ile ilgili endüstri kurma çalışmaları günümüzde son aşamaya ulaşmıştır. Mini, mikro ve hatta küçük hidroelektrik tesislerin mekanik aksamının tümü kendi endüstriyel tesislerimizde imal edilebilir. Küçük kapasiteli ünitelerin imal edilmesi, bu konuda bilgi birikimini arttırır ve yakın bir gelecekte daha büyük kapasiteli ünitelerin imalatlarının yerli endüstri ile yapılması sağlar. Bakımları kolay, ucuz ve hizmet süreleri ise uzundur. b. Olumsuz Yönleri: Sel kontrolü, içme ve kullanma suyu sağlamak gibi ek işlevleri yoktur. Üretilen kWh enerji başına etütler için yapılan harcama masrafları fazladır. 1kW kurulu güç için gerekli yatırım maliyeti büyük santrallerden yüksektir. Küçük hidroelektrik santrallerin işletme giderleri büyük santrallere göre fazladır. Ancak türbin, jeneratör ve transformatörde standardizasyona gidilmesi, üretilen kWh enerji başına işletmeve personel maliyetlerini azaltacaktır. Ülkemizde bu konuda yetişmiş teknik eleman sıkıntısı vardır. Bu da uygulamalarda çevresel ve ekonomik açıdan problemler ortaya çıkarmaktadır. Depolama özellikleri olmadığından enerji üretimi akıma bağlıdır. Bu sebepten dolayı küçük hidroelektrik santrallerin verimleri düşüktür.

23 Üretimin devamı sistemin teknolojik özelliklerine bakım ve işletme politikalarına bağlıdır.
Akarsudaki su rejimini azaltmakta, akarsu çevresindeki fauna, flora ve dolayısıyla insan yaşamı olumsuz etkilemektedir. İnşaat aşamasında, akarsu yatağı ve çevresinde bir çok sorunlarla karşılaşılır.

24 HES'lerde baraj, derivasyon, sulama yapısı, regülatör, iletim kanalı, enerji tüneli dolusavak, dipsavak gibi yapıların ömrü çok uzundur (100/200 yıl). HES lerde Turbin, generatör, şalt sahası ve yardımcı teçhizat gibi E/M ekipman ömrü ise 40/50 yıl kabul edilmektedir. Termik santrallerde ise bu ömür daha kısa olup, E/M ekipmanları 20/30 yılda bir defa yenilemek zorunludur.

25 Türkiye’nin Hidroelektrik Potansiyeli
Dünyada nüfus artısı, kentleşme ve sanayileşme olguları, küreselleşme sonucu artan ticaret olanakları, doğal kaynaklara ve enerjiye olan talebi giderek artırmaktadır.Türkiye elektrik tüketimi 2011 yılı sonu itibariyle 230 milyar kWh seviyesine ulaşmış olup 2023 yılında 450 milyar kWh civarında olacağı öngörülmektedir Ağustos 2012 tarihi itibari ile Türkiye toplam elektrik kurulu gücü MW’a ulaşmıştır. Bu toplam içinde, termik yakıtlı santraların payı % 63 ( MW) ve yenilenebilir yakıtlı santraların payı % 37 ( MW) dir yılının başından 31 Ağustos 2012 tarihine kadar geçen süre içerisinde üretilen elektrik miktarı 163 TWh olup kaynaklar bazında dağılımında % 70 termik ve % 30 yenilenebilir enerji kaynaklıdır.

