Prof. Dr. Mehmet BAKIR Cumhuriyet Üniversitesi

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
el ma 1Erdoğan ÖZTÜRK ma ma 2 Em re 3 E ren 4.
Advertisements

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Akkol
Prof.Dr.Şaban EREN Yasar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi
Enfeksiyöz Hastalıkların Tedavisinde Eczacının Rolü
DOĞAL SAYILAR.
Seda ŞİRİN KÖSE, Ali KANIK, Engin KÖSE, Kayı ELİAÇIK,
T.C. İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ Arapgir Meslek YÜKSEKOKULU
Meme Kanseri Hastalarında Doğurganlık
-Demografik- Nüfus Analizi
Atlayarak Sayalım Birer sayalım
ÇÖZÜM SÜRECİNE TOPLUMSAL BAKIŞ
BEIER CÜMLE TAMAMLAMA TESTİ
Diferansiyel Denklemler
ÖRNEKLEME DAĞILIŞLARI VE TAHMİNLEYİCİLERİN ÖZELLİKLERİ
Diabetik Nefropati Son dönem böbrek yetmezliğinin 1/3 nedenidir ve görülme sıklığı hızla artmaktadır. Tip 1 DM otoimmün mekanizma; insülin ve C-peptit.
BEIER CÜMLE TAMAMLAMA TESTİ
ALIŞVERİŞ ALIŞKANLIKLARI ARAŞTIRMASI ÖZET SONUÇLARI Haziran 2001.
Nurhak Merkez Sağlık Ocağına Başvuranlarda Proteinüri Risk Faktörleri
BİRİNCİ BASAMAKTA KOMPLİKE OLMAYAN VULVOVAJİNAL KANDİDİAZİS İÇİN TEDAVİ GÜVENLİĞİ VE HASTA TERCİHLERİ DR.SELMA AYDIN.
TÜRKİYE’DE BİR İÇ HASTALIKLARI YOĞUN BAKIM ÜNİTESİ’NDE (YBÜ) AKUT RESPİRATUAR DİSTRES SENDROMU (ARDS) İLE İZLENEN HASTALARIN GENEL ÖZELLİKLERİ VE BU HASTALARDA.
Orta Öğretimden Üniversiteye Gelen Öğrencilerin Temel Bilgisayar Bilgilerinin İl ve Bölge Bazında İncelenmesi: Karadeniz Teknik Üniversitesi Uygulaması.
AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI
KIR ÇİÇEKLERİM’ E RakamlarImIz Akhisar Koleji 1/A.
HİSTOGRAM OLUŞTURMA VE YORUMLAMA
Prof. Dr. Leyla Küçükahmet
Hastane Çalışanlarında Tüberküloz Bilgi Düzeyi ve Risk Algılanması
Bu çalışma için herhangi bir kurumdan maddi destek alınmamıştır.
CAN Özel Güvenlik Eğt. Hizmetleri canozelguvenlik.com.tr.
Kronik Dissemine Kandidiyazis Tedavisi (Hepatosplenik Kandidiyazis)
GÖK-AY Özel Güvenlik Eğt. Hizmetleri
“Dünyada ve Türkiye’de Pamuk Piyasaları ile İlgili Gelişmeler”
1/20 PROBLEMLER A B C D Bir fabrikada kadın ve çocuk toplam 122 işçi çalışmaktadır. Bu fabrikada kadın işçilerin sayısı, çocuk işçilerin sayısının 4 katından.
HAZIRLAYAN:SAVAŞ TURAN AKKOYUNLU İLKÖĞRETİM OKULU 2/D SINIFI
ÖRNEKLEM VE ÖRNEKLEME Dr.A.Tevfik SÜNTER.
BESLENME ANEMİLERİ VE KORUNMA
49 yaşında, Kıbrıs’tan, erkek hasta.
TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU
1 YASED BAROMETRE 18 MART 2008 İSTANBUL.
İmalat Yöntemleri Teyfik Demir
Toplum Kökenli Pnömoniler
EYLÜL 2014 ÖZGE DEMİR.
1. 2 SERUM ÖRNEKLERİNDE HDV VİREMİ BELİRLEMEDE ANTİ-HDV ENZİM İMMUNOASSAY GÖSTERGESİ Dr. Özlem Aydemir Doç. Dr. Mehmet Özdemir 3.
PÇAĞEXER / SAYILAR Ali İhsan TARI İnş. Yük. Müh. F5 tuşu slaytları çalıştırmaktadır.
DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER
Sepsiste Tedavi.
EĞİTİMDE ÖLÇME VE DEĞERLENDİRME
OLGU SUNUMU 2 B. Gemicioğlu
4 X x X X X
Mukavemet II Strength of Materials II
1/20 ÖLÇÜLER (Zaman) A B C D Bir saat kaç dakikadır?
Enfeksiyöz Hastalıkların Tedavisinde Eczacının Rolü Doç.Dr. Kutay Demirkan Hacettepe Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Klinik Eczacılık Anabilim Dalı Başkanı.
KRONİK BÖBREK HASTALIĞI TANI ve YAKLAŞIM
Gestasyonel Diyabet için Riskli Hastaların Saptanması
Pnömoni tedavisinde biyomarkırların kullanımı
ANA BABA TUTUMU ENVANTERİ
1 DEĞİŞMEYİN !!!
Test : 2 Konu: Çarpanlar ve Katlar
Dr. Nahit Çakar İstanbul Tıp Fakültesi Anesteziyoloji Anabilim dalı
VERİ İŞLEME VERİ İŞLEME-4.
PNÖMONİLER Dr. Oğuz KILINÇ Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi
SAYILAR NUMBERS. SAYILAR 77 55 66 99 11 33 88.
Proje Konuları.
Ventilatör İlişkili Pnömoni
Eskişehir Osmangazi Ü. Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD
PÇAĞEXER / SAYILAR Ali İhsan TARI İnş. Yük. Müh. F5 tuşu slaytları çalıştırmaktadır.
Diferansiyel Denklemler
HASTANE ENFEKSİYONLARI
HASTANE ENFEKSİYONLARI
ÇOCUKLARDA ORTAYA ÇIKAN SEPTİK ŞOKTA SERUM LAKTAT SEVİYELERİ
Sunum transkripti:

Prof. Dr. Mehmet BAKIR Cumhuriyet Üniversitesi İnvaziv Kandidiyazis Prof. Dr. Mehmet BAKIR Cumhuriyet Üniversitesi

İnvaziv kandidiyazin (İK) epidemiyolojisi Kandida ve Aspergiloz gibi fırsatçı mantarlar Tipik olarak immün yetmezlikli hastalarda gelişir, Ancak, immün yetmezliği olmayan cerrahi hastaları ve kritik hastalıklı ağır hastalarda artmaktadır Geniş katılımlı uluslararası bir çalışmada Kandida %17 Aspergiloz %1.4

İnsidansı ABD de geniş bir epidemiyolojik çalışmada (1979-2000) Fungal sepisisin üç kat arttığı rapor edilmiştir Kritik hastalıklı hastalarda Kandida nozokomiyal kan dolaşımı infeksiyonu (KDİ) üçüncü en sık etken (bütün KDİ’nun %11 ini oluşturur) 2000-2005 süresince kandideminin insidansı 100 bin 3.65 den 5.56 ya yükselmiştir Genel olarak insidans YBÜ de diğer servislerden 10 kat daha yüksektir Her 10.000 YBÜ hasta günü için 3-15 atak veya her 1000 YBÜ kabulü için 2-10 olgu Cerrahi hastalar arasında en yüksektir

Avrupa kandidemi İnsidansının daha düşük olabileceği ifade edilmiştir kan yolu izolatlarının %2-3’ü Danimarka’da ulusal sürveyans: (2004-2009) fungemili 2820 olgu kaydedilmiştir. Her 100 bin popülasyonda %7.7 den %8.6 ya yükselen bir insidans verilmiştir Kandida KDİ patojenlerinin ilk onu arasındadır Son 5-10 yıl süresince kandideminin insidansının arttığı görülür

Kandida türleri geniş coğrafik varyasyon gösterir Kuzey ve Güney Amerika: Non-albikans kandida suşları, KDİ izolatlarının yarıdan daha çoğundan sorumludur Sırasıyla, C. glabrata, C. parapsilosis en önemlileridir Avrupa’da : C. albicans en önemli etken olarak kalırken, Non albikanslarda, özelliklede C.glabrata’nın artma eğilimi bulunmaktadır

Eggimann et al. Diagnosis of invasive candidiasis in the ICU Annals of Intensive Care 2011,1:37 Yazar Çalışma peryodu Çalışma Bölge Suş sayısı C.albicans C.tropicalis Cparapsilosis C.glabrata C.krusei Diğer kandida Pfaller et al. 2008-2009 SENTRY Dünya Avrupa Kuzey Amerika Latin Amerika Asya 2085 750 936 348 51 %48 %55 %43 %44 %57 %11 %7 %17 %12 %14 %26 %18 %16 %24 %5 %2 %3 %1 %4 Marra et al. 2007-2010 SCOPE Brez ilya 137 %34 %15 %10 Arendrup et al. 2004-2007 Danimarka 2901 %21 %9 Horn et al. 2004-2008 PATH Kuzey Ameirka 2019 %46 %8 Leroy et al. 2005-2006 AmarCand Fransa YBÜ 305 Talarmin et al. 2004 Fransa Batı 193 %13 %19 Bougnoux et al. 2001-2002 Paris YBÜ 57 %54 Marchetti et al. 1991-2000 Funginos İsviçre 1137 %64 Sandven et al. 1991-2003 Norveç 1393 %70 %6 1997-2005 ARTEMİS Mondial 55229 %71 Tortorano et al. 1997-1999 ECMM 2089 %52

Antifungal duyarlılık Antifungal duyarlılıkta azalma veya direnç oranı <%5 ->%30 arasında rapor edilmiştir Yeni CLSI direnç sınırları kullanılarak SENTRY çalışmasında 2085 kandida izolatı yeni antifungaller için test edilmiştir: Ekinokandinler (andilafungin, micafungin), yeni azoller (posakonazol, vorikonazol) ve flukonazol C.albicans’ta beş antifungal için direnç tespit edilmemiştir

Antifungal duyarlılık C.glabrata için direnç: flukonazole %5.6, posakonazole %3.7, vorikonazole %3.5, andilafungine %2.4, mikafungine %1.9 direnç C.parapsilosis’de: flukonazole %5 direnç C.tropicalis te : flukonazole %3.2, posakonazole %0.9, vorikonazole %2.9 C.krusei: vorikonazole %2.5, posakonazol ve diğer iki ekinokandine direnç bulunmamıştır Danimarka da duyarlı suşların oranı %79.7 den %68.9’a azalmıştır Lorey ve ark Fransada 187 YBÜ de, izolatların %17 sinde flukonazole duyarlılık azalması rapor etmişlerdir

Tür dağılımına antifungallerin selektif baskısı Profilaksi gibi antifungallerle önceden karşılaşma Özelliklede azlolerle ve daha az yaygınlıkta da ekinokandinler kullanımı dirençli kandida suşları ile breakthrough infeksiyonların çıkışı ile ilgilidir

Tür dağılımına antifungallerin selektif baskısı Fransa Mantar Çalışma Grubu 2441 kandidemik hastada daha geniş bir çalışma yapmıştır Önceden flukonazol veya kaspofungine maruz kalmanın ilaç duyarlılığında azalmaya neden olduğu gösterilmiştir Flukonazole C.glabrata ve C.krusei’nin duyarlılık oranında azalma, kaspofungin için C.glabrata, C. krusei ve C.tropicalis’te duyarlılık azalması

Bu gözlemler sadece epidemiyoloji ile ilgili değil fakat aynı zamanda in vitro antifungal duyarlılıkta azalma: immün yetmezlikli ve kritik hastalıklı hastalarda artan mortalite ve morbidite ile ilişkilidir Direncin izlenmesi hastanın sonucunu düzeltmede önemli rol oynamıştır

İnvaziv kandidiyazın etkisi Kandidemi tipik olarak risk faktörü olan kolonize hastalarda gelişir Majör cerrahi, intravasküler kateter, uzamış YBÜ’de kalma süresince antibakteriyele maruziyeti

İnvaziv kandidiyazın etkisi ABD de popülasyona bağlı SCOPE çalışmasında hastanede kalış süresi ortalama 22 gündür, E.coli için 13, S.aureus için 16 gün Paris’te bir Üniversite hastanesi ve EPIC II çalışmasında, YBÜ kabulden sonra sırayla 14 gün (5-25) ve 19 (±3) gündür

Kandidemi önemli morbidite ile ilişkilidir Bir veya birkaç hafta arasında değişen uzun süre YBÜ ve hastanede kalış Invaziv kandidiyazlı hastalarda baştan sona mortalite yüksektir: EPIC II çalışmasında %42.6, PATH çalışmasında 12 haftada %35.2, ECCM çalışmasında %37.9, Brezilyada SCOPE çalışmasında YBÜ dışında %53.4, YBÜ de %85.9

PATH çalışmasında En yüksek mortalite C.krusei ile dir (%52.9), En düşük mortalite C.parapsilosis ile (%23.7), Orta derece de oranlar C.albicans (%35.6), C.glabrata (%38.1), C.tropicalis (%41.1) Benzer farklar Fransa ve ECMM çalışmasında bulunmuştur Yaş gruplarında mortalite de önemli farklar rapor edilmiştir: 0-19 yaşlarında %16.8, 19-65 yaşlarında %%31.3, 65 yaş üzerinde %52.7 Septik şoklu kandidemik hastalarda %80’den çok mortalite rapor edilmiştir Kandidemik hastalarda rapor edilen mortalite farklı çalışma tiplerinde %5-49

Septik şoklu hastalarda uygun antifungal alma önemli Uygun antifungal tedavi alanlarda %5, Uygun olmayan antifungal tedavi alanlarda ise %25-40 arasında bir mortalite gözlenilmiştir Kan örneği aldıktan 12 saatten fazla geciken sürede kandidemi tedavisi %20-40 hastane mortalitesinde bir artış ile ilişkilidir.

Kan kültür örneği alma ve antifungal tedavi başlama arasında geçen zamanın büyük kısmı inkubasyon süresidir Bu bilgi yüksek riskli hastalarda invaziv kandidiyaz tahmini tanısını yapmayı önemli kılmaktadır yeni non-invaziv tanı araçlarına ihtiyaç duyulduğunun altı çizilmelidir (erken ve hedeflenen veya pre-emptif tedavi stratejisi için önemli bir rol oynayabilen)

İnvaziv kandidiyazın patogenezi İnvaziv kandidiyazın gelişmesiyle ilgili bir çok risk faktörü belirlenmiştir Bunlar arasında Kandida kolonizasyonu en önemli rolü oynar Antibakteriyel tedavi ile selektif basınç deri ve mukozalarda kandidaların aşırı üremesi ile sonuçlanır Doğal deri veya mukozal bariyerleri bozan invaziv işlemler İntravasküler kateterler, GİS cerrahisi, Kemoterapi ile ilişkili mukozit, Azalan konak savunması, özelliklede nötropeni gibi, lokal invazyonu ve kandidemiyi kolaylaştırır

Kandida ile mukozal membranların kolonizasyonu ve doku invazyonu ve/veya kan yayılımına karşı konak savunmasında farklı immünolojik mekanizmalara güvenilir Mantarlar yeni patern tanıma reseptör grubu ile ilişki sağlayarak immün sistemi harakete geçirir TLR2 ve 4, fungal hücre duvar yapılarını (mannanlar)tanır ve proinflamatuvar sitokinlerin oluşumunu indükler. Beta 1-3 glukan reseptörlerin C tip lektin ailesinin bir üyesi olan dectin 1 tarafından algılanır

Sinyal dönüşüm yollarının aktivasyonu kompleks bir dizi mediyatör oluşumuna yol açar Adaptif immün cevabın dahil olduğu inflamatuvar sitokinler (TNF ve IL-1 gibi) CD4 T hücrelerinin kandida infeksiyonuna karşı savunmada kritik bir rol oynadığı gösterilmiştir

T-heper 1 cevabına aracılık eden INF- Spesifik anti kandidal immünglobulinlerin oluşumunu stimule eder (infeksiyonun korunma ve klerensindeki rolü aydınlatılmamıştır) Bu yeni bulgular invaziv kandidyazın gelişmesinde yüksek riskli hastaların alt gruplarını belirlemek için yeni bir bakış açısı sağlar Spesifik olarak hedeflenen koruyucu veya pre-empitf antifungal tedavi ve /veya immünomodülatör yaklaşımlardan faydalanmayı sağlayabilir

Modifiye mikrobiyata Aşırı üreme Kandidemi Mikro-invazyon Diyabet Genel durumu kötü Nötropeni Antibiyotikler Prematürite Mikrobiyal kolonizasyon Oro-faringeal Üst-Alt GİS Genital sistem Üriner sistem Kandidemi Mikro-invazyon Endoftalmit Endokardit Kateter ilişkisi Apse SSS Hepato-splenik Multple antibiyotikler Vasküler girişler Paranteral nütrisyon YBÜ >7 gün kalış Kandida kolonizasyonu Böbrek yetmezliği Büyük abdominal cerrahi Dissemine hastalık Kandidemi Eggimann et al. Diagnosis of invasive candidiasis in the ICU Annals of Intensive Care 2011,1:37

YBÜ’deki hastaların sadece %5-15’i Candida ssp ile kolonize olmaktadır Birçok risk faktörlerine uzun süre maruz kalma bu oranı progresif olarak artırır (cerrahi, paranteral nütrisyon, diyaliz, antibiyotik) Ancak, kolonize olan hastaların sadece %5-30’unda invaziv kandidyaz gelişir (genel olarak geç başlangıçlı YBÜ de kazanılmış infeksiyon) Kolonize ve infekte olmuş kritik hastalıklı hastalar arasındaki klinik ayrımı değerlendirmek zor olduğu için, kolonizasyon sürveyans kültürlerinin kullanımı ve maliyet etkinliği açık değildir

Kandida infeksiyonlarının iki ana tipi hakimdir Kandida peritoniti komplike abdominal cerrahiyi takiben daha kısa bir süre sonra gelişmesine rağmen, Kandidemi genel olarak YBÜ kabulden günler veya haftalar sonra gelişir Diğer vücut sıvılarının kültürleri kadar, konvensiyonel kan kültürleri, Geç ve duyarsız olsa da kandidaların tür seviyesine kadar belirlenmesine ve farklı antifungallerin etkinliğini test etmeye izin verir

Normal kan veya diğer steril vücut alanları dışındaki alanlardan kültürler nonspesifik ve olguların büyük çoğunluğunda kolonizasyonu yansıtır Derin yerleşimli kandidiyazlı hastaların küçük bir kısmında, çok kez de geç dönemde kan kültürü pozitifdır Kandidaların suş seviyesine kadar geleneksel tespiti kan kültüründen fungal üremeyi takiben genellikle 1-3 gün gerektirir

Yen laboratuvar tekniklerindeki yeni gelişmeler FISH (florasan in situ hibridizasyın), MALDITOF-M (akan kütle mikroskopisinin matriks yardımlı dezorpsiyon iyonizasyon zamanı) tür seviyesindeki belirlemek için süreyi kısaltmada yardımcı olur ve uygun antifungal tedavini daha erken seçimine izin verir

Kandidemiden daha çok invaziv diğer kandidyazislerin tanısı güçtür İnvaziv kandidiyazisin klinik belirtilerinin fikir vericiliği diğer nozokomiyal infeksiyonlardan farklıdır Retinal emboli gibi ( pamuk topu), daha spesifik belirtiler veya hepatosplenik lezyonlar nadirdir Doku örneği alma çok kez yüksek komplikasyon riskli invaziv işlem gerektirir ve düşük tanı değerine sahiptir, özelliklede ampirik tedavi alan hastalarda

Kültüre bağlı olmayan yöntemler YBÜ’de invaziv kandida infeksiyonları ve riskli hastaları belirlemeye izin verir Belirli biyomarkerlar son zamalar da bu stratejiyi test etmiştir (kan veya serumdan fungal DNA araştırması veya antijen-antikor araştırmasının her hangi biri)

Kandidanın spesifik hücre duvarı komponenetleri, mannan veya nonspesifik fungal element beta-D glukan Her ikiside orta düzeyde duyarlılığa sahiptir mannan için %60, anti mannan antikorları kombine edildiği zaman %83 beta glukan içinde %65-80 Hafta da iki üç kez bir tarama yapılır Onkohematolojik hastalarda sıklıkla kullanılmakta, YBÜ de değerleri hala yeterli olarak belirlenmemiştir

Kandan Kandida DNA sının varlığını belirlemek Bu tekinkle ilgili sorunlar: kolay kullanılan tekniğin olmaması, duyarlılığının düşük olması kanda kandida hücrelerinin miktarının düşüklüğü, kan hücrelerinden dolayı inhibitör etki İlave bir güçlük genel değerlendirmede kullanılan altın standart kan kültürünün kendisinin duyarlılığını düşüklüğüdür YBÜ de eldeki karşılaştırmalı çalışmalar sınırlıdır ve kan kültüründen hafif daha düşük veya eşit duyarlılığı gösterir ( kan kültürü ile karşılaştırıldığında %75-100)

Kritik hastalıklı hastalarda invaziv kandidiyazın klinik tahmini Devam eden gelişmelere rağmen, hasta başı laboratuvar değerlendirmesi bulunmamaktadır Bu nedenle Kolonizasyon dinamiklerini ve/veya daha az spesifik risk faktörlerini değerlendirmeye bağlı olan pragmatik klinik yaklaşımlar kullanılmaktadır

İK riskinin kolonizasyona bağlı olarak değerlendirilmesi Multıple alanlardan semikantitatif kültürlerle kandida suşlarının miktarlarının arttığını belirlenmesi ile İK belirlenmesi hedeflenmiştir İki yada daha çok alanda kandida suşlarının varlığı ile antifungal tedavinin başlanılması savunulmuştur Ancak, kritik hastalıklı hastalar YBÜ kalış süresince hasta progresif olarak kolonize olmaktadır Tek bir nokta değerlendirmesinin güvenirliliği düşüktür ve böyle bir yöntem aşırı antifungal kullanımına neden olabilir Pittet ve ark. önerdiği ve diğerlerinin de teyit ettiği gibi, Riskli cerrahi hastalarda kolonizasyon dinamiklerinin peryodik değerlendirilmesi ile İK daha güvenli olarak tahmin edilebilir

Kandida Kolonizasyon İndeksi (KKİ) Kültür pozitif bölge sayısı KKİ ----------------------------------------- Kültür yapılan bölge sayısı

29 ağır olarak kolonize olan hastanın 11 inde İK gelişmiştir Altta yatan hastalığın şiddeti ve kolonizasyonun derecesi bağımsız olarak İK’ın varlığını tahmin ettirmiştir Ortalama kandida kolonizasyon indeksi infekte olan hastalar için 0.7 iken kolonize olan hastalar için 0.47 idi invaziv kandidiyazın tanısından önceki 6 günlük ortalamada bütün infekte hastaları 0.5 ve üzeri bir eşik belirlemiştir.

Fakat potansiyel değeri çalışmalarla teyit edilmiştir Kolonizasyon indeksinin yararı geniş prospektif çalışmalarla asla gösterilmemiştir. Fakat potansiyel değeri çalışmalarla teyit edilmiştir Dubau ve ark. indeks 0.5’ e eriştiğinde ampirik antifungal kullandıkları çalışmalarında 35 hastanın sadece birinde bir İK gelişmiştir diğer 34 hastada kolonizasyonun hızla azaldığı rapor edilmiştir

Garbino ve ark Chabasse ve arkada. Antifungal profilaksi alan kritik hastalıklı bir grup hastayı izlemiştir Prospektif izlemde indeksin azaldığı gözlenmiştir Plasebo alanlarda zamanla indeks artar 7 günden sonra iki grup arasındaki fark istatistiksel olarak önemlidir Chabasse ve arkada. 104 cfu/mL kantitatif idrar kültürü ve 0.5kolonizasyon indeksi arasında korelasyon bulunmuştur

Charles ve ark Cerrahi hastalarla (0.45±0.4) karşılaştırılan medikal hastalarda (0.74 ± 0.31) kolonizasyon indeksi önemli olarak daha yüksek değerde rapor edilmiştir İndeks YBÜ kalış süresince önemli olarak artmıştır >7 gün kalan 92 cerrahi dışı YBÜ hastasında 0.5 eşiğin aşılması 36’sında (%39.1) kaydedilmiştir bunların 6’sında invaziv kandidyaz gelişmiştir

Antifungallerle tedavi sonucu indekste azalma izlenmiştir 455 tarihsel kohort ile karşılaştırıldığında, Düzeltilmiş kolonizasyon indeksi >0.4 ise preemptif antifungal tedavi alan 478 cerrahi YBÜ hastasında İK oranı %7 den %3.6 ya azalmıştır (Kohort gubuna göre) Bu strateji YBÜ de kazanılmış İK gelişmesini önlemiştir

Normand ve ark Oral nistatin ile profilaksi almak için randomize edilen >48 saat mekanik olarak ventile edilen 98 hasta grubunda kolonizasyon indeksinin önemli olarak azaldığı rapor edilmiştir (kohorta göre) Agvald-Öhman ve ark Major abdominal cerrahiden sonra kolonizasyon indeksinin artışının invaziv kandidiayz gelişmesiyle korole olduğunu göstermiştir

Senn ve ark kritik hastalıklı hastalarda rekuren GİS perforasyonu/anastomotik sızıntı veya akut nekrotizan pankreatit den sonra caspofungin ile ampirik olarak tedavi edilen kritik hastalıklı hastalarda kolonizasyon indeksinin önemli olarak azaldığı rapor edilmiştir

Bu gözlemler kritik hastalıklı hastalarda kolonizasyon indeksinin antifungal tedavinin erken başlanılmasında faydalı olabileceği güçlü olarak teyit edilmesine rağmen, bu strateji iş-yoğun, pahalı ve yatak başında rutin olarak uygulamak güçtür. Kritik hastalıklı hastalarda maliyet etkinlik ve faydası prospektif karşılaştırmalı çalışmalarda kanıtlanmamış İlaveten de cerrahi dışı hastalar için sınırlı bilgi elde mevcuttur

