Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

ARAŞTIRMA TEKNİKLERİ VE YAYIN ETİĞİ

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "ARAŞTIRMA TEKNİKLERİ VE YAYIN ETİĞİ"— Sunum transkripti:

1 ARAŞTIRMA TEKNİKLERİ VE YAYIN ETİĞİ
Prof. Dr. Murat ATAN

2 Temel Kavramlar

3 Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır.
1- Bilgi, bilim sürecinin sonunda elde edilen bir üründür. Kişilerin öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile çaba sarf ederek elde ettiği olguları ifade eder. 2- Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile edinilen gerçeklerdir. 3- Çeşitli hissî yaşantıların mantıkça bir örnek düşünce dizgesine uydurulması için gösterilen çabalara verilen isim olarak ifade edilir. 4- İnsan aklının kapsayabileceği olgu, gerçek ve ilkelerin tümüne verilen isimdir.

4 Bilgi teorisi açısından bilgi ve özelliklerinin ne olduğunu anlamak, bilginin şartlarını incelemekle mümkündür. Günümüzde bilgi bir güç olarak kullanılmaktadır. Bilgiyi üreten, geliştiren ve buna tüm yönleriyle sahip olan her tür kişi ve kuruluşlar güçlü olmaktadır.

5 Bilim: İnsanlık kadar eski ve insanlığın başlangıcından beri süregelen, anlamı ve içeriği zamanla gelişerek gelen bir olgudur. Bilim insan ve toplumla ilgili olduğu için anlaşılması ve yorumu da gelişmiştir. İnsanoğlunun hem kendisini hem de evreni anlama çabası kesintisiz bir şekilde devam eden bir süreçtir. Bilim, bilgi, bilmek, öğrenmek sadece insana özgü kavramlardır. Bilimin temeli; tecrübe, deney ve araştırmadır.

6 Bilim; düzenlenmiş, sistematik, geçerliliği kabul edilmiş bilgilerdir
Bilim; düzenlenmiş, sistematik, geçerliliği kabul edilmiş bilgilerdir. Bilgi bir ürün olarak bilim sürecinin sonucudur. Bilim ile ilgili farklı tanımlar da vardır: Çevreyi anlama ve açıklama gayretlerinin tamamını ifade eder. Olayların ve nesnelerin oluşum, yapı ve gelişimindeki kanunları açıklamaya çalışan, olguları, mantıki düşünceyi temel alan, tarihi nitelikte bilgi düzeni olarak da ifade edilir.

7 Bilmenin Yolları Nelerdir?
Deneyim Görüş Birliği Uzman Görüşü Mantık Bilimsel Yöntem

8 Bilimin Temel İşlevleri
Anlama, 2. Açıklama a. İdiografik: Spesifik bir olayın açıklanması, b. Nomotetik: Daha çok olayın genel olarak açıklanması, 3. Kontrol

9 Bilimin Temel Özellikleri
1. Gerçeği ifade eder, 2. Mantıksaldır, 3. Nesneldir, 4. Genelleyicidir, 5. Bilim seçicidir, 6. Temel kabullere dayanır, 7. Olguları bol gerçek bir dünya vardır ve bu dünya araştırılabilir durumdadır, 8. Bilimde miktar her zaman vardır.

10 Bilimin Amaçları 1. Bilim gerçekleri tasvir eder ve anlatır. 2. Gerçeğin açıklanması ve anlaşılır şekilde ifade edilmesi, 3. İlişkilerin ve değişmelerin tahmin edilmesi, 4. Olayların ve olguların kontrol edilebilmesi. Yukarıda sıralanan amaçların özü evreni anlamak ve açıklamak olarak ifade edilebilir.

11 Araştırma: Çevreyi tanımaya, profilini çıkarmaya, değişkenlerle ilgili ilişkileri ortaya çıkarmaya çalışan, bir problemin ortaya çıkmasına yol açan etkenlerle ilgili neden, niçin, nasıl, ne zaman, nerede gibi sorulara cevap veren uğraşlar ve bilimsel bilgi üretme işlevi olarak görülmektedir.

12 Araştırma, verilerin toplanması, analizi ve yorumuna dönük faaliyetleri kapsar. Araştırma objektif tarzda ilmi usullerle yapıldığında faydalı sonuçlar ortaya çıkarır. Sözlük anlamıyla araştırma “bir gerçeği ortaya çıkarmak için aramalarda bulunma” şeklinde ifade edilir.

13 Araştırmalar, çevredeki değişkenleri uluslararası bilim standartlarına uygun şekilde ölçerek, tartarak veya sayarak rakam olarak tespit ve bu sayı değerlerini kullanarak, bir değişkenin ana eğilimini belirleyerek geçerli ve güvenilir sonuca ulaşmak, genellemeler yapmak ve kanunlar ortaya koymak amacıyla yapılan çalışmalardır. Bilgiyi öğrenme, kullanma ve sahiplenerek hükme dönüştürme süreci araştırma konularında da önemli bir yer tutmaktadır. /

14 Araştırma, bilinmeyeni bilmeye, öğrenmeye yönelik yapılan bilimsel-teknolojik faaliyetlerdir. Bir amaca yönelik, belirli aşamalar içerisinde ve bir yöntem dâhilinde yapılan ilmi çalışmalara araştırma adı verilir. Geliştirme ise, mevcut bilgiyi ya da teknolojiyi yeni düzenlemelerle daha iyiye doğru yönlendirme faaliyetidir.

15 PARADİGMA Paradigma, belli bir bilim topluluğuna araştırmalarında yol gösteren ve onların hayata bakışlarını belirleyen bir pencere olarak tanımlanabilir. Paradigma bir felsefe, bir bakış açısı bir değerlendirme biçimidir. Bir paradigma içinde, hem temel soruların hem de cevapların çerçevesi bellidir.

16 Thomas Kuhn paradigma kavramını kullanmıştır.
Thomas Kuhn’na göre paradigma, bilim topluluğunun çalışmalarında örnek aldığı model, yine bilim topluluğunun paylaştığı bütün değerler ve alışkanlıklardır. Thomas Kuhn’a göre bilimsel teoriler aslında paradigmalardır. Farklı dünya görüşleri ve yerleşik düşünce kalıpları olan paradigmalar birer karşılaştırma modelleridir. Bu modeller olaylarla karşılaştırmak için kullanılır. Bu nedenle onların doğru ve yanlışlıklarından söz edilemez. Newton’un mekaniği, Copernicus’un güneş merkezli sistemi ya da herhangi bir kuram paradigma olabilir.

17 Paradigma, olaylarla karşılaştırılan kuramsal-kavramsal sistemlerdir
Paradigma, olaylarla karşılaştırılan kuramsal-kavramsal sistemlerdir. Örneğin, Newtoncu paradigma, iki yüzyıl sonra yerini başka kavramsal sisteme, görelilik kuramına terk etmiştir. Yani Newton mekaniği yanlış olduğu ya da yanlışlığı ortaya konulduğu için değil; olayları açıklamada yetersiz kaldığı için terk edilmiş bir paradigmadır. Kuhn’a göre, paradigmalar kıyaslanamaz. Çünkü farklı kuramları birbirleriyle kıyaslamak için kullanılabilecek ve bunların herhangi bir ölçüte bağlı olmayan nesnel ölçütlere ihtiyacı vardır. Kuhn’a göre nesnel ve evrensel ölçütler yoktur.

18 Bilim adamlarının içerisinde yaşadığı kavramsal sistem veya kültür onlara neyi öğretmişse bilim adamları onu görmektedir. Bu yüzden iki paradigma farklı boyutlarda yaşar. Paradigma değişimleriyle birlikte bilim topluluğunun yaşadığı dünya da değişir. Bir konuda yapılan çalışmada aynı olguyu en iyi ve en tutarlı olarak açıklayan kuram ön plana çıkar ve paradigma oluşur.

19 Bir kuramın paradigma olarak kabul edilmesi için rakiplerinden güçlü olması şarttır.
Örneğin, 18. yüzyılın ikinci yarısında elektrik konusunda çalışan birçok bilim adamı ve kuram vardı. Elektrikle ilgili etkileri en iyi açıklayan kuram Franklin’in araştırmaları olmuştur. Yeni paradigma, ortaya çıktıktan sonra önceki paradigmayı benimseyen bilim topluluğu tarafından tepkiyle karşılanır.

20 Bir paradigma hiçbir zaman kendini rakiplerine ikna yoluyla kabul ettiremez.
Geçerli paradigmanın yerini bir diğerinin alması durumu bilimsel gelişme sürecidir.

21 Kuhn’a göre bilimin işleyişi şu şekilde gerçekleşmektedir:
Bilim öncesi dönem, Olağan bilim, Bunalımlar, Bilimsel devrim, Yeni olağan bilim, Yeni bunalımlar.

22 Eğer idealist görüşe sahipseniz, her insanın zihninde doğuştan bilginin var olduğunu kabul edersiniz. Bu paradigmaya göre yapacağımız eğitim düzenlemeleri farklıdır. Realist görüşü benimserseniz, insan zihninin doğuştan boş olduğunu kabul edersiniz ve yapacağınız eğitim-öğretim düzenlemeleri de ona göre olur. Değişik paradigmalar eğitim sistemimizi etkiler. Dini konularda ağırlıklı öğretim yöntemi ezber olur. Teknik, fen konularında uygulama ağırlıktadır. Bakış açımız ona göre değişir.

23 Bilimsel Araştırma Nedir?
Bilimsel araştırma, bir araştırmacının bir problemi ele alarak açıkça belirtilmiş sonuçlar üretmesinin yoludur, raporudur. Her rapor, raporu hazırlayanın veya bir başkasının önceden yapmış olduğu araştırmalara dayandırılmıştır. Bütün çalışmalarda yapılacak şey seçilen konuyu araştırmak ve bulguları kaleme almaktır. Bilimsel araştırma, araştırmacının sistematik bir şekilde veri toplaması ve bu verileri analiz etme sürecidir. Daha başka bir anlatımla bilimsel araştırma problemlere güvenilir çözümler aramak amacıyla; planlı ve sistemli olarak, verilerin toplanması, analizi, yorumlanarak değerlendirilmesi ve rapor edilmesi sürecidir.

24 Araştırmada Temel Amaçlar
1. Bir sorunu çözmek, 2. Yeni bir ürün ortaya koymak, 3. Yeni bir yöntem veya teknoloji ortaya koymak, 4. Yeni bir bilgi ortaya koymak, 5. Ekonomik fayda sağlamak.

25 Bilimsel Araştırmanın Amaçları
Araştırma kavramı çok değişik biçimlerde algılanmaktadır. Günlük konuşmalarda, çantasını koyduğu yeri unutarak onu bulmaya çalışanla, laboratuvarda deney yapan birinin yaptığı işe kadar, çeşitli tür ve düzeydeki çabalar “araştırma” olarak nitelendirilmektedir. Oysa bilimsel anlamda araştırma, “karşılaşılan bir güçlüğün giderilmesi için bilimsel yöntemin uygulanması” ya da “planlı ve sistemli olarak verilerin toplanması, çözümlenişi (analizi), yorumlanarak sonucun raporlaştırılması ile problemlere güvenilir çözümler arama süreci“ şeklinde tanımlanmaktadır.

26 Bilimsel araştırmanın amaçları şu şekilde ifade edilebilir:
Olayların tanımlanması, sınıflaması, Olaylar arasındaki ilişkileri bulmak, Olayları anlamak ve açıklamak, Olayların önceden tahmin edilmesi, Olayların kontrolü ilişkilerin içindeki sebepleri incelemektir.

27 Araştırmanın Problemi Nasıl Olmalıdır?
en baştan en sona, sağlam bir plana dayanmalıdır. Araştırma yaparken problemin cevaplandırılabilir ve incelenebilir olmasına dikkat edilmelidir. Araştırma problemi orijinal olmalıdır. Bilinen doğrular üzerine araştırma, bilime ve topluma bir yarar sağlamaz. Yaptığınız araştırma, bilime katkıda bulunmalı veya bir problemimizi çözmelidir. Eldeki problem, konu ve araştırma coğrafyası mutlaka sınırlandırılmalıdır. Problem üzerinde etkili olan tüm değişkenlerin kontrol altına alınması gerekir. Araştırma hipotezi yazılmalıdır. “Varsayım” veya denence doğru olup olmadığı araştıracak (test edilecek) hükümdür.

28 Araştırma amacı, gözlem ve araştırmalardan çıkan tahmin veya araştırmanın olası sonucuna dair yapılan tahmin. Varsayım: Var olduğu düşünülen / kabul edilen anlamını taşır. Bir araştırmada problemin doğuşu, genelde o konuya ilişkin varsayımlardan hareketle oluşur.

