LİPİTLER Yrd.Doç.Dr. Funda GÜLCÜ BULMUŞ Fırat Üniversitesi SHMYO.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
LİPİD METABOLİZMASI.
Advertisements

LİPİD METABOLİZMASI BBP108 Bitki Biyokimyası 9.Hafta
Lipidlerin sınıflandırılması ve yağ asitleri
Dr. Suat ERDOĞAN İçerik Trigliserdiler Beslenmedeki önemi Fosfolipidler Kolesterol Steroidler.
BESİNLERİMİZ Herkes için Her şey.
Proteinler.
Lipidler Prof. Dr. Suat Erdoğan EBN Tıp Fakültesi
Sağlıklı Deri İçin Kozmetik Kullanımı
Lipitlerin sudaki davranışları
LİPİDLER Emilim-Sindirim ve Transport
YAĞLARIN SİNDİRİMİ.
Lipidler Yrd. Doç. Dr. Ahmet GENÇ Adıyaman Üniversitesi
Lipoproteinler.
Kolesterol insanlarda tüm dokularda sentezlenir,bununla birlikte karaciğerde yoğun olarak sentezlenmektedir. Vücutta önemli fonksiyonları olan bir steroldür.
Lipidlerin vücuda alınmaları ve kullanılmaları
L İ P İ D L E R Dr. Mehmet PENSE.
YAĞLAR ( Lipidler) Nedir? Lipitlerdir.
SİNDİRİM VE EMİLİM BOZUKLUKLARI
Lipidler Güz 2014 Dr. Suat ERDOĞAN.
Plazma Lipid Düzeyleri
PLAZMA LİPİDLERİ VE ATEROSKLEROZ I
Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı
Lipoprotein Metabolizması
Lipidlerin sınıflandırılması ve yağ asitleri
LİPİDLER.
Yrd.Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK Biyokimya Anabilim Dalı
Lipoproteinler: Yapıları, sınıflandırılmaları ve özellikleri
LİPİDLER VE LİPOPROTEİN METABOLİZMASI
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XII
LİPİDLER Emilim-Sindirim ve Transport
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XIII
LİPİTLER. SERUM LİPİTLERİ VE LİPOPROTEİNLER
Lipidler: Sınıflandırılmaları, özellikleri ve tanıtıcı reaksiyonları
ÜÇÜNCÜ HAFTA Yemeklik yağlar-margarinler, tereyağı, doymamış yağlar. 1.
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ I
Trans yağlar, esansiyel yağ asitleri, trigliseridler, fosfolipidler, kolesterol Dr. Suat ERDOĞAN.
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ II
1 LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XIV Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006.
TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ VE YIKIMI
Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2009
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ VIII
PROTEİN VE AMİNO ASİT METABOLİZMASI: AZOT DENGESİ
CANLILAR İÇİN ENERJİ KAYNAKLARI : LİPİTLER
YAĞLAR yağlar,gliserin ve yağ asitlerinin oluşturduğu polimerik yapılardır.yağ asitleri karbonlu uzun zincirli moleküllerdir.
LİPİTLER.
LİPİDLER.
Lipitlerin Sindirim ve Emilimi
BİYOLOJİ ADI: SOYADI: NO: SINIF: KONU:YAĞLAR,YAĞ ASİTLERİ
VİTAMİNLER HASAN DEMİRKAPI 9/C 533.
LİPİTLER 20 Ekim 2010.
KOLESTEROL DÜŞÜRÜCÜ VE ANTİOKSİDAN OLARAK TOKOFEROLLER
Yağlar (lipidler).
LİPİTLER (Yağlar).
LİPİTLERİN GENEL ÖZELLİKLERİ
LİPİTLER (YAĞLAR)
LİPİTLER (YAĞLAR).
KOLESTEROL Prof.Dr. M.Ferit GÜRSU Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi
LİPİD METABOLİZMASI Prof. Dr. Ayşe CAN 2015.
YAĞLAR Yağlar, CHO’ lar gibi karbon , hidrojen ve oksijen atomlarından oluşur. Ancak hidrojenin oksijene oranı yağda özellikle çok yüksektir. CHO için.
METABOLİZMA Yrd. Doç. Dr. Musa KAR.
LİPİTLER II.
Proteinler Proteinler DNA tarafından şifrelenen 20 amino asidin peptid bağları ile bağlanmasıyla oluşurlar. Vücuttaki toplam proteinin %45’i kaslarda geri.
LİPİDLER Diğer lipidler.
B. Yağlar (Lipitler) Hayvanlarda lipit moleküllerinin diğer moleküllerden farklı olarak depolandığı yağ doku vardır. Bu nedenle canlıların aldığı farklı.
Total Lipit Tayini.
EİKOSANOİDLER Eikosanoidler, hücre zarlarında bulunan fosfolipidlerin yapısındaki 20 karbonlu çoklu doymamış bağa sahip yağ asitlerinden sentezlenirler.
Diş Hekimliği Fakültesi
LİPİTLER(YAĞLAR). LİPİTLER(YAĞLAR) LİPİTLER Aynen karbonhidratlarda olduğu gibi lipitlerde; Hidrojen Oksijen Elementlerinden oluşmuş bileşiklerdir.
Lipitler.
Prof. Dr. Zeliha Büyükbingöl
Sunum transkripti:

