OLUMLU DAVRANIŞ KAZANDIRMA 6. OTURUM OLUMLU DAVRANIŞ KAZANDIRMA
Kişilik Nedir? Bireye özgü niteliklerin bireyin toplumsal hayatı içinde edindiği alışkınlıkların ve davranışların bütünü.
Değerler Okul Sağlık Kurumları Arkadaş Komşu Akraba Devlet Politikası Kanunlar Kişilik Kişilik; bir kimseye özgü belirgin özellik, manevi ve ruhsal niteliklerinin bütünü, şahsiyet, bireyin toplumsal hayatı içinde edindiği alışkanlıkların ve davranışların bütünü, olarak tanımlanmaktadır. Çocuğun çevresinde etkili olan birçok kişi ve kurum vardır. Bu kişi ve kurumlar çocuğun kişilik gelişiminde etki yapar. Ancak çocukla temasta bulunan ilk halkada aile ve yakın çevre yer almaktadır. Dolayısıyla çocuk dışarıdaki halkaların etkisini, bu yakın çevrenin gözüyle alır ve dışarıdaki halkalarla ilişkisinde bu yakın çevreden öğrendikleri ile hareket eder. Örnek: Okul ve öğretmen çocuğun gelişimini etkileyen faktörlerdendir. Üçüncü halkada yer alır. Fakat ikinci halkada yer alan anne baba bu faktörün etkisini değiştirebilir. Anne babası okula giden ve öğretmenle görüşen çocuğun okula ve öğretmene karşı olumlu tutum geliştirme ihtimali okula gitmeyen ve öğretmenle görüşmeyen anne babaya oranla daha yüksektir. Çocuğun ilk ve en yoğun temasta bulunduğu kişiler çocuğun kişiliğinde en etkili olan kişilerdir. Anne Baba Kardeş
Anne Baba Taklit Edilerek Anne Babanın Sözlü / Sözsüz Mesajlarıyla KİŞİLİK NASIL OLUŞUR? Anne Baba Taklit Edilerek Anne Babanın Sözlü / Sözsüz Mesajlarıyla Çevreden Öğrenilenlerle Kişilik özelliklerimizi nasıl kazanıyoruz/Toplumsal Cinsiyet Sizin de fark ettiğiniz gibi bazen farkında olarak bazen de farkında olmadan anne babamızın yaptığı davranışları bizler aynı şekilde devam ettiriyoruz, bazen de değiştiriyoruz. Bazen birisi çıkıp geliyor senin konuşman veya yürüyüşün de aynı baban gibi diyor ve biz çok anlamlandıramıyoruz. Kısaca kişilik dediğimiz, şu an bizim diğer insanlar tarafından fark edilen duygu, düşünce, davranış ve tutumlarımızın birçoğunu ailemizden miras aldık. Bu mirası da sadece onları taklit ederek de almadık. Onların davranışları da kişiliğimizin gelişmesine etki etti. İşte tam bu noktada ailede yaşanan “toplumsal cinsiyet ayırımı” çocukların kişilik oluşumu sırasında edinilen ve pekiştirilen bir davranış olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu konu toplumsal değerler ile de pekiştirildiğinde kadın-erkek ayırımcılığı, çocukların kişiliklerinin bir parçası haline gelebilmekte ve kendileriyle özdeşleşebilmektedir. Namus cinayetleri bu öğreti ile işlenmektedir. Bunu değiştirmenin en etkili yolu, aileden geçer. Ebeveynler, kendi büyüklerinden gördükleri ve edindikleri cinsiyete dayalı ayırımcı davranışları fark etmeli ve bunu değiştirmek üzere aile içi demokrasi ve eşitliği sağlayarak rol model olmalıdır. Anne babamız öfkelendiğimiz veya korktuğumuz zaman bize kızdı, bizde şimdi bu yaşımızda öfkelendiğimiz veya korktuğumuz zaman sanki öfkelenmemiş ve korkmamış gibi yapmaya başladık. Anne babamız bir topluluğa girdiğimizde selam vermediğimiz zaman veya yemeğimizi bitirmeden sofradan kalktığımızda bizi uyardı, bizlerde büyüdüğümüzde bir topluluğa girdiğimizde selam vermeye, yemeğimizi bitiremediğimizde suçluluk duymaya başladık. Kısaca kişiliğimiz oluştu.
