TÜRKLERİN İSLAMİYETİ KABULÜ VE İSLAM DEVLETİ'NDEKİ HİZMETLERİ
Talas Savaşı ( 751 ) ( Araplar - Çinliler ) Doğudan batıya ilerleyen Çinliler ile , Ön-Asya' dan doğuya ilerleyen Araplar (Abbasiler), Talas ırmağı kıyılarında savaştılar. Bu savaşta, Orta Asya'nın Çin egemenliğine girmesini istemeyen, Karluk ve Yağma Türkleri, Arapların yanına geçmişler ve savaşı Arapların kazanmasını sağlamışlardır.
Önemi: Orta Asya'nın Çin egemenliğine girmesi engellenmiştir. ( Siyasi ) Türkler, bu savaştan sonra gruplar halinde İslamiyet'i kabul etmeye başlamışlardır. ( Karluklar ) ( Dini ) Esir alınan Çinlilerden kağıt yapım tekniği öğrenilmiştir. ( Kültürel )
Türklerin İslamiyet'i Kabul Etme Nedenleri
İslamiyet’teki tek tanrı ( Allah ) inancı ile Gök Tanrı inancı arasında pek fark bulmamaları Türk toplumunda bulunan Ozan ve Kam'lar ile İslam evliyaları ve dervişlerinin birbirine benzerlik göstermesi Cihad fikriyle, fetih fikrinin birbiriyle bağdaşması İslamiyet'in öngördüğü doğruluk, dürüstlük, temizlik,konukseverlik gibi ahlak kurallarının, Türk ahlak anlayışına uygun olması Ahiret inancı ve kurban kesme benzerlikleri Bilimsel ve ticari ilişkilerin etkileri.
Türklerin İslam Dünyasındaki Etkinlikleri ve Hizmetleri
Abbasiler döneminden başlayarak Türkler'in etkinlikleri artmıştır Abbasiler döneminden başlayarak Türkler'in etkinlikleri artmıştır. Abbasilerde Türkleri devlet hizmetinde görevlendiren ilk halife "Mansur" dur. Harun Reşid döneminde saray muhafızları Türklerden oluşturulmuştur. Bizans sınır boylarında ( Uc ), Türklere görevler verilmiştir. Me'mun ve Mu'tasım dönemlerinde Türkler'in askeri etkinlikleri arttı. Mu'tasım döneminde Türkler için "Samarra" şehri kuruldu.
Azerbaycan'da başlayan ve devleti ( Abbasileri ) tehdit eder hale gelen Babek isyanı, Mu'tasım döneminde Türkler tarafından bastırılmıştır. Büyük Selçuklular, Abbasi Halifesini Büveyhoğullarının baskısından kurtardılar. Batı'da Bizans ve Haçlılara karşı, doğuda Moğol tehlikesine karşı İslam dünyasını Türkler korumuşlardır.
Değişik bölgelerde kurmuş oldukları devletler yoluyla İslamiyet'i batı ve doğuda yaydılar. İslam uygarlığının gelişmesine büyük katkıda bulundular. ( Farabi, İbn-i Sina, Biruni, Harezmi, İbn-i Türk önemli Türk bilim adamlarıdır.) Eğitim ve öğretim kurumları açısından İslam dünyasının gelişmesini sağladılar. ( Nizamiye Medresesi ) İslam sanatına da katkıda bulunmuşlardır.
Özetle : İslamiyet'i her türlü iç ve dış tehlikelerden korumuşlardır Özetle : İslamiyet'i her türlü iç ve dış tehlikelerden korumuşlardır. İslamiyet ' in yayılmasına ve bir dünya dini olmasına katkıda bulunmuşlardır. İslam dünyasına önemli devlet, bilim ve sanat adamları kazandırmışlardır. İslam kültürünü geliştirerek batıya tanıtmışlardır. ( Büyük Selçuklular - Osmanlılar) Bugün, İslam bilim ve kültürünü laik devlet yapısı içerisinde geliştirmektedirler. ( TC )
MISIR'DA KURULAN TÜRK DEVLETLERİ
MISIR’I YÖNETEN TÜRK DEVLETLERİ TOLUNOĞULLARI 868-905 İHŞİDİLER 935-969 EYYÜBİLER 1174-1250 MEMLÜKLER 1250-1517 OSMANLILAR 1517-1881
TOLUNOĞULLARI ( 868 - 905 )
TOLUNOĞLU AHMET CAMİİ
TOLUNOĞULLARI’NA AİT SİKKELER
Merkez : Fustat ( Mısır ) Kurucu : Tolunoğlu Ahmet - (Mısır Valisi ) Önemi : Mısır 'da kurulan ilk Türk-İslam devletidir. İç karışıklıklar sonucu, Abbasiler son vermiştir.
İHŞİDİLER (935 - 969)
Merkez : Fustat ( Mısır ) Kurucu : Muhammed Bin Toğaç Önemi : Mısır 'da kurulan ikinci Türk-İslam devletidir. Fatımiler Devleti son vermiştir.
Tolunoğulları ve İhşidiler uzun ömürlü devletler olamamışlardır Tolunoğulları ve İhşidiler uzun ömürlü devletler olamamışlardır.Bu durumun en önemli nedeni ne olabilir?
Tolunoğulları ve İhşidiler ‘in yıkılmasında en önemli etken yöneticilerinin ve ordularının Türk, halkın Arap olmasıdır.
İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ
KARAHANLILAR (840-1212)
Merkez : Balasagun Bilinen İlk Hükümdarları : Bilge Kül Kadir Han Önemi : İlk Türk - İslam devletidir. Karahanlılar Devleti’ni, Karluk - Yağma - Çiğil Türkleri kurmuştur. İslamiyet'i, Satuk Buğra Han zamanında kabul etmeye başladılar. İslamiyet'i kabul edince "Abdülkerim" ismini almıştır. Samanoğulları Devleti’ne son vererek Maveraünnehir bölgesine sahip oldular.
Gazne Devleti ile komşu olunca, onlarla mücadele etmeye başladılar Gazne Devleti ile komşu olunca, onlarla mücadele etmeye başladılar. (Sınırları genişletme mücadelesi) En parlak dönemlerini Yusuf Kadir Han zamanında yaşamışlardır.
Yusuf Kadir Han'ın ölümünden sonra , taht kavgaları ve Gaznelilerle mücadele devleti yıpratmış, doğu ve batı olarak ikiye ayrılmışlardır. Doğunun merkezi Kaşgar, batının merkezi Semerkant olmuştur. Doğu Karahanlılara, Karahıtaylar ; Batı Karahanlılara Harzemşahlar son vermiştir.
İslamiyet'i kabul etmelerine rağmen, öz kültürlerini korumuşlardır İslamiyet'i kabul etmelerine rağmen, öz kültürlerini korumuşlardır. Türkçe’yi resmi dil olarak kullanmışlardır.
Karahanlılar yazıda Uygur alfabesini kullandılar Karahanlılar yazıda Uygur alfabesini kullandılar. Türkçe’ye büyük önem verdiler. Yusuf Has Hacip, Kutadgu Bilig adlı eserinde padişahlara yönetim ile ilgili tavsiyelerde bulunmuştur. Kaşgarlı Mahmut, Divan-ı Lugati’t-Türk adlı eserinde Türkçe’nin Arapça’dan daha üstün bir dil olduğunu ispatlamaya çalışmıştır. Karahanlıların ilk Türk-Müslüman hükümdarı olan Satuk Buğra Han, yazdığı destanda İslamiyet’e nasıl geçtiğini anlatmaktadır. Ahmet Yesevi, Divan-ı Hikmet adlı eserinde İslamiyet’i Türkçe olarak anlatmaya çalışmıştır.
