Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
DUYGUSAL ZEKA Dr. Kamil ERDEM
2
Zekanın ne olduğu, kimlerde ne düzeyde bulunduğu,zekayı olumlu ya da olumsuz etkileyen şeyler ve nasıl daha yüksek zekaya sahip olacağımız yüz yıllardır merak ve tartışma konusudur. Akademik eğitimin ve başarının günümüzde neredeyse en önemli konu haline geldiği de göz önünde bulundurulduğunda özellikle çocuklardaki zeka potansiyeli olayın en can alıcı kısmını oluşturmaktadır. Zekanın ne olduğu yıllarca tartışıldıktan sonra üzerinde anlaşılan bir kavrama ve sonuca ulaşılmıştır. Zeka, bir iki cümleyle karmaşık bir sistemdir. Sadece sayısal ya da sadece sözel bir zeka olarak tanımlanamamaktadır. Bütün bunları kapsayan hem de tek tek daha farklı alanlardan oluşan bir durum olduğu anlaşılmaktadır. Matematikten zayıf olan bir bireyin iyi bir müzisyen olabilmesi veya sözel anlamda sorun yaşayan birisinin yüksek bir bilim ve fen kapasitesine sahip olması bunu açıklamaktadır.
3
Zekanın içeriği ve tanımı Öğrenme psikoloğu Howard Gardner tarafından değişmiştir.
Gardner, kişilerdeki zekanın tek bir boyutta, yani sadece sözel ya da sadece sayısal olarak değerlendirilemeyeceğini ve farklı boyutlarıyla ele alınması gerektiğini ortaya koymuştur. Gardner’a göre bir insan herhangi bir ürünü meydana getirebiliyor, herhangi bir soruna etkili çözümler üretebiliyorsa o insan zekidir ve bildiğimiz anlamlardaki zekanın farklı olarak ele alınması gerekir. Bu farklı alanlar hayatın her alanıyla ilgili olabileceği için de kişileri bir iki tanım içine sıkıştırmak son derece yanlıştır. Gardner’ın bu iddiası ve çalışmaları çok büyük ilgi görmüş ve artık zeka üzerinde kabul edilen bir gerçek durumuna gelmiştir.
4
Her insanın farklı yetenekleri ve ait olduğu bir zeka alanı bulunmaktadır. Gardner’ın zeka tanımına göre; Zeka , hayat süresince karşılaşılan farklı durumlarda ve olaylarda sorunların üstesinden gelerek problemleri çözme ve yeni ürünler, yeni çözümler yaratabilme kapasitesidir. Zeka,her an değişen dünyada yaşamak ve bu değişimlere ayak uydurabilmek amacıyla her bireyde bulunan ve tamamen kendine özgü olan yetenek ve becerilerin toplamıdır.
5
Zeka her an gelişen ve geliştirilmesi gereken bir kapasitedir
Kişinin yapabileceği en büyük yatırım kendi zekasına yapacağı yatırımdır.
6
Çoklu zeka 7 zeka tanımı olarak belirlenmiş ancak 1995 yılında bir zeka türü daha eklenerek 8 farklı zeka olarak tanımlanmıştır. Son yıllarda da 9. Zeka olarak Varoluşçu Zeka üzerinde çalışılmaktadır.
7
ÇOKLU ZEKADA İLKELER İnsanlardaki zekalar tanımlanabilir, geliştirilebilir, ölçülebilir. İnsan gelişimiyle ilgili bütün kuramlar ve bilimsel çalışmalar, çoklu zeka teorisini desteklemekte ve kabul etmektedirler. Bir zeka alanını ilgilendiren çalışmalarda diğer zeka alanlarından da faydalanılabilir. Şu anda bilinen ve tanımlaması yapılan zeka türlerinden farklı zekaların da olması mümkündür. Kişisel özellikler, çevre, inançlar ve yargılar, kültür gibi etkenler zekanın gelişimi üzerinde etkilidir. Zeka denilen durum her insanda farklı süreçlerde oluşur ve her zeka türü dinamiktir. Her birey kendine özgü özelliklere sahiptir ve zeka da kişiye özgü bir durumdur. Her insanda farklı türde zeka gelişimi vardır. Her zeka türü kendine özgü olarak değerlendirilmelidir. Zekanın yapısı, dikkat, algı, hafıza, problem çözümü gibi birçok etken ışığında farklı süreçlerden meydana gelir.
8
ÇOKLU ZEKADA TÜRLER VE ÖZELLİKLERİ
9
SÖZEL-DİLSEL ZEKA Bu zeka türü; sözcüklerle düşünme, doğru ifade ve anlatım, dildeki karmaşık anlamları anlama, değerlendirme, şiir-öykü okuma, akıcı anlatma ,sözcüklerde benzerleri bulma ve kullanma, soyut düşünme, sembolik ifadeleri anlama, dili gramer özellikleriyle doğru ve aktif kullanma gibi son derece karmaşık bir beceriden oluşur. Bu zeka türüne sahip bir birey, okuduklarını anlar, kolay hatırlar, ana fikri doğru anlar ve ifade eder. Doğru değerlendirilirse iyi bir hitabet yeteneği vardır. Kelime haznesi gelişmiştir, sözel olarak iyi bir iletişim kurar, karşısındaki insanları etkileyebilir, başka insanları ve konuşmaları taklit edebilir. Kelime oyunlarına ilgisi vardır. Gürültülü ortamlardan hoşlanmaz. Kitap okumaktan keyif alır. Bu zeka türüne sahip kişiler yazar, şair, edebiyadçı, dil bilimci, hukukçu, siyasetçi olabilirler
10
GÖRSEL-MEKANSAL ZEKA Bu zeka türüne, ‘gözleri ile düşünme yeteneği’ demek daha doğru olur. Şekiller, çizgiler,imgeler,sembollerle düşünmek, çevreyi algılamakta gözlerle iletişim kurmak, canlandırmak ve üç boyutlu nesnelere görüntülerle yaklaşmak ve muhakeme etmek bu zeka türüne ait özelliklerdir. Görsel-mekansal zekaya sahip birey, öğrendiği bütün her şeyi somut ve görsel malzemeye dönüştürerek gözünde , beyninde canlandırabilir. Eşyaların farklı açılardan perspektifini algılayarak bir çok kişinin farkına varmadığı ayrıntıları yakalayabilir. Düşündüğü her şeyi hayalinde canlandırabilir. Çok hayal kurar ,özellikle harita, tablo gibi sistemleri çok rahat anlayabilir. Yön duygusu çok gelişmiştir. Tasarım,çizim ve görüntülerden hoşlanır. Görsel sunumları sever ve bu şekilde çalışabilir. Ders çalışırken mutlaka not almaya dikkat eder. Görüntüsü olmayan uzun anlatımlardan hoşlanmaz. Bu zeka türüne sahip kişiler ressam, fotoğrafçı, mühendis, mimar,tasarımcı, görsel sanatçı, rehber olabilir.
11
BEDENSEL-KİNESTETİK ZEKA
Hareketlere dayalı olarak kendini ifade edebilme, mimik ve jestlerle birlikte beyin ve beden koordinasyonunu kullanabilme becerisine sahip kişilerdir. Bu kişiler, eşyalara dokunarak inceler ,tanımaya çalışır. Fiziksel beceri gerektiren alanlarda çok başarılıdır. Dans, spor gibi çalışmalarda fark edilir biçimde başarı gösterir. Bedenini doğru kullanır, yüksek performans gösterir. Genellikle birkaç sporla veya faaliyetle aynı anda uğraşır. Çok hareketlidir, sözel anlatılanlardan daha çok yapılanları hatırlar. Çevresine karşı sorumlu ve duyarlıdır. Fiziksel çalışmalarda denge, estetik ve becerisi çok gelişmiştir. Rol yapma, dans, spor gibi alanlarda aktif olarak uğraşır ve yetenekli olduğu hemen fark edilebilir. Sağlıklı yaşam konusunda dikkatli ve ilgilidirler. Her tür öğrenmede zihinsel ve bedensel uyumu kullanırlar. Bedensel-Kinestetik Zeka ya sahip bireyler, sporcu ,dansçı, oyuncu, sanatçı, heykeltıraş olabilirler.
12
MANTIKSAL-MATEMATİKSEL ZEKA
Bu zeka türüne sahip kişilerin düşünme dili tamamen sayılardan, sembollerden ve şifrelerden oluşur. Hesaplama, somut işlemlerden soyut ifadeler üretme, problem çözme, mantıksal ilişki kurabilme, muhakeme yapabilme, neden-sonuç ilişkisi kurabilme gibi becerileri çok gelişmiştir. Farklı parçaları birleştirip bütüne ulaşabilir, çıkarımlarda bulunabilirler. Genellikle çok meraklıdırlar ve çok soru sorarlar. Zeka oyunları en sevdikleri uğraştır ve oldukça başarılıdırlar. Matematiksel çalışmaları sever, deney yapmaktan hoşlanırlar. Akıl yürüterek, soyut kavramlardan yola çıkarak sayılar arasında bağlantı kurmak ve sonuca ulaşmak konusunda yetenekleri vardır. Şekiller,tablolar ve grafiklerle çalışmayı severler. Eleştirel ve sorgulayıcı bir düşünme yapısına sahiptirler. Bu zeka türüne sahip insanlar, matematikçi, mühendis, mimar, istatistikçi, ekonomist, bilim adamı, bilgisayar uzmanı gibi meslekler, seçebilirler.
13
SOSYAL ZEKA Sözlü ya da sözsüz iletişim yeteneğine sahip insanlar bu zeka türünün bireyleridir. Özellikle grup çalışmalarına yatkındırlar ve insanların duygu, düşünce ve davranışlarını anlayabilme, ifade etme, yorumlayabilme, insanlarla empati kurabilme gibi sosyal ve iletişim alanlarında çok başarılıdırlar. Sosyal zekaya sahip insanlar, iyi bir konuşmacıdırlar ve çevrelerindeki insanların duygularına karşı oldukça duyarlı davranırlar. Gözlemcidirler. İkna becerileri çok gelişmiştir. Espri yeteneğine sahip oldukları için bulundukları ortamda hemen dikkat çekerler. Geniş bir arkadaş çevresine sahiptirler, ilgi çekmeyi severler. Bulundukları ortama hemen uyum sağlayabilirler ve farklı ortamlarda bulunmaktan hoşlanırlar. Başka kültürlere çok meraklıdırlar. Hoşgörülü, ikna gücü yüksek insanlardır. Grup çalışmalarından hoşlanırlar, paylaşımcıdırlar. Yönetmekten, organize etmekten hoşlanırlar. Sosyal zekası yüksek olan kişiler; Öğretmenlik, rehberlik, politika, danışmanlık, psikologluk, yönetim ve organizasyon uzmanlığı yapabileceği mesleklerdendir.
14
KİŞİSEL-İÇSEL ZEKA Bireyin kendisini tanıma, farkında olma, kendisi olabilme konusundaki yeteneği içsel zeka olarak tanımlanır. Kişi kendisiyle ilgili hedefler belirleyerek bu hedeflere ulaşabilme konusunda sağlam adımlar atar, gelişimine önem verir. Çevrelerindeki olaylara ve kişisel olarak yaşadıkları her duruma ve olaya çok önem verir ve anlamlandırmaya çalışırlar. Düşünme onlar için her şeydir. Özgürlükçüdürler, bireysel çalışmaları severler. Kendisinin bilincindedir ve kişisel olarak kendine önem verir. Aynı ilgiyi başkalarından da bekler. Yalnız çalışmaktan hoşlanır. Daha çok iç dünyasına dönüktür. Belirli hedefleri vardır ve bu hedefler aynı zamanda motivasyon kaynaklarıdır. Daha çok yazar, sosyal hizmet uzmanı, iş adamı, ressam, sanatçı, heykeltıraş olabilirler.
15
DOĞA ZEKASI İsminden de anlaşılacağı üzere bu zekaya sahip kişi,doğaya, doğadaki canlılara çok meraklıdır ve saygılıdır. Doğadaki canlıları tanıma, araştırma, sorgulama gibi alanlarda çalışmayı sever. Farklı canlı türleri arasında ilişki kurmaya çalışır. İnsanın var oluşunu merak eder ve öğrenmeye çalışır. Canlı türlerinin isimlerini kolaylıkla öğrenir, hafızasına kaydeder. Doğaya dönük yolculukları sever, araştırma çalışmalarına katılmak ister. Doğanın insan yaşantısı üzerindeki etkilerini merak eder, inceler. Özellikle belgesel izlemekten hoşlanır. Bitki ve hayvan türlerine karşı özel bir ilgisi vardır. Çevrecidir. Sorumluluk sahibidir. Canlıları ve materyalleri sınıflandırmaya çalışır, çevresindeki canlı cansız bütün maddelere karşı çok meraklı, ilgili ve duyarlıdır. Bu zeka türüne sahip bireyler doğayla ilgili tüm meslekleri seçebilirler: Botanik, Dağcılık, Kimya, Biyoloji, Zooloji, Meteoroloji, Jeoloji, arkeoloji, Tıp, Fotoğrafçılık, İzcilik. Vb. gibi çok geniş bir alandaki mesleklerin tümü bu zeka türüne sahip kişilerin severek yapacakları işlerdir.
