Zehirlendiğinizin farkında mısınız?

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı
Advertisements

KANSER VE BESLENME.
OKUL ÇAĞI ÇOCUKLARINDA BESLENME
21 mayıs dünya süt gününüz kutlu olsun …
HAMİLELİKTE BESLENME Dyt. Şerife ÖZDEMİR TAVLAN.
OSTEOPOROZ (KEMİK ERİMESİ)
Besin nedir?.
KANSER NEDİR ?.
FUTBOL VE BESLENME BESLENME
DENGELİ YAŞAM PROGRAMI
C vitamini Sağlık ve İş Güvenliği Bölümü.
KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ
VİTAMİNLER.
UZUNKÖPRÜ TOPLUM SAĞLIĞI MERKEZİ
saĞLIKLI BESLENME NASIL OLMALI?
MAKYAJ MALZEMELERİNİN
KIR ÇİÇEKLERİM’ E RakamlarImIz Akhisar Koleji 1/A.
MEYVELERİN VE SEBZELERİN YARARLARI MEYVELERİN YARARLARI.
Doğadaki En Sağlıklı 60 Besin....
HAZIRLAYAN:SAVAŞ TURAN AKKOYUNLU İLKÖĞRETİM OKULU 2/D SINIFI
Beslenme ve Kanser Riski
OKUL ÇAĞI ÇOCUKLARININ BESLENMESİNDE
ÇİM SUYU Buğday çiminin önemi öncelikle yaprakların, yeşil görünmesini sağlayan klorofil içeriğinden gelir. Klorofil birçok bitkide bulunur. Buğday çimi.
SAĞLIKLI BESLENME STJ.DYT. MERYEM İTEK
SAĞLIKLI BESLENME VE BİLİNEN YANLIŞLAR
EVİMİZDE KULLANDIĞIMIZ TEMİZLİK ÜRÜNLERİ SAĞLIMIZI TEHDİT EDİYOR
KOZMETİKLERDEKİ TEHLİKE
5.Sınıf fen bilgisi dersi sunusu Besin nedir?
EMZİKLİLİK DÖNEMİNDE BESLENME.
NEVŞEHİR REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
SAĞLIKLI BESLENME.
VİTAMİN Metabolizmadaki olaylarda görev alan enzimlerin önemli bir kısmını meydana getirir.Bu nedenle de; ØSağlıklı büyüme ve gelişme için ØMetabolizmadaki.
İNSANIN SAĞLIKLI GELİŞİMİNDE ETKİLİ BESİNLER
1-7 HAZİRAN İYOT YETERSİZLİĞİ HASTALIKLARININ ÖNLENMESİ HAFTASI
SPOR.
SU KİMYASI ve SUYUN SERTLİĞİ
BESİNLER İNORGANİK ORGANİK.
VİTAMİNLER VE GÖREVLERİ.
ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar ve Programlar Şubesi OKUL ÇAĞI ÇOCUKLARINDA BESLENME.
11-17 MART TUZA DİKKAT HAFTASI
YETERLİ VE DENGELİ BESLENME BURSA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ
Antioksidanlar Antioksidan nedir?
SAĞLIKLI BESLENME.
SAĞLIKLI BİR HAYAT İÇİN GENEL ÖNERİLER
BALIK ETİNİN İNSAN SAĞLIĞI AÇISINDAN ÖNEMİ
BESİNLER VE TÜKETİMİ.
SAĞLIKLI BESLENME Diyetisyen Eda YILDIZ.
PROJESİ.
Beslenme İnsanın büyüme, gelişme, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşaması için gerekli ögeleri alıp vücudunda kullanmasıdır. Ayşe BAYSAL, Beslenme,
VİTAMİNLER.
DENGELİ VE DÜZENLİ BESLENME.
İZMİR HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
Kanser Nedir? Nasıl Önlenir?.
Uzm.Dr. Mehmet Zahit Çıracı
LİPİTLER (Yağlar).
Kadın Sağlığı Tacettin İnandı. Kapsam Kadın sağlığı düzeyi ölçütleri Kadınlarda sık gözüken sağlık sorunları Sadece kadınlarda görülen sorunlar.
BİRECİK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ ZEYNEP ŞAHAN KARADERE
Sağlıklı Beslenme.
Sağlıklı Beslenme / 32.
BESİNLER VE DENGELİ BESLENME.
SUDA ERİYEN VİTAMİNLER
YETERLİ VE DENGELİ BESLENME.
LİPİTLER (YAĞLAR)
Tarımsal üretimde yüksek verim elde etmek için gübre uygulamaları zorunluluk olarak görülmektedir. Ancak uygulanan gübrelerin miktarları, çeşitleri ve.
EMZİKLİLİK DÖNEMİNDE BESLENME Muhammet Özgür DEMİR.
BESLENME VE DİYETETİKTE TEMEL KAVRAMLAR
Şeker Tüketİmİ ve SağlIk
Sağlıklı Beslenme.
Mineraller Tüm hücrelerin gereksinim duyduğu maddelerdir
Sigara sağlığa zararları
Sunum transkripti:

Zehirlendiğinizin farkında mısınız? Prof. Dr. Ahmet AYDIN İÜ Cerrahpaşa Tıp Fak. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ABD Metabolizma ve Beslenme Bilim Dalı Başkanı (www.beslenmebulteni.com) (besahmet@yahoo.com)

Gezegenimiz yaşanamaz hale geldi Üzerinde yaşadığımız gezegeni yaşanamaz hale getirmek için elimizden geleni ardımıza koymuyoruz. Daha fazla gelir için her şeyin sentetiğine yönelerek doğal ürünlerden uzaklaşmak, üzerinde yaşadığımız dünyayı geleceğimizin umutları çocuklarımız için daha da yaşanmaz duruma getirmektedir.

Hava kirliliği

Asit yağmuru

Dünyamız Zehirli Bir Çorba Gibidir Bugün, 1940’larda olmayan/bilinmeyen, yaklaşık 80.000 sentetik kimyasal madde dünyada bulunmakta/kullanılmaktadır. Her yıl 1.500 kadar yani kimyasal madde piyasaya sürülmektedir. Bugün vücudumuzda 60 yıl önce bilinmeyen/bulunmamış yaklaşık 400-500 kimyasal madde taşıdığımız tahmin edilmektedir.

Kimyasal Maddeler-Dünya Kimyasal maddeler dünyanın aynı zamanda her yerinde bulunabilmekte ve yapımı kimyasalların izlerine/kalıntılarına insanlar, hayvanlar, bitkiler, toprak ve havada rastlanabilmektedir. DDT yıllar önce yasaklanmasına karşın hala çevrede ve insan vücudunda tespit edilmektedir. Bazı kimyasallara maruz kalındığında kalıcı ve geri dönüşümsüz hasarlar doğabilmektedir. Zehirli kimyasalların etkileşimi ve ortamda yoğunlaşması ile ortaya çıkan çevre kirlenmesi ile ekolojik dengenin bozulması telafisi çok zor sonuçlara yol açmaktadır. Çocuklarımız, torunlarımız ve hatta kendimizin geleceği çok büyük tehdit altındadır.

Toksik maddelerin biyokimyasal ve klinik etkileri

Toksik maddelerin biyokimyasal etkileri Hücre zarını hasara uğratır Serbest radikal aktivitesini arttırır. Kükürtlü enzimlerin üretimini düşürür. Enzimleri okside eder. Beyin ve sinir sistemini olumsuz etkiler. Sindirim sisteminin florasını ve geçirgenliği olumsuz etkiler Bağışıklık sistemi olumsuz etkiler Proteinleri denatüre eder Kanserojendir. Mineral ve vitamin eksikliklerine yol açar.

Toksik maddelerin klinik etkileri Kansızlık Kanser Beyin hasarı Hormonal bozukluklar Hiperaktivite Otizm Bağışıklık yetersizliği Alerji Kalp hastalıkları Felçler Kronik yorgunluk Doğumsal anomaliler Gelişme geriliği Depresyon Konsantrasyon eksikliği Karaciğer yetersizliği Sinir ve kas hastalıkları Egzama ve deri tahriş bulguları Hazımsızlık

İnsan vücudunda biriken başlıca kimyasal toksinler Dioksalat ve furan bileşikleri: PVC, endüstriyel beyazlatma ve yakma yan ürünleri Fitalat: Kozmetik malzemeler Uçucu organik kimyasallar: Ksilol, etil benzen vb. Ağır metaller: Kurşun, cıva, kadmiyum vb. Böcek ilaçları: Organik fosfat, organik klor vb.

Tarımda ve insan sağlığında kullanılan böcek ilaçları (pestisitler, insektisitler)

Tarımda kullanılan böcek ilaçları (etkinlik sıralaması ile) 1. Organoklorinler: DDT, aldrin (kanser, genetik bozukluklar, nöropati) 2. Organofosfatlar 3. Karbamatlar

Gıda güvenliği-Böcek öldürücüler- Toksisite Tarım alanlarında her yıl İngiltere 30 bin tonun, Amerika ise 200 bin tonun üzerinde pestist sıkmaktadır. Organik tarım yönetmeliklerinde sadece 4 çeşit kimyasal maddenin oldukça sınırlı koşullarda kullanımına izin verilirken, konvansiyonel tarımda yaklaşık 450 farklı kimyasal ilaç kullanılmaktadır. Sözde kimyasal savaşa karşı çıkan ABD 1990 yılının Mart ve Mayıs aylarında dünya çapında 60 bin ton zehirli zirai ilaç ihraç etmiş ve en çok ilaç ithal eden ülkeler sıralamasında Türkiye altıncı sırada yer almıştır. http://www.soilassociation.org http://epa.gov/etop/forum/problem/progressreports/Action%20Team%20-%20Pesticide%20Spray%20Drift%20-%20Report%20-%209-16-06.pdf  

Tifus-DDT II. Dünya Savaşı'nda yüz binlerce kişi tifustan ölmüştür. Amerikan askeri birlikleri ancak ağır temizlik koşulları altında korunuyordu. Şubat 1944'te 1 milyon 300 bin Napolili ve kent sokakları DDT tozuyla ilaçlandı. Tifüs salgını başladığı hızla yok oldu. Buna DDT mucizesi dendi!

DDT-1948 www.flahumforms.org/FloridaDream/index.htm

Evde ve mutfakta DDT kullanılması http://www.knowdrama.com/images/science_ddt.jpg

Van’da bit ve pirelere karşı DDT kullanılması DDT- Van (1949) Van’da bit ve pirelere karşı DDT kullanılması http://www.kesfetmekicinbak.com/atlasdan/eskiatlas/00177/

DDT’nin yasaklanması DDT özellikle kadınlarda pek çok deri hastalığının yanı sıra meme kanseri riskini artırdığı da ortaya çıkarılmıştı. 1970'lere gelindiğinde DDT Avrupa'da yasaklandı. DDT kullanımı Türkiye'de 1980'lerin sonlarına kadar yasaldı.

Kelaynaklar-Pestisitler 1954 yılında Birecik’te 600 çiftten fazla kelaynak vardı. O yıllarda çekirge salgınlarına karşı yaygın olarak DDT kullanılmış. 1962 yılında toplam kelaynak sayısı 130 çift kalmıştı ve 1973 yılına geldiğimizde, sadece 26 çift kelaynak kalmıştı. Azalış devam ediyordu: 1982 yılında sadece 17 tane kuş Afrika’dan geri dönmüştü ve 6 çift doğal ortamında üremişti. Günümüzde 83 Kelaynak olmakla beraber 13 tane de yavru bulunmaktadır.

Hekzoklorobenzen 1955-1959 yılları arasında Güneydoğuda hekzoklorobenzen ile ilaçlanmış tohumluk buğdayın ekmeğinin yenmesinden ile en az 5000 vatandaşımız etkilenmiştir. Karaciğer yetersizliği ve deride döküntülerle seyreden bu hastalığın adı porphyria cutanea tardadır. Türk porfiryası olarak da bilinmektedir. Halk arasındaki adı pembe yaradır. Bu ekmeği yiyen emzikli annelerin bebeklerinin hemen hemen hepsi (500 kadar) ölmüştür. Prof. Dr. Ayhan Çavdar’ın yaptığı araştırmalara göre birkaç nesil geçmesine rağmen bu bölgede yaşayan insanların vücut sıvılarında hala toksine rastlanmaktadır. Gocmen, A., et al. Hexachlorobenzene Episode in Turkey, Biomedical Environmental Science 1989; 2(1): p. 36-43. Cripps, D.J., et al. Porphyria Turcica Due to Hexachlorobenzene: A 20 to 30 Year Follow-up Study on 204 Patients, British Journal of Dermatology 1984; 111(4): p. 413-422. Peters, H.A., et al. Epidemiology of Hexachlorobenzene-induced Porphyria in Turkey: Clinical and Laboratory Follow-up After 25 Years, Archives of Neurology 1982; 39(12): p. 744-749.

Pestisitler-Östrojenler Pestistler östrojen benzeri yapıdadır “yabancı östrojenler”. Pestistler bu özelliklerinden dolayı insan iç salgı bezlerinin işleyişinde bozukluklara yol açıp nedeni belirsiz ve yavaş ilerleyen hastalıklardan da sorumludurlar. Birçok beslenme kliniğinin hamile olan veya adet düzensizlikleri ya da adet öncesi sendromu (PMS) bulunan bayanlara organik gıdalara geçmelerini tavsiye etmesinin nedeni bundandır.

Pestisit-Erken ergenlik-Meme büyümesi-Sperm sayısı Danimarka’da yapılan 15,000 erkeğin incelendiği bir araştırma, pestist çözeltisine daha çok maruz kalan erkeklerin son 50 yıl içerisinde sperm kalitesinin ve sayısının bariz olarak düştüğünü gözler önüne sermektedir. Pestist çözeltisine daha çok maruz kalan kız çocukların erken ergenliğe girdiği, erkek çocukların ise memelerinin büyüdüğü (jinekomasti) bilinmektedir. Üreticilerin pestisitleri ürünlerin üzerine gelişigüzel serpmeleri sorunu daha da çetrefilli hale getirmektedir. http://www.soilassociation.org/ http://bizimkahve.gazetevatan.com/haberdetay.asp?hkat=1&hid=13539&yaz=G%C3%BCncel

Anne sütü-Pestisitler Prof. Dr. Mine Yurttagil beslenme dengesizliği bulunan İzmir bölgesinde alınan 30 anne sütü örneğinde inek sütüne göre daha fazla pestisit çözeltisi saptamıştır. Bu nedenle özellikle bebek emziren annelere organik gıdaları önermektedir. http://www.bugday.org/article.php?ID=227

Meyve-sebze-Soyma-Pestisitler Patates, elma ve brokoli ile yapılan bir araştırmada en titiz yıkama usulleri sonrasında bile pestistlerin nerdeyse %93’ünün temizlenemediği görülmüş. Araştırmacılar sebze ve meyveleri soymanın ya da sap ve kökleri kesip atmanın bu riski az da olsa azaltabileceğini (ki bu bölgeler bitkinin besin açısından en zengin yerleridir) ancak hiçbir zaman tamamen yok edemeyeceğini vurguluyorlar. Bunun nedeninin de zehirin sadece bitkinin yüzeye yakın bölümlerinde değil, artık tamamen bütün dokularına yayılmış olması olduğunu belirtiyorlar. http://www.soilassociation.org/

Pestist kalıntısı İçeren Bazı Gıdalar Yüksek Oranda Pestist Kalıntısı İçeren Gıdalar Düşük Oranda Pestist Kalıntısı İçeren Gıdalar Çilek Dolmalık Biber (Yeşil, Kırmızı) Ispanak Kiraz ve Vişne Şeftali Kereviz Elma Kayısı Taze Fasulye Armut Salatalık Patates Avokado Mısır Soğan Karnabahar Üzüm Muz Erik Taze Soğan Karpuz Brokoli Brüksel Lahanası Ananas

Meyve-Sebze-İlaç kalıntıları Zaman zaman Avrupa, Rusya ya da başka ülkelere ihraç ettiğimiz domatesler,salatalıklar, armut gibi meyve ve sebzeler ilaç kalıntıları nedeni ile geri dönmektedir. Bu dönemlerde iç piyasada meyve ve sebzeler anormal bir şekilde bollaşmakta ve fiyatları ucuzlamaktadır (Ucuzdur var bir illeti!). Yapılan araştırmalar Türkiye’de tarım ürünlerine gereğinden iki kat fazla ilaç verildiğini göstermektedir.

Güve kovucular Birçok güve kovucu naftalin esaslıdır. Naftalin ağır bir sinir toksinidir; hamile kadından bebeğine geçebilir. Güve kovucuların hemen hepsi uçucu ve zehirli gaz çıkartan paradiklorobenzen içerirler. Bu madde iştahsızlık, göz yanması, bulantı ve solunum yolu tahrişi yapar. Çare: Lavanta, biberiye ve sedirağacı kabuğundan güve kovucu yapabilirsiniz.

Sivrisinek kovucuları Genellikle dietiltoluamid (DEET) içerir. Bu madde konuşma bozuklukları, denge bozuklukları ve halsizliğe neden olabilir. Çare: Cibinlik, yatak odasında fesleğen saksısı, sirke

İlaç tüketimi 1950 yılında ABD’de 200 ton olan antibiyotik tüketimi 1990’da 20.000 tona çıkmış, yani yaklaşık 100 kat artmıştır. ABD’de 1990 yılında reçeteli ilaçlara ödenen para 40 milyar dolardan, 2002 yılında 165 milyar dolara çıkmıştır. 2012 yılında bu rakamın 450 milyar dolara çıkacağı sanılmaktadır. Bu kadar ilaç kullanılmasına rağmen kronik hastalıkların oranı hızla artmaktadır. Lüzumsuz ilaç kullanılması onu kullananları kronik olarak zehirlerken, ilaçları şeker zannedip yiyen çocukların ise ölümüne neden olabilmektedir.

Halojenler Kansızlık, kanser, beyin hasarı, hormonal hasar, hiperaktivite, bağışıklık sistemi zayıflığı vb. bozukluklara yol açar. Klor bileşikleri: Böcek ilaçları, su dezenfeksiyonu, beyazlatma Flor bileşikleri: Böcek ilaçları, diş macunları, flor tabletleri Brom bileşikleri: Organobromin

Gıda katkı maddeleri

Güvenli katkı maddeleri Alginat ve propilenglkolalginat E vitamini (alfa-tokoferol) C vitamini(askorbik asit) Bata-karoten Ca ve Na propionat Kazein ve sodyum kazein Sitrik asit ve sodyum sitrit Ferröz glukonat Fumarik asit Jelatin Gliserin Guar gum Gum arabik (arap zamkı) Gum tragacanth İnvert şeker Karaya Laktik asit Lesitin Mannitol Potasyum sorbat Sodyum benzoat Sorbik asit Sorbitol Vanilya

Güvenliği kuşkulu katkı maddeleri Suni lezzetlendiriciler Carrageenan Mısır şurubu CMC EDTA Fosfat Fosforik asit Green number 3 Hepatil paraben Modifiye nişasta Monogliserid ve digliserid Yellow number 5

Güvensiz katkı maddeleri Aspartam BHA BHT Blue number 1 Brominated vegetable oil (BVO) Citrus red number 1 Mono sodyum glutamat Propil gallat Red number 1 Red number 40 Sakkarin Na nitrit Sülfit TBHQ Yellow number 6 Kinin

MONO SODYUM GLUTAMAT (MSG) Yiyeceklere katıldığında, o yiyeceğin tadının beyin tarafından lezzetli olarak algılanmasını sağlıyor. Tatlı, tuzlu, acı, kötü hiç fark etmiyor. O yüzden gıda üreticilerinin bir çoğu MSG’yi karlı olduğu için kullanıyorlar: Salam, sosis, hazır çorba hamburger, cipsler vb..

MSG’nin zararları (Çin lokantası sendromu) Epilepsi Gözde retina tabakası hasarı İnsülinde artış ve buna bağlı diyabet, obezite . Böbrek ve karaciğerde ciddi hasarlar. Kalsiyum kanallarını açarak tansiyonu yüksekliği Astım, alerjik hastalıklar http://www.sptimes.com/2005/09/25/Perspective/Want_full_disclosure_.shtml

MSG’nin hastalık belirtileri Ensede kollarda yanma hissi Ensede hissizlik Yüzde ve boyunda karıncalanma Yüzde gerilme hissi Göğüs ağrısı Baş ağrısı Bulantı Çarpıntı Astım Uyuklama Halsizlik

Kırmızı et kanser yapar mı? Fazla kırmızı et yiyenlerde kanserin daha çok görüldüğü iddia edilmiştir. Yaşları 16-89 yıl arasında değişen 76,172 erkek ve kadın ortalama 10 yıl izlenmiş. Bunlardan 27,808’i vejetaryen imiş (et-balık). Çalışmanın sonunda 8330 ölüm olmuş. Fakat kırmızı et yiyen ve yemeyenler arasında kanser bakımından bir farklılık bulunmamış. Key TJ, Fraser GE, Thorogood M, Appleby PN, Beral V, Reeves G, Burr ML, Chang-Claude J, Frentzel-Beyme R, Kuzma JW, Mann J, McPherson K. Mortality in vegetarians and non-vegetarians: a collaborative analysis of 8300 deaths among 76,000 men and women in five prospective studies. Public Health Nutr. 1998;1(1):33-41.  

Hangi kırmızı et kanser yapar? Haftada beş kez ya da daha fazla domuz pastırması yiyenlerde daha fazla mesane kanseri olduğu saptanmış. İşlenmemiş etler ile kanser arasında böyle bir ilişki görülmemiş. Michaud DS, Holick CN, Giovannucci E, Stampfer MJ. Meat intake and bladder cancer risk in 2 prospective cohort studies. Am J Clin Nutr. 2006;84(5):1177-83.

Et-kanser Nitrat ve nitritler özellikle sucuk, sosis, salam ve pastırma gibi işlenmiş et ürünleri ve balıkta koruyucu, renklendirici, lezzet arttırıcı ve mikrobiyal  stabiliteyi kontrol amacıyla yaygın olarak kullanılmaktadır. Nitrozamine dönüşen nitritlerin hayvan modellerinde mesane kanserine yol açtığı gösterilmiştir. Bryan GT. The pathogenesis of experimental bladder cancer. Cancer Res1977; 37 :2813 –6. Nair J, Ohshima H, Nair UJ, Bartsch H. Endogenous formation of nitrosamines and oxidative DNA-damaging agents in tobacco users. Crit Rev Toxicol1996; 26 :149 –61. Bartsch H, Ohshima H, Pignatelli B, Calmels S. Endogenously formed N-nitroso compounds and nitrosating agents in human cancer etiology. Pharmacogenetics1992; 2 :272 –7. Stickler DJ, Chawla JC, Tricker AR, Preussmann R. N-nitrosamine generation by urinary tract infections in spine injured patients. Paraplegia1992; 30 :855 –63. Scanlan RA. Formation and occurrence of nitrosamines in food. Cancer Res 1983; 43 :2435S –40S. Lijinsky W. N-Nitroso compounds in the diet. Mutat Res1999; 443 :129 –38. Wilkens LR, Kadir MM, Kolonel LN, Nomura AM, Hankin JH. Risk factors for lower urinary tract cancer: the role of total fluid consumption, nitrites and nitrosamines, and selected foods. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev1996; 5 :161 –6.

Nitrat-kanser Nitratlı gübrelerin aşırı kullanılması nedeni ile sulardaki nitrat düzeyleri yükselmiştir (> 5 mg/L). Soyanın modern işlenme yöntemleri de nitrat miktarını artırmaktadır. N-Nitrozamin sigara dumanında ve idrar yolu iltihabı olan kişilerin idrarında bulunur. 40000 kadın üzerinde yapılan Iowa Kadın Sağlığı Çalışmasında nitrat tüketimi arttıkça mesane ve yumurtalık kanseri olma olasılığı da artmaktadır. Yücel A, Çağış N: Et teknolojisinde nitrat ve nitritin rolü ve halk sağlığı yönünden önemi. Et ve Balık Endüstrisi Derg 1987(40): 27-34. Weyer PJ, Cerhan JR, Kross BC, Hallberg GR, Kantamneni J, Breuer G, Jones MP, Zheng W, Lynch CF. Municipal drinking water nitrate level and cancer risk in older women: the Iowa women's health study. Epidemiology. 2001;11(3):327-338.

Aflatoksin-kanser Özellikle küflenmiş bulgur, mısır, yer fıstığı, pirinç, buğday, fındık, pulbiber ve diğer yağlı tohumlarda üreyen küfler ve onların toksinleri (aflatoksin) kansere neden olabilmektedir. Yüksek miktarda aflatoksin içeren gıdaları yiyenlerde karaciğer kanseri sık görülmektedir. 60’lı yıllarda süt tozu ile okullarda yapılan kampanyalar karaciğer kanserini artırdığı için terk edilmiştir. İnsanlarda ve hayvanlarda yapılan çeşitli çalışmalarda diyetteki aflatoksin miktarlarının azaltılmasının DNA bozukluklarını ve dolayısıyla da kanser oranlarını azalttığı gösterilmiştir. Dashwood R, Yamane S, Larsen R. Study of the forces of stabilizing complexes between chlorophylls and heterocyclic amine mutagens. Environ Mol Mutagen. 1996;27(3):211-8.Egner PA, Wang JB, Zhu YR, et al. Chlorophyllin intervention reduces aflatoxin-DNA adducts in individuals at high risk for liver cancer. Proc Natl Acad Sci U S A. 2001;98(25):14601-6. Kensler TW, Groopman JD, Roebuck BD. Use of aflatoxin adducts as intermediate endpoints to assess the efficacy of chemopreventive interventions in animals and man. Mutat Res. 1998;402(1-2):165-72. Breinholt V, Arbogast D, Loveland P, et al. Chlorophyllin chemoprevention in trout initiated by aflatoxin B(1) bath treatment: An evaluation of reduced bioavailability vs. target organ protective mechanisms. Toxicol Appl Pharmacol. 1999;158(2):141-51.

Kırmızı biber-Aflatoksin-Kanser Nemli ortamda uzun süre kurutulan kırmızı biberde küfler ve onların toksinleri (aflatoksin) üremekte ve kansere (karaciğer) neden olabilmektedir Kaliteli ve sağlıklı kırmızı biberin nemsiz ortamda kurutulup, daha sonra da zeytin yağla yağlanarak saklanması bu rizikoyu ortadan kaldırmaktadır. Satın alınırken kırmızı biberin topak topak olmaması ve küf kokmamasına dikkat edilmelidir.

Kırmızı biber-kanser Acı kırmızı biberdeki “kapsaisin” maddesinin, hücrelerin enerji üreten ısı odası mitokondriye saldırarak, kanser hücrelerinin ölümünü tetiklediği belirlenmiştir. Kapsaisindeki molekül ailesi vaniloidler, kanser hücrelerindeki mitokondrilerin proteinlerine yapışarak “apostosis”i, yani hücre ölümünü tetikliyor. Vaniloidler, bunu yaparken, etraftaki sağlıklı hücrelere zarar vermiyorlar. Kapsaisini akciğer ve pankreas kanser hücrelerinde deneyen bilim adamları, bu etken maddenin tümörlü hücrenin tam kalbine saldırdığını belirmektedirler (nokta atışı). Athanasiou A, Smith PA, Vakilpour S et al. Vanilloid receptor agonists and antagonists are mitochondrial inhibitors: How vanilloids cause non-vanilloid receptor mediated cell death. Biochemical and Biophysical Research Communications (BBRC) doi:10.1016/j.bbrc.2006.12.179  

Ekmek-Kanser Kalitesiz sarımsı buğdaydan beyaz un elde etmek için benzoil peroksit (E928) ve potasyum bromat (E924) gibi zararlı maddeler kullanılmaktadır. Bu maddeler kanserojendir. http://www.cspinet.org/new/bromate.html http://www.eastparkresearch.com/benzoyl_peroxide_warning.htm

Hormonlu gıda-Kanser Türkiye’de “domates, patlıcan, patates, kabak, üzüm, elma, kavun, buğday, arpa, yulaf, çavdar ve çeltik”te hormon kullanılmaktadır. Gıdacılar tarafından hazırlanan pek çok raporda, iddiaların aksine salatalık, çilek ve tavukta hormon kullanılmadığı, “büyüme faktörü!” kullanıldığı söylenmektedir. http://www.gidaraporu.com/hormonlu-sebze-meyve_p.htm http://www.thehealthnews.org/tr/news/1935/hormonlu_gidalar.htm

Hormonlu gıda-Kanser Bu gıdalar hızlı büyüdüğü için vitamin ve mineraller içeriği azalmaktadır. Tıp çevrelerindeki yaygın görüşe göre, hormonlu bitki ve etler, sürekli tüketildiğinde vücuttaki hormon dengesini ve bağışıklık sisteminin bozarak –kesinlikle kanıtlanmamış olsa bile- kansere neden olabilir. Ama siz mevsiminde sebze ve meyve yiyerek bu potansiyel tehlikeden uzak durun.

Tatlandırıcı-Kanser

Hazır yiyecek- Tatlandırıcılar Mesane kanserine neden olabileceği için sakkarin isimli tatlandırıcı yasaklanmış, onun yerini büyük ölçüde başka bir tatlandırıcı olan aspartam almıştır. Dünyada yaklaşık 6,000 hazır yiyeceğin içinde aspartam bulunmaktadır. Yaklaşık 4,000 hazır yiyecekte de diğer tatlandırıcılar kullanılmaktadır.

Aspartam içeren tatlandrıcının özellikleri Aspartamın formülü Aspartik asit (%40) Fenilalanin (%50) Metil alkol(=ispirto) (%10) Metilalkol, kanserojen formaldehite dönüşür Aspartam içeren ticari preparatlar Canderel, Sanpa, Aspartil, Diyet-Tat, Nutra-tat Aspartam içeren maddeler ‘Layt’ kolalar ve diğer diyet ürünleri, bazı şekersiz sakızlar, birçok ilacın içinde tatlandırıcı olarak

Aspartamın zararlı olup olmadığına dair yapılan araştırmalar Zararı yok Zararlı İlaç firmaların sponsor olduğu araştırmalar (74) Bağımsız araştırmalar(92) %100 %8 - %92 http://www.dorway.com/peerrev.html

Fare-aspartam- beyin tümörü Çalışma fareler 4 haftalık iken başlamış ve 104 hafta sürmüştür. Aspartam firması tarafından yaptırılan bu çalışmanın diğer verileri açıklanmamıştır. FDA bu verilere göre aspartam kansere neden olmuyor sonucunu çıkarmıştır! Aspartam verilenlerde beyin tümörü Aspartam verilenmeyenlerde beyin tümörü Erkek Dişi 7/155 (%4.5) 5/158 (%3.2) 1/59 (%1.7%) 0/59 (0 of 59 (0%) FDA’nın yaptırdığı firma destekli iki çalışma ile Japonya’da yapılan bir çalışmada da aspartamın kansere yol açmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Yaklaşık iki yıl süren bu çalışmaların da ayrıntılı verileri ise nedense açıklanmamıştır!!!!!! FDA (Food and Drug Administration). 1981. Aspartame: com­missioner's final decision. Fed Reg 46:38285-38308. Ishii H, Koshimizu T, Usami S, Fujimoto T. Toxicity of aspartame and its diketopiperazine for Wistar rats by dietary administration for 104 weeks. Toxicology 1981;21:91-94.

Fare-aspartam-lösemi-lenfoma Ramazzini Kanser Enstitüsü 1600 fare üzerinde yaptıkları araştırmada aspartamın insanların kullandıklarına çok yakın dozlarında lösemi ve lenfomalara neden olduğunu göstermiştir. Bu çalışmada hem fare sayısı çok fazladır hem de çalışma süresi iki değil üç yıldır (normal fare ömrüne yakın). Soffritti M, Belpoggi F, Esposti DD, Lambertini L. Aspartame induces lymphomas and leukaemias in rats. Eur J Oncol. 2005; 10 (2):107-16

ASPARTAM’IN ZARARLARI Baş ağrısı Unutkanlık Eklem ağrısı Bulantı Uyuşukluk Kas spazmları Şişmanlık(!!!) Döküntü Migren Depresyon Yorgunluk Huzursuzluk Konvülsiyon Uykusuzluk Görme kaybı İşitme kaybı Çarpıntı Soluk zorluğu Korku atakları Ağzı dolanma Tat Kaybı Tinnitus Baş dönmesi Parkinson Mültipl skleroz Kanser

Balıklar-Toksinler Vahşi balıklar da, hatta okyanus balıkları bile -daha az da olsa- ağır metal (cıva, kurşun, arsenik vb.), polikarbon ve dioksin benzeri maddeler gibi insan sağlığını olumsuz etkileyen toksinleri içermektedir. Çiftlik balıklarında vahşi balıklara göre daha fazla toksin vardır. Midye, istiridye, karides, istakoz gibi kabuklu deniz hayvanları daha çok toksin barındırırlar. Balık ne kadar yaşlı ve büyük ve yüzeyde yaşıyorsa ise birikim o kadar fazla oluyor. Balık tüketimini sınırlandırmalı, yenilecekse küçük ya da bebek balıklar tercih etmelidir. Hamilelerin ve süt çocuklarının balık ya da deniz ürünü tüketmemeleri daha iyidir. Haglund P, Malmvarn A, Bergek S, Bignert A, Kautsky L, Nakano T, Wiberg K, Asplund L. Brominated dibenzo-p-dioxins: a new class of marine toxins? Environ Sci Technol. 2007 May 1;41(9):3069-74. Berntssen MH, Giskegjerde TA, Rosenlund G, Torstensen BE, Lundebye AK. Predicting World Health Organization toxic equivalency factor dioxin and dioxin-like polychlorinated biphenyl levels in farmed Atlantic salmon (Salmo salar) based on known levels in feed. Environ Toxicol Chem. 2007 Jan;26(1):13-23.

Soyanın zararları Bağırsaktan kalsiyum, demir ve çinko emilimini azaltır (fitatlar). Tiroid hormonu sentezini bozar. Erken ergenlik belirtileri, kısırlık ve adet düzensizliklerine yol açabilir. D vitamini eksikliği, Osteoporoz Hazımsızlık Bağışıklık yetersizliği Bunama Kanser Kalp kası hastalığı

Soya-kanser Soyanın içerdiği bitkisel östojenler fazla tüketilirse bazı kanserleri önlediği gibi bazılarına sebep olabilir de. Bu bilgilerin ışığı altında ‘soya kanseri önler’ iddiası aşırı tüketim halinde tehlike yaratabilir. Araştırmalardan kesin bir sonuç alıncaya kadar insanların soya sütünden ve yapay olarak yüksek düzeyde soya östrojeni içeren diğer gıdalardan uzak durmaları uygun olacaktır. Soyanın kendisinden çok işlenme tarzı kansere yol açabilir.

Soya proteini izolatı üretimi yapılırken eklenen ya da yapım sırasında oluşan toksinler Madde Özellik Nitritler Lizinoalanin Alüminyum Flor Bileşikleri Serbest glütamik asit ya da MSG Kanserojen Bir toksin Soyalı mamalarda sütlü olanlara göre 10 kat daha fazla Soyalı mamalarda çok yüksek Bir nörotoksin

Hangi soya tüketilmemeli? İşlendiği zaman içine nitrat katılan soya ürünlerini (tofu, soya sütü, soya yoğurdu, soya dondurması, soya proteininden yapılmış salam, sosis gibi et çeşitleri) kullanmayınız.   Az miktarda olmak koşulu ile soyanın geleneksel fermente soya ürünlerini (miso, soya salçası, natto, tempeh vb) yiyebilirsiniz. Zaten Uzak Doğulularda abartıldığı kadar soya tüketmezler., tükettiklerinde de fermente soya ürünlerini yerler.

Süt verimini artırmak sağmal hayvanlara büyüme hormonu verilmesi IGF–1 faktörü doğal inek sütünde vücudumuzun kullanabileceği oranlarda bulunurken, ne yazık ki pastörizasyon-homojenizasyon sonrasındaki sütte artar. Ama en büyük tehlike hayvanlarda süt verimini artırmak için büyüme hormonunun (rbGH) kullanılmasıdır. Büyüme hormonu aktifleşerek IGF-1 olmakta o da büyümeyi artırmaktadır. Bu durumda IGF-1 vücudumuzun kullanabileceği oranların çok üstüne çıkar. Mepham TB, Schofield PN, Zumkeller W, Cotterill AM. Safety of milk from cows treated with bovine somatotrophin. The Lancet, 1994; 344(16):197-98 Juskevich JC. Guyer CG. Bovine growth hormone: human food safety evaluation. Science, 1990; 249:875-84 Epstein SS. Unlabeled milk from cows treated with biosynthetic growth hormones: a case of regulatory abdication. International Journal of Health Services, 1996;26(1);173-85 Serkan Yimsel. Dikkat hormonlu sütler kanser yapabilir! http://www.beslenmebulteni.com/beslenme/modules.php?name=News&new_topic=65 http://members.tripod.co.uk/AllThingsChildren/MilkCancer.htm

Hormonlu Süt-Türkiye Her ne kadar ABD FDA teşkilatı büyüme hormonu kullanımına izin vermişse de bildiğimiz kadarı ile Türkiye’de yasalar böyle bir izni vermemiştir. Ama firmaların hepsinin bu yasağa uyup uymadığı bilinmemektedir. Yiyecek ve ilaç konusunda endüstrisi ilerlemiş ülkeleri taklit etmeye yeni yeni başlayan ülkemiz için de tehlike sinyallerini görmemezlikten gelemeyiz. Serkan Yimsel. Dikkat hormonlu sütler kanser yapabilir! http://www.beslenmebulteni.com/beslenme/modules.php?name=News&new_topic=65

Hormonlu Süt-Türkiye Türkiye'de hayvan başına yıllık ortalama süt üretimi 1.7 ton’dur. Fakat son yıllarda Ödemiş'te kurulan bazı çiftliklerde hayvan başına 6.5-7 ton süt alınmaya başlanmıştır. Ödemiş mucizesi denilen bu olayda ineklere büyüme hormonu verilip verilmediği mutlaka araştırılmalıdır. http://www.onsayfa.com/forum/haber-arsivi/294062-odemis-mucizesi-model-olusturdu.html

Trans yağ asitleri-Kanser Margarin ve sıcak preslenmiş poliansatüre yağlar (mısır, ayçiçeği, soya, pamuk) işlenirken cis şeklinde olan yağ moleküllerinin önemli bir bölümü bozularak trans yağ asitlerine dönüşür. Trans yağ asitlerinin bütün dokularda yozlaştırıcı etkileri vardır ve çok sayıda kronik dejeneratif hastalığa neden olur. Trans yağ asidi tüketimi artışının meme, kalınbağırsak ve prostat kanseri ile ilişkili olabileceği bildirilmiştir. Trans yağlar bir tümör baskılayıcısı olan p53 geni aktivitesini azaltır. King IB, Kristal AR, Schaffer S, Thornquist M, Goodman GE. Serum trans-fatty acids are associated with risk of prostate cancer in beta-Carotene and Retinol Efficacy Trial. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev. 2005;14(4):988-92. Kohlmeier L, Simonsen N, van't Veer P, et al. Adipose tissue fatty acids and breast cancer in the European community multicenter study on antioxidants, myocardial infarction, and breast cancer. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev 1997;6:705–10 Kohlmeier L. Biomarkers of fatty acid exposure and breast cancer risk. Am J Clin Nutr 1997;66:1548–56S. Slattery ML, Benson J, Ma KN, Schaffer D, Potter JD. Trans-fatty acids and colon cancer. Nutr Cancer 2001;39:170–5. Slattery ML, Curtin K, Ma K, et al. Diet, activity, and lifestyle associations with p53 mutations in colon tumors. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev 2002;11:541–8.

Pişirme-Toksik maddeler

Pişirme şekli-kanser Yemekler kendi suyunda ağır ağır pişirilmeli; geleneksel yöntemler (buğulama, buharda pişirme) yanında turbo fırınlar da kullanılabilir. Böylece besin öğeleri fazla zarar görmez. Hızlı pişirme yöntemleri (mikrodalga gibi) besin kayıplarına yol açar; ayrıca kanserojen olabilirler.

Teflon-kanser Teflonun hammaddesi içerisinde yer alan kimyasallardan PFOA’nın (Perfluorooktanoik asit) kanserojen olduğu ileri sürülmüştür. Hayvan deneylerinde PFOA’nın kanser yaptığı kanıtlanmıştır. Üretici firma olan DuPont'un PFOA'nın zararlarına ilişkin uyarılara ürünlerinde yer vermediği için hakkında mahkeme açılmıştır.. Pişirme için en iyisi toprak ve cam kaplardır. Çelik ve kalaylı bakır ikinci tercihlerdir. Teflon Tavalar Kanser Mi Yapıyor? 22 Temmuz 2005 Cuma Vatan

Kızartma ızgara-kanser 41,836 kişi üzerinde yapılan Iowa Kadın Sağlığı Çalışması’nda fazla ızgara ya da fazla kızartma yiyenlerdeki meme kanseri riski az pişmiş et yiyenlere göre 4.6 kat daha fazladır. Yiyeceklerin yüksek ısılarda muamele görmesi gen mütasyonuna neden olan heterosiklik aminlerin oluşmasına yol açar. Heterosiklik aminler ile prostat, meme, kalın bağırsak, yemek borusu, akciğer, karaciğer ve diğer kanserler arasında ilişki saptanmıştır Zheng W, Gustafson DR, Sinha R, et al. Well-done meat intake and the risk of breast cancer. J Natl Cancer Inst. 1998 ;90(22):1724-9. Madrigal-Bujaidar E, Velazquez-Guadarrama N, Diaz-Barriga S. Inhibitory effect of chlorophyllin on the frequency of sister chromatid exchanges produced by benzo[a]pyrene in vivo. Mutat Res. 1997;388(1):79-83. Terry PD, Lagergren J, Wolk A, et al. Dietary intake of heterocyclic amines and cancers of the esophagus and gastric cardia. Cancer Epidemiol Biomarkers Prev. 2003;12(9):940-4. Turesky RJ. Heterocyclic aromatic amine metabolism, DNA adduct formation, mutagenesis, and carcinogenesis. Drug Metab Rev. 2002;34(3):625-50.

Akrilamid-Kanser Çoğunlukla hazır ve kızartılmış gıdalarda bulunan akrilamid adlı kimyasal maddenin ile kanser arasında doğrudan bir bağlantı saptanmıştır. Pişirme ve kızartma sırasında ortaya çıkan akrilamid, özellikle fast-food restoranlarındaki gıdalarda, cips, bisküvi, kahvaltı gevrekleri, kahve ve kızarmış patateste bulunuyor. 04 Aralık 2007 Ntv-msnbc

Plastik bardaklar Maliyeti düşürmek ve daha çok kâr elde edebilmek için üretilen “çok ince” plastik bardak ve tabaklar 70-90 derece sıcaklığındaki sıvılar içine konduğunda tehlike yaratır. Sıcak sıvı, plastik malzemeyi eritir. Toksik maddeler ilk önce sıvıya sonra ağız yoluyla vücuda geçer ve kansere yol açabilir. Kağıt bardaklar için toksinlerin sıcak suya geçme ihtimali düşüktür. Özellikle ABD, İngiltere ve Avrupa Birliği’nde yaygın olarak plastik bardak yerine kağıt bardak kullanılıyor. Radyokimyager Dr. Memduh Sami Taner. Evdeki kimyasal silahlar:Poşet çay ve damacana 07.01.2007 Vatan-Pazar

Metal zımbalı poşet çaylar Dünya zımba telli poşet çayları terk etmesine rağmen (zımba yerine poşete, ip, doğal yapıştırıcı ya da dikiş ile tutturuluyor) Türkiye’de hâlâ metal zımbalı poşet çayları satılıyor. Metal zımbalı poşet çay, sıcak suyun içine girdiğinde ve uzun süre bekletildiğinde, çay poşetindeki metal çözünüyor. Bu da vücutta metal birikimine yol açmaktadır. Vücutta biriken ağır metal iyonları karaciğer, beyin, akciğerde çeşitli sorunlara ve kansere neden olabilmektedir. Radyokimyager Dr. Memduh Sami Taner. Evdeki kimyasal silahlar:Poşet çay ve damacana 07.01.2007 Vatan-Pazar

Poşet Çaylar-Kanser Dokunduğunuzda naylon hissi veren metal zımbalı poşet çayları almayın. Onun yerine lifli, doğal malzemeden yapılan, ipi dikişle ya da doğal yapıştırıcılar ile tutturulmuş çayları tercih edin. Önce şekeri atın. Çünkü şeker suyu soğutacak ve metalin çözülmesini engelleyecektir. Su mümkün olduğunca ılık olmalı. Eğer kullanılacaksa metal zımbalı poşet çay su içerisinde iki dakikadan fazla bekletilmemeli. Radyokimyager Dr. Memduh Sami Taner. Evdeki kimyasal silahlar:Poşet çay ve damacana 07.01.2007 Vatan-Pazar

Alüminyum folyo- Streç film/Alzheimer Alüminyum folyo ve streç film bazı maddelerle bir araya geldiğinde reaksiyona geçip çözünür. Özellikle uzun süre alüminyum folyoda kalan sıcak, sulu, asitli yiyecekler aşınmaya neden olabilir. Bu malzemelerin sürekli kullanımı halinde ise Alzheimer ve kanser gibi birçok ciddi sağlık sorununa neden olabilir. Radyokimyager Dr. Memduh Sami Taner. Evdeki kimyasal silahlar:Poşet çay ve damacana 07.01.2007 Vatan-Pazar

Alüminyum folyo-Isıtma Alüminyum folyoyu tamamen koruma amaçlı olarak kullanmak, yani yiyeceği folyoya sarıp buzdolabına koymak sağlıklıdır. Ancak saklanacak gıdanın ıslak, çok tuzlu ya da limonlu olmaması gerekiyor. Alüminyum folyoya ısıtma işlemi uygulamak, balık v.s yiyeceği alüminyum folyoya sarıp fırında pişirmek sakıncalıdır. Alüminyum folyo yerine mumlu kağıt tercih edilmelidir. Radyokimyager Dr. Memduh Sami Taner. Evdeki kimyasal silahlar:Poşet çay ve damacana 07.01.2007 Vatan-Pazar

İçme suyu-Toksinler

Yıpranmış damacanalar Damacanaların hammaddesinde fosgen adı verilen, savaşlarda yaygın şekilde kullanılan kimyasal zehirli bir gaz bulunmaktadır. Yıprandığında ve içinde uzun süre su bekletildiğinde, damacanayı oluşturan plastikteki birçok tehlikeli kimyasal suya karışabilmektedir. Bu kimyasallar mide, karaciğer, sinir sistemi ve akciğer dokusunda tahribata yol açıyor, kansere neden olabiliyor. Bu yüzden evinize gelen damacananın yıpranmamış olmasına özen gösterin. Radyokimyager Dr. Memduh Sami Taner. Evdeki kimyasal silahlar:Poşet çay ve damacana 07.01.2007 Vatan-Pazar

Klorlu su-mesane kanseri Klorlu içme sularında bulunan trihalometan (THM) mesane kanserine yol açabilmektedir. THM’nin deri yolu ile (banyo yapmak, havuza girmek) ya da solunum yolu ile alınması da aynı rizikoya sahiptir. Cantor KP. Drinking water and cancer. Cancer Causes Control 1997; 8:292–308. Koivusalo M, Pukkala E, Vartiainen T, et al. Drinking water chlorination and cancer—a historical cohort study in Finland. Cancer Causes Control 1997; 8:192–200. Doyle TJ, Zheng W, Cerhan JR, et al. The association of drinking water source and chlorination by-products with cancer incidence among postmenopausal women in Iowa: a prospective cohort study. Am J Public Health 1997; 87:1168–76. Cantor KP, Hoover R, Hartge P, et al. Bladder cancer, drinking water source, and tap water consumption: a case-control study. J Natl Cancer Inst 1987; 79:1269–79. King WD and Marrett LD. Case-control study of bladder cancer and chlorination by-products in treated water (Ontario, Canada). Cancer Causes Control 1996; 7:596–604. Cantor KP, Lynch CF, Hildesheim ME, et al. Drinking water source and chlorination byproducts. I. Risk of bladder cancer. Epidemiology 9:21–8. Lynch CF, Woolson RF, O'Gorman T, et al. Chlorinated drinking water and bladder cancer: effect of misclassification on risk estimates. Arch Environ Health 1989;44:252–9. Koivusalo M, Hakulinen T, Vartiainen T, et al. Drinking water mutagenicity and urinary tract cancers: a population-based case-control study in Finland. Am J Epidemiol 1998; 148:704–12. Villanueva CM, Cantor KP, Cordier S, et al. Disinfection byproducts and bladder cancer. A pooled analysis. Epidemiology 2004; 15:357–67.

Yeraltı suları-Nitrat Bornova ovasında, yer altı suyu kirliliği konusunda yapılan çalışmada, bazı kuyularda nitrat konsantrasyonunun arttığı gösterilmiştir. Bir başka sığ kuyuda ise nitrat konsantrasyonunun TSE’ce sınır değer olarak verilen 45 mg/L değerine ulaştığı belirlenmiştir. Bursa ovasında açılmış olan sondaj kuyularından bir tanesi de yapılan periyodik kontrollerde normal olarak kuyudaki nitrat birikimi 16-20 mg/L iken, gübrelemenin yapıldığı mevsimlerde bu değerin 110-150 mg/L'ye çıktığı gözlenmiştir. http://w3.gazi.edu.tr/web/alperal/cevre1.htm http://www.turkcemiz.net/cevre-kirliliginin-tanimlanmasi-t2532.html

İzmir'de arsenikli su kabusa dönüştü (gazeteler, 27 Ağustos 2008 ) İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin, susuzluk yüzünden, haziran ayında yüksek arsenik oranı nedeniyle kapattığı Göksu ve Sarıkız kuyularını yeniden devreye alırken, bu suların içilmemesi ve yemeklerde kullanılmaması uyarısı yapmasının ardından, vatandaşlar kaynak suyu damacana suyu satış yerlerine yöneldi. Bazı vatandaşlar, zorda kalırlarsa şebeke suyu, içebileceklerini söyledi.

Tuz Türkiye'nin en büyük oranda tuzunu karşılayan Tuz Gölü maalesef kanalizasyonlar ve kirletici sularla kirletilmiştir. Turşu kurduğunuz kaya tuzu daha az kirlidir ve rafine olmadığı için vitamin ve minerallerden zengindir.

Temizlik ürünleri

Temizlik ürünleri Tüm Dünya’da temizlik ürünleri üreten üreticiler, ürünlerin içinde bulunan toksik maddelerin olası zararlarını bildirmek zorunda değillerdir!