Skorlar ve ya prediktif yöntemle değerlendirilen invaziv kandidiyaz riski Leon ve ark. Kandida skoruna bağlı risk değerlendirmesini 7 günden daha uzun YBÜ de kalan 1699 hastayı içeren bir çalışmada geliştirilmiştir (prospektif kohort) invaziv kandidiyazı tahmin etmek için Cerrahi, multifokal kolonizasyon, total paranteral nütrisyon ve şiddetli sepsisi kullanmıştır

Her bir risk faktörüne bir puan verilerek skor 2 Her bir risk faktörüne bir puan verilerek skor 2.5 sınır değeri için sensivite ve spesivite sırayla %81 ve %74 7 günden daha uzun süre kalan 1007 hastayı içeren çok merkezli bir kohort çalışmasında <3 skora sahip olan 565 hastanın sadece 13 ünde (%2.3) bir kandidiyaz gelişmiştir (%98 bir negatif prediktif değere sahip olarak) Bu seride yüksek skore ve invaziv kandidiyaz riskinin linear ilerleyişi de gözlenmiştir. 0.5 kolonizasyon indeksinin güvenirliliği 3 Kandida skorundan daha düşüktür

Paphitou ve ark. prediktif kuralı geliştirmek için 327 cerrahi YBÜ hastasında invaziv kandidiyaz gelişmesi için retrospektif olarak bireysel risk faktörleri belirlemiştir İnvaziv kandidiyaz oranı diabetes mellitus, diyaliz, total paranteral nütrisyon Geniş spektrumlu antibiyotiklere maruz kalma ile kombinasyonlu, YBÜ de 3 günden daha çok kalan hastalar için %17 idi, (bu özellikleri olmayanlar için %5 ile karşılaştırıldığında) Hastaların %52 si bu kural ile karşılamış invaziv kandidiyaz gelişenlerin %78’i bu kuralı karşılamış

Ostrosky-Zeichner ve arkadaşları geniş çok merkezli klinik prediktif kuralı geliştiren retrospektif çalışmasında (4 gün ve daha uzun kalan hastalar için) Evvelki 3 gün süresince santral venöz kataterin varlığı veya her hangi bir sistemik antibiyotik ve daha önce belirlenen risk faktörlerinin en az ikisi, en azından invaziv kandidyaz riskli hastaların %10’ununu belirleyebilir. Ancak, bu kural %34 bir sensivite ile invaziv kandidiyazlı olguların üçte birini yakalamaktadır.

Bir risk faktörüne bağlı prediktif kuralın kullanılması: Medikal YBÜ de uygun ampirirk antifungal kullanılmasına neden olduğu teyit edilmiştir Kabul edilen bütün hastaların 36 (%2.6) sı ampirik olarak antifunlleri almakta idi, (fungal kateter ile ilişkili kan dolaşımı infeksiyonu oranı, her 1000 kateter günü için 3.4 den 0.79 epizoda düşmüştür)

Böyle bir klinik prediktif kuralın duyarlılığı değerlendirildiğinde Kandida kolonizasyonunun varlığın hesaba alarak sağlanan bir spesivite belirgin olarak geliştirilmiştir (%66 den %87’ye) Bu yeni kural yüksek riskli YBÜ hastalarında caspofungin ile ampirik tedavi randomize plasebo kontrollü pilot bir çalışma ile araştırılmıştır (karışık hasta grubu, INTENSE çalışması)

Risk skorları ve klinik kuralların genel özellikleri invasiv kandidiyazın tanısı için sadece nispeten düşük pozitif prediktif değer değil fakat aynı zamanda infeksiyonu ekarte etmek için yüksek negatif prediktif değer de önemlidir Bu kritik hastalıklı hastalarda gereksiz antifungal kullanımını önler

Kritik hastalıklı hastalarda İnvaziv Kandidiyaza yaklaşım Uygun antifungal tedavinin hızlı başlanılması kandidemili hastalarda mortaliteyi azalttığı gösterilmiştir Kolonize hastalar veya yüksek skorlu olanlar için preemptif tedavi ve uygun antibakteriyel tedaviye cevap vermeyen septik hastalarda ampirik tedavi muhtemelen erken tedavidir

Kritik hastalıklı hastalarda invaziv kandidiyazın erken tanısına pratik yaklaşım Güçlü bir risk faktörü olarak tanımlanmasına rağmen, YBÜ kabulden sonra erken gelişen kolonizasyon, ampirik antifungal tedavinin başlanmasını haklı çıkarmaz Önemli ön sonuçlara karşın, biomarkerlar son yıllarda sadece araştırma amacı için elde mevcuttur Uygun olarak, klinisyen erken ampirik antifungal tedaviden faydalanmak için kritik hastalıklı hastayı erken belirlemeyi denemek için kolonizasyonun dinamikleri ve risk faktörlerini kombine kullanmaya devam etmelidir

Olumlu prospektif çalışmalar Çalışma, profilaksi için kullanılan kriter Profilaksi için kullanılan antifungal İnvaziv kandidiyaz Tartışma Slotmen ve ark Abdominal cerrahi 3 risk faktörü Ketokonazol 200 mg/g PO Plasebo 0/27 (%0) 5/30 (%17) Maliyet 4800 vs 10.000 Dolar LOS; 6 kvs 12 gün Savino ve ark Cerrahi hastalar Hiperalimentasyon Nistatin/norfloksasin PO 6/25 (%24) 13/21 (%62) Her bir hasta için Nİ 0.9 vs 2 Desai ve ark Şiddetli yanıklı hasta Nistatin/polimiksin SDD No profilaksi 34/1042 (%3.3) 0/1439 (%) Yüzeyel infeksiyon 59 (%21) vs 22 (%10) Eggimann ve ark Abdominal cerrahi +Tersiyer peritonit Flukonazol 400mg/g PO 1/23 (%9) 7/20 (%35) Kandida peritoniti 1 (%4) Vs 7 (%35) Pelz ve ark Cerrahi hasta + LOS >3gün 11/130 (%8) 20/130 (%35) Randomizasyonda kolonize olma >%75 Garbino ve ark Mekanik ventile >96 saat Flukonazol 100mg PO+ SDD Lasebo +SDD 4/103 (%4) 10/101 (%10) Kandidemi 9 Vs 1 Jacobs ve ark YBÜ + Septik şok He ve ark Şiddetli akut pankreatit Flukonazol 200 mg İV/g Flukonazol 100 mg İV/g 0/32 (%0) 1/39 (%3) 2/22 (%9) 7/23 (%30) Peritonitte önemli olarak azalan mortalite Mortalite 2/2 (%100) Mortalite 3/7 (%43)

Negatif profilaktik çalışma Savino ve ark Cerrahi hastalar % LOS>2 g Nystatin 2 × 106 4 ×/d PO Ketoconazole 200 mg/d PO Clotrimazole 10 mg 3 ×/d PO No prophylaxis 5/75 (7%) 1/65 (2%)‡ 1/80 (1%)‡ 2/72 (3%)‡ Ables ve ark Cerrahi hastalar +LOS >2 gün +diğer risk faktörleri Fluconazole 3 mg/kg 3 ×/w Placebo 8/60 (13%) 11/59 (19%)‡ Sandven ve ark Peritonit için cerrahi Fluconazole 400 mg/d IV - Mortalit oranları not yok 4/53(%8) vs 8/56 (%14) Schuster ve ark YBÜ >14 g +ateş >4 g geniş spektrumlu antibiyotik altında +APACHE II 16 6/122 (%5) 11/127(%9)

Mikrobiyolojik Kanıt Hedeflenmiş Ampirik preemptif Profilaksi Olası değil olası muhtemelen Kanıtlanmış Hastalık olasılığı

İnvaziv kandidiyazis riskli hasta Kolonizasyon indeksi Kandida skoru Prediktif kural N0 alan+/N0 alan taranan 2X haftalık >0.5 veya  0.4 düzeltilmiş YBÜ kabulde cerrahi Total paranteral nütrisyon Şiddetli sepsis Kandida kolonizasyon >2.5 puan 4 gün YBÜ de kalma Sepsis +CVC+ Mekanik ventila + alttaki biri TPN (1-3 gün) Dializ (1-3 gün) Büyük cerrahi (7 gün içinde) Pankreatit (7 gün içinde) İmmünospres (7 gün içinde) veya steriod (7 gün içinde) Ampirik antifungal tedavi başla Tedavi edilen hasta: %10-15 Yakalanan kandidiyaz %85-90 Tedavi edilen hasta: %15-20 Yakalanan kandidiyaz %75-85 Tedavi edilen hasta: %10-15 Yakalanan kandidiyaz %65-70