Kadın mutfakta ıspanaklı börek pişirmekte ve eşi de onu izlemektedir Kadın mutfakta ıspanaklı börek pişirmekte ve eşi de onu izlemektedir. Büyük bir tepside böreği hazırlayan kadın, tezgahın altından iki küçük tepsi çıkarır ve büyük tepsideki böreği ikiye bölerek küçük tepsilere paylaştırır.Sonrada fırına koyar.Merek ve şaşkınlıkla izleyen kocası: “Yahu neden böyle yaptın ki?Bizim fırın büyük tepsiyi çok rahat alır.” Kadın: “Bilmem ki ben yıllardır böreği böyle pişiriyorum.Nedenini de bilmiyorum.Annem de böyle pişirirdi.” der. Kocası daha da meraklanır. “o zaman annene soralım” der. Kadın annesini arar ve sorar.Aldıkları cevap ilginçtir: “Kızım benim fırınım küçüktü ve biliyorsun kalabalık bir aileydik.Ekonomik olsun fırını İki defa yakmayayım diye böreği ortadan ikiye bölüp iki tepside fırına veriyordum.” der. -Bu öykü size ne anlatıyor? -Bu öyküdeki gibi sizin de anne babanız ya da çocukluğunuzda sizi etkileyen biri gibi davrandığınız durumlar oluyor mu? -Hangi kişilik özelliğinizde anneniz,babanız,öğretmeninizin etkisi olduğunu Düşünüyorsunuz? ÖYKÜ Kişilik özelliklerimizi nasıl kazanıyoruz/Toplumsal Cinsiyet Sizin de fark ettiğiniz gibi bazen farkında olarak bazen de farkında olmadan anne babamızın yaptığı davranışları bizler aynı şekilde devam ettiriyoruz, bazen de değiştiriyoruz. Bazen birisi çıkıp geliyor senin konuşman veya yürüyüşün de aynı baban gibi diyor ve biz çok anlamlandıramıyoruz. Kısaca kişilik dediğimiz, şu an bizim diğer insanlar tarafından fark edilen duygu, düşünce, davranış ve tutumlarımızın birçoğunu ailemizden miras aldık. Bu mirası da sadece onları taklit ederek de almadık. Onların davranışları da kişiliğimizin gelişmesine etki etti. İşte tam bu noktada ailede yaşanan “toplumsal cinsiyet ayırımı” çocukların kişilik oluşumu sırasında edinilen ve pekiştirilen bir davranış olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu konu toplumsal değerler ile de pekiştirildiğinde kadın-erkek ayırımcılığı, çocukların kişiliklerinin bir parçası haline gelebilmekte ve kendileriyle özdeşleşebilmektedir. Namus cinayetleri bu öğreti ile işlenmektedir. Bunu değiştirmenin en etkili yolu, aileden geçer. Ebeveynler, kendi büyüklerinden gördükleri ve edindikleri cinsiyete dayalı ayırımcı davranışları fark etmeli ve bunu değiştirmek üzere aile içi demokrasi ve eşitliği sağlayarak rol model olmalıdır. Anne babamız öfkelendiğimiz veya korktuğumuz zaman bize kızdı, bizde şimdi bu yaşımızda öfkelendiğimiz veya korktuğumuz zaman sanki öfkelenmemiş ve korkmamış gibi yapmaya başladık. Anne babamız bir topluluğa girdiğimizde selam vermediğimiz zaman veya yemeğimizi bitirmeden sofradan kalktığımızda bizi uyardı, bizlerde büyüdüğümüzde bir topluluğa girdiğimizde selam vermeye, yemeğimizi bitiremediğimizde suçluluk duymaya başladık. Kısaca kişiliğimiz oluştu.