Bulaşık makinesi deterjanları Birçok bulaşık makinesi deterjanı su ile temas ettiğinde aktive olarak toksik klor gazı çıkarırlar. Bu gazların mutfakta yoğunlaşması halinde baş ağrısı, yorgunluk ve göz yanması olabilir. Bulaşıklar iyice durulanmadan makineden çıkarılmamalı ya da klorsuz bulaşık deterjanı kullanılmalıdır. İki yemek kaşığı yemek sodası + 2 yemek kaşığı boraks kullanarak kendi bulaşık deterjanınızı yapabilirsiniz. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Deterjanlar Deterjanların içerdiği petrokimyasal ürünler, ağartıcılar, beyazlatıcılar ve koku veren maddeler çevre kirliliğine neden olurlar. Bazı sıvı deterjanlarda bulunan etoksi-alkol (1-4 dioksan) kanserojen olabilir. Çare: Pamuk, keten, tül, yün ve ipekten mamul kumaşlar doğal (granül) sabunla yıkayın. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Kuru temizleme Kuru temizlemede kullanılan perkloretilen buharları solunulduğunda kanser, karaciğer hasarı, depresyon, baş ağrısı, halsizlik, iştahsızlık, ve uykusuzluğa neden olabilir. Kuru temizlemede kullanılabilen klorin, formaldehit, trikloretilen ve ksilol gibi kimyasallar da benzer sorunlara yol açabilir. Kuru temizlemeden eve getirilen eşyalar açık havada saatlerce havalandırılmalıdır. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Fırın temizleyicileri Fırın temizleme maddelerinin çoğu kostik ve amonyak içerirler. Sprey şeklinde olanlar havada zerrecikler oluşturarak cilde, gözlere ve solunum yollarına zarar verebilirler. 2 yemek kaşığı likit sabun + 2 yemek kaşığı boraks + sıcak su ile spreyinizi kendiniz hazırlayınız. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Halı ve döşeme şampuanları Birçok halı ve döşeme şampuanlarında kanserojen olan perkloretilen, naftalin, etanol ve amonyak gibi toksik maddeler bulunur. Bu durum halıda oyun oynayan çocuklar için büyük bir tehlikedir. Çare: halınızın üzerine yemek sodası ya da boraks serpin ve en az 1 saat bekletin ve elektrik süpürgesi ile tozları alın. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Eviye ve tuvalet açıcıları Burada kullanılan sodyum hidroksit ve amonyak çok korozif ve toksik bir maddedir. Bu maddeler göz, deri ve solunum sorunlarına yol açabilir. Çare: Eviye ve tuvaletlere katı madde atmayın, tıkanıklık olursa pompa ile açın. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Şampuanlar Şampuanlar laurylsülfat, EDTA, DCgreen-5, DCred-33, FDCblue, green-3, FDCyellow-6,FDCred-4, dietilamin (DEA), trietilenamin (TEA), kresol, polivinilpirolidon, polisorbat-80, polisorbat-60, plietilenglikol ve formaldehit gibi toksik veya kanserojen maddeler içerebilirler. Yıkanırken suyun sıcak olması toksinlerin saç derisinden daha çabuk emilmesine yol açar. Çare: 30 gram Kastilye sabununu (zeytinyağı + soda) bir bardak sıcak su ile karıştırarak kendinize şampuan yapabilirsiniz. Ya da klasik beyaz sabun ile başınızı yıkayın. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Sabunlar Sentetik sabunlar fenol, triklosan, triklokarben, kloroksilenol gibi toksik veya kanserojen maddeler içerebilirler. Çare: Klasik beyaz ya da esmer sabun kullanın. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Deodoran ve terleme önleyiciler Deodoran ve terleme önleyiciler alüminyum klorür, zirkonyum klorür, çinko fenol sülfat, zirkonil klorür ve paraben gibi maddeler içerebilirler. Bu maddeler deride tahriş ve iltihaplanmalar yapabilir. Alüminyum klorür Alzheimer’a neden olabilir. Paraben içeren preparatlar meme kanserine neden olabilir. Çare: Banyo aldıktan sonra koltuk altına bir tutam kabartma tozu (yemek karbonatı) sürerek deodoran etki sağlayabilirsiniz. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Tuvalet kağıtları-Kağıt havlu- Kağıt mendil-Çocuk bezleri Tuvalet kağıtlar, kağıt havlu, mendil, peçete, çocuk bezleri, meyve suyu ve süt kartonları klor ile ağartılıyorsa dioksin adlı kanserojeni içerirler. Kağıt ürünleri dioksin dışında kadmiyum, cıva, kurşun, toluen, ve benzen gibi en az 40 toksin daha içerebilir. Çare: Ağartma işinde klor yerine, oksijen, peroksit ve sodyum hidroksit kullanılmalıdır (daha pahalıdır). Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Diş macunları Florürlü diş macunları etanol, amonyak, sodyum benzoat, mineral yağlar, suni renklendiriciler, suni kokular, formaldehit, sakarin, dioksan, FDC blue-, polisorbat 60, polisorbat 90 ve polivinilprolidon(PVP) gibi toksik veya kanserojen maddeler içerebilirler. Çare: Macunsuz fırçalama, karbonatla fırçalama, misvakla fırçalama Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Suların florlamasına karşı çıkan Nobel kazanmış bilim adamları Hans von Euler-Chelpin (Kimya, 1929) William P. Murphy (Tıp, 1934) Corneille Jean-François Heymans (Tıp, 1938) Adolf Butenandt (Kimya, 1939) Artturi Virtanen (Kimya, 1945) James B. Sumner(Kimya, 1946) Sir Robert Robinson (Kimya, 1947) Walter Rudolf Hess (Tıp, 1949) Hugo Theorell (Tıp, 1955) Nikolai Semenov (Kimya, 1956) Sir Cyril Norman Hinshelwood (Kimya, 1956) Joshua Lederberg(Tıp, 1958) Giulio Natta (Kimya, 1963) Arvid Carlsson (Tıp, 2000)

Arvid Carlsson 2000, Nobel Tıp Su florlanması ihtiyacı olana da olmayana da aynı miktarda ilacı verdiğinden farmokoterapinin temel ilkelerine aykırıdır. Yapılan çalışmalar su florlanmasının –çok kesin olmamakla birlikte- mine tahribatı, diş çürüğünü arttırma ve bunun dışında çok sayıda semptom ve hastalık belirtisine neden olduğu göstermiştir. Su florlanması sanıyorum ki yakın bir gelecekte tıp tarihinin tozlu raflarına kalkacaktır. Carlsson A. Current problems relating to the pharmacology and toxicology of fluorides. Journal of Swedish Medical Association 1978;14:1388-92.

Flor-tıbbi etik- insan haklarının ihlali Uluslararası Nuremburg Sözleşmesine göre medikal işlem uygulanacak bir kişinin işlem hakkında bilgilendirilmesi ve bu işlem için onayının alınması şarttır. Şebeke suların florlanması kişinin bilgilendirilmeden ve/veya onayı alınmadan yapıldığından insan haklarına aykırıdır. Cross DW, Carton RJ. Fluoridation: A Violation of Medical Ethics and Human Rights. Int J Occup Environ Health 2003;9:24–29

Florun zararları Flor atmıştan fazla enzimi inaktive eder Flor immün sistemi deprese eder Flor kanserojen özelliklere sahiptir. Flor toksisitesinde dişlerde siyah lekelenmeler (florozis), kemik ve diş bozuklukları olur. Flor tiroid hormon sentezini azaltarak hipotiroidiye yol açabilir. Flor zeka geriliği, otizm ve öğrenme güçlüğüne neden olabilir

kalsiyum florür- sodyum florür Kaynağı İntestinal emilim Toksik etki Tablet/macun Doğal Minimal - Kimyasal artık Var +

Flor mitokondrial bir toksindir ve her görüldüğü yerde ezilmelidir! Holland, R.I. Fluoride inhibition of protein synthesis. Cell Biol. Int. Rep. 1979 3:701-705 Jope RS. Modulation of phosphoinositide hydrolysis by NaF and aluminum in rat cortical slices. J. Neurochem. 1988 51:1731-1736.

Güneş yağları kanser olasılığını azaltabilir mi? Güneş yağları güneş yanığını önler, fakat birçoğu deri kanserlerini önlemeyebilir. Çünkü birçok güneş yağı deri kanserine neden olan Ultra Viyole A’yı (UVA) önlemez. Fakat D vitamini sentezi yapan UVB’yi önler. Daha uzun dalga boylu olan UVA derinin derinliklerine kadar girer; UVB ise derinin yüzeyinde kalır. UVA ışınları deride serseri mayın gibi dolaşan serbest kökleri (radikalleri) artırır. Serbest radikaller muhtemelen DNA hasarı yaparak deri kanserine neden olur. Gasparro FP. Sunscreens, skin photobiology, and skin cancer: the need for UVA protection and evaluation of efficacy. Environ Health Perspect. 2000;108 Suppl 1:71-8. Dangoisse C. Dermo-cosmetics and prevention of skin aging. Rev Med Brux. 2004;25(4):A365-70.

Güneş yağlarında bulunan maddeler kanser yapar mı? Para Amino benzoik asit (PABA) Avobenzon Sinoksat Dioksibenzon Homosalat Mentil antranilat Oktosirilen Oktometoksiinnamat Oktil salisilat Oksibenzon Padimat O Fenilbenzimidazol Sulisobenzon Titanium dioksid Tirolamin salisilat Çinko oksit Bu maddeler genellikle güvenli kabul edilmektedirler. Fakat yapılan son bir çalışmada bu maddelerin deri yüzeyinde kalmadığı, bütün deri tabakalarına geçtiği gösterilmiştir. Bu maddelerin bazılarının uzun vadede kanser yapıcı bir etkisinin olup olmadığını söylemek bugün için mümkün değildir. Sarveiya V, Risk S, Benson HAE. Liquid chromatographic assay for common sunscreen agents: application to in vivo assessment of skin penetration and systemic absorption in human volunteers. Journal of Chromatography B 2004;803(2): 225-31 Mercola J. http://www.mercola.com/2004/may/26/summer_sun.htm

Güneş ve deri kanseri Açık havada çalışarak düzenli olarak güneş ışığına maruz kalan erişkin ve ev dışında oyun oynayan çocuklarda melanom gelişme riski kapalı ortamda çalışan ya da oynayanlardan çok daha düşüktür. Düzensiz, arada bir fakat yoğun olarak güneş ışığına maruz kalan kişilerde (hele derileri de açık renkte ise) tehlike büyüktür. Düzenli olarak güneş ışığına maruz kalanlarda melanom tehlikesini azaltan muhtemel faktör, bu kişilerde optimal düzeylere yakın olan D vitamini düzeylerinin bütün kanser türlerine karşı koruyucu olmasıdır. Hakansson N et al. Occupational sunlight exposure and cancer incidence among Swedish construction workers. Epidemiology, 2001.12(5): 552-7. Kaskel P et al. Outdoor activities in childhood: a protective factor for cutaneous melanoma? Results of a case-control study in 271 matched pairs. Br J Dermatol, 2001.145(4): 602-9. Elwood J. Melanoma and sun exposure. Seminars in Oncology, 1996. 23(6): 650-666.

Nasıl Güneşlenelim? Amaç yavaş, dengeli şekilde yanmak ya da haşlanmamaktır. Yazın mayo ile güneşlenirken başlangıçta güneşte 10 dakikadan fazla kalmayın (özellikle 11.00-15.00 arası). Gölgede oturun, ya da uzun kollu ve bacaklarınızı örten giyecekler giyin. Başınızda geniş bir şapka olsun. Bronzlaştıkça günler ve haftalar içinde güneşte kalma sürenizi arttırabilirsiniz. Eğer illa ki yağ sürecekseniz, ki biz tavsiye etmiyoruz, bu işi 10-15 dakika güneşlendikten sonra yapın. Kışın güneşli havalarda yüz ve eller açık en az yarım saat (gözlüksüz olarak) güneşe maruz kalınmalı (yazın aksine, ışınlar eğik geldiğinden tercihen 11.00-13.00 arası).

Saç boyaları Saç boyalarında otuza yakın toksik veya kanserojen madde kullanılmaktadır. Bunlardan bazıları şunlardır; acid orange-87, acid blue-168, solvent brown-44, aci violet-73, fenildiamin vb. Uzun süre saç boyası kullanan kişilerde meme kanseri, lenf kanseri ve lösemi gibi kanserler daha fazla görülmektedir. Çare: Kına kullanılabilir ve ton için aşağıdaki doğal maddeler ilave edilebilir. Kırmızı renk için: Kırmızı biber, pancar suyu Kahve renk için: Hindistan cevizi, sıcak kahve suyu, zencefil Sarı saç için: Siyah çay, soğan suyu, papatya Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Duvar Boyaları Çeşitli sentetik boyaların içinde 300’den fazla toksik madde, 150’den fazla kanserojen bulunmaktadır. Yağlı boyalarda çözücü olarak kullanılan uçucu kimyasalların oranı %45-60 arasında olup, kullanılan başlıca çözücüler etilen benzen, mineral spirit, butil ester ve ksiloldür. Bu maddeler erken dönemde baş ağrısı baş dönmesi, nefes darlığı, göz sulanması, kasma, burun-boğaz tahrişleri ve deri alerjilerine yol açmaktadır. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Boyalar-Kanser Boyacılarda mide, böbrek ve akciğer kanserleri %20-40 daha fazla görülmektedir. Duvarların zımparalanması sırasında çıkan kuartz tozları solunum yolu ile kansere neden olmaktadır. Su bazlı boyalar da toksik maddeler içermektedir. Çareler: Boyanan odalar en az 48 saat havalandırılmalıdır. En iyisi eskisi gibi kireç boya yapmaktır. Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz, Dharma Yayınları, 2008

Dioksin-Kanser-PVC PVC'nin ısınması halinde 'dioksin' ve hidrojen klorür gibi zararlı bir maddeler açığa çıkar. Dioksin önemli bir kanser sebebidir. Sadece soba yanınca değil, güneş vuran PVC pencere çerçeveleri de evin içine dioksin ve hidrojen klorür vermektedir. Çare: Evler yaz-kış demeden sık sık havalandırılmalıdır. En iyisi ahşap çerçeve

Ağır metaller

Toksik ağır metaller yüzyılımızın en büyük sorunlarından biridir.

Kurşun kaynakları Motorlu araçların yaydığı egzoz gazları Kurşun borularla evimize ulaştırılan sular Kalıcı rujlar Vinil okul çantaları Ders araçları, Duvar boyaları Tekstil boyaları Oyuncaklar İçme suları Döküm demir Pimapenler Kirli hava Porselen veya çelikten yapılmış banyo küvetleri Piller Konserve gıdalar Kimyasal gübreler Toz Endüstriyel bölgelerde yetişmiş gıdalar Saç boyaları Kurşunlu cam Böcek öldürücüler Sigara dumanı

Cıva kaynakları Egzoz gazları ve kirli hava Böcek ilaçları Amalgam diş dolguları İçme suları Keçe Kulak ve burun damlaları Bazı aşılar (karma aşı, hepatit B, HiB, grip) Kan grubu uyuşmazlığını önleyen ilaçlar (Rhogam) Kontakt lens solüsyonları Petrol ürünleri Musluk suyu Çamaşır yumuşatıcıları Deniz ürünleri Talk pudrası Kosmetikler (maskara) Ahşap koruyucuları Yer cilaları ve parlatıcıları Piller Cıvalı idrar söktürücüleri Elektrikli aletler Patlayıcılar Fluoresan lambalar Boyalar Tarım ilaçları

Alüminyum kaynakları Pişirme kapları Folyolar İçme suları Antiasitler (mide ilaçları) Aşılar (Hepatit A, HPV) Deodoranlar Gıda katkıları Rujlar Konserve edilmiş asidik yiyecekler Bazı ishal ilaçları Bazı hemoroit ilaçları İşlenmiş bazı peynirler Tamponlu aspirin

Arsenik kaynakları Kirli hava Böcek öldürücüler Tahta koruyucuları İşlenmiş bazı metaller İşlenmiş et ürünleri İçme suyu Tarım ilaçları Deniz ürünleri Özel cam ürünleri

Kadmiyum Kaynakları Sigara dumanı Böcek öldürücüler Kirli hava Kadmiyumlu topraklarda yetişen bazı meyve ve sebzeler Böbrek, karaciğer, tavuk gibi et ürünleri Böcek öldürücüler Karayollarındaki tozlar Nikel-kadmiyumlu piller Boyalar Fosfatlı gübreler

Nikel kaynakları Elektrik düğmeleri Aydınlatma gereçleri Seramik Soğuk saç perması Yemek pişirme kapları Kozmetik ürünler Metal paralar Diş malzemeleri Bazı çikolatalar Margarinler Endüstriyel alanların yakınında üretilmiş gıda ürünleri Saç spreyleri Endüstriyel atıklar Süs eşyaları Metal rafinerileri Metal eşyalar Nikel-kadmiyum piller Ortodonti malzemeleri Şampuanlar Musluk suyu Fermuarlar Sigara dumanı Kakao

Çeşitli kaynaklardan cıva emilimi 8 amalgam dolgu: 10-120 μg/gün Deniz ürünleri: 2.3 μg/gün Diğer yiyecekler, hava, su: 0.3 μg/gün Aşılar World Health Organization. Environmental Health Criteria. 118, Inorganic Mercury (Friber I, ed) WHO Geneva 1991.

Aşılardaki cıva miktarı Yıl Aşı Cıva miktarı 1980 ortaları 1980 sonları 1990 başları Karma (DTP) Menenjit (HiB) (Hepatit B) Kızamık Kızamık-kızamıkcık Kabakulak Çocuk felci 4X25=100 μg 3X12.5= 37.5 μg İçermiyor ----------------- 237.5 μg Grip aşısı 25μg cıva içermekte ve her yıl yapılmaktadır. Günümüzde birçok aşının içindeki cıva çıkartılmıştır.

Ölümcül buluşma Cıva ile temas öncesi nöronlar (sinir hücreleri)> Cıva ile temas sırasında nöronlar > Cıva ile temas 30 dakika sonrası nöronların tahrip olması >

Radyoaktif cıva ile diş dolgusu yapıldıktan 29 gün sonra civanın koyun vücudundaki yayılımının sintigrafik görünümü Dental "silver" tooth fillings: a source of mercury exposure revealed by whole-body image scan and tissue analysis Hahn, LJ, Kloiber R, Vimy MJ, Takahashi Y & Lorscheider FL FASEB J 3 1989 2641-6

Otoriteler bu duruma nasıl izin veriyor? Eminim aranızda “Artık bu kadarı da fazla, eğer bir madde gerçekten böyle zararlar içeriyorsa devlet ya da devlet daireleri bunun kullanımına izin verir miydi?” ya da “Hem sonra yönetmelikler var, insan sağlığına zarar oluşturacak üst limit sınırları var…” diye isyan edenleriniz olacaktır. Ancak üzücü gerçek şu ki eğer doğru kişiye yeterince para ödüyorsanız açılmayacak kapı yok gibidir. http://beslenmebulteni.com/bes/index.php?option=com_content&view=article&id=165%3Aneden-organik--&catid=87%3Atarm&Itemid=269&limitstart=1

Tarım Bakanlığı'ndan devrim gibi kararlar İlaç bayilikleri yeniden düzenlenecek. Tarım danışmanlığı sertifikalı olacak Zirai ilaç satışı ‘reçeteye’ bağlanacak. Toprağını analiz ettirmeyene gübre ve ilaç satılmayacak; devlet desteği verilmeyecek! Uygulamalar geriye dönük olarak sıkı bir şekilde kontrol edilecek. http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/11488122.asp, 22 Nisan 2009

Ağır metaller-Otizm

Cıva zehirlenmesi ve otizmin belirtileri nerdeyse aynıdır. Common Symptoms of Autism & Mercury Poisoning IMPAIRMENTS IN SOCIABILITY Mercury Poisoning Autism Social deficits, shyness, social withdrawal Social deficits, social withdrawal, shyness Depression, mood swings; mask face Depressive traits, mood swings; flat affect Anxiety Lacks eye contact, hesitant to engage others Lack of eye contact, avoids conversation Irrational fears Irritability, aggression, temper tantrums Impaired face recognition Schizoid tendencies, OCD traits Schizophrenic & OCD traits Repetitive, stereotypic behaviors Cıva zehirlenmesi ve otizmin belirtileri nerdeyse aynıdır.

IMPAIRMENTS IN SPEECH AND LANGUAGE Mercury Poisoning Autism Loss of speech, failure to develop speech Delayed language, failure to develop speech Dysarthria; articulation problems Speech comprehension deficits Verbalizing & word retrieval problems Echolalia; word use & pragmatic errors Hearing loss; deafness in very high doses Mild to profound hearing loss Poor performance on language IQ tests Poor performance on verbal IQ tests Bernard et. al. “Autism: A Novel Type of Mercury Poisoning” Medical Hypothesis 56(4) 462-471 (2001)

SENSORY AND MOTOR ABNORMALITIES Mercury Poisoning Autism Abnormal sensation in mouth & extremities Sound sensitivity Abnormal touch sensations; touch aversion Impaired visual fixation Problems with joint attention Involuntary jerking movements – arm flapping, ankle jerks, circling, rocking Stereotyped movements - arm flapping, jumping, circling, spinning, rocking Deficits in eye-hand coordination; limb apraxia; intention tremors Poor eye-hand coordination; limb apraxia; problems with intentional movements Gait impairment; ataxia – from incoordination & clumsiness to inability to walk, stand, or sit; loss of motor control Abnormal gait and posture, clumsiness and incoordination; difficulties sitting, lying, crawling, and walking Difficulty in chewing or swallowing Difficulty chewing or swallowing Unusual postures; toe walking

56 hasta üzerinde yapılan bir çalışma Otizm-toksinler 56 hasta üzerinde yapılan bir çalışma Özellik Oran Ağır metal yükü olanlar* Diğer kimyasal toksinler** Detoks mekanizmasında bozukluk 56/56 53/56 55/56 * Kurşun, cıva, kadmiyum, arsenik, uranyum, tungsten vb **Böcek ilaçları, tarım ilaçları, dezenfektan gazlar, antibiyotikler, deodoranlar, çok sayıda aromatik ve alifatik solventler. Edelson SB, Cantor DS. Autism: xenobiotic influences. Toxicol Ind Health 1998;14:799-811.

Ağır metal zehirlenmesi-Otizm Uz. Dr. Cem Kınacı’nın 1000 civarında hasta üzerinde yaptığı tespitlere göre (DMSA ile uyarılmış idrar testi) otistik hastaların tümüne yakın bölümünde ağır metal zehirlenmesi vardır. Ülkemizde en çok kurşun zehirlenmesi görülmektedir. Cıva, arsenik, kadmiyum ve uranyum vb. zehirlenmeleri ise biraz daha az görülmektedir.

AĞIR METALLERİN SAPTANMASI

Not: Bu test İst. Üniversitesi Adli Tıp Enstitüsünde yapımaktadır.

Toksik maddelerin biyokimyasal ve klinik etkileri

Toksik maddelerin biyokimyasal etkileri Hücre zarını hasara uğratır Serbest radikal aktivitesini arttırır. Kükürtlü enzimlerin üretimini düşürür. Enzimleri okside eder. Beyin ve sinir sistemini olumsuz etkiler. Sindirim sisteminin florasını ve geçirgenliği olumsuz etkiler Bağışıklık sistemi olumsuz etkiler Proteinleri denatüre eder Kanserojendir. Mineral ve vitamin eksikliklerine yol açar.

Toksik maddelerin klinik etkileri Kansızlık Kanser Beyin hasarı Hormonal bozukluklar Hiperaktivite Otizm Bağışıklık yetersizliği Alerji Kalp hastalıkları Felçler Kronik yorgunluk Doğumsal anomaliler Gelişme geriliği Depresyon Konsantrasyon eksikliği Karaciğer yetersizliği Sinir ve kas hastalıkları Egzama ve deri tahriş bulguları Hazımsızlık

Niçin Çocuklar Zehirli/Tehlikeli Maddelere Özellikle Daha Hassastır? Çünkü, çocuklar vücut ağırlıklarına oranla gelişmiş insanlardan daha fazla yer, içer ve nefes alır. Çocuklar önce böcek öldürücüler veya diğer kimyasal maddelerle maruz kalmış zemin veya yer döşemelerinde daha fazla zaman harcamaktadır. Çocuklar aynı zamanda daha çok el-ağız transferi yaparlar. Çocuklar 5 yaşına kadar, besinler yoluyla yaşam süreleri boyunca alacakları toksik maddelerin yarısını alırlar.

Bazı toksinlerin küçük tek dozunun kritik gelişme evresinde alınması öğrenmeden üreme sorununa kadar kalıcı gelişim bozukluklarına sebep olmaktadır. Bir çok toksinler vücut yağlarında biyolojik olarak birikir ve anneden çocuğa emzirme ile geçebilir.

Detoksifikasyon- gen polimorfizmleri Detoksifikasyon (zehirden kurtulma) mekanizmaları genetik olarak belirlenir ve kişiden kişiye değişir. Bu mekanizmalar nüfusun %65’inde iyi çalışır; %32’sinde yavaş çalışır; %2.5’sinde ise çok az çalışır. Bu özelliği belirleyen iki faktör ilgili enzimleri denetleyen genlerdeki polimorfizmler ve bu enzimlere yardımcı olan vitaminler (C vit, B kompleks vit. vb) ve minerallerin (Çinko, Selenyum, Magnezyum vb) yetersizliğidir. Otistik çocuklarda detoksifikasyon (zehirden kurtulma) mekanizmaları yavaş çalışır. McFadden SA. Phenotypic variation in xenobiotic metabolism and adverse environmental response: focus on sulfur-dependent detoxification pathways. Toxicology 1996;111:43-65. Mitchell SC, Waring RH. Variation in the S-oxidation of cysteine derivatives. In: Kalow W, ed. Pharmacogenetics of Drug Metabolism. New York: Pergamon Press;1992. Mitchell SC, Waring RH. The deficiency of sulfoxidation of S-carboxymethyl-L-cysteine. Pharmacol Ther 1989;43:237-249.

Çevresel zararlılar/Genetik yatkınlık Aynı çevresel zararlıya (ağır metal, toksin, enfeksiyon vb) maruz kalmasına rağmen her kişide ağır toksik tablonun görülmemesi tek gen polimorfizmleri ile açıklanabilir. Gen polimorfizminde gen yapısı normaldir fakat kalitesi bozuktur ve idare ettiği enzim tembel çalışır.

Toksik belirtilere yatkınlık sağlayan gen polimorfizmleri MTHFR- Metilen Tetrahidrofolat Redüktaz COMT- Katekolamin O- Metiltransferaz MTRR/MTR- Metionin Sentaz ve Metionin Sentaz Redüktaz BHMT-Betain Homosistein Metiltransferaz TCII-Transcobalamin GABRB3- GABA Reseptorü ADA - Adenozin Deaminaz Mutant UBE3A (ubiquitin ligaz) CPOX-Korproporfirin Oksidaz PON1-Paroksonaz

Eğer dışardan zararlı bir maddeye maruz kalmamışsanız ya da bu enzimlere yardımcı olan vitaminler (C vit, B kompleks vit. vb) ve mineraller (Çinko, selenyum, magnezyum vb) eksik değilse hiçbir hastalık belirtisi oluşmaz; aksi halde değişik derecelerde otizm tablosu gelişir.

Polimorfizm-Toksin-Beslenme ve Hastalık belirtileri ilişkisi Ağır metal Beslenme hataları Hastalık belirtisi Var Yok - + +++ ++

Ağır metal ve toksinlerin vücuttan atılması (Detoks)

Temel detoksifan ilaçlar DMSA (en çok kullanılan) DMPS EDTA ALA

DMSA’nın geniş bir yelpazedeki zehirli metalleri bağladığı ve vücuttan attığı ispat edilmiştir. kurşun, civa, arsenik, kalay, kadmiyum, nikel, tungsten, uranyum antimuan platin

Beslenme ile ağır metaller ve diğer kimyasal toksinlerin vücuttan uzaklaştırılması

Beslenme ile ağır metaller ve diğer kimyasal toksinlerin vücuttan uzaklaştırılması Taş devri diyeti Yararlı bağırsak mikropları (kefir, ekşiyen yoğurt, turşu vb) Kabızlığın engellenmesi ve günde 2-3 kez dışkıya çıkılması (magnezyum, yeşil yapraklılar, kefir, yoğurt) Askorbik asit: 100mg/kg Magnezyum sülfat banyoları. Glütatyon düzeyinin yükseltilmesi (metilB12, foli(ni)k asit, B6 vitamini, trimetilglisin, n-asetilsistein, glütatyon, selenyum) Kükürtten zengin yiyecekler (sarımsak, soğan, pırasa, lahana, karnabahar, brokoli vb) içerdiği kükürt ile cıvayı uzaklaştırır Klorofilli yiyecekler (Klorella, Spirulina, Mavi-yeşil alg, Buğday çimi, Arpa çimi, deniz börülcesi)

Kükürtlü aminoasitleri metabolizması Transsülfürasyon yolu Remetilasyon yolu Metionin SAM Homosistin + B6 vit Sistin (-) Parasetamol Sülfit Taurin Molibden Metil B12 vit + Fol(in)ik asit + Betain Glütatyon (selenyum) Metalotionin (çinko) Sülfat Detoksifikasyon DNA ve RNA formasyonu Enerji (kreatin oluşumu) Nörotransmisyon (norepinerfrin, dopamin, serotonin, melatonin) Antihistaminik, antialerjik Detoksifikan Antioksidan Antienfeksiyöz

Magnezyum sülfat (Epsom tuzu) banyosu

Magnezyum sülfat Sistin Sülfit Sülfat Zehirli maddelerin boşaltılması İnsan vücudundaki ana detoksifikasyon sisteminde kükürt bileşikleri (sülfat) kullanılır. Otistik çocuklarda sülfit, yeteri kadar sülfata dönüşemez. Bu dönüşüm sülfit oksidaz (kofaktörü molibden) tarafından gerçekleştirilir. Sülfit oksidaz (Molibden)

Klorofilli gıdalar

Klorofilden zengin gıdalar Klorella Spirulina Mavi-yeşil alg Buğday çimi Arpa çimi Deniz börülcesi

Klorofil Klorella yüksek oranda klorofil içerir. Yeşil sebzelerin klorofil içeriği % 0.5’den daha azdır. Yeşil algler içinde en yüksek (%3-5) klorofil içeren bitki klorelladır. İsmini klorofiden almıştır. Spirulina da benzer şekilde yüksek klorofil içerir.

Klorofil-Toksin bağlanması Klorellanın hücre duvarında bulunan mukopolisakkaritler aşağıdaki toksinleri bağlayarak dışkı yolu ile atılımını sağlarlar. Bağırsaktaki toksin yükü boşaltıldığında beyin dahil vücudun değişik dokularındaki cıva daha kolay bağırsağa boşaltılır. Ağır metaller Haşere ve tarım ilaçları PCB (polikarbonlar) Bu kimyasalların temizlenmesi en az 3-6 ay süre alır. Spirulina da benzer özelliklere sahiptir. Disease Prevention and Treatment, the Life Extension Foundation

Toksinlerden korunmanın yolları

Toksinlerden korunmanın yolları I Hiçbir şekilde tatlandırıcı ve tatlandırıcı içeren ‘light’ hafif yiyecek ve içecek tüketmeyin. Katkı maddesi ilave edilmiş, paketlenmiş gıdaları yemeyin. Bol taze sebze ve meyve yiyin Her sebze ve meyveyi mevsiminde yiyin.

Toksinlerden korunmanın yolları II Yeterli omega-3 alın; ayçiçeği, mısır, soya, pamuk ve margarin gibi yağları diyetinizden çıkartın. Bunların yerine zeytinyağı ve doğal hayvani yağları (tereyağı, iç yağı ve kuyruk yağı) yiyin. Kefir, yoğurt, turşu, sirke, nar ekşisi ve boza gibi probiyotiklerden (faydalı mikroplar) zengin gıdalarla beslenin. Özgür dolaşan hayvanların etini, sütünü ve yumurtasını yiyin. İçtiğiniz suyun ayrıntılı analizini öğrenin. Bu özellikleri olmayan suyu tüketmeyin. Suların eskiden olduğu gibi cam damacana ve şişelerde satılması için mücadele edin.

Toksinlerden korunmanın yolları III Pastörize sütlerden mümkün olduğunca kaçının. UHT’li kutu sütü tüketmeyin. Mümkünse mandıra sütü, yoksa günlük şişe sütü tüketin. Küflenmiş gıdaları yemeyin. Beyazlatılmış un mamüllerini tüketmeyin. Şampuan, deterjan, parlatıcılardan toksin içermeyenleri kullanın, bunların yerine doğal ve eski seçenekleri kullanın.

Toksinlerden korunmanın yolları IV Pencerelerinizi sık sık açın, ahşap çerçeveleri ‘pen’lerle değiştirmeyin. Evinizin duvarlarını, su bazlı boyalarla, en iyisi kireç boya ile boyayın Lavabolarınızı pompa ile açın Klorla beyazlatılmış kağıt ürünlerini (peçete, tuvalet kağıdı, çocuk bezi, mendil, süt ve meşrubat kartonu vb) kullanmayın. Çocuklarınıza flor tableti vermeyin ve eğer yutacaklarsa florlu macun kullandırtmayın. Amalgam diş dolgusu yaptırmayın.

Toksinlerden korunmanın yolları V Yiyeceklerinizin büyük bir bölümünü çiğ olarak tüketin. Eğer pişirecekseniz yavaş pişirme şekillerini (buğulama, güveç vb) tercih edin. Teflon, aluminyum ve kalaysız bakır kaplar kullanmayın. Sıcak yemeklerin alüminyum folyo ve streç ile temas etmesine izin vermeyin. Kızartmalardan ve tütsülerden mümkün olduğunca kaçının. Mikrodalga fırın yerine turbo fırın kullanın.

Evde kullanılabilecek doğal temizleyiciler ve ağartıcılar Beyaz sirke: temizleyici Hidrojen peroksit: ağartıcı Limon suyu: temizleyici Yemek sodası: temizleyici Arap sabunu: temizleyici Sünger taşı: kir çıkartıcı Boraks: dezenfektan Trisodyumfosfat: temizleyici Sodyum perborat: Ağartıcı Çamaşır sodası: temizleyici

Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz. Nasıl Korunuruz Mennan Aysan Kuzanlı, Nasıl Zehirleniyoruz? Nasıl Korunuruz?, Dharma Yayınları, 2008

www.beslenmebulteni.com besahmet@yahoo.com