FIÇI sebahattincilbir@gmail.com Neyzen Tevfik'e doktor içkiyi men etmişti. Fakat Peyami Safa bir gün üstadı ziyarete gittiğinde odanın bir köşesinde bir fıçı şarap gördü. -Bu ne bre üstad? diye sordu. Hani sen artık içmeyecektin? -Ne yaparsın, oğul, içmezsem kuvvetten düşüyorum. -Peki, içkinin faydası oluyor mu? -Ne diyorsun olmaz olur mu? Mesela bu fıçı buraya ilk geldiği zaman yerinden kımıldatamıyordum şimdi iki elimle kaldırabiliyorum! sebahattincilbir@gmail.com
BENİ TANIMIYORSUN sebahattincilbir@gmail.com Çevrelerinde tanınmış bir hanım, Neyzen'le karşılaşınca; - Aşkolsun, benim için aşifte filan gibi sözler söylemişsiniz? Neyzen elini sinek kovalar gibi sallamış; -Hanım, sen beni tanımıyorsun. Ben herkesin bildiği şeyleri söylemem !.. sebahattincilbir@gmail.com
Fasulyeye benziyor sebahattincilbir@gmail.com İkinci Meşrutiyet döneminde nazırlığa getirilen bir zat, çok geçmeden yeğeninin vali olarak atanmasını sağlar. Karşılaştıklarında, Neyzen: -Maşallah, kardeşinizin oğlu tıpkı fasulyeye benziyor. -Genç yaşta vali oldu, neden fasulyeye benzesin? -İşte bende onun için benzetiyorum ya. Fasulye de sırığa sarılarak büyür. sebahattincilbir@gmail.com
Bulmayınca and içeriz ! sebahattincilbir@gmail.com Peyami Safa içki içmesin diye Neyzen Tevfik’e and içirmiş. Bir gün bi de bakmış bizimki içiyor... - Hani sen içki içmemek üzere and içmiştin?" Neyzen; " Üstat, biz fakir adamız.. Bulunca içki içeriz, bulmayınca and içeriz!..." sebahattincilbir@gmail.com