LİPİTLER Yrd.Doç.Dr. Funda GÜLCÜ BULMUŞ Fırat Üniversitesi SHMYO

Lipidler ya gerçekten ya da potansiyel olarak yağ asitleri ile ilişkileri olan heterojen bir grup bileşik Ortak özellikleri: biyolojik kaynaklı organik bileşiklerdir suda çözünmeyen, apolar veya hidrofob bileşiklerdir kloroform, eter, benzen, sıcak alkol, aseton gibi organik çözücülerde çözünebilirler enerji değerleri yüksektir; ancak yanma için karbonhidrat ve proteinlerden daha fazla oksijene gereksinim gösterirler

 Vücuttaki yağların büyük bir kısmı (% 90) dışarıdan gıdalarla (ekzojen) alınır, az bir kısmı (%10) başta karaciğer olmak üzere (endojen) üretilir.  Ekzojen yağ kaynağının büyük kısmını diyetle alınan trigliseritler oluşturur. Lipitler

Lipitlerin fonksiyonları  Nötral yağlar olarak bilinen trigliseritler, birçok organizmada enerji için başlıca yakıt deposudur  Fosfolipitler ve steroller biyolojik membranların yapı taşlarıdırlar  Nispeten küçük miktarlarda bulunan bazı lipitler, enzim kofaktörleri, elektron taşıyıcıları, ışık absorbe eden pigmentler, emülsifiye edici ajanlar, hormonlar ve intrasellüler haberciler olarak çok önemli fonksiyonlara sahiptirler

VÜCUTTA YAĞLAR 1. Steroid hormonların sentezinde, 2. Yağda eriyen vitaminlerin (A, D, E, K vit.) emilmesinde, 3. Kalori temin edilmesinde (1.0 gram yağ 9.0 kcal), 4. Safra tuzlarının yapısında, 5. Fosfolipid olarak hücre membranlarının stabilitesinin sağlanmasında görev yapar. 5. Fosfolipid olarak hücre membranlarının stabilitesinin sağlanmasında görev yapar.

LİPİDLERİN SINIFLANDIRILMASI  DEPO LİPİDLERİ Yağ asitleri Yağ asitleri Trigliseridler Trigliseridler Mumlar Mumlar  YAPISAL LİPİDLER Fosfolipidler Gliserofosfolipidler Sfingolipidler Kolesterol  DİĞER Steroid hormonlar İzoprenoidler (vitaminler,hormonlar) Eicosonoidler (prostaglandinler)

YAĞ ASİTLERİ Basit formülleri; CH 3 (CH 2 ) n COOH  Doymuş (satüre) yağ asitleri, hidrokarbon zincirleri çift bağ içermeyen ve dallanmamış olan yağ asitleridirler.  En basit doymuş yağ asidi, 2 karbona sahip asetik asittir.  Doymuş yağ asitlerinin 2-6 karbonluları kısa zincirli, 8-12 karbonluları orta zincirli, daha fazla karbonluları uzun zincirli olarak tanımlanırlar.  Yağ asidi; C atomu ve çift bağ sayısına göre adlandırılır.

Yağ asitleri  Doymuş (satüre) yağ asitleri:  Doymamış (ansatüre) yağ asitleri:  Ek gruplu yağ asitleri:  Halkalı yapılı yağ asitleri:

YAĞ ASİTLERİ  Doymuş yağ asitlerince zengin yağlar oda sıcaklığında katı halde (tereyağı, içyağı gibi hayvansal orjinli yağlar)  Doymamış yağ asitlerince zengin yağlar oda sıcaklığında sıvı halde (zeytin yağı, soya yağı gibi bitkisel orijinli yağlar) bulunurlar.

Yağ Asitlerinin Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri  Doymuş yağ asitleri (zincir uzunluğu > 8 C), oda sıcaklığında katıdır. Erime noktaları zincir uzunluğuna ve saturasyon oranına bağlıdır. C sayısı Erime noktası (  C) 12: : : : : : : : : :0 86 C sayısı Erime noktası (  C) 12: : : : : : : : : :0 86

DOYMUŞ YAĞ ASİTLERİ 1 C  Formik Asit 2 C  Asetik Asit 3 C  Propionik asit 4 C  Butirik Asit 6 C  Kaproik Asit 8 C  Kaprilik Asit 10 C  Kaprik Asit 12 C  Laurik Asit 14 C  Miristik Asit 16 C  Palmitik Asit 18 C  Stearik Asit 20 C  Araşidik Asit 22 C  Behenik Asit 24 C  Lignoserik Asit

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİ  Linolenik Doymamış (ansatüre) yağ asitleri, hidrokarbon zincirinde bir veya daha fazla çift bağ içeren yağ asitleridirler. 16 C  Palmitik Asit 16:1  Palmitoleik Asit 18 C  Stearik Asit 18:1  Oleik Asit 18:2  Linoleik Asit 18:3  Linolenik Asit 18:3  Linolenik Asit 20 C  Araşidik Asit 20:4  Araşidonik Asit

Esansiyel Yağ Asitleri  Oleik asit, palmitik asit ve stearik asit en yaygın bulunan yağ asitleridir ve memeliler tarafından sentezlenebilir.  Ancak Linoleik Asit (Omega-6 / 18:2) ve Linolenik Asiti (Omega- 3 / 18:3) memeliler tarafından sentezlenemez ve esansiyeldir.  Linoleik asit; Prostaglandinlerin sentezinde görevli Araşidonik asidin prekürsörüdür.

Trigliserit (TG)  Başlıca bağırsaklardan emilen yağlardan, daha az olarak dolaşımdaki yağ asitlerinden, karaciğerde sentezlenir.  Dolaşımda daha çok şilomikronlar olmak üzere VLDL, LDL ve HDL tarafından taşınır   Yağ hücresinde birikmiş olan TG lipoprotein lipaz (LPL) enzimi tarafından hidrolize edilir.

Yağ asitlerinin karboksil grupları ile alkollerin hidroksil grupları arasından su çıkışı suretiyle yağ asidi ve alkolün birbirine ester bağıyla bağlanması sonucu esterler oluşur. Trigliseridler, gliserolün yağ asidi esterleridirler:

Steroidler 17 karbonlu steran halkası (gonan halkası, siklopentano- perhidrofenantren halkası) içeren bileşikler 1)Steroller (sterinler). 2)Safra asitleri. 3)Cinsiyet hormonları. 4)Adrenal korteks hormonları. 5)Vitamin D grubu maddeler.

