Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Klasik Koşullanma Ivan Petrovich Pavlov © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Davranışçı kuramların sayıltıları Psikoloji biliminin konusu gözlenebilir davranışlardır. Duygu, düşünce, güdü gibi özellikler gözlenip ölçülemediği için bilimsel olarak araştırılamaz ancak uyarıcılar ve tepkiler araştırılabilir. Çevreden gelen uyarıcılar organizmada tepkiye yol açarlar ve davranışlar uyarıcı-tepki ilkesi çerçevesinde incelenmelidir. © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Davranışçı kuramların sayıltıları İnsanların öğrenmesi ile diğer canlıların öğrenmesi birbirine benzemektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalarla insan davranışları açıklanabilir. Davranış değişikliği öğrenmenin sonucu olarak ortaya çıkar. Öğrenme ölçülebilir ve gözlenebilir olaylar üzerinde odaklanarak incelenebilir. © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Davranışçı kuramlar Klasik koşullama (Pavlov) Bitişiklik kuramları (Watson: Koşullu ve koşulsuz uyarıcı bitişikliği, Guthrie: Uyarıcı ve Tepki bitişikliği ve eşik/yavaş yavaş alıştırma, bıktırma/yorma, zıt tepki yaratan uyarıcı verme yöntemleri) Bağlaşımcılık (Thorndike: 1930’dan önce etki, tekrar/egzersiz ve hazırbulunuşluk kanunları; 1930’dan sonra etki ve egzersiz kanunlarındaki değişiklikler ve aitlik kanunu) Sistematik davranış kuramı (Hull: öğrenme malzemesine duyulan ihtiyaç, uyarıcı yoğunluğu, pekiştirilen tepki sayısı ve pekiştirme büyüklüğü artınca öğrenme artar, yorgunluk (tepki engellemesi) ise öğrenmeyi azaltır) Edimsel (Skinner,operant ya da edimsel koşullama) © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Klasik Koşullanma ve Öğrenme Koşulsuz uyarıcı Koşulsuz doğal tepki Koşullu uyarıcı Ö Ğ R E N M © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Nötr bir uyarıcı ve doğal bir uyarıcının ilişkilendirilmesi Koşullu Uyarıcı ve Koşulsuz Uyarıcı Koşullu Uyarıcı © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Örnek 1 Sıcak bir sobaya dokunan küçük bir çocuğun eli yanmış ve hızla elini çekmiştir. Çocuk doğal uyarıcı sıcak soba karşısında koşulsuz bir tepki vermiş ve elini çekmiştir. Daha sonra, çocuktan soba yanmaz durumdayken sobaya dokunması istendiğinde sobaya dokunmaktan kaçınmıştır. Bütün sobaların sıcak olacağı yönünde bir genelleme yapmış ve koşullanma yoluyla sobalara dokunmaması gerektiğini öğrenmiştir. © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Koşullu ve Koşulsuz Uyarıcılar Koşulsuz (Doğal) Uyarıcı: Organizmanın öğrenmeden otomatik olarak tepki verdiği uyarıcı Nötr Uyarıcı: Organizmada koşullanma olmadan önce herhangi bir tepkiye ya da davranışa sebep olmayan bağımsız bir uyarıcı Koşullu Uyarıcı: “Öğrenilmiş uyarıcı” Öğrenme sürecinde koşulsuz uyarıcı ile ilişkilendirilen uyarıcı © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Koşullu ve Koşulsuz Tepkiler Koşullu Tepki Önceden nötr olan bir uyarıcı karşısında ortaya çıkan öğrenilmiş bir davranış Koşulsuz Tepki Organizmanın herhangi bir öğrenme sürecine ya da uyarıcıya ihtiyaç duymadan koşulsuz (doğal) uyarıcı karşısnda verdiği tepki © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Klasik Koşullanmada Temel Kavramlar Sönme: Koşullu tepkinin giderek azaması ve en sonunda artık görülmemesi Kendiliğinden geri gelme: Sönme gerçekleştikten bir süre sonra organizma koşullu uyarıcı ile karşı karşıya geldiğinde koşullu tepki öğrenme tekrar olmadan kendiliğinden geri gelmesi Genelleme: Koşullu uyarıcı yerine benzer başka bir uyarıcı verildiğinde organizmanın yine koşullu tepkiyi gösterme eğilimi © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Klasik Koşullanmada Temel Kavramlar Ayırt etme: Genellemenin tam aksine, organizmanın koşullu uyarıcıyı diğer uyarıcılardan ayırt etmesi ve sadece koşullu uyarıcıya tepki vermesi Üst Düzey Koşullama: Koşullu öğrenme gerçekleştikten sonra, yeni bir nötr uyarıcının