KAS –İSKELET SİSTEMİ CERRAHİSİ VE HEMŞİRELİK BAKIMI DOÇ. Dr. Dİlek AYGİN
KAS İSKELET SİSTEMİNİN YAPI VE FONKSİYONU Kas-İskelet sistemi, 3 bölümde incelenir: İskelet sistemi (Kemikler) Artiküler sistem (Eklemler) Kas sistemi (Kaslar)
İSKELET SİSTEMİ İskelet sistemi kemiklerden oluşur. İskelet çatısını 206 kemik oluşturur. İskeletin fonksiyonları : Beden için çatı oluşturur. Kalp, beyin ve akciğer gibi hayati organları ve diğer yumuşak dokuları korur. Kaslara kaldıraç kolu görevi görerek harekete yardımcı olur. Kırmızı kemik iliğinde eritrositler yapılır. Kalsiyum ve fosfat depolar.
Yapısında inorganik madde bulunan tek dokudur. Dıştaki sert katman büyük oranda kollajen proteinlerden ve hidroksiapatitten oluşur.
Kollajen teller gerilmeye karsı direnç sağlar. Kalsiyum ve diğer minerallerden oluşan hidroksipatit, vücudun kalsiyum deposudur ve kemiğin sağlamlığından sorumludur. Kemiğin organik yapısında kalsiyum ve fosforun yanı sıra kalsiyum sülfat, sülfat, sodyum ve magnezyum bulunur. Vücutta bulunan kalsiyumun (yaklaşık 1 kg) % 99’u kemikte bulunur.
Kemik Çeşitleri Kemikler üç grupta incelenir. Uzun, Kısa ve Yassı kemikler.
Uzun Kemik: Kol ve bacaklarda bulunan kemiklerdir. Yapısında kemik zarı, sıkı kemik dokusu, süngerimsi kemik doku, kemik kanalı, sarı ilik bulunur. Süngerimsi dokuda ise kırmızı kemik iliği bulunur. Boyları enlerinden uzun kemiklerdir. Ön kol, dirsek, uyluk, kaval, baldır ve parmak kemikleri uzun kemiklerdir.
FEMUR
HUMERUS
Kısa Kemik: Yassı Kemik: Omurlar, el ve ayak bilek kemikleri kısa kemiklerdir. Yassı Kemik: Yassı görünüşte olan kemiklerdir. Kafatası, kalça, leğen, göğüs kemiği ve kaburgalar yassı kemiklerdir.
AYAK KEMİKLERİ
Kranium
EKLEMLER İki ya da daha fazla kemiğin birbirine bağlanmasıyla oluşan yapıya eklem denir. Eklemler, kaslarla birlikte hareketi sağlar. Üç çeşit eklem vardır: Oynamaz Eklem: Kemiklerin birbirine sıkıca bağlandığı hareketsiz eklemlerdir. Kafatası kemikleri arasında ve kuyruk omurları arasında bulunan eklemler Yarı Oynar Eklem: Hareketi sınırlı olan eklemlerdir (Omurlar arası eklem). Oynar Eklem: Vücudun hareketini sağlayan eklemlerdir(Omuz eklemi, kalça eklemi, kol ve bacaklardaki eklemler).
KASLAR Kaslar, anatomik yapılarına ve çalışma özelliklerine göre; Çizgili kas, Düz kas ve Kalp kası olarak ayrılır.
1. Çizgili Kaslar (İskelet Kasları) Çizgili kas hücreleri, uzun ve silindir şeklinde hücrelerdir. Beynin kontrolünde, isteğimizle çalışırlar. Düz kasa oranla daha hızlı kasılırlar. Eklem bacaklılardaki kaslar bu tiptendir. Çizgili kas liflerinde açık ve koyu bantlar, özel proteinlerin farklı düzende sıralanmasından oluşur. Bu proteinler aktin (açık) ve miyozin (koyu) dir.
İskelet Kasları
2. Düz Kaslar Düz kas hücreleri mekik şeklinde olup, Otonom sinir sisteminin kontrolünde, isteğimiz dışında çalışırlar. Kasılmaları yavaş ve düzenlidir. Omurgalılarda sindirim, solunum, dolaşım, üreme ve boşaltım sistemlerinin duvarlarında bulunur. Eklem bacaklılar hariç, omurgasız hayvanlar düz kaslara sahiptir. Her hücrede bir tane çekirdek bulunur.
3. Kalp Kası ( Miyokard) Çizgili kas yapısındadır, isteğimiz dışında çalışır. Liflerindeki telcikler tek çekirdeklidir. Çekirdekler hücrenin ortasında bulunur. Kalp kası dallanmış bir yapıya sahiptir. Kas telleri kısa boyludur. Birbirine bağlandıkları yerlerde ara diskler bulunur.
KAS İSKELET SİSTEMİ CERRAHİSİNDE TANI VE HEMŞİRENİN SORUMLULUKLARI
Tanı aşamasında, hemşirenin çeşitli sorumlulukları vardır: Hasta hikayesi alınırken sorunlarını tanımlamada hastaya yardımcı olmak Fizik muayene ve tanı yöntemleri için hastayı hazırlamak Tanı yöntemlerini hasta ve yakınlarına açıklamak Hasta ve yakınlarının sorularını yanıtlamak Tanı işlemi nedeni ile gelişebilecek komplikasyonların belirtilerini anlatmak
TANI YÖNTEMLERİ 1.Radyografi a.Radyografi b.Artrogram c.Laminogram 2.Kemik sintigrafisi 3.Bilgisayarlı tomografi 4.Nükleer magnetik rezonans 5.Biyopsi 6.Artroskopi 7.Artrosentez 8.Elekromiyografi
Artroskopi
ARTROSKOPİ
SİNTİGRAFİ
LABORATUAR TESTLERİ Serebrospinal sıvı analizi Sinoviyal sıvı analizi Kas enzimleri Kalsiyum,fosfor ve alkalen fosfotaz düzeyleri
KAS İSKELET SİSTEMİNİN CERRAHİ GİRİŞİMİ GEREKTİREN HASTALIKLARI VE BU HASTALIKLARIN TEDAVİ VE BAKIMI
1. Kemik Enfeksiyonları (Osteomiyelit) 2 1.Kemik Enfeksiyonları (Osteomiyelit) 2.Eklem Enfeksiyonları (Septik Artrit) 3.Kemik ve Eklem Tüberkülozu 4.Vertebra Tüberkülozu (Pott Hastalığı) 5.Kemik Tümörleri 6.Kırıklar
KEMİK ENFEKSIYONLARI (OSTEOMIYELIT)-1 Kemiğin ve kemik iliğinin her çeşit enfeksiyonlarını ifade eder. Piyojenik mikroorganizmalar doğrudan kemiğe yerleşip enfeksiyona neden olursa primer osteomiyelit, mikroorganizmalar kan yoluyla kemiğe yerleşirse sekonder yada hematojen osteomiyelit denir.
Osteomyelit
KEMİK ENFEKSIYONLARI (OSTEOMIYELIT)-1 Osteomiyelit daha çok çocukluk çağının hastalığıdır. Hastalık etkeni olarak ; Staphylococcus aureus (%80) Streptococ Tüberküloz Sifiliz
KLİNİK SEYRİ VE TEDAVİSİ KEMİK ENFEKSIYONLARI (OSTEOMIYELIT)-1 KLİNİK SEYRİ VE TEDAVİSİ Osteomiyelit klinik olarak 4 dönemde incelenir ; Akut Dönem Subakut Dönem Kronik Dönem Rezidüel Dönem
Osteomiyelit Komplikasyonları KEMİK ENFEKSIYONLARI (OSTEOMIYELIT)-1 Osteomiyelit Komplikasyonları Lokal Komplikasyonlar 1. Ekstremite kısalıkları 2. Patolojik kırıklar 3. Septrik artrit 4. Eklem hareketlerinde kısıtlama 5. Cilt kanseri
Osteomyelit’e bağlı kısalık
KEMİK ENFEKSIYONLARI (OSTEOMIYELIT)-1 Genel Komplikasyonlar: Bakteriyemi Septisemi Perikardit Plörit Pnömoni
2.Eklem Enfeksiyonları (Septik Artrit) Eklem enfeksiyonlarına septik artrit denir. Mikroorganizmalar ekleme başlıca bulaşma yolları: Kan yolu Komşuluk yolu Doğrudan bulaşma Septik Artrite neden olan mikroorganizmalar staphylococcus ve streptococcus’lardır. Septik artrit en sık olarak diz ve kalça ekleminde görülür.
Septik Artrit
Septik Artrit
2.Eklem Enfeksiyonları (Septik Artrit) Klinik Belirti ve Bulgular Eklem çevresinde şişlik, kızarıklık, ağrı, hareketsizlik ve lokal ısı artışı vardır. Tedavi uygulanmayan vakalarda eklem kapsülü parçalanır, enfeksiyon yumuşak dokulara yayılır, sinüs oluşturarak deri yüzeyine açılabilir.
2.Eklem Enfeksiyonları (Septik Artrit) Tanı ve Tedavi Septik artritde tanı koymada hasta hikayesi, fizik muayene, laboratuar testleri ve radyografiden yararlanılır. Septik artrit tanısı kesinse tedavi, cerrahi drenaj ve irigasyondur. Antibiyoterapi, Yatak istirahati, Ekstremite atele alınarak yüksekte tutulur.
3. KEMİK VE EKLEM TÜBERKÜLOZU Tüberküloz basilinin neden olduğu özel enfeksiyondur. Genelde sekonder olarak görülür. Tüberküloz basilleri,primer odaktan kan yoluyla kemik ve ekleme ulaşır. Tüberküloz basillerinin kemik yerleşimleri,kanlanmanın fazla olduğu spongioz kemikler ile uzun kemiklerin metafizleridir
3. KEMİK VE EKLEM TÜBERKÜLOZU Enfeksiyon odağında , önce kemik trabeküllerinde parçalanma, yaygın hücre nekrozu ve en sonunda abse oluşur. Tüberkülozda oluşan bu abseye soğuk abse denir. Nekrotik doku birikintileri beyaz, kirli sarı renkte ve parçalanmış peynir kalıntılarına benzediğinden, peynirleşme anlamında kazeifikasyon nekrozu adını alır.
3. KEMİK VE EKLEM TÜBERKÜLOZU Klinik Belirti ve Bulgular İştahsızlık, Halsizlik, Kilo kaybı, Ağrı Lokal ağrı, Eklem sertliği, Ankiloz
3. KEMİK VE EKLEM TÜBERKÜLOZU TANI Anamnez, Fizik Muayene, Kan Testleri, Eklem sıvı analizi, Abse kültürü, Biyopsi, Balgam muayenesi, Cilt testi ( PPD ) Radyografi’den yararlanılır.
3. KEMİK VE EKLEM TÜBERKÜLOZU Tedavi Kemik ve eklem tüberkülozunda tıbbi ve cerrahi tedavi uygulanır. Antitüberküloz ilaçlar ikili, üçlü kombinasyonlar şeklinde uzun süre verilir. Cerrahi tedavi olarak hastalık odağı kürete edilir ve greftlenir. Eklem harap olmuşsa ameliyatla “ artrodez “ uygulanır.
4. POTT hastalığı ( vertebra tüberkülozu ) Tüberküloz basilleri bedende çeşitli kemik ve eklemlerde lokal tüberküloz hastalığına neden olur. Tüberkülozun en sık görüldüğü yer vertebralardır. Hastalık sıklıkla torakal ve lomber vertebralarda görülür. Bu bölgede, kazeifikasyon nekrozu ve soğuk abse gelişir.
Pott Hastalığı
MR (POTT)
4. POTT hastalığı ( vertebra tüberkülozu ) Klinik belirti ve bulgular Kas spazmı, sırt ağrısı Bel ve sırt hareketlerini kısıtlanması. Gibbus ( vertebra korpuslarının oduncu kaması gibi çökmesiyle gelişen sivri köşeli kamburluk ) Soğuk absenin drene olduğu sinüsler Paralizi ve parapleji
4. POTT hastalığı ( vertebra tüberkülozu ) Klinik belirti ve bulgular Tedavi Pott hastalığında antiTbc ( tüberküloz ) tedavi uygulanır. Radyolojik olarak vertebra korpusu ve intervertebral diskin parçalanmış olduğu görülürse, cerrahi tedavi uygulanır. Cerrahi girişimle abse drene edilir, kazeöz birikinti kürete edilir ve füzyon uygulanır. Füzyon vertebra artrodezine verilen isimdir. Vertebra artrodezi , genellikle hastanın krista iliakasından alınan kemik parçasının, vertebralar arasına yerleştirilmesiyle yapılır.
5. KEMİK TÜMÖRLERİ Primer kemik tümörleri Sekonder kemik tümörler(Metastatik) Metastatik kemik tümörleri oldukça yaygındır. Sıklıkla meme, akciğer, prostat, böbrek, yumurtalık ve tiroid bezideki malign tümörler kemiğe metastaz yapar. Metastatik kemik tümörlerinin prognozu iyi değildir.
5. PRİMER KEMİK TÜMÖRLERİ Kıkırdaktan Kaynaklananlar: Benign tümörler : Osteokondrom Malign tümörler : Kondrosarkom Kemikten kaynaklanan tümörler: Osteoma, Osteoid osteoma Osteojenik sarkoma
Kemik iliğinden kaynaklanan malign tümörler Multipl myeloma Retikülüm hücreli sarkom Kaynağı bilinmeyen tümörler : Dev hücreli (Giant Cell) Ewing sarkomu
Osteokondroma
Kondrosarkoma
Multiple Myeloma
Ewing Sarkoma
6. KIRIKLAR Herhangi bir kuvvet zoru ile kemik bütünlüğünün bozulmasına KIRIK denir. Kırıklar,ev kazaları,iş kazaları,motorlu taşıt kazaları,spor kazaları ve kemik hastalıkları gibi çeşitli nedenlerle olabilir. Kırıkların görülme sıklığı,bulunduğu yere göre farklılık gösterir.
6. KIRIKLAR Erişkinlerde en sık görülen kırık kaburga kırıklarıdır. Femur kırıkları,gençlerde ve orta yaştaki erişkinlerde en sık görülen kırıklardır. Yaşlılarda sıklıkla kalça ve el bileği kırıkları görülür.
Femur Fraktürü
Pelvis Fraktürü
KIRIKLARIN SINIFLANDIRILMASI Oluş Mekanizmasına Göre; Direkt Kırıklar İndirekt Kırıklar Kopma Kırıkları Yorgunluk Kırıkları Patolojik Kırıklar
6. KIRIKLAR Kırık Hattına Göre ; Transvers kırıklar Oblik kırıklar Spiral kırıklar Longitidunal kırıklar Parçalı kırıklar
A.Kırığın Derecesine Göre ; Tam (Komplet) kırık Tam olmayan (inkomplet) kırık Kırık uçlarının içiçe girdiği (İmpacted) B.Kırığın Anatomik Yerleşim Yerine Göre Distal kısım kırığı Orta kısım (mid shaft) Proksimal kısım kırığı
C.Kırığın Dış Ortamla Olan İlişkisine Göre; Açık kırık Kapalı kırık D.Kırığın Eklemle İlişkisine Göre ; Artiküler kırık Ekstrakapsüler kırık İntrakapsüler kırık
Kırık Belirti ve Bulguları Şişlik Deformite Ekimoz Ağrı Hassasiyet Duyu kaybı Fonksiyon kaybı Anormal hareket Krepitasyon (Çıtırtı sesi) Hipovolemik şok
Kırık İyileşmesini Etkileyen Faktörler Kırılan kemiğin yeterince kanlanmaması kırık iyileşmesini geciktirir. Kırık uçlarının birbirinden uzakta olması kaynamayı geciktirir. Kemik hastalıkları iyileşmeyi kötü yönde etkiler Hastanın yaşı ne kadar genc ise kırık o kadar erken iyileşir. Vitaminler (A,B,C,D) ve mineraller (Kalsiyum,fosfor,çinko) olumlu yönde etkiler. Anabolizan hormonlar, proteine bağlı kalsiyumun artmasına bağlı olarak kırık iyileşmesine faydaları olur. Tiroid hormon, Somototropik hormon ve insülin kırık iyileşmesini olumlu yönde etkiler. Kortikosteroidler iyileşmeyi kötü yönde etkiler.
KIRIK KOMPLİKASYONLARI Arter yaralanması Volkmann İskemik kontraktürü Periferik sinir yaralanmaları Yağ embolisi Enfeksiyon Avasküler nekroz Kötü pozisyonda kaynama Kaynamama Büyüme ve gelişme kusuru
YUMUŞAK DOKU YARALANMALARI Ekstremitelerde kemik dışındaki oluşumların tümü yumuşak dokudur. Eklemlerin bütünlüğünü yumuşak dokular sağlar. Yumuşak doku yaralanmalarını başlıcaları: 1.Ligament yaralanmaları(burkulmalar) 2.Kas-tendon yaralanmaları(İncilmeler) 3.Meniskus yaralanmaları 4.Çıkık ve subluksasyonlar
KAS VE İSKELET SİSTEMİNİN DİĞER HASTALIKLARI Çok sayıdaki hastalıkların başlıcaları; Paget hastalığı Osteoporoz Osteomalazi Karpal tünel sendromu Skolyoz
A. PAGET HASTALIĞI Anormal kemik yapımı ve yıkımı ile karakterize, metabolik bir kemik hastalığıdır. Daha çok orta ve üzeri yaşta erkeklerde gözükür. Sıklıkla lomber, sakral vertebralar; kafa kemikleri; pelvis kemikleri ve femur üst yarısında görülür. Kafa kemiğindeki kalınlaşmalar nedeni ile körlük, işitme kaybı ortaya çıkabilir. Semptomatik tedavi uygulanır.
B. OSTEOPOROZ Kemik yoğunluğunun ilerleyici azalması ve kemik dokusunun incelmesi ile karakterize bir hastalıktır.
Osteoporoz
Osteoporoza yol açan bazı risk faktörleri şöyle tanımlanabilir; Ailede osteoporoz öyküsü Besinlerle yeterince kalsiyum alınmaması Hareketsizlik Beyaz veya sarı ırktan olma İnce ve kısa boyluluk Hiç gebe kalmamış olmak Kortikosteroid ve yüksek doz tiroid hormonu gibi bazı ilaçları kullanmak Erken menopoz Sigara ve alkol kullanımı.
Belirtiler ve Komplikasyonlar Kemik yoğunluğu yavaş yavaş azaldığından uzun süre, bazen ise hiç belirti vermeyebilir. Kemik yoğunluğu azaldıkça sıklıkla omurgada oluşan küçük çökme kırıkları sırt ağrıları ve deformitelere yol açar. Omurga üzerine basıldığında o bölge ağrılıdır. Ağrılar kendiliğinden bazen küçük bir hareketle başlayıp birkaç hafta devam edebilir, sonra giderek azalır.
Tanı: Kırığı olan hastalarda tanıya bulgular, muayene ve direkt grafiler ile ulaşılır. Kemik yoğunluğunu ölçen çeşitli yöntemlerle tanı konabilir. Bunlardan en yaygın olanı DEXA adı verilen dual enerjili X- ışınlı abzorpsiyometri yöntemidir. Bu yöntemde düşük dozda radyasyon kullanılır (direkt grafiden daha düşük); güvenli ve ağrısızdır ve 5-15 dakika arasında sürer.
