Bilgi Teknolojileri ve Bilgisayara Giriş Yrd. Doç Dr. Betül DEMİRDÖĞEN
Bilgisayarın Tarihçesi Dersin Hedefleri Bilgisayarın Tanımı Bilgisayarın Tarihçesi 1. Kuşak öncesi 1. Kuşak bilgisayarlar 2. kuşak bilgisayarlar 3. kuşak bilgisayarlar Bilgisayarın Temel İşlevleri Bilgisayar çeşitleri Bilgisayar Nasıl Çalışır Bilgisayar Parçaları Betül Demirdöğen
DERSİN HEDEFLERİ Bu dersin sonunda Bilgisayarların gelişim sürecini ve tarihçesini tanımlayabilecek, Bilgisayarların ana özelliklerini ve bileşenlerini açıklayabilecek, Bilgisayarların ve bilişim sistemlerinin günümüz dünyasında iş ve özel yaşamımıza etkilerini açıklayabileceksiniz Betül Demirdöğen
BİLGİSAYARIN TANIMI Günümüzdeki bilgisayar tanımı geçmişteki ile aynı mıdır? Geçmişteki bilgisayar tanımı ve fonksiyonu nedir? Günümüzdeki bilgisayar tanımı ve fonksiyonu nedir? Betül Demirdöğen
Bilgisayar Nedir? Kullanıcılardan aldığı ham verileri, kendi ana yapısı altında belirlenen bir programa göre işleyebilen, bunlar üzerinde çok sayıda sayısal ve mantıksal işlemler yaparak; Yaptığı işlemlerin sonucunu karşılaştırabilen, saklayabilen, paylaşabilen ve istenildiğinde kullanıcılara oluşturduğu kullanılabilir bilgiyi sunabilen elektronik bir makinedir. Mantıksal kararlar alarak basit aritmetik işlemler yapan bir makinedir. Bilgisayar basit ve iyi tanımlanmış görevleri yerine getirebilen parçalardan oluşur. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi Sizce ilk bilgisayar nasıl görünüyordu ve fonksiyonları nelerdi? The first computers were people! That is, electronic computers (and the earlier mechanical computers) were given this name because they performed the work that had previously been assigned to people. "Computer" was originally a job title: it was used to describe those human beings (predominantly women) whose job it was to perform the repetitive calculations required to compute such things as navigational tables, tide charts, and planetary positions for astronomical almanacs. Imagine you had a job where hour after hour, day after day, you were to do nothing but compute multiplications. Boredom would quickly set in, leading to carelessness, leading to mistakes. And even on your best days you wouldn't be producing answers very fast. Therefore, inventors have been searching for hundreds of years for a way to mechanize (that is, find a mechanism that can perform) this task. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi This picture shows what were known as "counting tables" [photo courtesy IBM] Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi - ABAKÜS M.Ö. 1000 Modern bir abaküs The abacus was an early aid for mathematical computations. Its only value is that it aids the memory of the human performing the calculation. A skilled abacus operator can work on addition and subtraction problems at the speed of a person equipped with a hand calculator (multiplication and division are slower). The abacus is often wrongly attributed to China. In fact, the oldest surviving abacus was used in 300 B.C. by the Babylonians. The abacus is still in use today, principally in the far east. A modern abacus consists of rings that slide over rods, but the older one pictured below dates from the time when pebbles were used for counting (the word "calculus" comes from the Latin word for pebble). Abaküs, sayı boncuğu veya çörkü, basit toplama ve çarpma işlemleri için kullanılan bir aletir. Boncukların sayılması şeklinde çalışır. MÖ 2400 yıllarında Çin'de geliştirilen abaküs, denizaşırı ticaret yapan tüccarlar sayesinde Girit ve Miken bölgelerinden Avrupa ve Amerika'ya yayılmıştır. Abaküs, hareketli parçalara sahip olduğu bilinen ilk hesap makinesidir. Arap sayılarının ve sıfır kavramının abaküs yardımıyla geliştirilmesi tarih öncelerine gitmekle beraber, halen dünyanın değişik bölgelerinde özellikle okul öncesi çağdaki çocukların matematiksel zekasını geliştirmek amacıyla kullanılmaktadır. Çağdaş hesap makinelerinin ve bilgisayarların atası sayılan hesap aygıtı olan Abaküs'te amaç 4 ana matematiksel işlem olan toplama, çıkarma, çarpma vebölme yapmaktır. Babilliler'in buluşu olan abaküs, yüzyıllar boyunca ticarette büyük önem taşımıştır. Abaküsün temeli Girit ve Miken'e dayanmakta ve ilk abaküs örneklerinin hemen hepsinde Girit ve Miken süsleme sanatından örnekler de bulumaktadır. İlköğretim sınıflarında matematik dersine yardımcı olması amacıyla da kullanılır.Abaküs, Aritmetik hesaplamaları yapmaya yardımcı bir alet. En iyi bilinen biçimi (Çinlilerin Suan Pan'ı) dikdörtgen bir çerçevenin içine gerilmiş teller üstüne inciler dizilmesiyle oluşturulan abak, başlangıçta toprağın içine açılan sıra sıra oluklara dizilen taşlardan oluşmaktaydı. Daha sonraları, yuvarlık bilye büyüklüğünde metal top ya da boncukların paralel çubuklar ya da teller üstünde hareket ettikleri biçimi almıştır. Her boncuk ya da metal topçuğun değeri, büyüklüğüne değil konumuna bağlıdır; belirli bir çizgi üstündeki taşın ya da belirli bir tel üstündeki incinin (boncuğun,topçuğun, vb.) değeri 1, iki tanesi birlikte olunca 2 olur. Bundan bir sonraki tel 10, üçüncü sıradaki tel 100 olarak değerlendirilir. Böylece ikisi 1 değerinde ve biri 10 değerinde üç dizi taş 12'yi, 100 değerindeki bir dördüncü topçuk eklenince de 112'yi gösterir. Yani topçuk ya da boncuğun yeri, değerini belirler ve çok büyük sayılar bile birkaç topçu ya da boncukla gösterilebilir. Topçuklar bir yöne kaydırılarak işlem yapılır; elde edilen değeri silmek, yani topçuğu bir sonraki kullanıma hazırlanmak istenirse, tersi yönünde kaydırmak gerekir. Abak, görünüşte basitliğine karşın, toplama makineleri, elektronik hesap makineleri ve bilgisayarların hazırlanmasına katkıda bulunmuştur. Çok eski bir abaküs Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi - Pascaline (Paskalayn) 1642 Toplama-Çıkarma Çark sistemi kullanmakta idi. Arabalarda dijital olmayan hız göstergeleri ile aynı çalışma prensibine dayanmaktadır. In 1642 Blaise Pascal, at age 19, invented the Pascaline as an aid for his father who was a tax collector. Pascal built 50 of this gear-driven one-function calculator (it could only add) but couldn't sell many because of their exorbitant cost and because they really weren't that accurate (at that time it was not possible to fabricate gears with the required precision). Up until the present age when car dashboards went digital, the odometer portion of a car's speedometer used the very same mechanism as the Pascaline to increment the next wheel after each full revolution of the prior wheel. Pascal was a child prodigy. At the age of 12, he was discovered doing his version of Euclid's thirty-second proposition on the kitchen şoor. Pascal went on to invent probability theory, the hydraulic press, and the syringe. Shown below is an 8 digit version of the Pascaline, and two views of a 6 digit version: Blaise Pascal tarafından vergi toplayıcısı olan babasının işlerini kolaylaştırmak amacı ile keşfedildi. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Leibniz Çarkı 1671 Wilhelm Leibniz + , - , * , / Çark yerine oluklu silindirler kullandı. Ondalık sayı sistemi yerine ikili (0 ve 1’den oluşan) sayı sistemini kullandı. Seri olarak üretilen ilk hesap makinesi Just a few years after Pascal, the German Gottfried Wilhelm Leibniz (co-inventor with Newton of calculus) managed to build a four-function (addition, subtraction, multiplication, and division) calculator that he called the stepped reckoner because, instead of gears, it employed şuted drums having ten şutes arranged around their circumference in a stair-step fashion. Although the stepped reckoner employed the decimal number system (each drum had 10 şutes), Leibniz was the first to advocate use of the binary number system which is fundamental to the operation of modern computers. Leibniz is considered one of the greatest of the philosophers but he died poor and alone. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Fark Makinesi 1830 Charles Babbage: Logaritmik hesaplamalar Büyük çarpmaları, bölmeleri, kök ve kuvvet alışları Analitik makineyi tamamlayamadan öldü. Analitik makine bugüne kadar üretilen hesaplama makinelerinden farklı olarak programlanabilir özelliğe sahiptir. Koşul cümlesi yardımı ile program her çalıştığında farklı sonuçlar vermekteydi. By 1822 the English mathematician Charles Babbage was proposing a steam driven calculating machine the size of a room, which he called the Difference Engine. This machine would be able to compute tables of numbers, such as logarithm tables. He obtained government funding for this project due to the importance of numeric tables in ocean navigation. By promoting their commercial and military navies, the British government had managed to become the earth's greatest empire. But in that time frame the British government was publishing a seven volume set of navigation tables which came with a companion volume of corrections which showed that the set had over 1000 numerical errors. It was hoped that Babbage's machine could eliminate errors in these types of tables. But construction of Babbage's Difference Engine proved exceedingly difficult and the project soon became the most expensive government funded project up to that point in English history. Ten years later the device was still nowhere near complete, acrimony abounded between all involved, and funding dried up. The device was never finished. A small section of the type of mechanism employed in Babbage's Difference Engine [photo � 2002 IEEE] Babbage was not deterred, and by then was on to his next brainstorm, which he called the Analytic Engine. This device, large as a house and powered by 6 steam engines, would be more general purpose in nature because it would be programmable, thanks to the punched card technology of Jacquard. But it was Babbage who made an important intellectual leap regarding the punched cards. In the Jacquard loom, the presence or absence of each hole in the card physically allows a colored thread to pass or stops that thread (you can see this clearly in the earlier photo). Babbage saw that the pattern of holes could be used to represent an abstract idea such as a problem statement or the raw data required for that problem's solution. Babbage saw that there was no requirement that the problem matter itself physically pass thru the holes. Furthermore, Babbage realized that punched paper could be employed as a storage mechanism, holding computed numbers for future reference. Because of the connection to the Jacquard loom, Babbage called the two main parts of his Analytic Engine the "Store" and the "Mill", as both terms are used in the weaving industry. The Store was where numbers were held and the Mill was where they were "woven" into new results. In a modern computer these same parts are called the memory unit and the central processing unit (CPU). The Analytic Engine also had a key function that distinguishes computers from calculators: the conditional statement. A conditional statement allows a program to achieve different results each time it is run. Based on the conditional statement, the path of the program (that is, what statements are executed next) can be determined based upon a condition or situation that is detected at the very moment the program is running. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Hollerith kontrol paneli 1890 Herman Hollerith Temel bileşenler Kart okuyucu Çarklı bir sistemle çalışan hesap yapabilen bir mekanizma Hesaplama sonuçlarını gösteren ibreli gösterge duvarı Hollerith's invention, known as the Hollerith desk, consisted of a card reader which sensed the holes in the cards, a gear driven mechanism which could count (using Pascal's mechanism which we still see in car odometers), and a large wall of dial indicators (a car speedometer is a dial indicator) to display the results of the count. Hollerith built a company, the Tabulating Machine Company which, after a few buyouts, eventually became International Business Machines, known today as IBM. IBM grew rapidly and punched cards became ubiquitous. Your gas bill would arrive each month with a punch card you had to return with your payment. This punch card recorded the particulars of your account: your name, address, gas usage, etc. (I imagine there were some "hackers" in these days who would alter the punch cards to change their bill). As another example, when you entered a toll way (a highway that collects a fee from each driver) you were given a punch card that recorded where you started and then when you exited from the toll way your fee was computed based upon the miles you drove. When you voted in an election the ballot you were handed was a punch card. The little pieces of paper that are punched out of the card are called "chad" and were thrown as confetti at weddings. Until recently all Social Security and other checks issued by the Federal government were actually punch cards. The check-out slip inside a library book was a punch card. Written on all these cards was a phrase as common as "close cover before striking": "do not fold, spindle, or mutilate". A spindle was an upright spike on the desk of an accounting clerk. As he completed processing each receipt he would impale it on this spike. When the spindle was full, he'd run a piece of string through the holes, tie up the bundle, and ship it off to the archives. You occasionally still see spindles at restaurant cash registers. Hollerith Çizelgeleştirici (Tabulating) Makine Şirketini kurdu. Birkaç el-değiştirme sonrasında şirket IBM (International Business Machine) ismini aldı. Gaz faturaları Otoyollar Seçimler Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Mark I IBM continued to develop mechanical calculators for sale to businesses to help with financial accounting and inventory accounting. One characteristic of both financial accounting and inventory accounting is that although you need to subtract, you don't need negative numbers and you really don't have to multiply since multiplication can be accomplished via repeated addition. But the U.S. military desired a mechanical calculator more optimized for scientific computation. By World War II the U.S. had battleships that could lob shells weighing as much as a small car over distances up to 25 miles. Physicists could write the equations that described how atmospheric drag, wind, gravity, muzzle velocity, etc. would determine the trajectory of the shell. But solving such equations was extremely laborious. This was the work performed by the human computers. Their results would be published in ballistic "firing tables" published in gunnery manuals. During World War II the U.S. military scoured the country looking for (generally female) math majors to hire for the job of computing these tables. But not enough humans could be found to keep up with the need for new tables. Sometimes artillery pieces had to be delivered to the battlefield without the necessary firing tables and this meant they were close to useless because they couldn't be aimed properly. Faced with this situation, the U.S. military was willing to invest in even hair-brained schemes to automate this type of computation. One early success was the Harvard Mark I computer which was built as a partnership between Harvard and IBM in 1944. This was the first programmable digital computer made in the U.S. But it was not a purely electronic computer. Instead the Mark I was constructed out of switches, relays, rotating shafts, and clutches. The machine weighed 5 tons, incorporated 500 miles of wire, was 8 feet tall and 51 feet long, and had a 50 ft rotating shaft running its length, turned by a 5 horsepower electric motor. The Mark I ran non-stop for 15 years, sounding like a roomful of ladies knitting. To appreciate the scale of this machine note the four typewriters in the foreground of the following photo. 