Tekrarlayan Gebelik Kayıplarında Spermin Rolü Prof. Dr. Esat Orhon Gülhane Askeri Tıp Fakültesi
31 hastanın 16sında sol varikosel vardı DFI : % 25 grade I (n 3) Saleh et al. FERTILITY AND STERILITY VOL. 80, NO. 6, DECEMBER 2003 Bulgular: 31 hastanın 16sında sol varikosel vardı DFI : % 25 grade I (n 3) grade II (n 10) grade III (n 3) 15 olgunun genital muayeneleri normaldi DFI : % 15 Varikoseli olan hastaların DNA Fragmantasyon İndeksleri kontrol grubuna göre önemli ölçüde yüksek bulundu Sonuç ve Yorum : Varikoseli olan infertil erkeklerde spermatozoal DNA hasarı önemli ölçüde artmıştır. Bu artış, semendeki oksidatif strese bağlıdır.
Leukocytospermia Relationship to Sperm DNA Integrity Moskovtsev et al., Fertility & Sterility Semende bulunan beyaz küreler, ROS üretimine neden olarak, DNA integritesini olumsuz etkileyen en önemli faktördür Azoospermisi olmayan 1230 hasta incelenmiştir BULGULAR Olguların % 27.2’si,nde normal semen analiz bulguları vardı % 72.8’sinde, bir veya daha fazla semen parametresinde anormallik vardı SONUÇ Lökositospermi, standart semen parametreleri üzerine önemli ölçüde olumsuz etki gösterir Lökositosperminin DNA integritesi üzerine, çok zayıf bir etkisi vardır.
Erkek yaşı > 45 olan olgularda, DFI genç erkeklere göre daha yüksektir. Fertil Steril 2006;85:496
Semen Parametreleri ve Sperm Fonksiyonları İlişkisi RPL 1 Tekrarlayan gebelik kayıpları Normal semen parametreleri RPL 2 Anormal semen parametreleri HOS : hypo-osmotic swelling test NCD : nuclear chromatin decondensation AS : acrosomal status
Huang et al. Fertility and Sterility Vol. 84, No. 1, July 2005 Sperm DNA fragmantasyonu oranları, anormal semen parametreleri olan olgularda, normal semen parametreleri olan olgulara göre, önemli derecede yüksektir. DNA fragmantasyonlarının % 10’dan daha yüksek olduğu durumlarda, fertilizasyon oranları ciddi derecede etkilenir. Ancak, sperm DNA fragmantasyon oranları sperm motilite parametrelerini olumsuz etkilemekle birlikte, IVF gebelik başarısını etkilememektedir.
Bu çalışmada, PureSperm®, Percoll® ve swim-up sperm hazırlama yöntemleri arasında spermatozoa nükleer anomalilerini elimine etme başarısı karşılaştırıldı. Kaliteli spermatozoa, DNA nickleri taşımaz ve CMA3 ile floresan boyanmaz.
Swim-up tekniği ile hazırlandığında, CMA3 boyamasında önemli bir düzelme görülmemiştir. Spermler, PureSperm® ve Percoll® teknikleriyle hazırlandığında, hem CMA pozitifliğinde ve hem de DNA kırıklarında önemli derecede azalma görüldü (p < 0.001). Buna göre, PureSperm® ve Percoll® tekniklerinde DNA nickleri taşıyan ve zayıf kromatin kondensasyonu gösteren spermler ayıklanarak, daha kaliteli bir sperm topluluğu oluşturulabildi. DNA fragmantasyonu yüksek olan semen örneklerinde Density gradient centrifugation teknikleri tercih edilmelidir.
BULGULAR : Ejaküle ve hazırlanmış semen örneklerinde sperm kromatin dağılımı sperm motilitesi ile negatif korelasyon gösterdi. Swim-up yöntemiyle hazırlanan örneklerde DNA integritesinde artış olmadı. Sperm kromatin dağılımı ile IUI başarısı arasında korelasyon bulunmadı. SONUÇLAR : Sperm kromatin dağılımı ile test edilen DNA integritesi, IUI gebelik başarısı ile korele bulunmadı.
Sperm DNA integrite testleri ve IVF – ICSI gebelik başarısı arasında küçük ancak önemli ilişki vardır. Ancak istatistik fark çok küçük olduğundan, infertil erkek değerlendirilmesinde DNA integrite testlerinin rutin uygulama endikasyonu yoktur. Sadece infertil erkeklerin seçilmiş subgruplarında DNA integrtie testleri değerlendirilme endikasyonu vardır. (Fertil Steril 2008;89:823–31.
SONUÇLAR : Proksimal Y-kromozomu mikrodelesyonları prevalansı, tekrarlayan gebelik kaybı olgularında çok daha yüksek bulunmuştur.
Y-chromosome microdeletions and recurrent pregnancy loss Dewan et al, Fertil Steril, 2006;85:441–5 Tüm gebeliklerin % 15’inde tekrarlayan gebelik kayıpları görülür Gerçekte bu gebelik kayıplarının önemli kısmı daha henüz adet gecikmesinin olmadığı erken dönemde gerçekleşir Tekrarlayan gebelik kaybı olgularında genellikle semen değerlendirilmesi ihmal edilebilir Halbuki sperm integritesi, sperm – yumurta etkileşiminde, fertilizasyonda ve erken embryo gelişmesinde çok önemli rol oynar Embryonun blastokist aşamasına ulaşmasında ve implante olmasında sperm kalitesinin çok önemli rolü vardır Paternal gen ekspresyonu, trofoblast proliferasyonunda, trofoblast invazyonunda ve daha sonraki plasental proliferasyonunda modülator görevi yapar Tekrarlayan gebelik kaybı olgularında, erkek partnerlerin daha yüksek düzeyde sperm kromozom anomalileri ve sperm membran integrite bozuklukları vardır.
Sperm konsantrasyonları < 1 X 106 olan erkeklerin, daha yüksek düzeyde sperm kromozomal anomalileri ( % 0.5%–2.8 ) veya % 17’lere varan Y- kromozom mikrodelesyonları vardır Y-kromozom mikrodelesyonları, ilk kez 1995 yılında DAZ (deletion in azoospermia) veya AZF (azoospermia factor) olarak tanımlanmıştır AZF geninin sorunlara neden olan üç bölgesi, a, b ve c bölgesi olarak isimlendirilmiştir AZFa mikrodelesyonu olan olgularında, sıklıkla konjenital oligozoospermi veya parsiyel spermatogenik arest görülürken, AZFb ve AZFc mikrodelesyonlu olgularda sıklıkla azoospermi veya oligozoospermi izlenir Ancak AZFb ve AZFC mikrodelesyonu olgularında sperm konsantrasyonları azoospermi’den - normal sperm sayılarına kadar değişken olabilir.
Günümüzde, AZFc bölgesinin proksimal bölgesi, AZFd olarak adlandırılmaktadır.
Bu çalışmada, tekrarlayan gebelik kaybı olan çiftlerin önemli bir kısmında, AZFc bölgesinin proksimalinde (AZFD) mikrodelesyonlar saptanmıştır. Tekrarlayan gebelik kaybı olgularının % 82.4’ünde, Y-kromozomunun bu bölgesinde en az bir mikrodelesyon izlenmiş, % 65’inde ise bir’den daha çok sayıda mikrodelesyon izlenmiştir. İnfertil erkeklerin aynı bölgesinde bu bölgenin % 20’si mikrodelesyonlu idi. Fertil erkeklerin hiç birisinde, bu bölgede mikrodelesyona rastlanmamıştır.
Tekrarlayan gebelik kaybı olgularında, AZFc bölgesinde 4 STS mikrodelesyonları incelenmiştir. En sık rastlanan STS mikrodelesyonları DYF85S1 ve DYF86S1’dir.