29 Örnek: araştırma konusu; “ilköğretim öğrencilerinin süt ve süt esaslı ürünlerin sağlığa etkileri hakkında bilgi düzeylerinin belirlenmesi” ise araştırıcının; bu konuya ilişkin bazı varsayımları bulunmaktadır. Bu varsayım büyük olasılıkla “ilköğretim öğrencilerinin süt ve süt esaslı ürünlerin sağlığa etkileri hakkında bilgileri yetersizdir” şeklindedir. Araştırmacının bu konuyu seçmesinin nedeni büyük bir olasılıkla araştırmacının o alanda bir sorun görmesi ve araştırmaya gerek duymasıdır.

30 Her araştırma bazı varsayımlar üzerine kurulur
Her araştırma bazı varsayımlar üzerine kurulur. Bu varsayımlar genelde herkesin doğru bulduğu kabullerdir. Araştırmanın dikkatini çeken bu kabuller bilgi, deneyim, gözlem, inanç, görüş ve düşünceler gibi bilimsel ve çevresel kaynaklardan gelir. Ölçülebilir hipotezler belirleme. Bağımlı değişkendeki değişmeleri ölçmeliyiz. Bu değişikliği bağımsız değişken etkiler. İstatistiksel olarak anlamlı bağlantılar, ilişkiler aranır. Bazı hipotezler bağımsız ve bağımlı değişkenler arasındaki ilişkileri incelerler.

31 Bir Araştırmacıda Bulunması Gereken Özellikler
Açık Fikirli Olması, Farklı Görüşlerde de Mantık Arayabilmesi, Kuşkucu Olması, Gözlemlerinde Bağımsız Olması, Yeterli Kanıt, Bilgi Olmadığında Kararı Erteleyebilmesi, Tüm Değerlendirmelerini Belli Ölçütlere Göre Yapması, Çalışmalarında Sebatlı ve Özenli Olması, Olaylar Arasındaki Bağıntıları Kurarak Bunları Değerlendirebilmesi

32 Araştırmada Geçerlilik ve Güvenilirlilik
Araştırmada belli sorulara cevap aranır ya da belli hipotezler test edilir. Bu durumların niteliği geçerlik ve güvenirlik konusudur. Bu kavramlar araştırmanın belli parçalarının değerlendirilmesinde, değişkenlerin ölçülmesinde kullanılır. Eğer bir ölçme, tanım ya da sınıflama istediğiniz biçimde sınıflama ya da ölçmeyi gerçekte başarırsa ölçer ya da sınıflarsa geçerlidir denir. Bir matematik başarı testi gerçekten de matematik başarıları ölçerse geçerlidir. Ölçülmek istenen odur. Geçerlik, araştırmanın amaçlarına bağlıdır. İyi bir operasyonel tanım her zaman aynı sonucu verirse güvenilirdir.

33 Bilimsel Araştırmanın Temel Özellikleri
Bir bilimsel araştırma; Açık, Belirli bir mantık çerçevesinde ve Doğru olmalıdır. Anlaşılır, Güvenilir, Konu çok fazla dağıtılmadan, belirli bir düzenle anlatılmalıdır. Gerçekçi, Düzenli, Özetle; Bir bilimsel araştırmanı aşağıdaki özellikleri taşıması gereklidir: Düzenlilik göstermesi, Nesnel olmalı ve Verilere dayalı olmalı, Analitik olmalıdır.

34 Bilimsel Araştırma Nasıl Yapılır?
Konu Seçimi Araştırmacılar ilgi duydukları konuyu belirleyerek ilgili birimlere iletirler. Konular belirlendikten sonra; aşağıdaki noktalara dikkat edilerek araştırma raporu hazırlanmalıdır. Seçilen Konunun Araştırılması Okuma, yazma ve düşünme bir araştırmanın vazgeçilmez üç unsurudur. Raporun özünü ortaya çıkarmak için yapılacak ilk adım, sizden önce aynı konuda bir başkasının makale veya kitap şeklinde bir çalışma yapıp yapmadığını bulmaktır. Bunun için iyi bir literatür çalışması yapmak yani o konunun eski kayıtlarına bakmak gerekir. Bu işlemin temel başvuru kaynakları kütüphaneler ve günümüzde çok yaygın olarak kullanılan İnternet’tir.

35 Bilimsel Araştırma Nasıl Yapılır?
Kütüphanelere nasıl ulaşılır? Kütüphanede çoğunlukla konular, konularına veya yazarlarına göre dizinlenmişlerdir. Ankara’da önemli kütüphaneler mevcuttur, bu kütüphanelere Internet yoluyla ulaşıldıktan sonra gerekli kitaplar alınabilir. Başlıca kütüphanelerin Internet adresleri; Bilkent University Library

36 Bilimsel Araştırma Nasıl Yapılır?
İnternet’te araştırma nasıl yapılır? Günümüzde yaygın olarak Internet kullanıldığı için araştırmalar bu yolla da kolayca yapılabilir. Online web sayfaları Elsevier yayınları için; Internet adresi; ScienceDirect – Home SpringerLink Home – Main Web of Science; Taylor ve Francis yayınevi Prentice Hall: The World's Leading Education Publisher

37 Bilimsel Araştırma Nasıl Yapılır?
Arama Motorları Google Altavista, Amozon, Bomis, Euroseek, Excite, HotBot, Lycos

38 Bilimsel Araştırma Yönteminin Aşamaları
Belli amaçlarla ve sistemli süreçler yoluyla veri toplama ve toplanan verilerin analizidir. Aşamalı bir araştırma sürecidir. Bir Araştırma Planı Nasıl Olmalıdır? GİRİŞ YÖNTEM III. SONUÇLAR IV. TARTIŞMA EKLER A EKLER B KAYNAKLAR

39 Bilimsel Araştırma Yönteminin Aşamaları
İÇİNDEKİLER GİRİŞ Araştırmanın yapılması işlemleri Kavramsal ve teorik açıklamalar Verilerin analizi (değişkenler, hipotezler, sınırlılıklar) Araştırmanın amacı Araştırma sorusu BULGULAR VE YORUMLAR Hipotezler Verilerin işlenmesi Araştırmanın önemi Tanımlayıcı istatistikler Sınırlılıklar İstatistiksel analiz Tanımlar Araştırma sorularına (hipotezler) ilişkin bulgular ve yorumlar Kavramsal ve teorik çerçeve Bu konuda yapılmış araştırmalar, Tezler ve Makaleler TARTIŞMA VE SONUÇ Öneriler ARAŞTIRMA METODOLOJİSİ Araştırmanın tipi EKLER Evren ve örneklem KAYNAKLAR Bağımlı ve bağımsız değişkenler Ölçme aracının geliştirilmesi (faktör analizi, geçerlik, güvenirlik)

40 Araştırma Önerisi Araştırma Raporu
I. BÖLÜM GİRİŞ Problem Durumu Problem Cümlesi Alt Problemler Araştırmanın Önemi Varsayımlar(Sayıltılar) Sınırlılıklar Terimler(Tanımlar) II. İLGİLİ ARAŞTIRMALAR III. YÖNTEM Araştırmanın Modeli Evren ve Örneklem Veri Toplama Teknikleri Verilerin Çözümlenmesi ve Yorumlanması VI.İNSAN GÜCÜ VE TAKVİM Kaynakça BÖLÜM VI.BULGULAR VE YORUMLAR V. SONUÇLAR VE ÖNERİLER KAYNAKÇA SUMMARY EKLER

41 PROBLEMİN TANIMLANMASI
Araştırma problemleri üç aşamalı bir yaklaşımla tanımlanabilirler: Bütünleştirme Sınırlandırma Tanımlama Sınırlandırma (Araştırılacak Problem diliminin seçilmesi) Tanımlama (Sınırlandırılmış Problem Ayrıntılarıyla Açıklanır)

42 Problemin Tanımlanması
Problem üç aşamada tanımlanır. Bütünleştirme Sınırlandırma Tanımlama Burada öncelikle ilgili kaynakların (Literatürün)taranması gerekir. Bunlar; Kitaplar Yapılan Araştırmalardır. Bu amaçla Araştırılan konunun o ana kadar hangi yönleriyle nasıl incelendiği, Hangi gelişmişlik düzeyinde bulunduğu, Problemin çözümü için hangi yönlerde ve ne tür araştırmalara gerek duyulduğu belirlenir. Kaynak olarak verilen çalışmalardan her biri: Konuya yatkınlık ve önem derecesine göre özetlenir. Çok önemli ve doğrudan ilişkili çalışmalar ayrı paragraflarda; amaç, yöntem, sınırlılık, buldular ve öneriler yönünden ayrıntılı verilir.

43 PROBLEMİN TANIMLANMA AŞAMALARI
Örnek: “Değerlendirme tekniğinin (Not vermenin) öğrenci başarısına olan etkisi” araştırılması istensin. 1. Problemin Bütünleşmesi: Önce öğrenci başarısının anlamı üzerinde durularak, başarıyı etkilemesi olası (Öğretmen, Program, Bina vb.) değişkenlerin neler olabileceği, değerlendirme tekniğini de içeren bir kapsamda tartışılır. 3. Problemin Tanımlanması: Bu aşamada, seçilen problem dilimi (değerlendirme tekniği) ilgili kuramsal ve pratik yönleriyle ayrıntılı olarak tanımlanır. Değerlendirme tekniklerinin türleri, bunların kuramsal özellikleri, uygulamalar, kullanılmasında karşılaşılan kuramsal ve pratik sorunlar, varsa ilgili araştırma sonuçlarıyla birlikte ele alınır. Başarı ile değişken arasındaki ilişkilerin belirlenmesi, ya da bu amaçla toplanmak istenen verileri soran “soru cümleleri” gelir. 2. Problemin Sınırlandırılması: Başarıya etkisi araştırılmak istenen değişken, problem dilimi seçilerek (Değerlendirme tekniği) ayrı bir paragrafta belirtilir.

44 Problem Cümlesi ve Alt Problemlerin Yazılması
(Bu amaç ve alt amaçlar olarak da ele alınabilir) Problem cümlesi alt problemlere göre geneldir. Alt problemler ise genel problemin alt alanları ile sınırlıdır. Alt problemler (Amaçlar) iki şekilde ifade edilebilir: Soru cümlesi olarak Denence(Hipotez) olarak. Problem: Türkiye’deki okullaşma oranının bugünkü düzeyi nedir? Alt problemler: Okullaşma oranının cinsiyete göre dağılımı nedir? Okullaşma oranının yerleşim merkezlerine göre dağılımı nedir? Okullaşma oranının bölgelere göre dağılımı nedir? Yaşa göre dağılımı nedir?

45 Tanımlar Araştırmada geçen anahtar kelimelerin tanımlarına veya ifade ettiklerinin belirtildiği bölümdür. Tanımlar kavramsal veya işlevsel olarak yapılabilir. Bir araştırma raporunun giriş bölümü; problem, amaç, önem, sayıtlılar, sınırlılıklar ve tanımlar başlıklarından oluşabilir. Amaç Araştırmanın amacı, çalışmanın hedeflerini ortaya koyan genel bir ifadedir.

46 ÖNEM Araştırmanın amaçlarında belirlenip toplanan verilerin hangi kuramsal ya da pratik sorunun çözümünde ve nasıl kullanılabileceğinin açıklanması araştırmanın öneminin ifadesidir. Araştırmanın önemi, araştırmacının araştırmayı yapmadaki kendi amacını ortaya koymasıdır. Araştırmanın amacı nesneldir. Araştırmacının amacı özneldir.Yani yorum ve tartışmaya açıktır. Araştırmanın önemi, problem ve amaç bölümünde belirtilmiş olsa da ayrı bir başlık altında araştırmanın ilgili bilim dalı, uygulamaları vb. açısından getireceği katkılar yazılır. Önem problem durumuyla iç içedir. Genelde ayrı bir bölümde yer alır.

47 VARSAYIMLAR (Sayıltılar)
Araştırmada doğru olarak kabul edilmiş yargılar, genellemelerdir. Bunlar şekil ve ifade bakımından denencelere benzerler ancak denenmelik ve test edilmek için değildirler. Araştırma sürecinde doğruluğunun ispatlanması gerekmeyen önermedir. Araştırma sürecinde hipotezin doğruluğu test edilerek kabul veya reddedilirken varsayım doğru olarak kabul edilerek araştırma gerçekleştirilir. Araştırmacı kanıtlanması güç ya da imkansız görülen kişisel görüş ve inançlara göre değişebilen bazı konularda kendi kişisel tercihini ortaya koyarak çalışmasındaki temel dayanakları belirleyebilir. Bunlar: Değerlere, probleme, kuramlara, Kontrol değişkenine, Araştırma yöntem ve tekniklerine ilişkindir.