Önlem ve Tedavi Osteoporozun önlenmesi başlıca diyet ya da ek kalsiyum desteği, egzersiz, sigaranın bırakılmasına ve hazırlayıcı başka faktörleri ya da hastalıkları ortadan kaldırmaya yönelik olmalıdır. Tedavide ise kemik yoğunluğunu korumaya ya da artırmaya yönelik çeşitli ilaç tedavilerini kullanılır.
C. OSTEOMALAZİ Osteomalazi, erişkinlerde kemiklerin yumuşamasıyla seyreden, kemiğin inorganik kısmının bozulduğu, metabolik bir kemik hastalığıdır. Osteomalazinin çocuklarda gelişen şekline raşitizm denir.
Osteomalazinin Başlıca Nedenleri Ca, fosfor ve D vitamininin yeterince alınamaması Ca, fosfor ve D vitamininin absorbsiyon bozukluğu nedeniyle, barsaklardan yeterince absorbe olamaması Aşırı laksatif kullanımı Gebelik ve laktasyonda aşırı mineral kaybı Renal tübüler fonksiyon kaybı nedeniyle, mineral kaybı olması Güneş ışınlarından yeterince yararlanılmaması
Osteomalazide Başlıca Şikayetler Bel ağrısı Kaslarda güçsüzlük Yürüme güçlüğü Diş çürümeleri, dişlerde dökülme Tetani, kas krampları
TEDAVİ Kalsiyum, fosfor ve proteinden zengin besinler ve günde 5000- 10000 ünite D vitamini verilir.
D. KARPAL TÜNEL SENDROMU Karpal tünelden geçen median sinirin sıkışmasıyla ortaya çıkan tabloya karpal tünel sendromu denir.
Başlıca Klinik Belirtiler Ağrı His kusuru Tenar kaslarda atrofi
TEDAVİ Karpal tünel gelişmesinde, el ve kolu zorlayan hareketlerin, vibrasyonun ve soğuğun da rol oynadığı düşünülmektedir. Tedavide başlangıçta el bileği atele alınır, NSAİD verilir. Hastanın şikayetleri geçmiyorsa cerrahi olarak karpal transvers ligament kesilerek, sinir baskıdan kurtarılır.
Karpal Tünel
E. SKOLYOZ Omurganın sola yada sağa doğru eğriliğine skolyoz denir. Omurganın boyun, sırt ve bel bölgelerindeki açılanmaları fizyolojik, yana doğru olan açılanmalar ise patolojiktir ve vertebralardaki rotasyonla birliktedir. Radyografide saptanan yana eğilme, 10 derecenin üzerinde ise, skolyoz olarak kabul edilir. Skolyozun en sık görülen şekli “ idiopatik skolyoz”dur. İdiopatik skolyoz genellikle adelosan yaştaki sağlıklı kişilerde görülür.
Skolyoz
İdiopatik Skolyozda Tedavi Adölesan idiopatik skolyozda, 20 derecenin altındaki skolyozlar, 6 ayda bir çekilen X-ray grafileriyle izlenir. Eğrilikte artma görülürse korse kullanılmaya başlanır. 60 derecnin üzerindeki eğriliklerde cerrahi tedavi uygulanır.
ORTOPEDİK HASTALIKLARA İLİŞKİN BAŞLICA SORUNLAR 1.Hareket kaybı Travmaya bağlı Akut Kronik Tedaviye bağlı Bu komplikasyonların gelişmesini ROM egzersizleri engelleyebilir. (kalça abdüksiyon- addüksiyonu, diz ekstansiyonu, karın, kalça ve bacak kasları egzersizleri …) 2. Ağrı 3. Spazmlar Gelişmesinde kas dokusunu iskemisi ve hipoksi rol oynar. 4. Kontraktürler
Bacaklardaki krampları önlemek için; Hastanın pozisyonu sık sık değiştirilir. Hasta üstüne örtülen örtülerin oluşturacağı ağırlığı gidermek için bacaklar üzerine tel kafes konulur. Doktor isteminde belirlenen aktif ve pasif egzersizler, hastaya yaptırılır. Refleks inhibisyon uygulanabilir. Kasılan baldır kaslarının zıt tarafındaki kaslar kasılarak gevşeme sağlanır. Bunun için hastaya, kramp olan taraftaki ayak ve parmaklarını, eliyle dorsofleksiyona getirmesi söylenir. Bu uygulamayla, ayak bileğinde 90 derecelik açı oluşur ve baldır kaslarına, motor sinir implusların geçişi, önlenir.
ORTOPEDİK HASTALIKLARDA UYGULANAN BAŞLICA TEDAVİLER İSTİRAHAT FİZİK TEDAVİ ROM egzersizler Sıcak uygulama Soğuk uygulama Masaj Egzersizler İzotonik İzometrik Resistive ( dirence karşı )
KOLTUK DEĞNEKLERİ BASTONLAR YÜRÜTEÇLER KORSELER ALÇILAR Kırıkları tespit etmek Deformiteleri önlemek Deformiteleri tedavi etmek Kas-iskelet sistemine ilişkin cerrahi girişimlerden sonra, belli bir kısmın hareketsiz kalıp, iyileşmesini sağlamak amacıyla yapılır.
TRAKSİYON TRAKSİYONUN AMAÇLARI; Kırıkları redükte etmek Ağrılı kas spazmlarını gidermek Deformiteleri önlemek yada düzeltmek Yapışıklıkları açmak Hareketsizliği sağlamak CİLT TRAKSİYONU Buck ekstansiyonu (Ağrılı kas spazmlarını gidermek, Hareketsizliği sağlamak ) Bryant traksiyonu : (küçük çocuklarda femur kırıklarının redüksiyonu için kullanılır. ) Russell traksiyonu ( en sık kullanılan cilt traksiyonu ) İskelet traksiyonu Dengeli traksiyon
TRAKSİYON
Traksiyondaki Hastanın Bakımı Amaç gelişebilecek komplikasyonları engellemektir. Hemşire traksiyondaki hastaya bakım verirken Hastanın sorununu ne olduğunu, Traksiyonun hangi amaçla uygulandığını, Traksiyon cihazının nasıl fonksiyon gördüğünü, Hasta için hangi pozisyonun uygun olduğunu, Hastanın hangi hareketleri yapmasına izin verildiğini, Uygulanan traksiyona ilişkin gelişebilecek komplikasyonların neler olduğunu bilmelidir.
Hareketsizlik Nedeniyle Gelişebilecek Komplikasyonlar Hipostatik pnömoni, atelektazi Konstipasyon, dışkı tıkacı, abdominal distansiyon Dolaşım bozukluğu, ödem, tromboflebit,emboli Üriner retansiyon, böbrek taşları Oryantasyon bozukluğu, konfüzyon Sinir harabiyeti, motor fonksiyon azalması yada paralizi; ayak düşmesi Dizlerin hiperekstansiyonu, bacağın dışa rotasyonu Osteoporoz, kas atrofisi, kontraktürler, eklem sertliği Yara enfeksiyonu, enfekte basınç yaraları
Dekübit Ülserleri
KAS-İSKELET SİSTEMİNE İLİŞKİN CERRAHİ GİRİŞİMLER VE HEMŞİRELİK BAKIMI Kas iskelet sistemine ilişkin başlıca cerrahi girişimler hasarlanmış yada yaralanmış kas-iskelet sistemi yapılarını yeniden düzeltmek, değiştirmek ya da çıkarmak amacıyla uygulanır.
Başlıcaları; Artroskopi Artroplasti Artrodez Artrotomi Osteotomi Kemik grefti Tenotomi Tendon transferi Myotomi
Ameliyat Öncesi Hazırlık ve Bakım Kas iskelet sistemine ilişkin cerrahi girişimler, genellikle acil olmayan, planlanmış girişimlerdir. Kemik dokusu, enfeksiyona yumuşak dokulardan daha fazla duyarlıdır. Eklem sertliği ve kronik enfeksiyon gibi kalıcı sorunlara yol açabilir. Enfeksiyon varsa kemik kaynaması gerçekleşemez. Hastanın ameliyat öncesi hazırlığında, enfeksiyonu engellemeye yönelik girişimler önemlidir. Kas-iskelet sistemi ameliyatlarından önce uygulanacak cilt hazırlığı aseptik ilkelere uyularak ve doku travmatize edilmeden yapılmalıdır.
Ameliyat Sonrası Bakım Kemik ve eklem ameliyatlarından sonra, tam iyileşmenin olabilmesi için, hastanın uzun süre hareketsiz kalması gerekebilir. Etkin bir hasta bakımı hemşirenin komplikasyonların fizyopatolojisi ve erken bulguları konusunda bilgi sahibi olması ve uygun girişimleri yapabilmesiyle mümkündür.
Komplikasyonlar Cerrahi girişim Ameliyat öncesi mevcut patolojik durum Ameliyat sonrası uygulanması gereken hareketsizlik nedeniyle gelişebilir.
Gelişebilecek 3 büyük komplikasyon Kompartman sendromu Yağ embolisi sendromu Venöz tromboemboli
Kompartman Sendromu Kompartman sendromu sınırlı bir alanda yer alan dokuların, bu alandaki basınç artışı nedeniyle, kan dolaşımlarının ve fonksiyonlarının bozulması olarak tanımlanır. Kompartman fasial bir kılıf içinde yer alan kemik, kan damarları, sinirler, kaslar ve yumuşak dokulardan ibarettir.
Kompartman Sendromu
Kompartman sendromunda 2 önemli faktör vardır; Kompartman alanının daralması Sıkı bandajlar,alçılar,ateller Aşırı traksiyon Kompartman içindeki doku basıncının artması Kompartman içi kapsamın artışı: Kanama Damar yaralanması Pıhtılaşma hastalıkları Venöz obstrüksiyon
Kompartman Sendromunun Belirti ve Bulguları His kaybı Kas zayıflığı Ağrı Kompartman kılıfında gerginlik
Tedavinin Amacı Doku basıncını azaltmak, Lokal kan akımını düzenlemek, Fonksiyon kaybını en aza indirmek
Kompartman sendromu belirti ve bulguları varsa, dıştan bası yapan bandaj, atel, alçı gevşetilir veya çıkarılır. Bu uygulamalarla belirti ve bulgular gerilemiyorsa fasiotomi yapılır.
Yağ Embolisi Sendromu Çok sayıdaki kırıklarda yada çarpma, ezilme şeklindeki yaralanmalarla birlikte görülen, pulmoner yetersizliğe neden olan bir durumdur. Travmatik yaralanmalardan sonra hipovolemik şok gelişen hastalarda, yağ embolisi sendromu gelişme riski yüksektir. Yağ embolisi sendromu en sık pelvis, femur, tibia ya da kosta kırığı olan hastalarda görülür.
Yağ Embolisinin Belirti ve Bulguları Dispne Huzursuzluk Ajitasyon Konfüzyon Takipne Taşikardi Ateş Peteşial kanamalar Mental değişiklik
Venöz Tromboemboli Total kalça ve diz protezi uygulanan, kalça kırığı olan hastalarda, venöz tromboz yaygın görülmektedir. Bu hastalarda DVT ( derin ven trombozu ) görülme sıklığı % 45-70’tir. İki grup ortopedi hastası derin ven trombozu açısından risk altındadır; Kalça kırığı olan yaşlı hastalar Akut kafa yada spinal kord yaralanması olan hastalar.
Amputasyon ve Hemşirelik Çeşitli nedenlerle beslenmesi engellenen, sağlık için zararlı hastalık taşıyan ve varlığı fonksiyon yönünden kayıplara neden olan ekstremitelerin, kısmi yada tam olarak çıkarılmasına amputasyon denir.
Amputasyon Nedenleri Travma Trafik kazası, İş kazası, Ateşli silahla yaralanma, Kesici-delici alet yaralanması, Termal ve elektrik yanıkları, Donmalar.
Damar hastalıkları Ateroskleroz Buerger Raynaud Tromboz ve emboliye bağlı tıkanıklıklar, Gangrenler Enfeksiyonlar Tümörler Sinir zedelenmeleri Doğuştan olan ekstremite özürleri
AMPUTASYON
Diz Altı Amputasyon
Amputasyon uygulanacak hastanın bakımı Hemşire rehabilitasyon ekibinin bir üyesi olarak, hastayı hastaya amputasyonun verdiği korkularla baş etmede ve amputasyona başarılı bir şekilde uyum sağlamada yardım eder. Ayrıca fantom ekstremite hissi içinde hastayı hazırlamalıdır. Fantom ekstremite hissi ampute edilen ekstremitenin varmış gibi hissedilmesidir.
Amputasyon Komplikasyonları Kanama Hematom Cilt komplikasyonları Yara iyileşmesinde gecikme İnsizyon yerinde nekroz oluşması Eklem kontraktürleri
Kontraktürleri önlemek için yapılması gerekenler: Ameliyattan sonra güdük 24-48 saatten fazla yüksekte tutulmamalı, Güdük eksternal rotasyon ve abdüksiyon pozisyonunda tutulmamalı, Hasta günde en az 3 kez aktif yada pasif ROM egzersizlerini yapmalı, Hasta her gün belli bir süre, prone pozisyonuda yatırılmalı
Fantom ( hayali ) ekstremite hissi, yeni amputasyon uygulanan hastaların büyük çoğunluğunda görülür. Bu his, ağrıyla birlikte yada ağrısız olabilir. Fantom ekstremite hissinin neden ortaya çıktığı bilinmediğinden tedavisi de yoktur. Amputasyondan önce hastaya böyle bir sorunun olabileceği, bunun normal sayılacağı açıklanmalıdır. Amputasyon uygulanan hastaların % 1-10 unda ağrılı fantom ekstremite hissi vardır.
Güdük ve Protez Bakımı Güdük her gün kızarıklık, sıyrık yönünden gözlenmeli, ayna kullanılarak güdüğün her tarafı görülmelidir. Güdük üzerine yara bandı yapıştırılmamalıdır. Protez kullanmaya başlandıktan sonra cilt komplikasyonları yönünden gözlenmelidir. Güdük her gün sabunla yıkanmalı, durulanmalı ve kurulanmalıdır. Güdük çorabı yün olmalı, küçülmemesi için ılık suyla ve sabunla yıkanmalıdır. Hasta yataktan kalkar kalkmaz protezi takmalı ve günboyu çıkarmamalıdır. Hasta gücünü korumak için , egzersizleri düzenli bir şekilde yapmalıdır.
Kopan Ekstremitelerin Replantasyonu Replantasyon, modern cerrahinin mucizelerinden biridir, tamamen yada kısmen kopan bacak, kol, el, parmak yada bedenin diğer parçalarının, koptukları yere dikilmesi ve tekrar fonksiyon görmesinin sağlanmasıdır. Günümüzde replantasyon cerrahisinin amacı, ampute olan kısmın sadece canlı kalmasını sağlamak olmayıp, iyi fonksiyon görebilmesini de sağlamaktır.
Replantasyon için yapılması gerekenler Şokun önlenmesi ve kopan ekstremitenin bakımı: Hastanın sağlam ekstremitesinde, ayrı iki İ.V. yol açık tutulur. Kan örneği alınır, İ.V. yolla serum fizyolojik verilmeye başlanır. Hastanın tetanoz aşısı ve allerjisi olup olmadığı, herhangi bir ilaç alıp almadığı, en son ne zaman yemek yediği, sorulur. Yara, serum fizyolojikle yıkanır. Sabun, antiseptik, hidrojen peroksit doku harabiyetine neden olabileceğinden kullanılmazlar. Güdüğün üzeri serum fizyolojikle ıslatılmış steril gazlı bezle örtülür, tespit edilir ve güdük yüksekte tutulur.
Replantasyon için yapılması gerekenler Kopan ekstremite parçası, serum fizyolojikle yıkanır, serum fizyolojikle ıslatılmış steril gazlı bezle sarılır ve steril bir torba içine konur. Kopan ekstremite parçasının bulunduğu torba, içinde buz bulunan diğer bir torba içine konur. Doktor istemi doğrultusunda antibiyotik verilir. Tetanoz aşısı yapılır. Yaradan kültür alınır. Kolun ve kopan parçanın X-ray filmi çekilir. Hasta ameliyata alınır.
Kalça Eklemine Uygulanan Protezler Ve Hemşirelik Bakımı Hareketi azalmış yada hareketsiz olan ekleme, cerrahi girişimle fonksiyon kazandırılmasına, «artroplasti» denir. Kalça artroplastisini gerektiren durumlar ; Dejeneratif artrit yada romatoid artrit nedeniyle eklemin tamamen tahrip olması ve bu nedenle hastanın sürekli ağrı çekmesi, Bazı femur kırıkları yada aseptik nekroz gelişmesi, Doğuştan olan kalça hastalıkları, Metastatik kanserler nedeniyle oluşan patolojik kırıklar.
Artroplasti
Total Kalça Protezi Ameliyat öncesi; Hastaya koltuk değnekleri ve yürüteçle nasıl yürüyeceği öğretilir. Kalçasını 90 dereceden fazla fleksiyona getirmeden yataktan tekerlekli sandalyeye nasıl geçeceği öğretilir. Koltuk değnekleri ve yürütecin kullanılabilmesi için üst ekstremitelerin güçlü olması gerektiğinde, hastaya üst ekstremitelere güç kazandıracak egzersizler de öğretilir.
Ameliyat sonrası; Ameliyattan sonraki ilk 2 gün hastanın dikkatli bir şekilde yataktan kaldırılmasına ve çok kısa süre yatağın yanında durmasına izin verilebilir. Hasta sırtüstü yatarken 2 saatte bir sırt bakımı yapılmalıdır. Protez uygulanan ekstremitenin nörovasküler durumu 1-2 saatte bir değerlendirilmelidir.
Ameliyat sonrası; Hasta pembe balgam çıkarabilir. Bu, kemik çimentosunun akciğerlerden atılması nedeniyle olabilir, tehlikeli bir durum değildir. Ameliyatın 5-6. günü fizik tedaviye başlanmalıdır. Hastaya verilmesi gereken en önemli bilgi kalçanın 90 derece üzerinde fleksiyon yapmaması, addüksiyonu, internal ve eksternal rotasyonunu önlemektir.
Uygun pozisyonu sağlamak için önerilmesi gerekenler; Bacak bacak üstüne atmayın, otururken dizlerinizi birbirinden ayrı tutmak Ayakkabı ve çorap giyerken kalçayı fleksiyon pozisyonuna getirmemek Kalça fleksiyon kontraktürünü önlemek için 1 saatten uzun süre oturmamak Alçak sandalyeye oturmamak Günde 2 defa 30 dakika yüzü koyun yatmak Addüksiyonu önlemek için sırtüstü yatarken iki dizinizin arasına küçük bir yastık koymak
Total Diz Protezi Total diz protezi de kalça protezi gibi osteoartrit yada romatoid artrit nedeniyle tahrip olmuş eklemdeki ağrıyı gidermek, eklem fonksiyonunu düzeltmek amacıyla uygulanır. Ameliyat öncesi ve sonrası bakım total kalça protezi için uygulanacak bakıma benzer.
Diz Protezi
TEŞEKKÜRLER