Kolesterol (kolesterin) hayvansal kökenli bir steroiddir

Kolesterol  Karaciğerde ve bağırsak mukozasında sentezlenerek VLDL ile dolaşıma verilir.  Karaciğerde kolesterol sentezi 3- hidroksi-3- metil glutaril coenzim A redüktaz (HMG CoA redüktaz ) enzimi tarafından düzenlenir.   İnsan safrasında bol miktarda bulunur.

Kolesterolün biyofonksiyonları  impulsların oluştuğu ve taşındığı beyin ve sinir sisteminde yalıtıcılık görevi görür  esterler oluşturarak organizmada özellikle doymamış yağ asitlerinin transportuna yardım eder.  insan ve hayvanlarda hücre membranları ve subsellüler partiküllerin yapısal elemanlarındandır.  vitamin D 3, steroid hormonların ve safra asitlerinin ön maddesidir  antihemolitik etkiye sahiptir

Safra asitleri primer safra asitleri Kolik asit kenodezoksikolik asit sekonder safra asitleri dezoksikolik asit litokolik asit

Safra asitlerinin biyofonksiyonları  yüzey gerilimini azaltıcı etkileriyle emülsiyonlaşmayı kolaylaştırırlar; hem yağların hem yağda çözünen vitaminlerin 0,3-1  çapında emülsiyon veya 16-20A o çapında miseller halinde emilmelerini sağlarlar.  safra içindeki kolesterolün çökmesini önlerler.  intestinal motiliteyi artırırlar.  kolesterol esterazı ve ince bağırsağın üst kısımlarında lipazı aktive ederler.

Eikozanoidler omurgalı hayvanların çeşitli dokularında son derece güçlü hormon benzeri etkilerinin çeşitliliği ile bilinen, 20 karbonlu poliansatüre yağ asidi olan 20: 4  5, 8, 11, 14 araşidonik asit türevi bileşiklerdir hasar veya hastalık ile ilişkili inflamasyon, ateş ve ağrı, kan pıhtılarının oluşması, kan basıncının değişmesi gibi durumlarda oluşurlar; oluştukları dokularda etkilerini gösterirler 1) Prostaglandinler. 2) Tromboksanlar. 3) Lökotrienler.

Fosfolipidler  Birçok vücut dokusunun yanı sıra, başlıca karaciğer ve bağırsaklar tarafından sentez edilir.  Hücrelerin membran yapılarında bulunarak, bunların stabilizasyonunu sağlar.

 Triaçilgliseroller kuvvetli bazlarla (KOH, NaOH) kaynatılarak hidrolize edilirse gliserol ve sabunlar meydana gelir  Yağ asitlerinin gliserolün 3 hidroksil grubuyla esterleşmesi sonucu triaçilgliserol (trigliserit) oluşur.

Yağ asitleri, karboksil grupları vasıtasıyla metallerle tuzları oluştururlar. Karbon sayısı 6’dan fazla olan yağ asitlerinin metallerle oluşturduğu tuzlara sabun denir.

Lipoproteinler  Yağların proteinler ile bir kompleks halinde dolaşımda bulunan haline verilen isimdir.  Başlıca lipoproteinler şunlardır: 1. Şilomikronlar 2. VLDL 3. IDL 4. LDL 5. HDL

Şilomikron  En büyük hacime sahip olan, bağırsaklardan emilen yağları kolesterol sentezinde kullanılmak üzere karaciğere taşıyan lipoproteindir.  Bu protein yalnız bağırsaklarda üretilir.

VLDL  Karaciğerde kolesterol sentezi yapıldıktan sonra, onu dolaşıma taşıyan lipoproteindir.  Yağ yükünü kolesterol ve trigliserid oluşturur.

IDL  VLDL’den LDL oluşumu sırasında meydana gelir.  Yağ yükünü kolesterol ve trigliseritler oluşturur.