48 Örnek Varsayımlar SINIRLILIKLAR
Ölçme aracının yeteri kadar geçerli ve güvenilir olduğu, Evrenden alınan örneklem grubunun evreni temsil ettiği, Cevaplayıcıların anket sorularına doğru cevap verdiği, Belli bir kontrol değişkeninin deney ve kontrol gruplarını farklılaştırmadığı varsayım olarak kabul edilebilir. SINIRLILIKLAR Araştırmacının ideal gördüğü ve normal olarak yapmak isteyip de çeşitli nedenlerle vazgeçmek zorunda kaldığı durumlardır. ÖRNEK: Eğitimde değerlendirme sistemi incelenirken, tüm sistemlerin yerine yalnız liselerdeki uygulamaların ele alınması bir sınırlılıktır. Belli bir konuyu tarih boyutu içinde ele alırken, belli yıllar arasında çıkan belgelerin incelenmesi zaman ve kaynak yönünden bir sınırlılıktır. Bu araştırma, sınavların başarıya etkisi ile sınırlıdır.

49 TANIMLAR ve TANIMLAMALAR
Bilim dalları geliştikçe, kendine özgü terminolojileri, soyut kavramları da çoğalır. Her bilim dalı kendine özgü kavramlar ile anlatılır. Araştırmacı kullandığı kavramlardan yanlış anlamalara ve değişik yorumlara sebep olabilecek olanları tanımlamalıdır. Bunun dışında araştırmada geçen her kavramın tanımlanmasına gerek yoktur. Burada tanımlar kavramsal değil işlevsel olmalıdır.

50 Verilerin Analiz Edilmesi
YÖNTEM Araştırmanın Modeli Araştırmanın amacına uygun ve ekonomik olarak verilerin toplanması ve yorumlanması için gerekli koşulların düzenlenmesidir. Bu aşamada araştırmada kullanılması gereken en uygun yöntem bulunur. Evren Araştırma sonuçlarının genellenmek istendiği elemanlar bütünü evrendir. Bir araştırmada evren genel olarak “insanlar” olduğu halde başka bir araştırmada “belli yaştakiler”, “belli cinsiyettekiler” şeklinde olabilir. Yöntem bölümü; Araştırmanın Modeli Evren ve Örneklem Verilerin Toplanması Verilerin Analiz Edilmesi bölümlerinden oluşur.

51 Verilerin Analiz Edilmesi
Verilerin Toplanması Veriler; belli bir amaca ulaşabilmek için gerekli olan bilgilerdir. Ya da henüz işlenmemiş kanıtlardır. Olgusal veriler Yargısal Veriler) Görüşler, tutumlar) Veri Kaynakları İnsanlar Belgeler Canlı ve cansız varlıkların kalıntıları. Örneklem Evrenden belli kurallara göre seçilmiş ve seçildiği evreni temsil yeterliği kabul edilen küçük bir kümedir. Örneklem; Maliyet güçlükleri Kontrol güçlükleri Etik zorluklar nedeniyle seçilir Araştırmacı verileri ya doğrudan gözlemde bulunarak ya da soru sorarak elde eder. Verilerin Analiz Edilmesi Elde edilen veriler listeler halinde düzenlenir. Tablolar olarak sunulabilir. SPSS ve diğer programlar kullanılarak veriler istatistiksel teknikler kullanılarak analiz edilir. Yorumlamalar yapılır.

52 Bilim Adamında Bulunması Gereken Özellikler
Açık görüşlü, Hoşgörülü, Sabırlı, Amaca ulaşmada inatçı, Kendini eleştirebilen, Tarafsız, Yeterli bilgi toplayabilmek için her türlü kaynaktan yararlanabilen, Metodik şüpheci, Her iddia için bilgi isteyen, Gerçek ile söylentiyi ayırabilen, Mantığa saygılı, Sürekli anlama isteğinde bulunan, Bilmedikleri konularda sürekli soru soran, Yeterli bilgi edininceye kadar alacağı kararı erteleyen, Vardığı sonuçlarda kendi görüşleri arasında bir çatışma olduğunda verilere dayananı tercih edebilen, Olasılık ve yaklaşıklık görüşüyle har kararda bir yanılgı payı olabileceğini önceden kabul edebilen bir kişiliğe sahiptir.

53 Araştırma Sürecinin Aşamaları
Bilimsel Araştırma Süreci Neredeyse tüm araştırma planları bir problem cümlesi, bir hipotez, tanımlar, literatür eleştirisi, deneklerden oluşan bir örneklem, testler ya da diğer ölçüm araçları, zaman çizelgesi de dahil olmak üzere izlenecek işlemlerin tanımlanmasını ve amaçlanan veri analizlerine dair bir açıklamayı içerir. Araştırma sürecinin sonunda elde edilen bulgular ve uygulanan tüm işlemler araştırma raporu oluşturularak sunulur.

54 Problemi Tanımlama Araştırma Problemi
Bir araştırmaya başlayabilmek için; problem, araştırma problemi, literatür taraması, değişkenler, hipotez, amaç, önem, sayıltı, sınırlılıklar, tanımlar Araştırma Problemi Çözüm bulunması için üzerinde çalışılan, planlama yapılan soruna araştırma problemi denir. Araştırma soruları ise, araştırma probleminin alt problemleri olarak düşünülebilir. Problemi çözmek için cevaplandırılması gereken sorulardır. Problemi belirlemek için öncelikle araştırma fikri bulunmalıdır. Fikirler günlük yaşam, uygulamalar, geçmiş araştırmalar ve kuramlar gibi kaynaklar yoluyla belirlenebilir. Araştırma konusu araştırma yapılması düşünülen alandaki bir konudur ve araştırma problemine göre oldukça kapsamlıdır. Araştırılabilir iyi bir problem; Akla yatkın, anlamlı, açık ve anlaşılabilir, sınanabilir, test edilebilir, ölçülebilir, orijinal ve özgün olmalı, ifadeleri olasılık veya emir kipi şeklinde kurulmalıdır.

55 Araştırma Problemi Nereden Bulunabilir?
Bilimsel literatürden, Araştırmacının kendi genel ilgi alanlarından, Sosyal problemlerden, Başkalarınca önerilen konulardan(uzman önerisi gibi), Başka amaçlarla toplanan verilerden Keşfedici Bir Soruyu veya Hipotezi Biçimlendirmek; Hipotez bir tahmindir, ne tür sonuçlar ya da sonuçlar beklendiğine dair ifadedir. Hipotezler araştırılan değişkenler(faktörler, özellikler ve koşullar) arasında olması beklenen herhangi bir ilişkiyi açıkça göstermeli ve uygun bir zaman diliminde bunların test edilebileceği ifade edilmelidir. Birçok çalışmada hipotezler test edilir.

56 Ortaya Konan Problem Cümlesi;
Problem, kapsanan her şeyin durumunu gösterir. Problem cümlesi; problemin öncesine( öncelikle bunun problem olmasına neden olan faktörler) ilişkin bir tanımlama ve bu konuda çalışma yapmaya ilişkin bir mantıksal temel ya da gerekçe ile birlikte sunulmalıdır. Problemle ilişkili her türlü yasal ya da etik sonuçlar tartışılmalı ve çözülmelidir. Değişkenler Bir durumdan diğerine farklılık gösteren özelliktir. Değişkenler; özelliklerine göre nicel ve nitel olarak sınıflandırılabilirler. aldıkları değerlere göre sürekli veya süreksiz neden sonuç ilişkisine göre bağımlı bağımsız

57 İlgili Literatürün Gözden Geçirilmesi
Hipotez Bir araştırmanın olası sonucuna dair yapılan tahminlerin ifade edildiği önermelerdir. İki farklı şekilde kurulur. Sıfır hipotezi: Değişkenler arasında farkın veya ilişkinin olmadığını belirtir. Alternatif hipotez: Değişkenler arasında farkın veya ilişkinin var olduğunu belirtir. İlgili Literatürün Gözden Geçirilmesi Araştırmadaki sorunla ilgili diğer çalışmalar belirlenmeli ve sonuçları kısaca özetlenmelidir. Bu durum (uygun dergilerin, raporların vs. gözden geçirilmesi) problemlerle ilgili bilinenlere ışık tutmalı ve önerilen çalışmanın neden bu ön bilginin uzantısı şeklinde sonuçlanacağını mantıklı bir şekilde göstermelidir.

58 Literatür Taraması Araştırma konusu ve problemine ilişkin kuramsal temeller, benzer çalışmaların sonuçlarını incelemek için tüm araştırma sürecinde devamlı bir biçimde yapılır. Literatür taramasında ilgili makalelere; indeks, dizin veya elektronik veritabanları kullanılarak ulaşılabilinir. İndeks ve dizinler, konu alanına ilişkin dergileri, makaleleri, kitap vb. materyalleri listeler. İki kaynak türü kullanılır. Birincil kaynaklar: kitaplar ve makalelerin yayınlandığı dergiler örnek olarak verilebilir. İkincil kaynaklar: Başka araştırmacıların, araştırma sonuçlarını veren yayınlar bunlara örnek olarak verilebilir.

59 Araçların Düzenlemesi
Örneklem Çalışmanın örneklemi ve daha büyük grup ya da tamamı(sonuçların genelleştirileceği insanlar, evren) açık olarak belirtilmelidir. Örnekleme planı (deneklerin nasıl seçileceğine ilişkin işlemler) tanımlanmalıdır. Araçların Düzenlemesi Deneklerden katılımcılardan veri toplanmasında kullanılacak ölçme araçlarının her biri ayrıntılı tanımlanmalı ve neden kullanıldığına ilişkin gerekçe belirtilmelidir. Araştırmada kullanılacak veya geliştirilecek olan araçların geçerlik ve güvenirlik çalışmaları da yapılmalıdır.

60 Uygulama Çalışmanın temel işlemleri, araştırmacının başlangıçtan sonuna kadar ne yapacağı( ne, nerede ve kiminle) ayrıntılı olarak araştırma önerisinde ve araştırma sonrasında hazırlanan raporda açıklanmalıdır. Çeşitli görevlerin ne zaman başlayacağına dair ana hatları ortaya koyan gerçekçi bir zaman çizelgesi, beklenen tamamlanma tarihleri, tüm materyal ve donanımlar belirtilmelidir. Veri Analizi İstatistiksel teknikler tanımlanmalıdır. Nitel araştırmalar için de verilerin analizinde hangi yöntemlerin niçin kullanılacağına da açıklık getirilmelidir. Araştırma problemini cevaplamak için yapılacak karşılaştırmalar açıkça yapılmalıdır.

61 Raporlaştırma Elde edilen bulguların ve yorumlarının raporlaştırılmasıdır. Raporda; araştırma problemi, soruları veya hipotezleri, literatür tarama sonuçları, araştırma deseni, örneklemi, veri toplama araçları, gerçekleştirilen uygulamanın aşamaları, veri analizi işlemleri, bulgular ve yorumlanmaları, araştırma sonuçları ve bunlara dayalı uygulama ile literatüre katkı getirebilecek öneriler yer alır.

62 Evren, Örnekleme ve Verilerin Belirlenmesi
Bir araştırma raporunda araştırma probleminden önerilere kadar olan bölüm ve alt bölümlerden oluşan rapor metnine Ana Bölümler denilmektedir (Karasar, 2009). APA (1967) modeline göre hazırlanan raporlarda ana bölümler; Giriş, Yöntem, Bulgular ve Yorum, Özet, Yargı ve Öneriler’den oluşmaktadır. Rapor sunumlarında izlenen bu ortak tutum iletişimin kolaylaşmasını sağlar. Evren, Örneklem ve Verilerin Toplanması Yöntem’in alt bölümlerindendir.

63 Evren, Örnekleme ve Verilerin Belirlenmesi
Araştırma modeli ayrıntılı ve gerekçeli bir şekilde açıklandıktan sonra Evren ve Örneklem bölümüne geçilir. Üzerinde araştırma yapılacak bir evren hakkında bilgi derlemek için başvurulabilecek ilk ve en basit yöntem o evreni oluşturan tüm birimler üzerinde araştırma konusuyla ilgili bilgi derlemektir, yani tam sayım yapmaktır. Ancak uygulamada evrenin tüm birimlerinden bilgi derlemek çeşitli nedenlerden dolayı neredeyse imkansızdır. Tam sayım yönteminin zayıf yönleri olması nedeniyle üzerinde araştırma yapılacak evrenin araştırma konusuyla ilgili durumunu yansıtacağı düşünülen bir grup birimin evrenden seçilmesi ve bilgilerin bu birimlerden derlenmesi, yani örnekleme yöntemine başvurulması gerekmektedir.

64 Evren, Örnekleme ve Verilerin Belirlenmesi
1930’lu yıllarda örnekleme yöntemlerindeki önemli gelişmelerden sonra bu gelişmelerin ışığında örnekleme, bir araştırma için gerekli verilerin derlenmesi, bu verilerin çözümlenmesi ve çözümleme sonucu elde edilen bulguların araştırma amaçları için yorumlanmasıyla ilgili en önemli araçlardan birisi haline gelmiştir. Bu çalışmada evren, örneklem ve veri toplama konularının üzerinde durulacaktır.