koşullu uyarıcı ile ilişkilendirilmesi ve yeni nötr uyarıcı koşullu tepkinin ortaya çıkması Karşıt-koşullama: Pekiştireç olarak verilen koşulsuz uyarıcının yerine hoş olmayan bir uyarıcı (ceza) verilmesi © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Klasik Koşullanmada Temel Kavramlar Gölgeleme: İki koşullu uyarıcının bir arada verilmesi durumunda koşullanmanın (tepkinin) daha çok dikkati çeken uyarıcıya karşı verilmesi Engelleme (blocking): üst düzey koşullanmada birinci koşullu uyarıcının ikinci koşullu uyarıcıya tepki verilmesini engellemesi © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Gölgeleme İlkeleri İki koşullu uyarıcı bir arada verilir. Gölgeleyen koşullu uyarıcı herhangi bir nedenle organizmada daha baskındır. Gölgelenen koşullu uyarıcı herhangi bir nedenle organizmada daha az baskındır ve koşullu tepki üretmez. Koşullanma sonrasında gölgeleyen-koşullu- uyarıcı koşullu tepkiyi üretirken, gölgelenen -koşullu- uyarıcı koşullu tepkiyi üretmez. © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Engellemenin ortaya çıkması Üst düzey koşullanma sırasında, organizma ilk koşullu uyarıcıya derhal tepki ürettiği için, ikinci nötr uyarıcıya tepki vermez. İlk koşullu uyarıcı, ikinci koşullu uyarıcıya tepki verilmesini ENGELLEMİŞ OLUR. © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Koşullanmayı etkileyen diğer faktörler Alışma (orienting) tepkileri: Koşullu uyarıcı olarak verilen uyarana ilk aşamalarda verilen diğer tepkiler Alfa tepkisi: Organizmanın koşullu uyarıcıya alışma tepkileri gösterirken verdiği tepkilerden birinin koşullu tepkiye benzemesi © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Koşullanmayı etkileyen diğer faktörler Bitişiklik (Contiguity): Koşullanma sürecinde koşullu ve koşulsuz uyarıcının birbirine yakın zamanda verilmesi Habercilik (Contingency): Koşullu uyarıcının kendisinden sonra koşulsuz uyarıcı geleceğine ilişkin haber verici nitelikte olması gerektiği © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
İleriye Koşullanma & Geriye Koşullanma Olumlu Habercilik (Positive Contingency) koşullu uyaranının kendisinden sonra bir koşulsuz uyarıcının geleceğine dair haber vermesi Olumsuz habercilik(Negative Contingency koşullu uyarıcının, bir doğal ya da koşulsuz uyarıcının bittiğine/geride kaldığına ilişkin haber vermesi © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Pekiştirme Sönmenin meydana gelmemesi için koşulsuz uyarıcının verilmesi Koşulsuz tepkiyi meydana getiren koşulsuz uyarıcıya (et) birincil pekiştireç; koşullu tepkiyi meydana getiren koşullu uyarıcıya (ses) ikincil pekiştireç Klasik koşullanmada pekiştireç tepkiye bağlı olarak verilmemekte, tepki meydana getirilmeden önce verilmektedir. © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Korku koşullaması koşullu uyaracıyla korku tepkisinin eşleştirilmesi Korku koşullamasının sonucunda kaçınma davranışı görülür. Korku koşullanmaların ortadan kaldırılması daha çok zaman alır. Sistematik duyarsızlaştırma © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç Örnek 17 Ağutos depremini yaşamış bir genç her gece saat üç sularında uyanır. Deprem olacağı korkusuyla kaygı düzeyi yükselir ve tekrar uykuya dalmakta zorlanır. Verilen örnekte görüldüğü gibi klasik koşullanma kimi zaman korku ve fobilerin gelişmesine neden olabilir. Koşulsuz uyarıcı: Deprem deneyimi Koşulsuz tepki: Deprem korkusu Koşullu uyarıcı: Gece üç suları Koşullu tepki: Deprem korkusu, kaygı © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç
Eğitime uyarlanmış klasik koşullanma örnekleri Demokratik ortam (Koşulsuz Uyarıcı)Kendini Güvende Hissetme, görüşlerini rahatlıkla açıklama (Koşulsuz Tepki) Ders (Nötr Uyarıcı)+Demokratik ortam (Koşullu U) Kendini Güvende Hissetme, görüşlerini rahatlıkla açıklama (Koşulsuz Tepki) Ders (Koşullu Uyarıcı) Kendini Güvende Hissetme, görüşlerini rahatlıkla açıklama (Koşullu Tepki) © 2008 Özlem Karaırmak & Ümit Sahranç