Etkinlik Çocukla Paylaşılanlar Son iki hafta içinde çocuklarınızla ilgili yaptığınız bir sohbeti hatırlamanızı istiyorum.Daha sonra bu yaşantınızı bizimle paylaşmanızı isteyeceğiz tabiki gönüllülük esastır Ergenle konuşma: Genellikle anne babalar çocuklarıyla konuşurken kendi duygularından, ihtiyaçlarından bahsetmezler. Bunun yerine öğüt verirler ya da düşüncelerinden bahsederler. Özellikle ergenler kendileriyle öğüt verilmesinden hoşlanmazlar. (ppt 5) Duygularınızı ve ihtiyaçlarınızı ergene ifade edin: Ergenlerle ve çocuklarla konuşurken anne babaların kendi duygularını ve ihtiyaçlarını da ifade etmeleri önemlidir. Böylece çocuk/ergen hem anne babasını daha iyi anlar hem de kendisinin de yardım etme, anlama gibi becerilerinin olduğunu fark eder. Bir başka deyişle “kişi” yerine konulduğunu anlar. Örneğin bir ergene/çocuğa “bu ay para olarak biraz sıkışığız. İstediğin şeyi almamız için biraz beklemeni istiyorum.” demek onun sizi anlamasına yardımcı ol Ergenlerin düşüncelerini sorun ve düşüncelerine saygı duyun: Bir başka önemli nokta ergenlerin düşüncelerini sormak ve düşüncelerine saygı duyulduğunu ifade etmektir. Kendilerini ilgilendiren her konuda ve evi boyamak, bütçe gibi genel konularda ergenlere fikirlerini sormak örnek olarak düşünülebilir. Önce ihtiyacınızdan ve duygunuzdan bahsedin: Ergenle/çocukla konuşamaya ihtiyacınızı, duygunuzu söyleyerek başlamak çatışmayı engeller. Öğüt, öneri verecekseniz önce isteyip-istemediğini sorun: Konuşmanızın başında olmamak kaydıyla eğer öneriniz, öğüdünüz varsa “duymak istersen bir önerim var” diye sorarak ve isterse önerinizi sunun. Doğrudan öneri vermek yerine öyküler işe yarar: Doğrudan bir öneri vermek yerine, konuyla ilgili bir öykü anlatmak paylaşmak işe yarar.
ERGENLE KONUŞURKEN Ergenle konuşma: Duygularınızı ve ihtiyaçlarınızı ifade edin Duygularını ve ihtiyaçlarını sorun Öğüt, öneri verecekseniz önce isteyip istemediğini sorun Doğrudan öneri yerine öykülerden yararlanın Ergenle konuşma: Genellikle anne babalar çocuklarıyla konuşurken kendi duygularından, ihtiyaçlarından bahsetmezler. Bunun yerine öğüt verirler ya da düşüncelerinden bahsederler. Özellikle ergenler kendileriyle öğüt verilmesinden hoşlanmazlar. (ppt 5) Duygularınızı ve ihtiyaçlarınızı ergene ifade edin: Ergenlerle ve çocuklarla konuşurken anne babaların kendi duygularını ve ihtiyaçlarını da ifade etmeleri önemlidir. Böylece çocuk/ergen hem anne babasını daha iyi anlar hem de kendisinin de yardım etme, anlama gibi becerilerinin olduğunu fark eder. Bir başka deyişle “kişi” yerine konulduğunu anlar. Örneğin bir ergene/çocuğa “bu ay para olarak biraz sıkışığız. İstediğin şeyi almamız için biraz beklemeni istiyorum.” demek onun sizi anlamasına yardımcı ol Ergenlerin düşüncelerini sorun ve düşüncelerine saygı duyun: Bir başka önemli nokta ergenlerin düşüncelerini sormak ve düşüncelerine saygı duyulduğunu ifade etmektir. Kendilerini ilgilendiren her konuda ve evi boyamak, bütçe gibi genel konularda ergenlere fikirlerini sormak örnek olarak düşünülebilir. Önce ihtiyacınızdan ve duygunuzdan bahsedin: Ergenle/çocukla konuşamaya ihtiyacınızı, duygunuzu söyleyerek başlamak çatışmayı engeller. Öğüt, öneri verecekseniz önce isteyip-istemediğini sorun: Konuşmanızın başında olmamak kaydıyla eğer öneriniz, öğüdünüz varsa “duymak istersen bir önerim var” diye sorarak ve isterse önerinizi sunun. Doğrudan öneri vermek yerine öyküler işe yarar: Doğrudan bir öneri vermek yerine, konuyla ilgili bir öykü anlatmak paylaşmak işe yarar.
EBEVEYN OLARAK Kuralları ve Sınırları Açık Net İfade Etmek Kuralları Birlikte Tesbit Etmek Kuralların İçindeki İzinleri Göstermek Olumsuz Davranışta Kişiliğe Değil Davranışa Odaklanmak Tutarlı Ve Kararlı Davranış Örnekleri Göstermek Kuralların Nedenlerini Açıklamak
EBEVEYN OLARAK Görevsel Anne Babalık Değerler ve kurallar önceliklidir. Örnek: Sınavda kötü bir not almış ve üzülmüş çocuğunuzu eleştirmeden dinlemek ve çocuğunuz rahatladıktan sonra “sence bunun nedeni ne?” sorusunu sormak Özellikle değerlerimizin, normlarımızın olduğu kişilik yapımızı kullanmak olumlu anne babalık yaparak bir anlamda çocuğa karşı sorumlulukların yerine getirilmesini sağlar. Bu tür anne babalığa Görevsel Anne Babalık denir. Örnek: Sınavda kötü bir not almış ve üzülmüş çocuğunuzu eleştirmeden dinlemek; çocuğunuz rahatladıktan sonra “sence bunun nedeni ne?” sorusunu sormak ”
MANTIKSAL ANNE BABALIK Kişiliğimizin düşünen yapısı Örnek: Odası dağınık olan bir gence burası ne kadar dağınık, topla demek yerine, uygun bir ses tonuyla “Odanın durumu hakkında ne düşünüyorsun?” demek. Kişiliğimizin düşünen yapısını kullanarak ise çocuğun düşünmesini sağlamak mümkündür. Özellikle ergenlere doğrudan olarak yap, et demek yerine onun düşünmesini sağlamak son derece işe yarar. Bu tür anne babalığa ise Akılcı (Mantıksal) Anne Babalık denir. Örnek: Odası dağınık olan bir gence burası ne kadar dağınık, topla demek yerine. Uygun bir ses tonuyla “Odanın durumu hakkında ne düşünüyorsun?” diye sormak. / “Karnendeki durumla ilgili ne yapmayı düşünüyorsun?”
OLUMLU DİSİPLİN YÖNTEMLERİ Görevsel Anne Babalık Olumlu Örnek Olmak İyi alışkanlıklar kazandırma Önleyici açıklamalar yapmak / Önlem almak Güven vermek / Teşvik etmek Hayır diyebilme/ Sınır koyma
OLUMLU DİSİPLİN YÖNTEMLERİ Mantıksal Anne Babalık Nedenini düşünme Dikkatini başka yöne çekmek Davranışın sonucunu açıklamak Yeni davranış önermek Görmezden gelme ve olumluyu takdir etme Seçenekler sunmak Davranışın düzeltilmesini sağlamak Anlaşma yapmak ve birlikte kural oluşturmak Sonucunu yaşatmak
Etkinlik (Olumlu Dsiplin Yöntemleri) 17 yaşındaki oğlunuzun cebinde sigara buldunuz. Bu durumda olumlu dsiplin yöntemlerinden yararlanarak nasıl yaklaşırdınız? Etkinlik (Olumlu Dsiplin Yöntemleri)
Etkinlik (Olumlu Dsiplin Yöntemleri) Olumlu Örnek Olmak:Sigara içmemek İyi alışkanlıklar kazandırma:Çocuğun spor ve sosyal faaliyetlere katılmasını sağlayarak sigara içilen ortamlarla daha az bulunmasını sağlamak Önleyici açıklamalar yapmak / Önlem almak : Sohbetler esnasında sigaranın sağlığa zararlarını anlatmak,sigarayla nasıl başlandığıyla ilgili bilgi vermek. Güven vermek / Teşvik etmek:Sigara bu kadar yoğun kullanılıyorken sen sigaraya başlamadın,bu beni çok mutlu ediyor diyebilmek. Hayır diyebilme/ Sınır koyma
SONUCU YAŞATMA İLE CEZA DAVRANIŞIN SONUCUNU YAŞATMA CEZA Diğer olumlu disiplin yöntemlerini uyguladıktan sonra Hemen İstenmeyen davranışı engellemeyi hedefler. Kişiliği hedefler. Süre baştan bellidir. Süre belirsizdir Uygun davranışı öğretme önemlidir. (doğru davranışı öğrenmelisin) En çok üzecek yaptırım uygulanır (sen beni üzdün ben de seni üzeceğim) Örneğin: Eve geç gelen ergenin harçlığının kesilmesi CEZA dır. Bilgisayarla çak zaman geçiren ergenin bilgisayarının 2 gün süre ile kapattırılması (Önceden birkaç olumlu disiplin yöntemi uygulandıktan sonra) davranışın sonucunu yaşatmadır.