65 Evren (Anakitle) ve Örneklemenin (Araştırma Kümesi) Temel Kavramları
Araştırma tasarımı sürecinin ilk adımı araştırma problemini tanımlamaktır. İkinci ve en önemli işlemlerinden bir diğeri de araştırmanın evreninin ve araştırma evreni temsil edecek örneğin belirlenmesidir. Örnek: Türkiye’deki son genel seçimler öncesinde bir çok araştırma şirketi tarafından seçim sonucu tahmin araştırmaları yapıldı. Seçimlerden sonra yapılan tahminlerin hepsinin gerçeği yansıtmadığı görüldü. Sadece bir araştırma şirketinin tahmin sonuçları doğruyu yansıttığı görüldü. Bunun sebebi sizce ne olabilir? Tüm Türkiye’yi temsil edecek kadar kişiyle araştırma yapmış olmaları ve örneğin iyi belirlenmesidir.

66 Evren (Population) İki tür evren vardır:
Genel evren: Soyut bir kavramdır; tanımlanması kolay fakat ulaşılması güç ve hatta çoğu zaman ulaşılması imkansız bir bütündür. Örneğin; öğrencileri evren olarak alan bir araştırmacının, tüm öğrencilere ulaşması ya da onlara genellenebilecek bir başka yol izleyerek tam güvenli bir sonuca varması imkansızdır. Çalışma Evreni (Hedef Evren): Ulaşılabilen evrendir. Bu açıdan somuttur. Araştırmacının, doğrudan gözleyerek ya da ondan seçilmiş bir örnek küme üzerinde yapılan gözlemlerden yararlanarak, hakkında görüş bildirebileceği evren çalışma evrenidir.

67 Çalışma Evreni (Hedef Evren)
Evrenin içerisinden araştırma için uygun olmayan elemanların çıkartılmasıyla bulunan çalışma evreni araştırmanın önemli ancak zor bir bölümüdür. Evreni doğru belirleyebilmek için; Araştırma problemini açıkça ifade etmek, Verilerin hangi birimlerden elde edileceğini belirlemek, Araştırma sonucunda genellemelerin kimleri ve/veya neleri kapsayacağını ortaya koymak gerekmektedir.

68 Örnek: Bir araştırmacı Maltepe ilçesindeki İngilizce eğitim veren dershanelerin dil öğretiminde izledikleri yolları öğrenmek isterse, uygun verilerin toplanacağı evren Maltepe ilçesindeki İngilizce eğitim veren dershanelerdir. Bu dershanelerin içinde başka konularda eğitim veren dershaneler araştırma için uygun olmadığından ele alınmazlar ve çalışma evreni Maltepe ilçesindeki tüm dershanelerin sayısından azdır. Evrenin içerisinden araştırmaya uygun olmayan elemanlar çıkartılınca araştırmaya uygun ve/veya ulaşılabilir elemanlardan oluşan çalışma evreninin elemanları bulunur.

69 Sonlu Evren: Araştırma problemi çerçevesinde analiz yapmak üzere ele alınan elemanların sınırlı sayıda olduğu evrendir. Tüm elemanları çalışma evreninin de elemanları olabilir. Örneğin; bir okulda, öğretmenlerin verimliliğini ölçmeye çalışıldığı bir araştırmada evren okulda görev yapmakta olan öğretmenlerle sınırlı olan sonlu bir evrendir. Sonsuz Evren: Ele alınan elemanların sınırlı sayıda olmadığı ya da sayılamayacak kadar çok elemanın olduğu evrendir. Tüm elemanları çalışma evreninin elemanları olamazlar. Örneğin; bir araştırmada tüm dünyadaki öğretmenlerin verimliliği ölçülmek istendiğinde evren sayılamayacak kadar çok öğretmen olduğu için sonsuz evren olmaktadır.

70 Örneklem Evrenin bütün elemanlarıyla birlikte tek tek incelemenin mümkün olmamasından dolayı evreni temsil etme yeteneğine sahip küçültülmüş modeline ‘Örneklem (Sample)’ adı verilmektedir. Bir örneklem iyi seçilmişse, araştırma sonuçları fazla kaynak harcamadan da o evrene genellenebilecektir (Maxwell, 1996). Örneklem üzerinde çalışmanın maliyet güçlükleri, kontrol güçlükleri ve etik zorunlulukları olmak üzere üç temel nedeni vardır. Bunun yanısıra, her evreni bir bütün olarak incelemeye gerek olmayabilir. Örneğin, bir kişinin, vücudundaki kanın tümü boşaltılıp incelenmeden de kan grubunun belirlenmesi vb amaçlı ‘kan tahlilleri’ yapılıp temsili sonuçlar alınabilir (Karasar, 2009). Örneklem üzerinde çalışılırken daha çok iş doyumu, iş tutumu, görüş gibi konulara yer vermek anlamlı olabilir.

71 Örneklem Çerçevesi Araştırma örneğinin belirlenmesinde kullanılan evren elemanlarının listesine örneklem çerçevesi denmektedir. Araştırmaya başlamadan önce; Amaç için uygun bir çerçeve var mı? Başka bir kaynaktan sağlanabilecek mi? Önceden düzenlenmiş bir çerçeve yoksa, yeni bir çerçeve hazırlanabilir mi? Yeni çerçevenin hazırlanmasında gerekli olacak maliyet ve zamana sahip miyiz? sorularının yanıtlanması gerekir. Kısaca örneklem çerçevesi, örnekte yer alması mümkün olan evren elemanlarının listesidir. Örneğin; internet ile yapılan araştırmalarda örneklem çerçevesi internet siteleri/web adresleri olabilir. Örneklem çerçevesi evrenin tüm elemanlarından oluşmayabilir.

72 Eleman (Birim) Araştırmaya konu olan evrenin her bir üyesine eleman denir. Örneğin; Nüfus sayımı yapılırken eleman insandır. Maltepe ilçesindeki İngilizce eğitim veren bir dershane evrenin elemanıdır.

73 Örnek Evrenin alt kümesidir, evrenin elemanlarından oluşturulur. Birçok araştırmada tanımlanan evrenin bazı elemanları örneğe girerken bazı elemanları örneğe girememektedir. Yani evren verilerinin bazıları araştırmaya uygun olmaması, örneklem çerçevesi şeklinde listelenememesi, ulaşılamaması, cevaplayıcıların cevaplamayı reddetmesi ve cevaplama kapasitelerinin olmaması nedeniyle örneğe alınamamaktadır. Bahsi geçen bu nedenlere bağlı olarak evren elemanlarından bazı elemanlar çıkartıldığında örnek elde edilmektedir. Örneğin; Bir okulda 1000 öğrenci olduğunu düşünelim. Bu öğrencilerden seçilen 200 öğrenci araştırmanın örneğidir. Örnek, çalışma evreni ve örneklem çerçevesinin içinde yer alan evreni nitel ve nicel olarak temsil etme yeteneğine uygun olan birimlerden oluşmalıdır.

74 Örnek: (Özdemir, 2013; 87). Bir işletme müşteri memnuniyetini ölçmek amacıyla bir araştırma yapacaktır. İşletmenin ürünleri yurt içinde pazarlandığı gibi yurt dışında da pazarlanmakta hatta internetten tüm dünyaya satılmaktadır. Satışların bir kısmı satış listelerinde görülmemektedir. Araştırmanın evreni nedir ? İşletmenin ürün ya da ürünlerini alarak kullanan herkestir. Araştırmanın çalışma evreni evrenine eşit midir? Hayır. Bu ürünleri alan ancak yaşadıkları ülkeye gidilmesi ya da yaşadığı bölge gereği ulaşılması zor olan müşteriler gibi olumsuz durumlar araştırmanın çalışma evreninin elemanı değildir. Çalışma evreni nedir? Ulaşılması mümkün olan kayıtlı ya da kayıtsız ürün alan tüm müşteriler çalışma evreninin elemanlarıdır.

75 Örnek: (Özdemir, 2013; 87). Bir işletme müşteri memnuniyetini ölçmek amacıyla bir araştırma yapacaktır. İşletmenin ürünleri yurt içinde pazarlandığı gibi yurt dışında da pazarlanmakta hatta internetten tüm dünyaya satılmaktadır. Satışların bir kısmı satış listelerinde görülmemektedir. Örneklem çerçevesi nedir? Ürünü alanların kayıtlı listeleridir. Kayıtlara geçmeden ürünleri alanlar örneklem çerçevesinin elemanı değildir. Örnek birimleri nedir? Araştırmaya uygun, kayıtlı ürün satın alan, araştırmadaki soruları cevaplayabilecek ya da cevaplamaya istekli kişilerden oluşmaktadır.

76 Parametre (Evren değer) ve İstatistik (Örneklem değer)
Parametre (Evren değer): Evrenler parametre adı verilen belirleyici ölçülerle tanımlanırlar. Örneklemenin amacı örneğin içerdiği bilgilere dayanarak ilgilenilen belirli bir evren hakkında yargılara varmaktır. Örnek bilgisine dayalı olarak yorum yapılması evren parametrelerinin tahminleridir. Parametre evrendeki belirli bir değişkenin tanımlayıcısıdır. İstatistik (Örneklem değer): Örneklemler istatistik adı verilen belirleyici ölçülerle tanımlanırlar. Örneklem istatistikleri evren parametrelerini tahminlemede kullanılır. Karasar (2009), evrenin, bilinmek istenen (ortalama, standart sapma vb.) değerlerine ‘parametre’ ve örneklem üzerinde gözlenen (ortalama, standart sapma vb.) değerlere de ‘istatistik’ denildiğini söylemektedir.

77 Bu şekilde oranlı eleman örnekleme gösterilmiştir.
Şekil evren (anakitle) parametresi ve örnek istatistiği ilişkisini göstermektedir. (Kaynak: Özdemir, 2013:88) Örnekleme Örnekleme (Sampling) evrenden örneklem alma işlemidir. Bu şekilde oranlı eleman örnekleme gösterilmiştir. (Kaynak: Karasar, 2009: 112)

78 Yansızlık (Randomness)
Yansızlık (randomness): Örneklemin temel kuralıdır. Araştırmacı, örneklem seçerken kişisel yanlılığı, çok kolay bulunabilecek üniteleri seçmesi gibi göreceli etkenlerin etkili olmasını önlemek için yansızlık kuralına uymalıdır. Yansızlık belli bir örneklem büyüklüğüne ulaşmak için evrende bulunan her ünitenin (bireyin, nesnenin, parçanın) örneklem’e girebilme olasılığının belli, bağımsız ve birbirine eşit olması durumudur. Ancak, alınan örneklem’in evreni tümüyle temsil etmesi, ya da belli sınırlar içinde ve güven düzeyinde temsil etmesinin bir garantisi yoktur. Örnekleme yanılgıları kaçınılmazdır. Yansızlık kuralı ile bu yangıların en düşük düzeye indirildiği kabul edilir.

79 Örnekleme Türleri Örnekleme Türleri: Örnekleme, temel olarak, iki şekilde yapılmaktadır (Karasar): Eleman örnekleme ve Küme örnekleme Eleman Örnekleme: Evrendeki elemanların tek tek, eşit seçilme şansına sahip oldukları durumda yapılan örneklemedir. Örnekleme tekniklerinin en yalını ve yaygın olanıdır. İki tür eleman örnekleme mevcuttur: Oransız Eleman Örnekleme: Evrendeki tüm elemanların birbirine eşit seçilme şansına sahip oldukları örnekleme türüdür. Basit tesadüfi örnekleme, yalın örnekleme, yansız örnekleme, İngilizce olarak simple random sampling gibi isimlerle de adlandırılmaktadır. Oransız eleman örneklemede, evrendeki eleman türlerinden her birinden örneklem’e girenlerin sayısı, tamamen şansa bırakılmıştır.

80 Oranlı eleman örnekleme: alt evrendeki bütün elemanların birbirine eşit seçilme şansına sahip oldukları örnekleme türüdür. Bu örneklemeyi yapabilmek için, evren, 1) Araştırma açısından önemli görülen belli bir değişkene göre, kendi içinde benzeşikliği olan alt evren’lere ayrılır, 2) Alt evrenlerden her birinden, eleman örnekleme yapılır, 3) Her bir alt evrenden alınacak eleman miktarı o alt evrenin bütün evren içindeki payı oranında belirlenir. Bu yolla örneklemin, evreni, tüm alt dilimleri ile temsil etmesi güvence altına alınmış olur, böylece küçük fakat araştırma için önemli özellikleri olan bazı alt evrenlerin şans etmeni ile örneklem dışında kalması önlenmiş olur.

