MİLLETLER CEMİYETİ (CEMİYET-İ AKVAM)
Birleşmiş Milletler ‘in temeli sayılabilecek bu organizasyon, I Birleşmiş Milletler ‘in temeli sayılabilecek bu organizasyon, I. Dünya Savaşı'nın ardından İsviçre’de 1919'da "Cemiyet-i Akvam" (Milletler Cemiyeti) adıyla kuruldu.
Amacı, ülkeler arasında yaşanabilecek sorunları barışçı yollarla çözmek idi. Bir süre çalıştı fakat fazla bir varlık gösteremedi. II. Dünya Savaşı'nın ardından dağıldı. 6 Temmuz 1932'de Cemiyet-i Akvam, Türkiye'yi üyeliğe davet etmiş, 9 Temmuz'da TBMM Türkiye’nin Milletler Cemiyeti'ne giriş davetini onaylamış ve 18 Temmuz 1932'de Türkiye, Cemiyet-i Akvam‘ a resmen üye olmuştur.
Paris Barış Konferansının 25 Ocak 1919'da yapılan toplantısında; uluslararası barışı ve güveni sağlayacak ve devam ettirecek bir Milletler Cemiyeti kurulmasına karar verildi. Bu kararı yerine getirmek için bir komisyon kuruldu.
Komisyonun hazırladığı sözleşme 28 Nisan 1919 tarihinde Konferans Genel Kurulu'nda kabul edildi ve böylece Milletler Cemiyeti kurulmuş oldu.
20 yıl süreyle dünya milletlerine hizmet veren bu cemiyet tüm çabalara rağmen İkinci Dünya Savaşı'nın çıkmasını engelleyemedi. Savaş sonrası 18 Nisan 1946'da Cenevre'de toplanan konferans, XXI. Genel Kurul Toplantısıyla cemiyetin dağılmasına karar verdi.
Her savaş sonrası antlaşmalarına önsöz olarak konması şartını getiren Milletler Cemiyeti Yasası; Bir Başlangıç Bölümü ve 26 maddeden oluşmaktaydı.
Sözleşmenin 26 maddeden oluşan, üyelik ve örgütün yapısı, barışın sürekliliğini sağlamak, antlaşmalar, uluslararası işbirliği ve uluslararası yönetim, sözleşme hükümlerinin değiştirilmesi gibi hususları belirleyen metnine göre ise: 1. Cemiyete üye kabulü Genel Kurulun üçte iki çoğunluğunun kararıyla olacaktı (Madde 1). 2. Cemiyet, bir Genel Kurul, bir Konsey ve bunlara yardım eden bir Sürekli Sekreterlikten oluşacaktı (Madde 2). 3. Cemiyet üyeleri, barışın sürekliliğini sağlamak için, ulusal silahların en düşük bir düzeye indirilmesi zorunluluğunu kabul ediyorlardı (Madde Karizmatik. 4. Cemiyet, üyeleri arasındaki çıkacak anlaşmazlıklarda hakemlik yapabilecek ya da bunları Konsey'de inceleyecekti (Madde 12).
5. Barışın sürekliliğini sağlayan hakemlik antlaşmaları gibi uluslararası yükümlülükler ve Monroe Doktrini gibi bölgesel anlaşmalar, bu sözleşme'nin hiçbir hükmüyle bağdaşmaz sayılmayacaktı (Madde 21). 6. Savaştan sonra bağımsızlığına kavuşan ve kendi kendilerini yönetme yeteneğinden henüz yoksun halkların oturduğu ülkelere, kendi kendilerini yönetmeye yetenekli olacakları zamana kadar, cemiyet adına yönetimlerine bir mandatör seçilebilecekti (Madde 22).
Milletler Cemiyeti'nin Başarısızlık Sebepleri 1 Milletler Cemiyeti'nin Başarısızlık Sebepleri 1. Cemiyetin bünyesinde savaşı önleyici tedbirlerde boşluklar mevcuttu ve yaptırımlar yetersizdi. 2. Sözleşmenin 10. maddesi mütecavizi tayin etmediğinden, bu madde barışı korumada yetersiz kalıyordu. 3. Önemli konularda oy birliği prensibinin uygulanması, politik ve hukuki sorunların çözümünü engelliyordu. 4. Barışı koruyacak ve devamlı kılacak uluslararası zihniyet yetersiz ve noksandı. Habeşistan olayı, 1937 Japon taarruzu ve 1 Eylül 1939 tarihinde Alman ordularının Polonya'ya taarruzu ile başlayan II. Dünya Savaşı, Milletler Cemiyeti'ni etkisiz duruma getiren gelişmeler arasında sayılabilir. 5. Paris Barış Konferansı'nda hazırlanan antlaşmaların bir parçası olması 6.Amerika Birleşik Devletleri'nin Milletler Cemiyetinden ayrılması, önemli bir uluslar arası gücün yitirilmesine ve cemiyetin etkinliğini kaybetmesine neden oldu. 7-Bir yandan insan haklarını korumaya çalışıp diğer yandan kolonileşme ve manda sisteminin garantisi durumunda olması çelişki yaratıyordu.
MİLLETLER CEMİYETİNDE GÖRÜŞÜLEN KONULAR 1.Bozkurt Lotus olayı 2.Boğazlar sorunu 3.Suriye sınırı 4.Irak sınırı(Musul) 5.Nüfus Mübadelesi 1,2,3 olaylar Türkiye'nin LEHİNE çözümlenmiştir. 4.olay Türkiye'nin aleyhine çözümlenmiştir. 5.olay da ise cemiyet sorunu çözememiştir.
YASİN ÖZDEMİR 12/C NO:75