LDL  Dokulara kolesterol taşınmasını sağlayan ana unsurdur.  Atheroskleroz patogenezinde çok önemli rol oynar.  Yağ yükünün büyük kısmını kolesterol oluşturur.

HDL  Bilinen en küçük hacime sahip lipoproteindir.  Yağ yükünü dokularda kullanım fazlası olarak dolaşımda kalmış olan kolesterol oluşturur.  Kolesterolü karaciğere taşımakla görevlidir. Yağ yükü/ protein oranı en düşük olan lipoproteindir.  HDL’nin kolesterol “temizleme” görevi yaptığı bilinmektedir.

LDL’ler, kolesterolü karaciğerden başka dokulara taşırlar HDL’ler kolesterolü başka dokulardan karaciğere taşırlar

MUMLAR  Uzun zincirli (14-36 C’lu) yağ asitlerinin, uzun zincirli alkollerle (16-22 C’lu) yaptıkları esterlere MUM denir

Lipitlerin vücuda alınması Diyetteki lipidlerin büyük çoğunluğu trigliserid, az bir kısmı da fosfolipid, kolesterol ve kolesterol esteridir. Lipidlerin ince bağırsakta sindirilmelerinin sonunda, ince bağırsaktaki misellerde az miktarda trigliserid, bol miktarda 2-monogliserid, yağ asidi, gliserol, fosfolipid, serbest kolesterol ve safra tuzları bulunur. Lipidlerin emiliminden sonra duktus torasikusta süt beyazlığında şilus görülür

LİPİDLERİN SİNDİRİM VE ABSORBSİYONU  Lipidlerin sindirimi  1.Lingual Lipaz (mide)  2.Gastrik Lipaz (mide)  3.Pankreatik Lipaz (pankreas)  4.Kolesterol esteraz ve Fosfolipaz A2 (pankreas) enzimleri  5.Safra Tuzları (ince bağırsak)  6.Kolesistokinin=pankreozimin ( bağısak endokrin hücreleri) Safra salgısı ve pankreas enzimleri + Mide motilitesi  7.Sekretin ( bağırsak endokrin hücreleri) Pankreas bikarbonat salgısı

STEP 3 Karaciğer safra asitleri yapar ince barsağa gönderir STEP 2 Pankreas enzimleri: Lipaz (+kolipaz) Kolesterol esteraz Fosfolipaz A 2 Lipids: Triaçilgliserol Kolesterol esterler Fosfolipidler PANKREAS KC STEP 4 Emülsifikasyon STEP 5 Şilomikronlar lenfatik sisteme karışır Lingual Lipase Gastrik Lipase STEP 1 Lipidlerin sindirim ve emilimi İNCE BARSAK MİDE

Lipid metabolizma bozuklukları  hiperlipidemi, hipolipidemiler ve lipid depo bozukluklarını içerir.  1- Primer Lipoproteinemiler: Genetik kökenli olanlar.  2- Sekonder Lipoproteinemiler: Bir hastalığa bağlı olarak gelişenler.

Sekonder Hiperlipidemi ve Dislipoproteineminin Nedenleri *Alkol *Hepatitis *Obezite *Miyokardial infarktüs *Diabetes mellitus *Bakteriyel ve viral inf. *Hipotiroidizm *Akut travma *Gebelik *Yanıklar *Kronik böbrek yetmezliği *Depo Hastalıkları *Hemolitik-üremik sendrom - Gaucher *Nefrotik sendrom - Tay Sachs *İlaçlar(kortikosteroidler,  -blokörler) - Niemann Pick

Hiperlipoproteinemilerin Sınıflandırılması  Tip Sıklığı Mutad başl.yaşı Serum NEDEN  I Çok ender <10 yaş Sütlü LPL noksanlığı  IIa Sık herhangi Berrak LDL reseptör sentezinde defekt  IIb Sık herhangi Opal LDL ve VLDL sentezinde artma  III Ender >30 yaş Opal ApolipoE yapısında anomali  IV Sık >20 yaş Opal VLDL anormal artışı  V Ender >20 yaş Sütlü TG klirensi bozuk

FREDRİCSON SINIFLAMASI FenotipBozukluk Lipit değişikliği Tip I ŞilomikronTrigliserit Tip IIa LDLLDLKolesterol Tip IIb LDL - VLDL Kolesteroltrigliserid Tip III IDL ve şilomikron kalıntısı Kolesterol ve trigliserit Tip IV VLDLTrigliserit Tip V Şilo - VLDL Trigliserit kolesterol N

Hangi durumlarda hiperlipoproteinemiden kuşkulanılır? 1.Kan alındığında bulanık serum 2.Kolesterol, Trigliserid analizlerinden biri veya her ikisi yüksek bulunmuş ise 3.Çeşitli yerlerde ksantomlar var ise 4.Kardiyovasküler bir bozukluk var ise 1.Kan alındığında bulanık serum 2.Kolesterol, Trigliserid analizlerinden biri veya her ikisi yüksek bulunmuş ise 3.Çeşitli yerlerde ksantomlar var ise 4.Kardiyovasküler bir bozukluk var ise

Kan analizlerinin standart koşulları nelerdir? 1. Kan mutlaka saatlik açlıktan sonra alınmalıdır. 2. Venöz stazdan kaçınılmalıdır. 3. Hastanın ağırlığı sabit olmalıdır. 4. Lipid düzeyini etkileyecek ilaçları kullanmamış olmalıdır. 5. Ateşli bir hastalık, MI, By-pass, travma ve kronik enfeksiyonlarda lipid analizine ara verilmelidir. 6. Serum alındıktan sonra lipoprotein analizi o gün yapılmayacak ise serum 4 C en fazla 24 saat bekletilebilir. 1. Kan mutlaka saatlik açlıktan sonra alınmalıdır. 2. Venöz stazdan kaçınılmalıdır. 3. Hastanın ağırlığı sabit olmalıdır. 4. Lipid düzeyini etkileyecek ilaçları kullanmamış olmalıdır. 5. Ateşli bir hastalık, MI, By-pass, travma ve kronik enfeksiyonlarda lipid analizine ara verilmelidir. 6. Serum alındıktan sonra lipoprotein analizi o gün yapılmayacak ise serum 4 C en fazla 24 saat bekletilebilir.

Plazma lipid düzeyi Sağlıklı bir erişkinin kan plazmasında 8-10 saatlik açlıktan sonra total olarak % mg kadar lipid bulunur. Bunun ¼’ü trigliserid, % mg’ı kolesterol %160 mg kadarı fosfolipiddir

Hiperkolesterolemi (kan kolesterol düzeyi yüksekliği) Hiperkolesterolemi ile ateroskleroz ve dolayısıyla koroner kalp hastalığı arasında ilişki olduğu bilinmektedir Serum total kolesterolü 200 mg/dL’den düşük ise düşük aterosklerotik kalp hastalığı riski, mg/dL arasında ise orta aterosklerotik kalp hastalığı riski, 250 mg/dL’den yüksek ise yüksek aterosklerotik kalp hastalığı riski var demektir.

Serum LDL-kolesterol ve HDL-kolesterol düzeylerindeki değişmeler, aterosklerotik kalp hastalığı riski bakımından önemlidir Serum LDL-kolesterol düzeyi %130 mg’dan düşük ise düşük aterosklerotik kalp hastalığı riski, % mg arasında ise orta aterosklerotik kalp hastalığı riski, %160 mg’dan yüksek ise yüksek aterosklerotik kalp hastalığı riski var demektir.

Serum HDL-kolesterol düzeyi %45 mg’dan yüksek ise düşük aterosklerotik kalp hastalığı riski, %35-45 mg arasında ise orta aterosklerotik kalp hastalığı riski, %35 mg’dan düşük ise yüksek aterosklerotik kalp hastalığı riski var demektir.