81 Oranlı ve Oransız Örnekleme ile ilgili bir örnek (Karasar, 2009)
Bir kamuoyu araştırmasında, yüz bin nüfuslu bir kentten bin kişilik bir örneklem alınsın. Evren sınırlanıp tanımlandıktan sonra, genel bir liste edinilsin. Listedekiler genel evreni daha doğrusu çalışma evrenini oluşturur. Çalışma evreninden yansız bir seçimle bin kişilik örneklemin alınması oransız eleman örneklemdir. Alınmak istenilen görüşlerin etkilenebileceği bir değişkene, örneğin sosyo -ekonomik düzeye göre evreni alt evrenlere ayırmak ve her alt evrenden, genel evrendeki oranlarına göre elemanlar almak da olasıdır. Örneğin, üst sosyo -ekonomik düzeyde on bin, orta sosyo - ekonomik düzeyde otuz bin ve alt sosyo -ekonomik düzeyde de altmış bin kişinin bulunduğu görülmüş olsun. Buna göre, alınacak bin kişilik örneklemin % 10’u (100 kişi) üst sosyo - ekonomik düzeyden, % 30’u (300 kişi) orta sosyo - ekonomik düzeyden ve % 60’ı (600 kişi) da alt sosyo -ekonomik düzeyden, eleman örnekleme yolu ile alınır. Böylece gerçekleştirilen oranlı örnekleme, oransız örneklemeye göre, daha temsili olma şansına sahiptir.

82 Tabakalı örnekleme / sınıflandırılmış / gruplandırılmış örnekleme (stratified sampling):
Evren kendi içinde benzeşik alt evrenlere ayrıldığından daha küçük bir örneklemle yetinilebilir. Bu örneklem türüne tabakalı örnekleme adı verilmektedir. Evren elemanları farklı özellikleri ile farklı tabaka veya sınıflarla ifade ediliyorsa evren heterojen yapıdadır. Heterojen yapıdaki evren tabakalara (gruplara) ayrılır ve tabakalar alt grup veya alt evren olarak değerlendirilir. Alt evrenin elemanları benzer özelliği gösteren tabakadan oluştuğundan homojen yapıda olacaktır. Tabakalı örneklemede evren, evrenin her elemanı sadece bir tabakaya ait olmak üzere alt gruplara bölünmüştür. Evrenin elemanlarını tabakalara ayırmada; gelir düzeyi, cinsiyet, yaş, bölge, bölüm, endüstri türü gibi kriterler göz önünde bulundurulur. Tabakalı örnekleme yöntemi evreni oluşturan elemanların araştırma konusu ile ilgili özelliklerinin heterojen olması durumunda kullanıldığından, yöntemin geçerliliği tabaka içindeki elemanların homojenliğine bağlıdır (Özdemir).

83 Tabakalı örneklemeye örnek:
2000 kişilik evrende yüksek, orta ve düşük gelir düzeyine göre iş doyumunun farklılaşıp farklılaşmadığı araştırılmak istensin kişinin gelir düzeyine göre dağılımı yüksek gelir düzeyinde 500 kişi, orta gelir düzeyinde 600 kişi ve düşük gelir düzeyinde 900 kişi olacak şekilde verilsin. Bu araştırmayı yapmak için 100 kişilik örnek oluşturmak istendiğinde hangi tabakadan kaç kişinin örneğe alınacağı tabakalı örnekleme ile belirlenmelidir (Özdemir).

84 Küme örnekleme: Evren ya da çalışma evreni, içinde çeşitli elemanları olan, benzer işlevli kümelerden oluşur. Araştırma, evrenden seçilecek kümeler üzerinde yapılabilir. Evrendeki tüm kümelerin tek tek (bütün elemanlarıyla birlikte) eşit seçilme şansına sahip oldukları durumda yapılan örneklemeye küme örnekleme denmektedir (Karasar). Basit tesadüfi örneklemde her evren elemanı tek tek seçilir. Evren küme denilen farklı gruplara bölünebilir ve çalışma için bu kümelerin bazıları rastsal (tesadüfi) olarak seçilebilir. Farklı grupların rastsal olarak seçimine küme örnekleme yöntemi denir (Özdemir). Küme örneklemenin iki temel yararı vardır: 1. Araştırmacının geniş bir fiziki alana yayılmasını önleyerek maliyeti düşürür, 2. Fizik alanın daralmasıyla denetim olanakları artar. Ancak, eşit seçilme şansının kümelerde oluşu, bireysel ayrılıkların yeterince temsilini sağlayamaması olasılığından dolayı, küme örneklemede olası örnekleme yanılgısının arttığı kabul edilir. Küme örneklemenin temsili bir örneklem oluşturabilmesi için, çok sayıda kümenin seçilmesi gerekir. Tek bir küme ne kadar yansız seçilirse seçilsin ve ne kadar büyük olursa olsun, evreni temsil ediyor sayılamaz. Araştırmacı bu konuda uygun bir dengeyi gözetmelidir.

85 Kümelere göre örnekleme uygulamasında izlenen işlem sırası:
Evren, elemanların herhangi bir özelliği açısından değil, coğrafi özellikler açısından belirli sayıda kümeye ayrılır. Örneğin; aynı sokak ve mahallede oturan aileler veya aynı iş yerinde çalışan insanlar, Ege Bölgesindeki sanayii kuruluşları birer küme sayılır. Her kümeden alt kümeler tanımlanabilir. Örneğin mahalle alt küme olarak tanımlanmış ise bu mahallenin sokakları alt küme olarak tanımlanabilir. En son tanımlanan alt kümelerden belirli (m) sayıda küme rastsal olarak seçilir. Rastsal olarak seçilen alt kümelerdeki bütün elemanlar örneklemi oluşturur. Bu kümelerdeki elemanların sayısı örneklem hacmini gösterir (Özdamar vd., 1999).

86 Her tabakadan elemanlar rastsal (randomly) olarak seçilir.
Tabakalı Örnekleme Yöntemi ve Küme Örnekleme Yöntemi Farkı (Cooper ve Schindler 2003;196) Tabakalı Örnekleme Küme Örnekleme Evren az sayıda tabakaya ayrılır. Her tabaka içinde çok sayıda eleman vardır. Tabakalar çalışmada incelenmekte olan değişkenlere bağlı olarak belirlenir. Evren çok sayıda kümeye ayrılır. Her bir kümede az sayıda eleman bulunur. Kümeler veri toplama için kolaylık veya avantaj sağlamasına bağlı olarak belirlenir. Tabakaların içindeki elemanlarda homojenlik varken, tabakaların kendi arasında heterojenlik vardır. Kümelerin içindeki elemanlarda hetorojenlik olabilirken, kümeler birbirlerine göre homojendir. Her tabakadan elemanlar rastsal (randomly) olarak seçilir. Belirli sayıda küme tüm kümeler arasında rastsal olarak seçilir.

87 Örnek (akt. Özdemir, 2013): dairelik bir sitenin kaç dairesinde bisiklet olduğunu belirlemek için bir araştırma yapılsın. Bu araştırma için basit rastsal (tesadüfi) örnekleme (simple random sampling) yöntemiyle 400 daire seçilebilir. Diğer taraftan site bloklardan oluşsun ve her blokta 20 daire olsun. Bu durumda sitede /20 = 500 blok olacaktır. Araştırmacı 500 blok içerisinden rastsal olarak 20 blok seçilip bu bloklardaki dairelerde araştırma yapılabilir. Bloklar birincil örnekleme birimleri olarak düşünülür ve küme olarak ifade edilebilir. Bu kümelerden dairelerin seçilmesi ise ikincil örnekleme birimleridir (Lohr, 1999:131).

88 Bu örneğe göre küme örneklemenin tabakalı örneklemeden farkları:
dairelik site: Evren Bu evrendeki bloklar: Küme Kümeler belirlenirken bloklar birbirlerine göre homojenken, dairelerin homojen özellikte olması aranmamaktadır. Blokların küme olmasında hızlı biçimde sınıflandırma yapma ve maliyetten kaçınma avantajı gözetilmiştir. Kümeler birbirine göre homojenken kümenin içindeki elemanlar heterojen olabilir. Evrenden hangi bloğun alınacağı tesadüfen belirlenmektedir. Tabakalı örnekleme yönteminde ise her tabakadan örneğe girecek elemanlar tesadüfi olarak seçilmektedir.

89 İkinci örnek: 5 fakülteden oluşan bir üniversitenin öğrencileri üzerine yaptığı yemekhane değerlendirmesi ve öğretim elemanı değerlendirmesi araştırmaları ele alınsın. Üniversitede tüm öğrenciler aynı yemekhanede aynı zaman dilimlerinde faydalanmaktadır. Yemekhane açısından üniversitenin fakülteleri homojendir ve tabaka oluşturmaz. Bu nedenle sadece 1 fakülte öğrencilerinden bir örnek oluşturulabilir. Öğretim elemanı değerlendirmesinde ise fakülteler heterojendir ve örneklemin içinde her fakülte öğrencisi oranında temsil edilmelidir. Bu nedenle üniversitenin öğretim elemanı değerlendirmesi tabakalı örnekleme ile yapılmalıdır.

90 Alanlara göre örnekleme: Aslında kümeleme örneklemenin bir türü olan alanlara göre örneklemede coğrafik sınıflar oluşturulmaktadır. Araştırma bölge, şehir gibi tanımlanabilir coğrafik alanlardan oluşan bir nüfusu kapsıyorsa bu örneklem yöntemi kullanılabilmektedir (Cavana v.d., 2001). Yerel TV ve radyolar gibi belirli coğrafik alanlarda faaliyet gösteren işletmeler o bölgede yaşayan bireylerin ilgi alanlarını, tutumlarını ve davranışlarını belirlemede kullanılabilecek bir yöntemdir. İkili örnekleme: Bu örnekleme yöntemi, hakkında bilgi toplanmış bir grubun bir alt kümesine ile ilgili ileride tekrar bilgi toplanması gerektiğinde kullanılabilmektedir. Örneğin; Cevaplayıcılara uygulanan bir ankette, cevaplayıcıların işletmenin o problemine yönelik daha fazla bilgisi olacağı düşünülen bir alt grubu oluşturulur ve ek sorularla anket o gruba yeniden uygulanır.

91 Tesadüfi Olmayan Örnekleme Yöntemleri
Tesadüfi olmayan örnekleme yöntemlerinde, evren elemanlarının, örnekleme seçilmelerinde hesaplanan bir olasılık değeri yoktur. Bu da örneklemde gerçekleştirilen çalışma sonuçlarının güvenle evren için genellenemeyeceği anlamına gelmektedir. Ancak, araştırmacılar için sonuçların genellenebilmesinden daha çok, hızlı ve düşük maliyetli biçimde ön bilgiye sahip olmak önemliyse, tesadüfi olmayan örnekleme yöntemlerine başvurabilirler (Sekaran, 1992). Dört tesadüfi olmayan örnekleme yöntemi çok kullanılan tesadüfi olmayan örnekleme yöntemlerindendir; kolayda örnekleme yöntemi, yargısal (kasti) örnekleme yöntemi, kota örnekleme yöntemi ve kartopu örnekleme yöntemidir.

92 Kolayda Örnekleme Yöntemi
En az güvenilirdir ancak, en düşük maliyetli ve uygulaması en kolay olan yöntem olduğu için araştırmacılar tarafından tercih edilir. Araştırmacılar kimi isterlerse onları örnekleme alabilirler (Cooper ve Schindler). Yargısal (Kasti) Örnekleme Yöntemi Yargısal örneklemede, gerekli bilgiyi en iyi sağlayabilecek elemanlar örneklemeye seçilebilmektedir (Özdemir). Yargısal örnekler, evreni en iyi temsil ettiği düşünülen elemanların araştırmacı tarafından seçimiyle oluşturulur (Davis, 1996). Kota Örnekleme Yöntemi Örneğe girecek elemanlar araştırmacının kendi isteğine göre belirlenir ve tabakalı örnekleme yönteminin tesadüfi olmayan biçimidir. Bu yöntem tesadüfi olmayan yöntemlere kıyasla örneklemin evreni temsil edebilirliğini arttırmaktadır.

93 Kota Örnekleme Yöntemine bir örnek
Tüketicilerin satın alma eğilimlerini belirlemek için kişilik bir evren alınsın. Evrenin özelliklerinin temel belirleyicilerinden biri de yaştır. Evreni oluşturan yaş grupları evrendeki oranlarıyla örnekleme de yansıtılır. Eğer evreni oluşturan yaş arasındaki tüketici sayısı 250 kişi ise bunun evren içindeki payı % 25 olarak bulunacaktır. 200 kişilik bir örnek oluşturulmak isteniyorsa örneklemde yer alacak yaş arasındaki tüketici sayısı yaş = 200 x 0,25 = 50 kişi olarak bulunacaktır. Buraya kadar tabakalı örnekleme ile aynıdır, ancak 50 kişinin kim olacağı tesadüfen değil araştırmacının isteğine göre belirleneceğinden tabakalı örneklemden farklılaşmaktadır (Özdemir).

94 Kartopu Örnekleme Yöntemi
Evren elemanlarının spesifik özelliklerinin belirlenmesine rağmen, bu elemanlara ulaşmanın zor olduğu durumlarda kullanılmaktadır. Kartopu örnekleme yöntemini kullanan bir araştırmacı ulaşabileceği ilk elemanı belirler. Bu elemandan elde ettiği bilgilerle diğer elemanlara ve bu şekilde zincirleme olarak evreni temsil eden örneğe ulaşmaya çalışır. Ne kadar fazla kişiye ulaşılırsa ulaşılsın kartopu örnekleme yönteminin evreni temsil etme gücü her zaman yüksek olmayabilir. İlk kişi kendi tanıdığını, o kişi de kendi tanıdığını önereceğinden benzer nitelikli deneklerin örneğe girmesi söz konusu olabilir. Örnek: Türkiye’deki üniversitelerde çalışan dekanların kariyerlerini incelemek isteyen ve part-time olarak bu üniversitelerden birinde çalışan bir araştırmacı öncelikle kendi fakültesinin dekanı ile görüşebilir. Sonraki görüşmeler bu görüşmede dekanının önerdiği kişi veya kişilerle yapacaktır.

95 Örneklemenin Yapılması
İyi bir örneklemede yapılması gereken işlemler: 1. Çalışma evreninin tanımlanması, 2. Evrendekilerin listelenmesi, 3. Örnekleme türünün belirlenmesi, 4. Örneklem büyüklüğünün kararlaştırılması, 5. Örneklemin alınması 6. Temsilliliğinin sınanması.

96 1. Çalışma evreninin tanımlanması
Örneklemenin başlangıç yeri, araştırmanın amaçları doğrultusunda, sonuçların genellenmek istendiği evrenin sınırlandırılıp çalışma evreninin tanımlanmasıdır. Örnek: Üniversite öğrencilerinin tüketim alışkanlıkları üzerine yapılacak bir araştırmada, evren, genelde, üniversite öğrencileridir. Çalışma evreni, örneğin, ‘İstanbul’daki üniversitelerdeki lisansın ikinci sınıfında okuyan, yaşı 21’i aşmayan, bekar, tam zamanlı okuyan ve Türk vatandaşı olan öğrencilerin oluşturduğu bütün’ olarak belirlenebilir. 2. Evrendekilerin listelenmesi Olasılığa dayalı yansız bir örneklemenin en önemli maddelerinden birisi de çalışma evreninin elemanlarının tam bir listesine sahip olmaktır. Ancak, çok önemli olan bu listenin hazırlanması kolay değildir. Liste sağlansa bile düşünülen çalışma evreninin ‘tam’ bir listesi olmayabilir. Örnek: Telefon rehberi liste olarak alınmış olsun; bazılarının birden çok telefonla listelenmiş olması, bazılarının da rehberde yer almaması ‘tam’lığı bozacaktır.

97 3. Örnekleme türünün belirlenmesi
Örneklemenin iki temel yaklaşımı (eleman örnekleme ve küme örnekleme) arasından hangisinin izleneceğinin kararlaştırılması da önemli bir sorundur. Buna karar verirken bu iki madde göz önünde bulundurulmalıdır: 1. Evrendeki elemanların gösterdiği dağılım ve elde edilebilecek listesinin şekli, 2. Evreni temsilde aranan tamlık ve bu işin gerektirdiği maliyet arasında kabul edilecek denge 4. Örneklem büyüklüğünün kararlaştırılması Örneklem alınmasında temel olan örneklemin, alındığı evreni temsil etmesidir. Eğer örneklemin temsil yeterliliği yoksa örneklemede hata olur. Temel kural: evren ne kadar büyük olursa olsun örneklem de o kadar büyük olmalıdır.

98 6. Temsilliğinin sınanması
5. Örneklemin alınması Örneklemenin amacına uyması için, belirlenen büyüklükteki bir örneklemin, yansızlık kuralına uygun bir biçimde seçilmesi ile mümkündür. Örneklemede yansızlığı korumak için: 1. Ad çekme, yazı-tura atma vb. 2. Yansız numaralar çizelgesini kullanma 3. Yansız diziden eşit aralıklarla seçme işlemi yapılabilir. 6. Temsilliğinin sınanması Örnekleme yapıldıktan sonra, yansızlık kuralının ne denli çalıştığı, örneklemin ne ölçüde temsil edebildiğini bilmek için, örneklemdekilerle evrendekilerin bilinen bazı özellikleri karşılaştırılır: cinsiyet oranları, yaş dağılımları vb. Bu bilinen özellikler açısından, evren ile örneklem arasında önemli sayılabilecek bir farklılaşma yoksa, öteki özellikler bakımından da temsilliğin sağlanacağı kabul edilir.

99 Veriler ve Toplanması Veri: ‘Gözlem ve deneye dayalı araştırmanın sonuçları’ (tdk.gov.tr). Veri, henüz işlenmemiş kanıtlardır (Karasar, 2009). Örneğin, bir nesnenin rengi, ağırlığı, yaşı; bireyin belli bir konudaki görüşleri, tutum ve davranışları, birer veridir. Araştırmada veri, araştırma amacını gerçekleştirmek yani karar verebilmek için gerekli olan kanıtlardır.

100 Araştırma probleminin çözümünde kullanılacak veriler:
Niteliksel (Kalitatif/Qualitative) Veriler: Sayısal olarak ifade edilemeyen, sayıların yerine metin, fotoğraf, görüntü veya ses ile ifade edilen verilerdir. Niceliksel (Kantitatif/Quantitative) Veriler: Sayısal olarak ifade edilen verilerdir. Niteliksel veya Niceliksel Veriler iki kaynaktan toplanmaktadır: Birincil veriler: Araştırmacının amacına uygun verileri ikincil kaynaklardan toplayamadığı durumlarda anket, gözlem, mülakat ve deney gibi yöntemlerle verileri kendisinin toplaması yoludur. İkinci veriler: Araştırmacının bilgileri önceden derlenmiş kaynaklardan elde etmesi durumudur.

101 Kanunlar, düzenlemeler ve mahkeme kararları
İkincil Veriler Literatür aşamasında ele alınan kaynaklar genellikle ikincil veri kaynaklarıdır. İkincil veriler niteliksel veya niceliksel olabilmektedir. Ayrıca ikincil verilere kütüphane ve kütüphane dışı kaynaklardan da ulaşılabilmektedir. Veri kaynakları şu şekilde verilebilir: Kanunlar, düzenlemeler ve mahkeme kararları Web siteleri, online veri tabanları Üniversite, araştırma geliştirme kuruluşları, danışmanlık şirketleri, meslek odaları vb. kurumların çalışmaları ve raporları Yerel veya merkezi düzeydeki resmi kuruluşların çalışmaları, bütçeler, yabancı yatırımlarına ilişkin ülke politikaları Demografik özellikler, gelir durumu ve tüketim eğilimlerine ilişkin nüfus sayımı sonuçları Problem alanına ilişkin akademik ve kurumsal dergiler Öğrenciler tarafından yazılan tezler ve çalışma raporları Uluslararası karşılaştırmaların konu edildiği çalışmalar: WTO, EU, OECD gibi Problemle doğrudan veya dolaylı yoldan ilişkili olan her türlü basılmış kitap, dergi gibi materyal.

102 Birincil verileri toplamanın bazı zor tarafları vardır. Zaman alıcı
İkincil verilerin yetersiz kalması durumunda araştırmacının kaynağından ve doğrudan topladığı verilerdir. Birincil verileri toplamanın bazı zor tarafları vardır. Zaman alıcı Yüksek maliyetli Cevaplayıcıların zamanlarının olmaması, cevaplamak istememeleri, dürüst cevap vermemeleri Ancak, belirli bir çalışma için toplandıkları için araştırma problemi ve araştırmanın amacıyla daha tutarlı olabilmektedir. Ayrıca, davranışlar, tutumlar, algılar gibi konularda birincil verilerin kullanılması zorunlu olmaktadır.

103 Birincil verilerden bazıları:
Statü ve mesleki durum verileri: Demografik veya sosyo - ekonomik yapıyı (yaş, eğitim durumu, uzmanlık, medeni durum, cinsiyet, gelir veya sosyal sınıf gibi) ortaya koyan verilerdir. Psikolojik veya hayat tarzına ilişkin veriler: Kişilik ve davranış bilgileridir. Tutum ve fikirlere ilişkin veriler: Bireyin belirli bir fikir, ürün, nesle veya konu hakkındaki tutumunu ölçmeye yönelik verilerdir. Farkındalık ve bilgi sahibi olmaya ilişkin veriler: Belirli bir ürün, nesne veya işletme faaliyeti (reklam gibi) hakkında ne bilindiğini gösteren verilerdir. Niyet veya eğilime ilişkin veriler: Bireyin yakın zamanda o ürünü almaya niyeti var mı örneğinde olduğu gibi tüketicinin satın alma davranışını açıklar. Motivasyona ilişkin veriler: Tüketicinin veya işletme yöneticisinin davranışlarını güdüleyen şeylerin neler olduğunun anlaşılmasını sağlar. Davranışa ilişkin veriler: Bireyin ne yaptığının ya da yapacağının anlaşılmasını sağlar.

104 Birincil Veri Toplama Yöntemleri
DENEY Araştırmacı bağımsız bir değişkeni manipüle ederek öne sürülen bağımlı değişkenin bu müdahaleden etkilenip etkilenmediğini incelemesidir (Cooper ve Schindler). Örnek: Finansal yatırımcı kararlarını etkileyen faktörleri belirlemeye çalışan bir araştırmacı aynı gün içerisinde bir grup hisse senedi yatırımcısına Merkez bankasının faiz indirimine gidebileceğini, diğer gruba ise artıracağını duyurmuştur. İki grubun davranışlarını inceleyerek merkez bankasının faiz indirmesine tepkileri ölçülmüştür (Özdemir).

105 GÖZLEM (Observation) Gözlem, herhangi bir ortamda ya da kurumda oluşan davranışı ayrıntılı olarak tanımlamak amacıyla kullanılan bir veri toplama tekniğidir. Gözlem yöntemiyle veri toplama planı aşağıdaki sorulara yanıt verir; Kim gözlemlenecek? Ne (hangi davranışlar) gözlemlenecek? Ne zaman (belirli bir zaman aralığında mı herhangi bir zamanda mı) gözlemlenecek? Nasıl gözlemlenecek ve kayıt edilecek? Nerede (doğal ortam mı belirli bir yer mi) gözlemlenecek Ne kadar gözlemlenecek? (Cooper ve Shindler)

106 Gözlemin güçlü yönleri
Sözel olmayan davranış Doğal çevre Zamana yayılmış (uzun süreli) analiz Gözlemin sınırlılıkları Kontrolün olmaması Sayısallaştırma güçlüğü Örneklem küçüklüğü Alana giriş güçlüğü Gizliliğin ortadan kalkması Gözlem formunun hazırlanması Gözlem formu hazırlanırken dikkat edilmesi gereken hususlar: Gözlenecek olgunun çok yönlü olarak gözlenmesine olanak verecek şekilde gözlem boyutlarını belirleme Fiziksel ortamın tanımlanması Ortamın sosyal boyutunun gözlemlenmesi Ortamda oluşan etkinliklerin gözlemlenmesi Ortamda oluşan dilin gözlemlenmesi

107 Güvenilir verilere ulaşılmasını sağlar Uygulaması kolaydır
Gözlemin Avantajları Objektiftir Güvenilir verilere ulaşılmasını sağlar Uygulaması kolaydır Hızlı bilgi toplanmasına olanak sağlar Araştırmacı başkalarının yaptığı fikirleri süzmek yerine doğrudan kendi verilerini oluşturur. Gözlem teknikleri kamera, saat gibi mekanik araçlar kullanılarak yapıldığında daha doğru veriler elde edilebilir. Gözlem verileri gerçek hayat verisidir (Farr ve Timm, 1994). Gözlemin Dezavantajları Gözlem her tür bilginin toplanmasına uygun değildir. Gözlemciler eğitimli değilse veriler gözlemcilerin eğilim ya da ön yargılarını yansıtabilir. Çok vakit alabilir. Elektronik aletlerin kullanılmaması durumunda olayın ayrıntıları kaçırılabilir. Gözlem maliyeti yüksek olabilir. Davranışlar aracılığı ile gözlemler yapılsa da tutum ve davranışlarla uygun verilere her zaman ulaşılamayabilir. Gözlem altında olan kişiler olağan davranışlarını yansıtamayabilirler.