KUTADGU BİLİG
KARAHANLILAR’A AİT ÇADIRLAR
BURANA MİNARESİ (KIRGIZIİSTAN’IN TOKMOK ŞEHRİ)
GAZNELİLER (963-1187)
Merkez : Gazne ( Doğu Afganistan ) Kurucu : Alp Tigin Samanoğulları , Karahanlılar ve Selçuklularla mücadele etmişlerdir. En parlak dönemlerini Sultan Mahmut zamanında yaşadılar. Sultan ünvanını ilk kullanan hükümdar olan Gazneli Mahmut, Hindistan'a 17 sefer yapmış, kuzey bölümlerine İslamiyet'in girmesini sağlamıştır.
Selçuklularla yaptıkları ; Nesa ( 1035 ), Serahs ( 1038 ), Dandanakan ( 1040 ) savaşlarını kaybettiler. Özellikle Dandanakan savaşından sonra zayıflamışlar ve yıkılış sürecine girmişlerdir. Gaznelilere, Afgan yerlilerinden olan " Gur " lar son vermiştir.
Gazneli Mahmut, Abbasi halifeleri yanında yer almış,onlar adına hutbe okutup para bastırmıştır. Bu durumun Türk-İslam tarihindeki etkileri neler olmuştur?
Böylece Selçuklular ve Osmanlılar dönemlerinde de sürdürülecek olan İslam dünyasının lideri ve koruyuculuğu politikasının temelleri atılmış oldu.
Gazneliler çok uluslu bir yapıya sahip oldukları için birliklerini koruyamamışlardır.
BÜYÜK SELÇUKLU DEVLETİ (1038 - 1157)
Oğuzlar ,Türklerin en kalabalık ve tarihte en etkin rol oynayan koludur. Oğuz “boylar,kabileler” demektir. Oğuzlara, Araplar Guz, Bizanslılar Uz, Ruslar Tork demişlerdir. Oğuzlara Müslüman olduktan sonra " Türkmen " ( Yörük ) denilmiştir.
OĞUZLAR Bozoklar Üçoklar Yıldız Denizhan Ayhan Dağhan Günhan Gökhan
Devletin Kuruluşu : Devlete ismini veren Selçuk Bey, Oğuzların Üçok kolunun Kınık boyundandır. Aşağı Seyhun ile Hazar denizi arasındaki geniş bozkırlarda yaşayan Oğuzlar' da ordu komutanı ( Subaşı ) olarak görevli olan Selçuk Bey , Oğuz Yabgu'su ( Hükümdar ) ile anlaşmazlığa düşmüş ve çevresiyle birlikte Seyhun Irmağının aşağı ve doğusunda bulunan " Cent " şehrine yerleşmiştir.
Oğuz Yabgu Devleti’ne karşı, Saman- oğulları' ndan yardım istemiş ve çevresi ile birlikte İslamiyet'i kabul etmiştir. Samanoğulları Devleti’nin Karahanlı ve Gaznelilerle mücadelesi sonucu yıkılma- sıyla ve Selçuk Bey'in ölmesiyle dağılan Oğuz boylarını Arslan Bey toparladı ise de, Gazneli Sultan Mahmut Oğuzların kendisi için tehlikeli olduğunu anlamış, Arslan bey ve ileri gelenlerini hile ile tutuklatmıştır.
Selçukluların bulunduğu bölgenin siyasi yapısı Selçuklu Devleti’nin kurulma sürecini nasıl etkilemiş olabilir?
Selçuk Bey 'in torunlarından Tuğrul ve Çağrı Bey kardeşler, Selçukluları yeniden toparlamayı ve devleti kurmayı başarmışlardır.
Tuğrul ve Çağrı Beyler Dönemi : Horasan bölgesi için, Gaznelilerle ; Nesa ( 1035 ) , Serahs ( 1038 ) savaşlarını yapmıştır. Tuğrul Bey, Nişabur'u Gaznelilerden alarak, kendisine merkez yapmış ve bağımsızlığını ilan etmiştir. ( 1038 )
Dandanakan Savaşı( 1040 ) ( Büyük Selçuklular - Gazneliler ) : Nedeni : Gazneliler' in Selçuklu gücünü Horasan'dan atmak istemesi Önemi ; Selçuklular , bu savaştan sonra sürekli gelişme aşamasına girerek,devletin temellerini atarken , Gazneliler zayıflama ve yıkılış sürecine girmişlerdir.
Çağrı Bey ,Dandanakan zaferi sonrasında verilen toy, yani büyük ziyafette kardeşi Tuğrul Bey’i Selçuklu sultanı ilan etti.Merv başkent yapıldı.
İran, Irak, Azerbaycan ele geçirilmiştir. Merkez Nişabur'dan Rey şehrine taşınmıştır. Oğuzların Anadolu'ya akınları Çağrı Bey'in keşif seferiyle başlar ( 1016 ). Anadolu' ya yapılan seferlerin artması üzerine, Pasinler Savaşı(1048) yapılır.
Pasinler Savaşı ( 1048 ) ( Büyük Selçuklular - Bizans + Gürcü Kuvvetleri) Nedeni : Selçuklular' ın Anadolu'ya yönelik akınlarının artması Bizans'ın, Türklerin Anadolu'ya girme girişimlerini durdurmak istemesi Bizans'ın Anadolu otoritesini koruma isteği
Önemi : Türkler'in Anadolu'nun fethi için Bizans'la yaptıkları ilk büyük savaş ve kazandıkları ilk büyük zaferdir. Bizans'ın Anadolu'daki otoritesini sarsmıştır. Türkler Anadolu’da ilk kez Van-Trabzon arasındaki bölgede toprak kazanmışlardır.
Anadolu'nun fethinde üç önemli savaş görülür : Pasinler (1048) Malazgirt (1071) Miryokefalon (1176)
Abbasi Halifesinin, Şii Büveyhoğulları'nın baskısı üzerine Tuğrul Bey'den yardım istemesiyle, Tuğrul bey iki defa Bağdat seferi düzenlemiş, Büveyhoğulları’na son vermiştir. Tuğrul Bey, Abbasi Halifesi tarafından doğu ve batının sultanı ilan edilmiştir.
Tuğrul Bey’in Abbasi halifesinden “doğunun ve batının sultanı” ünvanını almasının Türk ve İslam dünyası açısından önemi ne olabilir?
Önemi : İslam dünyasının koruyucu- luğu ve siyasi liderliği Selçuklulara geçmiştir. Halifeler sadece dinsel lider olarak kalmıştır.
Tuğrul Bey döneminde (1040 -1063) sınırların Ceyhun' dan Fırat'a kadar genişlediği ; devletin sağlam temeller üzerine oturtulduğu ; Anadolu yönünde gelişmelerin başladığı görülmektedir
Tuğrul Bey’in Rey kentindeki türbesi
Alp Arslan Dönemi ( 1064 - 1072 ) Azerbaycan, Kafkasya ve Türkistan seferlerine çıktı. Döneminde komutanları tarafından doğu Anadolu'ya seferler düzenlenmiştir. Fatimi Devleti’ne son vermek ve Mısır'ı fethetmek için, Mısır seferine çıkmışken Bizans İmparatoru’nun Doğu Anadolu'ya doğru sefere çıkması üzerine geri döndü.
Malazgirt Savaşı ( 1071) ( Büyük Selçuklular - Bizans ) Nedeni : Selçuklular'ın, kendilerine gelen göç dalgalarını yerleştirecek alan için Anadolu'ya yönelmeleri, Anadolu'yu yurt edinme isteği Bizans'ın, Türklerin Anadolu’ya düzenledikleri akınları durdurma düşüncesi
Sonuçları : Anadolu kapıları Türklere açıldı. Bu savaştan sonra Türkler, yoğun olarak Anadolu'ya göç etmeye başladılar. Anadolu Türk Tarihi başladı, Anadolu'da ilk Türk beylikleri kuruldu. Hrıstiyan Bizans'ın İslam dünyası üzerindeki baskısı sona erdi. Türklerin batıya ilerleyişleri üzerine Bizans'ın Papa'dan yardım isteği, Haçlı Seferlerine sebep olmuştur.
Malazgirt Savaşı’nı gösteren temsili resim
Önemi : Türk milletine yeni bir yurt, yeni bir gelecek, yeni bir tarih hazırlayan önemli bir zaferdir.
Malazgirt Savaşı’ndan Sonra Anadolu
Melikşah Dönemi ( 1072 - 1092 ) Büyük Selçukluların en geniş sınırlara ulaştığı, kültür ve uygarlık alanında en parlak düzeye ulaştığı dönemdir. Amcası Kavurd' un Sultanlığını tanımaması üzerine, mücadele etmiş ve onu öldürtmüştür. Karahanlı ve Gaznelilere egemenliğini kabul ettirdi. Kutalmışoğlu Süleyman Şah, Tutak ve Artuk beyleri, Anadolu'nun fethiyle görevlendirmiştir. Suriye, Filistin ve Arabistan'da fetihler yapmıştır.
Sultan Melikşah bütün müslüman ülkeleri yönetimi altına alma politikası izlemiştir. Dönemin en önemli iç olayı "Batınilik" propagandasıdır. Hasan Sabbah, Selçukluları içten parçalama ve yönetimi ele geçirmek için batınilik mezhebini yaygınlaştırmaya ve ileri gelen Türk yöneticilerini öldürtmeye başlamıştır.
Batınilik nedir? Batıniliğin Büyük Selçuklu Devleti’nin güç kaybetmesindeki etkisi ne olmuştur?
HASAN SABBAH
BATINİLERİN ALAMUT KALESİ
Nizamiye Medresesi bu dönemde önemli bir eğitim-öğretim kurumuna dönüşmüştür. Sultan Melikşah adına " Celali Takvimi " düzenlenmiştir.
Sultan Sencer'in ölmesiyle Selçuklu Devleti parçalanmıştır. ( 1157 ) Devletin Dağılışı : Melikşah'ın ölümünden sonra oğulları arasında taht kavgaları çıkması(Berkiyaruk-Mehmet-Mahmut-Sencer ), devleti yıpratmıştır. Son Selçuklu sultanı " Sencer " dir. Sencer'in Katvan Savaşı’nda ( 1141 ) Karahıtay'lara yenilmesi ile devletin dağılış dönemi hızlandı. Sultan Sencer'in ölmesiyle Selçuklu Devleti parçalanmıştır. ( 1157 )
SULTAN SENCER TÜRBESİ
Selçukluların Parçalanma Nedenleri : Veraset anlayışı. ( Ülkenin, hükümdar ailesinin ortak malı sayılması ) Yönetime küstürülen Oğuzların ( Türk- menlerin ) ayaklanmaları Haçlı Seferleri ( Dolaylı ) Doğudan gelen Moğol akınları
Batınilerin çalışmaları Batınilerin çalışmaları. ( Batınilik ; Şii mezhebinin radikal siyasi hareketinin doğurduğu hareket ) Abbasi halifelerinin egemenlik gücünü geri almak için yaptığı olumsuz çalışmalar Atabeylerin, merkezi otoritenin zayıflamasıyla, bağımsızlık ilanları
Atabeylik nedir?
Atabey Selçuklu şehzade- lerini vali olarak gittikleri bölgelerde eğitmekle görevli olan kişi (Osmanlılarda lala)
Büyük Selçuklu Devletine Bağlı Devletler 1. Horasan Selçukluları : 2. Irak Selçukluları 3. Kirman Selçukluları 4. Suriye Selçukluları 5. Türkiye ( Anadolu ) Selçukluları)
Atabeylikler Merkezi Otoritenin zayıflamasıyla bulundukları bölgelerde bağımsızlıklarını ilan ettiler. 1. Salgurlular ( Fars Atabeyliği ) ( İran ) 2. İldenizliler ( Azerbaycan Atabeyliği ) 3. Beğteginoğulları ( Erbil Atabeyliği ) 4. Böriler ( Şam Atabeyliği ) 5. Zengiler ( Musul Atabeyliği )
Selçuklular’ın Türk İslam tarihindeki önemi nedir?