16
MÜZİKSEL-RİTMİK ZEKA Sesler, notalar, ritim ve müzik zekasına sahip kişilerin bu zeka türünden olduğu biliniyor. Ritmik Zekaya sahip bireyler, başta insan sesi olmak üzere, çevreden algıladıkları tüm seslere karşı duyarlıdırlar. Müzikle ve sesle ilgili her şey ilgilerini çeker. Mutlaka bir müzik aleti çalmak isterler. Bu zekaya sahip bazı kişilerin hiçbir ders almadan bir alet çaldığını görmek mümkündür. Müziğin herhangi bir ya da birkaç alanında özel olarak yeteneklidirler. Notasını bilmeden müziği anlar, ritim tutabilirler. Müzikle hareketi birleştirip değişik figürler yaratabilirler. Şarkı,şiir hafızaları çok gelişmiştir. Öğrenmede müzikle çalışarak daha başarılı olabilirler. Farklı kültürlere ve müziklerine karşı çok meraklıdırlar. Aşırı gürültülü ortamlara karşı tepki gösterirler. Meslek olarak, yorumcu, besteci, müzik eleştirmeni, müzisyen, orkestra şefi gibi alanları seçebilirler.
17
Tüm bu zeka türlerinin dışında üzerinde konuşulan ve son yıllarda ortaya atılan yeni bir zeka kavramı daha var:OKUMA ZEKASI! Okuma Zekasına göre,kelimelerle insanda var olan zekayı ve türlerini geliştirmek mümkün.Kişi ne kadar çok okuma alışkanlığı kazanırsa, o kadar çok zeka türüyle olan bağlantısı da artacak ve zeka düzeyi pek çok alanda artacaktır. Bilindiği gibi insan beyni nöron adı verilen milyarlarca hücrenin bileşiminden oluşuyor.Bu hücreler doğuştan gelen hücreler ancak nöronlarımız maalesef aktif durumda değiller.Okuma zekası teorisine göre, nöronlar arasındaki bağlantı arttıkça ve hızlandıkça bu hücreler aktifleşecek ve beynimizin daha fazla alanını kullanmış olacağız.Bunu sağlamanın yolu da sağlıklı kitap okuma alışkanlığı kazanmaktan geçiyor.Ayrıca bu teoriye göre, kişi kendi dilini ne kadar iyi anlıyor ve okuyabiliyorsa, diğer alanlardaki başarısı da o oranda artacaktır. Kendi dilini iyi okuyan ve anlayan kişi farklı yetenekleri ve yatkınlıkları olmasına rağmen bütün zeka türlerinde de başarılı olabilecektir.
18
Duygusal zeka Ne kadar başarılı ya da mutlu olduğumuz IQ’ya değil de EQ’ya bağlı olduğunu son yıllarda yapılan tüm araştırmalar göstermektedir Peki nedir bu EQ denen şey? Duygusal zeka, duygusal farkındalık düzeyimiz ve duygularla başa çıkabilme becerimizdir. Ne kadar yüksekse, mutluluk ve başarı da o kadar yakındır. Daniel Goleman’a göre duyguları ilk öğrendiğimiz yer aile ortamı, İçinde büyüdüğümüz aile; Ebeveynlerimizin yaptıkları bizlere kendimiz hakkında nasıl hissetmemiz gerektiğini, hislerimizi nasıl yorumlayacağımızı, nasıl davranacağımızı, korkularımızı ya da umutlarımızı nasıl ifade edeceğimizi öğretiyor. Bu süreçte önemli olan ebeveynlerin çocuklara neler söylediği ya da nasıl davrandığından ziyade, kendi aralarında, duygusal sıkıntılar yaşandığında, eşler arasındaki ilişkilerinde kendi duygularıyla nasıl başa çıktıklarıdır.