26 Ülkemizin yenilenebilir enerji potansiyeli içinde en önemli yeri tutan hidrolik kaynaklarımız bakımından incelendiğinde Türkiye’de teorik hidroelektrik potansiyel 433 milyar kWh, teknik olarak değerlendirilebilir potansiyel 216 milyar kWh olarak ve ekonomik hidroelektrik enerji potansiyel 140 milyar kWh/yıl’dır. Türkiye hidrolik enerji potansiyelinin yüzde 37’lik kısmı isletmede, yüzde 15’lik kısmı (özel tesebbüs tarafından yapımı sürdürülen projeler dahil) ise insa halindedir (2010 itibarıyla). Türkiye’nin teorik hidroelektrik potansiyeli dünya teorik potansiyelinin %1’i, ekonomik potansiyeli ise Avrupa ekonomik potansiyelinin %16’sıdır. Mülga EİE Genel Müdürlüğü, baraj ve hidroelektrik santralların (HES) mühendislik hizmetlerini yürütmüştür. EİE Genel Müdürlüğü HES projelerinin ekonomik hidroelektrik potansiyel içindeki payı % 60 seviyesinde olup, bugün işletmede olan hidroelektrik santralların enerji üretimi bakımından % 80 ’inden fazlasının mühendislik hizmetlerine çeşitli aşamalarda katkıda bulunmuş olup, büyük kapasiteli HES projelerinin yanı sıra, akarsularımızın bugüne kadar incelenmemiş kısımlarının araştırılarak, enerji üretimi bakımından değerlendirilmesine yönelik olarak, ülkemizin ekonomik HES potansiyelinin daha da artırılması maksadıyla, küçük akarsular üzerinde de ilave HES potansiyel belirleme çalışmaları da yürütülmüştür yılı Mayıs ayında Elektrik Enerjisi Piyasası Ve Arz Güvenliği Strateji Belgesi hazırlanmış ve yürürlüğe konmuştur. Bu belgede, elektrik enerjisi üretiminde yerli kaynakların payının artırılması öncelikli hedeftir. Bakanlığımız 2023 yılına kadar; • MW olan Hidroelektrik potansiyelimizin tamamını kullanmayı, • Rüzgar enerjisi santrallarında MW, • Jeotermal santrallarda 600 MW, • Güneş enerjisi santrallarında 600 MW kurulu güce ulaşmayı ve • Elektrik arzındaki yenilenebilir enerji payını % 30’un üzerine çıkarmayı hedeflemektedir.

27

28 Hidroelektrik Santrali Bulunan/Bulunmayan İller
Mevcut HES’lere dair ilk sorumun cevabı 30 Mart 2013’te yürürlüğe giren sayılı Elektrik Piyasası Kanunu kapsamı ve öncesinde işletmeye alınanlar ayrımını içeriyor. Buna göre; 139’u 6446 sayılı kanun öncesinde 58 ilde toplam 139 HES işletmeye alındı. Kanun sonrası 12’si yeni iller olmak üzere HES sayısı toplam 70 ilde 478’e ulaştı. 

29 En çok HES bulunan il 33 HES’le Maraş iken onu Trabzon (31), Giresun (26), Adana (21) ve Sivas (18) illeri takip ediyor. HES bulunmayan 12 il ise şöyle: Aksaray, Ağrı, Çanakkale, Edirne, İstanbul, İzmir, Kilis, Kırklareli, Tekirdağ, Uşak, Yalova, Yozgat. 

30 Planlanan HES'ler Trabzon yapılması planlanan HES sayısının en çok olduğu iller listesinin de en başında. İnşaat halinde 12 HES’in bulunduğu kente toplam 42 HES daha yapılması planlanıyor. Planlanan HES sayılarında Trabzon’u 40 HES’le Erzurum, 35 HES’le Artvin, 31 HES’le Giresun izliyor. Hiç HES bulunmayan Ağrı ve Çanakkale illerine Su Kullanım Hakkı Anlaşması imzalı ve Üretim Lisansı almış birer HES projesi var.

31 İnşaat halindeki HES'ler
İnşaat aşamasında bulunan 160 HES'ten 12'si Trabzon'da. Trabzon'u 11 HES inşaatıyla Giresun, sekiz inşaatla Erzurum ve Tokat ve yedi inşaatla Ordu takip ediyor.

32 HES’leri Hakkında Yanlış Bilileneler
Yanlış 1: HESlere giren su geri çıkmaz, çıksa da artık hiçbir amaçla kullanılamaz. DOĞRUSU: HESler, elektrik üretimi amacıyla suyun belli bir miktarını (asla tamamını değil) belli bir noktada nehir yatağından alarak, belli bir mesafe boyunca iletim yapısı ile santrale düşürerek elektrik üreten santrallerdir. Su türbini döndürdükten sonra özelliklerinden hiçbir şey kaybetmeden tekrar yatağına bırakılır. Bu esnada hiçbir kayıp veya kirlenme söz konusu değildir. Bu anlamıyla HESler, değirmen taşını değil de bir türbini döndüren modern zaman değirmenleridir. HESler’den çıkan su, yapısında hiçbir değişim olmadığından, HES yapılmadan önce hangi amaçla istenirse o amaça kullanılmaya devam edilebilir.