Tekrarlayan gebelik kayıplarında bir diğer mekanizma, polimorfizmdir Y-kromozomunun bu bölgesinde, belirli sayıda palindromik bölgeler olup, bu bölgeyi polimorfizmlere aday haline getirir Polimorfizmler, X-kromozomu etkileşiminde genetik anormallikerle yol açarak tekrarlayan gebelik kayıplarına neden olacaktır Her ne kadar tedavi şansı olmasa da, risk taşıyan bu subgrupta polimorfizm araştırması yapılmalıdır Tekrarlayan gebelik kaybı olgularında AZFc mikrodelesyonları, embryo’nun yeterliliğinde çok önemli bir role sahiptir.
On-going clinical pregnancies in couples with a sperm DNA fragmentation index (DFI) > 30% Kearns et al., Fertility Sterility Vol. 82, Suppl. 2, September 2004 DNA Fragmantasyon İndeksi (DFI) > % 30 olan erkekler, Subfertil’dir Gebelik beklentisi daha uzun süre gerektirir Daha fazla sayıda IVF – ICSI siklusu gerektirir Daha fazla gebelik başarısızlığı ve spontan abortus ile karşılaşırlar Ancak üremeye yardımcı teknikler ile, Sağlıklı tekil gebelik elde edilmesinde, Sağlıklı çoğul gebelik elde edilmesinde, Devam eden sağlıklı çoğul gebelik elde edilmesinde fark göstermezler SONUÇ : DFI > % 30 olan olgularda, açıklanamayan infertiliteye daha sık rastlanmakla birlikte, bu çiftlerin sağlıklı gebelik elde etmeleri olumsuz etkilenmez.
Recommendations For Male Factor and Repeated Pregnancy Loss Patients Who Are Considering IVF And Are At Risk Of Having Translocations. S. Munne, J. Fischer, T. Escudero, A. Warner, P. Colls, J. Cohen. Bu çalışmada, geçmişlerinde tekrarlayan gebelik kaybı olan, 458 IVF siklusu incelenmiştir. SONUÇ Erkek faktörü ve tekrarlayan gebelik kaybı olgularında, mutlaka IVF öncesinde her iki eş, karyotip ve translokasyonlar yönünden değerlendirilmelidir. Fertility and Sterility September 2007 (Vol. 88, Page S86)
En az üç gebelik kaybı olan, 46 kadın incelendi Amaç : Y-kromozom mikrodelesyonlarının tekrarlayan gebelik kayıplarına yol açıp açmadığını incelemek Olgular : En az üç gebelik kaybı olan, 46 kadın incelendi Kontrol grubunda gebelik kaybı olmayan 95 kadın vardı Tekrarlayan gebelik kaybı olan kadınların 40 tanesinin eşlerinde Y- kromozom mikrodelesyonu varlığı incelendi Bulgular : Erkek partnerlerde, mikrodelesyonlara rastlanmamıştır Sonuç : Bu çalışma kapsamına giren olgularda Y-kromozomu mikrodelesyonları, tekrarlayan gebelik kayıplarından sorumlu bulunmamıştır. Kaare et al., Fertil Steril 2008;90:2328–33.
The effect of 46 xy inv(9)(p11q13) on recurrent pregnancy loss Somkuti et al. Vol. 90, Suppl 1, September 2008 Translokasyonlar, abreasyonlara yol açarak, gametlerde delesyonlara ve / veya duplikasyonlar oluşturur ve bu durum, tekrarlayan gebelik kaybı inidansını arttırır.
Effects of antioxidant treatment on DNA fragmentation index Sagayan et al., Fertility Sterility Vol. 82, Suppl. 2, September 2004 % 30’un üzerinde DFI, daha yüksek oranda gebelik başarısızlığı getirecektir. Bu olgulara ampirik olarak, antioksidan uygulaması yapılmıştır. 43 erkek çalışma kapsamına alınmıştır. 13 hasta, 30 – 90 gün süreyle antioksidan almıştır 13 olgu, 90 günden daha uzun süreyle antioksidan almıştır. SONUÇ 30 – 90 gün süreyle antioksidan alan erkeklerde, istatistik olarak önemli ölçüde DFI azalması olmuştur. 90 günden daha uzun süre antioksidan alan erkeklerde, ilave bir düzelme görülmemiştir.
Tekrarlayan Gebelik Kayıplarında Spermin Rolü Prof. Dr. Esat Orhon