1944-IBM. Programlanabilir özellikteki ilk dijital bilgisayar. 5 ton ağırlığında, 800 km uzunluğunda tel, 2,4 metre yükseklik, 15,5 metre uzunluk, 5 beygir gücü elektrik II. Dünya Savaşı sırasında savaş gemilerinden atılan mühimmatların yollarını doğru bir şekilde tanımlama ihtiyacı doğrultusunda üretilmiştir. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Eniac Elektronik Sayısal Hesaplayıcı ve Doğrulayıcı, 1946. Mark-I’den 1000 Kat Hızlı: Mark I: Çarpma Mark 1’de 6 saniye, Eniac’da ise 1/2800 saniye Dünyanın ilk genel amaçlı sayısal bilgisayarıdır. Pensilvanya Üniversitesinde John Mauchly ve John Presper Eckert tarafından tasarlanmıştır. Tek bir silah için bile bu tabloların hazırlanması bir kişinin günlerini alabilmekteydi Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Eniac ABD ordusunda silahlar için menzil ve mermi yolu hesaplamasında kullanılacak tabloların oluşturulması 30 ton ağırlığında, 18000 lamba kullanan ve 140 metrekare yer kaplayan bir cihaz. Program ve veri için ayrı hafıza blokları kullanmaktaydı Çalışma esnasında 140 kilovat enerji harcamaktaydı. Sorun: Yeniden programlama için her defasında çok fazla sayıda bağlantı kablosu ve düğmenin yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Programlama günler alıyordu. Aynı anda bu kadar çok sayıda lamba istenen hassasiyette çalışmıyor Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Edvac ENIAC’ın 10’da biri ve 100 kat daha hızlı. ENIAC’ı geliştiren ekipten John von Neumann 1945 senesinde daha sonra kendi adını alacak (Neumann Makinası) bir tasarım ile ortaya çıktı. Neumann’ın önerisi, bilgisayarın uyarınca işlem yapacağı komutların, hafızada bilgisayarın anlayabileceği bir formda, veri ile birlikte yer alması ve de cihazın bu komutları okuyarak işlemesi ilkesine dayanmaktaydı. “Kayıtlı program kavramı” (Aynı dönemlerde Alan Turing de benzer bir kavram geliştirmiştir.) olarak adlandırılan bu yaklaşım, kendisinden sonra gelecek tüm bilgisayarlarda (günümüzde de) çalışma ilkesini teşkil etmiştir Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi- IAS Ana hafıza, hem veri hem de program komutlarını saklamaktadır, Aritmetik ve mantık birimi (ALU) sayısal veri üzerinde işlem yapma yeteneği taşımaktadır, Kontrol birimi, hafızadaki komutları yorumlayarak yapılacak işlemi belirlemektedir, Giriş-çıkış birimi ise cihazın idare edilmesi için veri/program işlemlerinin giriş-çıkışını sağlamaktadır. IAS’nin hafızası her biri 40 ikilik düzen verisi (bit) içeren 1000 hafıza biriminden oluşmaktadır. IAS’nin kontrol birimi bu hafızadan komutları okuyarak sıra ile işleme almaktadır. Cihazın 21 adet farklı komutu bulunmakta ve bunlar ile veri transferi, dallanma komutu, aritmetik işlemler ve de adres değişiklikleri yapılabilmektedir. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – Univac Evrensel Otomatik Bilgisayar 1951 Manyetik Teyp kullanarak verileri saklayabilen ilk bilgisayar İlk ticari bilgisayar 1950 yılında ABD nüfus bürosu tarafından nüfus sayımında kullanıldı Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – 1. Kuşak 1.Kuşak Bilgisayarlar (1946-1959) 1.Kuşak Bilgisayarlar’ın Temel Özellikleri İşlemci olarak çok büyük vakum tüpleri kullanılırdı Fazla enerji harcarlardı Çevreye fazla ısı yayarlardı Veri programlarını ana belleklerinde tutarlardı Saklama aracı olarak manyetik teyp kullanılırdı Programlar fazla detay gerektiren makine dilinde yazılırdı. Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi IBM 7000 Transistörlü ilk bilgisayar (uygulanan sinyali yükselterek gerilim ve akım kazancı sağlayan, gerektiğinde anahtarlama elemanı olarak kullanılan yarı iletken bir elektronik devre elemanıdır) Çok daha küçük, az enerji harcayan, daha ucuz, daha az ısınan ve daha dayanıklı Transistörlü evre: Bilgisayarın 2. dönemi Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – 2. Kuşak 2. Kuşak Bilgisayarlar (1959-1964) Transistor teknolojisiyle üretilen bilgisayarlar. Bu bilgisayarların boyutu 1. kuşak bilgisayarlarla kıyaslanamayacak kadar küçüktü. Performans açısından da kıyaslanamayacak bir gelişim sağlanmıştır. Temel Özellikleri İşlemci olarak transistör kullanılırdı Ortalama 10.000 transistör ile çalışırlardı Az enerji kullanırlardı Daha az ısı yayarlardı Transistörler tablolar üzerine el ile monte edilirdi Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi – 3. Kuşak IBM-360 Bilgisayarın 3. dönemi: entegre devre kullanılan ilk bilgisayar. İkinci nesil bilgisayarlarda bafllarda 10000 civarında transistör bulunmakta idi, zaman içerisinde bu yüz binlerce transistöre ulaştı ve ayrık transistörler ile cihaz üretimini çok zor bir hale soktu 3.Kuşak Bilgisayarlar’ın Temel Özellikleri İşlemci olarak entegre devreler kullanılırdı Düşük maliyet ile yüksek güvenirlik sağlanmaya başlandı Manyetik diskler kullanılmaya başlandı Program ve veriler ihtiyaç duyulduğu sürece saklanabiliyordu Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Tarihçesi INTEL-4004 İşlemcisi: 1970’ler. Entegrelerin birleştirilmesiyle hazırlanan ilk çip (Merkezi İşlem Birimi) sayılabilir. Merkezi İşlem Biriminin (CPU) tüm işlevlerini tek bir devre üzerinde sunmuş ve ilk mikroişlemci ortaya çıkmıştır. Apple 1977 Klavye ve Monitör bulunuyordu. Bundan sonra kişisel bilgisayar dönemi başlamıştır. IBM:1981 İlk kişisel bilgisayarı piyasaya sürdü. İşletim sistemi: Microsoft firmasının DOS (Directory Operating System) Betül Demirdöğen
BİLGİSAYARIN TEMEL İŞLEVLERİ Betül Demirdöğen
BİLGİSAYARIN TEMEL İŞLEVLERİ Bir cihazın bilgisayar olarak adlandırılabilmesi için şu işlemleri yapabiliyor olması gerekmektedir. Girdi İşlemleri: Bilgisayara verilerin girilmesini sağlayan işlemlerdir. Aritmetik İşlemler: Çarpma, toplama, çıkarma, bölme, üs alma gibi asıl aritmetik işlemlerdir. Bunlardan başka karşılaştırmalarda yapabilir. Veri Saklama İşlemleri: Program ve veriler bilgisayarda saklanır, daha sonra istenilen zamanlarda tekrar tekrar kullanılabilir. Kayıtlı Bir Programı Çalıştırmak: Programcının, komut kümelerini (program) her defasında yeniden girilmesi gerekmez. Bir defa girilince daha sonra bu programı her zaman çalıştırabilir Çıktı İşlemeleri: Girilen bilgilerin kullanılabilir hale gelmesini sağlar Betül Demirdöğen
BİLGİSAYAR NE YAPAMAZ? Bilgisayar; kendisine verilen görevleri, bilgisayar programcısı tarafından kendisine gösterilen yöntem ve konutları uygulayarak ve yine kendisine verilen verileri kullanarak yerine getirir. Bunların dışında bir işlem yapamaz. Bilgisayarın iki özelliği vardır: işlemleri doğru ve hızlı yapmak. Bilgisayar düşünemez ve kendisine belirtilenin (programın) dışında bir işlem yapamaz Betül Demirdöğen
Bilgisayarın Kullanıldığı Alanlar Ticari Alanda Eğitimde Bankacılıkta Haberleşmede Bilimsel Araştırmalarda Tıpta Mühendislik ve Mimaride Yayıncılıkta Askeri Alanda Sanayide … INTERNET Betül Demirdöğen
Bilgisayar Çeşitleri Özel Amaçlı Bilgisayarlar: Özel bir amaç için tasarlanmış ve sadece o alanda hizmet veren bilgisayar türleridir. Örneğin; çamaşır makinası, müzik seti gibi… Genel Amaçlı Bilgisayarlar: Programlanabilen, her işi yapan bilgisayarlar. Büyük Boy – Süper Bilgisayarlar Ana Bilgisayarlar Orta ve Küçük Boy Bilgisayarlar Kişisel Bilgisayarlar, Taşınabilir Bilgisayarlar Mini Bilgisayarlar (Avuç içi, cep telefonları) Betül Demirdöğen
Bilgisayar Çeşitleri Genel Amaçlı Bilgisayar Türleri Büyük Boy – Süper Bilgisayarlar: Saniyede milyonlarca yönergenin hakkından gelen çok hızlı bilgisayarlar. Nükleer enerji araştırmaları, jeolojik verilerin analizi gibi bilimsel konularda tercih edilir. Çok pahalıdırlar. Ana Bilgisayarlar: Yüksek işlem hızı gerektiren çalışmalarda kullanılır. Bankalar gibi. Aynı anda yüzlerce, binlerce kişiye eşzamanlı sonuç sunarlar. Orta ve Küçük Boy Bilgisayarlar: Güçlü bilgisayarlardır.İş yerlerinde kullanılan kişisel bilgisayarlar buna örnek verilebilir. Kişisel Bilgisayarlar, Taşınabilir Bilgisayarlar Mini Bilgisayarlar (Avuç içi, cep telefonları) Betül Demirdöğen
