SINAVA DOĞRU ÇOCUĞUMUZ VE BİZ
Ergenlik Döneminin Genel Özellikleri Kurallara karşı gelme Model alma – özdeşim kurma Süs ve giyime düşkünlük Otoriteye karşı gelme Aileyi beğenmeme Yalnız kalma isteği Garip müzik anlayışı Ders ilgisizliği ve başarısızlık Toplumun gelenek ve göreneklerine karşı zıtlık
Ergen İle Ailesi Arasında Yaşanan İletişim Kopukluğunun Sebeplerinden Birkaçı… Sınavlarda başarılı olması için gence yapılan baskılar. Genci akranlarıyla kıyaslamak. Aşırı disiplin , her an kontrol edilme hissi. Gencin toplum içinde azarlanması,gururunun kırılması. Kardeşler arasında adaletli davranmama. Gence yönelik ümitsiz tavırlar ,güvensizlik …
Anne-baba ve çocuk arasındaki olumlu iletişim ailenin mutluluğunu arttırdığı gibi, çocuğun başarısında da çok önemli bir etkendir
Çocuğunuzun kendisiyle ilgilendiğinizi, ihtiyacı olduğunda yardım edeceğinizi bilmesini sağlayın.
Çocuğunuz sizinle konuşmak istediğinde, televizyonu kapatın, gazeteyi elinizden bırakın, size önemli bir şey söylemeye çalışırken telefon görüşmesi yapmaktan kaçının.
Başka insanların özellikle dahil olması gerekmediği sürece, konuşmalarınızı özel tutun. Çocuğunuzla aranızdaki en iyi iletişim etrafta başka insanlar yokken gerçekleşir.
Çocuğunuzu başka insanların önünde utandırmak veya güç duruma düşürmek sadece içerleme ve düşmanlık duyguları hissetmesine neden olur, iyi bir iletişime değil
Çocuğunuzun bir davranışı ya da bir olay nedeniyle çok sinirliyseniz, objektif davranamayacağınız için, sakinleşene kadar iletişim kurmaya çalışmayın. Beklemek, yatışmak ve çocukla daha sonra konuşmak en iyisidir
Dikkatle ve nazik bir şekilde dinleyin Dikkatle ve nazik bir şekilde dinleyin. Çocuğunuz bir şey anlatmaya çalışırken sözünü kesmeyin. Çocuğunuza arkadaşlarınıza gösterdiğiniz nezaketi gösterin
Olayların nedenini sormayın, ne olduğunu sorun
gibi aşağılayıcı sözler kullanmayın Aptal! budala! Tembel! gibi aşağılayıcı sözler kullanmayın
Çocuğunuzu yaptığı veya yapmadığı şeylerden dolayı değil, kendisi olduğu için kabul ettiğinizi gösterin.
Duygusal ve sosyal olarak en dalgalanmalı yaş dönemlerinde çocukların bir de sınav ile ilgili olarak stres yaşaması onların psikolojik yönlerini çok olumsuz bir şekilde etkilemektedir.
ailenin sınav konusunda gösterdiği aşırı kaygı ve panik durumu, çocuklarının başarısını artırmak yerine ciddi derecede azaltmaktadır.
Ders çalışma gerekliliği nedeni ile sosyal ilişkileri ve eğlenme zamanları azalan çocuklar bu dönemdeki stres durumundan daha fazla etkilenerek , daha tahammülsüz hale gelebilmekte ve psikolojik yönden ciddi gerilim içine girebilmektedir.
Anne ve babanın yüksek düzeyde başarı beklentisi, ( yani çocuklarının başarabileceğinden daha yüksek bir beklenti) çocukların sınavı başarmaya yönelik kaygı ve endişelerini çok önemli ölçüde artırmaktadır.
Uzun süre (genelde sene başından sene sonuna kadar) ders çalışmak zorunda kalan gçocuklar, tahammülsüzlük , çabuk sinirlenme , çabuk yorulma , öğrenme performansının düşmesi , mutsuzluk , anne baba ile çatışmalarda artış , uyku ve yemek düzenlerinde değişiklikler görülebilmektedir.
Bu döneme ait dalgalanmalı duygu durum , sınava çalışmayan arkadaş çevresi , evde uygun olmayan çalışma ortamları , kolay ulaşılan ve uzun zaman harcanan kitle iletişim araçları, gençlerin günlük ders çalışma ve öğrenme motivasyonlarını azaltmaktadır.
Bazı anne babalar tarafından yapılan önemli hatalardan biride çocuğunu daha başarılı olan diğer arkadaşları ve daha önce başarıyı yakalamış farklı kişiler ile sürekli kıyaslayarak çocuklarının başarı kaygılarını ve performans anksiyetelerini artırmalarıdır.