33 Yanlış 2: HESler ile sular özel firmalara satılıyor
Yanlış 2: HESler ile sular özel firmalara satılıyor. Su için gidip firmalara yalvaracaksınız ama onlar size su vermeyecek. HESlere giren sular şişelenerek yabancı devletlere satılacak. DOĞRUSU: 2001 yılında çıkarılan 4628 Nolu Elektrik Piyasası Kanunu yönlendirmesiyle 2003 senesinde yürürlüğe giren Su Kullanım Hakları Yönetmeliği gereğince, bir HES yapmak isteyen özel firma DSİ ile Su Kullanım Hakkı Anlaşması imzalamak zorundadır. Bu anlaşma metninde, firmanın suyu sadece enerji üretimi amacıyla kullanacağı, DSİ’nin herhangi bir zamanda herhangi bir nedenle isteyeceği suyu, tazminat talep etmeksizin, yatağa bırakmak zorunda olduğu açıkça belirtilmektedir. Yine bu anlaşmalarda, yatağa, santral su alma yapısı sonrasındaki doğal hayat ve halkın sulama ve içme suyu ihtiyaçları gözetilerek bırakılması gereken su miktarları belirlenmektedir. Bu su miktarları, yine bu firmaların kurmak zorunda olduğu ve günümüz teknolojisi kullanılarak online olarak DSİ’ye bağlı akım gözlem istasyonları ile 24 saat denetlenmektedir. Bu anlaşmada bahsi geçen suları bırakmayan firmalara ağır yaptırımlar söz konusudur.

34 Yanlış 3: HESler doğal hayatı öldürmekte, dereleri kurutmaktadır.
DOĞRUSU: HESlerin gerek inşaatları gerekse işletmeleri aşamasında yapılması gerekenler Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) prosedürleri çerçevesinde, konusunda uzman kişilerce belirlenmekte ve HES inşa edecek kamu veya özel kuruluşu bunlara uyacağına dair taahhütler vermektedir. Bu prosedürde verilen taahhütlere uyulduğu takdirde bunların çevreye etkileri asgariye inmektedir. Ancak denetimsiz bırakıldığında, her konuda olduğu gibi, bu konuda da ülkemizde yanlış uygulamalar olmuştur. Bu durum HESlere karşı olmak sonucunu değil plansız ve denetimsiz HES yapılmasına karşı olmak sonucunu doğurmalıdır. Denetlemeler sonucunda verilen taahhütlere uymadığı tespit edilen firmalara ağır yaptırımlar söz konusudur.

35 HESler işletmeleri esnasında doğaya en az etkisi olan, çevre dostu santrallerdir. İşletilmeleri esnasında dere yatağındaki su sadece su alma yapısı ve santral arasında azalmaktadır. Ancak azalan bu suyun doğal yaşamı ve halk ihtiyaçlarını etkilemeyecek derecede azalması yine ÇED prosedüründe belirlenen suyun dere yatağına bırakılması ile garanti altına alınmaktadır. Bu suyun da yatağa bırakıldığı, DSİ’ye online en olarak bağlı akım gözlem istasyonları ile sürekli kontrol edildiğine göre, derelerin kurutulması söz konusu olamaz. Eğer firma taahhüt ettiği suyu bırakmıyor ise bu HES’in değil, suyu bırakmayan HES sahibinin ve onu denetleyip cezasını vermeyen kamu kuruluşlarının suçudur. Bu sebepten dolayı ‘HES yapılmasın’ demek, ‘Sürücüler kurallara uymuyor, aşırı hız yapıp trafik kazalarına yol açıyor’ diye ‘Yol’ yapılmasına veya ‘Egzoz muayeneleri düzenli yapılmamış araçların trafikte aşırı egzoz salınımları sebebiyle havayı kirletiyorlar’ diye ‘Motolu Taşıtlara’ karşı olmaya benzer. Hız yapılmaması yolları toprak yol şeklinde bırakmıyoruz: Düzgün otoyollar yapıp bunlara radarlı kontrol cihazları yerleştiriyoruz. Bunlara rağmen hız yapanlara önce para, sonra trafikten men cezası veriyoruz. Hava kirlenmesin diye hepimiz motorlu taşıtları bırakıp bisiklete binmiyoruz: Araçların egzoz muayenelerini düzenli olarak yaptırıyoruz. Yaptırmayanlara yine önce para sonra trafikten men cezası veriyoruz. Çünkü hem otoyollar hem de motorlu taşıtlar kalkınma ve ekonomik hayat için vazgeçilmez öğelerdir. Dolayısıyla aynı şekilde HESler’den de vazgeçmeyip, kurallara uymayanlara cezalar verilmelidir. Bilinçli vatandaş olmanın gereği buradaki denetimi zorlamaktır. Her dürüst yatırımcı firma gibi biz de YBT Enerji olarak bu denetlemelerin yapılmasını ve kurallara uymayanların cezalandırılmasını istiyoruz.

36 Kaynaklar http://www.eie.gov.tr/ http://www.ybtenerji.com
TÜREB. Türkiye’deki Rüzgâr Elektrik Santral Projeleri. 25 Kasım


"HİDROELEKTRİK SANTRALLERİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları