ERGENLİK Ergenlik dönemi özellikleri nelerdir? Ergenle iletişim nasıl olmalıdır?
ERGENLİK DÖNEMİ nedir? Ergenlik çağı , kişide belirgin bedensel, zihinsel, ruhsal ve sosyal anlamda değişimlerin yaşandığı gelişme dönemidir. Ortalama 11-15 yaşlar arasında başlayıp yetişkinliğe kadar uzanan dönemi kapsar.
Bedensel Değişimler: Çocukluğun sonu, ergenliğin başlangıcı arasındaki, bireyin cinsel olarak olgunlaşmaya başladığı kısa süre (1-2 yıl) erinlik olarak bilinir. En hızlı büyüme ve gelişim dönemlerinden biri erinliktir. Değişimlerin en çok olanları ani büyüme atılımı, birincil ve ikincil cinsiyet özelliklerinin ortaya çıkmasıdır. Ergenliğin başlangıcının en belirgin habercisi boy uzamasıdır. Çocukluk döneminde ortalama olarak erkek çocuklardan daha kısa olan kız çocukları, 10-12 yaşlarında ilk büyüme atılımı yaparlar ve bu noktada genellikle daha uzun ve ağırdırlar. Bu süre boyunca kızların çoğu 5-10 cm büyür. Maksimum boya 16-17 yaş dolaylarında ulaşılır.
Gelişimin bir çok alanında kızların 2 yıl gerisinde olan erkek çocuklar, kendi büyüme atılımlarına genellikle 10-16 yaşları arasında (ortalama 14) başlarlar. Her yıl 7,5-12 cm büyürler. Daha sonra büyüme, maksimum boya 18-20 yaşlara kadar yavaşlayarak sürer. 11-16 yaşları arasında ortalama kız çocuk yaklaşık 19 kilo, ortalama erkek çocuk 25 kilo olacaktır. Büyüme atılımı sırasında eller ve ayaklar genellikle bedenin diğer bölümlerinden daha çabuk gelişir; buda geçici bir sakarlığa ve beceriksizliğe yol açar.
Ergenlik dönemindeki duygusal değişiklikler: Ergen, başkalarının kendi hakkındaki düşüncelerini daha fazla merak etmeye başlar. Daha çok kabul görmek ve sevilmek ister. Yaşamının bu döneminde başkalarıyla olan ilişkileri değişmeye başlar. Ailesinden daha çok ayrı kalmaya ve kendi yaşıtlarıyla birlikte olmaya başlar.
Kendi vücudu ile ilgili bir imaj geliştirir-çok uzun, kısa, ince vs Kendi vücudu ile ilgili bir imaj geliştirir-çok uzun, kısa, ince vs. Çünkü ergenlikle birlikte bir çok değişiklik olmuştur ve kendi vücudunda olanlara hem de başkalarındaki değişikliklere dikkat eder. Bir yandan yoğun bağımsızlık isteği, diğer yandan ait olma ve sahip çıkılma beklentisi bu dönemde yaşanan tipik çatışmalardandır. Ergenlik yoğun çelişki ve ikilemlerin yaşandığı bir dönemdir.
Bu nedenle ergen, kendini tanıma yolunda büyük bir çaba harcamak zorunda kalır. Ben kimim? Nelerden hoşlanırım? Gücüm ve yeteneklerim nedir? Neleri yapamam? Gelecekte ne olacağım? gibi soruları henüz kendi yanıtlayamazken, bu gibi konularda birilerine yanıt verme ya da en azından etkileşime girmek zorunda kalır.
Kendine güven ve güvensizlik ergenlik döneminde en yoğun yaşanan çelişkilerdendir. Çok kısa aralıklarla aşırı hareketli veya aşırı durgun olabilir. Kabına sığamayan, eli-kolu durmayan ergen, kısa bir süre sonra gözünü saatlerce tavana dikip yatabilir.
Bir yandan başarılı olmak beğenilmek ister, diğer yandan çalışkan olduğunda arkadaşları arasında komik duruma düşeceği, alay konusu olacağı yönünde bir endişesi olabilir. Bu dönemde başkalarının, özellikle arkadaşlarının ne düşündüğü onun için çok önemlidir.
Ergenlik döneminde gençler çok kırılgan olurlar. En ufak bir eleştiriyi benliklerine yapılmış bir saldırı olarak değerlendirebilirler. Buna karşın argo, kaba konuşma ve hitap biçimlerine en çok bu dönemde rastlanır.
Ergenlik döneminin genel özellikleri nelerdir? Dengeli ve uyumlu ilkokul çocuğu gider, yerine güç beğenen ve çabuk tepki gösteren bir genç gelir. Duyguları hızlı bir iniş çıkış gösterir. Çabuk sevinir, çabuk üzülür. Çabuk sinirlenir, olur olmaz şeyi sorun yapar. Karşıt düşünceleri vardır. Derslere ilgisi azalmıştır.
İstekleri artmıştır. Kendisine tanınan hakları yetersiz bulur. Ana babanın uyarılarına birden tepki gösterir, ters yanıtlar verir. Dağınıktır. Sık sık bir şeyler devirip kırar. Oburlaşır, durmadan bir şeyler atıştırır.
İlgileri artmış, geçici hevesleri çoğalmıştır. Gürültülü müziğe bayılır. Süse ve giyime düşkünlük gösterir.
Gizliliğe önem verir. Odası varsa saatlerce odasına kapanır, hatta kapısını kilitli tutmaya özen gösterir. Duvarlara renkli resimler ve posterler asar. Arkadaşlarıyla gizli konuşmaları ve fısıldaşmaları olur. Günlük tutmaya başlar. Şiir ve öykü yazmaya özenir. Kendinden habersiz mektuplarının ve yazdıklarının okunmasına büyük tepkiler gösterir.
Bu çağ, gencin yeni arayışlar içinde olduğu bir çağdır Bu çağ, gencin yeni arayışlar içinde olduğu bir çağdır. Genç, her şeyden önce kendini aramaktadır. Kendi kişiliğine çeki düzen vermeye çalışır. Gençlik çağı bağımsızlık çağıdır. Genç evden kopar, çevreye yönelir. Evde oturmak ona işkence gibi gelir.
Hayranlık ve tutkuların bol olduğu bir dönemdir. Gençler bir yandan ana-babalarının etkisinden kurtulurken, öte yandan kendilerine yeni örnekler seçerler. Bir öğretmen, sporcu, bir şarkıcı vb. onların benzemek istedikleri kişiler olur.
Bu dönemde erkek ve kızların ortak olarak bilmesi gerekenler: Ergenlikte yalnızca vücutta değişme olmaz, beraberinde duygularda da değişme meydana gelir. Kendisi, ailesi, arkadaşları ve dünyanın tümü hakkındaki duygu ve düşünceleri artık farklıdır. Ergenlik dönemini geçerken kendisi ile ilgili çok önemli kararlar almaya başlar; daha çok sorumluluk alır ve daha özerk hale gelir. Aileler ve ergenler bu konularda bilgi sahibi olmalıdırlar.
Ergenlik döneminde gençten beklenenler: Fiziksel olgunlaşma (Erin olma, yetişkin vücut ölçülerine ulaşma), Zihinsel olgunlaşma (Soyut düşünceyi kullanabilme, daha önceki dönemde çocuklar somut işlemler döneminde idi), Sosyal çevreyi anlama, Ahlaki olgunlaşma (Çocukluk ahlakından yetişkin ahlakına geçme) , Psiko-sosyal olgunlaşma (Kişiliğin belirlenmesi, sosyalleşme).
Ergenlik Çatışmaları Benliğin henüz tam olgunlaşmaması, Toplumsal konumun kesinleşmemiş olması, Aileye bağımlılığın sürmesi, Hızlı büyüme ve gelişimden dolayı; ergenlik çatışmalarla dolu bir çağdır.
Ergenlik Kaygıları Anne babaya bağımlılıktan kurtulma, Cinsel kimliğini kabullenme, Toplumsal yerini araştırma ve bulma, Okul seçme ve bir mesleğe yönelme çabaları, onların kaygı kaynaklarıdır.
Ergenle İletişim Anlamak için önce dinleyin, Duygu ve düşüncelerini rahatça ifade edebilmesine izin verin, Duygularını paylaşın, Duygularınızı paylaşın, Onunla ve sorunuyla ilgilendiğinizi gösterin.
ANNE – BABA TUTUMLARI Çocuklarımız bizden ne istiyor? Biz onlara ne veriyoruz? Sevgi mi? peki; ne kadar ve ne şekilde?
Ergen potansiyel suçlu değildir. Ona inandığınız ve güvendiğinizi gösterin. Yanlışlar konusunda hemen suçlayıcı olmayın. Yıldırma, korkutma ve sindirme yoluyla davranışları kontrol altına almaya çalışmayın.
“SEVGİ EN ÖNEMLİ İHTİYAÇTIR” Ancak; Aşırı sevgi, bağımlılık ve güvensizlik yaratır böylece ergen karşılaştığı her sorunda anne-babaya dayanır, onlara güvenir ama kendine güvenmez. Yetersiz sevgi, fiziksel ceza, çok sıkı koşullar, onu bir kalıba sokma çabasında ise; kendine güveni kaybolur, aşırı hassas, küskün ve kolay etkilenen, çekingen bir kişi olur.
Ergene karşı yetişkinin baskı ve yasaklara dayanan disiplin anlayışı, olumlu ve yapıcı olması gereken bu evreyi çatışmalarla dolu olumsuz bir döneme dönüştürebilir. Ergeni anlamayı ve tanımayı seçen ana -baba onların duygu, düşünce, değer ve beklentileri hakkında bilgi sahibidir. Anlaşılır ve tutarlı tepkilerin birikimi, hangi davranışın sonuçlarının ne olacağını belirlemiştir.
Aşırı hoş görü, sabırsız ve bencil gençlerin yetişmesine, aşırı verici ve koruyucu biçimde sunulan ama ileri düzeyde başarı bekleyen tavır ise; kendini aşırı derecede kontrol eden gençlerin yetişmesine sebep olur.
YETİŞKİNLER ERGENLERE NASIL DAVRANMALI? Gençlerle şakalaşın, espri yapın, ama sakın alay etmeyin. Onları anlamaya ve empati kurmaya çalışın ama sakın yaşadıklarını küçümsemeyin. Onlara kuralları açıklayın ve uymalarını isteyin ama bunu otoritenizi kanıtlama yolu olarak kullanmayın. Gençleri kabul edin, değer verin ancak bu durum onların her davranışını onaylayın demek değildir. Yanlış davranışlarını onaylamadığınızı gösterin, elbette uygun bir şekilde.
Gençlere görev ve sorumluluk verin ama onu baştan yenilgi ve başarısızlığa mahkum edecek görevler yüklemeyin. Gençlerin olumlu davranışlarına projektör tutun. Ama bunu abartmaktan kaçının. Gencin sizinle paylaştığı sırlarına saygılı olun, başkalarıyla paylaşmayın. Gençler yetişkinlerin ‘her şeyi bilen, çok anlayışlı, mükemmel’ görünmesinden hoşlanmazlar. Onlara uzun nutuklar çekmekten kaçının. Gençlerin kendilerini ve sorunlarını ifade etmelerine fırsat verin.
HATALARIMIZ Anne ve baba davranışlarının birbiriyle uyumsuz ve/veya tutarsız olması ; Çocuklarımıza eşit davranmamak, Aile içinde kutuplaşmalar, Duygu ve düşünceleri paylaşmamak, Sevgimizi yeterince ifade etmemek,
Önkoşullu sevgi (hep başkalarını memnun etmeye çalışan bireyler yaratır). Vurdumduymazlığı, sevgi ile karıştırmak, (sınırlarını ve sorumluluğunu bilmeyen bireyler yaratır) “Gencin yerine kararlar vermek” (mutsuz, hedefini belirleyemeyen, kendisiyle barışık olmayan bireyler yaratır.)
Çocuğunuzun başarısını değil, başarma duygusunu ve başarmak için sorumluluk alışını sevin. Çocuğunuzu yargılamadan,tarafsız olarak dinleyin. Böylece onun gerçek duygularını ve sorunlarını öğrenme şansınız olur.
EN SAĞLIKLI TUTUM YETERLİ SEVGİ, YETERLİ DİSİPLİN, YETERLİ EĞİTİM, YETERLİ HOŞGÖRÜDÜR.