Şsg y.b.o rehberlik servisi Paylaşmak... Bir dilim ekmeği, bir yudum suyu, bir nefes havayı... Paylaşmak... Üzüntülerimizi, dertlerimizi, sevinçlerimizi... Şsg y.b.o rehberlik servisi
Biliyoruz ki, acılar paylaştıkça azalır; mutluluklar paylaştıkça artar Biliyoruz ki, acılar paylaştıkça azalır; mutluluklar paylaştıkça artar. Acılarımızın azalması, mutluluklarımızın artması için paylaşmak hayatı...
Paylaşmak dünyayı, yeryüzünü; ağaçları, kuşları, buram buram bereket kokan toprağı... Yolu sevgiden geçen bütün insanlarla aynı sofrayı paylaşmak. Bir dağ başı yalnızlığında rüzgârın elini sıkmak onlarla, güneşin tebessümünü karşılamak.
Müberra Abla’nın etli mantı gönderdiği tabağı, irmik helvasıyla doldurup elime tutuşturdular; bize dolu gelenin boş yollanmayacağını öğrendim. Babamın aylık aldığı gün, yan sokaktaki Emine Nine’nin evine yiyecek ve harçlık bırakmasına şahit oldum; insanlara karşılıksız bir şeyler vermenin hazzını öğrendim
Kâğıttan yaptığı külahlara, leblebi şekerlerini paylaştırırken “Yarısı da kardeşinin” derdi annem; paylaşmayı öğrendim. Yıllardır sürer paylaşmaya dair öğrendiklerim... Yalnız maddenin değil, emeğin, zorlukların, yoklukların, varlıkların, korkuların, acıların, sevinçlerin, tasaların ve daha nice şeylerin de paylaşılabileceğini öğrendim. Öğrettiler.