19
Aslında herhangi bir değişiklik ya da müdahalede bulunmaksızın yaşamımıza devam ettiğimiz sürece, ebeveynlerimizden öğrendiğimiz, dolayısıyla çocuklarımıza da aktardığımız bir dizi beceri söz konusu. Sadece çocuklarınızın duygusal zekasını yükseltmenizi değil, aynı zaman kuşaktan kuşağa aktarılacak mutluluk yaratmak Çocuklarımızın öfke ve mutsuzluklarına yönelik gösterdiğimiz tepkiler çocuklarımızın duygusal zekasını belirler. Duygusal zekası da, çocuklarımızın sosyal ilişkilerini, akademik başarılarını, problem çözme becerilerini ve duygusal gelişimlerini geliştirir.
20
Duygusal Zekayı Belirleyen Ebeveynlik Tarzları
Duygularla başa çıkma konusunda çocuklarına yol göstermeyenler: Duyguları Yok Sayan Aileler: Çocuklarının negatif duygularını görmezden gelirler, ciddiye almazlar ve önemsizleştirirler. Duyguları Reddeden Aileler: çocuklarının negatif duygu ifade ettiklerinde onları eleştirirler, azarlarlar ve cezalandırırlar. Aşırı Hoşgörülü Aileler: çocuklarının duygularını kabul ederler, çocuklarıyla empati kurarlar. Fakat onların davranışlarını yönlendirme ve sınır koyma konusunda yetersiz kalırlar.
21
Duygusal Zekayı Yükselten Aileler:Duygu Koçluğu Yapan Aileler
Çocuklarının duygularıyla yakından ilgilenen ebeveynlere “Duygu Koçları’” diyoruz. Söz konusu ebeveynler çocuklarına hayatın iniş ve çıkışlarıyla başa çıkma stratejileri öğretirler, Çocuklarının öfke, korku ya da üzüntülerini ifade etmelerine karşı çıkmazlar ve çocuklarının olumsuz duygularını görmezden gelmezler. Negatif duyguları ifade etmeyi hayatın bir parçası olarak görürler; duygusal anları kendi avantajlarına çevirip çocuklarına önemli hayat dersleri vermek ve onlarla yakınlaşmak için kullanırlar.
22
Duygusal Zekanın Yüksek Olması Neyi Sağlar?
Duygusal zekası yüksek çocuklar fiziksel olarak daha sağlıklı olurlar Duygusal zeka yükseldikçe akademik başarı artar Duygusal zekası yüksek çocuklar arkadaşlarıyla daha iyi anlaşırlar, davranış problemleri azalır ve şiddete daha az eğilimli olurlar Duygusal zekanın yüksek olması, çocukların psikolojik açıdan daha sağlıklı olmasını sağlar Duygusal zekası yüksek çocuklar, aile içi kavgalardan ya da boşanmanın yıkıcı etkilerinden korunurlar Duygusal zekası yüksek çocuklar, ebeveynleri ile daha yakın ilişkiler kurar; ebeveynlerine daha saygılı ve samimi davranırlar Duygusal zekası yüksek çocuklar problem çözmede daha başarılı, stres yaratan yaşam olayları karşısında daha dayanıklıdır Duygusal zekası yüksek çocuklar riskli davranış ve alışkanlıklardan uzak dururlar Duygusal zekası yüksek çocukların ailelerine ve onların değerlerine gösterdikleri uyum çok yüksek, disipline ilişkin sorunlar yaşama olasılıkları çok düşüktür Duygusal zekası yüksek çocuklar daha mutlu olan, olumlu duyguları yoğun deneyimleyen çocuklardır
23
Duygusal Zekayı Yükselten Ebeveynler: Duygu Koçları
Nasıl yükselteceğiz? Duygu Koçluğu’nun 4 Adımı Çocuğum Ne Hissediyor? Duygularını Fark Edin ve Onaylayın Kendini İfade Etmesine Yardım Edin Problem Çözmeyi Öğretin Duygu koçluğu yapan aileler tüm duyguları kabul ederler ancak tüm davranışları kabul etmezler. Duygusal zekasını yükseltmeniz demek, çocuğunuza sınır da koymanız; ancak bunu yaparken, duygular konusunda da çocuğunuza koçluk vermeniz demektir.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.