İLKÖĞRETİM ÇAĞI ÇOCUKLARINDA OKUL İÇİ ŞİDDETİN İRDELENMESİ: BİR ANKET ÇALIŞMASI Sözen S 1, Baysal SU 2, Ekizoğlu O 1, Tüzün B 1, Tüzün Ü 3 1 İstanbul Üniversitesi.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
İLKÖĞRETİM OKULU MÜDÜRLERİNİN VİZYONER LİDERLİK ÖZELLİKLERİNE SAHİP OLMALARI İLE ÖĞRETMENLERİN ÖRGÜTSEL ADANMALARI ARASINDAKİ İLİŞKİ Fatma BABİL Eskişehir.
Advertisements

Yrd. Doç. Hatice DEMİRBAŞ G.Ü.Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü
Hedef Belirleme ve Hedeflerlerin Eyleme Dönüştürülmesi
Okullarda Suç ve Şiddeti Önleme
1 Yeniden Sağlık ve Eğitim Derneği 2 Koç Üniversitesi
Okul Başarısında Ailenin Rolü
1 Yeniden Sağlık ve Eğitim Derneği, 2 Koç Üniversitesi
TIP FAKÜLTESİ VE SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ÖĞRENCİLERİNİN BİRBİRLERİNE BAKIŞ AÇILARI.
DÖNEMLERE GÖRE GELİŞİM GÖREVLERİ
Çetin SARIYILDIZ Rehber Öğretmen
Makalenin Yazarları: Vehbi Aytekin SANALAN Esra TELLİ Yavuz SELİM
EKONOMİK İSTİSMAR.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
Hazırlayan Psk.Dan.Nazan MUTLU Uzm.Psk.Dan. Sinem TARHAN
TIP FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNDE DEPRESYON BELİRTİLERİ TAŞIMA DURUMU
AKRAN BASKISI.
Y.Doç.Dr. Ayhan URAL Abant İzzet Baysal Üniversitesi Bolu / TÜRKİYE

MADDE BAĞIMLILIĞI Bağımlılığa Yatkınlıkta Genlerin Rolü
AKRAN BASKISI Çocukluktan yetişkinliğe geçiş sürecinde, ergenlik döneminde gençler akranlarıyla daha fazla vakit geçirmeye başlar ve akranlarının kendilerini.
TOPLUM HİZMETLERİ PROGRAMI
Motor Gelişim.
Okul Öncesi Eğitimden İlköğretime Geçiş.
Kaynaştırma Uygulamaları ve Destek Özel Eğitim Hizmetleri
ACİL SERVİS HİZMETLERİNDE ADLİ RAPOR UYGULAMALARI MODEL FORM ÖNERİSİ
TÜRKİYE’ DE YAŞLI İNTİHARLARI. Yapılan son sayımda elde edilen verilere göre Türkiye’ de 70 milyon 586 bin 256 kişi yaşamakta ve bunların % 7.1’ i 65.
ÇANKAYA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ VE OKULA UYUM
AKRAN BASKISI.
ŞİDDET NEDİR???.
Suç ve şiddet nedir? Çocuğun yakalanması ya da yakalanmamasına, polisle başının derde girmesi ya da girmemesine bakmaksızın hayatı boyunca bir kez suç.
BÖLÜM 11 ORTA ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE FİZİKSEL GELİŞİM.
Bölüm 10 Riskli Davranışlar ve Duygusal Rahatsızlık
BÖLÜM 5 CİNSİYET. BÖLÜM 5 CİNSİYET CİNSİYET Cinsiyet Üzerindeki Biyolojik, Sosyal ve Bilişsel Etkiler Cinsiyet Kalıp Yargıları, Benzerlikler ve Farklılıklar.
ERGENLERDE MADDE KULLANIMI VE Ş İ DDET. Madde kullanımı Gençler çok farklı nedenlerle madde kullanırlar. Ergenli ğ in hedefi güçlü bir kimlik oluşturmaktır.
Araştırma Başlığı: İlköğretim öğrencilerinde matematik kaygısı ile matematik başarısı arasında bir ilişki olup olmadığının incelenmesi Grup Adı: M&M’S.
POLATLILILAR FER İ YA NUR TA Ş KAYA-EZG İ M İ HR İ BAN TARHAN.
MUSTAFA KEMAL İLKÖĞRETİM OKULU
Sunum Akışı Kuraldışı/Problemli davranış nedir?
Adem Göleç Doç.Dr. Katılımcılar: Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi Senato Üyeleri 2015 KTMÜ ÖSYM Sınavı Aday Değerlendirme Anketi Sonuçları.
KADIN ERKEK FIRSAT EŞİTLİĞİ
Uzm. Dr. Çiğdem AYDEMİR Kriz Dergisi 7(1):
ÖĞRETMENLERİN ERGEN ALGILAYIŞI Psi. Dan. Selen Demirtaş-Zorbaz Psi. Dan. Tuğba Kurt Psi. Dan. Mehmet Osman Çetiner.
Uzm.Dr.Sevil ARABACI Dr.Canan ... Adölesan Merkezi
Doç.Dr. FİKRET RAMAZANOĞLU Hazırlayanlar ELİF OFLU & K.TANYA ŞAMDAN
GİRİŞ Bağlanma doğumdan itibaren gelişen ve yaşam boyu devamlılık gösteren bir fenomendir. Bowbly bağlanmayı özellikle gerilim yaratan durumlarda bakım.
DİLEK DİKEÇ Matematik Öğretmeni
GELİŞİMİN KRİTİK DÖNEMLERİ ve
Okul Öncesi Eğitim Dr. Burcu Çabuk.
GRUP: VİTAMİNİ KABUĞUNDA
Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi,
OKUL BAŞARISINDA AİLENİN ROLÜ
CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ
AİLE, ÇOCUK, ÖĞRETMEN İLETİŞİMİNİN ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Ergenlik Döneminin Tanımı, Önemi ve Sınıflandırılması
ERGENLİK DÖNEMİ ANNE-BABA SORUMLULUKLARI
CİNSEL SUÇ MAĞDURU GENÇLERDE BENLİK ALGISI VE PSİKOPATOLOJİ
AKRAN BASKISI.
Çocuklara Yönelik Şiddetin Önlenmesi
ŞİDDET.
II.BÖLÜM GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR. Kazanımlar Bu üniteyi tamamladığınızda aşağıdaki hedeflere ulaşmanız beklenmektedir: Gelişimle ilişkili olan.
Şiddetin Birey Üzerindeki Etkileri AD ve SOYAD: Yunus Emre Ataman Sınıf:9/E No:640 Ders: Sağlık Bilgisi ve Trafik Kültürü.
Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü
GELİŞİM DÖNEMLERİ İÇİNDE RUH SAĞLIĞI İLKELERİ
Ortaöğretim Matematik Konularındaki Güçlük Düzeylerinin Belirlenmesi
Sağlık Bilimleri Fakültesi
Spor hareketleri dönemi
TÜRKİYE'DE ERGEN PROFİLİ
Yard.Doç.Dr. Mehmet AKSÜT
Sunum transkripti:

İLKÖĞRETİM ÇAĞI ÇOCUKLARINDA OKUL İÇİ ŞİDDETİN İRDELENMESİ: BİR ANKET ÇALIŞMASI Sözen S 1, Baysal SU 2, Ekizoğlu O 1, Tüzün B 1, Tüzün Ü 3 1 İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp AD 2 İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Hastalıkları AD 3 İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD Tartışma ve Sonuç İlköğretim çağındaki çocuklar, gerek içinde bulundukları ergenlik döneminin getirdiği bireysel özellikler, gerek aile, eğitim ve çevresel faktörlere (okul, medya ve diğer iletişim araçları… ) bağlı olarak, son yıllarda artan bir şekilde fiziksel istismar mağdurları ve/veya uygulayıcıları konumuna gelmişlerdir. İlköğretimin 8 seneye çıkması ve 7-14 yaş grubundaki farklı biyolojik ve ruhsal gelişim içindeki çocukların aynı bina içerisinde bulunma zorunlulukları bu tür eylemlerin artmasında önemli rol oynayan faktörlerden biridir. Son yıllarda ilköğretim öğrencileri üzerinde yapılan çalışmalar her üç öğrenciden birinin düzenli olarak akran istismarına maruz kaldığı ve en sık uygulanan istismar şeklinin ise sözel ve/veya fiziksel istismar olduğunu göstermektedir. Çalışmamızda hangi sosyo kültürel ya da sosyo ekonomik düzeyde olursa olsun gençler arasında şiddet içeren davranışların var olduğunu saptanmıştır (Grafik 5,6). Ancak, annen seni döver mi sorusunda ki %48’e %5 ve baban kavga sırasında anneni döver mi sorusundaki %44’e %3 lük anlamlı fark dikkate alındığında