Artan kaygı ve stres durumu nedeni ile bazı bedensel belirtiler ortaya çıkabilmekte ( baş ağrısı , mide bulantısı , ders çalışmaya başlayınca uyuklama vb) bu belirtiler öğrenme ve ders başarısını olumsuz etkilemektedir.
Muhtemel kötü sınav sonuçları sonrasında bilinçsizce yapılan yargılama ve eleştiriler öğrencilerin sıkıntılarını artırarak anne baba - çocuk ilişkilerinin bozulmasına ve sonraki senelerdeki sınav performansının negatif etkilenmesine neden olabilmektedir.
Çocuğunuzun uykusunu alması, gerek ertesi günkü dersleri algılamasında gerekse günlük çalışmalarında enerjik ve zinde olması açısından oldukça önemlidir.
Öğrencinizin gıdasına dikkat ediniz Öğrencinizin gıdasına dikkat ediniz. Onun, özellikle okul veya dershaneye aç gitmemesine özen gösteriniz. Beynin enerji kaynağı özellikle kahvaltıdır. Geç kalsa dahi kahvaltı yapmadan öğrencinizi okuluna göndermeyiniz.
Sınava hazırlanan öğrencinizin günün belirli saatlerinde mi yoksa rasgele zamanlarda mı çalıştığına dikkat edin. Öğrencinin kendi öğrenme stiline uygun çalışma davranışına girmesi başarısı için önemlidir.
Dikkat eksikliği, sınava hazırlanan öğrencilerin en büyük problemlerinden biridir. Bu konuda anne babaya ciddi görevler düşmektedir. İşte sizlere bazı tavsiyeler;
Çocuğunuz ders çalışırken, ebeveynlerin onu rahatsız etmeyecek davranışlarda bulunması önemlidir.
Onun stresini arttırıcı ve konsantrasyonunu olumsuz etkileyecek cümleler kurmayın. “Sen bu gidişle ...” diye başlayan ve onun hem kendine güvenini hem de derse olan istekliliğini öldüren, dikkatini başka düşüncelere yönlendiren cümleler kurmayınız.
Çoğu veli, çocuğunun aldığı deneme sınavı sonuçlarını yorumlarken, yanlış değerlendirmelerde bulunur.
Bir deneme sınavı, gerçek sınavla özdeşleştirerek değerlendirilebilir mi?
Deneme sınavları gerçek sbs de alınacak puan için sadece bir örnek
Bundan dolayı, deneme sınavında alınan puanları sbs’de aynen alınacak puanlar gibi algılamak hatalıdır
Çocuğunuz çalışıyorsa, gerçek sınavda onun daha başarılı olarak size sürpriz yapmasına hazırlıklı olun ve onun deneme sınavlarına bakarak moralini ve moralinizi asla bozmayın.
Bir çok anne-baba çocuğunun başarısıyla kendi başarısını özdeşleştirir Bir çok anne-baba çocuğunun başarısıyla kendi başarısını özdeşleştirir. Çocuğun aldığı her kötü dereceyi kendisi almış gibi utanç duyar. Bu durum, çocuğun başarısını artırmak yerine tam tersi kaygısını artırır ve başarabileceği bir sınavı dahi kaybettirebilir.
İşte Siz Anne-Babalar İçin Çocuğunuzun Kaygısını Düşürmeye Yönelik Öneriler
Sosyal çevrenin ve ailenin aşırı beklentileri sınava girecek öğrenciyi bunaltır, beklentilerinizi ifade ederken çocuğunuzun başarı düzeyini göz ardı etmeyiniz
Sınav, asla bir kişilik testi değildir Sınav, asla bir kişilik testi değildir. Eğer çocuğunuz sınavda başarısız olursa, bu onun kişiliğinin değil bilgi düzeyinin eksikliğini gösterecektir.
Sınavı, öğrenci gözünde, hayati değer taşıyan büyük bir olay gibi göstermeyiniz, bu öğrencide isteksizlik ve aşırı tedirginlik oluşturur.
Çocuğunuzu asla çevrenizdeki başka öğrencilerle kıyaslamayın, her çocuğun diğerinden üstün olduğu farklı yetenekleri vardır.Her öğrencinin öğrenme stili de farklıdır.
Sınavlarda başarısız olan öğrencinin benlik saygısı azalır. Her öğrenci , başarısızlığının ezikliğini az ya da çok hisseder. Bu durumda velinin ; * Öğrenciye destek vermesi ; * Öğrencisini diğer akranlarıyla kıyaslamaması gerekir Bu hassas dönemde velinin öğrenciye destek vereceği yerde daha da üzerine gitmesi ileride ciddi sorunlar oluşturabilir.
Sizler sınavla ilgili ne kadar rahat olur ve olumlu cümleler kurar ve davranışlar sergilerseniz, çocuğunuz da o ölçüde rahat bir sınav geçirecektir.
KATILIMINIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