5.SINIF FEN VE TEKNOLOJİ KİMYA KONULARI MADDENİN DEĞİŞMESİ VE TANINMASI
Yeryüzündeki sular küçük damlacıklar halinde havaya karışır Yeryüzündeki sular küçük damlacıklar halinde havaya karışır. Bu damlacıklara su buharı diyoruz. Suyun küçük damlacıklar halinde havaya karışmasına buharlaşma diyoruz. Havadaki su buharını, soğuduğu zaman su damlacıkları hâlinde görebiliriz.Su buharının su damlacıkları hâlinde görülmesine yoğunlaşma denir.
Yüksek bulutlardaki su damlacıkları, soğuk havanın etkisiyle minik buz taneciklerine dönüşür. Bunlar, birleşerek yeterli büyüklüğe ulaştığında kar taneleri şeklinde yeryüzüne düşer. Yağmur damlaları fırtına nedeniyle donar. Yere doğru inerken hava akımları bunları bir aşağı bir yukarı sürükleyerek daha büyük buz parçaları hâline getirir. Ağırlaşan buz parçaları yere düşer. Buna dolu denir.
Havadaki su damlacıkları yeryüzüne yakın yerde soğuduğu zaman sis oluşur. Havadaki su buharı, taş toprak ve yaprak gibi soğuk katı maddeler üzerinde gece yoğunlaşarak su damlacıklarına dönüşür. Bu damlacıklara çiy denir. Daha çok ilkbahar ve yaz mevsimlerinde sabah erken saatlerde görülür. Havadaki su buharı, çok soğuk ilkbahar ve sonbahar gecelerinde donarak katılaşır. Toprak ve bitkiler üzerinde kar katmanı oluşur. Buna kırağı denir.
KIRAĞI GÖRÜNÜMÜ…
Yeryüzündeki sularda, güneş enerjisinin etkisiyle sürekli buharlaşma olur. Atmosfere yükselen su buharı, atmosferin soğuk tabakalarında yoğunlaşarak yağmur, dolu, kar şeklinde tekrar yeryüzüne döner. Bu olaya suyun doğal dolanımı denir. Yeryüzündeki suların buharlaşması ile yoğunlaşması arasında bir denge vardır. Tabiatta suyun dolaşımı ve sürekliliği, güneş enerjisi ile sağlanır. Çünkü buharlaşma ve yoğunlaşmanın gerçekleşmesi için ısınma – soğuma gerekir.
YAKITLAR Bulunduğumuz ortamların ısınmasını sağlamak için soba, kalorifer gibi araçlar kullanırız. Bu araçlar yakıtların yanmasıyla ısı verir. Yakıtların yanması için oksijene ihtiyaç vardır. Oksijen olmadan yakıtlar yanmaz. Bazı yakıtlar doğada olduğu şekliyle bazıları da işlendikten sonra kullanılır. Linyit doğal olarak, petrol ise işlendikten sonra yakıt olarak kullanılır. Yakıtlardan sağlanan enerji; ısıtma,aydınlatma bazen de nesneleri hareket ettirme amacıyla kullanılır.
FOSİL YAKITLAR Fosil yakıtlar, çürüyen tarih öncesi bitki ve hayvanlardan milyonlarca yılda oluşmuş, kömür, petrol ve doğalgaz gibi yakıtlardır. Fosil yakıtlar yenilenebilir kaynaklar değillerdir. Isı enerjisi elde etmek için kullandığımız yakıtların büyük bir kısmı fosil yakıtlardır. Fosil yakıtlar ; birikmiş güneş enerjisinin depo edilmiş şeklidir. Bitki ve hayvanların kalıntılarıyla oluşur. Oluşumları milyonlarca yıl sürer. Genellikle kaya katmanlarının altında sıkışmış ve gömülmüş olarak bulunur.
Kömür, bataklıklardaki bitkiler ve bitkisel atıklardan oluşur Kömür, bataklıklardaki bitkiler ve bitkisel atıklardan oluşur. Kömürlerin oluşması milyonlarca yıl sürebilir. Petrol, hayvan ve bitki atıklarından oluşmuştur. Karaların hemen altında ya da deniz altındaki yataklarda bulunur. Doğal gaz da petrol gibi karaların altındaki boşluklarda ya da deniz altında bulunur.
Katı Yakıtlar : Odun, kömür Katı Yakıtlar : Odun, kömür. Sıvı Yakıtlar : Benzin, mazot, gaz yağı ve fuel-oil. Gaz Yakıtlar : Ham petrolden üretilen sıvılaştırılmış petrol gazı (LPG) , doğal gaz
Isı Cisimleri Hareket Ettirir…
ISI : Isı bir enerjidir. Diğer enerjilere dönüşebilir ISI : Isı bir enerjidir. Diğer enerjilere dönüşebilir. Isı birimi joule (jul) olup kısaca ( j ) ile gösterilir. SICAKLIK : Sıcaklık bir enerji türü değildir. Birimi celsius (selsiyus)’tur. C ile gösterilir ve termometre ile ölçülür. Günlük hayatta ısı enerjisi birimi olarak kalori de kullanılır. Kısaca ( cal ) ile gösterilir.
