HEMŞİRELİKTE TEMEL KAVRAMLAR

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
T. C. ANKARA VALİLİĞİ İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ Eğitim Şube Müdürlüğü www
Advertisements

SINIF YÖNETİMİ Sınıf; eğitim-öğretim etkinliklerinin
SAĞLIĞIN TANIMI: KİŞİLERİN, SADECE HASTA OLMAMASI HALİ DEĞİL, BEDENEN, RUHEN VE SOSYAL YÖNDEN TAM BİR İYİLİK HALİDİR. Sağlık Otoriteleri tarafından kabul.
Beyin Temelli ve Basamaklı Öğrenme S
KİMLİK GELİŞİMİ VE KENDİNİ KABUL
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
SAĞLIKLI YAŞLANMA: SOSYAL BİR OLGU
HÜMANİSTİK ÖĞRENME Hümanistik yaklaşımlar bireyin öznel algıları üzerinde yoğunlaşırlar. Buna göre bireyin kendine dünyayı ve olayları yorumlama biçimi.
İlköğretim Fen Bilimleri Dersi Öğretim Programı
SAĞLIK.
2 SINIF YÖNETİMİ Prof.Dr. Mustafa Ergün
1. Sağlık ve Sağlık Düzeyini Etkileyen Faktörler
SINIF YÖNETİMİ ÇOCUK EĞİTİMİ “ÇOCUĞUN RUHSAL GELİŞİMİ”
REHBERLİK.
KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ
KAPSAMLI SAĞLIK BAKIMI
Kavram Haritası Tekniği
YANSITICI DÜŞÜNME.
EĞİTİMİN TOPLUMSAL TEMELLERİ
0-6 YAŞ GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ
Erken Eğitim Şeyda Altuntaş
FARKLILILAR.
HUKUK: kişilerin birbirleriyle ve toplumla olan ilişkilerini düzenleyen ve devlet gücüyle uyulması zorunlu hale getirilmiş kurallardır . Kanunların esas.
ERGENLİK DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ VE SORUNLARI
14 - KAVRAM HARİTALARI KAVRAM HARİTALARI.
7-19 YAŞ AİLE EĞİTİMİ PROGRAMI
PSİKOLOJİ İLE DİĞER BİLİM DALLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ
REHBERLİK SERVİSİNİN TANIMI VE İLKELERİ
YAŞAM BOYU SAĞLIK.
Yrd. Doç. Dr. Özdem Nurluöz
Eğitimin ve Toplum.
KENDİNİ TANIMA Ses tonumuzun ve davranışlarımızın, yani iletişimde mesajlarımızın % 90'ının kontrolünü elimizde tutabilmemiz ancak kendimizi tanımamızla.
BİLGİ, BİLİM VE PSİKOLOJİ
KİŞİSEL GELİŞİM & İKY.
ÖĞRENME KURAMLARI Bilindiği gibi öğrenme , yaşam boyu devam eden ve davranışta kalıcı değişiklikler oluşturan bir süreçtir. Sağlıkla ilgili eğitim etkinlikleri.
HEMŞİRENİN EĞİTİMCİ ROLÜ
BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN. BÖLÜM 7 AHLAKİ GELİŞİM, DEĞERLER ve DİN.
BÖLÜM 5 Birey, Toplum ve Başkaları: Sosyal Beceriler.
Öğrenciyi Tanıma Yrd. Doç. Dr. İhsan Sarı.
Aile Hekimliğinde Sürekli Sağlık Bakımı
Özel Gereksinimli Öğrenciler ve Fen Öğretimi
HEMŞİRELİĞİN KAVRAMSAL ÇERÇEVESİ
HEMŞİRELİK FELSEFESİ VE BAKIMDAKİ DEĞİŞİMLER
Sağlık hizmetleri 11/E SBT Giresun/Bulancak 2016
Motivasyon Dürtüler Güdüler
HEMŞİRELİĞİN TARİHÇESİ ve DOĞASINI OLUŞTURAN KAVRAMSAL ÇERÇEVE
Temel Kavramlar Hastalık Nedir? Modern Tıp Geleneksel Tıp-Yerel Tıp
Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ
GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ
2 SINIF YÖNETİMİ Yrd. Doç. Dr. Süleyman KARATAŞ
Yapılandırmacılık (Oluşturmacılık / Constructivism)
Beslenme Durumunun Saptanması GİRİŞ
Deney Bilimsel bir gerçeği kanıtlamak için yapılan deneyler, bilimsel olayların çocuklar tarafından somut bir şekilde yapılmasını sağlamakta ve çocukların.
Dr. Aysel BADIR ERİŞKİN SAĞLIĞI II
2 SINIF YÖNETİMİ Prof.Dr. Mustafa Ergün
Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
Öğretimin Planlanması
Adler’in Yaklaşımı Temel Kavramlar Aile bütünlüğü:
Fen Öğretiminin Genel Amaçları Prof. Dr. Fitnat KAPTAN Arş. Gör. Dr
REHBERLİK PSİKOLOJİKDANIŞMANLIK VE İLGİLİ BİLİMLER
II.BÖLÜM GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR. Kazanımlar Bu üniteyi tamamladığınızda aşağıdaki hedeflere ulaşmanız beklenmektedir: Gelişimle ilişkili olan.
10. hafta: Özel gereksinimli bireylerin korunması, ihmal ve istismar
Eğitim; bireyin içinde yaşadığı toplumda yeteneğini, tutumlarını ve olumlu değerdeki diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçler toplamıdır. Bireyin.
Güdülenme ve Bireysel Farklılıklar
AİLEDE İLETİŞİM.
EĞİTİME GİRİŞ Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
Erken Çocukluk Döneminde Sağlık Bilimleri Fakültesi
KAVRAM HARİTALARI.
Çağdaş Gelişmeler Işığında Ana Dili Öğretimi
Sunum transkripti:

HEMŞİRELİKTE TEMEL KAVRAMLAR Doç. Dr. Yurdanur DİKMEN Hemşirelik Esasları Anabilim Dalı 2015

Neler öğreneceğiz? Kavram nedir? Hemşirelikte Temel Kavramlar İnsan Kavramı Temel İnsan Gereksinimleri Sağlıklı Bireyin Tanılanması Sağlık & Hastalık Kavramları Sağlık ve Hastalık Modelleri Sağlık Davranışları ve Etkileyen Faktörler

Kavramın tanımı Kavram, düşünceyle kavranılan demektir. Kavram, insan zihninde anlamlanan, farklı obje ve olguların değişebilen ortak özelliklerini temsil eden bir bilgi formudur/yapısıdır ve bir sözcükle ifade edilir.

Kavram, nesnel gerçekliğin insan beyninde yansıma biçimidir. Kavramlar algılama-yarılama yoluyla gerçekleşir. Duyular aracılığı ile olgular, imajlar ve objeler algılandıktan sonra yargılanıp düşüncemizde, zihnimizde soyut bir hale getirilir.

İmaj içeren bu soyut düşünceye İşte, İmaj içeren bu soyut düşünceye KAVRAM denir.

KAVRAMLAR Soyuttur: düşüncenin tanımıdır. Geneldir: algılanan özellikler bu özelliklere sahip nesnelere yayılır. Ölçülebilir: davranışlarla ölçülebilir. Bellekte saklanabilir.

Kavram; bireysel algılama deneyimi ile bir objeye/olaya ait nitelikleri bütünleyen düşünceleri formüle eden bir araçtır. Hemşirelik, insan, çevre, sağlık/hastalık vb. kavramlar, hemşirelik disiplinini oluşturan bilimsel içerikte yer alan temel kavramlardır.

Bir bilim ve sanat olarak tanımlanan hemşirelik disiplininde geliştirilen kuram ya da modeller, hemşirenin hasta bakımına sistematik yaklaşımını sağlayan araçlardır. Hemşirelik kuram ve modellerinden dolayısıyla hizmetten söz edebilmek için en sık kullanılan hemşirelik tanımları ve bu tanımlarda yer alan temel kavramları ele almak gerekir.

KURAM NEDİR? Görüş demektir. Olayları açıklayan genel ilkedir. Kavramlar arasındaki ilişkiyi sağlar. Bilimsel bilginin ortaya çıkmasını sağlar.

Kavramları Öğrenmek Hemşireye neler kazandırır? Analitik düşünebilme yeteneğini geliştirir Bakım işlevlerinde amaç belirleme ve geliştirme yeteneğini kazandırır Uygulama, eğitim, araştırma işlevlerine rehberlik eder Rollerini, işlev ve uygulamalarını algılamasını sağlar

Kavram Öğrenme Kavram öğrenme birey dünyaya geldiğinde başlar, ölünceye kadar devam eder. Çocuğun ilk geliştirdiği kavram belki de biberon kavramıdır. Yaş ilerledikçe çocuk daha karmaşık kavramları öğrenir. Çocuklar kavramların örneklerini rastlantısal olarak deneyim kazanarak öğrenirler. Kavram öğrenmenin planlı biçimde öğretimi okullarda gerçekleşir.

Kavram hangi öğrenme yöntemiyle öğrenilirse öğrenilsin, iki aşamada gerçekleştirilir. İlk aşama kavram oluşturma, ikinci aşama ise kavram kazanmadır.

İster çocuk, ister yetişkin olalım, hiç bilmediğimiz yeni bir alanda bir şeyler öğrenmeye ve kavramlar geliştirmeye başladığımız zaman, mutlaka somut yaşantılara gereksinimimiz olacaktır. Böyle bir durumda görsel-işitsel eğitim araçları kullanılacaktır. Çünkü somut yaşantıları ancak bu araçlar kazandırabilir.

Kavram Haritaları Kavram haritaları, kavramların ve bu kavramlar arasındaki ilişkilerin grafiksel bir teknikle sunulmasıdır. Kavram haritaları bilginin zihinde nasıl anlamlandırıldığı ve kavramlar arasındaki bağların zihinde nasıl yapılandırıldığını ifade eden şematik bir gösterimdir. Bir kavram haritası daha geniş bir kavram başlığı altındaki kavramların birbirleriyle ilişkilerini gösteren iki boyutlu bir şemadır.

Kavram Haritalarının Yararları Kapsam oluşturulması ve bütünleştirilmesinin değerlendirilmesinde kolaylıkla kullanılabilir. Kavram haritaları, öğrenci merkezli, öğrenci aktif yöntemlerdir ve öğrenciyle öğretmen tartışarak bir haritayı oluşturduklarında öğretmen öğrenci etkileşimini teşvik eder. Kavramlar arasındaki doğrusal ilişkilerin tanımlanmalarına yararlı bir alternatif oluşturur. Bir sistem içindeki ilişkilerin gösterilmesinde yararlı alternatiflerdir. Düşünmeyi sağlar, ezberciliği ortadan kaldırır Kavram haritası yönetimini diğerlerinden üstün kılan öncelikli avantajı, esas fikirlerin görsel sunumunu elde edilebilir kılmasıdır. Öğrenmeyi gözle görülebilir biçimde arttırır. Farklı öğrenme şekillerine ve öğrenciler arasındaki diğer bireysel farklılıklara hitap eder. Pek çok değişik konu, öğretim aşaması ve not seviyesi için uygundur. Öğrenilmesi, öğretilmesi ve kullanılması kolaydır.

Kavram haritalarının yapımında izlenmesi önerilen genel kurallar şunlardır: Öğretilecek konunun kavramları listelenir. Kavramlar listesinde en genel veya en üst düzeyde olan sözcük ayrı bir sayfanın başına yazılır. Bundan sonra öğretilmek istenen ilişkili kavramlar aşamalı bir düzende sayfaya yerleştirilir.

3. Kavramlar haritadaki diğer sözcüklerden kolayca ayırt edilebilmelidir. Bunun için kavramlar kutu veya yuvarlak içine alınır. 4. Öğretilmek istenen kavramlar arası ilişkiler, genelleme ve ilkeler ayrıca listelenir.

5-Kavram haritasında iki kavram arasındaki ilişkiyi göstermek üzere iki kutu bir çizgi ile bağlanır. Bazı hallerde ilişkinin yönü önemli olduğu için belirtilecek ilişki yönü ok ile gösterilir. 6-Harita çok sayıda kavramı, ilişkiyi ve ilkeyi içeriyorsa önce en önemli elemanları topluca gösteren bir genel harita, sonra genel haritanın bölümlerini ayrı gösteren ayrıntılı haritalar yapılmalıdır.

Örnek-1

Örnek-2

Örnek-3 KALEM Metal Plastik Tahta Çizmek Boyamak Yazmak Yapılır Tükenmez Kalem Çizmek Boyamak Yazmak Yapılır Kullanılır Çeşitleri vardır Keçeli Kalem Kurşun Kalem Dolma Kalemi

ÖDEV: Bu sınıftaki tüm öğrenciler, kendisini anlattığı bir kavram haritası hazırlayacaklar!!!!!!!! Bu kavram haritasını çizgisiz bir kağıda hazırlayarak, haftaya Pazartesi gününe kadar benim odama bırakacaklar!!!!!!!!!

HEMŞİRELİKTE TEMEL KAVRAMLAR

İnsan bedensel, duygusal, sosyal ve entellektüel gereksinimleri olan bir bütündür. Bireyin sağlıklı olabilmesi için tüm bu gereksinimlerinin dengeli ve yeterli bir biçimde karşılanması gerekir.

Hemşirelik birey, aile ya da toplumun sağlık ve hastalıkları ile ilgili gereksinimlerini saptar ve bu gereksinimleri karşılamada bireye yardımcı olur. Hemşireliğin temel amacı insana yardımdır, diğer bir deyişle kendi temel gereksinimlerini karşılayamayan bireylere yardımdır.

Hemşirelik mesleğinin tüm boyutlarını etkileyen ve onu yönlendiren temel kavramlar; İNSAN SAĞLIK HASTALIK ÇEVRE

Şekil 1: Hemşirelikteki Temel Kavramların İlişkisi Toplum-çevre insan Sağlık Hastalık Şekil 1: Hemşirelikteki Temel Kavramların İlişkisi

Bu kavramlarının en önemlisi ise insandır. Çünkü sağlıklı ya da hasta insan olmadan hemşirelik var olamaz. Hemşirelik bakımının odağında insan vardır. Bu kavramlar arasındaki ilişki sonucu hemşirelik bakımının temellendiği hemşirelik kuramları (bakım modelleri) ortaya çıkar.

İnsan Kavramı Insan, biyolojik, psikolojik, sosyal ve kültürel bir varlıktır. Bu nedenle insanı biyolojik, psikolojik, sosyal ve kültürel yönü ile bir bütün olarak ele almak gerekir.

İnsanla uğraşan bir sağlık disiplini olarak hemşirelik hizmetlerinin odağı insandır. Hemşireliğin temeli, hasta/sağlıklı bireyi anlamaya, tanımaya dayanır. O nedenle insanı, dolayısıyla kendi varlığımızı daha bilinçli olarak tanımamız önemlidir.

İnsan tanımları Türkçe sözlüğe göre; toplum halinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, gözlemleri sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlıdır. Diğer bir tanım; iki eli olan, iki ayak üzerinde dolaşan, sözle anlaşan aklı ve düşünme yeteneği olan en gelişmiş canlıdır.

Psikoloji bilimine göre insan; diğer canlılardan daha yüksek duygusal, bilişsel (kavrama), gelişimsel güçleri olan canlıdır. Sosyoloji bilimine göre insan; diğer canlılara bakarak, kültürel değerler yaratan, toplumsal kurallar koyarak toplum içinde yaşayabilen varlıklardır.

Hemşire liderlere göre İNSAN Orem'e göre insan, hayatını devam ettirebilmek için kendi öz-bakımlarını karşılayabilen varlıktır. Orem’e göre hemşireliğin ilgi alanı; insan sağlığının ve yaşamının devamı, hastalıklardan ve sakatlıklardan kurtulması ve onların olumsuz etkileri ile baş edebilmesi yani bireysel bakımını üstlenebilmesi için duyduğu gereksinimlerin karşılanmasıdır. İnsan ve çevre birbirleriyle bir bütün oluştururlar ve bunların birindeki değişiklik öz-bakım sistemini etkileyebilir.

Henderson; insan kavramını biyolojik, psikolojik, sosyolojik ve ahlaki bileşenler üzerine temellendirmiştir. Henderson, insanın on dört temel gereksinimini (yeme-içme, solunum,boşaltım, uyku, güvenlik, eğlence, inançlar….vb) oluşturmuştur. Bu gereksinimlerin insanın değişik yaşam biçimlerinden kaynaklanan doyurulma biçimleri vardır. Bu yüzden insana bakım vermek için onu tanımak ve gereksinimlerini bilmek önemlidir.

Abdellah ise insanları fizyolojik-bedensel ve emosyonel, sosyal gereksinimleri olan varlıklar olarak açıklamıştır. Bu gereksinimlerin karşılanmasını ise hemşireliğin ilgi alanı olarak ele almıştır. İnsanlara mevcut sorunlarının tanınması ve hafifletilmesi yoluyla yardım edileceğini, her bir sorunun çözümü ile kişinin sağlıklı duruma dönebileceğini veya kişinin sorunla başa çıkabileceğini vurgulamıştır.

Abdellah kuramında “holizim” (bütünlük) ve ‘hümanizm’ kavramları üzerinde durmuştur. Ona göre hasta birey bir bütündür, parçaları ise onun sorunudur ve bütün parçalarından büyük değildir.

HOLİZİM Çağdaş Sağlık Bakımı HÜMANİZM

HÜMANİZM ve HEMŞİRELİK Hümanizmin amacı, bireylerin gereksinimlerini karşılama hakkına sahip olmalarıdır. Hümanist görüşe göre insan her şeyin üzerindedir. İnsan doğada eşi benzeri olmayan bir varlıktır.

HOLİZM ve HEMŞİRELİK Holizm kavramı, mantıksal olarak hümanizmden ortaya çıkmıştır. Holizm, bireyi parçaların bir bütünü olarak görür ve bireyin bütün yönleriyle ilgilenir.

Holistik teoride bütün yaşayan organizmalar, birbirini etkileyen birleşmiş bütünler olarak görülür. Bu görüş ışığında, bir parçadaki bozukluk bütün sistemin bozukluğudur.

Zihin ve beden ayrı değildir. Bir bölümü etkileyen, tümü etkiler. Holistik görüş, felsefesi “bütüncül görüş” anlamına gelir.

Günümüzde “bütüncül sağlık” görüşü; Tüm insanlara, kendi çevreleri içinde yaklaşım gösterilmesini öngörür ve bireyin fiziksel, mental, sosyal bir varlık olduğunu ve her bireyin diğerlerinden ayrı bir nitelik taşıdığını kabul eder.

Holistik hemşirelik 1- Holizm bireydeki biyo-psiko-sosyal ve manevi (sipiritual) yapılardaki karşılıklı ilişkilerin anlaşılmasını ve bu yönde çalışmasını; bunun sonucunda bütünün parçalardan daha önemli olduğunun farkına varılmasının içerir. 2- Holizm, bireyi etkileşim halindeki bir bütün olarak görür. Bu etkileşimi iç ve dış çevrede inceler. her iki görüşü de kabul eder.

Günümüz profesyonel hemşirelik mesleği, hastanın ve ailesinin holistik (bütüncül), hümanistik ve demokratik bir şekilde ele alındığı hasta ile hemşirelik yaklaşımına dayanır.

Travelbee'ye göre "hem hemşire hem de hasta insandır” Travelbee'ye göre "hem hemşire hem de hasta insandır”. Bir insan var olan, gelişen, değişen, sürekli bir süreç olan, biricik, eşsiz bir bireydir". Roy ise insanı bir sistem olarak tanımlamada holistik (bütüncül) ve uyum terimlerini kullanmıştır. Roy'a göre birey "değişen çevre ile sürekli etkileşim içinde olan biyo-psiko-sosyal bir varlıktır, bulunduğu ortama uyum sağlama yeteneğine sahiptir".

TEMEL İNSAN GEREKSİNİMLERİ

Hizmet ettiğimiz birey; hemşirelik felsefesine göre sağlam ya da hasta olsun temelde bir insan olarak ele alınmalıdır. Bu bakımdan ona iyi bir bakım sunabilmek için önce insanın özelliklerini ve temel gereksinimlerini tanımak gerekir.

İnsan, fiziksel, sosyal, duygusal ve entellektüel gereksinimleri olan bir bütündür. İnsanın temel gereksinimleri çeşitli zamanlarda, çeşitli kişilerce sıralanmıştır. Bunlardan biri Abraham Maslow'un sıralaması olup, temel fizyolojik ihtiyaçlardan (hava alma, yeme, içme, vb.) kendini gerçekleştirme ihtiyacına kadar ulaşır

TEMEL İNSAN GEREKSİNİMLERİ

TEMEL İNSAN GEREKSİNİMLERİ Kendini gerçekleştirme Takdir edilme, kişiliğe saygı gösterilmesi ve değer verilme Sosyal gereksinimler Sevgi, kabul görme, eşit olma, ait olma Güvenlik gereksinimleri Fiziksel, psikolojik güvenlik, korunma Fizyolojik gereksinimler Hava, su, beslenme, boşaltım, uyku, dinlenme, ağrıdan kaçma, cinsellik

İnsanın temel gereksinimlerini etkileyen faktörler yaş, cinsiyet, zeka, duygular, eğitim, sosyal ve ekonomik olanaklar, iyilik ya da hastalık durumudur.

Hemşire liderlerinden Virginia Henderson ise bu gereksinimleri 14 madde halinde açıklamıştır. 1. Normal nefes alma, 2. Yeterli yiyip içmek, 3. Vücut atıklarını atmak, 4. Hareket edip, uygun pozisyon almak, 5. Uyku ve istirahat, 6. Uygun giyimi seçmek, giyinmek ve soyunmak, 7. Çevre ve giysileri değiştirerek vücut ısısını normal tutmak, 8. Vücudu temiz ve bakımlı tutmak, 9. Başkalarına zarar vermekten ve çevreden gelen tehlikelerden korunmak, 10.  Duygu, ihtiyaç, korku ve görüşleri ifade etmek için başkaları ile ilişki kurmak, 11.  İnançlarına uygun olarak ibadet etmek, 12.  Eğlencelerde yer almak veya katılmak, 13.  Çalışmak, 14.  Sağlıklı ve normal gelişim için öğrenmek, keşfetmek, merakı gidermek, var olan sağlık olanaklarını kullanmak.

Roper ve arkadaşları insan gereksinimlerinin saptanmasında Günlük Yaşam Aktivitesini (G.Y.A.) belirlemiştir. Günlük Yaşam Aktivitesi Modeli, hemşirelik süreci uygulamasının özellikle tanılama aşamasında gerçek ve olası sorunların saptanmasında kolaylık sağlamaktadır.

Günlük Yaşam Aktiviteleri şunlardır: 1.      Hastanın ve çevrenin güvenliğini sağlama ve sürdürme 2.      İletişim 3.      Solunum 4.      Yeme ve içme 5.      Boşaltım alışkanlığı 6.      Bireysel hijyen 7.      Beden sıcaklığının kontrolü 8.      Hareket 9.      Çalışma ve eğlence alışkanlıkları 10.  Cinselliğini ifade etme 11.  Uyku alışkanlığı 12.  Ölüm.

Hemşire hasta bireyin gereksinimlerini karşılarken onun kendine olan saygısını ve güvenini yitirmemesine özen göstermeli, en kısa zamanda bağımsız duruma gelmesi için ona yardımcı olmalıdır. Bireyin sağlıklı olabilmesi için yukarıda sözü edilen tüm gereksinimlerin dengeli bir biçimde karşılanması gereklidir. Eğer bir gereksinim zamanında karşılanmazsa, sorun-problem ortaya çıkar.

Hemşireliğin temel amacı, insana yardımdır. Diğer bir deyişle kendi temel gereksinimlerini karşılayamayan bireye yardım etmektir. Ancak hangi gereksinimin daha önemli olduğu ve hemen karşılanması ve öncelik verilmesi gerektiği araştırılır.

Hemşire, hastaya ya da sağlıklı bireye verdiği bakımda, başarılı olabilmesi için temel insan gereksinimlerini ve bunların öncelik sırasını iyi bilmelidir. Birey tüm yönleriyle ele alınıp değerlendirilir, ihtiyaçları doyurulursa mutlu olur. Ancak unutulmamalıdır ki tüm insanların ortak ihtiyaçları olmasına rağmen, birbirinin benzeri iki insan da bulunamaz. ÇÜNKÜ….

Her birey kendine özgüdür

Toplum-Çevre İnsanın duyu organları ve sinir sistemi yolu ile sürekli mesaj alış-verişinde bulunduğu dinamik bir ortamı vardır. Bu ortam, dört ayrı yapıda incelenir.

Biyolojik Çevre: Doğal olarak biyolojik ve fizik elemanların oluşturduğu bir çevredir. Bireyin bedensel yapısının yanı sıra yakın çevresinden bir bölümünü oluşturan hava, su gibi birçok canlı türünün yaşamı için gerekli koşulları sağlayan ortam, biyolojik çevredir. Fizikî Çevre: Yakın çevreyi tamamlayan ve doğal koşulları yapay yolla destekleyen veya geliştiren ortamdır. Aydınlatma, ısıtma, havalandırma, sağlıklı barınak fizikî çevreyi oluşturan ve insanın sağlığını etkileyen önemli öğelerdir.

Sosyal Çevre: İnsanın geniş çevre (grup, toplum) ve evrensel çevresi (ülke, dünya, uzay) ile etkileşim sürecine bağlı, bireyin toplumsallaşma olgusunu sağlayan bir ortamdır. Bireyin bebek-anne ilişkisi ile başlayan sosyal çevresi, okul, iş gibi sosyal gruba ve topluma dahil olma ile giderek gelişir. Kültürel Çevre: İnsanların davranışları, tutumları, değerleri, inançları ve dilleri içinde yaşadığı kültürel toplumdan etkilenir. Dolayısıyla, sağlık alışkanlıkları ve uygulamaları da insanın içinde yaşadığı kültürel çevreden etkilenir.

İNSAN Biyolojik Çevre: Mikroorganizmalar, patojenler, bitkiler, hayvanlar,ekosistem Sosyal Çevre: Kişilerarası ilişkiler Aile, Arkadaş grupları Toplum kültür Kültürel Çevre: Değerler Etnik yapı Din, ırk, dil İletişim Gelenek, görenekler Fizik Çevre: İklim, gürültü, coğrafya, hava, su, besin

SAĞLIK VE HASTALIK KAVRAMLARI

Sağlığın Tanımı Sağlık kavramının tanımı; toplumlara, kültürlere göre değişiklikler gösterir. Sağlığı etkileyen faktörlerin başında kültür, toplumun ekonomik düzeyi ve daha sonra bireyin fizik ve biyolojik, günlük faktörler ile sosyal çevresi gelir.

Sağlık yakın zamana kadar "hastalık ve sakatlığın olmayışı" şeklinde dar bir kapsamda tanımlanmakta idi. Bu görüş, bireyi etkileyen ruhsal ve sosyal faktörleri dikkate almamıştır. Oysa ki sağlık fiziksel olduğu kadar sosyal, kültürel, ekonomik ve biyolojik faktörler gibi çeşitli faktörlerden etkilenir.

Dünya sağlık örgütü (WHO)'(1974) ne göre "sağlık sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, fiziksel, sosyal ve mental yönden tam bir iyilik halidir".

Sağlık kavramı subjektif ve objektif olarak ele alınıp incelendiğinde; Subjektif sağlık; bireyin kendisinin fiziksel, sosyal ve ruhsal yönden durumunu anlaması halidir. Bu bakış açısına göre birey, hasta olmadığı halde kendini hasta, ya da hasta olduğu halde kendini sağlıklı olarak algılayabilir. Bunun için bireyin subjektif olarak sağlık anlayışı saptanmalıdır. Objektif sağlık ise; doktor muayenesi ve tanı testleri sonuçlarına göre belirlenen hastalığın olmaması durumudur.

Bu durumda bir kişiye sağlıklı diyebilmek için, bireyin kendini hem subjektif hem de objektif olarak sağlıklı hissetmesi gereklidir.

Sağlık kavramını etkileyenler çevre SAĞLIK Yaşam stili (alışkanlıklar, yaşam prensipleri) İnsan biyolojisi (genetik) Sağlık bakımı

Ayrıca, sağlık, bireyin iyilik haline başarılı olarak uyumu, olumlu, iyi yapıcı duygular, iyimserlik, yaşama amacı, huzur ve refah düzeyi, üretken davranışlar gibi etkenlere sürekli dengeli bir yaşam sürme olarak da tanımlanmaktadır.

Sağlığı korumanın ilerisinde, sağlığı geliştirmeye önem ve öncelik veren tanımları sağlık durumunu değişim, büyüme, olgunlaşma, yaratıcı davranış, yüksek düzeyde iyilik, kendini gerçekleştirme gibi süreç belirten kavramlarla ifade etmektedirler.

dengeli bir sağlık kavramını belirtmektedir. Her şeyden önce sağlık değişik etmenlerin bütünleşmesinden oluşan karmaşık yapıda bir kavram olarak ortaya konmaktadır ve sağlık kavramı üç durumda ele alınmaktadır. Negatif Sağlık: “Sağlıksızlık” (engellilik, yaralanma, sakatlık ve hastalık…) Nötral Sağlık: Nötral sağlık, herhangi bir hastalık veya rahatsızlık durumunun olmadığı, dengeli bir sağlık kavramını belirtmektedir. Pozitif Sağlık: Sağlığın pozitif yönü tanımda “tam bir iyilik durumu” şeklinde ifade edilmektedir.

“İyilik” ile “Sağlıksızlık” arasındaki ilişki genellikle bir süreklilik yapısı içinde ele alınmaktadır. Sağlıksızlık (-) İyilik (+)

Kişinin sosyoekonomik, kültürel ve geçmiş yaşam deneyimleri bu kavramın oluşumunda etkili olur. Hemşirenin hastayı sağlık hedeflerine ulaştırabilmesi için hastanın kendi sağlık kavramının ne olduğunun da bilmesinin çok önemi vardır. Bu kavram da her bir hasta için değişiklik gösterir. Bu yüzden sağlık ve hastalık her bir birey için ayrı ayrı tanımlanmalıdır.

Örneğin, bir rahatsızlık bir birey için geçici iken diğeri için kalıcı bir durum olabilir. Ve bu kişi sağlıklı kabul edilebilir. Çünkü bu olaya uyum sağlamıştır. Hastanın sağlık davranışları nedeniyle hemşirenin sağlık yaklaşımı tam anlamıyla örtüşmeyebilir. Bu yüzden hemşire hasta ve ailesiyle çalışırken hemşirelik işlemlerinde karşılıklı hedefler saptamalı ve bireyselleştirilmiş bakım planı hazırlanmalıdır.

Sağlıkla İlgili Bazı Kültürel Faktörler Hastalık ve sağlık kavramları kültürlere bağlıdır. Bir yörede, toplumun çoğunda bağırsak paraziti varsa, bu durum hastalıktan sayılmayabilir. Sigara içen bir kişi, öksürüğünü sigaraya bağlayıp gerçek nedeninin bir başka şey olabileceğini dahi düşünmeyebilir. Çocuğu ishal olan bir anne, tüm çocuklar ishal oluyor düşüncesiyle bu durumu hastalıktan saymayabilir.

Bir sakatlık olarak bilinen ve kundak yapılan çocuklarda çok görülen doğuştan kalça eklemi çıkığı Navajo yerlilerinde çok yaygın olduğundan hastalık olarak kabul edilmez. Ayrıca pek çok kişi hasta veya yakınması olmadığı zaman kendisini sağlıklı kabul eder.

HASTALIK KAVRAMI ???? Hastalık, “organizmanın yaralanması ya da çeşitli nedenlerle homeostatik dengenin bozulması olup, beraberinde fizyolojik, psikolojik ve sosyal sorunları da getiren bir durum" olarak tanımlanabilir.

Homeostatik (vücudun iç dengesi) dengenin devamlılığı bozulunca, kişi çevresindeki değişikliklerle baş edemez hale gelir ki, bu durum da hastalık hali söz konusudur.

Hastalık Davranışını Etkileyen Faktörler Kişinin kendini hasta algılamasında 3 farklı kriter vardır:   Semptomları görme; ağrı veya ateşin yükselmesi gibi,   Kendini nasıl hissettikleri; iyi, kötü, hasta,   Günlük aktivitelerini sürdürmedeki becerileri; yeme-içme, uyku, iş, ev, okul gibi.

SAĞLIK VE HASTALIK MODELLERİ

Sağlık ve hastalık kompleks kavramlardır, sağlık ve hastalık arasındaki ilişkiyi anlamak için sağlık ve hastalık modellerini kullanmak hemşirelere büyük yararlar sağlayacaktır.

Sağlığın korunması ve geliştirilmesinde bazı modellerden yararlanılmaktadır. Bu modeller şunlardır. Sağlık – Hastalık Sürekliliği Yüksek – Düzeyde İyilik Modeli Ajan - konak - Çevre Modeli Sağlık İnancı Modeli

Sağlık – Hastalık Sürekliliği Bu modele göre sağlık dinamik bir süreçtir. Hemşire hastanın sağlık seviyesini saptarken, sağlık – hastalık sürekliliği modelinden yararlanabilir. Kişinin iyilik durumu sağlık-hastalık sürekliliği denilen çizgide değişir. Bu çizgi en üst düzeydeki sağlıkla ölüm arasında yer alır. sağlık Yüksek Seviyede İyilik karşılaşılacak risk faktörleri (sigara, hava kirliliği, beslenme) Şiddetli hastalık hastalık Şekil : Sağlık - Hastalık Sürekliliği .

Üst Düzeyde İyilik Modeli Bu modele göre sağlık bakımı, sadece hastalıkların tedavisine odaklanmaktan çok, sağlığın iyileştirilmesi ve hastalıkların önlenmesine yönelik olmalıdır. Üst düzeyde iyilik dinamik bir süreçtir. Hemşire kalıcı fiziksel yetersizliği olan bir hastaya bakım verirken bu modeli kullanırsa, bireyin fiziksel yetersizliğini karşılarken, aynı zamanda hastanın bireysel potansiyelini geliştirmeye devam ettirmek için bireyin yetersizliğine duygusal, entelektüel, sosyal yönden uyum sağlamasına yardımcı olur.

Ajan-Konak- Çevre Modeli Bu model daha çok, hastalık nedenlerini tanımlamaya yönelik geliştirilmiştir. Bu yaklaşıma göre birey veya grupların sağlık veya hastalık seviyeleri üç faktöre göre değişir: - Ajan; varlığı veya yokluğu hastalığa neden olan her faktör. Biyolojik (canlı organizmalar, parazitler, bakteriler...), kimyasal (ilaç, zehir, toksik gazlar...), mekanik (sıcak, soğuk..) veya psikososyal (duygusal stress..) olarak sınıflandırılabilinir. - Konakçı; belirli bir hastalığa hassas olan birey veya grup. Aile hikayesi, yaş, yaşam stili.... - Çevre; fiziksel, sosyal, ekonomik ve diğer faktörler. Çevre, konakçı dışındaki tüm faktörleri içine alır. Fiziksel çevre, iklim, yaşam koşulu gibi değişkenleri içerirken, sosyal çevre ise; bireyin başkalarıyla olan iletişimini, çatışmalarını kapsamaktadır.

Şekil : Ajan - Konak - Çevre Modeli

Ajan, konakçı ve çevre faktörleri hastalığa neden olmazlar, ancak kişinin hastalığa yatkınlığını azaltır veya arttırabilirler.

Sağlık İnanç Modeli Bu model, bakım veren hemşireye hastanın hastalığı hakkındaki davranışlarını, algılarını, inanışlarını etkileyen faktörleri daha iyi anlamasına yardımcı olur.

SAĞLIK DAVRANIŞLARI VE ETKİLEYEN FAKTÖRLER

Bireylerin sağlık davranışları farklıdır. Kişinin olumlu veya olumsuz sağlık davranışı göstermesinde kişinin içinde bulunduğu ruh hali, o anki sağlık durumu, sağlığa verdiği önem, hastalıkların tanılanmasına verdiği önem, sağlığını algılayış biçimi, özsaygısı, sağlık sorunlarıyla karşılaşma durumu gibi pek çok faktör vardır.

Bunlar iç ve dış faktörler olmak üzere iki grupta incelenmektedir. 1- İçsel değişkenler; Bir bireyin gelişimsel aşamalarını, entelektüel seviyesini, bireysel fonksiyonların algılanmasını ve duygusal manevi faktörleri içine almaktadır

1- İçsel faktörler: a) Bireyin Gelişimsel Düzeyi (büyüme..) b) Entellektüel seviye (eğitim, meslek..) c) Fonksiyonların algılanması (kronik hast.) d) Duygusal faktörler (kabullenme, inkar..) e) Manevi faktörler (değerler, inançlar…)

2- Dışsal Faktörler: Dış değişkenler, bir bireyin aile uygulamaları(yapısı), sosyo-ekonomik faktörler ve kültürel değişkenleri kapsar.

2- Dışsal Faktörler a) Aile yapısı /uygulamaları (düzenli kontrol, sağlık taramaları..) b) Sosyo-ekonomik faktörler (maddi durum….) c) Kültürel altyapı (dil, kültür,anlaşılamamak, sağlık uygulamaları..)

SAĞLIĞI KORUMA VE GELİŞTİRME Sağlığı geliştirme ve hastalığı önlemeye yönelik birçok program geliştirilmiştir. Bu programların temel amacı, kişinin iyi olma seviyesinin tüm boyutlarda geliştirilmesidir. Sağlığın tüm boyutlarını ilerletmek, hastalıkları önlemek ve yaşam beklentisini geliştirmek için 7 davranış biçimi oluşturulmuştur: Günde 3 öğün yemek (ara öğün olmaksızın) Her gün düzenli kahvaltı Haftada 2-3 kez egzersiz yapmak Günde kesintisiz 8 saat uyku Sigara içmemek İdeal vücut ağırlığını korumak Alkol kullanmamak

Önleyici Bakımın Seviyeleri 1.  Birincil Koruma Önlemleri: a.  Sağlığın Daha İyiye Götürülmesi: Sağlık eğitimi ve güdüleme, Olumlu bir çevre sağlamak, Yeterli ve dengeli beslenmek, Kişisel hijyen önlemleri almak, Aile planlaması uygulamak, b.  Koruyucu Özel Önlemler Alınması Bağışıklama, kemoprofilaksi ve gamaglobulin uygulamak, Yeterince alınmayan besin maddelerini sağlamak, Kazalardan ve karsinojenlerden korunmak, Vektör (parazit) kontrolü yapmak, Genetik hastalıkları ve doğmalık şekil bozukluklarını önlemek, Sosyo-ekonomik önlemlerle yoksulluğu gidermek.

2.  İkincil Koruma Önlemleri: a.  Erken Tanı b.  Uygun Tedavi ve Sakatlığı Azaltma: * Zamansız ölümleri önleme, * Komplikasyonları önleme. 3.  Üçüncül Koruma Önlemleri: a.  Medikal Rehabilitasyon, b.  Sosyal Rehabilitasyon.

Temel olarak incelediğimizde; Birincil koruma; Temel önleme girişimleridir. Birincil önleme, hastalık riskini azaltıcı davranış geliştirme, sağlıklı yaşam biçimi geliştirme ve koruyucu hizmetlerden yararlanmaya yönelik aktiviteleri kapsamaktadır. Birincil koruma ile ilgili olarak hemşirelerden beklenen, risk faktörlerini azaltmaya önem vermelerinin yanında temel hijyen, besinlerin sağlıklı olması ve egzersiz konusunda hasta eğitimini de gerçekleştirmeleridir .

İkincil koruma; Hastalıkların erken tanınması ile hastalığın patolojik sürece girmesini engelleyecek aktiviteleri ve hastalık oluşmuşsa ileri koruma ile bireyin fonksiyonlarının yeniden kazanılmasını içermektedir. Örn: kadınlarda periyodik meme muayenesi yaparak meme kanserini erken teşhis ve tedavi etmek ikincil korumadır.

Üçüncül koruma; Bireyin tıbbi tedaviyi ve hastalıkla ilgili kısıtlamalara uyması, hastaların sağlıklı olma çabası içine girmeleri ve hasta rolünden vazgeçmesi, hasta ve hasta bakımından sorumlu kişilerin danışmanlık aktivitelerini kapsamaktadır. Sakatlık veya aksaklık önlenemez olduğunda üçüncül önleme aşaması rehabilitasyon ile tamamlanır. Bu aşamada hemşireliğin amaçları bireyi eski sağlık durumuna getirmektir. Örn: Felçli olan bir hastayı iyileştirmek için uygulanan bakım programının planlanması üçüncül önleme örnek olarak kabul edilebilir.

Teşekkür ederim……