Davranışa Yönelik Kabul İletisi Kişiliğe Yönelik Kabul İletisi İnsanların karşısındaki kişiyi kabul ettiğine dair verdiği tüm sözlü ve sözsüz mesajlar kabul iletisidir. Kabul iletileri yaşamsaldır. Bir kişi kabul iletisi almadığında rahatsızlık yaşar. Bu rahatsızlık fiziksel veya psikolojik olabilir. Kadınlar, ev işleri ve çocuk bakımında kabul iletisi almak istedikleri halde kanıksanan görevleri olarak görüldüğünden görmezlikten gelinebilir. Kabul iletisi dört farklı şekilde karşı tarafa iletilir. - + - +
KABUL İLETİLERİ DAVRANIŞA YÖNELİK KİŞİLİĞE YÖNELİK OLUMLU OLUMSUZ (Davranış belirtmeden verilen olumlu kabul iletisi) “Çok temizsin” (Olumlu davranış belirtilerek verilen kabul iletisi) “Yatağını toplaman hoşuma gitti.” OLUMSUZ (Davranış belirtmeden verilen olumsuz kabul iletisi) “Çok pissin” (Olumsuz davranış belirtilerek verilen kabul iletisi) “Uyarmama rağmen odanın temizlememen beni kızdırdı.” Davranışa yönelik kabul iletileri kişiyi eğitir. Bir çocuğa eğitim vermek için davranışa yönelik olumlu ve olumsuz kabul iletilerini kullanmak gerekir. Kişiliğe yönelik olumlu kabul iletileri kişiyi besler, iyi hissettir ama eğitmez. Kişiliğe yönelik olumsuz kabul iletisi sadece ilişkiye zarar verir, bir işe yaramaz. Ergenler de tüm insanlar gibi kabul edilmeye ihtiyaç duyarlar. Özellikle olumlu kabul mesajları ergenler için son derece önemlidir. Kendilerine ve ailelerine güvenlerini artırır.
DAVRANIŞA YÖNELİK Mİ? KİŞİLİĞE YÖNELİK Mİ? OLUMLU MU? OLUMSUZ MU? DAVRANIŞA YÖNELİK Mİ? KİŞİLİĞE YÖNELİK Mİ? Yaramazın birisin. Olumsuz (-) Kişiliğe Yönelik Arkadaşınla eşyalarını paylaşmanı beğendim. Olumlu (+), Davranışa Yönelik Çok dağınıksın. Olumsuz (-) Kişiliğe Yönelik Sofrayı toplarken bana yardımcı olmaman çok kötü. Olumsuz (-) Davranışa Yönelik Uslu bir çocuksun. Olumlu (+), Kişiliğe Yönelik Kardeşinden özür dilemen çok iyi Olumlu (+), Davranışa Yönelik Kardeşine vurmandan hoşlanmıyorum. Olumsuz (-) Davranışa Yönelik Çok düzenlisin. Olumlu (+), Kişiliğe Yönelik Çok düzensizsin. Olumsuz (-) Kişiliğe Yönelik
ELEŞTİRİ İÇİN BİR TEKNİK: SANDVİÇ TEKNİĞİ Eleştirinizin kişiyle değil davranışıyla ilgili olduğunu göstermek için olumlu kabul iletisiyle başlayıp, olumlu kabul iletisiyle bitirin. Örnek: + : Seninle birebir konuşurken futbol konusunda akıl yürütmelerini beğeniyorum. - : Arkadaşlarım eve geldiğinde de beni bu konuda konuşmaya zorlamanı istemiyorum. + : Bu konuyu seninle birlikte çözüme ulaştıracağımıza inanıyorum. Ergenlerin eleştiriye bakışı: Genellikle eleştiriyi abartarak ve çarpıtarak alır. Eleştirinin “ne” olduğundan çok, eleştiriyi yapan kişinin “kim” olduğu önemlidir. Eleştiri kişiliğe yönelik ise“güç savaşı” için neden sayarlar. Nasıl Eleştirelim? Eleştirinin ölçütleri ve sebep-sonucu açıklanırsa etkili olur. Kişiliği değil davranışı eleştirmek, her zaman anında değil bazen eleştiri için bir süre beklemek, grup önünde değil, tek başına iken eleştirmek, eleştirinin nedenini açıklamak; olumsuz davranışın size olan etkisini söylemek, ona da söz hakkı tanımak etkili olur. Olumsuz eleştiri konusunda ailede çocukları ve kadınları kişiliğe yönelik olarak acımasızca eleştirilebilmektedir. Bu konuda dikkatli olmak gerekir. Örneğin “zaten yaptığın her işi yüzüne gözüne bulaştırırsın”, “zaten hiçbir işe yaramazsın, sana kim iş verir ki?” “her yemeği yakarsın elinden düzgün hiç iş çıkmaz” gibi… Sandviç tekniği ile eleştirilerimizi yöneltebiliriz. İki olumlu kabul iletisinin arasına davranışa yönelik olumsuz kabul iletisi yerleştirerek verebiliriz. Örnek: “Geçen yıl karnendeki notlarının yüksek olması beni çok mutlu etmişti.(DAVRANIŞA YÖNELİK+OLUMLU). Bu yılki karne notların sınıfını geçebilmen için yeterli değil. (DAVRANIŞA YÖNELİK+OLUMSUZ) Ben sana güveniyorum. (KİŞİLİĞE YÖNELİK+OLUMLU)”
Teşekkür Ederim