Sunuyu indir
1
Ahirete iman
2
Allah'tan başka her şeyin bir sonu vardır
Allah'tan başka her şeyin bir sonu vardır. Dünyanın da bir gün sonu gelecek, o da canlılar gibi bir gün yol olacaktır. Hiç ölmeyecek, baki kalacak sadece Allah'tır. Dünyanın sonu gelince Allah, İsrafil'e emredecek, O'da sur'a üfürecektir. Ahirete iman
3
Ahirete iman Kıyametin de, ruhun da, gaybın da bilgisi Allah'tadır.
Bu yüzden kıyametin ne zaman kopacağını bilmek mümkün değildir. Bu bilgiye Peygamberimiz bile sahip değildir. Ahirete iman
4
Kesin olarak bilinen o gün yer ve göklerin düzeninin değişeceği, güneşin söneceği, yıldızların döküleceği, denizlerin kaynayıp birbirine karışacağı, dağların birbirine çarparak parçalanacağı ve bütün alemin (Evren) yıkılacağıdır. Bunda şüphe yoktur. Çünkü Peygamberimiz de, Yüce Kuran-ı Kerim'de bu şekilde bildirmektedir. Ahirete iman
5
Kıyamet koptuktan sonra bir süre Allah'ın diledikleri hariç yaşayan canlı kalmayacaktır.
Allah daha sonra İsrafil'e yeniden Sur'a üfürmesini emredecek ve bütün yaratıklar yeniden dirilecek, mahşerde toplanacaktır. Buna öldükten sonra dirilme denir. Hesap, sual, mizan, sırat, cennet ve cehennem bundan sonradır. Ahirete iman
6
İşte bu yeniden diriliş ile başlayan ve sonsuza kadar devam edecek olan zamana "Ahiret Günü" denir.
Ahiret gününe iman etmek, bunlara inanmak demektir. Bunların hepsi haktır, hepsi olacaktır. Ancak ne zaman ve tam olarak nasıl olacağını sadece Allah bilir. Hiç yokken bizi yaratan Allah yeniden diriltmeye de kadirdir. Ahirete iman
7
Kuran-ı Kerim'de yeniden diriltmenin yoktan var etmekten daha kolay olduğu bildirilmektedir. Gerçi zorluk ve kolaylık bize göredir. Yoksa Allah'a göre her şey kolaydır. Çünkü O bir şeyin olmasını isterse sadece "Ol!" der ve o şey olur. Ahirete, öldükten sonra dirileceğine ve dünyada yaptıklarının hesabını Allah'a vereceğine inanan bir insan, Allah'ın emirlerini dinler, yasaklarından sakınır. Ahirete iman
8
Hesap gününde sadece yaptıklarından değil, içinde sakladıklarından da hesaba çekileceğine inanan bir insan davranışlarına dikkat edeceği gibi kalbini de her türlü kötü duygulardan temizlemeye çalışır. Ahirete iman
9
Ölüm; Her canlı bir gün ölecektir. Bu Allah'ın emridir. Ancak hiç kimse nerede , ne zaman ve ne şekilde öleceğini bilemez. Ölmek ruhun bedeni terk etmesi ve insanın bu dünyadan ahirete göç etmesidir. Ahirete iman
10
Kabir; Ölen kimsenin konulduğu (defnedildiği) yer demektir. Buna mezar da denir. Burası dünya hayatı ile ahiret hayatı arası bir geçiş yeridir. Kabirde sual haktır. Ahirete iman
11
Ölü kabre konulduğunda kendisine iki melek gelir
Ölü kabre konulduğunda kendisine iki melek gelir. Bunlara "Münker-Nekir" denir. Ölüye "Rabbin kim? Peygamberin kim? Dinin ne?" diye sorarlar. Mümin olan kimse bu sorulara "Rabbim Allah, peygamberim Muhammed (sas), dinim İslam" cevabını verir. Ahirete iman
12
Melekler bu cevaba sevinir ve ölüyü kutlarlar
Melekler bu cevaba sevinir ve ölüyü kutlarlar. Artık kabir bu kimse için cennet bahçesi olur ve o cennet hayatının tadını daha kabirdeyken tatmaya başlar. İnanmamış olanlar bu sorulara cevap veremeyeceğinden bu kimseler için kabir cehennem çukurlarından bir çukur olur. O kimse cehennem azabının acısını kabirdeyken duymaya başlar. Sual için kabir şart değildir. Ancak peygamberlere ve çocuk yaşta ölmüşlere sual yoktur. Ahirete iman
13
Mahşer; Öldükten sonra dirilen insanların toplanacağı yer demektir. Kabrinden kalkacak insanların mahşer yerine gelmesi kolay olmayacaktır. Dünyadaki ibadet ve iyiliklerine göre bazı insanlar kolayca ve hızla mahşer yerine gelirken, yaya olarak hatta yüz üstü sürünerek gelenlerde olacaktır. Ahirete iman
14
Mahşer yerinde toplanan insanların bir kısmı Arş'ın gölgesinde gölgelenecek, bir kısmı da günahları nispetinde terlere boğulacaktır. Kıyamet öyle bir gündür ki bu günün dehşetinden peygamberler bile Allah'ın merhametine sığınmıştır. Bugün herkese kendi derdi yetecek, hiç kimse en yakını ile bile ilgilenemeyecektir. Ahirete iman
15
Kıyamet günü ödül ve ceza günüdür
Kıyamet günü ödül ve ceza günüdür. Allah'a inanıp O'nun emir ve buyruklarına uyanlar ve yasaklarından sakınanlar o gün Allah tarafından ödüllendirilecek, inanmayanlar ise cezalandırılacaktır. Dünyada yapılan hardal tanesi kadar en küçük iyilik veya kötülük bile mutlaka karşılığını bulacaktır. O gün mü'minler sevinecek, kafirler ise toprak olup gitseydik diyecektir. Ahirete iman
16
Ahirete iman Amel defteri;
Mahşer yerinde toplanan insanlara dünyada yaptıkları iyilik ve kötülüklerin yazılı olduğu amel defterleri dağıtılacaktır. Dünyada Kitaben Katibin meleklerinin yazıp hazırladıkları bu defterlerde insan iyi veya kötü ne işlemişse bulacak, bu defterler cennetlik olanların sağ tarafından, cehennemlik olanların sol tarafından verilecektir. Ahirete iman
17
Hesap; İnsanlar mahşer yerinde uzun süre kalacak, nihayet peygamberimizin Allah'a yalvarmasıyla hesap başlayacaktır. Hiç kimsenin hakkı kaybolmayacak, kimseye haksızlık yapılmayacaktır. Peygamberimiz "O gün kişi ömrünü ne yolunda tükettiğinden, vücudunu nerede yıprattığından, malını nerede kazanıp harcadığından ve bildiği ile ne amel ettiğinden sorguya çekilmedikçe yerinden ayrılamayacağını" bildirmiştir. Ahirete iman
18
Hesap görülürken önce hayvanlar sonra insanlar helalleşecek, zulmedenler –hak yiyenler, mazlumlara sevaplarından verecek, sevapları tükenince mazlumların günahlarını üzerlerine alacaklardır. Böylece hesap sonunda; 70 yıl ibadetten başını kaldırmasa, ömrünü şatafatla geçirse, dünyada para, güç, makam sahibi olsa da kul ve devlet hakkı yediği için, zulmettiği için her durumda günahları sevaplarından kat kat fazla olacaktır. Ahirete iman
19
Mizan; Hesap görüldükten, alacaklılara hakları verildikten, sonra herkese dünyada yaptığı iyilik ve kötülüğü bildirmek üzere mizan (Keyfiyeti Allah tarafından bilinen bir tür tartı) kurulur. Burada kişinin iyilik ve kötülükleri tartılır. İyiliği ağır gelenler kurtulur. Kötülüğü ağır basanlar ise perişan olur. Ahirete iman
20
Sırat; Cehennem üzerine kurulmuş, kıldan ince, kılıçtan keskin bir köprüdür. Müminler köprüden geçerken köprü amelleri nispetinde genişleyecek, rahat bir şekilde geçeceklerdir. İnanmayanlar ise köprüden geçemeyecek cehenneme düşeceklerdir. Ahirete iman
21
Ahirete iman Cennet ve Cehennem;
Cennet mükafat yeridir. Allah Teala buraya kendisini tanıyan, emirlerine uyup yasaklarından sakınanları koyacaktır. Cennete giren orada istediği her nimeti bulacaktır. Müminler Allah'ın cemalini burada görecekler ve cennette temelli kalacaklardır. Ahirete iman
22
Cehennem, azap yeridir. Allah Teala'yı tanımayanlar ve O'na karşı gelenler burada bitmek bilmeyen bir şekilde azap edilecektir. Müminlerden günahkar olup affedilmeyenlerde günahları nispetinde azap gördükten sonra cehennemden çıkıp cennete girecektir. Cennet ve cehennem halen mevcut olup yerleri hakkında bilgimiz bulunmamaktadır. Ahirete iman
23
Ahirete iman Allah'ın rahmeti;
Rahmet; esirgemek ve korumak demektir. Allah Teala bütün yaratıkları, özellikle insanı korur ve esirger. Çünkü O "Rahman ve Rahim'dir. Rahman'dır, dünyada tüm yaratıklara merhamet eder. Rahim'dir, ahirette inananlara sonsuz rahmeti olacaktır. Ahirete iman
24
Allah'ın rahmeti her şeyi kuşatmıştır
Allah'ın rahmeti her şeyi kuşatmıştır. Var oluşumuz ve sayamayacağımız kadar nimetlere erişmiş olmamız O'nun rahmetinin bir sonucudur. Allah'ın biz kullarına merhameti yanında anne şefkati bile önemsiz kalır. Allah'ın merhameti ahirette dünyadakinden çok daha fazla olacaktır. Çünkü Allah Teala merhametini yüze bölerek birini dünyada göstermiş, doksan dokuzunu ahirete bırakmıştır. Ahirete iman
25
Ahirete iman Peygamberimizin şefaati;
Şefaat demek mü'minlerin bağışlanmaları, günahsız olanların ise daha üstün dereceler alması için peygamberlerin ve Allah'ın sevgili kullarının Allah'a yalvarmalarıdır. Kıyamet günü Allah'ın izniyle bütün peygamberler şefaat edeceklerdir. Ahirete iman
26
İnsanlar mahşer yerinde bütün peygamberlerden Risalet sırasıyla şefaat isteyecektir.
Peygamberimiz diğer peygamberlerden sonra Allah'ın izniyle şefaat yetkisi dileyecek, Yüce Allah müsaade ederse şefaat edebilecek, hesap ancak bundan sonra başlayacaktır. Ahirete iman
27
Daha sonra diğer peygamberler ve Allah'ın müsaade ettiği kullarda şefaat edebilecektir.
Peygamberimiz o gün imanla ölmüş herkese inşallah şefaat edecektir. Şefaati inkar eden şefaatten mahrum olur. Allah izin vermedikçe de kimse şefaat edemeyecektir. Ahirete iman
28
İnsan ölmek için gelir dünyaya, sonra dirilmek için yine ölür.
Bu dünyadan bakınca ölüm yokluktur. Başka bir taraftan bakılınca da bir doğuş. Bizim günbatımımız başkasına seherdir bu dünyada bile. Allah hayatı da ölümü de yaratmıştır. Peygamber ve Allah’a iman ve şeytana aldatma için fırsat verilişi bu dünya bir sınav olduğu içindir. Ahirete iman
29
Ahirete iman Sonraki hayat çok farklı ama bu hayatla ilgilidir.
O hayatta ne kadar huzurlu ve mutlu olacağımızı bu hayatta belirleriz. Burada ektiğimizi orada biçeriz. Orada da, ölüm anında da müminle kâfirin durumu çok ama çok farklıdır. Ahirete iman
30
Dünya hayatının sonu kabir hayatının başlangıcıdır
Dünya hayatının sonu kabir hayatının başlangıcıdır. Kabir hayatı “berzah alemi” diye adlandırılır. Bu aleme geçince geri dönüş yoktur. Berzah alemi dünya ve ahiret alemlerinin arasında her ikisine de komşudur. Berzah alemi öte yandan ahiret aleminin ilk menzilidir. Ahirete iman
31
Ahirete iman Oradaki yasalar ahiretin yasalarıdır.
Dinin hakikati orada gayba ait mesele olmaktan çıkar hakikat olur. Bu noktada iman etmek kar getirmez. Berzah aleminde ölen açtığı çığıra göre bu dünyadan dua veya beddua almaya devam edebilir. Ahirete iman
32
Berzah âleminde kişiyi sorgulama bekler
Berzah âleminde kişiyi sorgulama bekler. Mümin meleklerle karşılaşır, müjdelenir. Kabri genişler, cennetteki yeri gösterilir ve uyuması istenir. Hem ateşten kurtulduğuna hem cennetle müjdelendiğine sevinir. Derin bir uykuya dalar. İnkâr ehli ise kabri cehennem çukuru gibi yaşar. Çünkü onlar dünyada o çukuru kendi eliyle kazmıştır. Şehitler diğer kabir ehlinden farklı şekilde mükâfat görür. Ahirete iman
33
Yeniden hayata gelme (Reenkarnasyon) yoktur
Yeniden hayata gelme (Reenkarnasyon) yoktur. Batıldır çünkü ayet ve hadislerde yer almaz, kapalı ima getirmek anlamsız olur, Kur’an bu dünyaya geri dönüşün olmadığını söyler. Bu uydurma dünya sevgisinden beslenir. Şeytanın insanı boş vaad ve kuruntular ile oyalamak gibi bir vaadi vardır. Dünya fanidir, adam gibi yaşayıp huzura imanla çıkmak lazımdır. O huzura çıkmak içinde bu dünyada yapılacak şey hazırlık yapmaktır. Ahirete iman
34
Ahirete iman KIYAMETİN BÜYÜK ALAMETLERİ
Kıyametin bilgisi sadece Allah katındadır ama bizler ayet ve hadislerden istifade ile yalnızca tasvir edebiliriz. Peygamberimizin kendisi başlı başına alamettir çünkü ahir zaman peygamberidir. Bu yaşamda son döneme girdiğimizin en bariz göstergesidir. Bu alametler gayba ait olduğundan net değildir. Öyle olsa bu dünyanın sınav özelliği kalmazdı. Ahirete iman
35
Ahirete iman Kıyametin büyük alametleri 1.Duhan (Duman)
2. Deccal (Yetenekli, tanrı iddiasında bulunacak şahıs.) 3.Dabbe (Dabbetü’l-arz)Yerden çıkacak varlık (müminin yüzünü cilalayacak, kafirin yüzünü mühürleyecektir.) 4. Güneşin batıdan doğması 5. Hz. İsa’nın inmesi, (Kıyamete yakın inecek, adaletle hükmedecek, hacı kırıp domuzu ve deccali öldürecek) Ahirete iman
36
Ahirete iman Kıyametin büyük alametleri
6. Ye’cüc ve me’cüc ; İki topluluk yeryüzüne yayılıp bozgun yapacak 7-8-9 Üç yerde yerin çökmesi (Biri doğuda, biri batıda biri Arap yarımadasında) 10. Bir ateşin çıkması (Yemen tarafında çıkacak ateş her tarafı aydınlatacaktır.) Ahirete iman
37
Ahirete iman Kıyametin küçük alametleri
Yozlaşma, dinden uzaklaşma, ilmin azalması, cehaletin yayılması, savaş ve cinayetlerin artması, zinanın açıkça işlenir olması, içki tüketiminin artması, emanetin ve işin ehil olmayanlara verilmesi, insanların bina yapma yarışına girmesi, birçok sahte peygamberin çıkması, depremlerin çoğalması, bazı toplulukların puta tapması (?), servetlerin çoğalması. Ahirete iman
38
Ahirete iman DÜNYANIN SONU;
Dünya geçici yaratılmıştır. Sur nedir bilemeyiz ama bildiğimiz kıyamet korkana değil korkmayana kopacaktır. Mümin kıyametin dehşetinden uzak olacaktır. Kıyametten önce Allah bir rüzgâr gönderecek kalbinde zerre kadar imanı olanların ruhunu bununla alacaktır. Kıyameti yaşayacaklar kâfirlerdir. Ahirete iman
39
Kıyametten sonra (ne süre geçer bilinmez) sura yeniden üfürülecek ve diriliş yaşanacaktır. Herkes teker teker ve çırılçıplak koşarak meydana (Haşir meydanı) gelecektir. Burası defterlerin ortaya konduğu, hesapların görüldüğü meydandır. Her ümmet kendi hesap defterinin başına çağırılır. Sonra Peygambere sorulur; Siz ne anlattınız ve ne cevap aldınız? Ahirete iman
40
Defteri noksansız bulmak, zerre kadar iyilik ve kötülüğün yazılı olduğunu görmek mümine müjde, kâfire azaptır. Bu defterde küçük büyük her iyilik ve kötülük yazılıdır. Bu muhasebeden karlı çıkmak için günahlardan arınmak, iyiliklerde yarışmak lazımdır. Büyük günahlara dalmasak bile küçük günahlardan kurtulmak lazım gelir. Ahirete iman
41
Büyük günahlardan sakınmak küçükleri siler, tövbe etmek, sakınmak küçükleri siler, iyilik etmek kötülükleri örter, beş vakit namaz küçük günahları örter. Allah’ın rahmeti günah silmekle kalmaz iyilikleri misliyle mükâfatlandırır. Ahirete iman
42
Kul hakkı yememek lazım gelir
Kul hakkı yememek lazım gelir. İnsan o gün diğer kullarla ve mahlûkatla helalleşecektir. Hatta hayvanlar bile kendi arasında helalleşecek, bu mükemmel adalete yakışır vaziyette bir karıncanın hakkı dava konusu yapılacaktır. Komşularımızla, sokakta rahatsız ettiklerimizle, tekme attığımız köpeklerle, yaktığımız ağaçlarla o gün helalleşilir ve hesaplaşırız. Başkasının hakkına tecavüz eden, edilen affetmedikçe kurtulamaz. Ahirete iman
43
Sorgulama sonunda; suçlunun iyiliği mağdura gider
Sorgulama sonunda; suçlunun iyiliği mağdura gider. (Toptan iflas etmek bile mümkündür.) İyiliği kalmadıysa bu kez mazlumun günahları zulmedene yüklenir. Bu ömrünü sevap toplamak için geçiren ama hesaptan yeterince çekinmeyenler için oldukça acıdır. O gün tüm varlıklar konuşur. Güneş, karınca, el ve ayaklarımız… Hesaptan sonra tartı gelir. Teraziler kurulur ölçülür sonra adalet tecelli eder. Ahirete iman
44
ŞEFAAT; “aracılık etmek” manasınadır
ŞEFAAT; “aracılık etmek” manasınadır. Allah’tan, başkasının bizim adımıza, günahlarımızın bağışlanması için af dilemesi anlamınadır. Şefaat tamamen Allah’ın iznine tabidir. İster bağışlar ister şefaat için izin verir. Kime kim için şefaat edeceği, şefaati kabul edip etmeyeceğini bilemeyiz. O’nun iradesine bağlıdır. İnkâr ehli şefaat görmez, mümin şefaat görür. Ahirete iman
45
Makam-ı Mahmud; şefaat makamıdır
Makam-ı Mahmud; şefaat makamıdır. Yüce Peygamberimizin bu makamda bizlere şefaat edebileceğini umarız. Önce peygamberimiz şefaat edecek, sonra diğer peygamberler, sonra alimler, şehitler, melekler, daha pek çok iman ehli şefaat için dilenecektir. Müminler için şefaat dileyen bu muazzam toplulukla müminlerin ilişkisi görülmeye değerdir. Ahirete iman
46
Müminler şimşek hızında veya deve süratinde de olsa sıratı geçecek, kâfirler insan kapan kancalarca çekilip alınacaktır. Müminlerin köprüden geçerken parolası; “Esenlik ver Ya Rab! Esenlik ver!” şeklindedir. Ahirete iman
47
Köprüyü geçince havuza gelinecektir