ISINMA – SOĞUMA Isının maddeler üzerindeki en belirgin etkisi ısınma ve soğumadır. Isınan maddelerin sıcaklığı artar, soğuyan maddelerin sıcaklığı azalır. Yazın elektrik ve telefon telleri sarkar, kışın ise gerginleşir. Bunun nedeni tellerin ısınması ve soğumasıdır. Maddeler ısıtıldıkça genleşir, hacmi büyür. Bu duruma genleşme denir.
Katılar, ısıtıldıklarında az genleşir. Sıvılar, ısıtıldıklarında katılardan fazla genleşir. Gazlar, ısıtıldıklarında katılardan ve sıvılardan daha fazla genleşir. ısınma ----------> BÜZÜLME GENLEŞME < ---------- soğuma
Maddeler soğutulduğunda hacmi küçülür. Maddelerin hacimce küçülmesine büzülme denir. Katılar, sıvılara göre daha az büzülür. Gazlar ise hem katılardan hem de sıvılardan daha fazla büzülür. Genleşme ve büzülme birbirinin tersidir. Her maddenin genleşme oranı farklıdır. Bazı maddeler az, bazı maddeler çok genleşir. Çok genleşen madde çok büzülür, az genleşen madde az büzülür.
Sıvılar, ısıtıldığında ya da bulundukları ortamdan ısı aldığında buharlaşarak gaz hâline geçer. Sıvı, buharlaşırken ortamdan ısı alır. Bulunduğu ortamı soğutur. Bu olaya buharlaşma denir. Gaz hâlindeki su buharı soğutulduğunda, sıvı hâle gelmesine yoğunlaşma denir. Gaz yoğunlaşırken ısı verir. Ortamı ısıtır. Buharlaşma ile yoğunlaşma birbirinin tersidir.
K A Y N A M A Aldığı ısı nedeniyle, sıvı maddelerin yüzeyinde yavaş yavaş buharlaşma başlar. Isınmakta olan sıvının sıcaklığı yükselirken buharlaşma devam eder. Sıvı belirli bir sıcaklığa ulaşınca yüzeye doğru kabarcıklar oluşur. Sıvının her tarafından buharlaşma başlar. Sıcaklık sabit kalır. Sıvının sıcaklığının sabit kalarak buharlaşmanın hızlı bir şekilde devam etmesine kaynama denir.
Sıvı hâldeki saf maddeleri ısıttığımızda sıcaklık yükselir Sıvı hâldeki saf maddeleri ısıttığımızda sıcaklık yükselir. Sıcaklık, belli bir noktaya geldiğinde ısı verilmesine rağmen değişmez. Isı almaya devam eder. Sıvı kaynamaya başlar ve sıcaklığı sabit kalır. Bu sıcaklığa kaynama noktası denir. Her saf maddenin kaynama sıcaklığı farklıdır. Ortam ve koşullar değişmedikçe bir saf maddenin kaynama sıcaklığı her zaman aynıdır. Saf maddeler kaynama sıcaklığına göre ayırt edilebilir. Bilim adamları, kaynama sıcaklığını test ederek bir maddenin saf olup olmadığını ve türünü belirlerler.
ERİME VE DONMA Suyun buz hâline gelerek katılaşmasına donma, buzun su hâline gelmesine erime denir. Katı bir madde erirken bulunduğu ortamdan ısı alır. Sıvı bir madde donarken bulunduğu ortama ısı verir. Saf maddelerin erime ve donma sıcaklığı aynıdır. Saf bir madde hangi sıcaklıkta eriyorsa o sıcaklıkta donar.
YOĞUNLAŞMA Bir cismin suda batması için daha ağır olması önemli değildir. Maddenin yoğun olması önemlidir. Suda batan madde, yüzen maddeden daha yoğundur. Her maddenin yoğunluğu, 1 ml hacmindeki kütlesi tartılarak bulunur. Maddenin 1 ml hacmindeki kütle miktarı yoğunluk ya da birim hacim kütle diye tanımlanır.
YOĞUNLUK NİÇİN ÖNEMLİDİR YOĞUNLUK NİÇİN ÖNEMLİDİR ? Tek katlı binalar yoğunluğu az olan ahşap, tuğla, kerpiç gibi malzemeler kullanılarak yapılabilir. Çok katlı binaların yapımında kullanılan malzemelerde ise dayanıklılık, fazla yük taşıma gibi özellikler aranır. Bu nedenle çok katlı binaların yapımında demir, çelik gibi yoğunluğu fazla olan malzemeler kullanılır.
YOĞUNLUK NİÇİN ÖNEMLİDİR? Uçakların kolayca uçabilmesi için uçak yapımında demir yerine alüminyum kullanılır. Çünkü yoğunluğu demirden az olan alüminyum, ayrıca demire göre daha hafif ve daha dayanıklı bir maddedir.