İNFERTİLİTE DR.GÖKHAN GÜRSOY
İnfertilite için spesifik tanım:” Bir yıl boyunca korunmaksızın düzenli cinsel ilişkide bulunan bir çiftin gebelik oluşturamama durumudur.”
İnfertil çiftler iki ana gruba ayrılarak değerlendirilebilir 1. Grup: Mutlaka tedavi olması gerekenler : Genital kanal obstruksiyonu olan ve anovulatuar kadınlar ile azospermik erkekler. 2. Grup: Tedavi olmadıkları halde gebelik olasılığı olanlar : Hafif endometriozisli kadınlar, oligo veya astenospermik erkekler ve etyolojisi bilinmeyen infertiller
Erkeklerde ilk basamak tanı yöntemi semen analizidir. Kadınlarda histerosalpingografi ve progesteron ölçümü ile başlanır.
İnfertilite etyolojisinin arastırılmasında etkin bir tedavinin olabildiği yada olmadığı durumlara yönelik primer ve sekonder testler yapılır. 1. PRİMER TESTLER: Etkin bir tedavi olabilen faktörlere yönelik testlerdir. a. Erkek faktörüne yönelik tester (Semen analizi) b. Ovulasyonun olup olmadığına yönelik testler (LH takibi, milluteal progesteron tesbiti, USG ile follikül takibi, endometrial biyopsi bazal vücut ısısı takibi) c. Tubal ve peritoneal faktörlere yönelik testler (Laparoskopi, HSG) 2. SEKONDER TESTLER: Etkin bir tedavisi olmayan faktörlere yöneliktir. a. Servikal faktöre yönelik testler (post-koital test) b. immunolojik testler c. Lutenl faj yetmezliğine yönelik testler d. Sperm fonksiyonuna yönelik testler e. Kültürler
Kadının ovulatuar patolojisinin olmadığı infertil çiftler ile ilgili yapılan 4 epidemiyolojik çalışma sonuçlarına göre hiçbir tedavi yapılmayan çiftlerde 2 yıllık gebelik oranları %30-70 arasında bulunmuştur .
İnfertil bir çift değerlendirilirken erkek komponentin semen analizi sonuçlarına göre yönlendirmeler yapılabilir Sayı, hareketlilik veya morfoloji patolojisi Subfertil hastada etyoloji araştırılır. Azospermi ve normal FSH Obstruksiyon araştırılır. Semende düşük fruktoz seviyesi Seminal vesikül disfonksiyonu. Semende antisperm antikor İmmunolojik infertilite. Yaşayabilen çok az spermatozoa ICSI
İnfertilitede genetik değerlendirme 1. Sayısal kromozom anomalileri 2. Yapısal kromozom anomalileri 3. Y kromozomu uzun kolunun mikrodelesyonu 4. Gen mutasyonları, Non-obstruktif azospermisi veya şiddetli oligoastenospermisi olan bir erkekde karyotip belirlenmesi ve kromozom delesyonlarının araştırılması endikedir.
ICSI ve Genetik testler ICSI öncesi genetik tanı yapılabilir 35 yaş üzerinde ICSI uygulanacak olan kadında yapılıp yapılmaması ise halen tartışma konusudur Yapılmasındaki amaç trizomi 13,18,21’li veya seks kromozom anomalisi olan çocukların doğumunu engellemektir.
Son yapılan çalışmalara göre ICSI sonrası belirgin kromozom değişiklikleri gözlenmektedir. 1082 fetal karyotipde 28 adet kromozom anomalisi saptanmıştır. Bunun sadece 10 tanesini anne ve babadan aktarılanlar oluşturmaktadır. Kalan 18 tanesi otozomal, trizomi veya seks kromozom anomalisi olabilir. Bu bilgiler tüm ICSI yapılacak olan çiftlere de verilmektedir
Gene de ICSI sonucu dünyaya gelen 1966 yenidoğandaki konjenital malformasyon oranı %2.3’dür.
İnfertil Çiftlere Önerilen Tedavilerin Değerlendirilmesi İnfertilite tedavisinde etkinliği tam olarak kanıtlanmış olan yöntem kadında ovulasyon induksiyonudur. Diğer tedavilerin etkinliği ise halen tartışmalıdır.
Varikosel Tedavisi Varikoselli erkeklerde oligoastenospermi olasılığının daha yüksek olduğu, varikosel tedavisi ile semen parametrelerinde düzelme olduğu ve gebelik oranlarının yükseldiği yapılan birçok araştırmada gösterilmiştir
İnfertilite popülasyonu: % 30-40 Fertilite üzerine etkileri Görülme sıklığı Genel popülasyon: % 15 İnfertilite popülasyonu: % 30-40 Fertilite üzerine etkileri Semen anomalileri Sperm sayısı, motilite ve morfolojide bozulma Testiküler volümde azalma Leydig hücre fonksiyonunda azalma
Varikoselektomi sonrası gebelik oranlarındaki artış %28-36 arasında bulunmuştur, hastaların %50-80 inde semen parametrelerinde iyileşme sağlanır.
Yardımcı Üreme Teknikleri Normal yollarla ve ilaç tedavileriyle gebelik sağlanamayan hastalara uygulanan yöntemler IUI(inutero inseminasyon), IVF/ICSIinvitro fertilizasyon /intrasitoplazmik sperm enjeksiyonu)