108 Hangi durumlarda ANKET kullanılarak veri toplanır?
ANKET (Questionnaire) Anket; bir probleme ilgili olarak çeşitli kimselerin bilgi, tecrübe, inanış, görüş ve düşüncelerini almak için yapılan soruşturmadır. Hangi durumlarda ANKET kullanılarak veri toplanır? Büyük ve dağınık bir örneklemden veri toplanmak istendiğinde Toplanacak bilginin ne olduğunun açık seçik olarak bilindiği durumlarda Güvenilir bir veri toplama ortamının olduğuna inanıldığında Yüz yüze ilişkiyi gerektirmeyen ve benzer sorulara benzer cevapların alınabileceği durumlarda Veri toplama için yeterli zamanın olduğu durumlarda Maddi imkanların anket düzenlemeye müsait olduğu durumlarda Veri toplanacak grubun soruları okuyup anlayabileceğinden emin olunduğu durumlarda Anket geliştirme süreci: Aşama: Problemi tanımlama; amaç ve soruları belirleme Aşama: Madde yazma; taslak form oluşturma Aşama: Uzman görüşü alma ve ön uygulama formu oluşturma Aşama: Ön uygulama, analizler ve ankete son şeklini verme

109 Anket düzenlenmeden önce düşünülmesi gereken noktalar:
Anketin maliyeti Anketin hazırlanışı ve çoğaltılması Dağıtım, toplama ve analiziyle ilgili organizasyon Zamanlama Anket uygulanacak yerler ve kişilerden izin alma Kapak sayfası Anketin sahibi ya da sponsoru Anketin amacı Anketlerin geri gönderileceği adres Gizlilik Gönüllü katılım Teşekkür Anketin nasıl cevaplanacağı hakkında tanıtıcı bilgi: Cevaplama ile ilgili bilgi Örnek cevaplama Anketlere seri numarası verme Cevap kodu haneleri

110 Anket düzenlenirken düşünülmesi gereken noktalar (devam):
Anketin uzunluğu: Ankette sadece araştırmanız için gerekli olan soruları sorunuz Aynı bilgiyi veren iki ayrı direkt soru sormaktan kaçının. Örneğin; ‘Doğum tarihinizi yazınız’ ile ‘Kaç yaşındasınız’ gibi sorulardan birini sorun. Anketi cevaplaması mümkün olduğunca kolay ve hızlı olacak şekilde düzenlemeye çalışın. Asıl çalışmaya geçmeden önce mutlaka bir pilot çalışma yapıp cevaplama süresini ve anketin geneli hakkında bir değerlendirme yapın. Anketin görünüşü: Eğer zorunlu değilse kağıdın tek yüzü kullanılmalı. Yazı karakterleri yeterli büyüklükte olmalı ve satır aralıkları sık olmamalı. Renkli kağıt kullanılabilir. Anketler bilgisayar çıktısı olarak hazırlanmalı. Sayfa numaraları olmalı. Eğer kullanılmışsa cevap kodları için ayrı bir sütun bırakılmalı.

111 Anket düzenlenirken düşünülmesi gereken noktalar (devam):
Ankete temel olacak konuların belirlenmesi. Anket sorularının yazılması: Anket soruları hazırlanırken araştırmacı aşağıdaki konuları göz önünde bulundurduğundan emin olmalıdır: Sorular cevap veren kişileri rahatsız edici türden olmamalı. Soruyu cevaplayacak kişinin soru hakkında biraz da olsa bilgi, deneyim veya fikrinin olması gerekir. Soru tipi anketin uygulanacağı örneklemin yaşıyla uyumlu olmalıdır. Sorular cevaplayacak kişilerin kendileriyle ilişkili olmalı. Örneğin; çocukların sevdiği TV programları anne babalarına sorulmamalıdır. Sorular cevap verece kişilerin cevap vermeye istekli olacağı şekilde düzenlenmeli ve belli bir konu hakkında olmalıdır. Soruların sıralaması: İlk sırada en kolay cevaplanabilecek sorular olmalıdır. Daha az hassas konularla ilgili sorular başlangıçta olmalıdır. Soruların sıralaması cevap verecek kişiyi daha sonraki soruların cevaplarını daha ilk baştan tahmin etmesine yol açabilecek şekilde olmamalıdır. Soru tipleri: Açık uçlu sorular Kapalı uçlu sorular

112 Anketlerde genellikle kullanılan sekiz tür soru vardır.
. İFADE ETME Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği hakkında ne düşünüyorsunuz? _________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________ 2. LİSTE YAPTIRMA Lütfen Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği ile ilgili olarak önemli olduğunu düşündüğünüz konuları listeleyiniz. _________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________________ 3. EVET/HAYIR ŞEKLİNDE CEVAPLANABİLECEK SORULAR Son bir yıl içinde yurtdışına seyahat ettiniz mi? EVET HAYIR

113 4. LİSTEDEN SEÇİM YAPILAN TİPTE SORULAR
Aşağıda verilen Avrupa Birliği ülkelerinden HANGİSİNİN ekonomik olarak en güçlü olduğunu düşünüyorsunuz? □ İspanya □ İngiltere □ Belçika □ Hollanda □ İrlanda □ Fransa □ Almanya □ İtalya □ Yunanistan □ Portekiz 5. BİR İFADEYE KATILIYORUM/KATILMIYORUM TİPİ SORULAR (Likert Ölçeği) Ülkemizin geleceği için Avrupa Birliğine üyelik yararlı olacaktır. [ ] Hiç Katılmıyorum. [ ] Biraz Katılıyorum. [ ] Orta Katılıyorum. [ ] Çok Katılıyorum. [ ] Tam Katılıyorum.

114 6. ALGIYI ÖLÇEN SORULAR (Thurstone Ölçeği)
Ülkemizin geleceği için Avrupa Birliğine üyelik yararlı olacaktır. [ ] Kesinlikle Yararsız (-2) [ ] Yararsız. (-1) [ ] Nötr / Tarafsızım / Fikrim Yok (0) [ ] Yararlı (+1) [ ] Kesinlikle Yararlı (+2) 7. SEÇENEKLERİ PUANLAMA TİPİ SORULAR Avrupa Birliği’ne katılmamızda aşağıdaki faktörlerin önemini belirtiniz.

115 8. SEMATİK AYIRIM SORULARI (Osgood Ölçeği)
Avrupa Birliğine girmemiz

116 Anketin güçlü yönleri:
Ekonomiktir. Kolay uygulanabilir. Büyük örneklemlerden veri toplanabilir. Tek tip cevaplar verir. Hazır cevaplardan seçim yapmak kolaydır. Cevaplar önceden kodlanabilir. Araştırmacının cevap vereni etkileme olasılığı azdır. Anketin uygulama biçimleri: Yüz yüze Posta Telefon Online (Internet) Karma Anketin sınırlılıkları: Çoktan seçmeli sorular cevaplayanların hoşuna gitmeyebilir. Çoktan seçmeli sorularda önyargı olabilir. Postayla gönderilen anketlerin cevaplanmasında araştırmacının verilen cevapların doğruluğunu kontrol etme olasılığı yoktur. Cevap verilme oranı düşüktür. Cevaplanan anketlerde cevaplanmayan veya yarım cevaplanan sorular olabilir. Cevaplar sınırlandırılmak zorundadır.

117 GÖRÜŞME/MÜLAKAT (Interview)
Mülakat; mülakat yapan kişi ile mülakat yapılan kişi arasında belli bir konuda o kişinin görüş, düşünce ve bilgilerini açığa çıkarmayı amaçlayan konuşmalardır. Ne zaman mülakat yapılır? Gerçekten mülakatla elde edilebilecek detaylı bilgiye araştırmada ihtiyaç olduğunda, Küçük bir örneklemden toplanacak veri gerçekten anlamlı ve güvenilir ise, Anketlere hazırlık yapmak istendiğinde, Anketleri takiben bilgi toplamak için, Diğer veri toplama yöntemlerini desteklemek ve çeşitleme yapmak için. Mülakat yoluyla edinilen bilgiler: Duygu, düşünce ve deneyimlerle ilgili bilgi Hassas konular hakkında bilgi Önemli kişi ve makamlar hakkında bilgi

118 Yapılandırılmış mülakatlar Yarı yapılandırılmış mülakatlar
Mülakat türleri: Yapısına göre Yapılandırılmış mülakatlar Yarı yapılandırılmış mülakatlar Yapılandırılmamış mülakatlar Kişi sayısına göre - Birebir görüşme - Odak grup görüşmesi Mülakatın sınırlılıkları: Zaman alıcıdır. Veri analizi zordur. Güvenirlik düşüktür. Mülakatı yapan kişinin etkisi vardır. Kayıt yapıldığını bilmek bilgi veren kişiyi ürkütebilir. Özel hayata müdahale olasılığı yüksektir. Eğer mülakat yapılacak kişiler büyük bir coğrafyaya dağılmışlarsa yüksek maliyet gerektirebilir. Mülakatın güçlü yönleri: Derinlemesine bilgi alınabilir. Kişi ve konu hakkında bir fikir edinilebilir. Ekonomiktir. Kişiler hakkında faydalı bilgi toplanabilir. Esneklik payı vardır. Geçerliliği yüksektir. Cevap verilme oranı yüksektir. Terapi boyutu vardır.

119 DOKÜMANLAR (Documents) Doküman inceleme:
Doküman inceleme, araştırması hedeflenen olgu ve olgular hakkında bilgi içeren yazılı materyallerin analizini kapsar. Örnek dokümanlar: Raporlar, kayıtlar, planlar, yazışmalar, yönergeler, kurallar, günlükler, özel mektuplar, itiraflar, kişisel belgeler, yazılı basın, periyodik yazılı kaynaklar, magazin, dergi, kitaplar, filmler, fotoğraflar ve videolar. Doküman incelemenin güçlü yanları: Kolay ulaşılmayacak özneler Tepkiselliğin olmaması Uzun süreli analiz Örneklem büyüklüğü Bireysellik ve özgünlük Düşük maliyet (Göreceli) Nitelik Doküman incelemenin zayıf yanları: Olası yanlılık Seçilmişlik Eksiklik Ulaşabilirlik Örneklem yanlılığı Sınırlı sözel olmayan davranış Standart bir formatın olmaması Kodlama zorluğu

120 Doküman incelenmesinin aşamaları:
Dokümanlara ulaşma Orijinalliğin kontrol edilmesi Dokümanların anlaşılması Verilerin analiz edilmesi Analize konu olan veriden örneklem seçme Kategorilerin geliştirilmesi Analiz biriminin saptanması: Kelime Tema Karakter veya kişi Cümle veya paragraf İçerik

121 ETİK NEDİR?

122 ETİK İyiyi Doğruyu Gerçeği
Eski Yunancadaki Ethos (Karakter - Terbiye) kelimesinden kaynaklanmıştır. Her türlü eylemde İyiyi Doğruyu Gerçeği - Düşünmeye - Uygulamaya - Kullanmaya ait kuram ve kurallardır.

123 ETİK, Akıl ve mantığın duygu ve zaaflara galip gelmesi ya da
Her türlü davranışta insana saygılı olmak, onun haklarını korumak yani insana insan olarak yönelmek şeklinde tanımlanabilir.

124 birbirinden farklı kavramlardır.
ETİK AHLAK birbirinden farklı kavramlardır. Etik ahlak felsefesi, Ahlak ise etiğin araştırma konusudur.

125 ETİK; Yasalardan farklı olarak, çoğunlukla yazılı ve kesin kurallar içermez. Zamanla değişen koşullara, toplumsal gereksinim ve bilimsel gelişmelere bağlı olarak değişimler gösterebilir. ANCAK temelindeki “iyilik etme”, ”kötülük etmeme”, ”adil davranma” gibi ana belirleyiciler hiçbir zaman değişmez.

126 “İnsanları yasa ve ceza ile yönetirseniz, onlar bir daha yanlış yapmayacaklar, ancak şeref ve utanma duygularına da sahip olmayacaklardır. İnsanları erdemle ve ahlâk kuralları ile yönetirseniz, o zaman onlar hem şeref ve utanma duygusuna sahip olacaklar, hem de doğruyu yapmaya çalışacaklardır.” Konfüçyüs

127 BİLİMSEL ETİK NEDİR?

128 BİLİMSEL ETİK; Bir çalışma faaliyetinde bulunan insanların ahlak ilkelerini, davranış biçimlerini, görevlerini ve zorunluluklarını belirleyen kurallar zinciri olarak tanımlanabilir.

129 BİLİM ETİĞİ GENEL İLKELERİ

130 1. İlke Genel Ahlaka Uygunluk
Bilimsel etik genel ahlaki standartlara aykırı olamaz!

131 2. İlke Örnek Olma Rolü Bir akademisyenin, öğrencisine, asistanına, meslektaşına ve hatta bütün topluma örnek olma sorumluluğu vardır.

132 BİLİMDE ETİK TAVRIN STANDARTLARI
DÜRÜSTLÜK TOPLUMSAL SORUMLULUK DİKKAT YASALLIK AÇIKLIK FIRSAT EŞİTLİĞİ ÖZGÜRLÜK KARŞILIKLI SAYGI ONUR PAYI VERİMLİLİK EĞİTİM

133 NİÇİN BİLİMSEL ETİK KURULLARA İHTİYAÇ DUYULMAKTADIR?

134 Bilimsel araştırmalar ve bunların sonuçları olan bilimsel yayınlar üzerinde, son yıllarda çok önemli etik sorunlar belirmiş ve toplumun her kesiminin ilgisini üzerinde toplamıştır.