Bilgisayar Nasıl Çalışır? Bilgisayarlar, verileri sayısal olarak algılayarak işlem yapmaktadırlar. Sahip oldukları elektrik enerjisinin iki basit durumunu (açık ve kapalı olma durumu) kullanırlar. Günlük hayatta kullandığımız tüm harf, rakam ve semboller bilgisayarın sayısal ortamında elektriğin açık (1) ve kapalı (0) olma durumlarının farklı ihtimalleri ile ifade edilmektedir. 0 ve 1 rakamlarından oluşan bu sayı düzenine, ikili (binary) sayı düzeni adı verilmektedir. Betül Demirdöğen
Bilgisayarda veri ölçü birimleri? En küçük depolanabilen hücre 1 veya 0’dır. Tek hücrelik veri depolama alanına Bit (Binary digit) adı verilir. Tek bir bit ile sadece 2 farklı durum ifade edebildiğimize göre gündelik hayatta kullandığımız tüm harf, rakam ve sembolleri bilgisayarın tanımlayabilmesi için daha fazla hücrenin bir araya gelmesi gerekir. A harfine bastığımızda veri bilgisayarda: 8 veri hücresinin (bit) bir araya gelmesi ile oluşan bloğa da byte adı verilir. 8bit=1 BYTE 1024 BYTE = 1 KILOBYTE (KB) 1024 KILOBYTE = 1 MEGABYTE (MB) 1024 MEGABYTE = 1 GIGABYTE (GB) 1024 GIGABYTE = 1 TERABYTE (TB) Bilgisayar ikili sayı düzeninde çalıştığına göre en küçük depolayabileceği hücre bu durumda 1 veya 0 olabilecektir. Bu tek hücrelik veri depolama alanına Bit (Binary digit) adı verilir. Tek bir bit ile sadece 2 farklı durum (21) ifade edebildiğimize göre gündelik hayatta kullandığımız tüm harf, rakam ve sembolleri bilgisayarın tanımlayabilmesi için daha fazla hücrenin bir araya gelmesi gerekir. 8 veri hücresinin (bit) bir araya gelmesi ile oluşan bloğa da byte adı verilir. Byte da günlük hayatımızda kullandığımız harf, rakam ve sembollerin bilgisayar tarafından anlamlandırılabilmesi için gerekli olan veri alanı olarak tanımlanabilir ki bu veri alanında 256 farklı karakter (28) ifade edilebilir. Örneğin : Klavyemizden a harfine bastığımızda bu veri bilgisayarda şeklinde algılanmaktadır. Veri miktarının artması ile birlikte bu verilerin boyutlarının ifadeleri de zorlaşmaktadır bu nedenle tıpkı diğer ölçü birimlerinde olduğu gibi bilgisayar veri birimlerinde de yeni birimler oluşturulmaktadır. Bunlar ise şöyledir; 1024 BYTE = 1 KILOBYTE (KB) 1024 KILOBYTE = 1 MEGABYTE (MB) 1024 MEGABYTE = 1 GIGABYTE (GB) 1024 GIGABYTE = 1 TERABYTE (TB Betül Demirdöğen
Bilgisayar Parçaları Yazılım ? Donanım ? Bilgisayarın çalışmasını ve hizmet vermesini sağlayan fiziksel kısım dışında kalan her şey yazılımdır. Bilgi işlemesini sağlayan yöntemler topluluğudur. Bilgisayar üzerinde çalışan her türlü programa verilen genel isimdir. İşletim Sistemi (Operating System) de bir yazılımdır. Donanım ? Bilgisayarı oluşturan mekanik ve elektronik parçaların tümüdür Giriş Üniteleri (input units)* Çıkış Üniteleri (Output Units)* Bellek Üniteleri (Memory Units – Primary Data storage Units) Matematiksel ve Mantıksal Hesap Ünitesi (Aritmetic & Logic Unit) İşlemci (Central Processing Unit, CPU) Disketler ve Sabit Diskler (Secondary Storage Units) Betül Demirdöğen
DONANIM- Giriş Üniteleri Bilgisayara herhangi bir bilginin girilmesi için kullanılan donanımlardır. Bu donanımlar doğrudan bilgi girişini sağlayan aygıtlar olabildiği gibi, işaretleme aygıtları da olabilir. Klavye (keyboard), Tarayıcılar (scanner), Karakter ve işaret tanıyıcılar, Resim ve ses yakalama aygıtları (Webcam) Fare (mouse), Kumanda kolu (joystick), Işıklı kalem (light pen) ve Dokunmatik ekranlar (touch screen) Betül Demirdöğen
DONANIM- Çıkış Üniteleri Bilgisayar tarafindan islem basamaklarindan geçirilerek üretilen yazi, resim, tablo, müzik, grafik, hareketli görüntü, vb. nin kullanıcıya aktarılmasını sağlayan donanımlardır. Ekran Yazıcı Kulaklık Hoparlör Çizici Betül Demirdöğen