ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
AMAN BU OYUN HİÇ BİTMESİN... Berber, sokakta oynayan çocuklardan birini çağırdı ve o gelince cebinden biri beş milyonluk, öteki beşyüzbinlik iki banknot.
Advertisements

KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ.
SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ… İYİ SEYİRLER…
Baba, itiraz eder, Olmaz öyle çok dost, Hakikisi belki bir, belki iki, Fazlasını bulamazsın gerçek, hakiki...
Merhametsiz karanlıklar içindeyim, Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Baba, itiraz eder, Olmaz öyle çok dost, Hakikisi belki bir, belki iki, Fazlasını bulamazsın gerçek, hakiki...
Hayat ertelenemez… Ümit Aydemir.
Annesini Arayan Kardan Adam
SENİ ÇOK SEVİYORUM ANNE …
Mümkün Olmuyor Ağlamak Ama
SES DÜĞMESİNİ AÇABİLİRSİNİZ
BOZKIR’A NİNNİ ses düğmesini açabilirsiniz Ali Demirsoy hocamızın göndermiş olduğu bu fotoğraftan müthiş etkilenmiştim.
BİR KADINI BEKLEMEK ATAOL BEHRAMOĞLU
Anne Mümkün Olmuyor Ağlamak Ama Sol Yanım Acıyor Necdet YILMAZ 2008
Ekşidir Tadım Sarıdır Rengim Yersen Beni Buruşur Yüzün 
BİLMECELER.
BÜŞRA BAYSAL.
KURBAĞA PRENS Bir zamanlar yedi güzel kızı olan bir kral varmış. Bu kızların en güzeli en küçük olanmış.Güzel günlerde sarayın yakınındaki serin gölün.
Vaktiyle bir Keloğlan varmış… Bütün ailece çiftlikle meşgul olurlarmış
Ben ZİYA LEVENT TOPÇUOĞLU.
ŞİİRDE TEMA.
İyi Günler. H - h Ğ - ğ V - v F - f J - j her hep hal ham haz hap hak hiç hoş hop hür Hakan dağ yağ bağ.
STRESE GİRENİN İMANINDAN ŞÜPHE EDERİM!
HAZIRLAYAN:BURAK KAAN AKHAVUZ 5/C 477 BAHAR COLLEGE
Adam üç yaşındaki kızına, pahalı bir hediyelik kaplama kağıdını ziyan ettiği için kızmıştı.
KOŞMA KAYIKÇI KUL MUSTAFA.
Zor elde ettiklerinizin kıymetini bilirsiniz; bu küçük öykümüz de, bir zor elde edişle, bir kıymet bilişle ilgili... (ses düğmesini açabilirsiniz)
BİLMECELER.
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için ‘mouse’u tıklayınız.
ÖZGÜVENİ GELİŞTİREN ETKENLER
DEĞERLER EĞİTİMİ KASIM AYI DEĞERİ ARKADAŞLIK
Aşk ve arkadaşlık....
SEVİLMEK İÇİN 6 YOL GÜLÜMSEYİN İSİMLERİ HATIRINIZDA TUTUN
Bir yaz günü üçgen tek başına parkta oynuyordu.
PAPATYANIN SEVGİSİ AKREP.
BİR GÜN ANLARSIN Uykuların kaçar geceleri, bir türlü sabah olmayı bilmez. Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya, Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında.
İP HİKAYESİ.
ZARF (BELİRTEÇ).
Sıfatları Söyleyelim Ağaç Ev Pencere
Sesli İzleyiniz Bekir, on yedi yaşındaydı. Akranları sokaklarda gezip, eğlenirken; okula giderken; Bekir öylece yatıyordu. Lösemiydi hastalığının ismi.
ÇİRKİN ÖRDEK YAVRUSU …
ELMA Al elma, sulu elma. Öyle güzel dalda durma, Alır seni yerim.
TÜRKÇE / Şiir Türleri ve Söz Sanatları
ANLAMLARINA GÖRE CÜMLELER
ŞEHİDİM BAYRAKLARI BAYRAK YAPAN,ÜSTÜNDEKİ KANDIR.
KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ.
HERKESİN AİLESİ FARKLIDIR 
KÜÇÜK KAPLUMBAĞA.
Adam 3 yaşındaki kızını, pahalı bir hediyelik kaplama kağıdını ziyan ettiği için azarlamıştı. Küçük kız, koskoca bir paket altın yaldızlı kağıdı bir kutuyu.
Boya sandığına saklı düşler
„ Baba, politika gerçekten nedir ?“
Boya sandığına saklı düşler
ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız Leyla ve Gece.
Karanlıklar uzaklaştı
Masallardan Neler Öğrendik :)))). Sinderella Hatun kısmısının gece 12den sonra sokakta işi yoktur...
Arkadaşlık Haftası Ask ve arkadaslık bir gün yolda karşılaşırlar aşk, kendinden emin bir şekilde sorar; ben senden daha samimi ve daha cana yakınım sen.
BİR TEBESSÜM HİKAYESİ !.
40 Yaşımda ben….
HAYATIN ANLAMI.
YAĞMUR İclal AYDIN Ses Düğmesini Açınız.
ÇİVİ.
DÜZENLİ OLMAK.
BETİMLEME (TASVİR.
TAVŞAN VE YILANIN DOSTLUĞU
DUYULARIMIZ GÖRME İŞİTME TATMA KOKLAMA DOKUNMA BAŞLA.
Keloğlan ve Kuyu Bir varmış, bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, bir Keloğlan’la ninesi varmış. Bunlar çok yoksul insanlarmış. Keloğlan’ın.
BİR TEBESSÜM HİKAYESİ !.
Robot resminizi görmek istermisiniz !!!
Robot resminizi görmek istermisiniz !!!
Sunum transkripti:

ses düğmesini açabilirsiniz ilerlemek için sadece “mouse”u tıklayınız

Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, derme çatma bir evde, yemyeşil saçlı küçük bir kız yaşarmış. - Baba, benim saçlarım niçin yeşil? diye sorarmış. - Anne, benim saçlarım niçin yeşil? sorusunun cevabının tokat olduğunu çok iyi bilirmiş. Yeşil saçlı kız ne sokağa çıkabilir, ne de okula gidebilirmiş. Bazı günler saçlarını saklamak için odasından dahi çıkmazmış Görebildiği nadir akşamlarda, cevap alamayacağını bile bile gözleri kıpkırmızı babasına:

Onun tek dostu, bir kulağı düşük sokak köpeği “Sarı”ymış. Sarı’nın yanında giyermiş annesinin topuklularını, takarmış bileziklerini, söylermiş Dobiş Yeşim Abla’nın en sevdiği şarkılarını. Gür, dalgalı yeşil saçları bir sağa bir sola salınır, yeşil gözleri kapıda, annesinin paydos saatini beklermiş.

- Siyaha boya şu kızın saçlarını; parasını sonra veririm! demiş. Artık her şeyden ve herkesten nefret ettiği bir gün annesi onu berber Gözlüklü Amca’ya götürmüş: Simsiyah, malak yalamış gibi saçlarla çıkmış küçük kız berberden; ilk işi sokakta ip atlayan diğer kızların arasına karışmak olmuş. Çok havlamış Sarı, kimsecikler susturamamış.

Her sabah uyandığında yatağında bir tutam saç buluyormuş siyah saçlı kız. Bir süre sonra da başında hiç saç kalmamış küçük kel kızın. - Saçlarım, güzel saçlarım... diye ağlaya ağlaya berbere koşmuş.

Gözlüklü Amca, boyanın içine saçları geçici olarak döken bir ilaç kattığını, saçlarının yakında aynen eskisi gibi gür, dalgalı, yemyeşil çıkacağını söylemiş ve eklemiş: - Elindeki güzelliklerin kıymetini bil yavrum. Sana ait olan her şeyi sev ve olduğun gibi görünmekten utanma. Olmadığın gibi görünmeye çalışmanın yükünü sırtında taşıma. “Normal” kendi toprağında yetişendir, suyunu gübresini eksik etme. Belki de kimsenin sahip olamadığı yeşil saçın en güzel olabileceğini, geri kalan herkesin saçının aslında çok çirkin olabileceğini aklından çıkartma demiş.

Ve yeşil saçlı kızın önünde açılmış rengarenk ufuklar; geçmiş yıllar. Yeşil saçlı kız için bestelenmiş en güzel şarkılar, o yeşil saçlar için delinmiş dağlar, su içmeden derelerden geçmiş koyunlar; gelmiş düğün alayları, halay çekmiş kaynanalar.

Yeşil saçlı kız Eflatun’la evlenip, küçük bir evde mutlu bir hayat kurmuş. Saçları yemyeşil, burnu kargalar kadar güzel, boyu çiçekler kadar kısa, yunuslar gibi dobiş bir kızı olmuş; adını da Yeşim koymuş...