135 Bilimsel yayınlarda etik sorunların ortaya çıkmasındaki nedenler;
Bilim ve bilginin cazibesi, Hemen şöhret olma isteği, Kolay kazanç elde etme içgüdüsü, Üst akademik dereceyi alma isteği, Bulunduğu makamı koruma hırsı, Kolaycılığı tercih etme içgüdüsü, Yanlışı örnek alma zaafı, İleri teknolojinin oluşturduğu olanaklar, Sahteciliğin yapılma sınırsızlığı ve cazibesi Doyumsuzluk... olarak sıralanabilir.

136 Akademik yaşamda ilerleme için araştırma ve bilimsel yayın zorunluluklarının getirilmesi bu yayınların doğruluk düzeylerinin de saptanması problemini doğurmuştur. Çünkü bilimsel bir yayının ve onun dayanağı olan araştırmanın doğruluk düzeyi sadece dergi editörlerini, akademik yöneticileri, bilimsel okuyucuları değil tüm toplumu ilgilendirmektedir. Bu nedenle akademik çalışmalarda belirli etik kurallarının ortaya konulması ve uygulanması bilimsel etkinliklerin güvenirliliği ve doğuracağı sonuçlar bakımından büyük önem taşımaktadır.

137 ÜNİVERSİTELERARASI KURUL TANIMLAMASINDA YER ALAN ETİĞE AYKIRI DAVRANIŞLAR VE YAPTIRIMLARI

138 1. AŞIRMAK (İNTİHAL) Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) Başkasının verilerini, çalışmasını atıf yapmadan kısmen/tamamen almak veya sunmak, Bir daha doçentlik sınavına başvuramama 11-a/3: Üniversite öğretim mesleğinden çıkarma cezası 5846 s.FSEK 71-1 ve 3: İki yıldan dört yıla kadar hapis ve bin TL para cezası (Eylemin ağırlığına göre her ikisine birden hükm olunabilir) Başkasının hipotez aşamasındaki fikirlerini aşırarak kendine mal etmek, Yabancı dilden tercüme yaptıklarını kendi yazmış gibi göstermek.

139 2. SAHTECİLİK Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Sunulan belgeyi gerçeğe aykırı düzenlemek ya da belgeyi değiştirmek veya gerçeğe aykırı belgeyi bilerek kullanmak, Bir daha doçentlik sınavına başvuramama 9-c: Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası Araştırmaya dayanmayan veriler üretmek, raporlamak, yayınlamak, Yapılmamış bir araştırmayı, çalışmayı yapılmış göstermek.

140 ÖRNEK X, bir araştırma kuruluşuna, “Türkiye’deki İnsan Kaynakları Uygulamaları”nı tanımlamak üzere bir proje teklifi verir. Teklifi kabul gören X, 1 yıl boyunca canla başla çalışarak projesini tamamlamak üzere neredeyse Türkiye’nin tüm bölgelerini dolaşır. Fakat X, tüm çabalarına rağmen iki bölgeden çok sınırlı sayıda veri elde eder. Elinde bulunan veriler bu bölgelerdeki uygulamaların tanımlanabilmesi için sayıca yeterli değildir. X, yaptığı incelemede aslında bu iki bölgeden elde ettiği sınırlı sayıdaki verilerin birbirinden çok da farklı olmadığını fark eder. Proje teslim süresi sona ermekte olan X, bu bölgelerden elde ettiği sınırlı sayıdaki verilere dayanarak kendisi yeni veriler üretir. Bu şekilde ilgili bölgelere ilişkin anlamlı bir tanımlama yapabilecek sayıya ulaşan X raporunu tamamlayarak araştırma kuruluşuna teslim eder.

141 3. ÇARPITMA Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Araştırma kayıtlarını, verilerini tahrif etmek, 1-3 yıl arası doçentlik sınavlarına girme yasağı 8-i ve 8-n: Aylıktan kesme cezası Araştırmada olmayan yöntem, cihaz, materyalleri kullanmış göstermek, Araştırma hipotezine uymayan verileri değerlendirmeye almamak, İlgili teori, varsayıma uydurmak için verilerde, sonuçlarda oynamak.

142 4. DUPLİKASYON Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Araştırma sonuçlarını birden fazla yerde yayımlamak. O yıl yapılan doçentlik başvurusunun reddi 5-e: Uyarma cezası; kasıtlı olması halinde 8-d: Aylıktan kesme cezası

143 5. DİLİMLEME Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Araştırma sonuçlarını bütünlüğü bozacak şekilde parçalara ayırıp yayınlamak. O yıl yapılan doçentlik başvurusunun reddi 5-e: Uyarma cezası

144 6. HAKSIZ YAZARLIK Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Çalışmaya aktif katkısı olmayanları yazarlar arasında göstermek, 1-3 yıl arası doçentlik sınavlarına girme yasağı 8-d: Aylıktan kesme cezası Aktif katkısı olanları yazarlar arasında göstermemek, En hafifi 5-h: Uyarma cezası; kasıtlı olması halinde 9-f: Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası Yazar sıralamasını değiştirmek. O yıl yapılan doçentlik başvurusunun reddi En hafifi 5-e v e 5-h: Uyarma cezası; kasıtlı olması halinde 8-d:Aylıktan kesme cezası

145 ÖRNEK Doçent X ile aynı anabilim dalında görevli Araş. Gör. Y bir kongrede sunulmak üzere ortak bir çalışma yapmaya karar verirler. Çalışmanın başından sonuna kadar, gerek çalışmanın tasarımı gerek analizi gerekse yorumlanması aşamalarında X ve Y birlikte çalışırlar. Çalışma neredeyse sona ermek üzereyken X ve Y kişisel bir nedenden dolayı çatışırlar ve Y başka bir üniversiteye geçer. X bir süre sonra çalışmaya daha fazla uğraşmadan son şeklini vererek sadece kendi adını koyar ve daha önce planlanan kongrenin tarihi geçmiş olduğundan farklı bir kongreye bildiri olarak gönderir.

146 7. DİĞER ETİK İHLALLERİ Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Makul ölçüleri aşan alıntılamalar yapmak 1-3 yıl arası doçentlik sınavlarına girme yasağı En hafifi 5-e: Uyarma cezası; kasıtlı olması halinde 8-i: Aylıktan kesme cezası Lisansüstü çalışmalarda öğrenci veya danışmanın isminin olmaması O yıl yapılan doçentlik başvurusunun reddi En hafifi 5-h: Uyarma cezası; kasıtlı olması halinde 8-d ve 8-i: Aylıktan kesme cezası Araştırmaya destek olanların çalışmada belirtilmemesi

147 7. DİĞER ETİK İHLALLERİ (DEVAM)
Etiğe Aykırı Davranışlar Yaptırımlar Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği İnsan-Hayvanlar üzerindeki çalışmalarda etiğe uymama 1-3 yıl arası doçentlik sınavlarına girme yasağı 8-i: Aylıktan kesme cezası Hasta haklarına saygı göstermeden bilgileri yayınlama 8-i: Aylıktan kesme cezası; idarecilik görevi olanlar için 7-b: Yönetim görevinden ayırma cezası Doçentlik başvurularında jüriyi yanıltan yanlış-eksik beyanda bulunma O yıl yapılan doçentlik başvurusunun reddi 8-d: Aylıktan kesme cezası

148 ÜNİVERSİTELERARASI KURUL TANIMLAMASINDA YER ALMAYAN ETİĞE AYKIRI DAVRANIŞLAR

149 Yaptırımlar Etiğe Aykırı Davranışlar
Doçentlik Sınav Yönetmeliği (11.md) Disiplin Yönetmeliği Hakemliğini kötüye kullanmak 1-3 yıl arası doçentlik sınavlarına girme yasağı 9-c: Kademe ilerlemesinin durdurulması cezası Kongre katılım sahteciliği 8-d ve 8-r:Aylıktan kesme cezası Çalışmadaki diğer yazar isimlerini silerek fotokopi ile tek isimli makale oluşturmak Bir daha doçentlik sınavına başvuramama 11-a/3: Üniversite öğretim mesleğinden çıkarma cezası Farklı yayınlardan paragraflar alıp, kısmi değişikliklerle özet yazmak En hafifi 5-e: Uyarma cezası; kasıtlı olması halinde 8-i:Aylıktan kesme cezası YÖK kriterlerini aşmak için para karşılığı makale yazdırmak veya yayınlatmak 11-a/3: Üniversite öğretim mesleğinden çıkarma cezası veya eylemin durumuna göre gerekirse 11-b/6: Kamu görevinden çıkarma

150 YÜKSEK LİSANS VE DOKTORA AŞAMASINDA ETİK DIŞI DAVRANIŞLAR

151 1. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılması
Araştırmacının kendinden önce yapılmış olan çalışmalardan yararlanması ne kadar doğalsa, doğrudan ya da dolaylı, her alıntıda alıntı yapılan kaynağı göstermesi de o kadar zorunludur. Bu alıntı, kaynak eserden alınmış bir bilgi olabileceği gibi, herhangi bir düşünce de olabilmektedir. Aynı şekilde başka bir kaynaktan alınmış resimlerin de kaynağı ait oldukları kişi belirtilerek verilmelidir.

152 2. İnternet'ten erişilen bilgilerin doğrudan verilmesi
Tez danışmanının tezin yazımında kopya çekilmediğini denetlemesi gerekmektedir. Özellikle İngilizce bir tezde internet kaynaklarından doğrudan alınmış cümleler bulunabilmektedir. Bu kaynaklarla tezi karşılaştırıp, alıntıları ortaya çıkaran programlar bulunmaktadır. Bu programlar ödev ve raporlar için de kullanılabilir.

153 3. Birkaç kaynaktaki bilgilerin fotokopilerinin alınarak montaj yapılıp tez olarak verilmesi,
4. Başkası tarafından hazırlanmış olan tez, seminer, ödev gibi çalışmaların kendi çalışması gibi sunulması. 5. Para karşılığı ödev ya da tez hazırlayan kişi ya da internet sitelerine tez hazırlattırılması.

154 ETİK DIŞI DAVRANIŞLARI EN AZA İNDİRMEK İÇİN…
En başta genç bilim insanı adaylarının, bilimin ve araştırmanın akademik ilerleme veya sosyo-ekonomik yükselmeye hizmet eden bir araçtan çok, insanları yücelten bir hayat tarzı, uğraş ve bir ülkü olduğuna inanmaları gerekmektedir.

155 “Âlimlerin çürüdüğü bir toplumda sağlam adam aramaya lüzum yoktur”
Bir bilgelik sözü…

156 Bilim İnsanlarına Düşen Sorumluluklar…
BU BAKIMDAN Bilim İnsanlarına Düşen Sorumluluklar… 1. Araştırmanın tasarımı ve yürütülmesinde en yüksek mesleki standartlara sahip olmak. 2. Araştırmanın yapılışı ve bulguların analizi sırasında özeleştiri, dürüstlük ve açıklığı elden bırakmamak. 3. Aynı konu üzerinde araştırma yapmış ve yapmakta olan diğer araştırmacıların katkılarını teslim edici bir tavır içinde olmak; bu tavırlarını yazılı-sözel-görsel sunumlarda tam olarak korumak. 4. Bir araştırmacı yalnız kendisinin değil, içinde bulunduğu araştırma grubunun tüm üyelerinin de bilimde etik dışı davranışlara girmesini kesinlikle önlenmelidir.

157 Bilim Kurumlarına Düşen Sorumluluklar…
Kuralları, Gerekli altyapıları ve Saydam yönetimleri olmalıdır. Bilimde etik dışı davranışlara karşı duyarlı ve donanımlı olmalı ve bunlara karşı yapısal ve düzenleyici önlemler almalıdır. Bilimsel kurumlarda etik kurullar kurulmalı, onların etkin ve bağımsız olarak çalışabilmeleri sağlanmalıdır.

158 Toplumu bilimsel yanıltmaya karşı korumak, içme suyunun veya besinlerin temizliğini sağlamak gibi bir halk sağlığı işlemidir. Michael Farthing

159 SONUÇ

160 Bilimsel etik ihlalleri, bilimin yanlış yönlendirilmesi demektir
Bilimsel etik ihlalleri, bilimin yanlış yönlendirilmesi demektir. Son yıllarda ortaya çıkan etik ihlalleri daha çok akademik yükselme kaygıları sonucunda kimi zaman iyi niyetli ve bilmeden yapılan eylemleri içerirken, kimi zaman da tamamen bilinçli ve çıkar sağlamak amacıyla yapılmaktadır.

161 “HAYATTA EN HAKİKİ MÜRŞİT İLİMDİR”
Ancak neden ne olursa olsun, bilime katkı veren bütün akademik personel bilimsel aktivitelerini yerine getirirken etik kuralları bilmeli ve gereğini yerine getirmelidir. Unutmayalım: “HAYATTA EN HAKİKİ MÜRŞİT İLİMDİR” Onu kişisel çıkarlar uğruna yanlış uygulamak, yorumlamak ve toplumu yanlış yönlendirmek bilime ve insanlığa yapılmış en büyük kötülük olacaktır.

162 Teşekkürler…


"ARAŞTIRMA TEKNİKLERİ VE YAYIN ETİĞİ" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları