Kurşun Yarası ve Elveda…
Sensiz ak ş amları kur ş un gibi içime sıktın! Kalbim yenik, kalbim bo ş, kalbimde kur ş un yarası Kırık kaldırımlarda yürüyorum, tökezliyorum Yerlere dökülmü ş sonbahar ne acı İş te yerde bir kırık ceviz kabu ğ u,
Sonbaharın efsanesi bir kestane ve onun yanık kokusu O kokuyu İ çime çekiyorum Ba ş ımı kaldırıyorummm, kaldırıyorummm Yalnızlı ğ ıma de ğ iyor bulut gözlerin
Ba ş ımı e ğ iyorum; arkada ş oluyor bir gazoz kapa ğ ı ezik, büzük Aynı kaderi payla ş ıyoruz. Yanlısız Balonlar uçurabilseydim ke ş ke diye dü ş ünüyorum renk, renk Mavi, sarı, ye ş il, beyaz balonlar Çocuksu bir sevinçle
Uçurtmalar yarıştırsaydım diye düşünüyorum Upuzunnnn kuyrukları olan Kâğıt helvalar yeseydim keşke çıtır, çıtır Ama olmamış fark ediyorum Çok geç kalmışım anlamamışım büyüdüğümü Yazıyorum daha doğrusu yazamıyorum Hüzün kaplıyor anlamsız satırları
Kıpkırmızı; kalemimden akan mürekkep Kan doluyor boş sayfalar Veda ediyorum geçmişe Veda ediyorum geleceğe
Ben sayamadım! bu kaçıncı ELVEDA bilmem ki Ne söylesem unutamam ki O kurşun öyleee bir saplanmış
Taaaa derinde. Çıkartıp atamam ki
Emine Tokgöz