özellikle sosyo kültürel ya da sosyo ekonomik olarak daha alt düzeyde yer alan çocukların daha aile içi şiddete fazla tanıklık ettikleri ya da şiddete uğradıkları belirlenmiştir ( Grafik 1,2,3,4) Ayrıca bu gruptaki çocukların anneni ve babanı seviyor musun şeklindeki sorularımızda görülen %2-3 lük hayır cevabı ve yine bu çocukların %49 oranında anne ve babaya tepkili davranarak büyüyünce onlar gibi olmayı reddetmeleri de dikkat çekicidir (Grafik 9,10,11). Şiddet algısında öğrencilerin bulundukları sosyo kültürel ve sosyoekonomik düzeyin belirleyici olduğu, şiddetten ne anladıkları ve şiddetin düzeyi konusundaki algı farklılıkları yapılan çalışmalarda gösterilmiş olup, araştırma şiddet algısını ölçecek ve şiddet-sonuç ilişkisini irdeleyecek şekilde detaylandırılarak devam etmektedir. Giriş ve Amaç Çocukluk çağı ergenlik dönemi, biyolojik değişikliklere eşlik eden ruhsal gelişim ile birlikte psikososyal değişimlerin de yaşandığı, özellikle duygusal coşku, taşkınlık, çabuk kurulan ve bozulan ilişkiler, kolay etkilenme, toplum içinde sivrilme, ilgi çekme, baskın olma çabası gibi davranış şekillerinin yoğunlaştığı bir süreçtir. Bu dönemde bireyin hem topluma, hem de kendi öz benliği ve vücut bütünlüğüne yönelik şiddet eylemlerine belirgin şekilde yatkınlığının arttığı göz ardı edilemez bir gerçektir. Bu araştırma İstanbul’da farklı sosyo kültürel ve sosyo ekonomik düzeye sahip 2 ilköğretim okulunda toplam 581 öğrenciye okul içi yaşanan fiziksel istismarın sorgulanması amacıyla düzenlenen bir anket çalışması niteliğindedir. Araştırma benzer özellikleri taşıyan farklı okullarda devam etmekte olup, bulgular ön çalışma niteliğinde ele alınarak değerlendirilmiştir. Çalışmada ilköğretim çağındaki çocukların akranları, öğretmenleri ve aileleri tarafından uğradıkları fiziksel istismar şekilleri, oranları ve bu çocukların ailesel ve çevresel sosyodemografik özellikleri belirlenerek şiddeti oluşturan etkenlerin tartışılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem Sosyo kültürel ve sosyo ekonomik düzeyi farklı iki okul grubu oluşturmak amacıyla bir devlet ilköğretim okulu (A Okulu) ve bir de yabancı dilde paralı eğitim veren özel okul (B Okulu) seçilmiş olup, bu okulların 4. ve 8. sınıfları arasındaki sınıflarındaki öğrencilerden, bir uygulayıcı yardımıyla anket formunun doldurmaları istenmiştir. Anket çalışmasının istatistiksel bulguları yüzde olarak gösterilmiş ve grafikler halinde sunulmuştur. Bulgular Toplam 581 öğrencinin %51’i kız ve %49’u erkek olarak bulunmuş olup, sosyodemografik olarak incelendiğinde, A okulundaki öğrencilerin annelerinin %91, babalarının %90 oranında ilköğretim mezunu oldukları, B okulundaki öğrencilerin ise; annelerinin %71, babalarının %86 oranında üniversite mezunu oldukları saptanmıştır. A okulunda bulunan öğrencilerin % 76’sının babası devamlı bir işe sahipken, B okulunda bu oranın %98 olduğu, A okulunda bulunan öğrencilerin %17’sinin para kazanmak için çalışmak zorunda kaldığı, B okulunda bu oranın %3 olduğu belirlenmiştir. Anket formumuzda sorulan sorulara verilen diğer cevaplar grafikler halinde sunulmuştur. Grafik 1 Grafik 2 Grafik 3 Grafik 4 Grafik 5Grafik 6 Grafik 7 Grafik 8 Grafik 9 Grafik 11 Grafik 10 ÖN ÇALIŞMA