Önemleri : Adını Selçuk Bey'den almış, devleti Tuğrul ve Çağrı Bey' ler kurmuştur. İslamiyet'i dış saldırılara karşı korumuşlar, İslam ülkelerini bir yönetim altında birleştirmişlerdir. Anadolu'nun Türkleşme sürecini başlatmışlardır. Türk - İslam kültürünü sentezlemişlerdir.
İslam uygarlığını geliştirmiş ve yaymışlardır. XI. yy.da doğuda Seyhun Irmağı, batıda Akdeniz ve Marmara , güneyde Mısır ve Basra Körfezi ' ne kadar sınırlarını genişletmişlerdir.
TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE KÜLTÜR VE UYGARLIK
HÜKÜMDAR Türk-İslam hükümdarları genellikle Sultan unvanını kullandılar. Hükümdarlık sembolleri: Hutbe okutmak Sikke bastırmak Tuğra Nevbet (davul) Sancak Taç Taht Otağ
ÜLKE YÖNETİMİ Türk-İslam devletlerinde ülke: 1-Eyaletlere 2-Sancaklara 3-Kazalara 4-Köylere ayrılırdı. Eyaletleri hükümdar soyundan biri yönetiyorsa bu kişilere Melik, hükümdar soyundan olmayan biri yönetiyorsa bu kişilere Şıhne adı verilirdi.
Büyük Selçuklularda hükümdar oğulları olan şehzadeler atabeyleri ile eyaletleri (şehzadelerin erkek öğretmeni) yönetirlerdi.
ORDU TEŞKİLATI TÜRKMENLER SİPAHİLER YARDIMCI KUVVETLER HASSA ASKERLERİ GULAMAN-I SARAY EYALET ASKERLERİ Sultana bağlı özel birliklerdir. Hizmetleri- nin karşı- lığında kendileri -ne ikta denilen belirli bir arazi tahsis edilirdi. Doğrudan sultana bağlı muhafız birlikleri-dir.Farklı milletler -den seçilip özel ola -rak yetiş- tirilen üc- retli as -kerlerdir. Melik ve eyalet valilerinin askerleriyle birlikte orduya katılmasıdır Devlet başkanının daveti sonucu türkmenlerden savaş zamanında orduya katılan askerlerdir. İkta sahibi olanların ikta gelirleri karşılığı beslemek zorunda oldukları atlı askerlerdir Selçuklula- ra bağlı devlet ve beyliklerin savaş zamanın -da gönder- dikleri üc- retli asker- lerdir.
HUKUK İslamiyet’ten önceki Türk devletlerinde töre hakimdi. Töre yazılı olmayan toplum kurallarıdır. İlk Türk-İslam devletlerinde hukuk ikiye ayrılırdı: Şeri hukuk (Dini hukuk) Örfi hukuk (Töre)
Bu iki hukuğu da kadılar yönetirdi Bu iki hukuğu da kadılar yönetirdi. Şeri mahkemelerin başında kadi’l-kudat (baş kadı), örfi mahkemelerin başında emir-i dad vardı. Ayrıca hükümdarların başkanlık ettiği Divan-ı Mezalim adlı bir mahkeme daha vardı. Bu mahkemede devlete karşı ağır suç işleyenler yargılanırdı.
SOSYAL HAYAT Selçuklularda köylü hür olup toprağın has ve ikta oluşuna göre hükümetin himayesi altında çalışırdı.Vergisini verirdi.Mülk topraklar veraset yoluyla çocuklara geçerdi. Selçuklularda mülkiyeti devlete ait olan miri topraklar dört bölümde değerlendirilir. Bu toprağa Miri arazi adı verilir.
İkta Arazi: Devletin topraklarını önemli kişilere ve kahramanlara dağıtmasıdır. Bu kişiler devletten maaş almazlar, toprak- larının geliri ile geçinirler ve devlete asker yetiştirirlerdi. Has Arazi: Padişaha ve ailesine ait topraklardır. Padişah bu toprakların geliri ile geçinirdi. Haraç Arazi: Selçuklu topraklarında yaşayan gayr-i müslim halka ait topraklardır.
Vakıf Arazi: Selçuklularda padişah, çeşitli sosyal kuruluşların devamı için kendi toprağından ayırırdı. Bu toprağın geliriyle o kuruluşların giderleri karşılanırdı. Mülk Arazi: Selçuklularda padişah, miri araziden kahramanlara veya istediği kişilere toprak bağışlayabilirdi. Bu topraklara toprak adı verilmiştir.
EKONOMİK HAYAT Selçukluların başlıca gelirleri şunlardır: 1-Öşür (Müslüman halktan alınan toprak vergisi) 2-Haraç (Gayr-i müslim halktan alınan toprak vergisi) 3-Cizye (Gayr-i müslim halktan alınan kafa vergisi) 4-Gümrük geliri 5-Maden geliri
6-Ganimet (Şavaşta elde edilen ganimetin 1/5’i devlete aitti.) Selçuklularda altın paraya Dinar, gümüş paraya Dirhem adı verilirdi.
Fütüvvet nedir?
Abbasilerin kurduğu Fütüvvet teşkilatı Selçuklularda Ahilik adını almıştır. Ahilik aynı mesleğe mensup kişilerin kurduğu dernektir. Bu dernek mensup- larına hammaddeyi sağlar, üretimin düzgün ve temiz olmasına dikkat ederdi.
DİL VE EDEBİYAT Büyük Selçuklularda edebiyat ve bilim dili Farsça, halkın konuştuğu dil Türkçe idi. Bu dönemde Ömer Hayyam ve vezir Nizamülmülk eserler vermişlerdir. İlk İslam medresesi Nişabur’da açıldı. Bu medreseyi Bağdat’ta açılan Nizamiye Medresesi takip etti.
BİLİM VE SANAT MEŞHUR İSLAM ALİMLERİ FARABİ Ünlü İslam filozofudur. Eserleri Avrupa üniversitelerinde okutulmuştur. BİRUNİ Geometri, astronomi, tarih, felsefe ve fizik dalında eserler vermiştir. ABD Biruni’nin adını Ay’daki kraterlerden birine vermiştir.
İBN-İ SİNA Avrupalıların Avicenna adını verdikleri İbn-i Sina özellikle tıp alanında eserler vermiştir. Bilinen 220 kitabı vardır. Küçük ve büyük kan dolaşımını bulmuş, akıl hastalarını müzik ile tedavi etmiştir, GAZALİ Ünlü İslam kelamcısıdır. .
İbn-i Sina’nın insan iskeleti
ÖMER HAYYAM Selçukluların ünlü matematikçisi ve şairidir. Harzemşahlara Takvim-i Celaleddin adıyla bir takvim hazırlamıştır
Ömer Hayyam'ın Öklit Aksiyomu üzerindeki çalışması
SULTAN SENCER’İN TÜRBESİ
Selçuklu seramiklerinden bir örnek
Selçuklulara ait çini kap
Süsleme sanatından örnekler
Giyim eşyalarından örnekler
MAMA HATUN KERVANSARAYI
Selçuklu halılarından örnekler
Kayseri’de Selçuklu Yapıları
Gevher Nesibe Medresesi
Ani Kalesi Harabeleri
Hat sanatından örnekler
İslam Sanatından Örnekler
Selçuklu sanatından örnekler
Müslümanlar mimarinin yanında giyim kalitesi ve zevki açısından da dünyanın en ilerisiydiler. Müslümanların tekstil tezgahlarında, o güne kadar görülmemiş güzellikte kumaşlar üretiliyordu. Avrupalıların giysileri, İslam dünyasının ürünleri karşısında çok sönük kalıyordu. Bu nedenle Müslümanlar tarafından yapılan giysi ve kumaşlar, Avrupalılar arasında en büyük lüks ve statü sembolüydü.
Biruni’nin dünya haritası
Selçuklu Medreseleri Konya İnce Minareli Medrese