Köprüyü geçince havuza gelinecektir. İman eden kula en büyük ikramdan biri kevser havuzudur. Burada içeceğiz. Asıl susuzluksa bizi oraya çağıran Peygamber efendimizi görünce dinecek, Dünya ve kıyametin sıkıntısı o n bitecek. “Peygamber mümine kendi canından yakındır” ne demek o an daha iyi anlayacağız. Ahirete iman
48
Ahirete iman Hüküm verilenler şöyle sınıflandırılır;
doğrudan cennetlikler (mümin), doğrudan cehennemlikler (kâfir), bir süre cehennemde kalacaklar (imanlı ama günahkâr olanlar) (Bunlar sonra cennete geçecektir.) ve Araftakiler. (İmanlı ama günah ve sevabı eşit olanlar) Bunlarında bir süre sonra cennete geçeceği umulur. Ahirete iman
49
Cennette; Melekler hak edenleri “hoş geldiniz” diyerek karşılar
Cennette; Melekler hak edenleri “hoş geldiniz” diyerek karşılar. Tebrik için doluşurlar. Orda ölünmez, hastalanılmaz, yaşlanılmaz, sefa sürülür, üzülünmez. Cennete giren dünya hayatının süslü maddi detaylarının ne denli önemsiz olduğunu bir kere daha anlar. Helalden hayırdan ahiret hazırlığından gerisi boşmuş denilir. “Her şey bu müjde için vesileymiş” der. “Bu vesileye gelen eziyet, zahmet, gözyaşı, ter meğer mutluluğun ta kendisiymiş…” Ahirete iman
50
Cennette Allah’ın hoşnutluğu bağışlanır
Cennette Allah’ın hoşnutluğu bağışlanır. Bundan gayrı cennetliklere azap edilmez. Duyu ve yetenekler cennette gelişir, Allah’ın cemalini görebilecek yetenek bağışlanır, insan O’nu görmenin şerefini yaşar. Allah mübarek cemalini dilediği zaman ve şekilde cennetliklere gösterir. Ahirete iman
51
Cennet böyleyken dünyada kan, kin, fesattan başka bilmeyenler, hak yiyip zulmedenler hüküm günü cehennem havuzuna dolar. Cehennem çeşitli azapları hayallere büyük gelir. Cennette iyiliğin 700 kata kadar misli varken cehennemde kötülüğün cezası sadece kendisi kadardır. Ahirete iman
52
peygamberi dinlemeyen, kitapları ve ahireti inkâr eden, dirilmeye inanmayan, Allah’a karşı gelen, ortak koşan, hesap yok diyen, zulmeden, cehennem ateşinde itiraf edecek ama fayda etmeyecektir. Ahirete iman
53
Zulmedenler mümin bile olsalar cehenneme gidecekler, mazlumun ahı yerde kalmayacaktır.
Cennetteki mağdurlar cehennemdeki zalimleri seyredecektir. Ahirete iman
54
Araf; “yüksek yerler” demektir. Cennet ile cehennem arasındadır
Araf; “yüksek yerler” demektir. Cennet ile cehennem arasındadır. Cennete imrenir, cehennemden kurtulduğuna sevinirler. Bir süre sonra veya afla cennete girerler. Cehennemdeki müminlerde bir süre sonra veya afla cennete girerler. Böylece herkes sonsuza dek yaşayacağı yerini bulmuş olur. Ahirete iman
55
"Kişinin kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden ve çocuklarından kaçacağı gün kulakları sağır edercesine şiddetli ses geldiği vakit, işte o gün onlardan herkesin kendini meşgul edecek bir işi vardır. O gün birtakım yüzler vardır ki pırıl pırıl parlarlar, gülerler, sevinirler. O gün nice yüzler de vardır ki, toz toprak içindedirler. Onları bir siyahlık bürür. İşte onlar, kâfirlerdir, günaha dalanlardır." (Abese 80/33-42) Ahirete iman
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.